Davut İZOL
YAZAR
Akşam elimde kuman kanepeye uzanmış televizyon kanallarında zaping yapıyordum iyi bir haber yakalamak için, birden ünlü sanatçı Serenay Sarıkaya ile bir haber görünce gerek dizi filmlerde ki başarısı gerekse Türk sinemasında gösterdiği başarıları ortada olan sanatçımızı bende keyifle izlediğimi söylemekten gururla bahsetmek istiyorum açıkçası; filmlerinde sanki gerçek hayatı yansıtırcasına o kadar içten rolünün hakkını verdiğini düşünüyorum.
Serenay hanımın bu kadar başarı rol yapması dizilerinde ve filmlerinde ki göstermiş olduğu başarısıyla adeta seyircinin işlemesi, kimi insanlar tarafından hastalık derecesinde tutkuya ve fanatizme neden olabiliyor ne yazık ki. Serenay hanımda ona tutkuyla bağlanan şahsın tacizine maruz kalmış ne yazık ki.
Ünlü insanlar Özellikle göz önünde gerek yaptıkları işten dolayı gerekse özel yaşamlarıyla çok fazla dikkat çekerek kimi zaman böyle sapıkça hisler besleyen psikolojisi bozuk insanların bir kadın olarak saldırısına maruz kalabiliyorlar.
Benim burada asıl dikkat çekmek istediğim başka bir konu ise kimi kadınlarımız KADES diye bir uygulamadan bihaber olmaları; sokakta evde iş yerinde kadınların bu tip taciz ve saldırılara maruz kaldıkları halde bu uygulamadan yeterince yararlanamıyor olmaları.
Hükümetimiz ve ilgili Bakanlıklarımız, İçişleri Bakanlığımız Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız ve Adalet Bakanlığımız son zamanlarda her ne kadar da olsa kimi zaman bu konuların muhatabı olarak kanunlar ve yasalarda çocuk ve kadına yönelik yapılan değişikliklerden habersiz olan kadınlarımızın eleştirilerine maruz kalsalar da! Kanun ve yasalarda ki değişikliklerle beraber kadın hakları konusunda büyük bir çalışmanın sonucunda Seranay Sarıkaya’nın tacize ve saldırıya maruz kaldıktan hemen sonra KADESE başvurması ve güvenlik güçlerimizin kendisini yardımına koşmaları bana göre taktire şayan bir hareket.
Belki Serenay Hanım umursamasaydı aman boş ver bana bir şey olmaz deseydi veya bazı ünlülerin sorumsuz davranış sergileyerek İçişleri Bakanlığımızın KADES gibi bir uygulamasından habersiz veya bu uygulamayı önemsemeyip, sıradan insanlar gibi düşünseydi; aman canım boş ver sanki çağırınca hemen gelecekler mi? diye düşünmüş olsaydı sanmıyorum ki bugün televizyonların haber programlarına konu olacağına.
Özellikle feminist kesimin dikkat çektiği İstanbul sözleşmesine haklı tepkileri gerekse hükümetin kadın hakları konusunda öldürülen Taciz edilen veya Tecavüze uğrayarak hakkını arayamayan kadınlar için büyük bir titizlik neticesinde gerekli caydırıcı yasalar uygulamaya konuldu.
Ünlü yıldızımızın yaptığı gibi diğer kadınlarımızın da bu uygulamadan yararlanması için uygulamayı indirerek, sokakta evde ve iş yerinde uğradıkları bu tip saldırıları yetkililere bildirerek haklarını savunma altına alarak, bir nevide olsa bu tip insanların sokaklarda rahat rahat elini kolunu sallayarak dolaşmalarını ve kadınlara zarar vermesinin önüne geçmiş oluruz.
Bir başka konuysa; yakın zamanda kendisini ebediyete uğurladığımız usta sanatçı erkek fatomuz Fatma Girik’e Allahtan rahmet diler, tüm sevenlerine başsağlığı dilerken şimdiki kadın sanatçılarımızın başta Fatma Girik olmak üzere tarihe imza atmış kadın sanatçılarımızı örnek almalarını ve yaptıkları işin halk için yapıldığı bilinciyle hareket ederek sanatlarını toplumun gelişmesine yönelik olan projelerin içinde olmalarını beklediğimi belirtmek isterim.
