ADD’de konuşan Burcu Avcı, Atatürk’ün ‘Evlatlarım’ dediği Askerlere verdiği değeri örnekleri ile anlattı

Atatürkçü Düşünrce Derneği Kayseri Şubesi’nde gerçekleştirilen ‘Cumartesi Söyleşileri’ etkinliği kapsamında Tarih Öğretmeni, Dernek üyesi  ve CHP Kayseri il Kadın Kolları başkanı Burcu Avcı, 3 Bölüm halindeki “Mustafa Kemal’in Yaşamı“ sunumunda dikkat çeken örnekler verdi. ADD Şube başkanı Haluk Bilgesay, Avcı’ya teşekkür ederken, salonu dolduranlar sunum sonunda  Burcu Avcı’ya hem teşekkür etti hem de merak ettikleri bazı soruların yanıtlarını aldı.

Burcu Avcı ‘Atatürk’ün yaşamı- 3. bölüm’ dediği konferansında, Atatürk’ün ilkeleri, devrimleri, son günleri ve ölümü üzerine tarihi belgeler üzerine geniş bilgiler verdi. Burcu Avcı’nın sunumunda dikkat çeken bazı bölümler.

Kubilay’ın şehit edildiğini öğrenen Atatürk’ün tepkisi: “Bu ne haldir, mürteciler hükümet meydanında ordunun subayını din adına boğazlayabiliyorlar. Binlerce Menemenliden kimse çıkıp mani olmuyor, bilakis teşvik ediyorlar. Yunan idaresi altındayken bu hainler neredeydiler? Onların namusunu ve dinini kurtaran ordunun bir subayına reva gördükleri bu saldırının cezasını yalnız hain katiller değil, hepsi en ağır şekilde çekmelidir. Bu Cumhuriyet’i ve bizim başımızı kesmektir. Bundan bütün Menemen sorumludur.” diyen bir lidere ve komutana sahiptik, bu olaydan sonra ivedilikle bölgede sıkı yönetim ilan edilmiş ve failler cezalandırılmıştır ancak şimdi televizyon ve sosyal medyada paylaşımlar ve kınamalardan öteye gidemiyoruz. 6 Türk askeri şehit oldu haberi verildikten sonra karşılığında 4 teröristte etkisiz hale getirildi diyerek, bu iki haberi aynı cümle içinde verebiliyoruz.

Cumhuriyet’in 15.yıldönümü geldi. Kuleli Askeri Lisesi’nden bir grup öğrenci, vapurla Dolmabahçe Sarayı’nın önünden geçiyorlardı. Hep bir ağızdan, “Ata’mızı görmek istiyoruz!” diye bağırmaya başladılar. Atatürk, seslerini duyunca, yanındakilerin kendisini tutmak için uğraşmalarına rağmen, pencereye gitmekte ısrar etti. Bir iskemleye oturttular. Dışarıya, öğrencilere baktı. Gençler onu görünce, sevinçle haykırmaya başladılar. Bazıları üniformalarıyla suya atlayıp onu daha yakından görmek için saraya doğru yüzdüler.

Atatürk’ün en büyük arzusu 29 Ekim 1938’de genç Cumhuriyetin 15. yıl dönümünde Ankaraya gitmekti. Doktorların tüm uyarılarına rağmen “Ankaraya gidelim, başıma ne gelecekse orada gelsin.” diyordu. Ancak bu mümkün değildi. Ancak Celal Bayar ile Ankara Hipodromunda yapılan Cumhuriyet kutlamalarında Türk askerine bir mesaj yolladı ve orada okundu.

“Zaferleri ve mazisi insanlık tarihi ile başlayan, her zaman zaferle beraber medeniyet nurları taşıyan Kahraman Türk Ordusu!
Memleketini en buhranlı ve müşkül anlarda zulümden, felaket ve musibetlerden ve düşman istilasından nasıl korumuş ve kurtarmış isen, Cumhuriyetin bugünkü feyizli devrinde de, askerlik tekniğinin bütün modern silah ve vasıtalarıyla mücehhez olduğun halde, vazifeni aynı bağlılıkla yapacağına hiç şüphem yoktur.
Bugün, Cumhuriyetin on beşinci yılını mütemadiyen artan büyük bir refah ve kudret içinde idrak eden büyük Türk milletinin huzurunda kahraman ordu, sana kalbi şükranlarımı beyan ve ifade ederken büyük ulusumuzun iftihar hislerine de tercüman oluyorum.”

Yazar - Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu -----Davut Güleç Kimdir ? -----

İlginizi Çekebilir

İYİ Parti kurucusundan kurultaya saatler kala çarpıcı çıkış: Kararını açıkladı!

İYİ Parti yeni genel başkanını ve yönetimini seçeceği kurultaya hazırlanıyor. Yarın Ankara’da yapılacak kurultay öncesi, …