Ekonomi

Kayseri’den ekonomide büyüme değerlendirmeleri, Ekonomi-teknoloji haberleri, TUİK verileri

“Çalışanların %66’sının, hediye beklentisinin en yoğun olduğu dönem, yılbaşı” Edenred’den her ihtiyaca yanıt veren yeni yıl hediyesi

Yeni yılın yaklaşmasıyla birlikte, şirketler teşvik ve ödüllendirme programları kapsamında çalışanları için anlamlı hediye alternatifleri arıyor. Edenred Türkiye, 7.500’ün üzerinde market, 120 giyim ve ayakkabı markası ile 40 binin üzerinde harcama noktasında geçerli olan Ticket Gift ile bu dönemde şirketlere son derece pratik, tasarruflu ve çalışana özel çözümler vadediyor.

Yıl sonunun yaklaşmasıyla birlikte şirketler de çalışan memnuniyetini artıracak hediye alternatifleri arayışına giriyor. Edenred Türkiye’nin LinkedIn üzerinden yüzlerce profesyonelle gerçekleştirdiği araştırmaya göre; katılımcıların %66’sı hediye kartı beklentilerinin en yoğun olduğu dönemin yılbaşı olduğunu belirtiyor. Bu oran, özel günlerin ve özellikle yeni bir yıla başlamanın çalışanlar için ne kadar anlamlı olduğunu gözler önüne seriyor. Anket, hediye kartlarının diğer seçeneklere göre, kişiye seçim özgürlüğü ve tercih hakkı tanıması sebebiyle çalışanlar tarafından talep gördüğünü de açıklıyor.

Özetle, hediye ya da ödüllendirme artık, sadece maddi bir jest değil, çalışanın tercihlerinin önemsendiği bir deneyim olarak kabul ediliyor. Her zevke ve ihtiyaca hitap edecek tek bir hediye sunmanın, hem zaman ve bütçe yönetimi hem de çalışanları mutlu etmek açısından zorlayıcılığını Ticket Gift ile ortadan kaldıran Edenred Türkiye, 81 ilde 7.500’ün üzerinde market ve 120 giyim – ayakkabı markası ile 40 binin üzerinde harcama noktasında, gıdadan giyime, kozmetikten teknolojiye, akaryakıttan elektronik ürünlere kadar uzanan geniş bir yelpazede yüzlerce markayı tek kartta birleştiriyor. Teknosa’dan Mavi’ye, Mudo’dan Civil’e, Boyner’den Beymen’e, Hepsiburada’dan CarrefourSA’ya kadar geniş bir marka yelpazesi ile büyük küçük herkesin ihtiyaç duyduğu ürüne kolay erişim imkanı sunuyor.

“Yüzde 45’e varan maliyet avantajı”

Ticket Gift hediye seçiminde şirketlere operasyonel kolaylık sağlarken, yüzde 45’e varan maliyet avantajı da sunuyor. Kartın dijital entegrasyonu sayesinde aynı gün kişilere SMS ile kart numaraları ulaşıyor ve MyEdenred uygulaması üzerinden anında kullanılabiliyor. Böylece Ticket Gift, sadece tasarruf ve kolaylık sağlayan bir ödeme aracı değil, kişilerin kendi ihtiyaç ve tercihlerine göre alışveriş yapabilmelerini sağlayan esnek bir yan haklar çözümü de sunuyor.

“Doğru hediye, ihtiyaç karşılayandır”

Edenred Türkiye Pazarlama Direktörü Zeynep Ege Dura, “Dünyada ve Türkiye’de çalışan yan hakları alanının öncü şirketi olarak rekabetin her geçen gün daha çetin hale geldiği iş dünyasında yenilikçi ve tam ihtiyaca yönelik çözümlerimizle şirketlerin yanında durmaya devam ediyoruz. Bu çözümlerimizden olan, “Doğru hediye ihtiyaç karşılayandır” ilkesiyle geliştirdiğimiz Ticket Gift ile tek bir çalışanı olan şirketlerden büyük ölçeklilere kadar tüm kurumsal müşterilerimize esnek bir yan haklar platformu sunuyoruz. Böylece şirketlere maliyet avantajı, operasyonel kolaylık ve çalışan memnuniyetinde, dolayısıyla çalışan bağlılığı oranında da artış sağlıyoruz. IPSOS Türkiye’nin 2024 araştırmasında ‘Türkiye’nin En Beğenilen Hediye Kartı’ seçilen ürünümüz, kullanıcı memnuniyetindeki yüksek performansıyla dikkat çekiyor. Gelecekte bu alanda daha da büyüyeceğimiz, teknolojik yeniliklerle çözümlerimizi geliştirmeye devam edeceğiz.” açıklamasında bulundu.

Kayseri OSB Başkanı Mehmet Yalçın’dan Büyüme Rakamı Değerlendirmesi…Yalçın: Üretimimizi Güçlü Kılacak Mekanizmalar Devreye Alınmalı

Kayseri OSB Başkanı Mehmet Yalçın, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından kamuoyuyla paylaşılan, 2025 yılı III. çeyrek büyüme rakamını değerlendirdi.

Başkan Yalçın, “Türkiye ekonomisinin 2025 yılı III. çeyreğindeki Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 3,7 artış gösterdi. Türkiye ekonomisi üst üste 21 çeyrek büyüme başarısını yakaladı. Daha fazla büyüme rakamına ulaşılabilmesi için sanayicilere düşük faizli finansman sağlanması, daha fazla yatırıma teşvik edici vergi avantajlarının getirilmesi ve üretimimizi güçlü kılacak mekanizmaların devreye alınması, kısacası sanayicilerimizin korunması gereklidir ” dedi.

Yalçın, “2025 yılı ilk 3 çeyreğinde sağlanan pozitif yönlü büyüme oranları, küresel belirsizliklere rağmen Türkiye ekonomisinin güçlü duruşunu göstermiştir. Değişen ve halen rayına oturmayı bekleyen küresel ekonomi, tüm dünyadaki korumacı anlayışla beraber süregelmektedir. Olağanüstü bir üretim kapasitesine sahip olan Çin’in varlığı sanayicilerimizi önemli ölçüde etkilemektedir. Türkiye’nin, Çin’e karşı kapsamlı bir ekonomi politikası oluşturması, rekabet edilebilirliğin artırılabilmesi amaçlı planlamaların yapılması kaçınılmazdır.  Sanayicilerimizin üretimde ihtiyaç duydukları ara mamul ve hammadde gibi dış bağımlı başlıklarda maliyetlerin aşağıya çekilebilmesi için çok daha etkin mekanizmalar oluşturulmalıdır ” ifadelerini kullandı.

Başkan Yalçın, “İçinde bulunduğumuz küresel ekonomik gelişmeler ve bölgesel risklere karşın Türkiye’nin 2025 yılı III. çeyreğinde elde ettiği büyüme rakamı sevindiricidir. İstihdam maliyetlerinin hafifletilmesi, enerji maliyetlerinin düşürülmesi ve lojistik giderlerinin rekabet edilebilirliği sağlayacak şekilde aşağıya çekilmesi beklentimizdir. Sanayicilerimizin üretimlerinin güçlenmesi, ihracat rakamlarının artmasında yeni bir döneme girilmesi gerekmektedir. Daha fazla büyüme rakamına ulaşılabilmesi için sanayicilere düşük faizli finansman sağlanması, daha fazla yatırıma teşvik edici vergi avantajlarının getirilmesi ve üretimimizi güçlü kılacak mekanizmaların devreye alınması, kısacası sanayicilerimizin korunması gereklidir” şeklinde konuştu.

Başkan Mehmet Yalçın değerlendirmesinde, 2025 yılı III. çeyreğinde bir önceki yıla göre zincirlenmiş hacim endeksi dahilindeki; inşaat sektörü toplam katma değerinin yüzde 13,9 finans ve sigorta faaliyetleri yüzde 10,8, bilgi ve iletişim faaliyetleri yüzde 10,1, ürün üzerindeki vergiler eksi sübvansiyonlar yüzde 9,6, diğer hizmet faaliyetleri yüzde 7,1, sanayi sektörü yüzde 6,5, ticaret, ulaştırma, konaklama ve yiyecek hizmetleri yüzde 6,3 oranında artış gösterdiğini vurguladı.

Yalçın, Gayrisafi Yurt İçi Hasıla tahmininin 2025 yılının III. çeyreğinde cari fiyatlarla bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 41,6 artarak 17 trilyon 424 milyar 718 milyon TL olduğunu da aktardı.

KTO BAŞKANI GÜLSOY ÜÇÜNCÜ ÇEYREK BÜYÜME RAKAMLARINI DEĞERLENDİRDİ Gülsoy: Büyümenin Sürdürülebilirliği İçin İhracat ve Finansman Destekleri Artırılmalı

Kayseri Ticaret Odası (KTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2025 yılı üçüncü çeyrek büyüme rakamlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ekonominin Temmuz–Eylül döneminde yüzde 3,7 büyümesinin önemli bir performans olduğunu belirten Gülsoy, büyümenin sürdürülebilirliği için ihracatı güçlendiren ve üretimi destekleyen politikalara öncelik verilmesi gerektiğini ifade etti.

Türkiye ekonomisinin 2025 yılı üçüncü çeyreğinde (Temmuz-Eylül dönemi) yüzde 3,7 büyüdüğünü belirten Gülsoy, “Ekonomimiz, Kovid-19 salgını tedbirlerinin uygulandığı 2020 yılının ikinci çeyreğinden bu yana pozitif büyüme serisini 21 çeyreğe taşımış olmasıyla bizler için çok önemli bir tablo ortaya koymaktadır.” diye konuştu.

Sektörel büyüme verilerine de değinen Gülsoy şunları aktardı:

“Geçen yıla göre zincirlenmiş hacim endeksine bakıldığında; inşaat yüzde 13,9, finans ve sigorta faaliyetleri yüzde 10,8, bilgi ve iletişim faaliyetleri yüzde 10,1, ürün üzerindeki vergiler eksi sübvansiyonlar yüzde 9,6, diğer hizmet faaliyetleri yüzde 7,1, sanayi sektörü yüzde 6,5, ticaret, ulaştırma, konaklama ve yiyecek hizmetleri yüzde 6,3, mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri yüzde 4,4, gayrimenkul faaliyetleri yüzde 4,2, kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri yüzde 2,1 arttı. Tarım sektörü ise yüzde 12,7 azaldı. Üretim yöntemiyle Gayrisafi Yurt İçi Hasıla tahmini, yılın üçüncü çeyreğinde cari fiyatlarla bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 41,6 artarak 17 trilyon 424 milyar 718 milyon TL oldu. GSYH’nin üçüncü çeyrek değeri cari fiyatlarla ABD doları bazında 432 milyar 880 milyon olarak gerçekleşti. Bu rakamlara baktığımızda; inşaat, finans, bilgi-iletişim ve sanayi sektörlerinde pozitif seyrin devam ettiğini; tarımda yaşanan düşüşün ise hem gıda fiyatları hem de üretim zinciri açısından risk oluşturduğunu görüyoruz. “

Büyümeyi kalıcı hale getirmek için üretim ve ihracatın desteklenmesinin hayati önem taşıdığını vurgulayan Başkan Gülsoy, değerlendirmesinde şu ifadelere yer verdi:

“Büyüme rakamları, ülkemizin yatırım ve üretimi en zor koşullarda bile sürdürme kararlılığını göstermesi açısından değerlidir. Ancak bu büyümeyi daha yukarı taşıyabilmemiz için ihracatta güçlü bir ivme yakalamamız gerekiyor. Yüksek maliyetler, düşük kur seviyesi ve finansmana erişimde yaşanan zorluklar ihracatçılarımızın rekabet gücünü zayıflatmaktadır. İş dünyamızın nefes alabilmesi için finansman kanallarının açılması, kredi maliyetlerinin düşürülmesi ve ihracat desteklerinin güçlendirilmesi artık kaçınılmazdır. İşletmelerimiz enflasyonla mücadelede kararlı duruşunu sürdürmektedir ancak artan girdi maliyetleri ve büyüyen işletme sermayesi ihtiyacı önemli bir yük oluşturmaktadır. Rekabet gücümüzü koruyabilmemiz için yeşil dönüşüm yatırımlarının desteklenmesi de zorunlu hale gelmiştir. Avrupa pazarındaki standartlara uyum sağlanmadığı takdirde ihracatçı firmalarımız ciddi risklerle karşı karşıya kalacaktır.”

Yeşil dönüşümün ertelenemeyecek bir süreç olduğuna dikkat çeken Başkan Gülsoy, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Rekabet artık sadece fiyat üzerinden değil, karbon ayak izi ve sürdürülebilir üretim kriterleri üzerinden şekilleniyor. Avrupa Birliği’nin Sınırda Karbon Düzenlemesi gibi uygulamalar işletmelerimizi yeni bir döneme hazırlanmaya zorluyor. Bu dönüşüme uyum sağlayabilmemiz için sanayicimize yönelik finansman, teşvik ve teknik desteklerin artırılması gerekmektedir. Yeşil dönüşümü geciktiren ülkeler ve işletmelerin pazar kaybetmesi kaçınılmazdır.”

Açıklamasının sonunda özel sektörün üretim ve yatırım iradesinin güçlü olduğunu vurgulayan Gülsoy, “Özel sektörümüzün azmi, motivasyonu ve üretim gücü yerindedir. Ancak finansal koşulların iyileştirilmesi ve yatırım ortamını destekleyen adımların hızla hayata geçirilmesi gerekmektedir. Ekonomide kalıcı büyüme için kamu ve özel sektörün aynı hedef doğrultusunda hareket etmesi, ortak akıl ile çalışması büyük önem taşımaktadır. Kayseri iş dünyası olarak ülkemizin geleceğine güveniyor; üretmeye, istihdam oluşturmaya ve ihracat yapmaya kararlılıkla devam ediyoruz.” diye konuştu.

e-İmza başvurularınızı biOnay ile koruma altına alın
Türkiye’de e-imza edinim süreçlerinde zaman zaman sahte kimlik kullanımına bağlı sorunlar görülebilirken, GSM aboneliğinden banka hesabı açılışına, tapu ve noter işlemlerinden tüm abonelik başvurularına kadar birçok kritik işlemde güvenilir kimlik doğrulaması önem kazanıyor. Çipli kimlik ve biyometrik doğrulama teknolojilerini bir araya getiren yerli çözüm biOnay, e-imza başvurularında sahteciliğin önüne geçerek vatandaşları ve kurumları daha güvenli bir başvuru süreciyle buluşturmayı hedefliyor.
Türkiye’de son dönemde zaman zaman sahte kimlik kullanılarak elektronik imza edinilmesine yönelik girişimlere rastlanıyor ve bu durum çeşitli usulsüz işlemlere zemin hazırlayabiliyor. Yeni kimlikler bugün; e-imza başvuruları, GSM aboneliği açma ve kapama, banka hesabı açılışları, kredi ve finansal sözleşmeler, tapu devirleri, noter vekâletleri ve elektrik, su, doğal gaz, internet gibi abonelik başvuruları dahil birçok işlemin temel kimlik doğrulama aracı olarak kullanılıyor. E-imza ise ıslak imzaya eşdeğer olarak, yasal geçerli sözleşmelerin imzalanmasında, sistemlere erişim sağlarken, belge düzenlerken kullanılıyor. Bu nedenle sahte kimlikle alınmış bir e-imza, kişilerin bilgisi dışında yüksek maddi kayıplara, hukuki problemlerle karşı karşıya kalmasına ve ciddi güvenlik ihlallerine yol açabiliyor.

Elektrikli araç sahipleri artık Yandex Maps ile araçlarına uygun şarj istasyonlarını bulabiliyor 
Yandex Maps, Türkiye’de elektrikli araç sahipleri için araçların teknik özelliklerine uygun şarj istasyonlarını kolayca bulup yol tarifi almayı sağlayan yeni bir özelliğini duyurdu. iOS, Android, Apple CarPlay ve Android Auto üzerinden erişilebilen bu yeni özellik sayesinde kullanıcılar, farklı markalara ait 10 bini aşkın şarj noktasını kolayca bulup rota oluşturabiliyor.
Yandex Maps, Türkiye’deki elektrikli araç (EV) sahiplerine yönelik yeni bir özelliğini kullanıma sundu. Bu özellik sayesinde araç sahipleri araçlarının teknik özelliklerine uygun şarj istasyonlarını kolayca bulup bu istasyonlara yol tarifi alabiliyor.

HER ATIK, YERYÜZÜ MADENCİLİĞİNİN YENİ KAYNAĞI  ATIĞIN ESTETİĞE DÖNÜŞÜMÜ İLE: ÇEVRECİ AKTİVİST SANATÇI ZELİHA SUNAL’IN YOLCUĞU

2014 Yılından itibaren Sürdürülebilirlik ve çevre koruma konusunda birçok proje gerçekleştiren sanatçı Zeliha Sunal, geri dönüşümün önemini ifade etmeye ve bu farkındalıkla çevre sorunlarını anlatmaya çalışıyor.

Günümüzde önemi giderek artan ve Sürdürülebilir Kalkınma için küresel amaçlardan biri de sorumlu üretim ve tüketim konusudur. Bu konuda Zeliha Sunal, sanatı atık malzemeleri birleştirerek, yurt dışı fuarlara sürdürülebilir hediye paketleri hazırlıyor. Kullanılmış branda ve afişlerden çantalar, otel dekorasyon atıklarından, yine otellerde hediye olarak verilmek üzere tuvalet çantaları, plaj çantaları üretiyor.

2013 yılında kurduğu Atıksız yaşam Platformu ile bu işe gönül vermiş insanlarla beraber, kullanıldıktan sonra atılan her şeyi yeniden farklı bir şekilde eşyaya dönüştürerek tüketimi üretime dönüştürüyor. Platformun amacı Zeliha Sunal şöyle açıklıyor.: “Nüfus artışı sürdükçe tüketim çılgınlığı yaşıyoruz. Atmadan önce tamir etmek, yenisini almak yerine gerçekten gerekli mi diye düşünmek, ya da yeniden farklı şekilde kullanabilme alışkanlığını edinmek gerekir.” Özellikle iklim değişikliğini bariz bir şekilde yaşamaya başladığımız bu yıllarda doğal kaynaklarımızı hızla tüketen ambalaj atıkları ve tek kullanımlık plastikleri mutlaka yeniden kullanım için geri dönüştürmeyi amaç edinmiştir. Onların yeri çöp kutusu değil. Bugüne kadar on binlerce pet şişe toplayarak sanat eserleri yaratmakla kalmayıp, karbon ayak izini de hesaplayarak iklim değişikliğine katkı sağlıyor.

GERİ DÖNÜŞTÜRÜLEN MALZEMELERDEN MODA

“HER ATIK ÇÖP DEĞİLDİR” söylemiyle tekstil kirliliğine dikkat çeken Zeliha Sunal, atık naylon poşetten, atık kumaşlardan, okunmuş gazete dergilerden, pet ve metal kapaklardan hazırladığı kıyafetlerle gerçekleştirdiği defilerle oluşturduğu farkındalık çalışmalarını sürdürüyor. Türktay zirvesinde atık malzemelerinden bir sergi düzenledi. Tüyap Replast Eurasia da, katılımcılarında katkısıyla 4000 pet şişeden oluşan “Dünya duvarı” yapıldı.

Çevreci bir aktivist olarak bilenen sanatçı Zeliha Sunal çalışmaları ile ilgili: “Sanatla çevre bilincini birleştirerek, atıkları estetik objelere dönüştürerek, geri dönüşümün değerini görünür kılmak, her atığın yeniden kullanımıyla doğanın döngüsüne saygı duymak ve bunu genişletmek, büyütmek hedeflerimden biri. Atığın yeniden değer kazanılması, insanın kendi tüketim alışkanlıklarını sorgulaması ve yaşam döngüsüne saygı göstermesi anlamına geldiği için bu konuda çalışmalarımla, ilham olmaya devam edeceğim. Günümüzde iklim değişikliğinin en büyük etkeni tüketim çılgınlığıdır. Tükettiklerimizin bir kısmını geri dönüştürebilsek çocuklarımıza daha güzel bir dünya bırakabiliriz.” Diyor.

ZELİHA SUNAL 2025 YILINDA GERÇEKLEŞTİRDİĞİ ÇALIŞMALARLA ELDE EDİLEN KARBON AYAK İZİ…

Euro 2025 Beach Handball etkinliğinde, Toplam 549 kg atık toplandı, karbon ayak izi 845 kg Co2e,

Kullanılmış 40 adet paragliding paraşütü ile 1500 çanta yapıldı. Toplam karban ayak izi 488 kg Co2e

Volleball World Beach Pro Tour Challege etkinliğinde, plastik , kağıt/karton, Cam/metal toplam 350 kg atık toplandı. Toplam karbon ayak izi 434 kg co2e

657 Metal içecek kutusu geri dönüştürüldü ve bu dönüşümle %95 enerji tasarrufu sağlandı.

Doğayı koruma etkinliğinde, 10.000. adet pet şişe toplandı. Toplam Karbon ayak izi 828 kg CO2e

Pfizer Türkiye Satış Direktörlüğüne Ahmet Kumkumoğlu atandı
Pfizer’e 2010 yılında Pazarlama Enformasyon Proje Müdürü olarak katılan ve Nisan 2023’ten bu yana Onkoloji Kategori Lideri olarak görev yapan Ahmet Kumkumoğlu, 1 Aralık itibarıyla Pfizer Türkiye Satış Direktörü olarak atandı. Kumkumoğlu yeni görevinde Pfizer Türkiye’nin saha ekibinin liderliğini yürütecek.
Kadın Kooperatifleri El Emeği ve Yöresel Ürünleri ile bu yıl da Nahıl Yılbaşı Alışveriş Şenliği’nde buluşuyor
Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı deprem bölgesi başta olmak üzere Türkiye’nin 44 ilinden 101 kadın kooperatifinin ürünlerini İstanbullularla buluşturuyor. Kadın kooperatifleri el emeği ürünlerini, 17 – 21 Aralık tarihlerinde bu yıl yine Galataport İstanbul’da düzenlenen Nahıl Yılbaşı Alışveriş Şenliği’nde satışa çıkarıyor.
1986 yılından bu yana kadınların yaşamlarını, toplumlarını ve dünyayı dönüştürmeleri için güçlendirme misyonuyla faaliyet gösteren Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı (Oxfam KEDV), Türkiye’nin dört bir yanındaki kadın kooperatiflerinin ürünlerini daha geniş kitlelerle buluşturmalarına destek olmak amacıyla Yılbaşı Alışveriş Şenliği düzenliyor. KEDV’in iktisadi işletmesi Nahıl aracılığıyla, kooperatiflerin satış yoluyla doğrudan gelir elde etmelerine yönelik düzenlenen Nahıl Yılbaşı Alışveriş Şenliği’nin ikincisi bu yıl, 17-21 Aralık tarihleri arasında, yine Galataport İstanbul’un içindeki Saat Kulesi Meydanı’nda düzenleniyor. Şenlikte Türkiye’nin yedi bölgesi, 44 ilinden 101 kadın kooperatifi ürünlerini satışa sunacak.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi-İBB Kadın ve Galataport İstanbul’un destekleriyle düzenlenen şenlik 5 gün boyunca saat 10:00’dan 21:00’a kadar sürecek.
Coğrafi işaretli, yöresel ürünler
Şenlik için özel olarak kurulan stantlarda kadınların el emekleri ile hazırladıkları yılbaşı hediyelikleri, tekstil ürünleri, aksesuar ve takıların yanı sıra ev tekstili ürünleri, seramik, doğal gıda ürünleri satılacak. Şenlikte, Hatay’ın kömbesi ve turunç reçeli, Adıyaman’ın pestili, Malatya’nın kuru kayısısı gibi daha pek çok kadın üreticilerin el emekleri ile hazırladıkları, coğrafi işaretli, geleneksel üretimler ve yılbaşı hediyelikleri ziyaretçileri bekliyor olacak.
İsmini bolluk ve bereketten alan Nahıl, kadın kooperatifleri ve bireysel kadın üreticilerin özenle ürettikleri el emeği ürünlere tasarım desteği vererek ve pazarın ihtiyaçlarına uygun hale getirerek, ulusal ve uluslararası pazarda yer alabilmeleri için çalışmalarına devam ediyor.

Kredi Kartıyla Gönüllü Bahşiş Sistemi Hayata Geçmeden Servis Ücreti Tartışması Sağlıklı Yürütülemez 

Turizm sektöründe bir ücret yöntemi olan “servis ücreti” olarak adlandırılan, çalışma mevzuatındaki karşılığı ise “Yüzde Usulü Ücret” olan uygulamanın kaldırılacağına ilişkin çeşitli basın mecralarında yer alan haber ve yorumlar üzerine; kavramsal, hukuki ve emek boyutlarında oluşan belirsizliklerin giderilmesi adına kamuoyunu bilgilendirme ihtiyacı doğmuştur.

Servis ücreti, çalışma mevzuatında “yüzde usulü ücret” olarak tanımlanan ve hizmet sunulan işletmelerde hesap üzerine eklenen bir kalemdir. Kanunen işletme tarafından tahsil edilir ve çalışanlara dağıtılır. Bu gelir, özellikle taban ücrete yakın çalışanların toplam kazancında belirleyicidir. Servis ücreti modeli pek çok ülkede hizmet sektörü çalışanlarının gelirini öngörülebilir kılmak için kullanılan standart bir mekanizmadır. Uygulamanın amacı, hizmetin maliyetinin fiyatlamaya tam olarak yansıması ve çalışan gelirinin düzenli bir tabana oturtulmasıdır.

Bahşiş ise gönüllülük esasına dayalı, hukuken ücret niteliği taşımayan kişisel bir ödemedir. Servis ücretinden tamamen farklı bir mekanizmadır; zorunlu değildir, dağıtımı farklıdır, iş ilişkisi içinde tanımlı değildir. Bu iki uygulamanın karıştırılması, çalışan gelirlerinin niteliği ve tüketicinin yükümlülüğüne dair hatalı sonuçlar üretebilir.

Yüzde usulü ücret (servis ücreti), ilk olarak 931 sayılı İş Kanunu’nun 47. maddesi (1967), ardından 1475 sayılı İş Kanunu’nun 47. maddesi (1971) ve son olarak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 51. maddesi (2003) ile açık biçimde düzenlenmiş bir ücret türüdür. Bu nedenle, yüzdelik usulün yönetmelik düzeyinde yasaklanması hukuken mümkün değildir; böyle bir değişiklik ancak kanun değişikliğiyle yapılabilir.

Mevcut tartışmalar dahilinde konunun yasal boyutuyla değil, uygulama boyutuyla ele alınması, sektörümüzün sürdürülebilirliği ve sektör çalışanlarımızın haklarının korunması açısından verimli olacaktır.

Bugün itibarıyla Türkiye’de kredi kartı aracılığıyla gönüllülük esasına dayalı bahşiş bırakılmasını mümkün kılan bir sistem mevcut değildir. Bu nedenle servis ücreti uygulaması, son beş yıl içinde giderek tek başına kalan bir modele dönüşmüş ve özellikle nakdin kullanımının azalmasıyla kamuoyunda rahatsızlık yaratan bir sonuç ortaya çıkmıştır.

Kredi kartı üzerinden, tamamen gönüllülük esasına dayalı bahşiş sisteminin devreye girmesi hâlinde ise servis ücretinin doğal olarak popülaritesini yitirmesi ve gündemden düşmesi beklenen bir süreçtir. Bu durumda servis ücreti, yalnızca kurumların sundukları hizmetler karşılığında faturaya ekledikleri, hizmeti alan ile hizmeti veren arasında uzun yıllardır yerleşmiş mutabakata dayanan bir model olarak varlığını sürdürecektir.

Bu çerçevede önerilerimiz;

• Tüketicilerin daha açık ve güçlü bir şekilde bilgilendirilmesi,

• Gönüllülük esasına dayalı bahşiş ödemesinde, kredi kartı ile tahsilatına izin verilmesi,

• Yüzdelik gelirlerin çalışanlara dağıtımında kullanılan yönetmelik ekindeki demode ve adil olmayan dağıtım anahtarının revize edilmesi,

• Dağıtım anahtarı konusunda çalışanların söz sahibi olacağı ve işveren temsilinin de yer alacağı ortak kurulların oluşturulmasıdır.

TURYİD olarak, kredi kartı üzerinde, tamamen gönüllülük esasına dayalı bahşiş sisteminin çok kısa zaman içerinde kanun ile yasallaşacağına inanıyoruz. Bu konuda Hazine ve Maliye Bakanlığı, Turizm Bakanlığı ve Çalışma Bakanlığı ile birlikte Gelir idaresi Genel Müdürlüğü ile koordine olarak çalışmalarımız devam ediyor. Gönüllü bahşiş sisteminin devreye girmesi sonrasında ise servis ücretinin uygulama alanının oldukça daralacağını öngörüyoruz. Böylece Ticaret Bakanlığımız üzerinde yoğunlaşan tüketici haklarına yönelik taleplerin gündem dışı kalacağına inanıyoruz.

Ayşen Laçinel’den Türkiye’de bir ilk: “Kurumsal İyilik Modeli” dönemi başlıyor

Ülkemizdeki iş dünyasının tanınan eğitimci ve yönetim danışmanlarından Ayşen Laçinel, kurum içi iletişimde yeni bir dönemi başlatacak olan “Kurumsal İyilik Modeli”ni tanıttı. Model, şirketlerin çalışan bağlılığını artırmak, yöneticilerin iletişim becerilerini güçlendirmek ve kurum kültürünü iyileştirmek amacıyla iyilik, nezaket, şefkat ve profesyonel netliği bir araya getiriyor. Kurumsal İyilik Modeli, çalışanların psikolojik güvenliğini merkezine alan; maddi olmayan motivasyon kaynaklarını etkili iletişimi ve sürdürülebilir liderlik yetkinliklerini geliştirmeyi hedefleyen bütüncül bir yaklaşım sunuyor. İnsan kaynakları yönetim danışmanı, eğitmen ve Gençler İçin İyilik Derneği Başkanı Ayşen Laçinel’in uzun yıllara yayılan danışmanlık, insan kaynakları ve eğitim deneyimleri, bu modelin temelini oluşturuyor.

Kurumsal İyilik Modeli, şirketlere özel tasarlanan 4 ana başlıktan oluşuyor

Modelin çıkış noktası hakkında bilgiler veren Ayşen Laçinel, şunları söyledi:

“Şirketlerin en büyük ihtiyacı, artık sadece performans değil; güven, bağ kurma, etik liderlik ve sağlıklı iletişimdir. İyiliğin, profesyonel iletişimin ayrılmaz bir parçası olduğuna inanıyorum. Kurumsal İyilik Modeli ile şirketlere sadece verimliliği değil; çalışanların birbirlerini dinlediği, değer verdiği ve birlikte geliştiği bir kültürü kazandırmayı amaçlıyoruz. Model, bu yıl itibariyle ülkemizin öncü kurumlarda pilot olarak uygulanmaya başlayacak. Hedefimiz, bu yeni yaklaşımın, yerel şirketlerden uluslararası firmalara kadar geniş bir alanda yaygınlaşmasıdır.” dedi.

Firmalara özel tasarlanan Kurumsal İyilik Modeli’nde 4 ana başlık şunlardır:

1-İyilik Odaklı Liderlik,

2-Psikolojik Güvenliğe Dayalı Kurum Kültürü,

3-Yöneticiler İçin Etkili ve Nezaketli İletişim Becerileri,

4-Çalışan Bağlılığı ve Takdir Sistemleri,

Kültür Ekonomisi, 2024 Kültür harcamaları 2024 yılında 408 milyar 339 milyon oldu
Kültür harcamaları 2024 yılında 2023 yılına göre %83,3 artarak 408 milyar 339 milyon 432 bin TL oldu. Kültür harcamalarının, gayrisafi yurt içi hasılaya oranı 2024 yılında %0,9 olarak gerçekleşti.Genel devlet kültür harcamalarının payı %49,1 oldu
Toplam kültür harcamaları içinde genel devlet harcamalarının payı 2024 yılında %49,1 oldu. Genel devlet kültür harcamaları 2024 yılında önceki yıla göre %76,1 artarak 200 milyar 369 milyon 171 bin TL olurken, harcamaların %67,8’i merkezi devlet bütçesinden gerçekleşti. Genel devlet kültür harcamalarında en yüksek pay %17,7 ile kültürel miras alanında oldu
.Hanehalkı kültür harcaması %91,5 arttı
Hanehalklarının kültür harcamaları, 2024 yılında önceki yıla göre %91,5 artarak 203 milyar 807 milyon 948 bin TL oldu. Hanehalklarının 2024 yılında gerçekleştirdiği kültür harcamalarında; bilgi işleme ekipmanları %25,0, kültürel hizmetler %24,3 ve kitaplar %18,1 paya sahip oldu.Kültürel sektörlerin faktör maliyetiyle katma değeri %73,9 arttı

Kültürel sektörlerde faaliyet gösteren girişimlerin faktör maliyetiyle katma değeri 2024 yılında 2023 yılına göre %73,9 artarak 188 milyar 547 milyon 288 bin TL oldu. Katma değerin %20,7’si kayıtlı medyanın basılması ve çoğaltılması, %13,1’i sinema filmi, video ve televizyon programları yapımcılığı, ses kaydı ve müzik yayımlama faaliyetleri ve %11,6’sı mimarlık faaliyetleri alanında faaliyet gösteren girişimler tarafından üretildi.

Kültürel mal ihracatı %8,1 artarken, kültürel mal ithalatı %166 arttı

Kültürel mal ihracatı 2024 yılında bir önceki yıla göre %8,1 artarak 9 milyar 876 milyon 466 bin dolar olurken, kültürel mal ithalatı bir önceki yıla göre %166 artarak 7 milyar 336 milyon 440 bin dolar oldu. Kültürel mal ihracatının toplam mal ihracatı içindeki payı 2024 yılında %4,2 olurken, kültürel mal ithalatının toplam mal ithalatı içindeki payı %2,3 olarak hesaplandı. Kültürel alanlar içinde ihracatı ve ithalatı en fazla olan alan el sanatları olmuştur.Kültürel istihdam %6,5 arttı
Kültürel istihdam 2024 yılında bir önceki yıla göre %6,5 artarak 957 bin kişi oldu ve kültürel istihdamın toplam istihdam içindeki payı %2,9 oldu. Kültürel istihdamda olanların %52,2’sini erkekler, %47,8’ini kadınlar oluşturdu. Kültürel istihdamdakilerin %45,4’ü yükseköğretim mezunlarından, %30,5’i lise altı eğitimlilerden ve %24,1’i lise ve dengi meslek okulu mezunlarından oluştu.
El sanatları çalışanlarının payı %32,6 oldu
Kültürel istihdamın %79,9’unu kültürel meslek alanlarında, %20,1’ini ise kültürel olmayan meslek alanlarında çalışanlar oluşturdu. Kültürel istihdamda olanların %32,6’sını el sanatları çalışanları, %19,2’sini mimarlar, planlamacılar, harita mühendisleri ve tasarımcılar, %8,2’sini ise yazarlar, gazeteciler ve dilbilimciler oluşturdu. Kadın istihdam oranının en az olduğu kültürel meslek alanı %28,2 ile sanat, kültür ve mutfak ile ilgili yardımcı profesyonel meslek mensupları olurken, kadın istihdam oranının en yüksek olduğu kültürel meslek alanı %77,7 ile diğer dil öğretmenleri oldu.

Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, Kayseri ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ile Küresel Gazeteciler Konseyi, TSYD, TİMEF, AVKON, ADD üyesi, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği, Tüm Mücadele Sporları Derneği, Kayseri Spor Adamları Derneği, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlgili Haberler

Android Uygulama Popup
Logo

📲 Davut Güleç Haberler

Android cihazınızdan kolayca haberleri takip edin!

📥 Uygulamayı İndir
Davut Güleç Panel İletişim Davut Güleç – Sağ Menü
Yukarı Çık Butonu - Siyah Halka
Modern GDPR Çerez Popup