Sınavlara Olan Güven Kaybolursa Geleceğe Olan Güvenimizde Kaybolur (Köşe yazısı)

 

Prof. Dr. İbrahim ORTAŞ,

Çukurova Üniversitesi, iortas@cu.edu.tr 

Uzun zamandır ÖSYM merkezi ve diğer kamu kurumları tarafından düzenlenen sınavlara ait soruların çalındığı veya bazılarının bazı sınav sorularından önceden haberdar olduğu sıkça belirtiliyor. Şu ana kadar bütün kamu alanlarını ilgilendiren ve devletin güvencesi altında olan birçok sınavın sorularının çalındığı iddiaları hep konuşulurdu ve çoğunun da 15 Temmuz darbe girişimi sonrası doğru çıktığı belirtildi. Ek olarak 2021 yılında ÖSYM tarafından yapılan bir sınavdaki soruların benzerlerinin bazı dershaneler üzerinden işlendiği yazıldı basında. En son Sağlık Bakanlığı’nın düzenlediği ve sağlık çalışanlarının katıldığı “Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği” Sınavı’nda bazı soruların iptal edildiği iddiası üzerine açıklamalarda bulunan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, “bazı soruların iptal edildiğini, bazılarının ise yanıt şıkkının değiştirildiğini kaydetti”. Bütün bunlar çok sayıda öğrencinin geleceğe olan güvenlerini zayıflatmaktadır. 

Sınav Soruları ve Cevapları Nasıl Sızdırılıyor?

Daha önceleri basına çok sık yansıyan yüzlerce haberin içeriğinde, değişik dershanelerin veya deneme sınav soruları pazarlayan yayın organlarının kitapçıklarında yayınlanan soruların benzerlerinin görüldüğü sıkça belirtilirdi. Sınava dair cevap anahtarlarının şifrelerinin sızdırıldığı da belirtildi. Ancak bu tip şikayetlerin üzerine ciddi anlamda gidilmedi. Nihayetinde 2022 KPSS sınavı sonrası basına yansıyan haberlerde, sınavda sorulan 70 kadar sorunun bilinen bir yayınevinin hocası tarafından kendi el notları üzerinden cevapları ve çözümleriyle birlikte öğrencileri ile paylaşıldığı belirtiliyor.

Hak Etmeyen Kişiler Ülkeye Zarar Veriyor

Nüfusu yıllık bir milyon artan bu ülkede, bir milyon iş ortamı yaratılamadığı için gençlerin çoğunluğunun değişik ortamlarda iş kapısı arayışına girdikleri görülmektedir. Sınav sorularının çalınarak belirli kişi ve gruplara verilmesi ve o kişilerin hak etmedikleri halde belirli köşe başlarına oturması ile salt bir iş bulmanın ötesinde ülkenin dişlilerinin dönmesinde de birtakım arızaların oluşacağı açıktır. Liyakatsiz, bilmeyen insanlar nasıl ülkeyi ileriye taşıyacak, nasıl dünyanın önüne çıkacaktır. Ülkenin bugün içinde bulunduğu cari açık, enflasyon, işsizlik, adaletsizlik gibi bir dizi sorun neden oluştu? Oluşan güvensizlik yerini liyakatsizliğe ve verimsizliğe bırakıyor.

Konuyu biraz derin inceleyince, birbirleri ile ilişkili birçok ağın bu sorunlara neden olduğu görülmektedir. Hepsinden önce sınav yapma şekliniz sizin nasıl bir yönetim anlayışına sahip oluğunuzu gösteriyor. İnsanı gerçek anlamda iyi eğitebiliyor musunuz? Bilen ile bilmeyeni ayrıt edebiliyor musunuz, liyakati olanı işe alabiliyor musunuz? Eğer bunları yapamıyorsanız hiçbir konuda başarı sağlayamazsınız. Ayrıca ahlaki tarafı da olan bir konu. Hak etmediğiniz halde bir başkasının yerine geçiyorsanız ve başkasının hakkını yiyorsanız vicdanen ahlaken kendinizi nasıl rahat hissedebilirsiniz. Sonra nasıl geldiğim yere hak ederek geldim diyebilirsiniz.

 Yalnızca Sınav Soruları Çalınmıyor, Ülkenin Gelecekteki Vicdanı ve Ahlakı da Çalınıyor

Öncelikle devletin ilgili kurumları kamu vicdanını tatmin edecek şekilde etkili ve şeffaf bir soruşturma yapmalı ve sınav yapısı temelden ele alınmalı. Böylece topluma özellikle de daha vicdani kirliliği oluşmamış gençlere güven verilmelidir. Sonra liyakatli kişiler kurumların başına getirilmelidir. Vergi veren bir yurttaş olarak ülkenin önemli kurumlarının başına liyakatli kişilerin başarılarına dayalı olarak gelmesini talep ediyorum.

  Dünyanın hemen her yerinde yerel ve merkezi sınavlar var. Ancak sınavları yapan insanların işini olması gerektiği gibi yaptıkları için böyle bir haksızlığın ve hukuksuzluğun oluşabileceği kimsenin aklına gelmez. Mutlaka oralarda da haksızlığa teşebbüs edenler vardır. Ancak sistemler her aşamada kontrolden geçtiği için hak etmeyen hak etmediği yere gelse de çalışamaz ve üretmediği zamanda kapının dışında kendini bulur. Ancak biz ülke olarak ciddiyeti ve hak ve hukukun yerini bulması için ciddi bir kararlılık ve toplumsal duruş gösteremedik.

2022 KPSS sınavı sonrası sınav sorularının bir kısmının bilinen bir yayınevi tarafından yayımlanan kitapçıktaki sorularla ve cevap şıkları ile neredeyse aynı olduğu yönünde kamuoyuna yansıyan bilgiler sonrası tepkiler çoğaldı. ÖSYM resmi olarak sorun olmadığını belirtti. Gece yarısı kararnamesi ile Cumhurbaşkanı Kararı’na göre ÖSYM Başkanı Halis Aygün görevden alındı. Böylece resmi olarak bir kez daha milyonlarca gencin bu ülkede emeği ile okuyarak başararak bir işe girebilme ve geleceğini mutlu olarak sürdürme hayali ellerinden alınmış oldu. Başkan görevden alınınca ne değişecek? Suç var, ancak suçlu ve ceza nerde? Adalet, eşit koşullar ve hakkaniyet nerede? YOK. Tam da bu tür durumlar ülkenin geleceğini oluşturan gençler üzerinden güvensizlik ve hayal kırıklığı yaratmaktadır.

Bir daha böyle bir sorunun yaşanmayacağı güvencesi gençliğe verilecek mi? Haksızlığın, hukuksuzluğun yaşanmayacağı konusunda sağlam mekanizmalar oluşturulacak mı?  

Bir ülkede insanın eğer aileden bir varlığı yoksa, yaşamda kendine geçimini sağlayacak tek çaresi eğitilmek ve başarısı ölçüsünde kendine bir iş temin etmektir. Ancak bu kadar çok sınava şaibenin karıştırılmış olması kişinin ve hatta toplumun güvenini temelden sarsar. Eğer kişinin sisteme, ülkesine ve kendi insanına olan güveni sarsılırsa o zaman kişinin aidiyet duygusu kaybolur ve ruhen yuvasından göçer gider.

Yazık. Binlerce ailenin ve kendi çabaları ile iyi eğitilmiş insanın geleceğini başka ülkede bulmaya çalışması. Gerçekten yazık.

Çalışarak, başararak bir yerlere gelme duygusunu gençlere kaybettirmeyelim. Nitelikli insanımıza sahip çıkmazsak dünyanın en kıymetli varlığı olan bu tür yaratıcı beyinleri beyin göçü avcıları anında kapar götürür. Beyin göçü alan ülkeler gelişiyor, göç veren ülkeler çölleşiyor.

Prof. Dr. İBRAHİM ORTAŞ’IN ÖZGEÇMİŞİ

1960 doğumlu. Lise eğitimini Atatürk Lisesi-Gaziantep’te tamamladı. 1985 yılında Çukurova Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Toprak Bölümünde mezun oldu. Mezuniyet sorasında Şanlıurfa Köy Hizmetleri Araştırma Enstitüsünde araştırmacı olarak çalıştı. 1987 yılında Ç.Ü Ziraat Fakültesi, Toprak Bölümüne Araştırma görevlisi olarak akademik hayta başladı. 1990-1994 yılları arasında İngiltere’de Reading Üniversitesinde doktora öğretimi yaptı. 1995 yılında Yardımcı Doçent, 1996 yılında Doçent ve 2002 yılında profesörlük unvanlarını aldı. Halen aynı bölümde Prof. Dr. Olarak Ç. Ü. Ziraat Fakültesi Toprak ve Bitki Besleme Bölümünde araştırma, eğitim ve öğretim faaliyetlerini sürdürmektedir.

1988 yılında Haziran-Ekim tarihleri arasında Stuttgart/Almanya’da Hohenheim Üniversitesinde bitki besleme konusundaki uygulamalara katıldı. 1998 yılında ABD. Florida Üniversitesinde OECD bursu ile 4 ay süre ile araştırmacı olarak çalıştı. 2010-2011 yıllarında ABD’de Ohio State Üniversitesinde İklim değişimleri ve karbon Araştırma Merkezinde misafir araştırmacı olarak çalıştı.

Ayrıca 41 ülkede bilimsel toplantılara ülkemiz adına katılarak bilimsel sunularda yapmıştır. Toplamda 496 bilimsel makalesi bulunmaktadır.

Çalışma alanları bitki besleme, biyolojik verimlilik, toprak Biyoteknoloji, toprak kalitesi, toprak-bitki atmosfer ilişkileri, tarım-toprak tarihi. Son yılarda iklim değişimlerine neden olan atmosferdeki karbondioksitin bitki ve mikoriza mantarları üzerinden toprağa bağlanması konularında temel ve uygulamalı araştırmalar yürütmektedir.

Bilimsel araştırmaları dışında, Bilim Felsefesi ve Tarihi, Tarım Toprak Tarihi, İnsan- Bilim Toprak İlişkisi, Toprak Felsefesi, Bioetik, Tarım-çevre ve İnsan ilişkileri, eğitimin toplumsal sorunları konusunda çok sayıda konferans ve söyleşilerde bulunmaktadır. Tarım-toprak ve çevre konularında 104 gazete dergide makalesi bulunmaktadır. Bilim-felsefe, eğitim, üniversite, sosyal yaşam konularında toplam 937 gazete ve dergide makaleler yayınlanmıştır.

 

Yazar - Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu -----Davut Güleç Kimdir ? -----

İlginizi Çekebilir

HOLLANDALILAR’IN, ŞÜKRAN BORCU OLARAK ÜRETTİKLERİ ATATÜRK VE İSTANBUL TÜRÜ LALE, BAHARIN ZARİF MÜJDECİSİ, AŞKIN VE ROMANTİZMİN SEMBOLÜDÜR.

https://www.ilhankaracay.com/dunyamizdan-ahirete-goc-eden-unlu-dostlar-ile-anilarim-2/ İlhan KARAÇAY yazdı: Lahey Büyükelçiliğimizin bahçesine, soyu tükenmekte olduğu sanılan İstanbul Lalesi’nden 100 soğan …