Politika

Erbakan ve Önder Narin: Başında Milli geçen ama ne yazık ki millileşemeyen bir eğitim sistemi

Her bakan değişmesi ile  eğitim sisteminin değişmesini eleştiren Yeniden Refah partisi Kayseri il Başkanı Önder Narin ‘eğitim sistemimizin geleceğine bilim kurulundaki halk sağlığı uzmanı değil eğitimciler , öğrenciler , veliler ve akademisyenler karar vermelidir’ dedi.

Eğitim sistemini ‘Başında ‘Milli’ geçen ama ne yazık ki millileşemeyen bir eğitim sistemi’ şeklinde eleştiren  Önder narin şunları söyledi.

“Dünyanın en uzun süre okullarını kapatan ikinci ülke konumunda olan memleketimizde bugün ilk ders zili çaldı. Toplumun hayatını düzene koyan okullar ne yazık ki uzun süredir kapalı kalmıştı. Okulların kapalı olmasıyla birlikte de birçok alışkanlıklarımız ve yaşam düzenimiz birbirine karışmıştı. İnsanlar kendilerini çocuklarının okul düzenine ve çalışma sistemine göre ayarladığı için büyük bir boşluk oluşmuştu. Aradan geçen zaman içerisinde okula dönüş hazırlıklarının yeterince yapılmadığına dair kanaat maalesef toplumda gözlemlenmektedir. Öğrencilerimizin mutluluğu ve heyecanı için çalması gereken zillerin yerine velilerde endişe ve tereddütler oluşturmaktadır. Kimine göre uzaktan eğitim bana göre ise dijital eğitim hâlâ yeterince anlaşılamamış ve gerekli altyapı sağlanamamıştır. Öğrencilere demokrasi dersi anlatan öğretmenlerimize demokrasi dışı bir uygulama ile PCR testi zorunluluğu getirmekteyiz. Öğrenci servis ücretini bir öğrenci için karşılayamayan bir velinin iki öğrencisi varsa bu ücretin altından nasıl kalkacağı muammadır. Artan kırtasiye masrafları , zorlamaya dayalı kaynak kitap alımları , gönülsüz yapılmaya mecbur edilen okul bağışları hâlâ bir sorun oluşturmaktadır. Diğer birçok bakanlığın aksine başında Milli geçen ama ne yazıkki millileşemeyen bir eğitim sistemi sunan Milli Eğitim Bakanlığımız akademisyenlerden ve toplumun ilgili birçok kesiminden bir kurul oluşturarak derhal anlatmakla bitmeyecek sorunlara çözümler bulmalıdır. Eleştirecek birçok yönü olan , saymakla bitmeyecek sıkıntıyı içinde barındıran eğitim sistemimizin geleceğine bilim kurulundaki halk sağlığı uzmanı değil eğitimciler , öğrenciler , veliler ve akademisyenler karar vermelidir. Ahlak ve maneviyat eksenli milli eğitim modelinin uygulanması şarttır. Mesleki eğitim ihmal edilmemelidir. Sorunlara çözüm bakanları değiştirmek değil bakış açısını değiştirmektir.

Bu kadar soruna ve sıkıntıya rağmen heyacanla okula koşan milyonlara eğitim öğretim hayatları boyunca başarılar diliyor , kutsal saydığımız mesleği icra eden eğitimcilerimizede kolaylıklar diliyorum. Yüzleriniz hep gülsün , sağlıklı , huzurlu , verimli bir dönem geçirin.”

Fatih Erbakan: ‘Kaliteli nesiller yetiştirmek hayati öneme sahip’

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, 2021-2022 eğitim öğretim yılının açılmasına ilişkin “Bilimsel kalitesi yüksek, ahlaki ve manevi kalitesi yüksek nesilleri yetiştirmek geleceğimiz açısından hayati öneme sahiptir.” dedi.

Erbakan, ayrıca yeni eğitim-öğretim yılı başlarken, “hukuken ve bilimsel olarak yanlış” olan, aşı olmak istemeyenleri aşı olmaya mecbur bırakan zorunlu PCR testi uygulamasından bir an önce vazgeçilmesi gerektiğini de  ifade etti.

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Dr. Fatih Erbakan, 2021-2022 yeni eğitim öğretim yılının açılmasına ilişkin yazılı açıklamada bulundu.

‘Eğitim kalitesinde 37 OECD ülkesi arasında 31. sıradayız’

Erbakan, açıklamasının başında 2021- 2022 yeni eğitim öğretim yılının hayırlara vesile olmasını temenni ederek şu ifadeleri kullandı:

“Üç senede bir gerçekleştirilen Uluslararası PISA değerlendirmesinin 2018 yılı sonuçlarına göre, Türkiye’nin eğitim kalitesi 37 OECD ülkesi arasında 31. Sırada yer alıyor.  İlköğretim kalitemiz LGS sonuçlarında görülüyor, lise eğitimi kalitemiz YKS sonuçlarında görülüyor. 2021 YKS’de; İlk oturuma katılan adayların yüzde 32’si (3’te 1’i) barajın altında kalmıştır. İlk oturumda 40 soruluk matematik testindeki doğru yanıt ortalaması 5 olmuştur. Bu sonuçlara göre, 2021 YKS’de barajı geçme oranlarının 2020 YKS’ye göre belirgin bir biçimde düştüğü görülüyor. Diğer taraftan; İmam Hatipler deseniz asıl maksadından çok uzakta, pek çoğunun sadece adı İmam Hatip… Meslek eğitimi, ara eleman yetiştirilmesi neredeyse sıfır noktasına gelmiş. Dünyanın ilk 500 üniversitesi sıralamasına çoğu yıllar tek bir üniversitemiz dahi giremiyor. Maalesef üniversitelerimiz araştırma, icat ve patent noktasında sınıfta kalıyor. Lise ve üniversite diplomalarımız dünyanın hemen hemen hiçbir yerinde geçmiyor. Yabancı dil öğretiminde Dünyanın en alt sıralarındayız, 15 sene İngilizce eğitimi verdiğimiz genç İngilizce cümle kuramıyor.”

‘Ahlaki ve manevi kalitesi yüksek nesiller yetiştirmeliyiz’

‘Hemen her alanda olduğu gibi eğitim alanında da ehliyet, liyakat yerine, torpil ve akrabalık geçer akçe haline gelmiş durumda.’ diyen Erbakan, “Avrupa’nın en büyük adalet saraylarını, lüks ve konforlu duruşma salonlarını yaparak adalet dağıtmak noktasında işimiz bitiyor sananlar, benzer şekilde eğitim-öğretim alanında da üniversite sayımızla, modern okul binaları yapmakla, öğrencilere tablet dağıtmakla, eğitime ayrılan bütçeyi artırmakla övünüyorlar. Oysa ki yıllardır ifade ettiğimiz gibi eğitim alanında yapılması gereken, kaliteli ve istikrarlı bir müfredat ve eğitim sistemiyle, kaliteli öğretmen ve akademisyen kadrosuyla “kaliteli nesiller” yetiştirmektir. Her sene değişen ezbere dayalı eğitim sistemi ve müfredatla, hiçbir işe yaramayan yüz binlerce, milyonlarca diploma dağıtmak yerine, araştıran, sorgulayan, icat yapan, kendi alanında inovasyonları hayata geçiren nesiller inşa etmek gereklidir.” ifadelerini kullandı.

Okullardaki zorunlu PCR testinden vazgeçilmelidir

Erbakan, zorunlu PCR testi genelgesinin iptali için parti olarak geçtiğimiz günlerde Danıştay’a dava açtıklarını hatırlatarak okullardaki uygulamadan da vazgeçilmesi çağrısında bulundu:  “Burada ifade edilmesi gereken diğer önemli bir husus da;  Bu öğretim yılında başta öğretmenler olmak üzere eğitim personeli, kantin çalışanları ile öğrenci servislerinin şoför ve rehber personelinden haftada iki kez PCR testi istenecek olması… Üniversitelerimiz öğretime başladığında da, aşı olmayan üniversite öğrencileri ve üniversite çalışanları düzenli olarak test yaptıracak. Ayrıca öğretmenler dışındakilerin PCR testlerinin de ücretli olmasının düşünüldüğü ifade ediliyor. Bu da üniversite öğrencilerinin, kantin çalışanlarının, servis şoförlerinin aylık 3-4 bin TL maliyetle karşılaşması demektir. Bugün de yeni eğitim-öğretim yılı başlarken, “hukuken ve bilimsel olarak yanlış” olan, aşı olmak istemeyenleri aşı olmaya mecbur bırakan bu uygulamadan bir an önce vazgeçilmesi gerektiğini bir kez daha ifade ediyoruz. Bütün bu olumsuzluklara rağmen, 2021-2022 Eğitim-Öğretim yılının hayırlı olmasını temenni ediyor, geleceğimizin teminatı öğrencilerimize ve geleceğimizi inşa eden fedakar öğretmenlerimize başarılar ve kolaylıklar diliyoruz.”

Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Davut Güleç Panel İletişim Sağ Menü
Davut Güleç Logo Ana Sayfa Davut Güleç Kimdir? Galeri Köşe Yazıları Site Haritası