“OSB’ne Sahip Çık Platformu” adına açıklamalarda bulunan iş adamı Bekir Okay Kiracıoğlu, kasasında 40 milyon dolar olan bir yapının nasıl 6 yılda 200 milyon TL borçlu hale geldiğini sordu. ‘10.03.2020 tarihli Müffettiş raporunda OSB başkanının kendi tanıtımı için 4 ayda 1.5 milyon tl harcadığı ve geçmişe yönelik inceleme de ise bilgisayar verilerinin silindiği tespit edilmiştir. Bunları örtbas etmek için basında eski yönetim için karalama kampanyası başlatılmıştır’ diyen Kiracıoğlu ‘Yetki alındı bahanesi ile milyonlarca doları Dubai’de kurulan şirkete aktarıyorlar. Peki ama neden? Kayseri OSB de bulunan 117 derslik, 20 atölye,10 laboratuvar, 3 spor sahası, kütüphane, fitness salonu ile toplam 3.750 öğrenci kapasiteli okulu, aldıkları kararla 1.000 tl karşılığı kurucu ve yöneticisi olduğu vakıfa devreden yönetimdeki başkan ve ekibidir’ dedi ve şunları söyledi.
“Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Müfettişlerince hazırlanan 406 sayfalık raporda OSB’de ki yanlış harcama ve usule uygun olmayan uygulamalar tespit edilmiş. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı müffettişleri 2019 yılında yaptıkları teftişte; muhasebe denetlemesi dahi yapılmadan birçok suç unsuru içeren faaliyetlerle karşılaşılmış. Bu konular hakkında ayrıntılı rapor tanzim eden Teftiş Kurulu, tespitlerini Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı’ndaki soruşturma dosyasına sunmuşlardır. Savcılık makamı, raporda yazılan tespitlerin kanunlarımız nezdinde suç unsuru oluşup oluşmadığı konusunda eski Sayıştay Denetçilerinden oluşan 3 kişilik bilirkişi heyetine göndermiş ve suç unsurları tespit edilmiştir. Raporda, Sanayicimizden Genel Kurul onayı alınmadan, alın teri ile binlerce insanımıza istihdam sağlayan bu insanlara hissettirmeden, keyfi harcamalar yapan, israfta sınır tanımayan, görev kapsamı dışında kalan her türlü işle meşgul olan mevcut yönetimin; usulsüzlükleri açıkça beyan edilmiş görevi Suistimal, Zimmet, İmar Kanunu’na muhalefet, görevi kötüye kullanma gibi suçların değerlendirilmesi; raporda savcılığın takdir yetkisine atıfta bulunulmuştur. Raporlarda tespit edilen suç unsurlarına rağmen dosyanın soruşturma sürecini değerlendirmek isteyen mevcut yönetimin, rapordaki suç unsuru oluşturan tespitlerin yapılacak mali genel kurulda oldu bittiye getirilerek kendilerini aklamaya çalışacakları konusunda sanayicilerimizi uyarıyoruz. Geçtiğimiz 6 yıl içerisinde yaptığı fütursuzca ve plansız harcamalar nedeniyle kasasında 40 milyon dolar nakit para bir o kadar da satışa hazır arsa bulunan kurumumuzu, bu likitlerin üstüne 200 milyon TL’ye yakın borçlandırarak geleceğimizin ipotek altına alınmasına itirazımız var.1200 sanayicinin alın teri çarçur edilmekte, mevcut yönetim müsrif bir anlayış güderek OSB’nin amacı dışına çıkmaktadır. Başka OSB’lerle rakamsal olarak hem çalışan sayısı hem de yöneticilerin almış oldukları maaşlar ile Kayseri OSB’de ki sayı ve maaşlarda ortadadır. Ülkemizin üretime ve istihdama ihtiyacı olduğu bu dönemde, uzun yıllardır tüm ülkeye referans olarak gösterilen Kayseri Organize Sanayi Bölgemiz nasıl oldu da, son yıllarda yapılan yanlış uygulama ve projelerle birlikte: görevi Suistimal, Zimmet, İmar Kanunu’na muhalefet, görevi kötüye kullanma gibi birçok suç unsuru iddiaları ile anılmaya başlandı.
Biz OSB’de bir hırsızlık yolsuzluk vardır demiyoruz. Biz OSB’de müsriflik var, yönetememezlik var ve şu an çok ciddi bir şekilde borçlanmaya doğru giden Organize Sanayi Bölgemiz var. GSM şirketleri abonelerine, kendilerinde kalmaları karşılığında belli vaatler verir. Kimisi istenirse yüzde 20 indirim sunar. İstenirse de faturaya ek olarak mobil telefon. Bizim yöneticilerimiz 59 tane telefon almayı uygun görmüş. Yalnız Biz bunun 59 tane olduğunu düşünmüyoruz. Çünkü bin 600 tane hat var. Bin tane hattın olduğu yerde, müfettişlerin sınırlı sayıda inceleme yaptığını düşünüyoruz. Raporda, bu cep telefonlarının OSB kasasına yönetim kurulu tarafından geri iadesi istenmiş. Biz bu iadelerin, bugünkü dolar kurundan yapılmasını talep ediyoruz.
Tarihimiz sadece Osmanlı’dan ibaret değil. Selçuklu dönemi de var. Atatürk dönemi de. Madem Kültür Bakanlığı’nın yaptığı işleri üstleneceğiz. Bu dönemler içinde bir yapılmasını bekliyoruz. OSB’mizin görevi, sanayicinin üretim yapabilmesini sağlamak ve maliyetlerini düşürmektir. Bizim kültür elçiliğine ihtiyacımız yok. Eğer kültür elçiliği yapacaksak Sayın Nursaçan il kültür müdürlüğüne atansın. Hatta değer kazandığını söylediği Osmanlı odasını kendisi satın alsın.
Bu zamana kadar tüm yönetim kurulu üyeleri ve başkanlarının gittiği düğünlerde taktığı takıları her zaman cebinden takmıştır. Nursaçan ve ekibi bunu hep kuruma gider göstermiştir. Ayrıca hangi düğünde kime ne takıldığına dair tek bir isim bile yoktur. Bu durum akıllarda soru işareti uyandırmaktadır. Dubai Projesi için taahhüt edilen ve 35 Milyon doları aşan bir harcama, müdürlere verilen fahiş maaşlar hep tartışılan konulardır. Nursaçan’ın makam odası 400 metrekare. Bu makam odasının fiyatı 350 bin dolar. Organize sanayi üretim amacıyla kuruludur, bu şekilde ilerlemelidir. Siyasilerden izin alınması yada bu kurumlara dahil olunmaması gerekir. Bizler asla bir siyasi idareci tarafından yönlendirilmedik.
Kendileri gibi düşünmeyen ve icraatları konusunda eleştiren sanayicilerimizin ‘Vatan haini’ gibi alçakça ithamlarla suçlanmasına itirazımız var. Bu kadar siyasi ve şahsi menfaatlere kurban edilen OSB’mizin bir an önce bu durumdan kurtarılıp asli görevlerine dönmesi gerekir. Bu olaylar sonrası yıpranan mevcut OSB yönetiminin gereğini yaparak sanayicimizden tekrar güvenoyu alması gerekir. Sanayicilerimiz Bölgemizi yönetecek kişileri seçecek kadar feraset sahibidir. Şehrimizin önde gelen büyüklerimiz bu konuda hassasiyet göstereceklerdir. Mevcut yönetim 12. ayda yapmayı düşündüğü mali genel kurulu oldu bittiye getirerek yaklaşık 35 milyon doları aşan bir miktarı sanayicimize onaylatarak kendilerini aklamak istemektedir. Bugüne kadar yapılanlara sabır gösteren sanayicilerimiz bu müsrifliklere artık dur diyecek ve geleceğine sahip çıkacaktır. Buna inancımız tamdır.”
