İstanbul Sözleşmesi Yaşatır
Cumhurbaşkanlığı kararı ile İstanbul Sözleşmesinden Türkiye’nin çıkartılmasına tepkiler devam ediyor. KİGDER başkanı ve CHP önceki dönem Melikgazi Belediye başkan adayı Dr. Sema Karaoğlu ‘İstanbul Sözleşmesi Yaşatır, İstanbul Sözleşmesini Yaşatacağız. İstanbul sözleşmesinden vazgeçmiyoruz. Şiddetsiz bir yaşam ve eşitlik istiyoruz’ derken, kadın platformu olarak Cumhuriyet meydanı Kent büfe önünde yarın saat 16.00’da buna ilişkin açıklama yapacaklarını söyledi.
Kayseri kadın platformu tepki
Öte yandan CHP il başkanı Ümit Özer’de bu konuda ‘İstanbul Sözleşmesi Yaşatır’ dedi ve şunları söyledi.
Anayasamızın 90. Maddesi Türkiye Cumhuriyeti adına Yabancı Devletlerle ve Milletlerarası Kuruluşlarla yapılacak antlaşmaların onaylanması, Türkiye Büyük Millet Meclisinin onaylamayı bir kanunla uygun bulmasına bağlıdır. Usulüne göre yürürlüğe konulmuş Milletlerarası Antlaşmalar kanun hükmündedir.
Bugünkü resmî gazetede TBMM tarafından onaylanan İstanbul Sözleşmesi tek adamın kararı ile iptal ediliyor.
11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul da imzaya açılan İstanbul Sözleşmesi, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet ve ev içi şiddeti hedef alan ilk Avrupa sözleşmesi olma niteliğini taşıyan sözleşmedir.
Anayasa, kanun tanımayan bu zihniyetle ülkeyi yönetirseniz 132 gün önce göreve getirdiğiniz Merkez Bankası Başkanı görevden alındığına şükür eder.
“Aynı gemideyiz” diyorsunuz ya, geminin su içinde kalan kısmındaki, nefes alamayan esnafımız, bile bile korunmayan kadınlarımız, torunlarına bir şey alamayan emeklilerimiz, Cumhuriyet Kadınları, kadına ve çocuklarımıza yönelik şiddete karşı çıkan duyarlı vatandaşlarımız ilk seçimde sandık önüne geldiğinde Anayasa ve kanun tanımayan bu AKP zihniyetine gerekli cevabı verecektir’ dedi.
İYİ PARTİ İL BAŞKANI SEBATI ATAMAN: Kararnameler ülkesi…
İstanbul Sözleşmesi, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet ve ev içi şiddeti hedef alan bir sözleşmedir. Adından da anlaşılacağı gibi İstanbul’da yapılan toplantı ile 11 Mayıs 2011’de imzaya açılmıştı.
Cumhurreisi’nin eşi Emine Erdoğan toplantı açılışını yaptı ve ağlayarak Nazım Hikmet’in “Kız çocuğu” adlı şiirini okumuştu. Toplantıya o dönem “Kardeşim ESAD” ın eşi Esma Esad’ da katılmıştı.
Sözleşme kadınlara yönelik her türlü şiddetin önlenmesini ve bunlarla mücadeleye ilişkin standartlar öngören ve Avrupa ülkelerini hukuki olarak bağlayan ilk belgeyi. Sözleşmeyi 30 ülke onayladı, 11 ülke imzaladı ama onaylamadı.
Biz ise, 14 Mart 2012’de onaylamıştık. TBMM’nin onayladığı sözleşmeyi, “tek adam” hukuksuzca feshetti. Bir kez daha gördük ki, hukuk da benim dedi. Hani hukuk paketleri açıyordunuz…
Anayasa’ya, kanunlara, lafzıyla inanan, ruhen inanmayan zihniyetinizi bir kez daha tüm dünyaya gösterdiniz, ülkeyi “kararname ülkesine” çevirdiniz…
Merak ediyorum ve soruyorum,
Şimdi ne değişti de, imzaladığınız ve meclisin onayladığı sözleşmeyi iptal ettiniz…
Cemaatlerin ve tarikatların sözleşmeyi kaldırması yönündeki baskısına mı dayanamadınız?
Merak ediyorum, sözleşmenin açılışını yaparken ağlayarak şiir okuyan Sayın Emine Erdoğan ne diyecek…
Merak ediyorum, Emine hanımın desteklediği ve İstanbul sözleşmesini destekleyen TİKAD(Türkiye İş Kadınları Derneği) üyeleri acaba bu kararı nasıl değerlendirecek,
Merak ediyorum, Cumhurreisi’nin kızı Sümeyye Erdoğan Bayraktar’ın Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı olduğu KADEM (Kadın ve Demokrasi) Derneği üyeleri bakalım nasıl bir açıklama yapacak…
Sözleşmenin feshedilmesini imzalayan Cumhurreisi ve kaldırılması taraftarı AKP’liler, cemaatlerin ve tarikatların oyunu alalım derken sanırım, eşlerinin, kızlarının da oyunu alamayacaklar…
Yeniden refah Partisi Kayseri il Başkanı Önder Narin’de bu konuda ‘Yetmez ama Evet’ dedi şunları söyledi
‘Yeniden Refah Partisi kurulduğu günden bu yana eleştirdiği ve yanlış olduğunu savunduğu Aile yapımızın temeline konmuş dinamit olan İstanbul Sözleşmesinin iptali kararını tüm gücümüzle destekliyor emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz.
İstanbul Sözleşmesinin yürürlüğe girdiği günden bu yana Aileyi ve kadını korumadığı gibi aile yapımızı ve toplum ahlakınıda tahrip etmiştir. Kimilerinin savunduğu gibi kadınlarımızı koruyor olsaydı son 10 yıldır giderek artan kadın cinayetleri olmazdı. Bizler kendi toplum düzenimizi , toplum ahlakını, aile yapısını ve kadınlarımızı koruyacak gerçekten medeni , çağdaş , örf ve geleneklerimize bağlı güçlü bir yasa çıkarmaya muktediriz. Avrupa Birliğinin aileyi ve cinsiyeti yok sayan yozlaşmış dayatmaları bizi medeniyete değil çağlar öncesine taşıyacaktır. Bizim geçmişimizde kadına önem veren bir kültürümüz vardır. Göçebe hayatı yaşadığımız dönemlerden tutun ki şimdiye kadar her aile de kadın temelli yaşam kültürümüz ön plandadır. Ne zamanki biz dış devletlerin özentisi olmaya başladık , ne zaman ki biz kültür transferi yapıp yozlaşma sürecine girdik işte o zaman özümüzden uzaklaşmaya başladık.
İstanbul Sözleşmesiyle paralel çıkartılan yasalar İstanbul Sözleşmesiyle beraber çöpe atılmadığı müddetçe özümüze dönüş tam manasıyla gerçekleşmeyecektir. Genel Başkanımızın önderliğinde yıllardır ülkemizin değişik bölgelerinde meydanlarda sesimiz kısılana kadar İstanbul Sözleşmesine Hayır diye eylemler yaptık. Şimdi geldiğimiz nokta sevindiricidir. Yanlıştan geçte olsa dönülmüştür. Geri adım atmadan daha da ileriye gidilmeli zina tekrardan suç sayılmalı LGBT dernekleri kapatılmalı, ahlak erozyonunun önüne geçilmelidir.
Yapıcı , yol gösterici , çözüm sunan , milli ve yerli siyaset anlayışımızın sonucunda önce Ayasofya ibadete açılmış şimdi ise İstanbul Sözleşmesi iptal edilmiştir. Sırada ise borç faiz beton ekonomisi yerine üretim odaklı tam bağımsız yerli ve milli ekonomi modeline geçmek vardır. Bizler diyoruz ki ülkemizin menfaatine olan işleri biz iktidara gelelim de sadece biz yapalım değil yapılsın da kim yaparsa yapsın bizde destek olalım diyoruz. Bizim siyaset anlayışımızda rant , koltuk , mevki hevesi değil güçlü Türkiye özlemi vardır.
Bu hafta ikincisi çıkan milli kaynaklar 2 kitabımız ülkemize hayırlı olsun. İktidara geldiğimizde yapmayı planladığımız projeler bu kitaplarda mevcuttur. Çözüm önerilerimizin ve projelerimizin yer aldığı kitapları bütün siyasi çevreler inceleyebilir kendilerine yol haritası yapabilirler. İktidar yolunda emin ve hızlı adımlarla ilerlediğimizi Yeniden Refah Partisi Kayseri İl Başkanlığımızı takip ederek görebilirsiniz. İktidar partisi havasında geçen toplantılarımız , il binamıza akın akın gelen insanımız sizlere fikir sunabilir. Başta Kayseri halkımızın sonra ülke insanımızın bizlere göstermiş olduğu bı teveccüh bizi daha da azimli kılmaktadır. Yanlıştan dönüş olan bu kararı alan Cumhurbaşkanımıza , yıllardır iptalini savunan Genel Başkanımız Dr Fatih Erbakan a ve bu uğurda emek veren herkese şahsım ve il Başkanlığım adına teşekkür ederim.’