Büyükşehir Belediyesi, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde Bitlis- Ahlat’ta düzenlenen 1071 Malazgirt Zaferi’nin 949. yıldönümü anma etkinliklerine katılıyor. 1071 Malazgirt Zaferi’nin ruhuna ortak olan Büyükşehir Belediyesi, etkinliklerde stant ve çadır kurarak Kayseri’nin yöresel değerlerini de tanıtıyor.
Kayseri Büyükşehir Belediyesi, 23-26 Ağustos tarihleri arasında Muş’un Malazgirt ve Bitlis’in Ahlat ilçelerinde eş zamanlı düzenlenen ve 25-26 Ağustos’ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleşecek olan ‘’Anadolu’nun Fethi 1071’’ anma programı etkinliklerinde çadır ve stant kurarak yerini aldı. Dört gün boyunca birbirinden çeşitli geleneksel etkinliklerle büyük bir coşkuyla kutlanacak programda Kayseri Büyükşehir Belediyesi açtığı stantta Kayseri’nin yöresel lezzetleri ve yöresel değerlerini de tanıtıyor. Büyükşehir Belediyesi kurduğu stantta Soğanlı Bebeği başta olmak üzere, pastırma, Kayseri mantısı, gilaboru, çemen, nevzine, kedi bacağı ve daha pek çok lezzeti Anadolu’nun Fethi 1071” festivalinde gözler önüne serdi.
Okçular Vakfı tarafından düzenlenen etkinliklerde 37 tematik çadır, toy temsilleri, beşik toyu, gelin gelme toyu, tuşo toyu (bebeğin ilk adımı) sağdıç atışması gibi geleneksel etkinlikler düzenlenecek.
20 geleneksel el sanatları atölyesi ile Ahlat esnaf ve sanatkarlarının yer alacağı etkinliklerde; kök börü, atlı cirit gibi geleneksel sporlar ve atlı okçuluk gösterileri de yer alacak. Okçuluk deneyimleme alanlarının kurulacağı alanda ziyaretçiler, yay-deri-ok, hat atölyelerine katılabilecek.
Sınırlı sayıda katılımın olacağı etkinlikler coronavirüs tedbirleri altında gerçekleştirilecek.
KAYSERİ OSB YÖNETİM KURULU BAŞKANI TAHİR NURSAÇAN’DAN 1071 MALAZGİRT ZAFERİ MESAJI
Toprağı vatan yapan ruh, milli birlik, beraberlik, dayanışma ve kardeşlikten geçer.
Toplumların kendi geçmişlerini bilmeden, anlamadan ve özümsemeden geleceğe sağlam köprüler kurabilmesi mümkün değildir. Milletlerin geleceği için tarih yazmak, yapmak kadar önemlidir.
Ruhlarında sarsılmaz bir iman, bünyelerinde ölmeyecek bir irade taşıyan milletler, hiçbir vakit ve hiçbir surette yok olamaz ve edilemezler. Silkelenip kendine dönme, derlenip toparlanma şuuru, bu yüce milletin çekirdeğinde ve özünde mevcuttur.
26 Ağustos 1071’de Malazgirt’te kazanılan büyük zafer, Anadolu’muzun vatan olması ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna uzanan yolun ilk adımı olmuş, aziz milletimiz bu topraklarda nice şanlı zaferlere ulaşarak, tarihin akışına yön vermiştir.
Malazgirt Zaferi Anadolu’da medeniyet yürüyüşünü başlatmıştır. Aziz milletimiz, bugün de aynı şuur ve kararlılıkla vatanına sahip çıkmakta, daha parlak bir geleceğe ulaşmak için ilerleyişini sürdürmektedir.
Mazisi derin, ihtişamlı ve insani meziyetlerle dolu bir millet, asla tarihinden ayrı düşünülemez.
Bugün, savaşların, işgallerin, çatışmaların altında kan ağlayan ve gözyaşı döken İslam coğrafyasının her şeyden önce acıları doğuran yaralı bilinçlerden, çarpık dindarlıktan, hasta yüreklerden, öz değerlerinden uzaklaşmış, körü körüne bağlanmış irade ve idraklerden arınmak ve kurtulmak için, toprağı vatan yapan ruhun milli birlik, beraberlik, dayanışma, kardeşlik, demokrasi, hak, hukuk, adalet, sevgi, saygı, merhamet, medeniyetin önemi kavramaktan geçtiğini bilmesi ve ona göre hareket etmesi gerekir.
Tarihi misyonumuz, bu bereketli ve kutsal topraklarda, sahip olduğumuz millet olma ruhuna uygun olarak, yeniden büyük ve güçlü Türkiye olma yolunda aziz milletimize görev tevdi etmektedir.
Geçmişimizdeki birlik, beraberlik, dayanışma ve kardeşlik ruhunun hep daim olması dileği ile, Malazgirt Zaferi’nin 949. yıl dönümü vesileyle bu vatanın bizlere yurt edinilmesinde kahramanca mücadele edip canını ortaya koyan aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun.
