Sanayi-Teknoloji

İkinci çeyrek büyüme rakamlarına ve OVP Değerlendirmesi, “Girdi fiyatlarında yaşanan değişimler”, ekonomi-teknoloji haberleri, TUİK verileri

Kayseri OSB Başkanı Mehmet Yalçın’dan Orta Vadeli Program (OVP) Değerlendirmesi…

Yalçın: Yeni OVP Uygulanan Ekonomi Politikalarının Destekçisi Olacaktır

Kayseri OSB Başkanı Mehmet Yalçın, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz tarafından açıklanan, 2026-2028 dönemi Orta Vadeli Program’a ilişkin değerlendirmede bulundu.

Başkan Yalçın, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Strateji ve Bütçe Başkanlığınca hazırlanan ve 2026-2028 arası 3 yıllık dönemi kapsayan Orta Vadeli Program (OVP) ile temel ekonomik büyüklükler ve hedeflerin yeniden belirlendiğini söyledi.

Yeni Orta Vadeli Programını, uygulanan ekonomi politikalarının sürdürülmesine yeni bir ivme sağlaması bakımından olumlu bulduğunu ifade eden Başkan Yalçın, “Türkiye ekonomisinin 3 yıllık hedef ve politikalarının yer aldığı Yeni Orta Vadeli Program’ın sanayicilerimize ve toplumun tüm kesimlerine hayırlar getirmesini diliyorum. Yeni program, ekonomimizde 2 yıldır uygulanan politikaların destekleyicisi olacaktır.” dedi.

Yalçın, “Programın öncelikli ve ana hedefi enflasyon oranının 2027 yılı için tek haneli rakamlara indirilmesi olarak belirlenmiş durumdadır. Enflasyonu dizginleyecek ekonomi yönetimine olan güvenimiz tamdır. Kişi başına düşen gelir ise 2026 için 18 bin 621 dolar, 2027 için 19 bin 710 dolar, 2028 için 20 bin 987 dolar olarak öngörülmüştür. 2026-2028 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Program’da 2026’da yüzde 3,8,  2027 yılında yüzde 4,3 ve 2028 yılında yüzde 5 büyüme beklenmektedir.” şeklinde konuştu.

2026-2028 arası 3 yıllık dönemi kapsayan Yeni Orta Vadeli Program kapsamında mesleki eğitime önem verileceğini vurgulayan Başkan Yalçın, “İşletmelerimiz daha fazla ve nitelikli üretim sağlayabilmek için vasıflı işgücüne ihtiyaç duymaktadır. Sanayicilerimizin ihtiyaç duyduğu vasıflı işgücünün karşılanması bakımından bu adım önemlidir.” diye konuştu.

Başkan Yalçın, “Son iki yılda uygulanan ekonomi politikalarının sonucu olarak, Türkiye’nin uluslararası rezervlerinin önemli oranda artarak tarihi yüksek seviyelere çıkması, ekonomiye olan güveni daha da artırmıştır. Küresel ekonomik yapıda oluşan olumsuzluklara karşın Türkiye’nin mali disiplinini korunması ve sürdürülebilir büyüme hedefini sağlayacak güçte olduğunu göstermesi önemlidir. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın güçlü liderliğinde ortaya konulan ekonomi programının başarıyla uygulandığını ve somut sonuçlarını da sanayiciler olarak görmekteyiz. ifadelerini kullandı.

Kayseri OSB Başkanı Mehmet Yalçın, değerlendirmesini şöyle sürdürdü:

“Yeni OVP ile makroekonomik ve finansal istikrarın artarak güçlendirmesi hedeflenmektedir. Dünyada enflasyonla mücadelenin devamı, parasal gevşeme döngüsünün ötelenmesi ve artan jeopolitik gerilimlere rağmen Türkiye ekonomisinin dengeli görünümünü koruması amaçlanmaktadır. Bütçe açığının milli gelire oranının dönem sonunda ise yüzde 3’ün altında düşürülmesi, cari işlemler açığının milli gelire oranının 2028 itibarıyla yüzde 1 düzeyine inmesi hedeflenmektedir. Kişi başına düşen gelirin OVP hedeflerine uygun olarak 2028 yılında 20 bin 987 dolara yükselmesi ülkemizin Türkiye Yüzyılı hedeflerine de daha güçlü ulaşmasına katkı sağlayacaktır. Turizm gelirlerinin 75 milyar dolara ulaşması, işsizlikte yüzde 8’in altına inen oranların yakalanması, tek haneli enflasyon rakamlarıyla beraber fiyat istikrarının kalıcı olarak sağlanması toplumun tüm kesimlerinin beklentisidir. Sanayiciler olarak, üretmek, istihdamı ve ihracat artırmak başlıca görevimizdir. Hükümetimizin 2026-2028 dönemi için çizdiği yeni yol haritası bizlere ışık tutacaktır. Başta Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, Yeni OVP’nin hazırlanmasında emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyor, programın ülkemize ve sanayicilerimize hayırlar getirmesine diliyorum.”

KTO BAŞKANI GÜLSOY İKİNCİ ÇEYREK BÜYÜME RAKAMLARINI DEĞERLENDİRDİ

Gülsoy: İhracatı Destekleyici Politikalara Daha Fazla Öncelik Verilmeli

Kayseri Ticaret Odası (KTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) 2025 yılı ikinci çeyrek büyüme rakamlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Başkan Gülsoy, “Ekonomimiz tüm zorluklara rağmen büyüme performansını sürdürmüştür. Bu büyümeyi dengeli, istikrarlı, kapsayıcı ve sürdürülebilir kılmak için ihracatı destekleyici politikalara daha fazla öncelik verilmelidir.” dedi.

Türkiye ekonomisinin 2025 yılı ikinci çeyreğinde (Nisan-Haziran dönemi) yüzde 4,8 büyüdüğünü belirten Gülsoy, “Ekonomimiz, Kovid-19 salgını tedbirlerinin uygulandığı 2020 yılının ikinci çeyreğinden bu yana üst üste 20 çeyrek büyümüş olmasıyla bizler için çok önemli bir tablo ortaya koymaktadır.” diye konuştu.

Sektörel büyüme verilerine de değinen Gülsoy şunları aktardı:

“Geçen yıla göre zincirlenmiş hacim endeksine bakıldığında; inşaat sektörü yüzde 10,9, bilgi ve iletişim faaliyetleri yüzde 7,1, sanayi sektörü yüzde 6,1, ticaret-ulaştırma-konaklama ve yiyecek hizmetleri yüzde 5,6, mesleki ve idari destek hizmetleri yüzde 5,4, finans ve sigorta faaliyetleri yüzde 2,6, gayrimenkul faaliyetleri yüzde 2,6, diğer hizmetler ise yüzde 2,1 artış göstermiştir. Buna karşılık; tarım sektörü yüzde 3,5, kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri ise yüzde 1,2 oranında azalmıştır. Gayrisafi Yurt İçi Hasıla tahmininin 2025 yılının ikinci çeyreğinde cari fiyatlarla bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 43,7 artarak, 14 trilyon 578 milyar 556 milyon liraya çıkmıştır.”

Büyümeyi kalıcı hale getirmek için dengeli, kapsayıcı ve sürdürülebilir politikaların önemine dikkat çeken Başkan Gülsoy şu değerlendirmelerde bulundu:

“Fiyat istikrarı ve finansal istikrar hayati önem taşımaktadır. Özellikle KOBİ’ler için kredi koşullarının iyileştirilmesi gündeme alınmalı. Finansmana erişim için düşük faizli, uzun vadeli krediler ile vergisel teşviklerin devreye girmesi; iş insanlarımızın üretime devam edebilmesi ve büyümenin sürdürülebilmesi açısından şarttır. Büyüme rakamları, ülkemizin yatırım ve üretimi en zor şartlar altında dahi sürdürdüğünü göstermesi bakımından kıymetlidir. Ancak bu büyümeyi yukarı çekmek için ihracatımızda da etkili bir ivme sağlamak zorundayız. Yüksek maliyetler, düşük kur ve finansmana erişimdeki sıkıntılar ihracatımızın önündeki en büyük engellerdir. Devletimizin, ihracatçı üyelerimize nefes aldıracak adımları atmasını bekliyoruz. Çarkların dönmesi, istihdamın zarar görmemesi, ekonominin büyümesi için ihracatta vites yükseltmeliyiz. Enflasyonla topyekün mücadele etmeliyiz. Bunun içinde daha fazla üretim, yatırım, istihdam ve ihracat için kamu ve özel sektör el birliğiyle, ortak akıl ile çalışmalıdır. İş dünyası olarak bizler tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Özel sektörün azmi ve iştahı yerinde ancak sağlanacak yeni destekler verimlilik ve istihdam artışına büyük katkı sağlayacaktır. Bu nedenle içinde bulunduğumuz finansal şartların ve yatırım ikliminin hızla iyileştirilmesini beklediğimizi bir kez daha ifade etmek istiyorum.”

Kayseri OSB Başkanı Yalçın: 2025 İkinci Çeyrek Büyüme Rakamı Umutları Artırdı

Kayseri OSB Başkanı Mehmet Yalçın, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından kamuoyuyla paylaşılan, 2025 yılı ikinci çeyrek büyüme rakamına ilişkin açıklamada bulundu.

Başkan Yalçın, “Türkiye ekonomisinin 2025 yılı ikinci çeyreğindeki Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 4,8 artış sağlamıştır. Türkiye ekonomisi üst üste 20 çeyrekte büyüme performansını ortaya koymuştur. 2025 yılı ikinci çeyrekte beklentilerin üstünde elde edilen oran, sanayicilerimizin umutlarını artırmıştır.” dedi.

Başkan Mehmet Yalçın, 2025 yılı ikinci çeyreğinde bir önceki yıla göre zincirlenmiş hacim endeksi dahilindeki; inşaat sektörü toplam katma değerinin yüzde 10,9, bilgi ve iletişim faaliyetlerinin yüzde 7,1, sanayi sektörünün yüzde 6,1, ticaret, ulaştırma, konaklama ve yiyecek hizmetlerinin ise yüzde 5,6 artış gösterdiğini vurguladı. Yalçın, Gayrisafi Yurt İçi Hasıla tahmininin 2025 yılının ikinci çeyreğinde cari fiyatlarla bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 43,7 artarak, 14 trilyon 578 milyar 556 milyon TL olduğunu da aktardı.

Yalçın, “Türkiye ekonomisi; 2025 yılı ilk çeyreğinde sağladığı yüzde 2’lik büyüme oranını, ikinci çeyrekte daha yukarı seviyeye taşıma başarısını gösterdi. Elde edilen yüzde 4,8’lik büyüme rakamı küresel belirsizliklere rağmen Türkiye ekonomisinin dayanıklılığını koruduğunu ve güçlü duruşunu bir kez daha gözler önüne sermiştir.” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin enflasyon baskısını ortadan kaldırmak amacıyla sıkı para politikasını sürdürdüğüne işaret eden Başkan Yalçın, “Enflasyonla mücadele sürecinde biraz daha zamana ihtiyaç olduğu görülmektedir. İçinde bulunduğumuz küresel ekonomik gelişmeler ve bölgesel risklere karşın Türkiye’nin 2025 yılı ikinci çeyreğinde elde ettiği büyüme rakamı sevindiricidir.” şeklinde konuştu.

Başkan Yalçın, “Türkiye olarak üretim ve ihracattaki hedeflerimize ulaşılabilmesi için büyüme oranlarının daha yukarılara taşınması gerekmektedir. Döviz kurunun girdi maliyetleriyle paralel olmaması, uluslararası piyasalardaki rekabet yapabilme kapasitesinin daralması sanayicilerimizi etkilemektedir. Sanayicilerimiz, daha fazla destek ve uygun maliyetli kredi imkânlarının artırılmasını beklemektedir. Sanayicilerimize verilecek destekler, Gayrisafi Yurt İçi Hasıla’daki büyüme hızının da artmasına vesile olacaktır.” diye konuştu.

“Girdi fiyatlarında yaşanan değişimler. Ağustos ayı üretici market fiyat değişimi”

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Ağustos ayına ilişkin aylık ve yıllık girdi fiyatlarındaki değişim ile üretici-market fiyat farkını değerlendirdi. Bayraktar, tarımsal üretimde kullanılan girdilerde yaşanan fiyat artışlarına ve üretici ile market fiyatları arasındaki farklara dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı:

“Ağustos ayı aylık ve yıllık girdi fiyatlarında yaşanan değişimler

Ziraat Odalarımız aracılığıyla girdi piyasalarından aldığımız fiyat verilerine göre; Ağustos ayında, Temmuz ayına göre 20.20.0 gübresi yüzde 6,6, DAP gübresi yüzde 4,3, amonyum sülfat gübresi yüzde 2,1, CAN (%26) gübresi yüzde 0,1 oranında artış gösterdi. Buna karşın üre gübresi yüzde 1,3 oranında düştü.

Geçen yılın Ağustos ayına göre son bir yılda üre gübresi yüzde 85,3, DAP gübresi yüzde 56,9, 20.20.0 gübresi yüzde 51,7,  CAN(26) gübresi yüzde 39,3, ve amonyum sülfat gübresi yüzde 33,8 oranında arttı.

Ağustos ayında Temmuz ayına göre besi yemi yüzde 0,7, süt yemi yüzde 0,6, son bir yılda besi yemi yüzde 34,5, süt yemi yüzde 31,8 oranında arttı.

Elektrik fiyatları yıllık olarak yüzde 12,8 oranında artarken tarım ilacı fiyatları yüzde 14,94 oranında arttı.

Ağustos ayında mazot fiyatı aylık olarak yüzde 2,7 oranında düşmesine rağmen yıllık yüzde 21,8 oranında arttı.

Girdi fiyatlarında yıllık bazda en fazla artış yüzde 85,3 oranıyla üre gübresinde görüldü.

Ağustos ayı üretici market fiyat değişimi

Ağustos ayında üretici ve market arasındaki fiyat farkı en fazla yüzde 335,3 ile havuçta görüldü.

Havuçtaki fiyat farkını yüzde 299,9 ile kabak, yüzde 293,7 ile limon, yüzde 270,5 ile patlıcan, yüzde 222,8 ile sivri biber takip etti.

Havuç 4,4 kat, kabak 4 kat, limon 3,9 kat, patlıcan 3,7 kat, sivri biber  3,2 kat fazlaya satıldı. Üreticide 11 lira olan havuç markette 47 lira 88 kuruşa, 8 lira 38 kuruş olan kabak 33 lira 49 kuruşa, 38 lira 75 kuruş olan limon 152 lira 57 kuruşa, 10 lira 88 kuruş olan patlıcan 40  lira 30 kuruşa ve 14 lira 70 kuruş olan sivri biber 47 lira 45 kuruşa satıldı.

Ağustos ayında fiyatı en fazla artan ürün markette ve üreticide yeşil fasulye olurken, fiyatı en fazla düşen ürün markette kuru soğan, üreticide ise limon oldu.

Market fiyatları

Ağustos ayında markette 37 ürünün 30’unda fiyat artışı, 6’sında ise fiyat azalışı görülürken, bir üründe fiyat değişimi olmadı. Ağustos ayında markette fiyatı en fazla artan ürün yüzde 56 ile yeşil fasulye oldu. Yeşil fasulyedeki artışını yüzde 55,4 ile kabak, yüzde 39,7 ile salatalık, yüzde 35,8 ile patlıcan ve yüzde 19,2 ile yumurta takip etti.

Markette fiyatı en fazla azalan ürün ise yüzde 9 ile kuru soğan oldu. Soğandaki fiyat düşüşünü yüzde 6,6 ile domates, yüzde 2,7 ile patates, yüzde 2,3 ile pirinç ve yüzde 1,2 ile sivri biber izledi.

Üretici fiyatları

Ağustos ayında üreticide 29 ürünün 19’unda fiyat artışı olurken 6’sında fiyat düşüşü görüldü. Kuru soğan, kuru kayısı, kuru incir ve elmada ise fiyat değişimi olmadı.

Üreticide en çok fiyat düşüşü yüzde 44,6 ile limonda görüldü. Limondaki fiyat düşüşünü yüzde 24,6 ile sivri biber, yüzde 20 ile maydanoz, yüzde 9,1 ile patates, yüzde 8,3 ile havuç ve yüzde 1,1 ile yeşil mercimek izledi.

Üreticide en çok fiyat artışı yüzde 152,9  ile yeşil fasulyede görüldü. Yeşil fasulyedeki fiyat artışını yüzde 136,7 ile salatalık, yüzde 45 ile patlıcan, yüzde 30,9 ile kabak izledi.

Üretici fiyat değişiminin nedenleri

Çukurova Bölgesi’nde erkenci çeşit Mayer limon üretiminin fazla olması, piyasada limon arzının artmasına ve fiyatların düşmesine neden oldu.  Geçtiğimiz yıl yeterli gelir elde edemeyen limon üreticileri, bu yıl da benzer sıkıntılarla karşı karşıya kaldı.

Yazlık patateste erkenci çeşitler bitmek üzere iken orta erkenci çeşitlerde de hasat başladı. Bu yıl rekoltenin yüksek olması ve yazlık patatesin depolanamaması nedeniyle üretici fiyatları 4 buçuk lira seviyelerine kadar geriledi. Pazarda ve markette ortalama 14 lira 66 kuruş olan patateste üretici fiyatındaki bu düşüş, artan girdi ve işçilik maliyetleri karşısında üreticiyi ciddi anlamda zarara uğrattı.

Benzer şekilde kuru soğanda da üretim fazlalığı nedeniyle fiyatlar geçen yılın aynı döneminde 4 lira 88 kuruş iken bu yıl aynı dönemde 4 buçuk liraya gerileyerek maliyetinde altına inerek üreticiyi mağdur etti.

Maydanozda mevsim şartlarının elverişli gitmesiyle birlikte ürün miktarının artması, buna karşılık tüketici talebinin sabit kalması, arz fazlası yaratarak fiyatların düşmesine neden olmuştur.

Tüketici talebinin yeterince olmaması nedeniyle havuç piyasasında oluşan düşük talep, ürün fiyatlarının gerilemesine neden olmuştur Yeşil fasulye, salatalık, patlıcan ve kabakta sezon sonunun gelmesinden dolayı arz azaldı ürün fiyatları arttı. Kuru fasulyedeki fiyat artışı yeni sezon ürünlerin piyasaya girmesinden kaynaklandı. Sivri biberdeki fiyatlarındaki düşüş arz fazlalığından kaynaklandı.”

Dış Ticaret Endeksleri, Temmuz 2025 İhracat birim değer endeksi %4,7 arttı
İhracat birim değer endeksi Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %4,7 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre gıda, içecek ve tütünde %10,5 arttı, ham maddelerde (yakıt hariç) %0,9 arttı, yakıtlarda %6,1 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %4,7 arttı.
İhracat miktar endeksi %6,0 arttı
İhracat miktar endeksi Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %6,0 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre gıda, içecek ve tütünde %9,1 azaldı, ham maddelerde (yakıt hariç) %4,6 arttı, yakıtlarda %17,9 arttı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %9,6 arttı.
İthalat birim değer endeksi %0,4 arttı
İthalat birim değer endeksi Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %0,4 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde %11,2 arttı, yakıtlarda %8,8 azaldı, ham maddelerde (yakıt hariç) %5,6 azaldı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %1,4 arttı.
İthalat miktar endeksi %5,0 arttı
İthalat miktar endeksi Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %5,0 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde %2,3 azaldı, ham maddelerde (yakıt hariç) %1,9 azaldı, yakıtlarda %6,5 arttı, imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %7,6 arttı.
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ihracat miktar endeksi %4,6 arttı
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ihracat miktar endeksi; 2025 Haziran ayında 150,6 iken 2025 Temmuz ayında %4,6 oranında artarak 157,5 oldu. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise ihracat miktar endeksi; 2024 yılı Temmuz ayında 146,0 iken 2025 yılı Temmuz ayında %6,0 oranında artarak 154,7 oldu.
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ithalat miktar endeksi %5,2 azaldı
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ithalat miktar endeksi; 2025 Haziran ayında 130,3 iken 2025 Temmuz ayında %5,2 oranında azalarak 123,5 oldu. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise ithalat miktar endeksi; 2024 yılı Temmuz ayında 123,5 iken 2025 yılı Temmuz ayında %5,0 oranında artarak 129,7 oldu.
Dış ticaret haddi 2025 yılı Temmuz ayında 92,2 olarak gerçekleşti
İhracat birim değer endeksinin ithalat birim değer endeksine bölünmesiyle hesaplanan ve 2024 yılı Temmuz ayında 88,4 olarak elde edilmiş olan dış ticaret haddi, 3,8 puan artarak, 2025 yılı Temmuz ayında 92,2 oldu.

Süt ve Süt Ürünleri Üretimi, Temmuz 2025 Ticari süt işletmelerince 946 bin 158 ton inek sütü toplandı
Ticari süt işletmeleri tarafından toplanan inek sütü miktarı, Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %0,3 arttı, Ocak-Temmuz döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre %0,7 arttı.
Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre, inek peyniri üretimi %3,2 arttı, ayran ve kefir üretimi %10,0 arttı, yoğurt üretimi %4,4 arttı, içme sütü üretimi %19,2 arttı, tereyağı ve sadeyağ üretimi %12,1 arttı. Ocak-Temmuz döneminde ise bir önceki yılın aynı dönemine göre, inek peyniri üretimi %2,0 arttı, ayran ve kefir üretimi %8,0 arttı, yoğurt üretimi %3,9 arttı, içme sütü üretimi %8,4 arttı, tereyağı ve sadeyağ üretimi %10,6 arttı.
Bir önceki ay 935 bin 49 ton olan ticari süt işletmelerince toplanan inek sütü miktarı Temmuz ayında %1,2 oranında artarak 946 bin 158 ton oldu.
Bir önceki ay 124 bin 852 ton olan içme sütü üretimi Temmuz ayında %1,9 oranında artarak 127 bin 164 ton olarak gerçekleşti

Kümes Hayvancılığı Üretimi, Temmuz 2025
Tavuk eti üretimi 239 bin 876 ton, tavuk yumurtası üretimi 1,62 milyar adet olarak gerçekleşti
Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre, tavuk yumurtası üretimi %4,9 azaldı, kesilen tavuk sayısı %14,8 arttı, tavuk eti üretimi %16,6 arttı. Ocak-Temmuz döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre, tavuk yumurtası üretimi %9,7 azaldı, kesilen tavuk sayısı %11,4 arttı, tavuk eti üretimi %14,5 arttı.
Bir önceki ay 1 milyar 518 milyon 267 bin adet olan tavuk yumurtası üretimi Temmuz ayında %6,9 oranında artarak 1 milyar 623 milyon 487 bin adet oldu.

Arz ve Kullanım Tabloları, Girdi-Çıktı Tabloları, 2023 2023 Arz ve Kullanım Tabloları hazırlandı
2023 Arz ve Kullanım Tabloları ile Simetrik Girdi-Çıktı Tabloları, Ulusal Hesaplar Sistemi (SNA-2008) ve Avrupa Hesaplar Sistemi (ESA-2010) standartlarına uygun olarak hazırlandı.
Temel ve alıcı fiyatlarla derlenen 2023 Arz ve Kullanım Tabloları, 64 sanayi ve 64 ürün grubuna göre oluşturuldu. Bu tablolar temel alınarak, 64 ürün grubuna göre üründen-ürüne 2023 Girdi-Çıktı Tabloları oluşturuldu.
Tablolarda, sanayi grupları için Avrupa Topluluğu’nda Ekonomik Faaliyetlerin İstatistiki Sınıflaması (NACE Rev. 2), ürün grupları için ise Avrupa Ekonomik Topluluğu’nda Faaliyete Göre Ürünlerin İstatistiki Sınıflaması (CPA Rev. 2.1) kullanıldı.
Yurt içinde üretilen ve ithal edilen mal ve hizmetlerin arzı hesaplandı
Ekonomide toplam arzın %81,1’i sanayi üretiminden oluşurken, ithalat %14,3 ve net vergiler (vergiler eksi sübvansiyonlar) %4,6 pay aldı.
Toplam üretimde, imalat sanayi (C) %33,0 ile en büyük paya sahip olurken, bu sektörü, %11,1 ile Toptan ve Perakende Ticaret (G) ve %9,1 ile İnşaat (F) izledi.
Sanayilerin ara tüketimleri hesaplandı
2023 Arz ve Kullanım Tablolarına göre, her sanayinin üretimi ve ara tüketimi kullanılarak girdi-çıktı oranları hesaplandı. Buna göre, üretim sürecinde ara tüketim harcaması en yüksek olan sektör, 0,83 girdi-çıktı oranı ile Elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı (D) oldu. Bunu sırasıyla, 0,70 ile İmalat sanayi (C) ve 0,69 ile İnşaat (F) izledi.
Simetrik girdi-çıktı tabloları hazırlandı
Sanayilerden bağımsız olarak, ürün teknoloji varsayımı kullanılarak üründen-ürüne yurtiçi, ithalat ve toplam girdi-çıktı tabloları A64 düzeyinde oluşturuldu.
Yıllık Gayrisafi Yurt İçi Hasıla, 2024 Bağımsız yıllık gayrisafi yurt içi hasıla 2024 yılında %3,3 arttı
Yıllık verilere dayalı olarak hesaplanan bağımsız yıllık gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH), zincirlenmiş hacim endeksiyle 2024 yılında bir önceki yıla göre %3,3 arttı.
Üretim yöntemine göre cari fiyatlarla GSYH, 2024 yılında bir önceki yıla göre %64,6 artarak 44 trilyon 587 milyar 225 milyon TL oldu. Gayrisafi yurt içi hasılada en yüksek payı 2024 yılında %16,8 ile imalat sanayi aldı. İmalatı, %13,0 ile toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı ve %8,2 ile ulaştırma ve depolama sektörü izledi. Yıllık gayrisafi yurt içi hasılada en düşük pay hanehalklarının işverenler olarak faaliyetleri için gerçekleşti.

Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, Kayseri ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ile Küresel Gazeteciler Konseyi, TSYD, TİMEF, AVKON, ADD üyesi, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği, Tüm Mücadele Sporları Derneği, Kayseri Spor Adamları Derneği, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlgili Haberler

Android Uygulama Popup
Logo

📲 Davut Güleç Haberler

Android cihazınızdan kolayca haberleri takip edin!

📥 Uygulamayı İndir
Android Uygulama Popup
Logo

📲 Davut Güleç Haberler

Android cihazınızdan kolayca haberleri takip edin!

📥 Uygulamayı İndir
Davut Güleç Panel İletişim Davut Güleç – Sağ Menü
Yukarı Çık Butonu - Siyah Halka
Modern GDPR Çerez Popup