Erdoğan’a tepki gösteren YRP’den kritik uyarı: Türkiye uyuşturucu ile savaşını kaybetmek üzere!

Erbakan’dan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ‘Kudüs’ tepkisi:  ‘Kudüs, İslam toprağıdır ve öyle de kalacaktır’

Yeniden Refah lideri Fatih Erbakan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kudüs teklifine tepki göstererek, “Kudüs, Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’nın şehri, tüm Müslümanların kılıç hakkıdır, dolayısıyla İslam toprağıdır ve öyle de kalacaktır.” dedi.

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Kudüs’ün 3 dinin temsilcisinden oluşan bir komisyon tarafından yönetilmesi teklifine ilişkin yazılı açıklamada bulundu.

İsrail’in Kudüs’te işgalci olduğu dünyada kabul edilmiş bir gerçektir!

Erbakan,  “Kudüs’ün Siyonist Yahudilerce işgal edilmiş bir şehir olduğu, tüm dünyada kabul gören bir görüş olmasına rağmen, böyle bir açıklama zihinlerde bu yöndeki tüm kodların da değişimine sebep olacak, Siyonist İsrail Devleti ve Vatikan lehine yeni bakış açıları oluşturulmasına sebep olacaktır. Bu da İsrail Devleti’nin çıkarlarına hizmet edecek bir durumdur.” ifadelerini kullandı.Bu teklif İslam dünyası açısından kabul edilemez! Erbakan şunları söyledi:

“Sayın Cumhurbaşkanı dün akşam yapılan Kabine Toplantısı sonrası yaptığı açıklamalarda, Kudüs’te devam eden olaylarla ilgili olarak, “Kudüs’ün üç dinin temsilcilerinden oluşan bir komisyon tarafından yönetilmesi günümüz şartlarında en doğru ve tutarlı yol olacaktır. Aksi takdirde bu kadim şehirde kalıcı barışı sağlamak kolay ve mümkün görülmüyor” diyerek, başta Filistinli Müslümanlar olmak üzere, tüm İslam Alemi’ni ve elbette ki bizleri hayrete düşürmüştür. Bu açıklama İslâm dünyası açısından asla kabul edilemez bir açıklamadır. Kudüs Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’nın şehri, Selahaddin Eyyubi’nin, bizlere emaneti, tüm Müslümanların kılıç hakkıdır, dolayısıyla İslam toprağıdır ve öyle de kalacaktır.”

Filistinliler daha önce bu teklifi şiddetle reddetmişti

Kudüs’ün üç dinin ortak merkezi olması yönünde bir baskının Birleşmiş Milletler ilk kurulduğunda da yapıldığını hatırlatan Erbakan, ” Ancak bu teklif o dönem Filistinli Müslümanlar tarafından şiddetle reddedilmiştir. Bunun üzerine İsrail, kaba kuvvetle işgallere başlamıştır. Sn. Cumhurbaşkanı’nın bu açıklamasıyla aslında, Siyonistlere karşı Müslümanların vermiş oldukları haklı mücadeleye rağmen, Hıristiyanların da yönetime dahil edilmesi suretiyle, Hıristiyan dünyasına, mülkiyette ve yönetimde hukuksal haklar edinmeleri teklif edilmektedir. Müslüman toprağı olan Kudüs’ün sadece Yahudiler yetmez, Hıristiyanlar tarafından da bölüşülmesi istenmektedir. Teklif edilen yeni statü ile Ortadoğu’da, Vatikan’a önemli bir siyasî etkinlik kazanma fırsatı sunulmaktadır.”

Türkiye asla böyle bir misyonun parçası olmamalıdır

Söz konusu teklifin Müslümanların meşru hak ve hukuklarını erozyona uğratacağının altını çizen Genel Başkan Erbakan, “En kritik nokta da orada mücadele verenlerin şevklerini kıran bir açıklama olmuştur. Böylesi bir yaklaşım talihsiz olduğu kadar, BOP eşbaşkanlığı doğrultusunda görevi çoktan verilmiş bir misyonun devamı olarak da algılanmaktadır. Kudüs Davası’yla, bugüne kadar sayısız şehit verilerek yapılan mücadeleyle bağdaşmayan böyle bir söylem asla kabul edilemez. Türkiye asla böyle bir misyonun parçası olmamalıdır.” şeklinde konuştu.

Türkiye uyuşturucu ile savaşını kaybetmek üzere!

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Aydal, artan uyuşturucu operasyonlarına dikkat çekerek, Türkiye’nin uyuşturucu ile savaşını kaybetmek üzere olduğu uyarısında bulundu.

Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Doğan Aydal, son dönemde peş peşe yapılan ve tonlarca uyuşturucunun ele geçirildiği operasyonlar sonrası ülkemizdeki uyuşturucu sorununun vahim boyutlara ulaştığını belirtti.

Aydal, “Bu son haberler olmasa bile, eldeki verilerin uyuşturucu ticaretindeki ve uyuşturucu kullanımındaki artışın çok ciddi boyutlarda olduğunu göstermektedir.” dedi.

Uyuşturucu ticaretinde tutuklu sayısında yüzde 4500’lere (45 misli) varan artış

Aydal’ın tehlikenin boyutlarını verilerle anlattığı açıklaması şöyle:

“Son zamanlarda Dünyanın başına bela olan uyuşturucunun çeşitli tiplerinin ülkemizin de başına bela olduğu yıllardır söylenmektedir. Son günlerde basında ısrarla telaffuz edilen,  Mersin ve İzmir limanlarına geldiği ifade edilen beş ton kokainin de her nasılsa kaybolduğu haberleri de konunun tekrar gündeme oturmasını sağlamıştır. 2006-2019 yılları arasında Uyuşturucu ticaretinden tutuklu bulunanlar ile uyuşturucu kullanan kişilerden tutuklu bulunanların izleri sürüldüğünde karşımıza çıkan tablo çok dikkat çekici. Bazı illerdeki uyuşturucu ticaretinden tutuklu artışlarının yüzde 4500’lere (45 misline) ulaştığı görülmüştür. “

Zehir trafiğinde Türkiye ana güzergah!

Uyuşturucu ticaret trafiğinde iki farklı yol izlendiğini belirten Aydal, “Özellikle Afganistan üzerinden gelen uyuşturucuların Afganistan, İran veya Irak sınırından Diyarbakır’a ulaştığı, buradan da Şanlıurfa üzerinden Akdeniz sahilindeki illere ulaştığı anlaşılmaktadır. Akdeniz’den de Isparta-Uşak yolunu takip ederek Ege bölgesine yayıldığı görülmektedir. Diğer hattın ise Bingöl-Elazığ-Malatya-Kayseri-Nevşehir-Kırşehir-Kırıkkale hattı olduğu düşünülmektedir. Marmara bölgesindeki Kocaeli ilinden, Ege bölgesinde Muğla’ya kadar olan bütün illerdeki suçlu artışı, bu bölgedeki ticaretin de yoğun olduğunu göstermektedir. Uyuşturucu naklindeki bir diğer hat ise, Kolombiya başta olmak üzere, Orta Amerika ülkelerinden limanlarımıza gelen gemiler aracılığıyla olmaktadır.” ifadelerini kullandı.

Uyuşturucu kullanımında İstanbul, İzmir ve Bursa alarm veriyor!

Kalıcı önlemler alınmadığı takdirde uyuşturucu sorununun içinden çıkılmaz bir duruma gireceği uyarısında bulunan Aydal, özellikle şu şehirlere dikkat çekti:

“Uyuşturucu kullanan kişilerin sayısal olarak en çok arttığı ilk üç il sırasıyla İstanbul, İzmir ve Bursa iken, şehrin nüfusuna oran hesaplandığında uyuşturucu kullanımında en çok artış gösteren iller İzmir, Samsun ve Aydın illerinin olduğu belirlenmiştir. Yetkililerce kısa sürede önlem alınmadığı takdirde, sınırlarda gerçek kontrol yapılmadığı ve terör gruplarının en büyük destekçisi olan güzergâhlar kontrol altına alınamaz ise, Uyuşturucu probleminin hızla artacağı şüphesizdir.

2006-2019 yılları arasında uyuşturucu ticaretinden suçlu sayısına göre, suçlu sayısı en çok en çok artan on ilimize ait tablo.