Kar hapsi ve bedelsiz tatil…(Köşe yazısı 20.02.2015 Kayseri Star Haber)

DAVUT GÜLEÇ
GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ
davutgulec@hotmail.com

Meteoroloji, çoğu zaman ağır kış şartları, fırtına, olumsuz hava şartları, sel baskınları, dolu, tipi, sis,buzlanma, sağanak yağmur-kar, gök gürültüsü gibi çeşitli uyarılar yapıyor.
Bu uyarıları öyle kısa süre için değil, bazen günler öncesinden, bazen bir iki gün öncesinden yaparak, kişi ve kurumları uyarıyor.
Ama, bizim medyaya bakıyorum.
Yağışlarla ‘felaket tellalcısı’
Yağış olmayınca ‘kuraklık felaket habercisi’
Bir türlü ortasını bulamadı.
Kişilere bakıyorsunuz, ya yağmur-yağış duasında, ya da ‘Yeter’ diye bağıran cinsten.
Kurumlara ve görevlilere bakarsanız ‘Beklediğimizin üzerinde oldu’ diyerek günah savuşturan cinsinden.
Bu işin keyfini çocuklar çıkartıyor.
Herşeyi ne güzel gırgıra alıyor.
İnsanın hiç büyüyesi içinden gelmiyor.
Gündemi de keratalar iyi takip ediyor.
Kayseri’nin sempatik, içten, samimi valisi Orhan Düzgün’e twit atarken ‘bedelli öğrencilik gündemde mi?’ diyebiliyor.
İyi-güzel olanı ise vali beyin bunu paylaşması.
Bazı fırsatçılar ise, okullar tatil olmadan okulları tatil ediyor, bazıları hamile ve engellilerin işe gitmemesini ‘idari izinli sayılacaklarını’ söylüyor, kimi de ‘resmi kurumlarda tatil’ diyerek, kafalarına göre suni gündem ve kargaşa yaratıyor.
Ama, kötü ve olumsuz hava şartları bağıra bağıra felakete, kazaya dönüşüyor.
Şu günlerde bu kar-kış-kıyametin geleceğini meteoroloji günler öncesinden yine uyardı.
Güya kişi ve kurumlarda ‘Ağır kış şartlarına hazırlıklar tamam’ dedi.
İyi de bu her kar yağışından sonra ara-tali yollar bir tarafa ana yollar, artaller bile neden kısa sürede açılamıyor.
Şu son kar yağışlarından sonra en iyi çalışan karayolları oldu.
Belediyeler resmen sınıfta kaldı.
Ekipleri çalışmıyor mu?
Çalışıyor ama yetersiz.
Üstelik bazı belediyeler, vatandaşa hizmeti unutup, kendilerine yakın olan bazı özel yerlerde karla mücadele yapıyor.
Çarşamba günü okullar bile kar tatili oldu.
Yollarda durum felaket.
Bir belediyenin kepçe ve dozeri Kumarlı’da yolu bırakmış, akaryakıt istasyonunun çevresini temizliyor. Vatandaş resmen küfrediyor.
Sanki, belediye sınırları içindeki tüm yollar açıldı da sıra akaryakıt istasyonunun temizlenmesine geldi.
Kar yağınca okulları tatil etmek bir veli olarak bana yanlış geliyor.
Asıl sorun ara yolların kardan temizlenmemesi, ana caddelerdeki yığılmanın önlenememesi.. Belediyeler halen, asli görevi olan yolları açık tutma işini yapamıyor.
Okul, çocuğun çocuktan / çocuğun öğretmenden / öğretmenin çocuktan öğrendiği, son derece canlı bir eğitim iklimi. Ne yaparsanız yapın, bir eşini evde tesis edemezsiniz.
Velilerin açık ve kardan temizlenmiş yol, sıcak ve faal okul talep etmek hakkı.Tabi bu yaz-boz tahtasına dönen eğitim sisteminde çocukların her yağıştan sonra tatil, oyun talepleri de.
Asıl yanlış olan trafikte saatleri, günleri, ömürleri tüketmek. Trafik sorununa kalıcı ve etkili bir çözüm bulmak, şehri yönetenlerin görevi. Onların kusuru göze batmasın diye çocukları okuldan mahrum etmek, bir çözüm değil.
Her yağış sonrasında çalışan anne-baba ‘Okul tatil olursa eyvah, çocuğa kim bakacak” paniğine kapılıyor. Çocuklar “Anne babamın başına dert oluyorum” düşüncesine, suçluluk duygusuna kapılıyor.
Trafik için kalıcı ve etkili bir çözüm geliştirilene kadar okulları tatil edilmemeli. Okulun kapısı bir gün dahi olsa kapanmamalı. Eğitimin “keyfe keder” bir faaliyet olmadığı, herkesçe anlaşılmalı.
Görevini tam yapmayan, adamına göre görev yapan yerel yönetimleri ayıplıyorum.
Artık, kar tatilini eğitimi hafife alanlara değil, yolları açık tutmayı beceremeyenlere kızın.
Eğitim ülke için, toplum için “olmasa da olur” değil, “olmazsa olmaz”dır.
Bu arada her okulun, öğretmenin başarısını artırın. Öyle adrese dayalı sistem ile velileri ‘en iyi okul arama, kayıt yaptırma için çeşitli formüller arama, servislerden kurtarın.
Tabi herşeyden önce, böyle günlerde resmi araç saltanatını, adamına göre muamele, particilik, politika ve görev yapma huyundan da vaz geçin.
Adalet bir gün ‘bedelsiz’ olarak herkese gerekli olabilir.
Madem herkes inançlı.
O zaman bu Dünyada olmasa da, ‘bedeli ağır’ olarak ahirette bedelini tatil yapmadan öder.
O nedenle oy uğruna şov yapma dönemi değil, görev yapma dönemi.
Asıl görev yapan-yapmayanda bu ağır kış günleri, felaketlerde daha iyi görülüyor.