Halkın isyanını duyan var mı? (Köşe yazısı 22.08.2017 Kayseri Star Haber Gazetesi)
DAVUT GÜLEÇ
GAZETECİ
davutgulec@hotmail.com
Halk özellikle hafta sonu oldu mu ‘sesimi duyan var mı? Nerede bu Devlet ve nerede halka hizmet için kadroları dolduran o görevliler?’ diye isyan ediyor.
Güya Çevre ve Şehircilik bakanımız da Kayserili.
Bu konuda sosyal paylaşıma halkın rahatsız olup olmadığını cesaretiniz varsa bir sorun, anket ve araştırma yapın.
Her konuda anketler, referandum hazırlıkları, araştırmalar yapıyorsunuz da her nedense iş halka gerçek anlamda ‘işkence-eziyet’ değil ‘gerçek görev-hizmet’e gelince ihtiyaç bile duymuyorsunuz.
Çünkü seçimden seçime, ‘sen-ben-bizim oğlan’ toplantıları, görüntüleri, açılışları, temel atmaları, şovları ile devam eden siyaset makamı, tamamen halktan kopuk ‘sıvazlama-yağlama ekipleri’ ile halka çok iyi hizmet yaptıklarını sanıyor.
Bazı kalemşör tutmalarda, güya yaptıkları haberler, yazdıkları köşeler ile buna çanak tutuyor.
Lüks araçlar, koruma ordusu, tamamen devlet imkanı ile gelecek için oy peşindeler.
Tramwayda, belediye otobüslerinde, halkın semt pazarlarında, borç ödemek için girdikleri kuyruklarda yoklar ve gözükmek bile istemiyorlar.
Cumhurbaşkanı başarısız siyasetçilere ve insanlara ‘metal’, tıpçılar ‘mental yorgunluğu’ diyor.
Sizce başarılı Kayserili siyasetçi, parti, politikacı, milletvekili var mı?
Tek parti iktidarında, bu kadar Devlet imkanı ile ‘Örnek Kayseri modeli’ yaratılabilirdi.
Trafik ve park sorunu çözümlenir, kişi başına düşen yeşil alan miktarı çoğalır, sokak düğünleri önlenir, izmarit ve çekirdek çitilerek sokağa atılmaz, magandalara karşı daha etkin görevler yapılabilir, modifiye araçların gece yarısı eksoz patlatma şovuna izin verilmez, fakire-fukaraya aşevi edebiyatı ile Dünyanın üretmeyen sadece tüketici konumundaki insanları buraya toplanır mıydı?
Bu sadece polisin, jandarmanın yani güvenlik güçlerinin görevi mi? Hayır. Herkes vatandaşlık görevini, kanunlar, yasalar çerçevesinde yapacak ve sorumluluğunu yerine getirerek, Devlete yardımcı olacak, birbirine saygı duyacak.
Söze gelince herkes ‘Din, kitap, Allah, Kuran’ edebiyatı yapmayacak, dinin emirlerini yerine getirerek eksiksiz ve tam uygulayacak. Uygulanmayan ‘sözde’ din olabilir mi?
Her yıl olduğu gibi artarak devam eden ‘sokak düğünleri, yüksek sesli şovlar, havai fişek, silah atılmaları, olmadık sokak şovları’ gibi konular beni de isyan ettirdi. Hafta sonu sosyal paylaşım sitesinde bu konuda aynen şunu yazdım.
‘Halkın bu feryadını, sesini duyan görevliler var mı?
Şu an itibari ile Kayseri’nin Melikgazi ilçesi Belsin Selimiye mahallesinde, aşırı gürültü ile devam eden sokak düğünüyle inanmayacaksınız ama tüm Belsin ayakta. Havai fişekler gümbür gümbür atılıyor.
Saat 24.00’e geldi halen aşırı gürültülü, Kürtçe, Türkçe, çocuklu-Ankara havalı, dualı-ilahili, müzikle devleti temsil eden ve bunu önleyecek tek bir Allah’ın kulu yok. Lafa geldi mi herkes görevini yapıyor.
Çevre müdürlüğü ekipleri, belediyeler ve diğer ilgili kurumlar neredesiniz?
Hastalar, yaşlılar, bebekler, insanlar hepsi ayakta. Hafta sonu insanlar bu gürültüyü, bu rezaleti çekmek zorunda mı?
Ben görevini yapmayan her kim varsa hepsini lanetliyorum, kınıyorum. Yazıklar olsun.
Güya sokak düğünleri, yüksek sesli sokak düğünleri, havai fişek kullanımı yasaktı.
Bunu kim diyor, kim dinliyor, kim takıyor?
Ortada bunları önleyecek ne bir ekip ne bir görevli var. Varda bu rezalet halen niye devam ediyor.
Sadece Belsin değil Allah bilir Kayseri’nin diğer hangi kesimlerinde aynı rezalet bugün, yarın ve diğer günlerde devam edecek? Belki bu yazıyı okuyan ilgili çıkıpta buna ses ve yanıt verir.’
Ses veren vatandaşın sert tepkilerini görmek istiyorsanız, sosyal paylaşımda benim sayfaya girin ve o yorumları, tepkileri tek tek okuyun.
Özal döneminde Türkiye’de ilk uygulanan örnek ve model toplu konut alanı olan 9 mahallelik, nüfusu 300 bine yaklaşan Belsin bölgesi bence merkez ilçeliği dünden hak ediyor.
Ama bu bölgede ekipler yetersiz kalıyor. Otuz Ağustos mahalle muhtarına yapılan basit bir kavga sonrasında bile 2-3 gün sokakta gece yarılarına kadar terör estiren adeta ‘Devlet biziz’ diyenlere, ekiplerin git-gel yetersizliğine, saat 24.00’den sonra Şehit Büyükelçi Hasan Esat Bulvarı, Selime-Otuz Ağustos-19 Mayıs mahalleleri arasında, aşırı hız, eksoz patlatma, acı fren yapma, teker patinajı yaparak halkı çileden çıkartanlara yönelikte artık uygulamalar sıklaştırılmalı.
Çok iyi çalıştığını söyleyen belediyelerde artık bu sokak düğünlerine karşı, vatandaş adına her ay aldığı paranın karşılığı olarak çok amaçlı salonlar yaparak, mahalle halkı için salonları ve ilk ikramları ücretsiz vererek destek olmalı ve bu rezaleti bitirmeli.
Belediyeler ölenlere, ücretsiz içinde masası-sandalyesi olan taziye çadırı, ücretsiz otobüs, cenaze hizmetleri gibi konularda güzel hizmet veriyor. Artık ömründe bir kez evlenenlere de yaşarken bu örnek hizmeti verebilmeli.
Biliyorum birileri eleştiriyi sevmiyor ama bu vatandaşın isyanı bilesiniz. Yeniden adaysanız, politikaya devam edecekseniz, vatandaştan oy isteyecekseniz önünüze belki de ilk çıkacak konulardan biri bu.