Kültür-sanat, magazin-yaşam haberleri (26.11.2022)

Turna Misali filmi Amerika Prömiyerini Anchorage Film Festivali’nde gerçekleştirdiYönetmenliğini İffet Eren Danışman Boz’un, yapımcılığını İEDB Film adına Eyüp Boz’un üstlendiği Turna Misali filmi Amerika Prömiyerini 22. Uluslararası Anchorage Film Festivali’nde açılış filmi olarak gerçekleştirdi. 2-11 Aralık 2022 tarihleri arasında gerçekleşen Anchorage Film Festivali’nin açılış filmi olarak 2 Aralık’ta gösterilen Turna Misali aynı zamanda Anchorage Film festivalinde yarışıyor. 34. Tokyo Uluslararası Film Festivali “Asya’nın Geleceği” bölümünde izleyicileriyle buluşan Turna Misali 2019 yılında TRT 12 Punto Senaryo Günleri’nde TRT ön alım ödülü kazanmıştı. 41. İstanbul Film Festivali’nde Ulusal Yarışma finalisti olan Turna Misali 10. Antakya Film Festivali’nde Yeşilçam Özel Ödülü’ne layık görüldü. Turna Misali 29. Adana Altın Koza Film Festivali’nde ve 33. Ankara Film Festivali’nde özel gösterim yapmıştı. Başrollerini Sennur Nogaylar, Necmettin Çobanoğlu, Timur Ölkebaş ve Zeynep Elçin’in paylaştığı Turna Misali filminin senaryosu Eyüp Boz ve İffet Eren Danışman Boz’a ait. Turna Misali filmi Mersin’in Silifke ilçesinde çekildi. Filmin kurgusunu Melik Saraçoğlu, müziğini Coşkun Karademir ve görüntü yönetmenliğini Eyüp Boz üstlendi. TURNA MİSALİ hakkında2021/Türkiye/98′Renkli, Dcp, 2.39, 5.1 Sound TürkçeYapım          : İEDB FilmYönetmen    : İffet Eren Danışman BozYapımcı        : Eyüp Boz, İffet Eren Danışman BozSenaryo       : Eyüp Boz, İffet Eren Danışman BozOyuncular    : Sennur Nogaylar, Necmettin Çobanoğlu, Timur Ölkebaş, Zeynep   Elçin Sercan Can, Deniz Ceylan, Kasım Boran Aslan, Tankut Kılınç, Barbaros EnginGörüntü Yönetmeni: Eyüp BozKurgu           :Melik SaracoğluSes               :Fatih AydoğduRenk Düzenleme: Cem TaşkaraSes Miksaj   : Meriç Erseçgen

Bir Sandık Başkomiser Polisiyesi…

KAFKA KİTAP,GİZEM DOLU YENİ SERİSİNİN İLK KİTABI KANLI MUAMMA ile YERLİ POLİSİYEYE TAZE BİR SOLUK GETİRİYOR!

Kafka Kitap, yepyeni bir yerli polisiye gerilim romanını okurlarla buluşturuyor: A.Tunç’un kaleme aldığı Kanlı Muamma – Sandık Açılıyor çıktı! A. Tunç, Kanlı Muamma’da Çanakkale’nin sakin yaşantısına kısa bir mola verip okurları Başkomiser Sandık’la birlikte büyük bir sır perdesini aralamaya davet ediyor. Kanlı Muamma, Başkomiser Sandık’ın yerli polisiye severleri yepyeni maceralara sürükleyeceği bir serinin ilk kitabı…

Bir üniversitede Sanat Tarihi ve Arkeoloji bölümünde akademisyen olan Halit, eşinden boşanıp kendine yeni bir hayat kurma umuduyla geldiği Çanakkale’de hiç beklenmedik olayların merkezinde bulur kendini. Hayatı alışıldık bir sakinlik içerisinde geçerken Başkomiser Nusret Sandık’la ev arkadaşı olması, bildiği dünyayı yerle bir edip bambaşka bir âleme kapı aralayacaktır. Yüzyıllar öncesinden kalan bir Tevrat rulosu, ağaca asılı bulunmuş bir kadın cesedi, gün ortasında silahlı çatışma, mafyalar, faili meçhul cinayetler… Polislerden nefret eden bir ailede büyüyen Halit, kendini bir anda polisiye bir gizemin tam da içinde, Başkomiser Sandık’ın gölgesini hayranlıkla takip ederken bulur.

“Habil’le Kabil vardır. Adem’le Havva’nın oğulları. Cinayet oradan başlar insanın tarihinde. Kabil, kardeşini kıskanıp öldürmüş Eski Ahit’e göre. Sonra korkmuş, ben bu ölüyle ne yaparım şimdi, diye. Almış ölüsünü yanına, tam bir yıl bir çuvalın içinde gezdirmiş kardeşini. Bir gün bir kargayı görmüş, ölüsünü gömüyormuş karga. Tabii bir ışık yanmış kafada. Demiş ki ben de gömeyim. Gömmüş kardeşini. Gömülen ilk ölü, cinayeti saklamak niyetiyle gömülmüştür yani. Gömülen ilk insandır Habil, kutsal kitaplara göre. Ama bu hikâyede aksayan taraflar var tabii. Bir kere kargalar ölüsünü gömmez. İkincisi, hiçbir ölü dayanmaz o kadar gezdirmeye. Ama buradan bize çıkan ders başka. İnsan ölülerden kurtulmak zorundadır. Anlatabiliyor muyum? Necistir çünkü ölü. Hastalık saçar, pis kokar, kötü görünür. Hem ölüyü gömünce insan daha kolay baş eder ölümle. İşte bizim işimiz öldüreni bulmaksa, buna giden ana yol, öldürenin ölüden kurtulmak için neler yaptığına bakmaktır.”

SKANDAR ve UNİCORN HIRSIZI ile TEK BOYNUZLU ATLARIN FANTASTİK DÜNYASINDA NEFES KESEN BİR MACERA!

Yetenekli bir çocuk, onun tek boynuzlu atı ve fırtınalı, büyülü bir dünya hakkında sürükleyici bir hikaye: Epsilon, A.F. Steadman’ın fantastik serisinin ilk kitabı Skandar ve Unicorn Hırsızı’nı Türkiye’deki okurlarla buluşturdu! Unicornların daha önce hiç anlatılmamış destansı hikâyelerine hayat veren Skandar ve Unicorn Hırsızı, sıradışı kahramanlar, unutulmaz dostluklar, görkemli element sihirleri ve nefes kesici yarışlarla dolu bir maceranın kapılarını aralıyor.

A.F. Steadman’ın tüm dünyada çok ses getiren fantastik Skandar serisinin ilk kitabı Skandar ve Unicorn Hırsızı, Epsilon logosu ve Şebnem Tansu çevirisiyle raflarda yerini aldı. Korkuyla neşenin harika bir dengeyle bir araya geldiği Skandar ve Unicorn Hırsızı, okurları büyülü bir dünyanın içine sürüklüyor.

Skandar Smith’in en büyük hayali, Anakara’daki hayatını geride bırakıp herkesten gizlenen unicornların yaşadığı Ada’ya binici olarak kabul edilmekti. Bu yüzden uzun yıllar boyunca tek bir sınav için çalıştı: Kuluçkahane sınavı! Bu zorlu sınavı geçerse Ada’ya gidip özel bir binici olacak, onu bekleyen unicornuyla bağ kurabilecek ve element sihrini kullanabilecekti. Ne var ki sınav günü gelip çattığında işler Skandar’ın umduğu gibi gitmedi. Unicornlara ve geleceğe dair tüm umutları tükendiği sırada evlerine gelen gizemli bir kadın, onu Ada’ya davet etti.

Orada bir yandan eski okulundakilere hiç benzemeyen arkadaşlar edinecek, bir yandan da destansı gökyüzü savaşları, tehlikeli uçuşlar ve kıyasıya rekabetle dolu yepyeni bir dünya keşfedecekti. Ancak Skandar’ın henüz bilmediği büyük bir sır vardı ve açığa çıkarsa bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı.

EPSİLON YAYIN GRUBU’NUN,TÜM YAYINCILIK SEKTÖRÜNÜN FAALİYETLERİNE EV SAHİPLİĞİ YAPACAK ETKİNLİK MERKEZİ KÜLTÜR 365, SUADİYE’DE AÇILDI!

1993 yılında kurulan ve yılda 400 yeni kitap başlığını okurlarla buluşturan Epsilon Yayın Grubu’nun, Verdura İstanbul işbirliğiyle hayata geçirdiği etkinlik merkezi Kültür 365, Suadiye’de açıldı. 24 Kasım Perşembe akşamı gerçekleşen Kültür 365 açılış davetine Akasya Asıltürkmen, Ali Aksöz, Aziz Aksöz, Alaaddin Babaoğlu, Banu Tozluyurt, Benan Kepsutlu, Burkay Adalığ, Büşra Yılmaz, Birsen Ekim Özen, Cem Mumcu, Doğan Akdoğan, Ece Erdoğuş Levi, Emrah Kaya, Gözde Erdoğan, Gülşah Yemen, Muzaffer Seçim Toklu, Melis Dilmener, Nilgün- Aydın Ilgaz, Nurdan Bağrıaçık, Pınar Erbaş Ersoy, Sadık Usta, Sanem Gonzales, Timur Harzadan, Yasemin Sungur, Yasemin Özek gibi yazarlarla yayıncılık ve basın dünyasından isimler katıldı. Hem Epsilon Yayın Grubu’nun hem de tüm yayıncılık sektörünün yazar-okur buluşmalarına, imza günlerine, atölye çalışmalarına ve kitap tanıtımlarına ev sahipliği yapacak olan Kültür 365, etkinlik olmayan günlerde ise konforlu bir sosyalleşme ve çalışma alanı olarak misafirlerini ağırlayacak.

 Yaklaşık 30 yıl önce çocuk kitaplarıyla başladığı yayıncılık hayatını, tür yelpazesini zenginleştirerek sürdüren ve birbirinden farklı yapıtlarla kitapseverlere geniş bir alan yaratan Epsilon Yayın Grubu, Türkiye’den ve dünyanın çeşitli coğrafyalarından her biri dikkate değer eserleri yayımlamaya devam ediyor.

Svetlana Aleksiyeviç, Malala, Nadia Murad gibi Nobel Edebiyat Ödülü sahibi yazarların yanı sıra Harper Lee, Richard Bach, George R.R. Martin, Jeff Kinney, Stephenie Meyer, Sarah Jio gibi uluslararası çoksatan yazarların yayıncısı olan Epsilon Yayın Grubu, çatısı altında yer alan Epsilon Yayınevi, Kafka Kitap, Uçan Fil, Nemesis, Nora, Masalperest, Okuyanus, Okuyan Koala, Serenad ve Senpai markalarıyla her yıl ortalama 400 yeni kitap başlığını okurlarla buluşturuyor.

Epsilon Yayın Grubu, yayıncılık sektörü için bir buluşma alanı yaratmak amacıyla etkinlik merkezi Kültür 365’i hayata geçirdi. Suadiye’de açılan Kültür 365, samimi ortamında yazar-okur buluşmalarından imza günlerine, atölyelerden kitap tanıtımlarına birçok farklı etkinliğe ev sahipliği yapacak. Kapıları tüm yayıncılara açık olan Kültür 365, etkinlik olmayan zamanlarda ise sunduğu kafe hizmetiyle yazarlar, çevirmenler ve editörler başta olmak üzere herkes için bir sosyalleşme ve çalışma alanı olacak.

***

BASIN YAYIN SANAT EDEBİYAT ŞİİR DÜNYASI’NDAN KISA KISA DUYURULAR…

DERLEYEN: KERİM ÖZBEKLER
GAZETECİ-YAZAR-ŞAİR
*YAZAR ERDOĞAN BAYSAL İÇİN İZMİR’DE MEVLÜT OKUTULACAK VE ANMA TOPLANTISI YAPILACAK…
İzmir Yazarlar Kooperatifi kurucu başkanı Erdoğan Baysal’ın vefat etmesi nedeni ile 28 Kasım 2022 Pazartesi günü, saat.14.00-15.00 arasında;İzmir Yazarlar Kooperatifi-Mimar Kemalettin Caddesi, 1335 Sokak, Serbölük Mehmet İş Hanı, No.13/304 Konak-İzmir adresinde, ”Kuran Okuma” işi gerçekleştirilecektir. 15.00-1700 saatleri arasında da ”Anma Toplantısı” yapılacaktır. İlgilenenlere, önemle duyurulur.
Serkan Esen
İzmir Yazarlar Kooperatifi (İZYAKO) Başkanı
Tel.0-505-8123207
bilgi.izyako@gmail.com 
bilgi@izyako.com
https://www.izyako.com

*TURGAY YILDIZ ÇOCUK OYUNU YAZMA YARIŞMASI BİRİNCİSİNE 8.000, İKİNCİSİNE 5.000. ÜÇÜNCÜSÜNE 3.000 LİRALIK PARA ÖDÜLÜ VERİLECEK.(SON BAŞVURU TARİHİ.09 OCAK 2023)…

Ankara Tiyatro Yapımcıları Derneği ve Turgay Yıldız Ailesi Turgay Yıldız Çocuk Oyunu Yazma Yarışması düzenledi.
KATILIM KOŞULLARI;
-Yarışmada, konu ve tema sınırlaması yoktur.
-Oyunlar, özgün olmalıdır. Uyarlama eserler, yarışma dışı tutulacaktır.
-Oyunların çocuk psikolojisi-pedagojisine, çağdaş değerlere ve  tiyatro estetiğine uygunluğu ve sahnelebilirliği gözetilecektir.
-Eserlerin, başka ırkları-ulusları-dilleri-engellileri-kadınları aşağılayıcı nitelikte olmamaları gerekmektedir.
-Yarışmaya katılacak eserlerin daha önce yayımlanmamış, amatör- özel ya da ödenekli topluluklarca yurt içinde veya yurt dışında sahnelenmemiş olması gerekmektedir.
-Yarışma, yurt içinden ve yurt dışından herkese açıktır. ancak seçici kurul üyeleri ve birinci derece yakınları yarışmaya katılamazlar.
-Yarışmaya son katılım tarihi, 09 Ocak 2023‘tür. Gecikmeler, dikkate alınmayacaktır.
-Her oyun yazarı, yarışmaya bir eserle katılabilir.
-Sayfa sayısı konusunda, sınır yoktur.
-Gönderilecek eserlerin Times New Roman karakterinde, 1.5 aralıkla ve oyun yazma ve dil bilgisi kurallarına uygun olması gerekmektedir. -Oyunlar A4, Word formatında yazılmış olmalı, dijital olarak antiyap06@gmail.com e-posta adresine gönderilmelidir.
-Yarışmacılar gerçek isimleriyle değil, rumuzla katılacaklardır. Bu nedenle, eserin üzerinde gerçek kimliği anımsatacak ya da açıklayacak bir bilgi olmamalıdır. Yazarların, oyun metinlerinin ilk sayfasına oyunun adını ve bir kelimeden oluşacak rumuzu yazmaları gerekmektedir. Ayrıca 27 Şubat 2023 tarihinde, antiyap06@gmail.com e-posta adresine rumuzlarını da içeren bir Word sayfasına, özgeçmişlerini-fotoğraflarını ve iletişim bilgilerini yazmaları gerekmektedir.
TURGAY YILDIZ ÇOCUK OYUNU YAZMA YARIŞMASI ÖDÜLLERİ;
Birinci’ye.8.000 TL.,
İkinci’ye.5.000 TL.,
Üçüncü’ye.3.000 TL.

*KİRPİ EDEBİYAT DERGİSİ ÖYKÜ YARIŞMASINI KAZANAN YAZARA 5.000, İKİNCİSİNE 3.000. ÜÇÜNCÜSÜNE, 1.000 LİRA ÖDENECEK.(SON BAŞVURU TARİHİ.15 MART 2023)…

KATILIM KOŞULLARI;
-Öykü yarışmasına Türkiye’de ya da yurtdışında yaşayan, Türkçe eser veren ve 18 yaşından gün almış olan herkes katılabilir.
-Yarışmaya kimlik ve iletişim bilgileri gizli kalmak kaydıyla her katılımcı, bir rumuz ile başvuracaktır. (Her yarışmacı, yarışmaya tek bir öyküyle katılabilir. Birden fazla kişi tarafından ortaklaşa yazılmış öyküler, yarışmaya kabul edilmez.)
-Yarışma başvurusu, ücretsizdir.
-Yarışmaya jüride yer alan kişiler, Kirpi Edebiyat ve Düşün Dergisi yayın kurulu üyeleri ile bu kişilerle birinci dereceden kan bağı olanlar katılamazlar.
-Başvurular, kirpiedebiyatyarisma@gmail.com mail adresine yapılacaktır.
-Yarışmaya öykü gönderilirken, e-mailin konu kısmına mutlaka “Kirpi Edebiyat ve Düşün Dergisi Öykü Yarışması Başvurusu” yazılmalıdır.
-Başvurular, e-mail ile kabul edilecektir. Başvuruyu yapan kişi, eserin bulunduğu PDF dosyasına kendisi için belirlediği bir rumuzu yazarak kaydedecektir. Eserin dosya isminde, eser sahibine ait başka bir bilgi olmayacaktır. Rumuzu olmayan başvurular, kabul edilmeyecektir.
-Her katılımcı e-mailin içeriğine, Rumuz-Adı-Soyadı-katıldığı başlık (Öykü Adı)-100 veya 150 kelimelik kısa özgeçmiş-ikametgah adresi ve telefon numarasını yazacaktır. Bu bilgilerin bulunmadığı başvurular, kabul edilmeyecektir.
-Yarışmaya katılan öykülerin daha önce düzenlenen benzer yarışmalarda dereceye girmemiş olması, başkası tarafından yazılmamış olması. Kısmen ya da tamamen başka bir metinden kopya edilmemiş ve daha önce herhangi bir yerde (Çevrim içi veya çevrim dışı platformlarda), yayımlanmamış olması gerekmektedir.
-Başvuruda bulunan kişi öykünün tümüyle kendisine ait olduğunu, özgün olduğunu ve başka bir yarışmada ödül almadığını kabul ve taahhüt eder. Ödül alan katılımcılardan, bu taahhütleri dışında hareket ettiği anlaşılanlardan elde ettikleri ödülleri geri alınır.
-Yarışmada ilk ona giren öykülerin telif haklarının süresiz, bedelsiz ve koşulsuz olarak yarışmayı düzenleyen KİRPİ EDEBİYAT VE DÜŞÜN DERGİSİ’ne geçmiş olduğunu, yarışmaya eser gönderen her yarışmacı kabul etmiş sayılır. Dolayısıyla, KİRPİ EDEBİYAT VE DÜŞÜN DERGİSİ, yarışmada ilk ona giren öyküler üzerinde süresiz tasarruf yetkisine sahiptir. Ayrıca yarışmaya katılan öykülerin muhafazası da süresiz ve koşulsuz olarak KİRPİ EDEBİYAT VE DÜŞÜN DERGİSİ’ne ait olup, yarışmaya katılanlar tarafından geri istenemeyecektir.
-İlk ona giren öyküler, Kirpi Edebiyat ve Düşün Dergisi’nde özel sayı olarak yayınlanacaktır.
-Yarışmaya gönderilen eserler bir ön elemeye tabi tutulacak, bu şartnamenin herhangi bir maddesine aykırılığın tespit edilmesi durumunda, yarışma dışı bırakılacaktır.
-Yarışmaya katılan kişiler, şartnameyi kabul etmiş sayılırlar.
-Son başvuru tarihi, 15 Mart 2023. Saat.18.00’e kadardır, bu tarih ve saatten sonraki gönderimler kabul edilmeyecektir.
-Ödüle aday öykülerde amaca ve konuya uygunluk, Türkçenin yaratıcı olanaklarını kullanmadaki başarı ve yazınsal duyarlık ve değer aranacaktır.
-Jüri değerlendirmeleri sonrasında ilk ona giren öyküler, 1 Haziran 2023 tarihinde Kirpi Edebiyat ve Düşün Dergisi sosyal medya hesapları üzerinden paylaşılacaktır.
-Yarışma jürisi kararı kesindir, itiraz edilemez.
ÖYKÜ GÖNDERME ŞARTLARI;
-Eserler, PDF formatında gönderilmelidir.
-Metin, öykü türüne uygun biçimde, Türkçe dil kurallarına uygun olarak yazılmalıdır.
-Öykü A4 boyutunda, 12 punto “Times New Roman” yazı karakteriyle yazılmalıdır.
-Öykünün uzunluğu 1,5 satır aralığıyla, en az iki (2) A4 sayfa, en fazla altı (6) A4 Sayfa olmalıdır.
-Bu şartlara uymayan öyküler, değerlendirmeye alınmayacaktır.
KİRPİ EDEBİYAT VE DÜŞÜN DERGİSİ ÖYKÜ YARIŞMASI ÖDÜLLERİ;
Birinci’ye.5.000 TL.,
İkinci’ye.3.000 TL.,
Üçüncü’ye.1.000 TL.
İlk on sıralamasına giren eser sahiplerine, plaket verilecektir.

*GAZETECİ-YAZAR UĞUR PİŞMANLIK’IN 3 KİTABI

MERSİN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİTARAFINDAN YAYINLANDI…Tarsus tarihi ve kültürü üzerine çalışmalar yapan gazeteci-yazar Uğur Pişmanlık’ın 3 kitabı, Mersin Büyükşehir Belediyesi Yayınları arasında çıktı. Bu kitapların isimleri şu şekilde Antik Çağ’da Tarsus Olimpiyatları Atlet Filozof Khrisippos ve Uluslararası Tarsus Maratonu-Tarsus Çeşme ve Hayratları ile Türkiye’de ilk Elektrik Tarsus ve Barajları.UĞUR PİŞMANLIK TARAFINDAN YAZILAN VE YAYINLANAN DİĞER KİTAPLARIN İSİMLERİ İSE AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDEDİR.-Kent Masalları (1997) Yorum Ofset Yayıncılık,-Antik Çağ’da Tarsuslu Filozoflar (2002) Arkeoloji ve Sanat Yayınları,-Tarsuslu Romantik Şair M. Sami Aşar Yaşamı ve Eserleri (2007) Aratos Yayınları,-Tarsuslu Yazarlar ve Sanatçılar Antolojisi (2008) Aratos Yayınları,-Tarsus Bibliyografyası (2008) Aratos Yayınları,-Edebiyatta Tarsus (2009) Aratos Yayınları,-Edebiyatımızda Çeşmeler (2009) Aratos Yayınları,-Tarsus Basın Tarihi-Yüzyıllık İzler (2009) Tarsus Kültür ve Dayanışma Derneği Yayını,-Barış ve Aydınlanmaya Adanmış Bir Yaşam: İsmail Hakkı Öztorun (2010) Barış Derneği,-Edebiyatımızda Radyolar (2011) Aratos Yayınları,-Gezginlerin Gözüyle Tarsus (2012) Arkeoloji ve Sanat Yayınları,-Tarsus İşçi Sınıfı Tarihi (2013) Yazılama Yayınları,-Tarsus Çıplak Mahallesi (2014) Aratos Yayınları,-Toroslarda Bir Çukurova Yazlığı Namrun Yaylası (2014) Aratos Yayınları.-Boyun Eğmeyen İnsan (2014) La Kitap Yayınları,-Cumhuriyetten Günümüze Tarsus’ta Tiyatro (2017) Aratos Yayınları,-Barış ve Sosyalizm Yolunda Aydın Bir Hekim Sevinç Özgüner (2017) Aratos Yayınları,-Cumhuriyetten Günümüze Tarsus’ta Sinema (2020) Tarsus Belediyesi Kent Yayınları,-Yeryüzü Olayları (2020) Aratos Yayınları,-Tarih İçinde Bir Başkent Tarsus (2021) Aratos Yayınları,-Tarsus Olimpiyatları ve Tarsus Maratonu (2022) Mersin Büyükşehir Belediyesi Yayınları,-Türkiye'de İlk Elektrik: Tarsus (2022) Mersin Büyükşehir Belediyesi Yayınları,-Tarsus Çeşme ve Hayratları (2022) Mersin Büyükşehir Belediyesi Yayınları,-Tarsus Kent Yazıları (2022) Aratos Yayınları,-Bir Emek Savaşçısı: Arslan Eyce (2022) Taşucu Eğitim ve Doğal Hayatı Koruma Vakfı,-Sahneye Uyarlanmış Bir Yaşam:Kerim Afşar (2022) Tarsus Belediyesi Kent Yayınları,UĞUR PİŞMANLIKAratos Dergisi ve Kültür-Sanat EviGözlükule Mahallesi, Abdi İpekçi Caddesi, No.8633400 Tarsus-MersinTel.0-533-7234789ugurpismanlik@gmail.comaratosdergisi@gmail.comwww.aratosdergisi.com

*Zeynel Abidin Kıymaz

Gap Olay GazetesiYavuz Selim Mahallesi, Mehmet Akif Caddesi, No.6 (Petrol-İş Binası) Giriş Kat, No.1 Adıyaman0-533-5696768zeynelabidinkiymaz@gmail.comzakolay@hotmail.comgapolaygazetesi.com

*MU YAYINLARI

19 Mayıs Mahallesi, Tüccarbaşı Sk. No.6/11Kozyatağı-Kadıköy-İSTANBULTEL.0-532-3340942TEL+FAX.0-216 415 83 22mu@muyayinlari.comhttps://lnkd.in/dWeW26GH

*YAYINEVİMİZE YOLUNUZ DÜŞERSE 1 KAHVE İÇMEYE BEKLERİZ…

Yolunuz düşerse bekleriz, yayınevimize.(10 Kasım 2022 Perşembe-12.08)Toros Rifat ÇölkesenToroslu KitaplığıCemal Nadir Sokak, Büyük Milashan, No.26, K.1Cağaloğlu-İstanbul0-212-5275296 
admin@toroslu.com.tr

*POLİTİKACI-GAZETECİ VE YAZARLARIMIZ KISA KISA NE DEDİ ? NE YAZDI ?

Değerli kardeşlerim, bakın çay 1.000+simit 1.500 TL. eşittir, toplam 2. 500 TL. 5 kişilik bir aile, günde 3 öğün çay-simit yerse 2.500×5= 12.500 TL. Onu da 3 öğünle çarpın, etti mi 37.500 TL. Bir ayda ne eder ? 1.125.000 TL. Asgari ücret ne kadar ? 910.000 lira. Bu zalim yönetim, bu aziz millete bir bardak çayla bir simidi bile layık görmüyor. Bunların peşinden, nasıl gideceksiniz?.(Recep Tayyip Erdoğan-1993 Refah Partisi Bursa Konuşması)
*Devlet Bahçeli’den, AK Parti’nin HDP ile görüşmesi hakkında ilk açıklama: “Son derece, doğal ve doğru bir adımdır.”(haberhas.com)
*Bahçeli;MHP’yi savunmayı bıraktı, o artık Erdoğan’nın savunucusu.(Bülent Yahnici-Eski MHP Genel Başkan Yardımcısı) yenicaggazetesi.com.tr
*İktidarın zekasına hayranız;HDP’yi kapatmak için ”Anayasa Mahkemesi”ne, anayasa yapmak için HDP’ye başvuruyorlar.(Tuncay Seza Ak)

*Ben, ömrümde bir tek güvenlik makalesi okumamış bir adamım. Ben İçişleri Bakanlığı ile ilgili bir şey biliyorum dersem yanlış olur.(Süleyman Soylu-AKP’nin İç İşleri Bakanı)

*AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan’ın onursal başkanlığını yaptığı derneğin izinsiz yardım toplamasına izin verdi. İzinsiz yardım toplayan 37 dernek ve vakıftan 35’ine, bu hak AKP döneminde tanındı.(gercekgundem.com)

*AKP GRUP BAŞKANVEKİLLİĞİNE ABDULLAH ÖCALAN’I SAVUNAN 1 İSİM GETİRİLDİ…

AK Partili  Mahir Ünal, grup başkan vekilliğinden istifa etmişti. Ünal’ın yerineyse, AK Parti Tokat Milletvekili Özlem Zengin getirildi. Zengin’in, terörist başı Öcalan’ı övdüğü sözleri yeniden gündem oldu.TERÖRİST ÖCALAN’I ÖVMÜŞTÜ…Özlem Zengin, 2015 yılında A Haber’de Sevilay Yılman sunduğu programda HDP’li Selahattin Demirtaş’ı teröristbaşı Öcalan’ı örnek almadığı için eleştirdiği görüldü. Özlem Zengin videoda, “Selahattin Demirtaş’ın kullandığı dil, Öcalan’ın dilinden çok farklı. Kendisinin, onu rehber alması lazım” ifadelerini kullandı.(Milli Gazete)

*KİMSE BU ÜLKENİN SAHİBİ DEĞİLDİR…

Bir avuç insan haddini bilecek, kimse kendini bu ülkenin sahibi göremez.(Ekrem İmamoğlu-İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı)*Bunu hangi mantıkla dağıtıyorsun Kerim anlamadım ama bu ülke sahipsiz değil ve o bilmem ne oğlunun ve onun gibilerin dediği gibi kendini Türk görmeyenlere inat Türk milleti ve kendini Türk hissedenler bu ülkenin sahibidirler ve sahipsiz bırakmayacaktır. Bir daha da, böyle gaflete düşme.( 06 Kasım 2022 Pazar-17.56)Sabit İnce (sabitince1@hotmail.com) Kayseri
*Andımızın yeniden okutulması teklifine karşı da aynı ortaklık yapılmıştı;AKP’li Adalet Bakanı Bekir Bozdağ Açıkladı ”Anayasa değişikliği için, AKP-MHP-HDP koalisyonu gerçekleştirilecek.”(yenicaggazetesi.com.tr)
*Günaydın, Kerim Bey. Umarım, iyisinizdir.*Görüldüğü gibi kitaplarım burada, BEŞİ BİR YERDE İNCİLERİM güzel bir görsel oluşturuyor.İzninizle, size kitaplarımı tanıtmak istedim.Kitaplarımla ilgilenirseniz, edinmek isterseniz. İçerikleriyle ilgili, ayrıntılı bilgi sunarım.*Bu kitapları, yayınevlerinde bulamazsınız. Yayınevlerinin sömürü düzenine, yazarları kandırıp kitabını elinden almalarına- haksızlıklarına-sömürülerine karşı kitaplarımı kendim bastırdım. Dağıtımını da kendim yapıyorum.Kitaplarımı, adınıza imzalı olarak evinize gönderiyorum.Edinmek isterseniz, benden istemelisiniz.*Kitaplarımı edinirseniz, kullandığım arı-duru-yalın Türkçe ile güzel kitaplar okuyarak mutlu olacaksınız.*Ayrıca, YAZI DÜKKÂNI AKADEMİK ETKİNLİKLER DERNEĞİ (YAZI -DER) olarak öğrenimdeki gençlere her ay DÜZENLİ olarak yaptığımız ÖĞRENİM DESTEĞİNE de parasal katkı sağlamış olacaksınız.YAZI DÜKKÂNI yazarları olarak, imece yapıtımız “Dükkândan Dünyaya GÖNLÜMÜZCE” betiğimizin tüm geliri ÖĞRENİM DESTEĞİ olarak öğrenci gençlerimize ayrılmıştır.Destek olanlar, sağ olsunlar.Çevreniz çok geniş Kerim Bey, Tanıtımda yardımınız çok hora geçer.Ayrıca, AYDIN EFESİ dergisine de yazı gönderebilirim.*KİTAPLARIMIN İSİMLERİ;-SÜZGEÇTE KALANLAR,-DÜKKAN’DAN DÜNYA’YA GÖNLÜMÜZCE,-BİLİMSEL BAKIŞ AÇISI,-ÖNCE BEYİNLER ÖZGÜRLEŞMELİ,-TÜRKÇE YAZIM KURALLARI.*Çok üretken, çalışkan bir dostsunuz Kerim Bey. Sağ olun, var olun. Sağlıklı kalın, sağlık ve esenlikler.(26 Ekim 2022 Çarşamba-08.55)Nurettin ŞENOL (Eğitimci-Araştırmacı Yazar) Denizli0-535-8969638nurettinsenol@hotmail.comnurettin.gokhan@gmail.com
*ARAPÇA SANILAN İBRANİCE İSİMLERE BİR BAKALIM…Gabriel: CebrailMichael: MikailDavid: Davudİsaac: İshakMousa: MusaSolomon: SüleymanEve: HavvaAdam: AdemAbraham: İbrahimUsain: HüseyinElias: İlyasNoah: NuhJacop: YakupJasmin: YaseminJosef: YusufAaron: HarunÖrnekleri çoğaltmak mümkündür. Çocuklarımıza Türkçe adlar verelim. Arapça-Ibranice veyahut diğer başka kültürlerin isimlerini koymayalım. Araplar, ev temizliği yapan kızlara “Ayşe” derler. Fatma “sütten kesilmiş” demektir. Hatice “Vaktinden önce doğmuş” demektir. Zeynep “tombul” demektir.Gonca, Yonca, Gül, Bilge, Irmak, Deniz, Doğa, Başak, Begüm, Burcu, Türkan, Türkü, Hatun, Işıl, Öykü, Sevim, Toprak, Ülkü, Aykız, Bengü vs. gibi öz Türkçe isimler dururken, neden Arapça-Ibranice isimleri çocuklarımıza koymakta ısrar ediyoruz?Örneğin Osman, Arapça bir ad ; “Yılan yavrusu” demektir, Türkçe Ataman’dır.Öz Türkçe “Yiğit” gibi bir ad dururken, el kadar çocuğa yılan yavrusu adı konması akıl kârı mıdır?Araplardan ayrı bir kültür geleneği olan Türk milleti içinde, hâlâ İslam dini ile Araplığı ayıramayanlara, şalvarı ve hurmayı dinin gereğinden sayanlara rastlayabiliyoruz. Bunlar, koyu Arap milliyetçiliğine hizmet ettiklerinin farkında bile değiller. (TURAN OTAĞI)
*Türkiye’nin, Said-i Nursi modeline ihtiyacı var.(Gültekin Uysal-Demokrat Parti Genel Başkanı)
*Yapabikleri tek şey, Cumhuriyet’in kazanımlarını satmak.(Prof.Dr.Turhan Çömez-AKP Kurucusu ve AKP E.Balıkesir Milletvekili-İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı)
*Karabük merkezli 5 ilde düzenlenen operasyonda, hükümlülere uyuşturucu temin ettikleri iddiasıyla 14’ü infaz koruma memuru 22 kişi gözaltına alındı.(Gazeteler)
*İNGİLİZ BAĞIMLISI İSLAMCILAR…4 yıl, 10 ay, 23 gün işgalde kaldı İstanbul.İngiliz donanması İstanbul’a girdiği günlerde nüfusun yarıya yakını Haristiyan Ermeni ve Rumlardan oluşuyordu, diğer yarısı da milliyet duygusu ve gururu taşımayan, Balkanlar, Çanakkale, Suriye, Yemen, Filistin, Irak, Kafkasya cephesinde savaşmamış, cephe yüzü görmemiş İslamcılardan…Osmanlı’nın idealist gençleri bu cephelerde kahramanca savaşıp şehit düştüler. Milliyet duygusu ve gururu taşımayan medrese öğrencileri, müderrisler, imamlar, tarikat müritleri, şeyhler işte bu yüzden ellerine İngiliz bayraklarını alarak Ermeni ve Rumlarla bir oldular, İngiliz donanmasını coşkuyla karşıladılar. Camilere Ingiliz’e sadakat mahyaları astılar.Direniş başlatacak bir Sütçü İmam, bir Nene Hatun çıkmadı.Hiçbir cephede savaşmamış İskilipli Atıf da şöyle diyordu:“İslamın ve devletin anahtarını İngiliz’in eline teslim etmekte hiçbir sakınca yoktur.”Türklüğün ufkuna bir güneş gibi doğacak olan Mustafa Kemal Paşa da sıkılı yumruğunda, tırnaklarını etine geçirerek şöyle diyordu:“Geldikleri gibi gidecekler!..”6 Ekim 1923’te Kurtuluş Savaşı kazanılmasından sonra İstanbul işgalden kurtarıldı… İngilizler geldikleri gibi gittiler.İstanbul kıyılarında İngiliz donanmasını İngiliz bayrakları ile karşılayan, camilere sadakat mahyaları asan, milliyetsiz İslamcıları, tarikatları, tekkeleri, Ermenileri ve Rumları unutma Türkoğlu!.(Alper Aksoy)
*Başbakanken kullandığım uçakla, uyuşturucu taşındı.(Ahmet Davutoğlu) sozcu.com.tr
*Bir dolu vatansızı kendi vatandaşından üstün tutan bu düzen, bir hıyanet düzenidir.(Meral Akşener) haberhas.com
*Ermeni Yazar Seven Nişanyan;Kadir Mısırlıoğlu’na, övgüler yağdırdı.(yenicaggazetesi.com.tr)
*BASIN YAYIN SANAT EDEBİYAT ŞİİR DÜNYASI’NDAN KISA KISA DUYURULAR…Günaydın,Çok teşekkür ederiz.İlgiyle okuyor ve yararlanıyoruz.İyi günler dileriz.(09 Kasım 2022 Çarşamba-08.29)Prof Dr.Emrullah Güney (Baglar İlcesi) Diyarbakır
*Türkiyeyi, Türk Milletini içten dıştan parçalamak bölmek isteyenlerin hepsinin başının altında Vatikan-İngiliz gizli istihbaratı-KGB ve CİA var. Türk Milletine karşı, soykırım ve dört bir taraftan cephe oluşturuluyor. Bu durum, 1281 den beri böyledir. Türkiye’yi artık, Türkler yönetmelidir. Atatürk sınıfından, insanlar seçilmelidir. Başka çare, yoktur.(21 Kasım 2022 Pazartesi-09.29)METİN CANSIZmetincansiz@gmail.comwww.metincansiz.com
*Rothschil ailesi şeytanın Avrupa şubesi, anlatayım neden böyle konuştuğumu.Hitler’in babaannesi, bunların evinde hizmetçi. Bu aileden birinden, hamile kalıyor. Mavi kan dedikleri, asil kana sahipler sözde. Kendi çocukları, dünyanın söz sahibi kişileri.. Hitler’i öğrendiklerinde, siyonlar savaşta alıp hipnoz ederek Avrupa’nın başına bela edecek bir hale dönüştürüyorlar. Babaannesini bunların mağdur ettigini öğrendiğinde, intikam almak istiyor. Gelelim günümüze, the ekonomist dergisi sahipleri bunlar. Dünyada yaşanılacak hastalık-savaş-ekonomik kriz gibi herşeyi milletin gözüne sokarak yayınlıyorlar vede uygulamaya geçiyorlar. Dünyayı yöneten bir avuç ailenin, basın yüzü bu aile. Tüm devlet, din başkanları bunlara biat ederler. Onların onayı olmadan, kritik görevlere gelemezler.(Bahar-linkedin)
*OSMANLI İMPARATORLUĞU’NUN HIRVAT ASILLI SADRAZAMI KUYUCU MURATPAŞA AÇLIK NEDENİ İLE İSYAN EDEN CELALİ İSYANLARI SIRASINDA 500.000’DEN FAZLA TÜRKÜ KATLETTİRMİŞTİR.I. Ahmet döneminde, 1606-1611 arasında Sadrazam olmuş bir Osmanlı Devlet adamıdır. 1607-1608 yılları arasında, 100 yıllık Celali isyanlarını sona erdirmiştir. Bu süre içinde, öldürdüğü toplam Celali sayısı 60 binin üzerindedir. Aslen, bir Hırvat devşirmesidir. Bu mel’un Anadolu’da açlık yüzünden isyan eden Türkmenlere karşı o kadar gaddarca davrandı ki, gözünü kırpmadan Türk kanı dökmekten adeta mestane olmuştu. Ne de olsa Türkler onu vaktiyle anasının dizinip dibinden, vatanından, kavim kardeşinden mahrum etmişlerdi ve herhalde bunun bir bedeli olmalıydı! Naima, hiç suçu günahı olmadığı halde bu mel’unun bizzat kendi elleriyle katlettiği bir çocuğun hikâyesini şu şekilde nakleder:”.. hatta bir gün otağın önünde iskemle üzerinde oturup kazıları kuyuya gelen adamları katlettirip doldurmakla meşgul iken, halk arkasından bir atlı sipahi bir çocuğu yedeğinde alıp giderken paşanın emriyle çocuğu indirip huzuruna getirdiler. “Sen nerelisin? Celalī arasına neden düştün?” diye sorduğunda çocuk doğru söyleyip: “Falan diyardanım, kıtlık sebebiyle babam beni alıp bunlara katıldı. Boğazımız tokluğuna, yanlarında gezerdik” dedi.”Baban ne idi” diye sorunca, çocuk “Şeştar (Altı telli-ud) çalardı ve karnımızı onunla doyururduk” cevabını verdi. Murat Paşa, başını sallayarak acı acı güldü ve “Yani, Celalileri şevke götürdü!” dedi ve çocuğun katlini işaret etti. İşaret üzerine çocuğu cellatlara verdiler. Fakat cellatlar, “Bu masum sabiyi (çocuğu) niye öldürelim?” dediler. Ve her biri, bir tarafa çekilip göz yumdular. Murat Paşa emrinin niçin geciktirildiğini sorduğunda, cellatların çocuğa acıyarak çekindikleri beyan edildi. Bu defa Paşa, “Yeniçerilerden biri öldürsün!” diye ferman buyurdu ama onlar dahi “Biz cellat mıyız ? Cellatlar bile, merhamet etti” dediler. Bu defa hiddetlenen vezir, kendi iç oğlanlarına emretti. Onlar dahi huzurunda dağıldılar ve oğlancık meydanda kaldı, onu öldürecek kişi bulunmayınca. İhtiyar vezir, arkasında kürkünü bırakıp kalkarak sabiyi (çocuğu) kendi eliyle kuyuya attı. Celali isyanları denilen iç savaş sırasında öldürülen Türklerin sayısını tam olarak tespit etmek imkansızdır ama çeşitli tarihi kayıtlarda geçen rakamlar üst üste toplandığında katledilen Türklerin sayısının yaklaşık 500.000 civarı olduğu söylenebilir ki günümüzden 400 yıl öncesi için gerçekten çok büyük bir rakamdır.*Celaliler saldırır, devşirmeler üstüneTürkler başa Türk ister, İstanbul’un kastı ne?Devşirmeler milleti, kuyulara tıktılar.Feryat figan içinde, acımadan yaktılar.Vay vay vay denir, türküleri söylenirOy oy oy denir, türküleri söylenir.*Kaynak.1200 yıllık sürgün-Ahsen Batur kitabından alıntıdır.(YAVUZ ŞEN)
*BÜYÜK ADAMLARDAN GÜZEL SÖZLER…
*Bir ülkeye diktatörlüğü,  diktatörler değil ona boyun eğenler getirir.(Bülent Ecevit)
*Sadece devletin konuşma hakkına sahip olduğu bir memlekette, hiç bir söze inanmayın.(Ali Şeriati)
*Türkiye hasta! Ahlaken hasta, düşünce olarak hasta ve eylem olarak hasta! Gerçekten hasta!(Aziz Nesin)
*Kendi ışığına güvenen, başkasının parlamasından rahatsızlık duymaz.(Victor Hugo)
*Eğer bir hak, başkalarına helal. Size, haram ise bilin ki o Allah’ın dini değil. Sömürgecilerinizin, dinidir.(Malcolm X)
*Sessiz kalmak, bir şey bilmediğin anlamına gelmez. Çok konuşmak da, çok şey bildiğini göstermez.(Hacı Bektaşi Veli)
*Kimse bir başkasını yargılayabilecek kadar kusursuz değildir ama kendinde bu hakkı görebilecek kadar hadsizdir.(Carl Gustav Juna)
*Bileği güçlü bir kişiyi yıkar, bilgisi güçlü bin kişiyi.(Emir Timur)
*Bir gün istiklal ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin.(Mustafa Kemal Atatürk)
*Korkakların kıblesi yoktur, güçlü gördükleri her yere secde ederler.(H.Hakkı Kahveci)
*Demokrasiden başka, çıkar yol yok.'(Hasan Humeyni-Humeyni’nin Torunu)
*İLGİNÇ 1 HABER…
*EŞEK GİBİ ÇALIŞIYORUM, GECEM GÜNDÜZÜM BELLİ DEĞİL…Denizli’nin Tavas ilçesinde bir evi gözüne kestiren 24 yaşındaki Abdulbaki K., motosikletiyle bölgede keşif yaptıktan sonra önceki gün sabah saat 10.00 sularında gizlice eve girdi. Besicilik yapan ailenin evde olmadığını bilen hırsız, 5 saat boyunca evin altını üstüne getirerek evde bulunan 300.000 TL değerindeki altın ve paraları alarak kayıplara karıştı. Jasat tarafından bir pavyonda eğlenirken yakalanan hırsızın internette elinde çaldığı paralarla çekilmiş bir fotoğrafını koyarak ”Eşek gibi çalışıyorum, gecem gündüzüm belli değil.” diye yazdığı da ortaya çıkarıldı. 4 suç kaydı çıkan hırsız, tutuklanarak ceza evine gönderildi.
*2 GÜZEL ŞİİR…
*HABERİ YOK…Bindirmişler bir gemiyeRotasından haberi yokKorkuyor,”Türk’üm.” demeyeAtasından haberi yokŞeriat der fitne yayarMüslümanı kafir sayarGörülmemiş böyle hıyarHatasından haberi yok.ABDÜRRAHİM KARAKOÇ
*CENNET-CEHENNEM…Beni, özene bezene yaratan kim ? SenNe yapacağımı da yazmışsın öncedenDemek, günah işleten de sensin banaÖyleyse nedir o cennet cehennem ?ÖMER HAYYAM
*İLGİNÇ 1 ANI…
*OĞLUNUZ ŞAŞKIN (AKIL HATASI) BİR ÇOCUKTUR, ARTIK KENDİSİNİN OKULUMUZA GELMESİNE İZİN VERMİYORUZ…Einstein bir gün eve geldiğinde annesine bir kağıt verdi ve ”Bu kağıdı öğretmenim verdi ve sadece, sana vermemi tembihledi”. dedi.Annesi kağıdı gözyaşları içinde oğluna sesli olarak okudu;”Oğlunuz bir dahi, bu okul onun için çok küçük ve onu eğitecek yeterlilikte öğretmenimiz yok. Lütfen onu, kendiniz eğitin.”Aradan uzun yıllar geçtikten sonra Einstein’in annesi vefat ettiğinde, o artık yüzyılın en büyük bilim adamlarından biriydi ve bir gün eski aile eşyalarını karıştırırken birden bir çekmecenin köşesinde katlı halde bir kağıt buldu ve alıp açtı.Kağıtta “Oğlunuz, şaşkın (akıl hastası) bir çocuktur. Artık, kendisinin okulumuza gelmesine izin vermiyoruz…” yazılıydı.Einstein saatlerce ağladıktan sonra, günlüğüne şu satırları yazdı;”Einstein, kahraman bir anne tarafından yüzyılın dahisi haline getirilmiş “şaşkın” bir çocuktu.”
*ŞİLİ’NİN BAŞKENTİ SANTİAGO’DA 3-4 SOKAKTA TÜRKLER İŞ YERİ AÇMIŞ, SİZ DE ”GÜNEY AMERİKA’YA BEN DE GİDERİM, ORADA BEN DE İŞ YERİ AÇIP BÜYÜK PARALAR KAZANABİLİRİM.” DİYORSANIZ AŞAĞIDAKİ VİDEOYU İZLEYEBİLİRSİNİZ.
https://www.youtube.com/watch?v=UScu-zHXkyE&ab_channel=%C4%B0lyasMutlu

Yazar - Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu -----Davut Güleç Kimdir ? -----

İlginizi Çekebilir

ADANA BUGÜNDEN İTİBAREN PORTAKAL ÇİÇEĞİ KOKUSUNU DÜNYAYA YAYACAK…

İlhan KARAÇAY Yazdı: 2013 yılında halkın inisiyatifi ile başlatılan, ‘Nisan’da Adana Portakal Çiçeği Festivali’ne, yurt …