Kadınların yaratılışından beri var olan annelik içgüdüsü onları tüm zorluklara katlanarak anne olmaya teşvik ediyor. Anne olamayan kadınlar, tıbbın tüm olanaklarından yararlanıp bebeklerini kucaklarına almaya çalışıyor.
Anne-baba olmak her zaman kolay olmuyor. Zor ve meşakkatli yollardan geçiliyor. Bazen açıklanamayan kısırlık, bazen tekrarlayan düşükler, çiftlerin kabusu oluyor. Bazı çiftler ayrılırken, bazıları asla pes etmiyor. 15-20 deneme sonrasında anne olanlar, 50 yaşında anneliği tadanlar var. Ferti-Jin Kadın Sağlığı ve Tüp Bebek Merkezi Klinik Direktörü, Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir: Benim hastalarıma tavsiyem hep şu oluyor: “Asla pes etmeyin! Tüm annelerin, anne adaylarının, anne olmak için mücadele veren tüm kadınların anneler gününü kutluyorum” diyor.
Ferti-Jin Kadın Sağlığı ve Tüp Bebek Merkezi, zorlu yollardan geçerek anne olan 45 anneyi, eşlerini ve çocuklarını ağırladı. Anneler Günü kahvaltısında doktorlarıyla bir araya gelen ailelerin yüzlerindeki mutluluk görülmeye değerdi. 45 aile doktorlarıyla birlikte neşe ve çocuklarının kahkahaları arasında unutulmaz bir anneler günü yaşadı. Anneler Günü kahvaltısının ardından çocuklar bahçede koşup oyunlar oynadı, balonlar uçurdu. Tüp bebek yöntemiyle dünyaya gelen ve bugün lise ve üniversite çağında olan Ferti-Jin ailesinin çocukları ise yeni arkadaşlıklar kurdu.
SEKİZ YIL SONRA GELEN ÇİFTE SEVİNÇ
Erkek kısırlığı nedeniyle tüp bebek tedavisi gören Doğan ailesi 8 yıl sonra anne-babalığı tattı. Azospermi nedeniyle çocuk sahibi olamayan Gökhan Doğan önce kendisi doktora gidiyor. Sorunun kendisinde olduğunu öğrenince hemen tedaviye başvuruyorlar. Dördüncü tüp bebek denemelerinde bize başvuran çiftimiz gerekli tedavilerden sonra hamilelik haberini aldılar. Doğan çifti, “Hamilelik haberini aldığımız zaman dünyalar bizim oldu. Bebeklerin ikiz olduğunu öğrenince birbirimize sarılarak ağladık. Cinsiyetlerinin bir kız, bir erkek olmasının ise Allah’ın bize bunca zaman sabırla beklememizin bir armağanı olarak düşündük”. Doğan ailesi 11 aylık bebekleri ile ilk anneler gününü kahvaltıda doktorları ve diğer ailelerle birlikte kutladılar.
50’YE BİR KALA ANNE OLDU
49 yaşında anneliği tadan Nihal Özkan, ikinci anneler gününü çocuğu ve eşi ile Ferti-Jin Ailesinin Anneler Günü kahvaltısında kutladı. Nihal Özkan; “Her işte bir hayır vardır. Çalışan insanlar olarak kariyerimizi tamamladık. Genç anne-baba olsaydık belki çocuğumuza bu kadar vakit ayıramayacaktık. Şimdi vaktimizin çoğunu çocuğumuza ayırıyoruz. Çocuğumuzu büyük bir sevgiyle büyütüyoruz. Allah isteyen herkese bu duyguyu yaşatsın. Tüm annelerin, tüm kadınların anneler gününü kutluyorum. Anne olmak isteyenler yaşım geçiyor düşünerek asla vazgeçmesinler. Ben pes etmedim ve bebeğimi kucağıma aldım. Bu duygu anlatılmaz, yaşanır.”
EBE SONGÜL’ÜN ÇOCUK ÖZLEMİ 17 YIL SONRA BİTTİ
Ebe Songül Othan, çok sayıda ailenin çocuk sevincine tanıklık etti. Doğurttuğu bebekler askerlik çağına geldi. Ancak kendi bebeklerini kucağına almak için 17 yıl sabırla beklemesi gerekti. Songül Othan, anne olabilmek için zaman, emek ve kendi olanaklarına göre küçük bir servet harcadı. Çaresizlikten üfürükçülere bile gitti. Ama her seferinde gebelik testi sonucu negatif çıktı. O kadar zor zamanları oldu ki, intiharı dahi düşündü. Bazen “Uğraşmayın olmaz” diyen doktorlarla, bazen de eşiyle mücadele etti. Songül Othan’ın çocuk sahibi olamamasının nedeni, Kallman sendromuydu. Yani hiçbir kokuyu alamıyordu. Birçok hastalığın bir arada olduğu Kallman sendromunun etkilerinden biri de doğal yollarla gebe kalamamak. Songül Othan’ın dört kız, bir erkek kardeşi vardı. Doğuştan olan Kallman sendromu, Songül dışında erkek kardeşinde de vardı. Onun da çocuğu olmuyordu. Kardeşinin tedavi göreceği tüp bebek merkezini kendisi buldu. Çünkü erkek kardeşi sonuç alırsa, kendisi için de bir umut doğacaktı. Kardeşinin çocuk sahibi olması ona çifte mutluluk yaşattı. Demek ki onun da bir şansı vardı! Songül Othan bize geldiğinde, tedavilerden yumurtalıkları yorulmuş, kilo almış, tükenme hissi yaşıyordu. Bazı tekniklerle gebeliğini kolaylaştırmaya çalıştık. Sonunda da gebelik gelişti.
SONUCU ÇELİK KASAYA SAKLADILAR
Tam 12 kez aşılama, yedi kere de tüp bebek tedavisi görmüştü ama inadı ve ısrarı mutlu sonla bitti. Yapılan test, ‘Hamilesin’ diyordu. Pozitif çıkan testi, çelik kasaya sakladılar. Üstelik ultrasonda aileyi başka bir süpriz bekliyordu: Bebekler ikizdi! Cinsiyetleri umurlarında değildi, kız ya da erkek hiç fark etmezdi… İkiz kızlarının ameliyathaneyi dolduran ağlama sesi, hayatında duyduğu en güzel sesti onun için. Songül Othan, şu anda 5 yaşında olan ikiz kızları Asena ve Hasret Nisa ile anne olmanın tadını çıkarıyor. Tek sıkıntısı, minik kızlarının kokusunu içine çekememek…
“ANNE BABALARIN KUCAKLARI BOŞ KALMASIN”
28 yıl sonra anne olan Fatma Ekşi, kendisiyle barışık bir anne. Oğlumla parka gittiğimizde eşimle bana “Torununuza dikkat edin, düşmesin diyorlar. Biz de gülerek “Tamam” diyoruz. Fatma Ekşi; “Çocuk sahibi olmak isteyen bütün anne-babaların kucakları boş kalmasın” diyor.
Baba Hüseyin Ekşi ise “Çocuğumuzu kucağımıza aldığımızda dünyalar bizim oldu. Allah ümitlerimizin tekrardan yeşermesini sağlayan Dr. Seval Taşdemir ve ekibinden razı olsun” şeklinde konuştu. Şuanda 9 yaşında olan oğulları Bilal ile aile olmanın tadını çıkarıyorlar.