Mustafa TEMİZER
Medya kitleleri yönlendirmede birinci etkendir. Herkes” medya yalan söylüyor” diye bağırıyor ama herkes sonunda medyada dayatılanları kabul ediyor.
Medya Kitleleri Nasıl Yönlendiriyor?
Toplumlara gerçeği değil kendi yarattıkları gerçekleri defalarca göstererek, hazırlanan belli formatlarla izleyicilerin bilinçaltlarına hükmederek yönlendiriyor.
ABD’nin istihbarat örgütü CAI tarafından, kontrol altına alınmak istenen ülkelerde operasyon yapmak amacıyla kurulduğu ifade edilen Tavıstock Enstitüsü Rockefeller’in yaptığı büyük bağışlarla faaliyetlerine devam ediyor. 1921 yılında kurulan ve 1946 yılında Rockefeller tarafından görev alanı genişletilen enstitü; 300’e yakın beyin yıkama araştırması yapan alt kuruluşu ile yıllardır ABD hükümetlerinin olaylara nasıl bakacağı ve yürüteceğine yönelik çalışmalar yapıyor.
Kitleleri yönlendirme ve beyin yıkama operasyonlarında medyanın gücü birinci etkendir. Filimler ve televizyon programlarıyla toplumu yönlendirmeye yönelik telkinler bazen açık, bazen yarı açık, bazen de gizli olarak yapılıyor. Programlarda birbiriyle kavgalı, çarpık aile ilişkileri, hakaretler, arkadaşını satmak, yabancıya özenti telkin ediliyor.
Üç yüze yakın beyin yıkama araştırması yapan alt kuruluşa sahip olan Tavıstock Enstitüsü’nün gösterime sokulmasını sağladığı programlarda üç hedef güdülüyor.
1-Anlık zevklerle meşgul olup asıl önemli gündemi unutturmak.
2-Akıl, bilim, çalışma değerlerin yerine üçkağıtçılık, mafya tip yaşam, şans, kader ve hurafeyi yerleştirmek.
3-Kapitalist ekonomiyi beslemek ve ayakta tutmak için tüketimi teşvik etmek.
Siyasiler sanki bu amaçlar doğrultusunda hareket ediyor. Bugün televizyonlarda bu amaçlara yönelik hazırlanan programlar ahlâk yapımızı çökertiyor. Milli birliğimizi bozuyor. Ülkeyi çöküntüye sürüklüyor.
ABD’de gökdelenlerin yıkıldığı 11 Eylül olaylarının, Türkiye’de “Ergenekon Davası” nın sunumu medyanın toplumu nasıl yönlendirdiğini gösteren örneklerdir.
Ne yapılmıştı? Her “operasyon dalgasında” defalarca terör örgütü vurgusu yapılmıştı. Bu ”örgüt” ve operasyon Türk milletinin kutsalı diyebileceğimiz “Ergenekon” adıyla anılmıştı. Özellikle Zir Vadisi’ndeki kazılarda çıkan mühimatların iki gün önce gömüldüğünün ortaya çıktığında kanallar bunu görmezden geldi? Neden?..
Düşünün mühimatların üzerindeki gazete küpürleri bile kazının yapıldığı tarihten iki gün öncesine ait…
Kimler sürekli ekranlarda? Neleri tekrar edip duruyor? Kimler niçin ekranlara çıkarılmıyor? Neden milletten gizleniyor?..
Çözüm; Milli birlik çağrılarına kulak tıkayan siyasi anlayışı terk etmek. Dindarlık, milli irade, milliyetçilik, halkçılık, demokratlık, cumhuriyetçilik, gelecek, vefa, özgürlük ve barış söylemlerine rağmen milleti ayrıştıranlara, ülkeyi kaosa ve iç savaşa doğru sürükleyerek Tavıstock Enstitüsü’nün amaçlarına hizmet edenlere, dün kara dediğine bugün ak diyenlere, dün ak dediğine bugün kara diyenlere itibar etmemek. Doğruların yanında yer almaktır.
Elli yıldan beri doğrularından zerrece sapmayan, ülke meselelerine sürekli çözümler üretip iktidar ve muhalefeti uyaran, “ Milletim Uyan! Milli birliği sağlamadan hiçbir sorunumuzu çözemeyiz! çağrısında bulunan birlik olmanın, ittifak etmenin şartlarını açıkça ortaya koyan milli kadroların çağrısına kulak vermek. Milli mücadele ruhuyla el ele gönül gönüle vermektir.
Unutmayalım.” İştirak etmediğimiz çilesini çekmediğimiz bir kurtuluş mümkün değildir.” Milletimizin ve yöneticilerimizin uyanması basiretle hareket etmesi (Yanılmadan gerçekleri görebilmesi, gelecekle ilgili sezgi, uyanıklık, anlayış, kavrayış ve vizyon sahibi olması) dilek temenni ve duasıyla… Bayrak Dergisi Say: 1329
