Ekonomi

Türkiye, dünya süs bitkileri pazarında söz sahibi oluyor, Aon’dan şirketlerin iş kesintilerini için yol haritası, TCL’den geniş ürün yelpazesi

Türkiye 4 bini endemik 12 binden fazla bitki çeşidi ile göz kamaştırıyor

Türkiye, dünya süs bitkileri pazarında söz sahibi oluyor!

LANDSCAPE ISTANBUL FAIR 2023, SEKTÖRÜ İSTANBUL’DA BULUŞTURACAK

Türkiye son 20 yılda süs bitkileri üretim alanını 2.5 kat artırırken, bu artışın meyvelerini de almaya başladı. Yaklaşık 500 bin kişinin istihdam edildiği sektörün ihracatı, 137 milyon doları aştı. Türkiye şimdi 43 milyar dolarlık dünya süs bitkileri pazarından daha fazla pay almanın yollarını arıyor.

16-18 Kasım 2023’te İstanbul Fuar Merkezi’nde (IFM) düzenlenecek LANDSCAPE ISTANBUL FAIR 2023 / 2. İstanbul Peyzaj, Peyzaj Malzemeleri, Süs Bitkileri, Park ve Bahçeler Fuarı, dünyanın önde gelen satın alma profesyonelleri ile üreticileri bir araya getirecek. Fuarın, sektörün büyümesine en az yüzde 10’luk katkı vermesi bekleniyor.

Bu yıl ikincisi düzenlenecek olan LANDSCAPE ISTANBUL FAIR 2023 (LIF) / 2. İstanbul Peyzaj, Peyzaj Malzemeleri, Süs Bitkileri, Park ve Bahçeler Fuarı, yurt içinden ve yurt dışından binlerce satın alma profesyoneli ile üretici şirketleri bir araya getirecek. Açık yaşam alanlarının düzenlenmesine ihtiyaç duyan oteller, gayrimenkul projeleri, endüstriyel alanlar, kamusal açık alanlar ve belediyeler gibi satın alma hacimleri büyük kurumların da katılım sağlayacağı fuarın, sektörün büyümesine yüzde 10’luk bir katkı sağlaması bekleniyor.

43 milyar dolardan daha fazla pay almalıyız

Yaklaşık 145 ülkede süs bitkileri üretimi yapılmakta. Dünyada sektörün büyüklüğü 43 milyar dolar olarak hesaplanırken, ihracata konu olan rakam ise yaklaşık 23 milyar dolar. Kolombiya, Ekvador, Etiyopya ve Kenya gibi ülkeler, düşük maliyet ve uygun iklim koşulları nedeniyle önemli üretim alanları haline gelirken Hollanda dünya süs bitkileri üretim ve ticaretinde dünyada ilk sırada yer alan ülke.

Türkiye’de ise sektör çok uzun bir geçmişe sahip olmamasına rağmen son yıllardaki performansıyla dikkat çekiyor. Türkiye son 20 yılda süs bitkileri üretim alanını 2.5 kat artırarak, 5.687 ha’ya (Hektar) çıkarırken, bu artışın meyvelerini de almaya başladı. Sektördeki istihdam sayısı 500 bini aşarken, ihracatı 2022 yılında 137 milyon doların üzerine çıktı. Süs bitkileri üretimi, özellikle atıl alanların kullanımı ile ekonomiye kazandırılması, yerel işgücünün istihdama katılımının sağlanması ve geleneksel tarımsal üretimin dışında ihracata dönük birim alanda yüksek değerli ürünlerin sağlanıyor olmasıyla kendisini diğer sektörlerden ayrıştırıyor.

LANDSCAPE ISTANBUL FAIR (LIF) 2023’ün organizatörü ve Athena Fuarcılık Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Gültekin Gökgül, Türkiye’nin son yıllardaki atağına rağmen dünya ihracat listesinde hala 20. sırada olduğuna dikkat çekerek ‘Ülke olarak dünyada her iklim koşuluna uygun bitki üretebilme yeteneğimiz ve rekabet gücümüz ile küresel pazardan pay alma ve daha yüksek üretim rakamlarına ulaşabilme potansiyeli taşıyoruz. Yakın pazarlarımızda hızla büyüme imkânımız olsa da, özellikle Avrupa’da yükselen üretim maliyetleri ve üretim adetlerindeki azalma sebebiyle, ihracatta bu yüksek değerli pazara yönelerek kıtanın ana tedarikçisi olma potansiyelimiz daha fazla. Çünkü artık altyapımız hazır. Bu nedenle fuarın Avrupalı profesyoneller ile üreticilerimizi bir araya getirerek sektörün büyümesine en az yüzde 10’luk bir katkı yapmasını bekliyoruz’ dedi.

Kamu, sektörü desteklemeli

Türkiye’de 4 bini endemik (bulunduğu yere özgü) olmak üzere 12 binden fazla bitki türü var. Bu açıdan Türkiye dünyanın en zengin bioçeşitliliğe sahip ülkelerinden biri durumunda. Gökgül, ‘’Dünyada en fazla ihracat yapılan ürün grubu, canlı bitkiler ve kesme çiçekler. Ülkemiz iklim koşulları açısından üretime oldukça uygun ve çeşitlilik çok fazla. Bu alanda sektörümüz büyümeye devam ediyor. Sektördeki ithalat kalemini ise, yine sektörün en büyük alıcısı konumunda olan kamu ve belediyelerin zamanı satın alma tercihleri sebebiyle ‘’çok yıllık, boylu büyük ağaçlar’’ oluşturuyor. Bir ağacın projelerde kullanılabilir yaşa gelmesi için en az 5 yıl gerekiyor. Kamu ve belediyeler bu konuda üreticiye destek vermeli ve ülkemizde üretim stoklarında bulunan ağaç türleri ve boylarını öncelikli tercih olarak tercih etmeli. Öte yandan sektör geniş üretim alanlarına ihtiyaç duyduğu için, üretim alanlarının tahsisi, üretim girdileri ile son üründe farklı uygulanan KDV sorununun giderilmesi gibi sektöre özel sorunların giderilmesi de yüksek ihracat potansiyelinin hızla hayata geçmesini sağlayacaktır.” dedi

Peyzaj İstanbul 2023’e katılım rekoru bekleniyor

LIF 2023 için erken rezervasyonların beklentilerinin çok ötesinde olduğunu ifade eden Gökgül, Türkiye pazarının yeteneklerini daha geniş bir uluslararası izleyici kitlesine sunacaklarını ifade etti. Fuarı yaklaşık 40 ülkeden 5 binin üzerinde peyzaj ve süs bitkileri profesyonelinin ziyaret etmesinin beklendiği ifade eden Gökgül, ‘’ 2022 yılındaki stant sahibi katılımcıların yüzde 90’ı bu yıl da fuarda ziyaretçilerini ağırlayacaklar. Fuarda ilk kez ziyaretçiler ile buluşacak olan firmalar ise toplam alanın yüzde 40’ını oluşturuyor. Ayrıca fuarda, Türkiye’de başka hiçbir etkinlikte bulunmayacak, sadece LIF 2023’te katılacak, konusunda önde gelen dünyaca ünlü çok sayıda marka ve üretici de yer alacak. Sektörün potansiyeli bizleri daha yukarı taşıyor. En önemlisi B2B görüşmelerden en az 1 milyar TL’lik iş hacminin oluşmasını hedefliyoruz’’ dedi.

Aon’dan şirketlerin iş kesintilerini yönetmelerine yardımcı olacak yol haritasıArtan küresel belirsizlikler nedeniyle işletmeler ortaya çıkan yeni tehditlere daha fazla odaklanmak ve bu tehditlerle nasıl baş edeceklerine karar vermek zorunda. Risk, emeklilik ve sağlık konularında veri ve analizlerden faydalanarak profesyonel hizmetler sunan Aon, işletmelere bu belirsiz zamanlarda yol gösterecek yol haritasının detaylarını paylaştı.Enflasyon, jeopolitik gelişmeler ve aşırı iklim olaylarıyla mücadele eden bir dünyada, iş dünyası liderleri en kötüsünü beklemeye devam ediyor. Risk, emeklilik ve sağlık konularında veri ve analizlerden faydalanarak profesyonel hizmetler sunan Aon’un 2022 Yönetici Risk Anketi’ne göre, katılımcıların yaklaşık yüzde 80’i küresel ekonominin 2023 yılında resesyona gireceğine inanıyor. Tüm bu faktörler bir araya geldiğinde iş kesintileri; konaklama, seyahat, eğlence, enerji gibi insan yaşamını yakından ilgilendiren sayısız sektör için en önemli risk haline geliyor. Aon da bu gerçekten yola çıkarak işletmelere belirsiz zamanlarda yol gösterecek bir yol haritası açıkladı.Konuyla ilgili açıklamada bulunan Aon Türkiye Eş CEO’su Ferhan Özay, “İşletmeler çeşitli nedenlerle ticari faaliyetlerinde kesintiler yaşayabilir. Günümüzde bu nedenler gerek kapsam gerekse yaptıkları etki açısından sürekli değişiyor. Son yıllarda daha fazla iş kesintileri görülmesinin en önemli nedenleri içerisinde işletmelerin artık dijitalleşmeye, anında yönetim felsefesine ve basit stok yapısına daha fazla dayanmasıdır. İşletmeler bu nedenleri de dikkate alarak belirsizliklere karşı her zaman bir adım önde kalabilmelidir. Sürekli değişen ticari ortamın ve bunun işletmeler için yaratacağı risklerin farkında olmak önemlidir. Açıkladığımız yol haritası ile iş kesintilerinin en yaygın nedenlerine ışık tutuyor ve işletmelere bu belirsiz dönemlerde süreçleri güvenli bir şekilde yönetmelerine yardımcı oluyoruz.” dedi. Aon, iş kesintilerine neden olabilecek beş önemli tehdidi şu şekilde sıralıyor:

Dijitalleşmeye Artan Bağımlılık: Dijital tedarik zincirleri ve iş süreçleri daha fazla verimlilik ve şeffaflık sağlasa da elektrik kesintisi, yangın, siber saldırılar veya diğer beklenmedik olaylar nedeniyle kritik verilerin veya teknolojinin aniden kullanılamaz hale gelmesi durumunda bir risk haline gelirler. Bu durum, iş kesintilerinin yanı sıra önemli satış ve teslimat kanallarının da çalışmaz durama gelmesine neden olabilir. Hatta aynı verilere, sisteme veya bulut hizmetine dayanan diğer işletmelerde de birbiriyle bağlantılı bir dizi iş kesintisi yaşanabilir.

İklim Değişikliği: Kritik üretim süreçlerini engelleyen, su kaynaklarını kullanılamaz hale getiren, elektrik kesintilerini tetikleyen aşırı hava olaylarının sıklığı ve şiddeti giderek artıyor. 2022’nin ilk altı ayı, neredeyse her kıtada sigorta sektörü için ortalamanın üzerinde kayıplara yol açan büyük ölçekli felaketlerle geçti. Yine de toplam kayıpların yarısından azı sigorta kapsamındaydı.

Değişen Çalışma Ortamları: Birçok işletmenin pandeminin başlangıcında yaşadığı iş gücü dalgalanması, sessiz istifa trendi ve hibrit veya evden çalışma gibi uygulamalar da işlerin kesintiye uğramasına neden olabiliyor. Yeni iş gücü eğilimleri işverenleri insan sermayesi ve iş gücü esneklik stratejilerini yeniden gözden geçirmeye zorluyor.

Siyasi Karışıklıklar: Siyasi nedenlerden kaynaklanan karşılıklıklar, işlerin sürekliliği açısından da hafife alınmaması gereken risklerdir. Bu gibi durumlar mülke erişimin engellenmesi ve iş gücü açığı gibi sorunları ortaya çıkabilir. 2019-2020 Hong Kong protestoları, 2021 Myanmar darbesi ve 2022 Rusya-Ukrayna savaşı gibi durumlar mülklerin hasar görmesine, müşterilerin azalmasına ve uzun süreli gelir kaybına yol açabilir. İşletmelerin bu değişen jeopolitik risklerin ardındaki karmaşık dinamikleri daha iyi anlamaları ve operasyonel duruşlarına esneklik kazandırmaları gerekir.

COVID-19 Pandemisi: Yeni mutasyonlarla öngörülemez olmaya devam eden COVID-19, zaten zorlu olan ticari faaliyetlere daha fazla belirsizlik katıyor. Aon’un Yönetici Risk Anketi de küresel iş liderlerinin yaklaşık üçte ikisinin COVID-19’un gelecek için zihniyet değişikliği gerektiren yeni riskleri ve güvenlik açıklarını beraberinde getirdiğini ortaya koyuyor.

İşletmenizi başarı için nasıl konumlandırmalısınız?Resesyonun yaklaştığı, enflasyon ve mali kriz korkularının dünyaya hakim olduğu bir dönemde iş dünyasının liderleri nasıl daha iyi kararlar alabilir ve işletmelerini başarı için nasıl konumlandırabilir? Aon bunun için de üç maddelik bir yol haritası sunuyor:

Kurumunuzu Dayanıklı Hale Getirin: İş kesintilerine neden olabilecek risklere karşı hazırlık yapmayan liderler, aylar sürebilecek ve önemli maliyetler doğurabilecek olağan iş akışına dönmenin karmaşıklığını hafife alabilirler. Ayrıca olması muhtemel olmayan ancak yine de mümkün olduğu düşünülen, potansiyel olarak çok önemli bir olayı tanımlamak için kullanılan “gri kuğu” riskleri de gözden kaçabilir. Ancak COVID-19 pandemisinin gösterdiği gibi, liderler “gri kuğu” risklerinin ciddiyetini kabul ettiklerinde, çeviklik kültürünü teşvik ettiklerinde ve acil durum planlamasına yatırım yaptıklarında başarılı olurlar.

Riskleri Yönetin ve Aktarın: Riskleri yönetmek, ölçmek ve değerlendirmeler yapmak artık sadece risk yönetimi departmanının tek sorumluluğu değil, bu riskler kurum genelinde ele alınması gereken süreçlere dönüştü. Bilançoyu iş kesintileri risklerinden korumak; birim liderlerinin kayıp senaryolarını öngörmelerini, bu risklerin muhtemel etkilerini gözden geçirmelerini ve kritik müşterilere, ortaklara ve tedarik zincirlerine potansiyel aşırı bağımlılığı tespit etmelerini gerektirir. Veriye dayalı bilgilerle donatılan işletmeler, kısa ve uzun vadeli stratejilerine göre uyarlanmış, kendilerine özel, iş kesintileriyle ilişkili sigorta teminatları alabilirler. Özellikle karmaşık iş modellerine sahip şirketler aşağıdaki risk aktarım seçeneklerini kombine edebilir, birleştirebilir ve sıralayabilirler:

              – İş kesintilerinden etkilenen lokasyondaki gelir veya kâr kaybı için geleneksel teminat              – Hem etkilenen lokasyonda hem de diğer lokasyonlarda kurum içindeki zincirleme etkileri kapsayacak şekilde birbirine bağlı iş kesintisi teminatı               – Üçüncü taraf bir tedarikçiyi veya müşteriyi etkileyen kapsam dahilindeki bir olaydan kaynaklanan gelir veya kâr üzerindeki etki için CBI (Tesadüfi İş Kesintisi) teminatı              – Kapsam dahilindeki bir olay nedeniyle artan maliyetler veya iş yerine girememe durumu için yan veya ek teminat

Riskleri Kabul Edin: Zorlu risk ortamına rağmen, en yenilikçi liderler tehditlerin yanı sıra fırsatları da tespit edenlerdir. İyi hazırlanmış liderlerin yüzde 90’ı riskle başa çıkabilecek donanıma sahiptir. Bu sadece bir hayatta kalma meselesi değil, yeni stratejiler ortaya koymak, sektöre değişim getirmek ve gelecekteki büyümenin kapılarını açmak için de bir fırsattır.

TCL’den çalışanların ve öğrencilerin tüm ihtiyacını karşılayan geniş ürün yelpazesiTCL NXTPAPER ve TCL Tab 11 tabletler iş ve eğitim dünyasındaki herkesin en önemli yardımcıları olacak cihazların başında geliyor.   İş ve eğitim dünyasında kullanıcıların üretkenliklerini ve verimlilikleri artırırken kullanım kolaylığı sunan cihazların önemi her geçen gün daha da artıyor. TCL NXTVISION teknolojisine sahip TCL NXTPAPER 11 ile TCL TAB 11 tabletler çalışanlara ve öğrencilere yaşattıkları deneyimlerle öne çıkan cihazlar içerisinde yer alıyor. Göz sağlığına önem veren tabletlerDaha büyük ekranlarda işlerini yapmak isteyen çalışanlar veya derslerini yapmak isteyen öğrenciler için de TCL’in tabletleri ilgi gören cihazlar arasında yer alıyor. Örneğin TCL NXTPAPER 11 tablet, tam renkli bir elektronik kâğıt ekrana sahip olup renk, parlaklık veya netlikten ödün vermeden kâğıt benzeri bir okuma ve yazma deneyimi sunuyor. TCL NXTPAPER 2.0 teknolojisi ile donatılan bu tablet, olağanüstü göz bakımı ve gelişmiş bir görüntüleme deneyimi yaşatarak kullanıcıların her türlü ışık altında net ve rahat bir ekran deneyiminin tadını çıkarmasını sağlıyor.  Diğer yandan TCL TAB 11 de unutulmaz bir multimedya deneyimi sunuyor. 11 inç 2K ekran ve Sound Booster özellikli dörtlü hoparlörler dâhil olmak üzere etkili görsel ve işitsel öğeleri bir araya getiren bu tablet sayesinde işinize veya derslerinize tamamen dalabilir veya bilgilendirici içerikleri izleyip dinleyebilirsiniz.İş ve eğitim dostu cihazlar ile kesintisiz bağlantıİş ve eğitim için en modern cihazları kullanmak kadar günümüzde bağlanabilirliğin de güçlü olması gerekiyor. Bu noktada kullanıcıları her zaman çevrimiçi tutmak için tasarlanan TCL’in taşınabilir, iş ve eğitim dostu TCL LINKZONE MW63 cihazı devreye giriyor. Bu cihaz ile özgürlüğü ve çok yönlülüğü yaşamanız mümkün. Güvenilir 4G Wi-Fi arayanlar için TCL LINKZONE MW63, CAT6 mobil Wi-Fi bağlantısı ve 300Mbps’ye kadar indirme ve 50Mbps’ye kadar yükleme hızları ile çalışanların ve öğrencilerin nerede olurlarsa olsunlar kesintisiz bir şekilde çalışmalarını veya öğrenmelerini sağlıyor. 8 saate kadar çalışma süresi ve 300 saate kadar bekleme süresi sunan 2150mAh Li-ion bataryaya sahip TCL LINKZONE MW63, hafif ve küçük boyutuyla 32 cihaza kadar Wi-Fi bağlantısını destekleyerek hareket halindeyken bile kullanıcının bağlantıda kalmasını sağlıyor.

Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Davut Güleç Panel İletişim Sağ Menü
Davut Güleç Logo Ana Sayfa Davut Güleç Kimdir? Galeri Köşe Yazıları Site Haritası