Ekonomi-teknoloji haberleri (06.10.2023)

Başkan Büyüksimitci, “Mobilya Üretiminde Türkiye’de 1 Numarayız”

ANAMOB 2023 En İyileri Ödül Töreni’nde konuşan KAYSO Başkanı Büyüksimitci, Kayseri mobilya sektörü hakkında bilgi vererek, “Mobilya üretiminde Türkiye’de 1 numarayız. Şehrimizin üretim, istihdam ve ihracatına katkı sağlayan tüm firmalarımıza teşekkür ediyorum” dedi.

Kayseri Sanayi Odası (KAYSO) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Büyüksimitci, ANAMOB Anadolu Mobilya Fuarı kapsamında düzenlenen Gala Yemeği ve ANAMOB 2023 En İyileri Ödül Töreni’ne katıldı.

Geçen ay kapı, pencere ve aksesuarları alanında başarılı bir fuar düzenlediklerini ifade eden Başkan Büyüksimitci, “Bu hafta da 172 firmamızın katılım sağladığı ve 61 ülkeden alım heyetini ağırlayan, Anadolu’nun en büyük mobilya fuarını şehrimizde düzenliyoruz. Şehrimiz son zamanlarda uluslararası organizasyonlarla adından sıkça söz ettiriyor. Bundan sonraki süreçte de el ele verip birlik beraberlik içerisinde, hem sanayimizi hem de şehrimizi tanıtmaya gayret edeceğiz” dedi.

Kayseri mobilya imalatı hakkında bilgi veren Büyüksimitci, Türkiye’de üretilen, 2 sandalyeden1’i, 10 kanepeden 7’si, 4 bazadan 1’i, 4 oda takımından 1’i ve 2 yaylı yataktan 1’i Kayseri’de üretiliyor. Kayseri olarak mobilya imalatında, 600’ün üzerinde firmamız ve 28 bine yakın çalışanımızla Türkiye’de 1. sıradayız” dedi.

Mobilya yan sanayisi hakkında da bilgi veren Büyüksimitci, “Ana girdiler itibariyle yataklık/döşemelik kumaş, keçe, sünger, yay ve kapitone üretim rakamlarına bakıldığında yine benzer bir tabloyla karşılaşıyoruz. Türkiye’de üretilen, yataklık/döşemelik kumaşın yüzde 18’i, keçenin yüzde 45’i, süngerin yüzde 33’ü, helezon yayın yüzde 84’ü ve kapitonenin yüzde 10’u Kayseri mobilya yan sanayi tarafından üretilmektedir. Bu oranlar bize mobilya yan sanayimizin de Türkiye’nin lideri konumunda olduğunu göstermektedir” diye konuştu.

Kayseri’nin sektörün en büyüklerini bünyesinde barındırdığını ifade eden Büyüksimitci, Türkiye’de 20 büyük mobilya üreticisinin 11’inin Kayseri’de olduğunu, yine 2022 verilerine göre, İSO ilk 500’de yer alan 17 firmanın 3’ünün mobilya sektöründe faaliyet gösterdiğini açıkladı.

Kayseri olarak ihracatta İstanbul ve Bursa’nın ardından Türkiye’de 3. sırada olduklarını açıklayan Büyüksimitci, “Tüm bu rakamlar, şehrimizin Türkiye’nin mobilya üretim üssü olduğunun açık bir göstergesidir. Şehrimizde mobilya sektörünü bu denli güçlü hale getiren ve gece gündüz çalışarak ülkemize katma değer sağlayan, tüm üretici ve ihracatçılarımıza huzurlarınızda teşekkür ediyorum” şeklinde sözlerini tamamladı.

Ezber Bozan Tasarım Yarışması’nda finale sayılı günler kaldı

Türk tasarımcı ve Türk mobilya firmalarının uluslararası düzeyde tanınırlığının arttırılması amacıyla her yıl rekor düzeyde başvuru alan ve bu yıl üçüncüsü düzenlenen Ezber Bozan Tasarım Yarışması’nda geri sayım başladı. Kazananlar Havagazı Fabrikasında gerçekleşecek ödül töreni ile 9 Ekim 2023 tarihinde açıklanacak.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) ve Ticaret Bakanlığı desteği ile Ege Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçılar Birliği tarafından öğrenci ve profesyonel olmak üzere iki kategoride düzenlenen ödüllü tasarım yarışmasının jüri toplantısı 15 Eylül’de yapılmıştı.

 Alaçatı’da düzenlenen toplantıya jüri üyelerinden Berkay Gürsoy, Ece Yalım, Fikri Doruk Yorgancıoğlu, Fulden Dehneli, Gamze Güven, Mehmet Mehmetalioğlu ve Serdal Korkut Avcı katılmıştı.

Öğrenci ve Profesyonel olmak üzere iki kategoride düzenlenen yarışmaya bu sene toplam 643 proje katıldı.

Ön kontrol aşamasını geçen öğrenci kategorisinden 240 ve profesyonel kategoriden 156 proje, yarışmanın jüri üyeleri Berkay Gürsoy, Ece Yalım, Enrique Marti, Fikri Doruk Yorgancıoğlu, Fulden Dehneli, Gamze Güven, Mehmet Mehmetalioğlu, Özlem Yalım ve Serdal Korkut Avcı tarafından ön değerlendirmeye tabi tutuldu.

Puanlama sistemine göre ikinci değerlendirme aşamasına geçmeye hak kazanan 29 öğrenci ve 27 profesyonel olmak üzere toplam 56 proje ise 15 Eylül’de düzenlenen toplantıda jüri tarafından tek tek incelendi.

Jüri toplantısı sonucunda en yüksek puanı alan 10 öğrenci ve 10 profesyonel tasarım finalist olmaya hak kazandı. Finale kalan projeler ve isimler 25 Eylül’de Arkitera ve Ezber Bozan Tasarım Yarışmasına ait sosyal medya hesaplarından duyuruldu.

Yarışmanın her sene daha fazla gelişerek devam ettiğini söyleyen Ege Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ali Fuat Gürle, önümüzdeki dönem yarışmanın uluslararası alanda da bilinirliğini artırmak için çalışacaklarını aktardı.

“Ezber Bozan Tasarım Yarışmasının temel amacı mobilya sektöründe gelecek vaat eden genç tasarımcı adaylarının tasarımlarını ortaya çıkarırken, markalaşmış Türk tasarımcı ve tasarımlarını dünyaya tanıtmak. Tasarım yarışmalarımız katma değeri yüksek ihracat hedefimize ulaşmamızdaki en büyük araç ve tasarımcılarla sektörü, sanayi ile estetiği bir araya getirmenin en güzel yolu. Değerlendirme toplantısına katkı sağlayan tüm jüri üyelerimize, organizasyonda emeği geçen Yarışma Komitesi Başkanımız Müjdat Kemer’e, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız Hikmet Güngör’e, Denetim Kurulu Üyemiz Çağdaş Cantürk ve Altuğ Toprak’a, Yarışma Komite Üyemiz ve TİM Delegesi Metin Güreler’e, Genel Sekreter Yardımcımız Serap Ünal’a, Şube Müdürümüz Özlem Gökkan Vural’a, Sube Şefimiz İbrahim Demir’e, Mobilya Sektörü Uzmanımız ve Yarışma Sorumlumuz Gülce Kolat’a teşekkürlerimi sunuyorum.”

Yarışmayla ilgili detaylı bilgiye www.ezberbozantasarimlar.org adresinden ulaşabilirsiniz.

Ekim-Aralık döneminde internetten, toplam tutarı 600 milyar TL olan 1,3 milyar adet sipariş verilmesi bekleniyor.

E-ticaret sektörü, yerel ve global alışveriş kampanyalarının yoğunlaşacağı 2023’ün son çeyreğinde yeni rekorlar hedefliyor.

Türkiye’nin ilk para iadeli alışveriş sitesi Avantajix.com’un kurucu ortağı Güçlü Kayral, Ticaret Bakanlığı ve Bankalararası Kart Merkezi (BKM) verilerine göre son 4 yıldır internette en fazla alışverişin Kasım ayında yapıldığını; Kasım ayını Aralık ve Ekim ayının takip ettiğini anımsattı.

GÜNLÜK 15 MİLYON İŞLEM

2021 yılında 381 milyar liralık toplam e-ticaretin 127 milyar liralık kısmının, geçen yıl da 800 milyar liralık toplam e-ticaretin 266 milyar liralık kısmının Ekim-Aralık döneminde yapıldığını, bu dönemlerde günlük sipariş adedinin 13 milyonu aştığını kaydeden Güçlü Kayral, şunları söyledi:

“Kasım ayı başta olmak üzere son çeyrekte, e-ticarette yerel ve global kampanyalar yoğunlaşıyor. Özellikle bu yıl 24 Kasım’a denk gelecek dünyada Black Friday, Türkiye’de Efsane Cuma olarak düzenlenen kampanya ile e-ticaret zirve yapacak. Siber Pazartesi, 11.11 Bekarlar Günü, yılbaşı alışverişleri de son çeyrekte e-ticaretin en fazla yoğunlaştığı dönemler olacak. Bu yılın ilk 8 ayının verilerini açıklayan BKM’ye göre internetten kartla yapılan işlem adedinde yüzde 25, işlem miktarında ise yüzde 130’luk artış yaşandı. Bu büyümenin son çeyrekte de sürmesini bekliyoruz. Ekim-Aralık döneminde günlük sipariş adedi 15 milyona yaklaşacaktır.”

35 MİLYON MÜŞTERİ, 600 MİLYAR LİRA CİRO

Türk firmalarının kampanyalarını global şirketler gibi bir günle sınırlı tutmayıp 2-3 güne hatta bir haftaya yaydıklarının altını çizen Kayral, “Son çeyrekteki kampanyalara 35 milyonun üzerinde kişinin katılması, cironun 600 milyar lirayı aşması hedefleniyor. Ürünlerinde yüzde 70-80 indirim uygulayan siteler bile oluyor. Kampanya düzenleyen bu sitelere Avantajix.com üzerinden gidenler, ayrıca üste nakit para kazanarak inanılmayacak derecede ucuza alışveriş yapmış oluyorlar” diye konuştu.

Kayral, son çeyrekteki kampanyaların Avantajix.com üzerinden takip edilebileceğini sözlerine ekledi.

Uyumsoft, iş ortakları ile “bulutta”  birlikte büyüyecek

Ülkemizde, bilgi ve iletişim teknolojileri sektörünün büyüklüğü geçtiğimiz yıl 410 milyar TL’ye yaklaşırken, bu rakamın içerisinde bilgi teknolojilerinin payı 195 milyar TL’ye, bulut bilişimin payı ise yaklaşık 10 milyar TL’ye ulaştı.

Kobi’lere özel bulut tabanlı ticari yazılımdaki yeni markası Girus ile iş modelinde değişikliğe giden Uyumsoft, 10 milyar TL’lik bulut bilişim pazarında, ekosistemindeki iş ortakları ile birlikte büyümeyi hedefliyor. Girus ürün ailesinde yer alan yeni nesil yazılım çözümleri ile uçtan uca iş süreçleri yönetimi ve Kobi’lerin dijital dönüşüm yolculuğunda önemli bir platform olmayı stratejik hedef olarak belirleyen Uyumsoft, 400’ü aşkın akredite iş ortağı ile yurtiçi ve yurtdışındaki işletmelere bulut çözümlerini ulaştıracak.  

 Kobi’lerin Dijital Dönüşüm süreçlerinde yanında yer alıyor

 Girus ürün ailesinde İş Ortakları ile birlikte büyüme kararı aldıklarını açıklayan Uyumsoft İş Geliştirme Direktörü Turgut Erkaynak, şunları söyledi:

“Dünyada ve Türkiye’de bulut bilişim yazılım ve uygulamaları her geçen gün büyümeye devam ediyor. İşletmeler ihtiyaç duydukları yazılım çözümlerine tek bir noktadan ve entegre şekilde ulaşmak istiyor. Bu noktada da, entegrasyonlar ve bir platform olabilmek son derece önemli bir noktaya geldi.  e-ihracatı, WEB 3.0’ı, blok zincir teknolojilerini konuştuğumuz, iş süreçleri ve modellerinin hızla değiştiği günümüzde, 27 yılı aşkın bir süredir yurt içi ve yurt dışı firmalara  Uyumsoft olarak destek oluyoruz. Entegrasyonlar ve stratejik iş birliklerini son derece önemsiyoruz. Bu anlamda, Girus ürün ailesi her ölçekteki işletmenin ihtiyaçlarına göre yeniden tasarlandı. Girus ürün ailesiyle birlikte iş modelimizi güncelledik ve  tamamıyla ekosistemimizdeki iş ortaklarımız kanalı ile yönetilmesinin kararını aldık. Aynı zamanda, büyükşehirlerde ve Anadolu’daki iş ortakları alanındaki büyümemizi devam ettireceğiz. Anadolu’daki her bölgede, müşterilerimize yerinde destek vermeyi hedefliyoruz. İş ortaklarımızı desteklemeyi ve hep birlikte büyümeyi hedeflediğimiz yeni iş modelimizin ekosistemimize ve sektörümüze hayırlı olmasını diliyoruz.” dedi.  

Girus ürün ailesi Kobi’leri uçtan uca dijitalleştiriyor

Girus ürün ailesi, Kobi’lerin ihtiyaçlarına odaklanarak iş süreçlerini hızlandırmayı ve yönetmeyi kolaylaştırmayı sağlıyor. Girus ürün ailesi altında bulunan ürünler, küçük ve orta ölçekli işletmeler için özel olarak geliştirildi, rekabet gücünü artırmak ve büyümelerine yardımcı olmak için tasarlandı. Girus ürün ailesi işletmelere, iş süreçlerinin yalınlaşması, bilginin tek noktadan yönetilmesi, teknolojik transformasyon, sürdürülebilirlik, maliyet avantajı gibi süreçleri bulut mimarisindeki platformunda sektör ve ölçek bağımsız sunuyor. Dünyanın her yerinde kullanılabilecek olan Girus bulut tabanlı ticari yazılımlar, yerli ve yabancı şirketlere uçtan uca dijitalleşmenin teknolojik altyapısını sağlıyor. Kobi’leri uçtan uca dijitalleştiren Girus markasının çatısı altında; girusTİCARİ, girusCRM, girusHR, girusBORDRO ürünleri bulunuyor.

Uyumsoft geniş ürün ailesi ile hizmet veriyor  

Ülkemizin inovasyon lideri Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri AŞ, 27.’ci yılında 100 binin üzerindeki yerli ve global müşterisinin uçtan uca dijital dönüşümünü sağlıyor. Uyumsoft A.Ş.’nin ürün ailesinde; Girus bulut tabanlı ticari yazılımlar (girusTİCARİ, girusCRM, girusHR, girusBORDRO) girus.uyumsoft.com ürün ailesinin yanı sıra, LioX Kurumsal Kaynak Planlama (LioXERP, LioXHR, LioXCRM) ürün ailesi; e-Uyum (e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-SMM, e-Defter, e-İrsaliye ve diğer tüm e-Belgeler) uygulamaları, Banka Bakiyem, uyumYEDEK, uyumİYS dahil 30’u aşkın yazılım ürün ailesi çözümleri yer alıyor.  

AstraZeneca, iklim değişikliği ile mücadelede sektöründe zirvede
Dünyanın önde gelen çevre hizmetleri şirketi STAT’ın ilaç ve biyoteknoloji sektöründeki en büyük şirketlerin iklim değişikliği ile mücadele için yaptıkları çalışmaları analiz ederek hazırladığı raporunda AstraZeneca, bu alanda yaptığı çalışmalar neticesinde birinci oldu.
Çevre ve mikrobiyoloji laboratuvar hizmetleri sunan, dünyanın önde gelen çevre hizmetleri şirketi STAT Analysis Corporation (STAT) tarafından yayımlanan “İklim sıralaması: En iyi ilaç şirketleri iklim değişikliğiyle mücadelede ne durumda?” raporunda AstraZeneca bu alandaki çalışmaları nedeniyle birinci sırada yer aldı.
 Raporda AstraZeneca, iklim değişikliğinin etkilerini ölçmek ve raporlamak için çok daha fazlasını yapabilecek bir sektör olan ilaç sektörü içerisinde çalışmalarıyla istisna bir şirket olarak gösteriliyor. Bu sonuç AstraZeneca’nın, iklim değişikliği konusunda yaptığı cesur çalışmalar ve iş birlikleri ile sektör genelinde karbondan arındırmayı hızlandırma taahhüdüne bağlılığını da kanıtlıyor. Sıfır Karbon Taahhüdü kapsamında hedeflerine emin adımlarla ilerleyen AstraZeneca, 2026 yılına kadar kendi operasyonlarından doğan emisyonlarını yüzde 98 azaltmayı (Kapsam 1-2), kendi ekosisteminin yarattığı mutlak emisyonlarını (Kapsam 1-3) 2030 yılına kadar yarıya indirmeyi ve en geç 2045 yılına kadar bilimsel açıdan net sıfır olmayı amaçlıyor.
 Bu özel rapor, biyoteknoloji ve ilaç şirketlerini sera gazı emisyonlarını belirleme ve azaltma çalışmalarını dikkate alarak sıralayan ve iklim değişikliği ile nasıl mücadele ettiklerine dair bilgiler sunan ilk kapsamlı rehber olması açısından önem taşıyor. STAT, çeşitli kamu kaynaklarından derlediği verilere dayanarak şirketleri şeffaflık, güvenilirlik, kapsam ve iklim politikalarının uygulanması açısından derecelendirmek amacıyla 20 farklı ölçüt kullanarak özel bir analiz sonucunda raporu hazırladı.

Pamuk fiyatlarında yaşanan sorunlar ve üreticilerimizin beklentileri

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 7 Ekim Dünya Pamuk Günü dolayısıyla pamukta yaşanan sorunları ve üreticilerin beklentilerini yaptığı görüntülü basın açıklamasıyla değerlendirdi.

“Ülkemizde Nisan ayı sonu itibarıyla ekimi yapılan pamukta hasat başladı” diyen Bayraktar, açıklamasını şöyle sürdürdü;

“Bu sezon pamuk ekim döneminde gündüz ve gece arasındaki sıcaklık farkının artması nedeniyle bitkide stres oluştu. Bu durum bölgesel olarak değişmekle birlikte yüzde 10 ila 20 arasında verim kaybına neden oldu.  Verim kaybı ve dolayısıyla üretimdeki bu düşüşe rağmen, kütlü pamuk fiyatları şu anda kilogram başına 18 lira gibi düşük bir seviyededir. Pamuk fiyatları kilogram başına 2021 yılında 24 lira iken, 2022 yılında ise 13 ila 14 liraya kadar gerilemesiyle çiftçilerimiz son 2 yılda zarar etti.

TARİŞ Pamuk Birliği, Çukobirlik ve Antbirlik gibi Birliklerin bu hususları da dikkate alarak fiyat açıklaması gerekirken; 27 Eylül’de Söke TARİŞ Pamuk Kooperatifi lif pamuk fiyatını 49 lira olarak açıkladı. Bu rakam kütlü olarak yani yüzde 40 randımanla 19 lira 6 kuruşa tekabül ediyor. 29 Eylül’de Çukobirlik 40 randıman pamuk fiyatını 17 lira 7 kuruş olarak açıkladı. Antbirlik kütlü pamuğun fiyatını kilogram başına 22 lira olarak açıkladı.

Açıklanan bu fiyatlar maliyetin ve dünya fiyatlarının da altındadır. Bu yıl pamuk fiyatlarının maliyetin üzerinde enflasyon ve çiftçi refah payı dâhil edilerek açıklanmaması önümüzdeki yıl pamuk ekim alanını ciddi oranda azaltacaktır.  Fiyat en az 28-30 lira bandında olmalı ki üreticilerimiz pamuktan vazgeçmesin. Diğer taraftan Söke Ovasında geçtiğimiz hafta etkili olan yağışlar 2. ürün pamukta yani haziran ayında buğday hasadı sonrası ikinci ürün olarak ekilen pamuğun verimini ve lif kalitesini düşürdü. Dolayısıyla çiftçinin satış fiyatı daha da düşecektir. Ayrıca 6 Şubatta yaşadığımız felaketle başta Kahramanmaraş olmak üzere bölgede bulunan çırçır fabrikaları ciddi hasar aldı.”

“Pamuk ülkemiz için stratejik öneme sahiptir”

“Pamuk üretiminde engin bir bilgi ve deneyime sahip olan ülkemizde, pamuk üretimi uzun bir tarihe sahiptir. Ülkemizde Cumhuriyetin ilanından sonra pamuk tarımına büyük önem verildi. Pamuk, hem üretim yapılan bölgenin gelişmesinde hem de sağladığı istihdam nedeniyle ülke ekonomisine önemli katkı sağlıyor.

Türk tarımının vazgeçilmez bir ürünü olan pamuk lif, çiğit, tohum, yağ, küspe ve benzeri asıl ve yan ürünleriyle tekstil, hazır giyim, bitkisel yağ ve yem başta olmak üzere birçok sektöre ham madde oluşturuyor. Türk tekstil ve hazır giyim sanayilerimizin kuruluşunda ve hızla gelişerek bugünkü seviyelere gelmesinde yerli pamuk üretimimizin yani çiftçilerimizin önemli rolü göz ardı edilmemelidir.”

 “Pamuk fiyatları düşük seyrediyor”

“Amerika Birleşik Devletleri’nde Memphis lifli pamuk fiyatı kilogram başına 60 lira 22 kuruş yani yüzde 40 randımanla kütlü pamuk fiyatı 24 lira 1 kuruş iken, Ülkemizde lifli pamuk fiyatı kilogram başına 44 lira 25 kuruş ila 46 lira arasında, kütlü pamuk fiyatı ise 17 lira 7 kuruş ila 19 lira 6 kuruş arasında seyrediyor. Yüksek üretim maliyetinin yanı sıra açıklanan bu alım fiyatlarıyla çiftçilerimizin dünya ile rekabet edebilmesi mümkün değildir.

Deprem bölgesindeki çırçır fabrikalarının yaşadığı sorunlar, 2022 yılında bir önceki yıla göre üretimdeki artış, iç ve dış talepteki azalma geçtiğimiz sezon iç piyasada kütlü pamuk üretici fiyatlarının kilogram başına 14 liraya kadar düşmesiyle bu sezon ekim alanlarının daralmasına neden oldu. Bu yıl talep yönünde daralma devam ederken, TÜİK 1. Tahminine göre kütlü pamuk üretim miktarının geçen yıla göre 200 bin ton azalarak 2 milyon 550 bin ton olacağı tahmin ediliyor. Geçen yıl fiyat açısından zor durumda kalan üreticilerimiz bu yıl maliyetini karşılayacak ve makul bir kar bırakacak bir fiyat bekliyor.”

 “Girdi fiyatlarındaki artış üretime sekte vuruyor”

“Ekimin yapıldığı günden itibaren üretim maliyeti içerisinde önemli yere sahip olan mazot ve gübredeki fiyat artışı geçen sezon pamuktan kar elde edemeyen çiftçilerimizi daha da zora soktu. 

Öte yandan sulama ücretlerinin yüksekliği pamuk üretiminde sıkıntılara neden oluyor.

Sulama ücretleri tüm tarımsal ürünlerde olduğu gibi girdi kalemleri arasında önemli bir pay olarak karşımıza çıkıyor.

Her ne kadar bazı bölgelerde Sulama Birliğine bağlı olan yerlerde pamuk sulama ücretlerinde indirim yapılacağı gündeme gelse de Sulama Birliklerinin sulama sahası dışında kalan ve kendi imkânlarıyla kuyulardan su kullanan çiftçilerimiz bu indirimlerden faydalanamıyor.

Bu durum üretim maliyetleri arasında ciddi farklılara neden olmakta ve çiftçilerin kar oranını değiştirmektedir.

Diğer taraftan başta Güneydoğu Bölgesi olmak üzere çiftçilerimizin sulamada kullandıkları elektrikte akım düşüklüğü kuyulardan sulama yapan çiftçilerimizin zamanında sulama yapmasına engel oldu

Ayrıca akım düşüklüğü motopompların arızalanmasına dolayısıyla maliyetlerin artmasına neden oldu.”

Yapılması gerekenler

“2022 yılında fiyatların düşük seyretmesi ve girdi fiyatlarında ki ciddi artıştan çiftçilerimizin en az seviyede etkilenmesi için kilogram başına 1 lira 6 kuruş olan prim ve diğer destekler revize edilerek acilen artırılmalı ve üreticilerimiz korunmalıdır.

Çukobirlik ve TARİŞ bu yıl elini taşın altına koyarak alım fiyatlarını revize etmeli, en azından dünya fiyatları seviyesinde fiyatları açıklamalıdır. Aksi takdirde seneye pamuk üreten çiftçi bulamayacağız.

Pamuk üretimini geliştirmenin yolu desteklemeden geçtiği ve desteklemenin ülkemiz pamuk üretiminde istikrarın temeli olduğu unutulmamalıdır. Pamukta ekim alanlarındaki değişim çiftçinin kazancıyla, yani ürün maliyetleri, fiyat ve desteklerle doğrudan ilişkilidir.”

“Pamuk, Gümrük Birliği’nde sanayi ürünleri kapsamından çıkarılmalı, tarım ürünleri kapsamına alınmalıdır”

“Pamuk, Gümrük Birliğinden dolayı tarife uygulaması yapamadığımız bir üründür. Bunun için iç piyasa pamuk fiyatları dünya fiyatlarından doğrudan etkilenmekte ve dünya fiyatlarındaki düşüş, Gümrük vergileri koyamadığımız için üretimimizi de olumsuz etkilemektedir. Özellikle son 2 yıldır çiftçilerimiz pamukta ciddi mağduriyet yaşıyor.

Üreticilerimizi korumak amacıyla, pamuk Gümrük Birliğinde sanayi ürünleri kapsamından çıkarılmalı, tarım ürünleri kapsamına alınmalı, gümrük vergileri tekrar konulmalıdır.

Türkiye’de pamuk üretilecek arazilerin tamamında sadece pamuk üretilmesi için gerekli çaba gösterilmeli, belirlenen tarım havzalarında destekleme bu amaçla uygulanmalıdır.

Üretim, verimlilik ve çiftçilerimizin deneyim üstünlüğüne sahip olduğu bu ürünü sektörde yer alan sanayicilerimizin de sahiplenmesi üretimin sürdürülebilirliği açısından önem taşıyor. Bütün bunların sağlanması, olumsuzluklara rağmen pamuk üretiminde artışlara neden olacaktır. Böylece tekstil sanayimizin hammadde ihtiyacı karşılanacak ve pamuk için ödediğimiz döviz miktarı azalacaktır.”

7 Ekim Dünya Pamuk Günü

“Uluslararası Pamuk İstişare Kurulu’nun önerisi ve Birleşmiş Milletlerin kabulüyle 2019 yılından bu yana 7 Ekim Dünya Pamuk Günü olarak kutlanıyor.

Bu vesileyle, Dünya Pamuk Günü etkinliklerinin üreticilerimize ve tüm sektör paydaşlarımıza hayırlı olmasını temenni ederim.”

Lexus Güvenilirlikte Bir Numara Olmaya Devam Ediyor

Premium otomobil üreticisi Lexus, farklı araştırmalar ve raporlarda sağlamlığı ve sorunsuzluğuyla en güvenilir marka olmaya devam ediyor. Dünyanın her yerinden birçok farklı dayanıklılık ve güvenilirlik ödülünün sahibi olan Lexus, bu defa her yıl düzenlenen What Car? anketinde yedinci defa en güvenilir marka oldu.

Bu yıl içerisinde J.D. Power’ın “Güvenilirlik Ödülü” taçlandırılan marka, What Car? anketinde 32 marka ve 178 model arasında farkını ortaya koymayı başardı. Lexus araştırma sonucunda yüzde 98.3 gibi yüksek bir değer elde etti. İlk nesil NX ise yüzde 99.8, yeni nesil NX is yüzde 99.3 ve UX modeli yüzde 99.3’lük derecelendirmeyle gerçek kullanıcıların beğenisini kazandı.

Her nesilde araçlarının kalitesini ileriye taşımaya devam eden Lexus, her yıl düzenlenen araştırmada 2017’den bu yana ilk sırayı almayı başarıyor. Lexus sorunsuz otomobillerinin yanı sıra satış sonrası hizmetlerindeki hızlı çözümleriyle de tüketicilerin beğenisini topladı.

22 bin civarında kullanıcının katıldığı araştırmaya, beş yaşına kadar olan araçlar dahil edildi. Lexus, marka olarak sorunsuzluğuyla dikkat çekerken aile SUV’u kategorisinde ilk nesil NX, yeni NX ve UX öne çıktı. Büyük SUV kategorisinde ise Lexus RX, yüzde 98.3 ile yüksek puanlar elde etti. Aynı zamanda bu sonuçlar, Lexus’un kendi kendini şarj eden tam hibrit teknolojisinin dayanıklılığını da ortaya koydu.

İhracatçı istedi, TC Merkez Bankası yaptı

İhracatçıların, “Reeskont kredilerinde faiz oranı ticari kredi faiz oranlarını aştı. Reeskont kredilerindeki faiz oranı politika faizinden bağımsız belirlenmeli” talebi, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından karşılık buldu.

 Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat ve TC Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’ın Türk ekonomisinin yönetimine geçmesi sonrasında reel sektörün haklı taleplerini yerine getiren bir anlayışın hakim olduğunu dile getiren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, reeskont kredilerinde ihracatçıların talebine uygun düzenlemenin de bunun bir sonucu olduğunu kaydetti. 

 “Orta Vadeli Programa göre 2026 yılı sonu için 302,2 milyar dolar ihracat hedefimiz var” diyen Eskinazi, “Türk ekonomisinde son yıllardaki yanlış politikalar ihracatçılarımızı yordu, öz sermayelerimiz eridi. İşletmelerimizin üretime ve ihracata devam etmesi için finansman hayati derecede önemli. Finansman maliyetlerimizi düşüren adım nedeniyle Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat ve TC Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan’a teşekkür ediyoruz” diye konuştu. 

Škoda D SUV Modeli Kodiaq’ın Yeni Neslini Tanıttı

 Škoda, ikinci nesil Kodiaq modelinin örtüsünü gerçekleştirdiği dünya prömiyeriyle kaldırdı. 2016’da tanıtılan ve D SUV segmentinin lider modellerinden biri olan Kodiaq, ikinci nesliyle iddiasını daha da ileriye taşıyor. Yeni nesil Kodiaq, güçlü görünümü, yenilikçi özellikleri ve daha geniş yaşam alanıyla dikkat çekiyor. 2024’ün ikinci yarısı itibariyle Türkiye pazarında da satışa sunulması planlanan Kodiaq, markanın yeni “Modern Solid” tasarım dilinin ilk unsurlarını da içeriyor. Gelişmiş teknolojiler ve geniş motor seçenekleri sayesinde her müşteri kitlesine hitap edecek versiyonlar sunacak Kodiaq modelinde, yüksek verimliliğe sahip güç üniteleri yer alacak.

Škoda, markanın SUV atağını başlatan Kodiaq’ı 2016 yılında ilk kez sergilemişti ve o günden bu yana dünya çapında 60 ülkede 841 bin 900 adet Kodiaq satışı gerçekleştirdi. Kodiaq ürün gamı, 40’ın üzerinde uluslararası ödül kazanarak başarısını kanıtladı.

Türkiye’de de kısa zamanda büyük beğeni toplayan ve D SUV segmentinin en çok tercih edilen modellerden biri olan Kodiaq, 2017’den bu yana ülkemizde 13 bin 520 adetlik satış elde etti.

“Škoda Kendisiyle Yarışıyor’’

 Yüce Auto Škoda Genel Müdürü Zafer Başar “Önümüzdeki yıl Škoda Türkiye için bol yenilikli bir yıl olacak. 7 modelimizin 5’inde güncellememiz mevcut. Scala, Kamiq ve Octavia modellerimiz makyajlanırken, Kodiaq ve Superb modellerimiz ise yeni nesilleri Türkiye’de satışa sunulacak. Tüm ürün gamıyla gençleşmemizin yanı sıra önümüzdeki yıl tamamen elektrikli Enyaq modelimizi Türkiye’ye getireceğiz. Yeni Kodiaq, dinamik ve güçlü tasarımı ile markamızın atak yılı olan 2024’te en önemli rollerden birisini oynayacak. Yeni Kodiaq, tüm yeni geliştirilmeleriyle segmentindeki iddialı duruşunu, güçlendirerek devam ettirecek ve markamıza önemli bir güç katacak” dedi.

Başar, 2023 yılını da değerlendirirken “Pazardaki gelişmeler beklentilerimize paralel ilerliyor. Biz de Škoda olarak pazar planlamalarımızı bu doğrultuda yapmıştık. Bildiğiniz gibi Pazar Ocak-Eylül 2023 döneminde yüzde 67 büyürken Škoda olarak yüzde 91 büyüme kaydettik ve yıllık bazda pazar payını en fazla artıran 5. marka olduk. Son çeyrekte de istikrarlı tedarik kurgumuz paralelinde Škoda’nın rekor satış adedine eriştiği yıl olarak tarihe geçecek. Škoda’nın en büyük 10 pazarından biri olarak Škoda dünyası içindeki varlığımızı arttırmaya devam edeceğiz. Toplam pazarında yıl sonu tarihi bir rekoru yakalayacağını ve 820.000 adet seviyesinde bir kapanış ile yılı tamamlayacağını öngörüyoruz” şeklinde konuştu.

Güçlü ve sağlam görünüm

 İkinci nesil Kodiaq, zaten büyük bir beğeniye sahip SUV modelinin duygusal tasarım dilini daha ileriye taşıdı. Köşeli çamurluklar, TOP LED Matrix farlar, ön panjur ile bütünleşen yatay ışık şeritleri, yeni Kodiaq’ın ilk bakışta farklı olduğunu vurguluyor. Yeni Kodiaq’ın arka tasarımında ise daha geniş bir C şekli yer alıyor ve ışıklandırma grubu kristal unsurlarla keskin bir tasarımla bütünleşiyor.

Bununla birlikte uzunluğun 61 mm ve aks aralığının 3 mm artırılmasıyla birlikte Kodiaq, içeride daha fazla yaşam alanı sunuyor. Yeni nesil Kodiaq’ın uzunluğu 4.758 mm, yüksekliği 1.657 mm ve genişliği 1.864 mm oldu. Önceki nesle göre 75 litre artan bagaj hacmi ise 910 litreye çıktı ve segmentinin lideri olarak dikkat çekiyor. Yeni Kodiaq şık tasarımının yanı sıra 0.282 cd rüzgar direnci kat sayısıyla da daha aerodinamik bir model haline geldi.

Sürdürülebilir ve teknolojik kabin

 Tamamen yenilenen bir kabine sahip olan yeni Kodiaq, hayatı kolaylaştıran teknolojilerle donatıldı. Serbest duran bilgi-eğlence sistemi 13 inç büyüklükte tercih edilebilecek. Bununla birlikte merkezi dokunmatik ekranın altında yeni Škoda Akıllı Düğme kontrolleri yer alacak. Bu özellik sayesinde aracın sayısız özelliğine kolayca erişim sağlanabilecek. Üçlü döner düğme tasarımına sahip bu düğmeler, yüksek dokunsal kalitenin yanı sıra sezgisel bir kullanım da sağlıyor. Basılabilen ve aynı zamanda çevrilebilen bu akıllı düğmelerin her biri, çeşitli araç fonksiyonlarına kolay erişim sağlıyor. Bu düğmelerden, sıcaklık, koltuk ısıtma/soğutma, fan hızı, havalandırma yönü, ses ayarları, sürüş modları veya harita yaklaştırma/uzaklaştırma gibi özellikler yönetilebiliyor. Ön Cama Yansıyan Göstergelere sahip olacak Kodiaq, aynı zamanda 10 inç Sanal Kokpit’le tercih edilebilecek. Daha şık ve zarif hale getirilen kabinde, vites kolu direksiyon kolonuna taşınarak yaşam alanı daha fazla pratiklik sunuyor.

Kodiaq’ın iç mekanı sürdürülebilirliğe de odaklandı. Koltuk döşemelerinde, kabindeki ve bagaj bölmesindeki halıların yanı sıra tavanda kullanılan tüm kumaşlar yüzde 100 geri dönüştürülmüş polyesterden veya Design Selection Lounge versiyonunda geri dönüştürülmüş ipliklerin yüzde 40 doğal yün kombinasyonundan yapıldı.

Bununla birlikte iki ikonik Simply Clever akılcı çözüm detayı olan şemsiye ve buz kazıyıcı da sürdürülebilir malzemelerden üretildi. Yeni Simply Clever özellikleri olarak orta konsolda gizlenebilen saklama bölmesi ve kayar arka koltukların önündeki merkezi tünelde saklama gözü bulunuyor. İkinci nesil Kodiaq’ta da kapı kenarı koruma özelliğine yer verildi.

Çok yönlü motor seçenekleri

 Yeni Kodiaq, farklı motor seçenekleriyle hem yüksek performans hem de verimlilik sunuyor. İkinci nesil Kodiaq’ın motor seçenekleri arasında benzinli ve dizel motor seçeneklerinin yanı sıra mild hibrit ve plug-in hibrit teknolojilerine sahip güç üniteleri de yer alacak. 204 HP’lik toplam güce sahip plug-in hibrit Kodiaq iV, 100 kilometreden daha fazla sıfır emisyonlu olarak yol alabiliyor. Yeni Kodiaq’ta, giriş seviyesi 150 HP’lik 1.5 TSI ünite, mild-hibrit teknolojisiyle geliyor. Bununla birlikte 204 HP ile 265 HP’lik 2.0 TSI benzinli ve 150 HP ile 193 HP’lik 2.0 TDI dizel motorlar, ürün gamını tamamlıyor. Tüm motorlarda DSG çift kavramalı otomatik şanzıman yer alırken, ürün gamının en üstündeki motorlarda dört çeker sürüş standart olarak sunuluyor.

Yeni Škoda Kodiaq, çok sayıda yeni asistan sistemiyle donatıldı. Özellikleri arasında kavşaklarda kazaları önlemeye yardımcı olan Dönüş Asistanı’ndan Çarpışma Önleme Asistanı, Otomatik Acil Durum Frenleme Özelliği ve akıllı telefon uygulaması yoluyla aracı park etmeye yarayan Uzaktan Park Asistanı gibi sistemler yer alıyor. Dokuz hava yastığı ile donatılabilen yeni Kodiaq, yolcuların her zaman maksimum oranda korunmasını sağlıyor. İkinci nesil Kodiaq’taki yeni asistan sistemleri, sürücü ve yolcuların güvenliğini ve konforunu artırıyor. Güvenli Çıkış Asistanı ise, arkadan gelen araç ve bisikleti gibi 35 metreye ve 120 derecelik açıya kadar nesneleri algılayarak kapının açılmasıyla yaşanabilecek kazaları sesli ve görsel uyarı vererek önlemeye yardımcı oluyor

HP Imagine 2023: Daha İyi Yaşayın, Daha Mutlu Çalışın ve Daha Büyük Hayaller Kurun
HP, sürdürülebilir büyümeyi desteklemek ve gelişen hibrit bir dünyayı güçlendirmek için çığır açan çözümler sunuyor. Bu hedefle HP, Kişisel Sistemler, Baskı Sistemleri ve İş Gücü Çözümleri alanlarındaki en yeni ürün ve hizmetlerinin kutlandığı ilk HP Imagine etkinliğine ev sahipliği yaptı. Etkinlikte, HP’nin veri bilimcilerini güçlendirme ve yapay zeka uygulayıcılarının hayal gücünü besleme vizyonu, Z by HP AI Studio tarafından desteklenen bir yapay zeka iş istasyonu platformunun lansmanıyla hayat buldu. HP ayrıca, gerçekten hibrit yaşam tarzları için tasarlanmış bilgisayarlar yaratma hedefinden yola çıkarak dünyanın en yenilikçi hepsi bir arada tasarımı olan HP Envy Move All-in-One PC ve Envy Spectre Fold’u tanıttı. Şirket, HP Managed Collaboration Services, Workforce Central ve yapay zeka ile geliştirilmiş Proactive Insights’ı piyasaya sürerek hibrit ofisler için hizmet ve çözümler sunmaya devam ediyor.

HP, şirketin hibrit dünya için tasarlanan en son çığır açan yeniliklerinin kutlandığı ilk HP Imagine etkinliğine ev sahipliği yaptı. HP Imagine 2023’te şirket, yaşama, çalışma ve hayal kurma biçimlerimizde devrim yaratmak üzere tasarlanan 20’den fazla yeni cihaz ve hizmeti tanıttı.
HP Inc. Başkanı ve İcra Kurulu Başkanı Enrique Lores, “HP teknolojisi müşterilerimizin yaşamlarında giderek daha önemli bir rol oynuyor ve biz de şaşırtıcı yeni deneyimler yaratmak için inovasyonumuzun gücünden yararlanmaya devam ediyoruz” diyerek şunları ekledi: “Tanıtımını yaptığımız ürün ve hizmetler, daha sürdürülebilir bir geleceğe katkıda bulunurken işlerin yapılma şeklini yeniden hayal etmenin yeni yollarını yansıtıyor.”
HP Imagine 2023’teki haberler hakkında daha fazla bilgi için HP Imagine 2023 Press Center ziyaret edilebiliyor.
HP Imagine’da tanıtımı yapılan ürün ve hizmetler
HP, hibrit iş ve yaşamın tüm yönlerini güçlendirecek geniş bir ürün ve çözüm yelpazesini tanıttı.
Kişisel Sistemler ve Çözümler Başkanı Alex Cho, “Bugün Kişisel Sistemler portföyünde inovasyonu hızlandıracak cesur bir adım attık. HP Envy All-in-One Move gibi oyunun kurallarını değiştiren tüketici bilgisayarlarını, HP ve Poly teknolojisiyle güçlendirilmiş toplantı odası çözümlerini ve yapay zeka buluşlarının daha hızlı geliştirilmesini sağlayacak merkezi veri bilimi iş istasyonu ve yazılım çözümlerini duyurduk. HP’nin hibrit yaşam tarzı için inşa edeceklerine daha yeni başlıyoruz” dedi.

HP Yapay Zeka Yenilikleri: HP, veri bilimcilerin ve yapay zeka uygulayıcılarının yapay zeka modeli geliştirmeyi hızlandırmasına ve ölçeklendirmesine yardımcı olmak için tasarlanan ve önümüzdeki yıl kullanıma sunulacak çığır açan yeni yazılım platformu HP AI Studio’yu duyurdu. İkinci olarak HP, özel yapay zeka modelleri ve uygulamaları oluşturmayı ve özelleştirmeyi basitleştiren yeni bir yapay zeka iş istasyonu çözümünü tanıttı. HP ayrıca önümüzdeki aylarda NVIDIA AI Enterprise yazılım platformuna sahip özel iş istasyonu çözümlerini pazara sunan ilk şirket olmak için NVIDIA ile işbirliği yapıyor.

HP Spectre Katlanabilir Bilgisayar: Dünyanın en ince ve en küçük 17 inç katlanabilir bilgisayarı olan HP Spectre Fold, hibrit yaşam tarzı için tasarlanmış, oyunun kurallarını değiştiren 3’ü 1 arada bir cihaz. İlk olarak Eylül ayında ABD ve İngiltere pazarları için duyurulan cihaz yakında 11 ülkede daha (Avustralya, Fransa, Endonezya, Japonya, Kore, Malezya, Yeni Zelanda, Filipinler, Singapur, Tayland ve Vietnam) satışa sunulacak.

HP Envy Move 23,8 inç Hepsi Bir Arada Bilgisayar: Dünyanın tek taşınabilir hepsi bir arada bilgisayarı ile kullanıcılar evlerinin içinde ve çevresinde hiçbir anı kaçırmadan çalışıp oynayabiliyor.  Bugün piyasaya sürülen yeni HP Envy Move 23,8 inç All-in-One PC, her odayı çok işlevli bir çalışma alanına, eğlence merkezine veya fitness alanına dönüştürüyor.

HyperX Akış Çevre Birimleri: HP, aynı zamanda yayın yapan ve içerik oluşturan oyuncular için çözümlerini genişletiyor. Oyuncular, bugün duyurulan HyperX Vision S Web Kamerası, HyperX Audio Mixer Ses Arayüzü ve HyperX Caster Mikrofon Kolu ile yayın ve içerik oluşturma oyunlarını bir üst seviyeye taşıyabiliyor.

HP + Poly Sesli ve Görüntülü Konferans Çözümleri: HP, HP ve Poly arasında hibrit çalışma için en geniş portföye sahip konferans ve işbirliği sistemlerinde lider. Lansmanda, herkesin bulunduğu yerden en iyi şekilde görülmesini ve duyulmasını sağlayan, her büyüklükteki odalar için seçilmiş toplantı odası çözümlerini duyuruldu.

HP, müşterileriyle ömür boyu sürecek ilişkiler kurmak için dünyanın en kapsamlı çalışan üretkenliği çözümleri sunuyor
Dave Shull, İşgücü Çözümleri Başkanı Dave Shull, “HP Imagine’da tanıttığımız yapay zeka destekli hizmetler, insanların daha iyi işbirliği yapmasına, cihazlarını yönetmesine ve korumasına olanak tanıyor. Vizyonumuz, müşterilerimizle ömür boyu sürecek ilişkiler kurmak için dünyanın en kapsamlı çalışan üretkenliği çözümleri koleksiyonunu oluşturmak ve birinci yılımıza yaklaşırken bu yolda ilerliyoruz” dedi.

HP Yönetilen İşbirliği Hizmetleri:  HP, müşterilerin kullanımı optimize etmelerine ve olağanüstü ofis içi video konferans deneyimleri yaratmalarına yardımcı olacak içgörüleri ortaya çıkaran yeni bir hizmet olarak konferans odası abonelik modelini tanıttı.

Yeni Cihaz Yenileme Hizmeti: HP bugün, döngüsel ekonomiyi desteklemeye ve cihazların ömrünü uzatmaya yardımcı olmak için ilk PC yenileme programını duyurdu. HP Workforce Central: Şirket, HP donanımları hakkında temel bilgilerin tek bir panoda görülmesini sağlayan HP Workforce Central’ın ücretsiz ve premium sürümlerinin yakında kullanıma sunulacağını duyurdu. Müşteriler, yapay zeka ile geliştirilmiş yeni Proaktif Öngörüler aracımızla kesintileri önceden tahmin edebiliyor ve sorunları otomatik olarak düzeltebiliyor. 

HP Wolf Connect ile HP Wolf Protect and Trace:  Kasım ayında tüm dünyada kullanıma sunulacak olan HP Wolf Connect ile BT yöneticileri, çalışanlarının cihazlarının kaybolması durumunda HP’nin veri kaybı risklerini azaltmaya yardımcı olabileceğinden emin olabilecekler.

HP’nin İş İlişkileri Endeksi, bilgi çalışanlarının yüzde 70’inin, çalıştıkları her yerde herkesin görülmesini ve duyulmasını sağlayan teknolojiye erişim istediğini gösteriyor.  İş liderlerinin, BT karar vericilerinin ve 12 ülkedeki bilgi çalışanlarının sağlıklı ve üretken iş deneyimleriyle nasıl etkileşim kurmak ve etkinleştirilmek istedikleri hakkında daha fazla bilgi edinmek için buradan bilgi alınabiliyor..

 Grafik ve ticari 3D baskı yepyeni bir seviyeye taşınıyor
Görüntüleme ve Baskı Çözümleri Başkanı Tuan Tran, “HP Imagine, Smart Tank yazıcılar ve modern mürekkep püskürtmeli yazıcılardan oluşan yeni tüketici serimizden KOBİ’ler için Instant Ink’e ve sürdürülebilir mürekkep ve toner teknolojimizle desteklenen yeni bir ofis portföyüne kadar, baskı işimizdeki yenilikler açısından inanılmaz bir yılın doruk noktasını oluşturuyor. Grafik ve ticari 3D baskıda, sektörleri altüst ediyor ve tasarımı yepyeni bir seviyeye taşıyoruz.”

HP OfficeJet Pro Portföyü: HP, Ocak 2024’te satışa sunulacak olan yeniden tasarlanmış yeni HP OfficeJet Pro portföyünü duyurdu. Küçük işletmelerin bir profesyonel gibi baskı almasını sağlayan portföy, şirketin bugüne kadarki en sürdürülebilir mürekkep kartuşu serisi olan HP EvoMore’u içeriyor.

HP DeskJet Hepsi Bir Arada Yazıcı Serisi: Yüzde 60’a kadar geri dönüştürülmüş plastikten üretilen ve dünyanın ilk akıllı mürekkep dağıtım hizmeti olan Instant Ink ile sunulan HP DeskJet All-in-One Yazıcı serisi ile evde basit ve stressiz baskı almanın keyfi çıkarılabiliyor.  DeskJet yazıcı serisi belirli pazarlarda satışa sunuldu.

HP DesignJet Portföyü: Mimarlar, mühendisler, inşaat profesyonelleri ve fotokopi atölyeleri için oluşturulan yeni HP DesignJet portföyü ile iş akışı verimliliği en üst düzeye çıkarılıyor ve dünyamızın tasarım yoluyla dönüştürülmesi mümkün kılınıyor.

HP SitePrint: Karmaşık yapısal düzenlerini yazdırmak için robotik bir çözüm olan HP SitePrint’i kullanarak manuel tekniklere göre 10 kata kadar daha yüksek verimlilik elde edilebiliyor. Kuzey Amerika ve İngiltere’de halihazırda mevcut olan HP, 1 Kasım’dan itibaren Almanya, Avusturya ve İsviçre’de de satışa sunulacağını duyurdu.

Exhilarate-BlueLine Koşu Ayakkabısı: HP ve Brooks işbirliği ile performans koşu ayakkabılarında çığır açan yeni Exhilarate-BL ayakkabı, HP’nin 3D baskı Çözümü kullanılarak Brooks ile ortaklaşa tasarlandı, tasarlandı ve üretildi. Brooks, sınırlı sayıda Exhilarate-BL ayakkabılarını belirli Brooks Wear Tester’lara ve Brooks Run Club sadakat üyelerine sunacak. 

HP Latex 630 Serisi: HP Latex 630 serisi ile en küçük matbaalar bile canlı renklerde yüksek etkili tabela ve dekor uygulamaları oluşturan en iyi beyaz mürekkep deneyiminden yararlanabiliyor.

BAKAN URALOĞLU: KALKINMA YOLU PROJESİ BÖLGENİN GÜVENLİĞİNE DE KATKI SAĞLAYACAKTIR

 Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Suudi Arabistan’ın Ankara Büyükelçisi Fahad Bin Assaad Bin Abdulkareem Abualnasr’ı makamında kabul etti.

Bakan Uraloğlu, kabulde iki ülke arasındaki ticaret hacmine dikkat çekerek, “İki ülke arasındaki ticaret hacmimiz geçen sene 6,5 milyar lira olarak gerçekleşti. Bunun mümkün olan en kısa dönemde 30 milyara çıkarılması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.

Türkiye’nin jeostratejik olarak önemli bir konumunda bulunduğunu belirten Uraloğlu, “Kuzey-güney ve doğu-batı taşımalarında ülkemizin olması işleri kolaylaştıracaktır diye düşünüyoruz. Özellikle körfezdeki FAV Limanı’ndan olan Kalkınma Yolu Projesi’ni önemsiyoruz. Burada biz ilk etapta Irak, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve Türkiye olarak konuşuyoruz.  Suudi Arabistan’ın bu projeye ilgi duyması ve katılması, kendi limanlarından FAV Limanı’na ro-ro seferleri yapılması noktasında bir istekleri olursa gerçekten memnuniyet duyarız. Biz bölgedeki ülkelerden hiçbirinin bu işin dışında kalmasını istemiyoruz. Kalkınma Yolu Projesi’nin sadece bir ulaştırma projesi olduğunu düşünmüyoruz. Bölgenin güvenliğine de katkı sağlayacaktır diye düşünüyoruz. Ne kadar çok ülke bu konuyla ilgilenirse, hep beraber başarılı olmuş oluruz” diye konuştu.

Suudi Büyükelçi Abualnasr, iki ülke arasındaki ilişkilerin oldukça güçlü olduğuna dikkati çekerek, “Her iki ülke arasında ekonomi, altyapı ve kalkınma alanında çok büyük fırsatlar söz konusu. Türkiye’nin altyapı şirketlerinin namı tüm dünyaya olumlu bir şekilde salınmış durumda. O yüzden birlikte yapabileceğimiz çok fazla iş ve fırsat var. Bu dönemde ekonomik gelişme iş birliği ve entegrasyonun çok önemli olduğunu ve bölgemizi olumlu yönde etkileyebileceğini söyleyebilirim” ifadelerini kullandı.

Görüşmede ayrıca; kara taşımacılığının iyileştirilmesi, denizcilik ve sivil havacılık konusundaki iş birliklerinin pekiştirilmesi ele alındı.

UİB’İN EYLÜL İHRACATI 2,9 MİLYAR DOLAR…

Türkiye’nin Genel Sekreterlik bazında en fazla ihracat yapan ikinci birliği olan Uludağ İhracatçı Birlikleri’nin (UİB) Eylül ayı ihracatı, 2 milyar 978 milyon 440 bin dolar olarak gerçekleşti.

UİB’in 2023 Eylül ayı ihracat rakamları açıklandı. Eylül ayındaki ihracatı 3 milyar dolar olan UİB’in, dokuz aylık ihracatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 15’lik artışla 26 milyar 829 milyon 928 bin dolar oldu.

Eylül ayı ihracat verilerini değerlendiren UİB Koordinatör Başkanı Baran Çelik, “Global anlamdaki ekonomik gelişmeler ile Avrupa pazarındaki daralmaya rağmen, üyelerimizin gayretli çalışmaları ve Birlik olarak yeni pazarlara yönelik yaptığımız çalışmaların neticesinde UİB’in ihracatı artmaya devam ediyor. Yılı hedeflerimiz doğrultusunda ülkemiz ihracatına katkımızı artırarak devam edecek” dedi.

OİB’in ihracatı Eylül ayında 2,4 milyar dolar

Eylül ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2’lik artışla 2 milyar 392 milyon 920 bin dolar ihracat gerçekleştiren Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği’nin (OİB) Ocak- Eylül dönemi ihracatı, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 17’lik artışla 22 milyar 80 milyon 736 bin dolar oldu.

UTİB’in ihracatı Eylül’de 111,6 milyon dolar oldu

Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB), Eylül ayında 111 milyon 586 bin dolar ihracata imza attı. UTİB’in Ocak- Eylül dönemdeki ihracatı ise 962 milyon 510 bin dolar olarak gerçekleşti.

UHKİB’ten Eylül’de 74 milyon dolar ihracat

Eylül ayında, 73 milyon 999 bin dolar ihracata ulaşan Uludağ Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği’nin (UHKİB), yılın dokuz aylık dönemindeki ihracatı ise 768 milyon 795 bin dolar seviyelerinde gerçekleşti.

UMSMİB’in ihracatı Eylül ayında 30,7 milyon dolar

Eylül ayında, önceki yılın aynı ayına göre yüzde 3’lük artışla 30 milyon 652 bin dolar ihracat yapan Uludağ Meyve Sebze Mamulleri İhracatçıları Birliği (UMSMİB), Ocak-Eylül döneminde 207 milyon 529 bin dolar ihracat gerçekleştirmiş oldu.

UYMSİB’ten Eylül’de 31,5 milyon dolarlık ihracat

Eylül ayında, 31 milyon 497 bin dolar ihracat gerçekleştiren Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB), yılın ilk dokuz ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 37’lik artışla 148 milyon 743 bin dolar seviyelerinde dış satışa imza attı.

HAVACILIK SEKTÖRÜNDE ALTIN BİR DEVİR YAŞIYORUZ

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, havacılık alanındaki yatırımlara devam edeceklerini belirterek, “Havacılık sektöründe altın bir devri yaşıyoruz. Sektör açısından geldiğimiz yer adeta bir destandır. Havacılık alanında yeni başarılara, yeni projelere imza atmaya da devam edeceğiz” dedi.

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Ankara Esenboğa Havalimanı’nda bir dizi incelemelerde bulundu. İlk olarak havalimanının kapasite artırımına yönelik ilave yatırımlar hakkında proje yetkililerinden bilgi alan Uraloğlu, ardından inşa edilen yeni pisti inceledi. Daha sonra açıklamalarda bulunan Uraloğlu, Esenboğa Havalimanı’nın; Marmaray, Avrasya Tüneli, İstanbul Havalimanı ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü gibi Türkiye’nin son 21 yıldaki büyüme göstergelerinin en önemli sembollerinden biri olduğunu belirterek, “Bilindiği üzere önceki yıllarda mevcut havalimanını yenileyerek çağın ihtiyaçlarına cevap verecek bir şekilde yılda 20 milyon yolcuyu ağırlayacak kapasiteye yükseltmiştik. Ancak Ankara’ya hava ulaşımı hususunda öylesine büyük bir talep var ki bu kapasite dahi Esenboğa Havalimanı için yetersiz kalıyor. Bu gerçeği istatistikler de gösteriyor. Bu nedenle Esenboğa Havalimanı’nı yenilikçi, vizyoner bir bakış açısıyla geliştirmeye devam ediyoruz” diye konuştu.

İLK 9 AYDA ESENBOĞA HAVALİMANI’NDA YAKLAŞIK 70 BİN UÇUŞ TRAFİĞİ GERÇEKLEŞTİ

2020 yılının pandemi nedeniyle ulaşım sektörü açısından faaliyetlerin durduğu bir yıl olduğunu hatırlatan Uraloğlu, “2021 yılında Esenboğa Havalimanı’nda iç ve dış hatlar toplamında yaklaşık 67 bin uçuş trafiği gerçekleşti ve 7 milyonun üstünde yolcu ağırlandı. 2022’de ağırlanan yolcu sayısı yaklaşık 8 milyon 700 bin yolcuya yükseldi. Bu yıl ise bu sayıların çok daha üzerine çıkılacağını görüyoruz. Daha 2023 yılı tamamlanmadan ilk 9 ayda Esenboğa Havalimanı’nda yaklaşık 70 bin uçuş trafiği gerçekleşti. Bu sayı geçen yılın aynı döneminde 45 bin civarındaydı. Yine geçen yıl aynı dönemde yaklaşık 6 milyon 420 bin olan yolcu sayısı ise bu yıl yaklaşık 9 milyona yükseldi. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 40’a yakın bir artış var ve önümüzdeki yıllarda bu sayının artarak devam edeceğini öngörüyoruz” dedi.

25 YILLIK İŞLETME SÜRESİ BOYUNCA DEVLETİMİZİN KASASINA 560 MİLYON AVRO GİRECEK

2022 yılı aralık ayında Esenboğa Havalimanı’nın ilave yatırım ve 25 yıllık işletmesini kapsayan kamu özel iş birliği ihalesini gerçekleştirdiklerini ifade eden Uraloğlu, “Devlet kasasından bir kuruş çıkmadan yaklaşık 298 milyon Euro yatırım gerçekleştireceğiz. İki etaplı olarak gerçekleştirilecek proje kapsamında Ankara Esenboğa Havalimanı’mız 3’üncü pistine kavuşacak. İlk etap kapsamında değerlendirilecek 3’üncü pist yapımının yanı sıra, ARFF istasyonu, özel maksatlı araç giriş binası, ASKİ Ulupınar Deresi’nin ıslahı, teknik blok ve kule, ısı merkezi ve su deposu, uçuş kontrol hangarı, uçak atık su artıma tesisi ve kargo genişleme alanları çalışmaları gerçekleştirilecek. İkinci etap kapsamında ise en az 40 bin metrekarelik terminal binası genişletilmesi, genel havacılık apronu ve taksi yolu çalışmaları yapılacak. Ayrıca 25 yıllık işletme süresi boyunca devletimizin kasasına, KDV dahil 560 milyon avro girecek. Ve 25 yıllık kira bedelinin yüzde 25’ine denk gelen KDV dahil 140 milyon avro; 27 Mayıs’da tahsil edilmişti. Projemiz kapsamında şu anda; 3’üncü pist kısmında kazı ve dolgu imalatlarına devam ediyoruz” açıklamalarında bulundu.

İLK 9 AYDA HAVA YOLU İLE SEYAHAT EDEN YOLCU SAYISI 165 MİLYONU GEÇTİ

Türkiye’nin coğrafi üstünlüğe sahip olduğunu söyleyen Uraloğlu, “Bu gerçeklerden hareketle Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğinde “Dünya’da ulaşamadığımız hiçbir nokta kalmayacak” hedefiyle yola koyulduk. Türk sivil havacılığını, dünyanın en geniş uçuş ağına sahip ülkesi haline getirmeyi başardık. 2003 yılında 60 olan dış hat uçuş nokta sayımız bugün 343 noktaya ulaştı. Havalimanlarımızın yolcu kapasitesini 55 milyondan 335 milyona çıkardık ve 2003’te 34 milyon olan yolcu sayısı 200 milyonun üstüne yükseldi. Bu yıl sadece ilk dokuz ayda hava yolu ile seyahat eden yolcu sayısı 165 milyonu geçti. Yani bu yılın ilk 9 ayında 2003 yılındaki toplam yolcu sayısını neredeyse 5’e katladık” dedi.

 SEKTÖR AÇISINDAN GELDİĞİMİZ YER ADETA BİR DESTANDIR

Türk Sivil Havacılığı’nın pandemiden sonra en hızlı toparlanan ve faaliyetlerine kesintisiz ve aksaklık olmadan devam eden tek ülke konumunda olduğunu belirten Uraloğlu, “EUROCONTROL verileri de diğer uluslararası organizasyonlarca açıklanan verilerde bunu teyit eder niteliktedir. Yine, İstanbul Havalimanımızın Avrupa yolcu trafiği sıralamasında hep en ön sırada yer alması da havacılık alanındaki başarılarımızın en güzel ispatlarından olmuştur. İstanbul Havalimanı günlük ortalama bin 461 uçuş ile Avrupa’daki en yoğun havalimanı olarak uzun süredir kaldığı zirvedeki yerini korumuştur. Antalya Havalimanımız da günlük ortalama 905 uçuş ile Avrupa’daki en yoğun 9’uncu havalimanı olarak ilk 10’da yer almaktadır. Havacılık alanında tüm bu yatırım ve başarıları devam ettirmeye de kararlıyız. Havacılık sektöründe altın bir devri yaşıyoruz. Sektör açısından geldiğimiz yer adeta bir destandır. Havacılık alanında yeni başarılara, yeni projelere imza atmaya da devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

İflas eden Kızılay AVM’de tahliye işlemi durduruldu

Ankara 11. İcra Hukuk Mahkemesi, Yap-İşlet-Devret modeliyle işletilen ve esnafla mahkemelik olan Kızılay AVM’de tahliye işlemine tedbiren durdurmasına karar verdi.

İflas eden Kızılay AVM yönetiminin ardından mülk sahibinin Türk Kızılayı’nın alışveriş merkezi esnafını dükkanlarından çıkarmasına mahkeme dur dedi. Tedbiren verilen durdurma kararının ardından gözler 

Mülk sahibinin Türk Kızılayı olduğu ve Yap-İşlet-Devret modeliyle 25 yıllığına işletilmesi için Karsaklar Gayrimenkul’e verilen Ankara Kızılay AVM’de yönetiminin iflas etmesinin ardından alışveriş merkezinin yönetimini devralan Türk Kızılayı, süresiz kira sözleşmeleri bulunan ve iş yapma potansiyeli yüksek olan esnaflara ihtarname çekerek dükkânların boşaltılmasını istemişti. Türk Kızılayı’ndan yapılan açıklamada, “Kızılay’ın maliki olduğu taşınmaz tahliyenin gerçekleşmesi akabinde yeniden Kızılay yönetimine geçmiş olup ilgili mevzuatlar doğrultusunda iflasına karar verilen firma ile kiracılık ilişkisinin sonlanması sonrasında alt kiracıların sözleşmeleri de ana sözleşmenin sona ermesi ile birlikte hükümsüz hale gelerek sona ermiştir” ifadelerine yer verilmişti.

“İşgalci değil kiracıyız”

Elips Haber’den Kadir Gürhan’ın haberine göre, mülk sahibi Türk Kızılayı’nın dükkanların boşaltılmasını istemesinin ardından Kızılay AVM’de işletmesi bulunan bir şirket, tahliye işleminin tedbiren durdurulması ile hükümle birlikte kesin olarak kaldırılması talebiyle İcra Hukuk Mahkemesi’ne başvuru yaptı. Ankara 11. İcra Hukuk Mahkemesi’nde görülen davada mahkeme davacı yönünden tahliye işlemlerinin tedbiren durdurulmasına karar verdi. Mahkemenin kararını memnuniyetle karşılayan esnaflar “Mahkemeden çıkan bu karar, bizim işgalci olarak değil, kiracı olduğumuzu gösterdi” ifadelerini kullandı. 

Kaynak: https://www.elipshaber.com/kizilay-avmde-tahliye-islemi-tedbiren-durduruldu