Ekonomi-teknoloji, magazin-yaşam, kültür-sanat haberleri (18.09.2021)
SOSYAL MEDYAYA 6 AYDA 4,8 MİLYON KULLANICI DAHA EKLENDİ
Facebook ve Messenger, Türkiye’de üye kaybederken, Instagram 4 milyon yeni kullanıcıyla Youtube’un tahtını sarsmaya başladı.
Sosyal medya platformları, 2021’in ilk yarısında Türkiye’deki kullanıcı sayısını 4,8 milyon artırdı.
Londra merkezli sosyal medya kuruluşu We Are Social’ın Temmuz 2021 araştırmasında, Türkiye’de en fazla kullanıcısı olan sosyal medya mecrasının Youtube olduğu belirlendi. Youtube, Ocak-Haziran 2021 döneminde 50,6 milyon olan kullanıcı sayısını korudu.
Instagram, 2021’in ilk yarısında kullanıcı sayısını 4 milyon artırarak 50 milyon üyeye ulaştı ve Youtube’un tahtını sarsmaya başladı. 2020 yılı başında Türkiye’de 38 milyon kullanıcısı olan Instagram’ın, pandemi ile başlayan yükselişi, 2021 yılında da aynı hızla devam etti.
Facebook ve Facebook Messenger, 2021 yılında Türkiye’de kullanıcı sayısı gerileyen platformlar olarak dikkati çekti. Facebook kullanıcı sayısı 38 milyondan 37 milyona; Facebook Messenger kullanıcı sayısı da 21 milyondan 19 milyona geriledi.
2021’in ilk yarısında Twitter kullanıcısı Türklerin sayısı da 2 milyon artarak 15,6 milyona çıktı.
Snapchat, 6 aylık dönemde 600 bin yeni kullanıcı kazanarak Türkiye’deki üye sayısını 11,7 milyona çıkarttı.
Araştırmada konu ettiği bir diğer sosyal medya mecrası ise Linkedin oldu. Türkiye’de Linkedin kullanıcısı sayısı 2021’in ilk yarısında 1,2 milyon artarak 11 milyona ulaştı.
We Are Social, söz konusu araştırmasında WhatsApp, Telegram, Tiktok gibi popüler sosyal medya mecralarında sadece dünya genelindeki kullanıcı sayılarını paylaştı, ülkeler ayrıntısına yer vermedi.
TÜRKİYE E-TİCARETTE DÜNYA ORTALAMASININ ÜZERİNDE
16-64 yaş grubunu kapsayan araştırmada, son bir hafta içinde online alışveriş yapanların oranları da ortaya konuldu. Türkiye’de bu oran yüzde 44,5 olarak belirlendi.
Türkiye’nin ilk para iadeli alışveriş sitesi Avantajix.com’un kurucu ortağı Güçlü Kayral, araştırmayı değerlendirirken, internetten alışveriş yapma sıklığının pandemiyle birlikte arttığına değindi.
Her hafta düzenli e-ticaret yapanların dünya ortalamasının yüzde 39,3 olduğuna dikkati çeken Kayral, “E-Ticaretin en yaygın olduğu İngiltere’de bu oran yüzde 48, ABD’de ise yüzde 45. Türkiye artık, gelişmiş ülkeler seviyesine hızla yaklaşıyor. E-ticaretin bu denli yaygınlaşmasında sosyal medyanın da rolü büyük. Türkiye’de 55 milyon sosyal medya kullanıcısı var ve bu kişiler her gün ortalama 2-3 saat sosyal medyadalar. E-ticaret siteleri bu potansiyeli kullanmak için sosyal medya reklamlarını yoğunlaştırdılar. Artık birçok şirket, sosyal medyayı doğrudan satış aracı olarak da kullanıyor” diye konuştu.
İzmir Moda Endüstrisi 1,5 milyar dolar ihracat hedefine Fashion Prime Fuarıyla 1 adım daha yaklaştı
FASHION PRIME Tekstil, Hazır Giyim Tedarikçileri ve Teknolojileri Fuarı, İzmir Moda Endüstrisi’ni 1,5 milyar dolar ihracat hedefine 1 adım daha yaklaştırdı.
15-17 Eylül 2021 tarihlerinde düzenlenen Fashion Prime Fuarı’na “Manufacturing” bölümünde 32 imalatçı/ihracatçı firmayla katılan Ege Hazırgiyim İhracatçıları Birliği, İzmir’de faaliyet gösteren 11 mümessil firma ile 27 EHKİB üyesi arasında 140 ikili iş görüşmesi organize etti.
EHKİB, Fashion Prime Fuarı’nda Ticaret Bakanlığı’nın desteğiyle Bulgaristan, Hırvatistan ve Fas’tan gelen 4 ithalatçının katılımıyla “Alım Heyeti Organizasyonu”na da imza attı. “Alım Heyeti Organizasyonu”nda 25 ikili iş görüşmesi gerçekleşti.
Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, Fashion Prime Fuarı’nda düzenledikleri çifte organizasyonla 2021 yılı için belirledikleri 1,5 milyar dolar ihracat hedefine bir adım daha yaklaştıklarını kaydetti.
2021 yılının Ocak – Ağustos döneminde yüzde 18’lik artışla ihracatlarını 810 milyon dolardan, 959 milyon dolara taşıdıkları bilgisini veren Sertbaş, “Pandemi sürecinde insanlık evine kapandı. Zincir mağazalar kapandı, insanların tüketim hızı düştü. Fiziki fuarlar, sektörel ticaret heyetleri yapılamaz oldu. Böylesi ortamda bile 1 milyar 306 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Fashion Prime Fuarı ve benzer organizasyonların katkısıyla 2021 yılı sonundaki 1,5 milyar dolar ihracat hedefimize ulaşacağız” diye konuştu.
Eskinazi: “Fuara katılanlar memnun”
Fashion Prime Fuarı’nın son günü Fuarİzmir’de katılan firmaları ziyaret eden Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, katılan firmaların ilgiden mutlu olduğunu, başarılı bir fuarın geçirildiğini dile getirdi.
“İzmir’i fuarlar şehri yapmak istiyorsak başarılı organizasyonları İzmir’e çekmemiz lazım” tespitinde bulunan Eskinazi, “Hem turizm açısından, hem de kente verecekleri katkı açısından, hem de fuar alanımızın değerlendirilmesi için. Bu fuar alanını hak ettiği yere getirmemiz lazım. Onun için hep birlikte çalışmamız gerekiyor. Fashion Prime Fuarı ilerisi için umut veriyor. Katılan yabancı firma sayısını arttırdığımız takdirde daha da başarılı olacak” şeklinde konuştu.
EHKİB, Van ve Bursa’dan heyetleri fuarda ağırladı
Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği, İzmir moda endüstrisinin ürettiklerini Fashion Prime İzmir Fuarı’nda tanıtırken, diğer taraftan Van ve Bursa’dan gelen heyetlerle iş birliği zemini aradı.
Fashion Prime Fuarı, 6. teşvik bölgesinde olan Van’ın İzmirli konfeksiyon sanayicilerine kendisini tanıttığı bir platforma dönüştü.
Van Valisi Mehmet Emin Bilmez’in başkanlık ettiği Van heyeti 2 günlük İzmir ziyaretinde konfeksiyon üretiminin önemli merkezlerinden BEGOS’u ziyaret ettikten sonra Fashion Prime İzmir Fuarı’nda konfeksiyon sanayicileriyle bir araya geldi. Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Halil İbrahim Güray, “Van Yatırım Potansiyeli ve 6. Bölge Teşvikleri” konulu sunumla Van’ın sunduğu olanakları sanayicilere aktardı.
Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği (UTİB) Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Taşdelen Engin ile Uludağ İhracatçı Birlikleri Genel Sekreterliği yetkileri, Fashion Prime Fuarı’nın ikinci günü EHKİB standını ziyaret etti. EHKİB Başkan Yardımcısı Seray Seyfeli ile UTİB Başkanı Pınar Taşdelen Engin, iki birlik arasında yapılabilecek ortak projeler üzerinde görüş alışverişinde bulundu.
Dünyanın en büyük etki hızlandırma programı Accelerate2030’da Lider Mentor Desteği çalışmaları başladı!
Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları doğrultusunda çözüm geliştiren ileri aşama pozitif etki odaklı girişimlere yönelik hızlandırma programı Accelerate2030, Lider Mentor Desteği çalışmalarıyla devam ediyor. Seçilen mentorların girişimlerle bire bir görüşmeler yaptıkları süreç 4 ay boyunca devam edecek.
Türkiye’de üçüncüsü düzenlenen ve bu yıl Alman Federal Ekonomik İş Birliği ve Kalkınma Bakanlığı (BMZ) finansmanıyla; GİZ, Türkiye Girişimcilik Vakfı, Impact Hub Istanbul ve UNDP Türkiye iş birliğinde hayata geçirilen Accelerate2030 programının bire bir mentor görüşmeleri başladı. Lider Mentor Desteği çalışmaları kapsamında 15 lider mentor seçildi ve her biri, programda yer alan bir girişimle eşleştirildi.
Program kapsamında Lider Mentor Desteği çalışmalarına katılan 15 girişim arasında, projenin temel hedef gruplarından biri olan Geçici Koruma Altındaki Suriyeliler tarafından kurulmuş ya da göçmenlerin ihtiyaçlarını gözeten 3 girişim de bulunuyor. Programda ihtiyaçlarına uygun mentorlarla eşleşen söz konusu girişimler Türkiye’deki yerli ve yabancı restoranlar için çoklu dil desteği ve çevrimiçi yemek siparişi hizmeti sunan Joaan, kullanıcıları gıda güvenliği açısından sertifikalı ev yemeği üreticileriyle buluşturan çevrimiçi yemek sipariş ve teslimat platformu Cravehome ve topraksız tarımı kontrol etmek ve izlemek için akıllı üretim artırıcı sistem kiti sağlayan iFarm.
Fikir üretme aşamasının ötesine geçmiş ve toplumsal veya çevresel problemlerin çözümüne aracılık eden, halihazırda işleyen bir ürün ya da hizmete sahip ileri aşama girişimleri desteklemeyi hedefleyen Accelerate2030 programı, girişimlerin program mentorlarıyla yaptıkları bire bir çalışmalarla devam ediyorlar. Girişimciler, Lider Mentor Desteği çalışmaları kapsamında mentorlarıyla 4 ay boyunca her ay en az 6 saat olacak şekilde özel olarak görüşecekler.
Lider mentorların hepsi bir organizasyonu yönetme konusunda çok yönlü bir görüşe ve farklı uzmanlıklara sahip. Girişimlerle bire bir çalışma gerçekleştirecek mentorların aynı zamanda iş stratejisi veya seri girişimcilik gibi alanlarda kariyer geçmişleri bulunuyor.
Impact Hub İstanbul ve Türkiye Girişimcilik Vakfı’nın geniş ağlarından seçilen mentorlar belirlenirken girişimlerin ihtiyaçları ve öncelikleri dikkate alındı. Mentorların belirli bir sektör (perakende, enerji gibi) veya konu/metodolojideki (iş stratejisi, İK, finans gibi) deneyimleri, ilgi alanları ve zaman taahhütleri de seçilmelerini sağlayan faktörler arasında.
Bu süre zarfında lider mentorların yanı sıra ek uzmanlar insan kaynakları, finans, hukuk vb. konularda bilgi ve deneyimlerini sunacak; belirli alanlarda sahip oldukları deneyimlerle girişimcilerin ihtiyaçlarına yönelik destek verecekler.
Accelerate2030, Lider Mentor Desteği çalışmalarının ardından özel sektör buluşmalarıyla devam edecek. Süreç boyunca girişimler, deneyim aktarımı ve potansiyel iş birliklerinin doğması hedefleriyle ihtiyaçları göz önünde bulundurularak seçilen özel sektör kuruluşlarıyla bir araya gelecekler. Accelerate2030 programına devam eden 15 girişim, özel sektör buluşmalarının ardından kurumsal sektör buluşmalarına katılacaklar.
İzmir Moda Endüstrisi, Van’da üretecek, dünyaya ihraç edecek
Türkiye’nin en batısındaki İzmir ile en doğusundaki Van arasında ticari bağlar güçleniyor.
İzmir Moda Endüstrisi, Van’da 6. Bölge teşviklerinden yararlanarak üretim yapacak, dünyaya ihracatta rekabet üstünlüğüyle ihraç edecek. Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği üyesi 3 firma Van’da üreterek dünyanın dört bir tarafına ihracat yaparken, İzmirli hazırgiyim ihracatçısı firmaların Van’daki yatırımlarının artması için zemin aranıyor.
18-19 Ağustos 2021 tarihlerinde Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş’ın başkanlığında Van’a giden Egeli ihracatçılar, bu sefer Van Valisi Mehmet Emin Bilmez’in başkanlık ettiği heyeti İzmir’de ağırladı.
Van Valisi Mehmet Emin Bilmez, Vali Yardımcısı Furkan Duman, Muradiye Kaymakamı Erkan Savar, Doğu Anadolu Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Halil İbrahim Güray ve Tekstil Kent İşletme Müdürü Selami Batmaz’dan oluşan heyet ilk olarak Ege İhracatçı Birlikleri’ni ziyaret etti.
Van’ın bulunduğu bölgenin cazibe merkezi konumunda olduğuna işaret eden Van Valisi Mehmet Emin Bilmez, Van’ın nüfusunun yüzde 63’ünün 30 yaş altı olduğunu, genç nüfusta işsizlik oranının yüksek olduğunu emek yoğun sektörlerin Van Organize Sanayi Bölgesi’nde yatırım yapması için bir çaba içinde olduklarını dile getirdi.
Van’da yatırım yapacak işletmelerin 6. Bölge teşviklerinden yararlanabileceklerini hatırlatan Bilmez, “Van’da tekstil sektöründe 5 bin kişilik istihdama ulaşmış durumdayız. Van OSB’nin beşinci etabını tekstil sektörü için tahsis ettik. 11 firma ile sözleştik. 42 hektar alanın yatırımcılar için altyapısını da hazırladık. İzmirli ihracatçıların Van’da yatırım yapmasını arzu ediyoruz” şeklinde konuştu.
Eskinazi: “Van’da yatırım yapacak İzmirlilerin sayısı artacak”
Ege Bölgesi’nin ihracat potansiyeli hakkında Van heyetine bilgiler veren Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, Van’da yatırım yapacak İzmirli firmların rekabetçilik avantajı elde edeceklerini bugün Van’da yatırım yapmış İzmirli firma sayısının 3 olduğunu, ilerleyen süreçte Van’da yatırım yapma kararı alan İzmirli firmalar olduğunu bu sayının kısa sürede artacağını kaydetti.
Sertbaş: “İhracat hedeflerine İzmir-Van iş birliğiyle ulaşacağız”
Türkiye’nin 2021 yılında konfeksiyon sektöründe 19 milyar dolar, Ege Bölgesi’nde ise; 3 milyar dolar ihracat hedefi olduğuna temas eden Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş ise; Ağustos ayında Van’a yaptıkları ziyarette Van Valisi Mehmet Emin Bilmez ve diğer yetkililerin yaklaşımlarından çok etkilendiklerini, İzmir ve Van arasındaki güç birliğini arttıracak bir zemin oluştuğunu, Türkiye’nin konfeksiyon sektöründeki ihracat hedeflerine ulaşması için Van’ın konfeksiyon sektörüne büyük fırsatlar sunduğunu dile getirdi.
İşbırakmaz: “Ege Bölgesi ihracatta 30 milyar dolara koşuyor”
EHKİB Başkanı Burak Sertbaş ve Ege İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri İ. Cumhur İşbırakmaz Van heyetine, Ege İhracatçı Birlikleri hakkında bir sunum gerçekleştirdi.
EİB Genel Sekreteri İ. Cumhur İşbırakmaz, Ege İhracatçı Birlikleri bünyesinde 7 tanesi tarım sektöründe, 5 tanesi sanayi sektörlerinde faaliyet gösteren 12 ihracatçı birliği bulunduğunu, Ege Bölgesi’nin aylık bazda ihracatının 2,5 milyar dolar bandına oturduğunu, 2021 yılı sonunda 30 milyar dolar ihracat seviyesine ulaşmayı hedeflediklerini dile getirdi.
Vali Mehmet Emin Bilmez başkanlığındaki Van heyeti sonrasında İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger’i ziyaret etti. Van heyeti ziyaretin ikinci gününde, Buca Ege Organize Sanayi Bölgesi’nde yer alan firmalarla bir araya geldi. BEGOS Bölge Müdürlüğündeki görüşme sonrasında Demoteks, Farbe, Narkonteks gibi sektörün önde gelen firmaları ziyaret edildi.
Firma ziyaretlerin ardından Fashion Prime Hazır Giyim Tedarikçileri ve Teknolojileri Fuarı’na hareket heyet, fuar ziyareti sonrasında Van’daki yatırım potansiyeli, 6. Bölge Teşvikleri ve Van’da yapılan hazır giyim ve tekstil sektörü yatırımları ve alt yapı çalışmaları hakkında bilgiler paylaşmak üzere fuar alanında “Van Yatırım Potansiyeli ve 6. Bölge Teşvikleri” konulu bir toplantı düzenledi. Fuar alanında DAKA Genel Sekreteri Halil İbrahim Güray Van’daki yatırım potansiyeli ile ilgili katılımcılara sunum yaptı.
Pop müziğe taze kan… Melisa!
Türk Pop Müzik kulvarının gelecek vadeden isimleri arasında yer alan Melisa yeni şarkısı ‘Dizgin’ ile müzikseverlere merhaba dedi.
Müzik eğitimine üç yaşındayken, Türkmenistan’da piyano dersi alarak başlayan ve ilerleyen yıllarda Royal Music Schools of Music için sınavlara giren Melisa Bahçeşehir Üniversitesi Mimarlık Bölümü mezunu. Mezun olduğu üniversitenin halen Müzikal Tiyatro Sertifika programında eğitim almaya devam eden Melisa, yeni çalışması ‘Dizgin’ ile pop müziğe taze kan olacak.
Birbirinden iddialı üç şarkı içeren ilk projesi ‘Yıldızlar’ ile müzik dünyasında adını duyuran Melisa şimdi de sözleri Sibel Algan müziği Sezen Aksu düzenlemesi Ozan Bayraşa‘ya ait yeni şarkısı ‘Dizgin’ ile kariyerinde emin adımlarla ilerliyor.
Ünlü fotoğrafçı Lara Sayılgan’ın objektifine yeni projesi için pozlar veren Melisa ‘nın klibini Erkan Nas çekti.
Genç şarkıcı, ‘Sadece iyi müzik yapmak şarkı söylemek istiyorum…Benim için kendimi ifade ediş biçimi müzik’ diyen Melisa müzik eleştirmenleri tarafından duru vokaliyle Türk Pop Müzik kulvarının gelecek vadeden kadınları arasında yer alıyor.
10 katılımcıdan 8’i tüm endişelere rağmen fiziksel eğitimi tercih ediyor
Gelişen teknolojiler sayesinde araştırma dünyasında öne çıkan online anketlerin daha fazla kişiyle, daha kısa sürede ve daha az maliyetle yapılmasını sağlayan Havucum.com, büyük mutluluk ile bazı endişeleri beraberinde getiren okulların açılışıyla ilgili anket düzenledi. Sonuçlara göre birçok endişeye rağmen fiziksel eğitim tercih edilmeye devam ediyor.
Online anketlerle daha geniş bir kitleye ulaşarak araştırmaların daha kısa sürede ve daha az maliyetle gerçekleşmesini sağlayan Havucum.com, ebeveynlerin ve çocukların yakından takip ettiği okulların açılışıyla ilgili anket gerçekleştirdi.
Ankete katılan ebeveynlerin çocuklarının yüzde 27’si anaokulunda, yüzde 29’u ilköğretimde, yüzde 23’ü ortaokulda, yüzde 14’ü lisede ve yüzde 7’si de üniversitede eğitim görüyor. Bu okulların yüzde 84’ü devlet okulu, yüzde 14’ü ise özel okuldan oluşuyor. Katılımcılara çocuklarının kaç kişilik sınıflarda eğitim gördüğü sorulduğunda yüzde 40’ı 10-20 kişilik, yüzde 34’ü 20-30 kişilik, yüzde 19’u 30-40 kişilik ve yüzde 7’si ise daha kalabalık sınıflar cevabını veriyor.
COVID-19 önlemlerine dair katılımcılar ikiye bölünmüş durumda
Ankete göre katılımcıların yarısı COVID-19 önlemlerini yeterli bulurken kalan yarısı da yeterli bulmuyor. Önlemleri yeterli görmeyen öğrenciler de aynı şekilde kalabalık sınıf ortamlarından, maske ve mesafe kurallarını dikkate almayan öğrenci ve öğretmenlerden endişe duyduklarını belirtiyor. Ancak buna rağmen katılımcıların yüzde 80’i eğitime okullarda devam edilmesini tercih ediyor.
Yeni araştırmanın bulgularıyla ilgili görüşlerini aktaran Havucum.com Kurucu Ortağı Deniz Alpay, “Uzun bir aradan sonra okulların açılması tüm ülkede mutlulukla karşılandı ancak bazı endişeler hala varlığını koruyor. Anketimizden elde ettiğimiz veriler bu endişelerin fiziksel ve online eğitim arasındaki seçimde bir değişim yaratacak etkiye sahip olmadığını gösteriyor. Havucum.com olarak tüm öğrencilere yeni eğitim yılında başarılar diliyoruz” dedi.
Toyota RAV4 Ailesinin Maceracı Yeni Üyesi “RAV4 ADVENTURE”
Toyota, yeni RAV4 Adventure modeliyle RAV4’ün özgün SUV çekiciliğini artırarak ürün ailesini genişletiyor. Modelin “Here yere gidebilme” ruhunu daha da ileriye taşıyan RAV4 Adventure daha sıra dışı ve güçlü bir off-road tarzını yansıtıyor.
Yeni versiyon, alışılmışın dışında yerlere gitmek isteyen kullanıcılar için tasarlanırken aynı zamanda Toyota’nın hibrit elektrikli araç teknolojisinin performans ve verimliliğinin de kullanılmasını sağlıyor.
RAV4 ADVENTURE maceracı kimliğini dikkat çekici ön tasarımıyla açıkça ortaya koyuyor. Tamamen siyah ön panjur görsel etkiyi artırırken Toyota logosu daha aşağıya alınarak panjurun ortasından geçen çift çizgi üzerine konumlandırıldı. Aracın etkileyici duruşu ve SUV tarzı, ön sis farlarındaki yeni siyah çerçeveler ve parlak gümüş rengi tampon altı kaplamayla birlikte daha da güçlendirildi. Bu etki, daha geniş çamurluklar ve yeni mat gri 19 inç alaşım jantlarla daha da artırıldı. Arka tarafta aracın genel tasarımına uygun şekilde gümüş rengi tampon altı kaplamaya yer verildi. RAV4 ADVENTURE projektör tipi LED farlar ve LED ön sis farları gibi güncellemeleri de içeriyor.
Bununla birlikte RAV4 ADVENTURE, Toyota’nın klasik FJ40 Land Cruiser’ın açık renk tavanına gönderme yapan eşsiz bir iki renkli gövde opsiyonuyla alınabiliyor. Tavan, ön sütunları ve arka spoylerin Dinamik Gri renge sahip olduğu Urban Haki gövde RAV4 ADVENTURE modelini daha farklı kılıyor.
Kabinde pürüzsüz, siyah sentetik deriyi kapitone sırt ve minder bölümleriyle birlikte kontrast oluşturan turuncu dikişlerle birleştiren koltuklarla özel bir döşeme yer alıyor.
RAV4 ADVENTURE, gücünü Toyota’nın dördüncü nesil hibrit elektrikli teknolojisinden alıyor. Standart olarak akıllı dört çeker sistem ile donatılan araçta arka aksta ek olarak kompakt bir elektrik motoru yer alıyor. Verimli ve aynı zamanda güçlü olan bu hibrit ünite, elektrikli motorlarla en yüksek termal verimliliğe sahip motorlardan biri olan 2.5 litrelik dört silindirli benzinli motoru kombine ediyor. RAV4 ADVENTURE toplamda 222 HP güç üretiyor ve AWD-i sistemiyle 1,650 kg’ye kadar frenli römork çekme imkanı sağlıyor.
RAV4 ürün gamı, dünyada en çok satan SUV unvanını başarıyla korumaya devam ediyor. 1994’te ilk kez tanıtılan RAV4’ün öncü konumu, bugün en çok satılan SUV olan RAV4 Hybrid ile devam ediyor.
Yeni Toyota RAV4 ADVENTURE ve yenilenen RAV4 için Avrupa’da teslimatlar 2022’nin ilk çeyreğinde başlayacak.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, ülkemizde 3,5 milyon KOBİ var ve şirketlerin yüzde 99,8’i KOBİ statüsündedir. Toplam istihdamın yüzde 74’ü KOBİ’lerde çalışıyor. Türkiye’de ihracatın yüzde 63’ü, maaş ve ücretlerin yüzde 54’ü, üretilen GSMH’nın yüzde 62’si KOBİ’ler tarafından sağlanıyor. KOBİ’lerde, yaklaşık 12,5 milyon kişi istihdam ediliyor. Türkiye’deki 3,5 milyon KOBİ’nin 401 bini (%12,4’ü) doğrudan imalat yapıyor. 2020 yılı verilerine göre imalat sektöründe çalışan sayısı 3 milyon civarındadır. KOBİ’ler, ülkemizin belkemiğidir.
Türkiye’de her gün yüz binlerce kamyonun yük aldığını kaydeden Tırport Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Akın Arslan, şunları söyledi:
“Günde ortalama 450 bin kamyonun yük aldığı ülkemizde, yollarda gördüğünüz kamyonların 2/3’ü KOBİ’lerden yükleme yapıyor. Diğer bir deyişle, KOBİ’lerden her gün 300 bin kamyon yük çıkıyor” dedi.
Yüklerin çoğu OSB’lerden ve liman bölgelerinden çıkıyor
Ülkemizdeki yüklerin çoğunun OSB’lerden ve liman bölgelerinden çıktığını ifade eden Tırport Başkanı Dr. Akın Arslan, şunları belirtti:
“Türkiye’de 81 ilde toplamda 352 organize sanayi bölgesi bulunuyor. OSB’den 327 tanesi Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bağlı, 25 tanesi ise Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Tarıma Dayalı İhtisas OSB’lerden oluşuyor. Bu OSB’lerden 259’u faal ve kuruluşunu tamamlanmış durumdadır. OSB’lerde üretim yapan 67 bin KOBİ bulunuyor. Bu KOBİ’lerde 2 milyon 170 bin kişi doğrudan istihdam ediliyor. KOBİ’lerin toplam üretim içindeki payı %35’lere geldi. 2019 yılında ihracat yapan 84 bin girişimin yüzde 60,8’i mikro ölçekli, yüzde 27,1’i küçük ölçekli ve yüzde 9,5’i orta ölçekli şirketlerden oluşuyor. 2020 yılında Türkiye genelinde toplam ihracatın yüzde 43,7’sini büyük ölçekli şirketler gerçekleştirmiştir. 2020 yılında KOBİ’ler, ihracatın yaklaşık yüzde 59’unu gerçekleştirmişlerdir. KOBİ’lerde toplam ihracat değeri 110 milyar doları geçmiştir. Bu değerlendirmelerin ışığında, onbinlerce kamyonun aldığı yüklerin çoğunun OSB’lerden ve liman bölgelerinden gerçekleştiğini söyleyebiliriz” diye konuştu.
KOBİ’ler uçtan uca lojistik süreçlerini Tırport ile yönetiyor
KOBİ üreticilerin işlerinin zor olduğunu ve kıt kaynaklarla üretim yaptıklarını anlatan Tırport Başkanı Dr. Akın Arslan, konuşmasına şöyle devam etti:
“KOBİ’ler, üretim planı olarak 2 ay sonrasını öngöremezler. Çoğunlukla FTL olarak tanımladığımız “tam kamyon yük”leri olmaz. Birkaç palet, bir-iki kapak gönderebilmek isterler. Lojistik firmalarıyla kontratlı çalışmaları ise zordur, çünkü taşıma için kesin tarih veremeyebilirler. Siparişle üretim yaparlar ve bitince müşterilerine göndermek isterler. Kamyon ihtiyaçlarını bildikleri geleneksel kanallardan yaparlar. Güvenilir, uygun yeterlilikte ve müsait kamyonlara anında ulaşabilmek, yoldaki yükü dijital olarak izleyebilmek, boşaltma süreçlerinde canlı raporlanmak vs onlar için adeta hayaldir. Kamyoncuya her iki tarafın da tercih edeceği bir yöntemle güvenli ödeme yapabilmek, onaylı fatura ve irsaliyeye dijital olarak cepten ulaşabilmek ise adeta hayal ötesidir. Türkiye’de geleceğin lojistik ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde tasarlanan ve hayata geçen Tırport, tüm bu hayalleri faaliyet gösterdiği 7 ülkede mümkün hale getirdi. Türk müşterilerinin yanında global müşterilerine de hizmet vermeye başladı. Tırport’ta, artık her gün yüzlerce KOBİ’nin yeni yükü listeleniyor. Tüm geçmiş taşıma performansı kontrol edilebilen ve o anda yükünüze aday olabilecek nitelikte ve müsaitlikte yüzlerce alternatif kamyona Tırport’tan ulaşabilmek mümkündür ve sigortaları dahil tüm resmi belgeleri Tırport güvencesinde dijital olarak kontrol ediliyor. Tırport, KOBİ’lerin yükleri ile müşterileri arasında dijital köprü oluyor. Tırport’la yükler güvendedir” şeklinde konuştu.
AB ve Türkiye iklim krizini ve gelecek işbirliğini ele aldı
Bugün Avrupa Komisyonu’nun Avrupa Yeşil Mutabakatı’ndan Sorumlu Birinci Başkan Yardımcısı Frans Timmermans ve T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, iklim konusundaki yüksek düzey diyalog toplantısı için Brüksel’de bir araya geldi. Hem AB hem de Türkiye, son dönemde şiddetli orman yangınları ve sel gibi iklim değişikliğinin aşırı etkilerine maruz kaldı; Türkiye aynı zamanda Marmara Denizi’nde su kirliliği ve iklim değişikliğinin neden olduğu mikroskobik alglerin aşırı artışı ile bugüne kadarki en büyük “müsilaj” istilasını yaşadı.
İklim değişikliği kaynaklı bu olayların ardından, Türkiye ve AB, Paris Anlaşması’nın hedeflerine ulaşma yolunda iklim işbirliğini ilerletebilecekleri alanları ele aldı. Birinci Başkan Yardımcısı Timmermans ve Bakan Kurum, yüzyılın ortasına kadar emisyonların net olarak sıfıra düşürülmesi ve böylelikle 1,5°C’lık hedefin ulaşılabilir kılınması amacıyla yapılanlar ve yapılması gerekenler arasındaki farkın kapatılması için ihtiyaç duyulan acil ve etkili adımlar konusunda görüş alışverişinde bulundu. Türkiye’de yakın zamanda oluşturulması muhtemel Emisyon Ticareti Sistemi’nin ve AB Emisyon Ticareti Sistemi’nin revizyonunu dikkate alarak, karbon fiyatlandırma politikalarını ortak bir ilgi alanı olarak ele aldılar. Hem iklim değişikliği, hem de biyolojik çeşitlilik kaybına karşı doğa temelli çözümler ve bu çözümlerin faydalarının yanı sıra iklim değişikliğine uyum konusu da gündemin üst sıralarında yer aldı.
Toplantının ardından yaptığı açıklamada Birinci Başkan Yardımcısı Frans Timmermans şunları söyledi: “Bu yaz döneminde, özellikle Akdeniz çevresinde şahit olduğumuz yıkıcı olaylar, gerçeklerin bilimsel senaryoları ne kadar hızlı yakaladığını bizlere gösterdi. İklim konusunda tüm hükümetlerden azim ve net bir kararlılık görmeye acil ihtiyacımız var. Türkiye’nin kendi Yeşil Mutabakatını formüle etmesini ve ülke içinde iddialı iklim politikalarını uygulamasını sabırsızlıkla bekliyorum. En önemli şey, dirençli ekonomik kalkınmayı arttırmak üzere yurt içindeki finansal akışın, iklim-dostu yatırımlara doğru yönlendirilmesidir. Hızla değişen küresel pazarda rekabeti ve ticareti sürdürebilmek için hem Türkiye’nin hem de AB’nin ekonomilerini, modern ve sürdürülebilir bir yola sokması gerekmektedir.”
Bakan Murat Kurum da yaptığı açıklamada şunları söyledi: “AB ile Türkiye arasındaki Yüksek Düzeyli İklim Diyaloğunu iklim değişikliğiyle mücadeledeki işbirliğimizin güçlendirilmesi ve Türkiye’nin AB’ye katılım sürecinin desteklenmesi bakımından büyük bir fırsat olarak görüyorum. Türkiye iklim değişikliğiyle mücadeleyi yalnızca siyaset üstü ve sınırları aşan bir konu olarak görmekle kalmayıp aynı zamanda bu meseleyi bir güvenlik ve kalkınma meselesi olarak da değerlendirmektedir. Bu açıdan Türkiye iklim değişikliğiyle mücadele çabalarını kararlılıkla sürdürmektedir. Ancak tüm bu faaliyetlerin ekonomik maliyeti oldukça yüksektir. İklim değişikliğiyle mücadelede Türkiye’nin uluslararası iklim finansman kaynaklarına erişimi, bu alandaki çabalarımızı küresel ölçekte de daha etkin kılacaktır.”
Görüşmelere teknik düzeyde devam edecek olup Bakanlar, 2022 başında kaydedilen ilerlemelerle ilgili bir değerlendirme yapma konusunda mutabık kalmıştır.
COP26 müzakereleri yaklaşırken, acil iklim eylemine duyulan ihtiyaç da kısa bir süre önce, Uluslararası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) tarafından İklim Değişikliği 2021: Bilimsel Değerlendirme Raporu’nda (Climate Change 2021: Physical Science Basis) bir defa daha teyit edilmiştir. Siyasi düzeyde hem AB’nin hem de Türkiye’nin katılacağı, ay sonunda Milan’da düzenlenecek Taraflar Toplantısı (COP) öncesi zirve ve Ekim sonunda yapılacak G20 zirvesi Glasgow Konferansı öncesinde önemli mihenk taşları olacaktır.
