Ekonomi-teknoloji haberleri (24.03.2023)

ULAŞTIRMA VE ALTYAPI BAKANI KARAİSMAİLOĞLU: BAŞAKŞEHİR-KAYAŞEHİR METRO HATTI’NIN AÇILIŞINA SAYILI GÜNLER KALDI
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden devralınan Başakşehir- Kayaşehir metro hattını kısa sürede tamamlandıklarını vurgulayarak, hattın vatandaşların hizmetine açılmasına sayılı günler kaldığını duyurdu.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu yaptığı açıklamada, Bakanlık tarafından yapımı devam eden 13 projede toplam 177,3 kilometre uzunluğunda raylı sistem hattının inşatının sürdüğünü belirtti. İstanbul’da yapımı tamamlanıp, hizmete sunulan metro hattı uzunluğunun “Pendik-Tavşantepe-Sabiha Gökçen Havalimanı Metro hattı” ile birlikte 87,4 kilometreye ulaştığının altını çizen Karaismailoğlu, şöyle devam etti:
“Toplam uzunluğu 95,9 kilometre olan 6 hatta İstanbul için çalışıyoruz. Bakırköy (İDO)-Bahçelievler-Kirazlı Metro hattı, Gayrettepe-Kâğıthane-İstanbul Havalimanı Metro hattı,
Halkalı-Başakşehir-İstanbul Havalimanı Metro hattı, Altunizade – Çamlıca Camii – Bosna Bulvarı Metro Hattı, Kazlıçeşme – Sirkeci Raylı Sistem ve Yaya Odaklı Yeni Nesil Ulaşım Projesi
ve Başakşehir-Çam ve Sakura Şehir Hastanesi-Kayaşehir Metro hatlarının hizmete almak için çalışmalarımızı ara vermeden sürdürüyoruz. Şu an İstanbul’un raylı sistem ağı 259,5 kilometredir. Yapımı devam eden projelerimiz bittiğinde bu rakam 362,8 kilometreye yükselecek. Bir başka, deyişle raylı sistem ağının yüzde 50’si bakanlığımız tarafından İstanbul’a kazandırılmış olacak.”
2 YILDA TEST SÜRÜŞLERİNE HAZIR HALE GETİRDİK
Karaismailoğlu, Başakşehir- Kayaşehir metro hattının İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden devralındığını anımsatarak, bu hattın devralındığında fiziki ilerlemesinin yüzde 5 seviyesinde olduğunu kaydetti. Devirden kısa süre içerisinde hattın test sürüşlerine hazır hale getirildiğine dikkat çeken Karaismailoğlu, 6.2 uzunluğundaki hattın açılmasına sayılı günler kaldığını kaydetti.
Karaismailoğlu, “Hattımızda Onurkent, Çam ve Sakura Şehir Hastanesi, Kayaşehir ve Başakşehir Metrokent istasyonları olmak üzere toplam 4 istasyon var. Tasarım hızı saatte 80 kilometre olan araçlar ile saatte tek yönde 70 bin yolcuya hizmet verebilecek kapasitede. Başakşehir-Kayaşehir metro hattımızı tamamlayarak özellikle dünyanın en gelişmiş en modern hastanelerinden olan Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’yle buluşturacağız” değerlendirmesinde bulundu.
-ÇAM VE SAKURA ŞEHİR HASTANESİ’NE ULAŞIM HIZLI OLACAK
Hattın günde ortalama 25 metre ilerleme hızıyla yapıldığını belirten Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu, şu bilgileri verdi:
“Hattın işletmeye alınmasıyla birlikte kent merkezi ile Çam ve Sakura Şehir Hastanesi arasında hızlı, ekonomik ve güvenli bir ulaşım imkanı olacak. Ayrıca, diğer toplu taşıma modları ile hastanenin entegrasyonu sağlanacak. Proje ile Metrokent İstasyonu’nda Bağcılar-Kirazlı-Başakşehir-Olimpiyatköy hattına, Kayaşehir İstasyonu’nda Halkalı-İstanbul Havalimanı Metro hattına entegre olacak. Bu entegrasyonla bölgenin havalimanına metro ile ulaşımı da sağlanacak. Hattın hizmete alınmasıyla; Kayaşehir – Mahmutbey arası seyahat süresi 20 dakika, Metrokent-Özgürlük Meydanı (Bakırköy) arası 29 dakika, Metrokent – İstanbul Havalimanı arası 24 dakika, Çam ve Sakura Şehir Hastanesi – Bakırköy (Kirazlı) arası 23 dakika olacak.”
Geleceğin Dayanıklı Kentleri Çalıştayı gerçekleşti Etki Yatırımı Danışma Kurulu (EYDK), Habitat Derneği ev sahipliğinde ve Harvard Business Review Türkiye stratejik ortaklığında “Geleceğin Dayanıklı Kentleri Çalıştayı”nı düzenledi. Sosyal, çevresel ve ekonomik açıdan pozitif etki oluşturacak, sürdürülebilir kalkınmayı ve kentsel dayanıklılığı kapsayıcı olarak destekleyecek planlama, proje geliştirme, yönetme ve finansman adımları, EYDK’nın “Kentsel İyileşme ve İlerleme Raporu” çerçevesi kapsamında uzmanlar tarafından masaya yatırıldı.  Etki Yatırımı Danışma Kurulu (EYDK) tarafından, 23 Mart Perşembe günü Habitat Derneği ev sahipliğinde ve Harvard Business Review Türkiye stratejik ortaklığında gerçekleştirilen çalıştayda, “Sosyal ve Çevresel Etki Odağında Proje Değeri Oluşturma”, “Yer Odaklı Etki Yatırımının Finansmanı” ve “Sahada Etki Yaratmak” adlı üç oturum yapıldı. Çalıştay, EYDK’nın yerel ve küresel ortaklarıyla 31 Ocak 2023 tarihinde lanse ettiği “Etki Yatırımı Odağında Türkiye’nin Kentsel İyileşme ve İlerleme Potansiyeli Raporu”nu temel alarak, daha geniş bir katılımcı ağı ile somut adımları tartışmaya odaklandı. 15 öncü kurumdan gelen konuşmacılara ek olarak, katılımcılar da soru ve görüşleriyle tartışmaya aktif şekilde dahil oldular. “Ekosistemimizi yer odaklı etki yatırımcılığı kavramıyla tanıştırdık” EYDK Başkanı Şafak Müderrisgil açılış konuşmasında, “Etki yatırımları, geleceğin dayanıklı kentlerini tüm paydaşların elbirliğiyle iyileştirmek ve tasarlamak için yenilikçi ve alternatif fırsatlar sunuyor. Etki yatırımı ekosistemimizi ‘Yer Odaklı Etki Yatırımcılığı’ kavramıyla ilk kez tanıştırdığımız bu çalıştayda, yerelde bölgesel eşitsizliklerin dengelenmesi için yatırımcıların, yerel idareler ve paydaşlar ile birlikte aynı zamanda sosyal ve ekolojik dayanıklılığı da sağlamayı hedefleyen proje örneklerini dinledik. Rapor çerçevesinde yerel ve küresel partnerlerimizle yürüttüğümüz çalışmaların, ülkemize yenilikçi bir bakış açısı kazandırmasını hedefliyoruz” dedi. “Elde edilen bulgular, pilot projemizi destekleyecek” Raporun sunumunu gerçekleştiren EYDK Genel Sekreteri Dr. Onur İlhan, “Rapor, bütüncül planlama, etkin paydaş yönetimi, toplulukların güçlendirilmesi, yenilikçi finansman araçları ve önerdiği kentsel araç setiyle tüm paydaşların faydalanabileceği, uygulanabilir bir çerçeve sunuyor. Bugün farklı sektör ve uzmanlıklardan gelen değerli konuşmacı ve katılımcılarımızla bu çerçeveyi bir adım daha ileriye taşıyoruz. Çalıştaydan elde edilen bulgular, planlama aşamasındaki pilot projemizi de destekleyecek” dedi.    “Kapsayıcı platformlar şart” Etkinlikte Habitat Derneği Başkanı Sezai Hazır da bir konuşma yaptı. Hazır konuşmasında, “İçinde bulunduğumuz ‘yeni dünya’ çok çeşitli afetlere gebe. İnsanoğlunun kurmuş olduğu sağlıksız düzen, pandemiden doğal afetlere, sayısız felaket doğuruyor. Dolayısıyla bu yeni duruma göre kalıcı, sürdürülebilir çözümler bulmamız gerekiyor. İlk yardımdan mimariye, eğitimden sağlığa, tüm sektörleri kapsayan, kriz dönemlerinde hızla devreye girecek sürekli, kapsayıcı platformlar şart. Bu platformlar da kişilerden azade, siyaset-üstü, kurumsallaşmış yapılar olmalı ki etkileri sınırlı ve geçici olmasın” ifadelerini kullandı. Çalıştay üç panel oturumu ile gerçekleşti “Sosyal ve Çevresel Etki Odağında Proje Değeri Oluşturma” oturumu, EYDK Genel Sekreteri Dr. Onur İlhan’ın moderatörlüğünde, Arup Türkiye Sürdürülebilirlik Lideri Özgür Can Çelebi, Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Doç. Dr. Aslı Pelin Gürgün ve TSKB Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Makbule Yönel Maya’nın katılımıyla gerçekleşti. Oturumda, Türkiye’de parsel bazlı ele alınan proje değeri artırıcı yaklaşımların, stratejik, kapsamlı ve kapsayıcı bir planlama düsturuyla, sosyal ve çevresel pozitif etki yaratarak finansal getiri elde etme çerçevesinde ele alınabileceği masaya yatırıldı. Harvard Business Review Türkiye Genel Yayın Yönetmeni Serdar Turan’ın moderatörlüğünde gerçekleşen “Yer Odaklı Etki Yatırımının Finansmanı” oturumunun panelistleri arasında ise UNDP Etki Yatırımcılığı Portföy Lideri Funda Süzer, Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası Genel Müdür Yardımcısı Seçil Yıldız, Alethina Impact Kurucusu ve Etkiyap İcra Kurulu Üyesi Can Atacık, Avrupa İmar Kalkınma Bankası Müdür Yardımcısı Cem Ocak ve idacapital Kurucu Ortağı Cem Baytok yer aldı. Oturumda, mevcut finansal enstrümanlar ve projeler yanında yer odaklı yenilikçi ve alternatif etki yatırımı araçlarını en verimli şekilde kullanmanın yolları tartışıldı. “Yer odaklı etki yatırımları, sosyal etkiyi maksimize etmede en önemli araçlardan biri olacak” Harvard Business Review Türkiye Genel Yayın Yönetmeni Serdar Turan, “Etki yatırımlarının önemi her geçen gün artarken etki yatırımlarına yönelik farklı dikey uygulamalar ve farklı finansal enstrümanlar da hayata geçiyor ve bu dönemde önemli bir çeşitlilik gerçekleşiyor. Yer odaklı etki yatırımlarının finansmanında da bu çeşitliliğin her geçen gün kendini gösterdiğini görüyoruz. Yer odaklı etki yatırımları önümüzdeki dönemde farklı araçlar ve mekanizmalar üzerinden sosyal etkiyi maksimize etmede en önemli araçlardan biri haline gelecek” dedi. Moderatörlüğünü EYDK Başkanı Şafak Müderrisgil’in yaptığı “Sahada Etki Yaratmak” oturumunun panelistleri ise, İhtiyaç Haritası Kurucu Ortağı Dr. Ali Ercan Özgür, Impact Hub İstanbul Kurucu Ortağı Ayşe Sabuncu, Habitat Derneği Başkanı Sezai Hazır, Spor Istanbul Genel Müdürü Renay Onur ve İstanbul Bilgi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Itır Erhart oldu. Oturumda, insanı, toplumu, kentleri daha dayanıklı kılacak ve sahada çok paydaşlı ve  katmadeğerli etki yaratan farklı yerel projelere yer verildi ve çözüm önerileri tartışıldı.
Hizmet, Perakende Ticaret ve İnşaat Güven Endeksleri, Mart 2023

Toyota Hayatı Kolaylaştıran Yeni Mobilite Teknolojisini Sergiledi Toyota sadece bir otomobil üreticisi değil bir mobilite markası olarak C+walk serisinin ikinci modeli olan yaya mobilite asistanı C+walk S’i ilk kez Japonya’da sergiledi. Toyota yeni C+walk S modelinin yanı sıra, ayakta duran model tipi olan C+walk T2 ve C+pod3’ü de geliştirmeye devam etti.

“Herkes İçin Mobilite” anlayışıyla farklı ihtiyaçlara uygun olarak geliştirilen araçlar, özellikle yaşlı ya da hareket kabiliyeti azalmış insanların günlük aktivitelerini ve dışarı çıkma ihtiyaçlarını gidermeyi hedefliyor. Bu kapsamda yapılan C+walk T halka açık yollarda kaldırımda kullanılabilecek şekilde geliştirildi.

Şehir içi ulaşımlar için kolaylıkla kullanılabilen C+pod modelinden kaldırımlarda kullanılabilen C+walk serisine kadar her müşterinin yaşam evresine uygun mobilite seçenekleri geliştiriliyor. Her yaştan kullanıcıya hareket özgürlüğü sağlamak isteyen Toyota, insanların faaliyet alanlarını genişletmeyi, bağımsızlıklarını desteklemeyi ve mümkün olduğunca çok insanı mutlu etmeyi amaçlıyor.

Toyota, yerel topluluklarla birlikte çalışarak ihtiyaçları da belirlemeyi devam ediyor. Aynı zamanda C+pod ve C+walk serilerini kullanan yeni iş modelleri geliştiren şirketlerle de çalışma yapılıyor.

Yeni geliştirilen C+walk S kendi yürüyebilen ama uzun mesafeleri veya uzun sürelerde yürüyemeyen insanları hedef alıyor. Üç tekerlekli mobilite aracı olarak kaldırımda gidebiliyor ve önündeki yol yüzeyine kolaylıkla uyum sağlayabiliyor. C+walk S, şehir manzaralarıyla uyumlu bir görünüme sahip C+walk serisinin formunu paylaşıyor ve yürüme hızlarında yol alıyor. Yürüme alanlarında konforlu bir yolculuk imkanı sağlayan araç, yayalarla yan yana ilerleyebilmesiyle sohbet etmeye devam edebiliyorlar. Engel tanıma özelliğiyle C+walk S, yayalara veya nesnelere çarpışmaktan kaçınabiliyor.

EGİAD Melekleri Yatırımcıları Ege D-Tech Projesi Eğitiminde Buluştu
Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti finansal iş birliği çerçevesinde, T.C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında Ege Teknopark yürütücülüğünde, Ege Üniversitesi ve EGİAD partnerliğindeki Ege D-Tech Projesi “Derin Teknoloji Yatırımına Dair Temel Bilgiler” başlıklı eğitim, EGİAD ev sahipliğinde gerçekleşerek yatırımcıları bir araya getirdi. Mevcut ve potansiyel EGİAD & EGİAD Melekleri yatırımcılarının katılımına özel gerçekleşen eğitimde, derin teknoloji tabanlı yatırımlara ilişkin temel hususlar kapsamlı bir şekilde ele alındı.

Eğitimler, 22 – 23 Mart tarihlerinde EGİAD Sosyal ve Kültürel Etkinlikler Merkezi’nde, alanlarında deneyimli uzmanlar olan Jakob Gajsek, Dimitrios Matsakis ve Peter Balogh’un eğitmenliğinde gerçekleşti. Programda Ege D-Tech Proje Koordinatörü ve Ege Teknopark Genel Müdür Yardımcısı Anıl Baybura ile Proje Teknik Destek Takım Lideri Philip Sowden de proje ile ilgili katılımcıları bilgilendirdi.

İki gün süresince yatırımcıların aktif katılımlarıyla yer aldığı eğitim kapsamında, derin teknoloji girişimlerinin özel ihtiyaçları ve yatırım süreçlerinde yatırımcılara rehberlik edecek birçok konu ayrıntıları ile işlendi.

EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı ve Melek Yatırımcı Alp Avni Yelkenbiçer konuşmasında derin teknolojilerin hem iş dünyası hem de yatırımcılık dünyasında yerinin giderek artacağına ve gelecekte yeni yatırımların bu alanlarda da artarak devam edeceğine değindi. “EGİAD ve EGİAD Melekleri olarak proje ortağı olmaktan ötürü çok mutlu olduğumuzu paylaşmalıyım. 7 yıl önce kurulan bir yatırım ağı olarak bugünün teknolojilerini ve geleceğini takip etmek hem bizler için hem de yatırım gerçekleştireceğimiz girişimlere akıllı para yatırımı için oldukça kıymetlidir.” dedi.

Ege Teknopark Genel Müdür Yardımcısı Anıl Bayburaise “Teknopark olarak İzmir’de yeni bir teknoloji üretme merkezine sahip olduğumuz ve bununla birlikte şehrimizin ulusal ve uluslararası alanda rekabetçi üstünlüğünü sağlaması, yeni teknolojiler/ürünler ortaya çıkaracak olması eşsiz bir değere sahip. Yatırımcı ve iş dünyası olarak EGİAD’ın yanımızda, proje ortağı olmasından ötürü bir girişimcinin ihtiyacı olabileceği tüm kaynakları tamamlamış bulunuyoruz. Rektörlüğümüze, Teknopark yöneticilerimiz ve tüm proje ortaklarımıza teşekkürlerimi sunarım” dedi.

Ege Teknopark’ın yürütücüsü olduğu Derin Teknolojiler İnkübasyon Merkezi (Ege D-Tech) Projesi; Türkiye Cumhuriyeti ve Avrupa Birliği tarafından ortak finanse edilen Rekabetçi Sektörler Programı (RSP) çerçevesinde gerçekleştirilmektedir. Ege Üniversitesi ve Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) katılımı ile uygulanan projenin 3 Milyon Euro bütçe ile 3 yılda tamamlanması planlanmaktadır. T. C. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında uygulanan onlarca proje ile Türkiye’de girişimciler ve KOBİ’ler için daha rekabetçi ve yenilikçi bir ekosistem oluşturulmasına katkı sağlanmaktadır.

İKİ YENİ LOJİSTİK MERKEZ KURULUYOR
ULAŞTIRMA VE ALTYAPI BAKANI KARAİSMAİLOĞLU:  YENİ LOJİSTİK MERKEZLER İLE EKONOMİ DAHA GÜÇLÜ OLACAK
Ankara’da gerçekleştirilen 1. Lojistik Koordinasyon Kurulu toplantısında, Gaziantep ve Kocaeli’de yeni lojistik merkezlerin kurulması kararlaştırıldı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, “Gaziantep ve Kocaeli’de kurulacak lojistik merkezler ülkemizin ihracatı ve ithalatına önemli katkılar sağlayacak. Bu adımımız ile Gaziantep ve Kocaeli ekonomisi daha güçlü olacak” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, 29 Ekim 2021’de, 4714 sayılı “Lojistik Koordinasyon Kurulu ve Lojistik Koordinasyon İcra Kurulunun Teşkili ile Görev, Yetki ve Sorumlulukları Hakkında Karar’ın” Resmi Gazete’de yayımlandığı anımsatıldı. Bu karar doğrultusunda Lojistik Koordinasyon Kurulu’nun dün Ankara’da ilk toplantısını gerçekleştirdiği bildirilen açıklamada, “Kurulun ana amacı, Lojistik Ana Planı’nın (U2053) hayata geçirilmesi, plan dahilindeki lojistik altyapısının güçlendirilmesine yönelik projelerin önceliklendirilerek inşa süreçlerinin takip etmektir. Ulaştırma ve Lojistik Ana Planı ana hedefi; coğrafi stratejik avantajlarımızı sonuna kadar kullanarak Türkiye’nin her bölgesinde planlı bir yatırım planı dahilinde, entegre bir ulaştırma altyapısını kurmak ve güçlendirmektir. İnsan, yük ve veri taşımacılığının en yüksek standartlarda yapılmasını dijitalleşme, mobilite ve lojistik eksenlerindeki planlamaların hayata geçirilmesiyle sağlamak, bu kapsamdaki en temel amaçtır” ifadeleri kullanıldı.
TOPLANTIDA AFET LOJİSTİĞİ ELE ALINDI
Ulusal ve uluslararası ekonomik fırsatları en verimli şekilde değerlendirme kabiliyetine ve rekabet avantajına sahip bir entegre ulaştırma sisteminin önemine dikkat çekilen açıklamada, Lojistik Koordinasyon Kurulu’nun, ilk toplantısında, 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremleriyle önemi bir kez daha ortaya çıkan “Afet Lojistiği” ve “Afet Risk Yönetimde Ulaştırma ve Lojistik Prensipleri” konularının da tüm paydaşlarca ele alındığı aktarıldı.
YENİ LOJİSTİK MERKEZİ KOCAELİ’DE 800 HEKTAR ALANA KURULACAK
Toplantıda; ayrıca Türkiye’nin ulaşım ağının kritik noktalarında yer alan ve yük akışının yüksek olduğu Kocaeli ve Gaziantep’te yeni lojistik merkezlerin kurulmasının kabul edildiği bildirilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Kocaeli ve Gaziantep’e kurulacak lojistik merkezlerin ülkemizin ihracatı ve ithalatına önemli katkılar sağlayacaktır. Petrol-madencilik, gıda-içecek ve otomotiv sanayi ürünleri gibi katma değerli gruplarının, Kocaeli’nin yük hareketliliğinde en fazla paya sahip yük grupları olduğu görülmektedir. Kocaeli’de, bu yıl 74 bin ton olan toplam günlük üretim miktarının, 2023 yılında yaklaşık yüzde 90 artarak 141 bin tona çıkacağı, 130 bin ton olan toplam günlük çekim miktarının ise 2053’te yüzde 85 artarak 240 bin tona çıkacağı öngörülüyor. U2053 ışığında yapılan modellemede; başta Kocaeli Körfezi olmak üzere İstanbul’a önemli katkılar sunacak merkezin 800 hektar üzerine kurulması planlanıyor.”
GAZİANTEP, GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ’NİN ÖNEMLİ SANAYİ MERKEZİ
Türkiye ve özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi sanayisinin önemli merkezlerinden ve ağır taşıt trafiğinde transit geçişlerin çok yüksek olduğu Gaziantep’in Şehitkamil bölgesinde de lojistik merkezin kurulacağı bildirilen açıklamada, Türkiye’nin ulaştırma politikasının temel amaçlarına uygunluğunun yanı sıra bölgenin yeniden ve eskisinden daha güçlü bir şekilde ayağa kaldırılması için de önemli bir adım olacağı vurgulandı. Açıklamada, “Gaziantep’in yük çekimindeki yıllık artış, yük gruplarına göre incelendiğinde; ‘tarım-orman-balıkçılık’ en fazla paya sahiptir ve 2053 yılına dek yapılan projeksiyonda yükü yüzde 102 artacağı hesaplanmıştır. Yine ‘gıda-içecek’ grubuna ait yük çekiminin yüzde 84, ‘kömür-petrol-madencilik’ grubuna ait yük çekiminin ise yüzde 39 artacağı öngörülmüştür” ifadeleri kullanıldı.
YENİ İKİ LOJİSTİK MERKEZ EKONOMİMİZE ÖNEMLİ KATKILAR SAĞLAYACAK
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Lojistik Koordinasyon Kurulu toplantısı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu ve “Bu iki ilimizde kurulacak lojistik merkezler, ülkemizin ihracatı ve ithalatına önemli katkılar sağlayacak. Gaziantep ve Kocaeli ekonomisi daha güçlü olacak” dedi.
Kovid salgını ve Ukrayna-Rusya arasında çıkan savaşın uluslararası ticaretin yeni bir döneme girmesine neden olduğunu vurgulayan Karaismailoğlu, bu gelişmelerin ardından Türkiye’nin stratejik öneminin bir kez daha ortaya çıktığını aktardı. Karaismailoğlu, “Dünyadaki ilk 10 ekonomi arasında yer alma hedefiyle birlikte çalışmalarımız hız kesmeden devam edecek. Zorlu süreçten geçtiğimiz bu dönemde ülkemizi daha da ileriye taşımak için hem deprem bölgesinde hem de diğer illerimizde projelerimizi sürdürüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

Dünya Saati’nde yarın akşam ışıklar kayıplarımız için kapanıyor 2007 yılından bu yana iklim krizi ve doğa kayıplarına dikkat çekmek için düzenlenen Dünya Saati’nde yarın akşam 20.30-21.30 saatleri arasında ışıklar, şubat ayında yaşanan büyük depremlerdeki kayıpları anmak için kapatılacak. Dünya Saati’nde ayrıca depremden etkilenen bölgelerin afetlere dirençli şekilde yeniden inşa edilebilmesi için #Yeşilİyileşme çağrısı yapılacak.WWF’in (Dünya Doğayı Koruma Vakfı) çağrısıyla her yıl mart ayının son cumartesi günü dünya genelinde düzenlenen “Dünya Saati”, 25 Mart Cumartesi günü 20.30-21.30 saatleri arasında gerçekleşecek. Türkiye’de WWF-Türkiye’nin (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) öncülük ettiği etkinlik kapsamında anıtların, kurumların ve evlerin ışıkları Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerde hayatını kaybedenlerin anısına kapatılacak.6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş’ta ve 20 Şubat 2023’te Hatay’da meydana gelen depremler, büyük bir yıkıma ve 50 bine yakın insanın yaşamını yitirmesine sebep oldu. Depremler, orman yangınları, seller, toprak kaymaları gibi felaketlere karşı Türkiye’de bugüne kadar gösterilen yaklaşımın genellikle afet sonrası çalışmalar üzerinde yoğunlaştığını, bu durumun can, mal ve doğa kaybına yol açtığını belirten WWF-Türkiye, Dünya Saati’nde depremden etkilenen bölgelerin afetlere dirençli şekilde yeniden inşa edilebilmesi için #Yeşilİyileşme çağrısı yapıyor.Panasonic Life Solutions Türkiye’nin ana sponsorluğunda düzenlenen Dünya Saati’ne bireyler de aynı acıların tekrarlanmaması için www.dunyasaati.org üzerinden imza vererek Yeşil İyileşme seferberliğini destekleyecek.“Işıkları kayıplarımızı anmak ve Yeşil İyileşme için kapatacağız”WWF-Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli Dünya Saati açıklamasında şu görüşleri dile getirdi: “Bu yıl Dünya Saati’ni telafisi olmayan kayıplarımızın üzüntüsü içinde karşılıyoruz. 6 Şubat’ta adeta zaman durdu. Bir doğa olayı olan depremin afete dönüşmesinin yarattığı büyük tahribatla ülkece yasa boğulduk. 16 yıldır dünyamızın geleceği için atılması gereken adımlara dikkat çekmek amacıyla bir saatliğine kapattığımız ışıkları, bu kez kayıplarımızı anmak için kapatacağız. Bu yıl Dünya Saati, bizim için ülke tarihimizin en sarsıcı depremlerinin kayıplarını anma saati”Telafisi olmayan acıları bir daha yaşamamak ve bilimin ışığında doğa ile uyumlu bir gelecek kurmak için ayağa kalkma sürecinin her aşamasının “Yeşil İyileşme” ilkelerine göre ele alınmasının gerektiğini savunan WWF-Türkiye, sağlıklı bir gelecek için ekolojik altyapıyı tahrip eden planlar yerine sürdürülebilir, doğayla uyumlu, afetlere dirençli yaşam alanları kurmak için tüm Türkiye’yi “Yeşil İyileşme”ye destek olmaya davet ediyor.

2plan’dan “BANKO” Kazanç

İkinci el otomotiv sektörünün referans noktalarından biri olan 2plan, otomotiv ve yaşam alanlarını birlikte sunan Terminal konseptinden sonra “2plan Banko” ile de sektörde farklı bir deneyim sunmaya başladı.

Son kullanıcıdan da değerinde ve en doğru fiyattan ikinci el otomobil alımı yapılabilecek 2plan Banko ile kurumsal yapı avantajlarıyla güvene dayalı hizmet sunuluyor. “Araç satışın da, kazancın da 2plan’da Banko” düşüncesiyle hayata geçirilen yeni oluşum, bütün segmentlerde tüketicilere geniş bir skalada 2plan’ın Türkiye’deki tüm bayilerinde hizmet verecek.

“Online işlemle büyük kolaylık”

Online olarak ön fiyat alıp, ekspertiz randevusu oluşturulabilen “2plan Banko” sisteminde, aracını satmak isteyenler dilerlerse doğrudan 2plan bayilerine gidip araçlarını satabilirler. Son kullanıcıdan doğrudan alım işlemi yapacak Banko sistemiyle araçlarını satmak istemeyenler ise, 2plan Terminal’de belirli aralıklarda düzenlenen ihale sistemini tercih edebilecekler. Böylelikle her iki durumda da müşteri yararı en üst düzeyde gözetilmiş olacak.

Kurumsal ve güvenilir yapısının bir gereği olarak detaylı TSE Belgeli “garantili ekspertiz” raporları doğrultusunda en doğru fiyatı oluşturma garantisini sunan 2plan Banko, uzatılmış garanti hizmetiyle de farkını ortaya koyacak. Satım işlemlerinde cazip kredi ve ödeme koşullarıyla alıcılara finansal destek sağlayacak olan 2plan Banko,  bütün bu işlemleri mevcut bayiler üzerinden gerçekleştirecek. İstanbul ile birlikte diğer kentlerde de hızlı bir yapılanma içine giren 2plan Banko, güçlü ve güvenilir kimliği ile tüm Türkiye çapında hizmet vermeye başladı.

Škoda, 2030 Stratejisi Kapsamında Uluslararası Pazarda Büyümeye Odaklanıyor

Škoda, otomotiv sektöründe zorluklarla geçen 2022 yılının ardından “2023 Škoda Yıllık Basın Konferansında” geleceğe umutla baktığının altını çizerek yeni planlarını açıkladı. Tedarik zinciri ve Rusya’nın Ukrayna’yı işgali gibi devam eden zorluklara karşın Škoda, geçtiğimiz yıl 731 bin 300 araç teslim etti.

Octavia 141 bin araçla global olarak en çok tercih edilen model olurken onu 96 bin 300 araçla Kamiq ve 94 bin 500 araçla Kodiaq izledi. Fabia ve tam elektrikli Enyaq iV modellerine de yoğun ilgi gösterildi.

Batı Avrupa’da 377 bin, Orta Avrupa’da 148 bin, Çin’de 44 binin üzerinde araç satışı gerçekleştiren Škoda’nın ülke bazında en büyük pazarı ise 134 bin ile Almanya oldu. Almanya’nın ardından 71 bin 200 ile Çek Cumhuriyeti, 51 bin 900 ile Hindistan geldi. Türkiye pazarı ise 18 bin 500 adet ile 10. sırada yer aldı. Aynı zamanda Çek marka Vietnam gibi deniz aşırı pazarlara da giriş yaparak büyüme potansiyelini artıracak.

2026’ya kadar üç yeni elektrikli geliyor

Yaşanan tüm zorluklara karşın stratejisini emin adımlarla geliştiren Škoda, 2026 yılına kadar üç yeni elektrikli model daha sunarak, sıfır emisyonlu ürün gamını genişletmeye hazırlanıyor. Böylece giriş segmenti modellerden orta segment ve yedi kişilik araçlara kadar geniş bir elektrikli ürün yelpazesi sunulacak.

Elektromobilite alanında büyümeye devam eden Škoda, ana fabrikası Mlada Boleslav’da bu yıl adapte edilecek ek üretim hatlarıyla günde 1500 adet batarya modülü üretecek.

Sürdürülebilirlik çalışmalarını da artıran marka, küresel olarak daha çevreci yaklaşımlar kullanıyor. Son olarak Hindistan’daki Pune fabrikasında yeni kurulan solar tesis ile buradaki enerji tüketiminin yüzde 30’u güneş enerjisiyle karşılanabilecek.

Yazar - Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu -----Davut Güleç Kimdir ? -----

İlginizi Çekebilir

Ekonomi-teknoloji, eğitim, kültür-sanat, magazin-yaşam haberleri (19.03.2024)

ERÜ’de “Toplumda Sosyolojik Gelişmeler” Konulu Toplantı Düzenlendi Erciyes Üniversitesi (ERÜ) de AK Parti Kayseri Milletvekili …