EkonomiSanayi-Teknoloji

Ekonomi-teknoloji haberleri (12.06.2021)

Türk işverenler üçüncü çeyrek için iyimser istihdam beklentileri içinde
ManpowerGroup İstihdama Genel Bakış Araştırması’na göre araştırma kapsamında yer alan sekiz sektörün yedisinde 2021’in üçüncü çeyreğine yönelik istihdam artışı bekleniyor. İlaç sektörü mevsimsel verilerden arındırılmış +%20 istihdam görünümüyle en olumlu istihdam beklentisini sergileyen sektör oldu. COVID-19’un istihdam planları üzerinde etkili olmaya başladığı 2020’nin üçüncü çeyreğine kıyasla istihdam beklentisi araştırma kapsamındaki sekiz sektörün tamamında güçlendi.
ManpowerGroup İstihdama Genel Bakış Araştırması, Türk işverenlerin 2021’in üçüncü çeyreğine yönelik olarak iyimser seviyede işe alım beklentilerine sahip olduğunu ortaya koydu. COVID-19 salgınının şartları altında 860 Türk işverenin görüşlerine baş vurularak yapılan araştırmanın verilerine göre Türk işverenlerin yüzde 18’i 2021’in üçüncü çeyreğinde istihdam artışı beklerken, yüzde 7’si azalma öngörüyor ve yüzde 63’ü ise değişiklik olmayacağını tahmin ediyor. 2021’in üçüncü çeyreğine yönelik net istihdam görünümü ise +%11’i gösteriyor. Mevsimsel verilerden arındırılmış görünüm ise +%7 olarak ölçülüyor. İşe alım planları 2021’in ikinci çeyreğine kıyasla yüzde 4 puan zayıflarken, COVID-19’un işe alım beklentileri üzerindeki ilk etkisini sergilediği geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 9 puan artmış bulunuyor.
ManpowerGroup Türkiye Genel Müdürü Feyza Narlı, Türkiye’nin 2021 üçüncü çeyrek istihdam görünümü hakkında şunları söyledi: “COVID-19 pandemisinin işverenlerin planları üzerindeki etkisini ilk olarak hissettirdiği günlerden bu yana tam olarak bir yıl geçti. Bir yıl önceki duruma kıyasla araştırma kapsamında analiz edilen tüm sektörlerde işe alım planlarının güçlenmiş olmasından mutluluk duyuyoruz. İyimser bir aşılama takviminin devreye girmesiyle birlikte sektörlerin genelinden daha iyimser işe alım planlarını duyacağımıza inanıyoruz.”
2021’in üçüncü çeyreği için en yüksek istihdam artışı beklentisi İlaç sektöründe
ManpowerGroup İstihdama Genel Bakış Araştırması verilerine göre, araştırma kapsamındaki sekiz sektörün yedisinde işverenler Temmuz-Eylül arasını kapsayan dönemde işe alım seviyelerinde artış beklentisine sahip. İşverenlerin en güçlü işe alım beklentileri bildirdiği sektör +%20 istihdam görünümüyle İlaç sektörü olurken, bunu istihdam görünümünün +%19 olarak ölçüldüğü Üretim sektörü takip ediyor. Finans ve Kurumsal Hizmetler sektörü +%12 ile istikrarlı bir işe alım beklentisi sergilerken, Diğer Hizmetler sektöründeki işverenler +%9’luk bir istihdam görünümü bildiriyor. Diğer Üretim sektörü işverenleri +%6 istihdam görünümü ile ılımlı bir istihdam beklentisi bildirirken Toptan & Perakende Ticaret ile Restoran & Otelcilik sektörlerindeki istihdam görünümleri +%5 ile +%3 olarak sıralanıyor. Bununla birlikte İnşaat sektöründeki işverenler, -%5 istihdam görünümüyle işe alımlarda azalma beklentisi sergiliyor.
Yılın bir önceki çeyreğiyle kıyasla işe alım beklentilerinin sekiz sektörün beşinde zayıfladığı görülüyor. En çok göze çarpan düşüşler arasında yüzde 10 puan ile İnşaat sektörü öne çıkarken, Toptan ve Perakende Ticaret sektöründe yüzde 6’lık düşüş dikkat çekiyor. Üretim sektöründe işe alım planları söz konusu dönemde yüzde 5 puan düşüş sergilerken, Diğer Üretim sektöründe de yüzde 4 puanlık azalma görülüyor.  Bununla birlikte Diğer Hizmetler ve Restoran & Otelcilik sektörlerindeki işe alım beklentilerinde yüzde 4’er puanlık artış dikkat çekiyor.
Önceki yılın aynı dönemine kıyasla sekiz sektörün dördünde işe alım beklentileri yükselmiş görünüyor. En dikkat çekici yükseliş yüzde 20 puan artışla Üretim sektöründe yaşanırken, Diğer Hizmetler ve İlaç sektörlerinde sırasıyla yüzde 16 ve yüzde 15 puanlık artış görülüyor. İşe alım beklentileri Restoran & Otelcilik sektöründe yüzde 10 puan güçlenirken, İnşaat ve Diğer Üretim sektörlerinde işe alım beklentileri yüzde 7’şer puan artmış görünüyor.
2021’nin üçüncü çeyreğine yönelik en güçlü istihdam görünümü Karadeniz bölgesinde
Araştırma kapsamındaki beş bölgenin dördünde işverenler, 2021’in üçüncü çeyreği boyunca personel sayısının artmasını bekliyor.  En güçlü istihdam piyasasının beklendiği bölge +%11 ile Karadeniz bölgesi oldu. Ege bölgesindeki işverenler +%9’luk görünümle istikrarlı bir işe alım beklentisi sunarken, İç Anadolu ve Marmara bölgelerinin istihdam görünümleri +%8 ve +%7 olarak sıralanıyor. Akdeniz bölgesindeki işverenler ise %0 ile sabit bir istihdam piyasası öngörüyor.
Bir önceki çeyreğe kıyasla araştırma kapsamındaki tüm bölgelerde işe alım beklentileri zayıflamış görünüyor. Akdeniz bölgesindeki işverenler bir 2021’in ikinci çeyreğine kıyasla yüzde 7 puan daha zayıf istihdam beklentisi bildirirken, Ege bölgesindeki işverenlerin istihdam beklentileri de yüzde. 5 puan azalmış görünüyor. Marmara ve Karadeniz bölgelerinde de bir önceki çeyreğe kıyasla sırasıyla yüzde 3 ve yüzde 2 puan zayıflama görünüyor.
COVID-19 etkilerinin istihdam piyasası üzerindeki etkisinin hissedilmeye başlandığı, bir önceki yılın aynı dönemi ile kıyaslandığında araştırma kapsamındaki tüm bölgelerde işe alım beklentisi yükselmiş bulunuyor. En dikkat çekici yükseliş yüzde 14 puan artışla Akdeniz bölgesinden gelirken, İç Anadolu ve Marmara bölgelerinde de işe alım beklentileri bir yıl öncesine kıyasla yüzde 12 ve yüzde 11 puan artmış görünüyor. Ege bölgesindeki işverenler bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 4 puan daha düşük işe alım beklentisi bildirirken, Karadeniz bölgesindeki işverenler işe alım beklentilerindeki istikrarı koruyor.
Büyük ölçekli şirketlerdeki işverenler 2021’in üçüncü çeyreğine yönelik sağlıklı işe alım beklentilerine sahip
2021’in üçüncü çeyreğine yönelik olarak dört işletme kategorisinin üçünde işe alımlarda artış bekleniyor.  Veriler mevsimsel verilerden arındırıldığında büyük şirket işverenleri +%23 istihdam görünümü ile en güçlü istihdam piyasası görünümünü bildirirken, Orta ölçekli şirketlerdeki işverenler +%9, Küçük ölçekli işverenler ise +%5’lik istihdam görünümü sergiliyor. Mikro ölçekli şirketlerdeki işverenlerin istihdam görünümleri ise -%6 olarak ölçülüyor.
Önceki çeyrekle karşılaştırıldığında araştırma kapsamındaki dört işletme kategorisinden üçünde işe alım beklentileri zayıflamış görünüyor. Mikro ölçekli işverenlerin istihdam görünümü yüzde 11 puan azalırken, Orta ölçekli işverenlerde de yüzde 6 puan azalış gözlemleniyor. Küçük ölçekli işverenlerin görünümleri ise bir önceki çeyreğe kıyasla yüzde 5 puan azalırken, büyük ölçekli işverenlerin işe alım beklentisi yüzde 6 puan artmış görünüyor.
Geçen yılın aynı dönemiyle kıyaslandığında Büyük ölçekli işletmelerdeki işverenler yüzde 24 puan artışla işe alım beklentilerini ciddi oranda artırırken, Küçük ve Orta ölçekli işletmelerdeki yükselişler yüzde 13 ve 12 puan olarak sıralanıyor. Bununla birlikte Mikro ölçekli işletmelerdeki işe alım beklentisi geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 7 puan azalmış görünüyor.

AstraZeneca Financial Times’ın “Avrupa’nın İklim Liderleri: 2021” listesine girdi
2025 itibarıyla karbon salınımını sıfıra indirmeyi hedefleyen AstraZeneca sera gazı salınım yoğunluğunu en yüksek oranda azaltan 300 Avrupa şirketinden biri oldu.
AstraZeneca, Financial Times’ın “Avrupa’nın İklim Liderleri: 2021” listesinde yer alan 300 şirketten biri oldu. Araştırma şirketi Statista tarafından derlenen liste, her yıl sera gazı salınım yoğunluğunu* en yüksek oranda azaltan Avrupa şirketlerini belirliyor. Temel sera gazı salınımını 2014-2019 yılları arasında yıllık olarak ortalama yüzde 5,9 oranında azaltan AstraZeneca, listeye giren dokuz sağlık şirketinden biri oldu.
Sürdürülebilirliği şirket faaliyetlerinin merkezine konumlandıran AstraZeneca, hem dünya genelinde hem de Türkiye’de çevresel sorunların çözümüne yönelik hedefler benimsemiş bulunuyor. AstraZeneca, 2020’de İsviçre’nin Davos kentinde gerçekleşen Dünya Ekonomik Forumu (WEF) Yıllık Toplantısı’nda ‘Sıfır Karbon Taahhüdü (Ambition Zero Carbon)’ stratejisini açıklamış, 2025’e kadar karbon salınımını sıfıra indirmek için enerji tüketiminin tamamını hem güç hem de ısı için yenilenebilir enerji kaynaklarıyla gerçekleştireceğine yönelik taahhütte bulunmuştu.
‘Sıfır Karbon Taahhüdü’ ile operasyonlarının emisyon seviyesini dünya genelinde sıfıra düşürmeyi hedefleyen şirket, bu kapsamda 50 milyon ağaçlık yeniden ormanlaştırma projesi olan ‘AZ Ormanı’ inisiyatifini dünya genelinde başlattı. Şubat 2020’de ilk ağacın dikildiği Avustralya’daki yerel yönetimlerle ve küresel çapta yeniden ormanlaştırmaya odaklanan kar gütmeyen bir kuruluş olan One Tree Planted ile iş birliği kurdu. Şirket, bu inisiyatif ile Dünya Ekonomik Forumu’nun başlattığı ‘1T.org – Bir Trilyon Ağaç’ platformunu da destekliyor.
AstraZeneca Türkiye, global “Sıfır Karbon Taahhüdü” stratejisine katkıda bulunmak, doğayı korumak ve gelecek nesillere sağlıklı bir yaşam sunabilmek için 2020 yılında gönüllülük esasına dayanan ‘AstraZeneca Türkiye Sıfır Karbon Çalışma Grubu’nu kurdu. Sıfır Karbon Çalışma Grubu’nun çalışmalarıyla Gaziantep, Eskişehir, İzmir, Hatay ve Kocaeli illerinde toplamda 80 bin fidan bağışında bulundu. Sıfır Karbon Çalışma Grubu ayrıca şirket içerisinde ve AstraZeneca Türkiye kurumsal sosyal medya hesaplarında yaptığı çevresel etkiyi azaltacak öneriler, bilgilendirmeler ve atölye çalışmaları ile farkındalığı artırmaya devam ediyor.
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan AstraZeneca Türkiye Ülke Başkanı Ecz. Serkan Barış şunları söyledi: “AstraZeneca olarak faaliyetlerimizi, toplumun ve gezegenimizin ihtiyaçları doğrultusunda şekillendirmeyi en önemli sorumluluklarımızdan biri olarak görüyoruz. Çevre sağlığının, insan sağlığı üzerindeki doğrudan ve dolaylı etkilerinin bilincindeyiz. Sürdürülebilirlik yaklaşımımız kapsamında, sağlık hizmetlerine erişim, çevreyi koruma, etik ve şeffaflık olmak üzere üç başlıkta projeler geliştiriyoruz. Çevremizi koruma girişimlerimiz ile doğal kaynakları yöneterek iklim etkilerini azaltmanın yollarına odaklanıyoruz. Tüm faaliyetlerimizde ve değer zincirimizde yer alan ürünlerimizin çevresel açıdan güvenli olmasını sağlıyoruz. Sıfır karbon emisyonuna ulaşarak gezegenimizin sağlığa kavuşmasına yardımcı olacağımız bir gelecek için çalışmalarımızı biçimlendiriyoruz. Tüm bu çalışmalarımız doğrultusunda ulaştığımız hedefler, bizi gelecek için daha da fazla motive ediyor. Sıfır karbon taahhüdümüzü yerine getirmek için adımlarımızı kararlılıkla atmaya devam ediyoruz.”

İhracatçının aşı talebi karşılık buldu

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi’nin geçtiğimiz günlerde gündeme getirdiği ihracatçılara covit-19 aşısında öncelik verilmesi talebi karşılık buldu.

Yeşil pasaport sahibi 10 binin üzerindeki ihracatçı aşılamada öncelikli gruba alındı. Eskinazi, taleplerinin kısa sürede hayata geçirilmesinden dolayı teşekkür etti.

Pandemi sonrasında aşılamada ilerleme kaydeden ülkelerin aşı pasaportu uygulaması başlattığına işaret eden Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Jak Eskinazi, aşılamada yeşil pasaport sahibi ihracatçılara öncelik tanınmasının doğru bir adım olduğunun altını çizdi.

Türkiye’nin 2021 yılı için belirlediği 200 milyar dolar ihracat hedefine emin adımlarla ilerlediği bilgisini veren Eskinazi, “Dünya genelinde Çin, ABD ve Avrupa ülkelerinin aşılamada çok yol kat etti. Bu ülkeler aşı pasaportunu hayata geçirdi. Aşılama oranlarının yükselmesiyle uluslararası ticarette hedeflerimize ulaşabiliriz” şeklinde konuştu.

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, yeşil pasaport sahibi ihracatçılara aşılamada öncelik sağlayan karar nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ve Ticaret Bakanı Dr. Mehmet Muş’a teşekkürlerini iletti.

Alpine ELF Matmut Dayanıklılık Takımı, yeni aracını tanıttı

FIA WEC Dünya Dayanıklılık Şampiyonası’nda yarışan Alpine ELF Matmut Dayanıklılık Takımı, yeni aracını tanıttı.

• Alpine A480, Gibson Technology tarafından üretilen 4,5 litrelik V8 motorla çalışan, Oreca tarafından geliştirilen şasi üzerine inşa edilmiş bir prototip.

• Şampiyonanın en üst kategorisinde yarışan A480, Nicolas Lapierre, André Negrão ve Matthieu Vaxiviere tarafından kullanılacak.

• Yarış takımı Alpine ELF Matmut Dayanıklılık Takımı Sorumlusu Philippe Sinault tarafından yönetilecek.

Alpine, dayanıklılık yarışlarında büyük bir başarı geçmişine sahip ve şimdi FIA WEC ve 24H Le Mans 2021’in en üst kategorisinde yarışma mücadelesini üstleniyor.

Dayanıklılık yarışındaki bu yeni proje, Formula 1’e olan bağlılığında olduğu gibi, rekabetten doğan bir marka olan Alpine’in rekabet konusundaki hırsını gösteriyor.

Fédération Internationale de l’Automobile tarafından Alpine A480 olarak onaylanan prototip, bir Oreca şasi üzerine inşa edildi ve Gibson Technology tarafından üretilen 4,5 litrelik bir V8 ile güçlendirildi. Hypercar sınıfı düzenlemelerine uygun olarak Michelin lastikleri ile donatıldı.

A480, üç deneyimli dayanıklılık pilotu, Nicolas Lapierre, André Negrão ve Matthieu Vaxiviere tarafından kullanılacak.

Yarış takımı, 2014 yılından itibaren olduğu şekilde, LMP2 sınıfında sayısız başarı ile Takım Müdürü Philippe Sinault tarafından yönetilecek.

Alpine İcra Kurulu Başkanı Laurent Rossi konuyla ilgili, “Motor sporları Alpine’den bağımsız düşünülemez. 2013’teki dayanıklılık yarışına geri döndüğümüzden bu yana, bu macera bize muhteşem duygular ve muhteşem zaferler getirdi. Başarılı sekiz yılın ardından markanın yeni bir başlangıç yaptığı en üst kategoriye girme zamanı geldi. Yönetmelikteki gelişmeler bize tutkumuzu ifade etme, teknik bilgi birikimimizi ve tecrübemizi adil ve makul bir çerçevede gösterme fırsatı sunuyor. Alpine’in renklerinin motor sporlarının en üst seviyesinde parlaması için her yarışta elimizden gelenin en iyisini yapacağız” dedi.

Alpine ELF Matmut Dayanıklılık Takımı Müdürü Philippe Sinault konuyla ilgili, “Alpine’in geçmişi zorluklarla dolu. 2013 yılından beri kendimizi adım adım kanıtlıyor ve Alpine renklerini en üst düzeyde savunabildiğimizi gösteriyoruz. Bu yeni mücadele, bu zihniyetin bir parçasıdır. Alpine’in bu proje için bize duyduğu güven büyük bir gurur kaynağıdır. Dayanıklılık yarışları dünyası tarihinde bir dönüm noktası niteliği taşıyan içinde bulunduğumuz bu zamanda, bu programa alçakgönüllülük ve en iyiyi yapma arzusuyla yaklaşıyoruz. Alpine ile Fransız ve uluslararası motor sporları panteonuna bir kez daha demir atmak için bu heyecan verici ve inanılmaz derecede motive edici mücadelenin üstesinden gelmeye kararlıyız“ dedi.

Alpine ELF Matmut Dayanıklılık Ekibi, değerli teknik ortaklarını ve tedarikçilerini unutmadan, bu imtiyazlı ortaklarının desteğinin altını çizdi: ELF, Matmut, Réseau Renault, Identicar, Thiriet, Havas Group, Dewesoft, Bahco, Ixell ve Sabelt.

2021 YARIŞ TAKVİMİ

13 Haziran: Portimao 8 Saat (Portekiz)

18 Temmuz: Monza 6 Saat (İtalya)

21-22 Ağustos: Le Mans 24 Saat (Fransa)

26 Eylül: Fuji 6 Saat (Japonya)

20 Kasım: Bahreyn 8 Saat (Bahreyn)

Lexus Avrupa’da En Çok Satan Modeli Yeni Nesil NX SUV’un Dünya Prömiyerini Gerçekleştirdi

Premium otomobil üreticisi Lexus, ikinci nesil NX SUV modelini online olarak gerçekleştirdiği dünya prömiyeriyle tanıttı. Lexus adına yeni bir dönemin sayfasını açan tamamen yeni NX, markanın iç ve dış tasarımında gittiği yeni yönü temsil ediyor. Yeni Lexus NX, Avrupa pazarında 2021’in son çeyreğinde satışa sunulacak ve Türkiye pazarına da Kasım ayında giriş yapacak.

Yeni nesil Lexus NX SUV, markanın ilk plug-in hibrit motoru dahil olmak üzere yeni motor seçenekleriyle birlikte daha dinamik bir sürüşe sahip. Yeni nesil multimedya ve bağlantı sistemleriyle donatılan NX; gelmiş teknolojiler, güvenlik ve konfor özellikleriyle sunulacak.

Yeni NX, 2014 yılında tanıtılan ve 170 bin adedin üzerinde satışla Avrupa’da Lexus’un büyümesine büyük katkı sağlayan ilk nesil NX’in yerini alacak. Lexus, bu başarıyı devam ettirmek ve günümüzde araçlarından çok daha fazlasını bekleyen müşterilerini etkilemek adına NX’i adeta yeniden keşfetti. Performans, yol tutuş ve verimlilikte büyük bir ilerleme kaydedildi ve aracın yüzde 95’inin yenilenmesiyle büyük bir değişime imza atıldı.

Lexus tasarımında yeni bir yön

Yeni NX, Lexus’un tasarım dili olan L-finesse felsefesine bağlı kalmasıyla birlikte önemli bir evrimin başlangıcını temsil ediyor. Yeni model, ilk NX’in yenilikçi görünümünü daha ileriye taşıyarak daha sofistike, daha dinamik ve daha kaslı bir karakter ortaya koyuyor.

Yeni NX, ilk nesil modele göre 20 mm daha fazla uzunluğa, 30 mm daha fazla dingil mesafesine, 20 mm daha fazla genişliğe ve 5 mm daha fazla yüksekliğe sahip. Bu ölçüler mühendislik açısından optimum yerleşimi sağlarken, kabinde daha fazla yaşam alanı ve arkada daha geniş bir hacim elde edildi. Yeni GA-K platformu aynı zamanda ağırlık merkezinin de 20 mm aşağıya çekilerek daha dinamik sürüş elde edilmesine katkı sağladı.

Yeni NX’in ön tarafında Lexus’un kendine has ön panjuru, aracın tasarımında tamamlayıcı bir role sahip oldu. Daha dik ve daha zarif bir çerçeveyle tamamlanan ön panjur, uzun motor kaputunu vurguluyor ve arkaya doğru genişleyen gövdenin genel biçimini oluşturuyor.

Aracın arkasında dikkat çeken özellikler arasında Lexus’un aracın genişliğini ortaya koyan şerit ışıklandırmasıyla yeni L şekilli stop lambaları kombinasyonu ve logonun yerine ‘LEXUS’ isminin yazılı olarak yer alması bulunuyor. Böylece daha sade ve daha modern arka tasarım dikkat çekiyor.

Kabin mimarisinde yeni konsept: Tazuna Konsept

Yeni NX, yeni sürücü kokpit tasarımıyla birlikte Lexus’un yeni Tazuna konseptinin de ilk uygulamasına sahip oldu. Adını binicinin dizginleri kullanarak atını kontrol etmesini anlatan Japonca bir kelimeden alan Tazuna konsepti, “eller direksiyonda, gözler yolda” anlayışıyla sezgisel bir sürüş sağlıyor.

Multimedya ekranı, çoklu bilgi ekranı ve ön cama yansıtmalı gösterge içerikleri en az göz ve baş hareketiyle birlikte kolayca okunabiliyor. Benzer anlayışla çalıştırma düğmesi, vites kolu, klima kontrolleri, sürüş modu seçim düğmeleri de aynı yere konumlandırılarak kolay ve kusursuz bir sezgisellikle kullanım sağlanıyor.

Yeni NX, yeni Lexus multimedya platformuna sahip. Bir tablet gibi akıcı ve rahat kullanımı ile birlikte sınıfının en büyük ekranlarından biri olan yeni 14 inç dokunmatik ekranı ile tercih edilebilecek. Yüksek çözünürlüklü bu yeni ekran, her koşulda en net ve keskin grafikleriyle sürüş deneyimini daha ileriye taşıyacak.

Lexus’un ilk plug-in hibriti: NX 450h+

Yeni NX, Lexus markasını evrimleştiren statüsüyle birlikte daha geniş motor seçeneklerini ve yeni teknolojileri sınıfının en iyi performansıyla birleştiriyor. Yeni motor seçenekleri arasında Lexus’un ilk plug-in hibrit motoru da yer alıyor ve bu motor segmentinde güç, verimlilik ve elektrikli sürüş kapasitesiyle bir referans noktası olacak.

Lexus’un 15 yıldan daha uzun süredir hibrit teknolojisindeki uzmanlığını yansıtan ilk plug-in hibrit modeli, yeni NX 450h+ olarak isimlendirildi. NX 450h+’ın hibrit sistemi; dört silindirli 2.5 litrelik hibrit motoru, dışarıdan kabloyla da şarj edilebilen 18.1 kWh’lık sınıfının en yüksek kapasiteli bataryası ile kombine ediyor. Ek olarak arkada yer alan elektrikli motor ise E-Four teknolojisiyle dört çeker sürüş sağlıyor. NX 450h+ toplam güç olarak 306 HP üretiyor ve bu sayede 0-100 km/s hızlanmasını 6 saniye civarında tamamlayabilecek. Bu yüksek performansa karşın CO2 emisyonu 40 g/km ve ortalama yakıt tüketimi 3 lt/100 km’den daha az olacak. Bu rakamlarla NX sınıfının en iyi değerlerini sunacak. Lexus’un elektrikli motorlar hakkındaki köklü geçmişi, sınıfının liderli elektrikli sürüş kapasitesi sunuyor ve NX 63 kilometreye kadar sadece elektrikle yol alabiliyor.

Yeni hibrit motor çok daha verimli ve performanslı

NX’in yeni hibrit versiyonu olan NX 350h, dördüncü nesil Lexus hibrit teknolojisi ile hibrit performansını ve verimliliğini daha ileri seviyelere taşıdı. Mevcut modelden yüzde 22 daha fazla gücüyle NX 350h, 2.5 litre hibrit motoruyla 242 HP’ye sahip. 0-100 km/s hızlanması yüzde 15 iyileştirilen araç bu süreyi 7.7 saniyede tamamlarken yüzde 10 civarında daha az CO2 salımı gerçekleştiriyor. NX 350h, tercihe göre önden çekişli veya dört çeker olarak tercih edilebilecek.

Yeni benzinli motorlar

Yeni NX’in rekabetçiliğini artırmak adına Rusya ve Doğu Avrupa pazarında yeni benzinli motor seçeneği de sunulacak. 2.4 litrelik turbo beslemeli NX 350, 270 HP güce ve 430 Nm torka sahip. Bununla birlikte NX 250 ise, 199 HP güç üreten 2.5 litrelik motorla satışa sunulacak. Her iki benzinli motor da dört çeker sisteme sahip ve Direct Shift sekiz ileri otomatik şanzımanla eşleştirildi.

Elektronik kapı açma sistemi (E-Latch) ilk kez NX’te

Yeni NX, elektronik kapı açma sistemiyle donatılan ilk Lexus modeli oldu. Bu elektronik sistem, geleneksel iç kapı kolu yerine kapı panelinde dayanağının yanına yerleştirilmiş bir düğmeyi içeriyor. Tek bir yumuşak ve basit hareketle kullanım kolaylığı sağlaması, Japon evlerinde geleneksel fusuma sürgülü kağıt perdeli oda bölücü kapılardan esinlendi. Bu özellik sayesinde Güvenli Çıkış Asistanı kapı açma anında arkadan bir araç, motosiklet veya bisiklet geldiğinde bunu algılayarak kapının açılması önleniyor.

Geliştirilmiş güvenlik teknolojileri ve sürücü asistanları

 Yeni NX, üçüncü jenerasyon Lexus Safety System + ile donatılan ilk Lexus modeli olarak da öne çıkıyor. Kapsamlı aktif güvenlik özelliklerine ve sürücü asistanlarına sahip yeni NX, kaza riskini tespit etmek ve önleme konusunda yeni standartları belirliyor. Yeni NX’in geliştirilmiş Ön Çarpışma Önleyici Sistemi hem gündüz hem de gece motosiklet, hayvan ve ağaç, duvar gibi sabit objeleri de tanımlayabiliyor. Bununla birlikte Acil Direksiyon Asistanı, Adaptif Hız Sabitleyici ve Şerit Takip Asistanı gibi özelliklerle sürüşü daha güvenli ve konforlu hale getiriyor.

Toyota Camry Yenilendi

Toyota’nın E segmentindeki prestijli modeli Camry yenilenerek daha dinamik bir tasarıma sahip oldu ve yeni teknolojilerle donatıldı. Yenilenen Camry, 998 bin TL’den başlayan fiyatlarla Türkiye’de satışa sunuldu.

İlk kez 1982 yılında satışa sunulan Toyota Camry, kısa zamanda büyük beğeni toplarken sayısız ödül kazanmayı da başardı. Global olarak 100’den fazla ülkede satılan Camry bugüne dek 19 milyon adedinde üzerinde bir satış rakamına ulaştı. Yıllık satışları 700 binin üzerinde olan Camry, dünyada en çok satan büyük sedan olmaya devam ediyor.

Tasarımı, konforu, güvenliği ve hibrit teknolojisiyle güçlü bir konumda olan Camry, yenilenerek daha dinamik tasarıma ve güncellenmiş teknolojilerle mükemmeliyetçi çizgisini bir adım öteye taşıdı.

Camry Hybrid, Toyota Yeni Global Mimarisi (TNGA) tasarımı ve mühendislik felsefesinin bir ürünü olarak öne çıkıyor. TNGA eğlenceli sürüş karakterini ortaya koyarken aynı zamanda Camry modeli üstün üretim kalitesi, güvenilirlik ve güvenlikle tamamlanıyor.

Camry Hybrid, güçlü 2.5 litrelik motorunu kendi kendini şarj eden hibrit elektrikli sistemle birleştirerek 218 HP güç üretiyor ve segmentinde eşsiz bir seçenek olarak öne çıkıyor.

Yenilenen Camry Hybrid şu ana kadar temel değerleri olan segmentinin öncüsü kalite, sağlamlık ve güvenilirlik, sessiz ve sürüş kalitesi unsurlarını koruyarak, daha zarif ve dinamik bir ön tasarıma, revize edilmiş 18 inç çift renk alaşım jantlara ve yeni dış gövde renklerine sahip oldu.

Camry Hybrid, Türkiye’de Passion donanım seçeneğiyle satışa sunulacak. Donanım seçeneklerinde ise öne çıkan özellikler arasında; navigasyon ve akıllı telefon entegrasyonuna (Apple CarPlay, Android Auto) sahip 9” Toyota Touch dokunmatik multimedya ekranı, tamamiyle elektrikli koltuk, direksiyon ve yan ayna ayarları, hafızalı sürücü bölümü, ısıtma/soğutma özellikli ön koltuklar, ısıtma özellikli arka yan koltuklar ile direksiyon, arka yolcuların klima, müzik ayarlarını yapmalarını sağlayan arka koltuk konfor modülü ve ön cama yansıtmalı gösterge ekranı bulunacak.

DAHA ZARİF VE DİNAMİK TASARIM

Yenilenen Camry Hybrid, yenilenen ön tamponu, üst ve alt panjurlarla birlikte dinamiklik ve çok daha prestijli bir tasarımla öne çıkıyor. Kaputtan tampona uzanan orta kısmın genişletilmesi ve tampon köşelerinde yapılan tasarım değişiklikleriyle daha alçak, daha geniş ve daha cesur bir ön bölüm elde edildi. Alt panjur çıtalarının yanlara doğru daha fazla uzatılmasıyla birlikte aracın daha geniş bir duruş sergilemesi sağlandı.

Yeni tasarlanan çift renk 18 inç jantlarla birlikte aracın sportif hissi daha fazla vurgulandı. Ayrıca V şekilli detaylara sahip jantlardaki koyu renkli kollar, çevik ve dinamik duruşu destekliyor. Stop grubunda ise kapsamlı bir renk değişimiyle daha şık bir görünüm elde edildi. Yenilenen Camry Hybrid, Toyota ürün gamında ilk kez kullanılacak zarif Titanyum Gümüş-Gri ve metalik Egzotik Kırmızı renk seçenekleriyle de tercih edilebiliyor.

KABİNDE DAHA YENİ TEKNOLOJİLER

Kabinde konforu, genişliği ve arka yolcu yaşam alanı ile zaten övülen bir iç mekana sahip olan Camry Hybrid, yeni renk ve döşemeleriyle de dikkat çekiyor. Bununla birlikte yenilenen Camry’nin kabininde daha büyük ve daha yukarıya yerleştirilmiş ve yeni bağlantı özellikleri sunan 9 inç merkezi ekran yer alıyor. Orta konsola yerleştirilmiş yeni dokunmatik bilgi-eğlence ekranı, daha iyi bir görünüm ve daha kolay bir kullanım sağlıyor.

Dokunmatik ekran, mekanik ve döner düğmelerle birlikte her sürüş şartında kolay kullanım sağlarken, güncellenmiş multimedya sistemi daha hızlı çalışan yazılımla birlikte daha hızlı ekran tepkileri sunuyor. Bununla birlikte Apple CarPlay ve Android Auto akıllı telefon bağlantı sistemleriyle telefonlar kolayca bağlanabiliyor.

Camry Hybrid bu teknolojik güncellemelerle, yeni geliştirilen Bej ve Siyah Premium deri koltuk döşemeleriyle birlikte tercih edilebiliyor. Koltuklarda kullanılan balık sırtı desenleriyle birlikte koltuk havalandırması daha verimli bir şekilde gerçekleştiriliyor.

GELİŞTİRİLMİŞ TOYOTA SAFETY SENSE SİSTEMLERİ

Yenilenen Toyota Camry Hybrid, Toyota Safety Sense sistemlerinin son versiyonu ile donatıldı. Bir dizi aktif güvenlik teknolojisiyle birlikte birçok farklı durumda trafik kazalarını önlemeyi veya kazaların şiddetini azaltıyor. Bu yeni özelliklerle birlikte Camry Hybrid her zamankinden daha güvenli hale getirildi.

Camry Hybrid’de Ön Çarpışma Önleyici Sisteme (PCS) yeni özellikler eklendi. Bunlar arasında gündüz önden gelen aracı algılama, Acil Direksiyon Destek Sistemi (ESA) ve Kavşakta Çarpışma Önleyici Sistem gibi özellikler yer alıyor.

Tam Menzilli Adaptif Hız Sabitleyici (ACC) ile birlikte çalışarak kolayca hızını trafik işaretlerine göre adapte edebiliyor.

Bir diğer özellik olan Şerit Takip Sistemi (LTA) ise aracı yolda ve şeridin ortasında tutarak, gerektiği anda direksiyona güç uygulayarak Camry’nin yoldan çıkmamasını sağlıyor. Yapay zeka destekli LTA sisteminde şeritler daha hassas bir şekilde tespit edilebiliyor ve şerit değişiminin ardından daha hızlı bir şekilde yeniden aktif oluyor.

Türkiye, EHKİB ile döngüsel ekonomi yolunda ilerliyor

Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (EHKİB), “Business Finland” ve “Finnish Textile and Fashion” iş birliğiyle, 16 Haziran’daki “SUSTAINEIBILITY TALKS” webinarında, dünya genelinde çevre politikalarında, sürdürülebilir kalkınmada öncü Fin firmalarını, Türk firmalarıyla bir araya getiriyor.

Türkiye’nin AB’nin en büyük ikinci tedarikçisi olduğunu söyleyen Ege Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Sertbaş, “Ülkemizin tekstil ihracatının yüzde 50’sini, hazır giyim ihracatının ise yüzde 70’ini Avrupa ülkelerine gerçekleştirdiğimiz dikkate alınırsa sektörümüzdeki tüm paydaşlar, bu güçlü konumumuzu korumak için Yeşil Mutabakat’ın yükümlülüklerini yerine getirmek durumunda. Sıfır atık uygulamaları tekstil ve moda sektörünün öncelik vermesi gereken en kritik konulardan biri. Ancak bu sadece bir çevre, mevzuat sorunu değil. Bizim 17 Sürdürülebilir Kalkınma Amacı’nı önümüze alıp; tüm tesislerimize, enerji ve su kullanımımıza, atık yönetimlerimize, iş gücümüze, eşitlik stratejilerimize; ekonomik kalkınma, sosyal adalet ve çevresel sürdürülebilirlik gözüyle bakmamız gerekiyor.” dedi.

Ulusal bir inovasyon gündemi oluşturmak için çabalıyoruz

Sertbaş, Business Sweden iş birliğinde SUSTAINEIBILITY TALKS webinarının ilk bölümünde çevre bilinci ve atık yönetiminde dünyanın en ileri ülkelerinden biri olan İsveç ile moda markalarının sürdürülebilir üreticilerle çalışma stratejilerini konuştuklarını hatırlattı.

“Bu kez de Finlandiya’daki sürdürülebilir-yenilikçi tekstil çözümlerini, Yeşil Anlaşma perspektifinde inceleyeceğiz. Finlandiya, 2016 yılında döngüsel ekonomiye yönelik ulusal bir yol haritası hazırlayan dünyadaki ilk ülke. Harcamalarının yarısını yeşil dönüşümü desteklemeye ayırıyor ve döngüsel ekonomi uygulamasına geçtiğinden beri yılda 2-3 milyar euro değer yaratıyor. Ülkedeki alım grupları ve tüketiciler, sürdürülebilirlikle ilgili çalışma yapan tedarikçilerle çalışma konusunda son derece istekli. Özellikle son 3 yıldır sürdürülebilirlikle ilgili gerçekleştirdiğimiz önemli atılımlar, Fin firmaları tarafından ilgiyle takip ediliyor. Biz sürdürülebilirliği, “en kısa zamanda çözülmesi gereken bir sorun” düşüncesinden çıkarıp, tüm paydaşların iş yapış biçimlerine, hatta günlük yaşama sirayet etmesi gereken ulusal bir inovasyon gündemi oluşturmak için çabalıyoruz.”

Finlandiya’da fırsat kapısı açık: Sektörümüzün aldığı payı yüzde 10’a çıkaracağız

Finlandiya’nın yıllık 2 milyar dolarlık hazır giyim, konfeksiyon ve tekstil ithalatı gerçekleştiren bir pazar olduğunu açıklayan Burak Sertbaş, “Bu ithalattan sektörümüzün aldığı yüzde 6’lık payın yüzde 10’a çıkması ve ikili ticari ilişkilerimizin çok daha yüksek bir hacme ulaşması adına en önemli adımlardan birini atıyoruz. Türk firmaları odağını döngüsel ekonomiye ve düşük emisyonlu çözümlere kaydırmak için altın bir fırsata sahip. Sürdürülebilirlikte ilk sıralarda olan İskandinav ülkeleriyle uzun zamandır temas halindeyiz. Önümüzdeki süreçte de inovasyon ve rekabetçilikte İsveç, Finlandiya gibi başarılı örnekleri firmalarımızla bir araya getirmeye devam edeceğiz.” diye konuştu.

Toyota Yeni Nesil  “Land Cruiser’ı” Tanıttı

Toyota otomotiv dünyasının bir efsanesi olan Land Cruiser’ın yeni neslini Dubai’de gerçekleştirilen ve online olarak yayınlanan dünya prömiyeriyle tanıttı. Toyota, Yeni Land Cruiser’ı 2021 yaz aylarından itibaren dünya çapında yaklaşık 130 ülke ve bölgede satışa sunmaya başlayacak.

70 yıllık geçmişi, 170 ülkede ve bölgede 10 milyondan fazla satış adediyle birlikte Land Cruiser, “her yere gidebilme, araç içerisindekileri güvenli ve sağlam bir şekilde geri getirebilme” unvanını daha ileriye taşıyor.

Tamamen yenilenen Land Cruiser, LC 300 versiyonuyla SUV ürün gamının yeni amiral gemisi konumunda olacak. Toyota yeni Land Cruiser 300 ile birlikte bilinen güçlü, sağlam, dayanıklı ve güvenilir olma niteliklerini daha da ileriye götürdü. Bununla birlikte LC 300, geliştirilmiş arazi ve yol performansıyla kullanıcılarının her rotanın kolaylıkla üstesinden gelmesini de sağlıyor.

Motor, şanzıman ve platform tamamen yeni olmakla birlikte Land Cruiser’ın mühendisliği, yol ve en zor arazi şartlarında daha iyi performans gösterecek şekilde geliştirildi. Dünyada ilk kez LC’de yer alan teknolojiler dahil olmak üzere birçok geliştirmeyle birlikte Land Cruiser hiçbir şeyden ödün vermeden daha da iddialı hale getirildi.

Daha hafif, daha yetenekli ve daha performanslı

Toyota bu anlayışla birlikte yeni TNGA mimarisini kullanarak ilk defa çerçeve üstü gövde tasarımıyla GA-F platformu üzerine bu aracı inşa etti. Bu sayede sıra dışı bir off-road kapasitesiyle beraber gövde sertliği ve daha yüksek dinamiklik elde edildi.  Yeni teknolojilerin kullanılmasıyla birlikte ağırlık azaltıldı, ağırlık merkezi alçaldı ve güvenlik daha geliştirildi.

Yeni Land Cruiser, bir önceki versiyona göre 200 kg daha hafifleşti. Dakar Rallisi deneyimi olan pilotlarla test edilen yeni süspansiyon sistemi, aracın yüksek kapasiteye sahip olmasının yanında yolda ve yol dışında sürücü için kolay kontrol edilmesini sağladı.

Dünyada ilk kez yeni Land Cruiser’da yer alan Elektronik Kinetik Dinamik Süspansiyon Sistemi (E-KDSS) optimum dikey tekerlek hareketinin elde edilmesini sağlayarak zorlu zeminlerdeki yol tutuşu iyileştiriyor. Yeni Land Cruiser 300, aynı zamanda Çoklu Arazi Monitörü ile donatılan ilk Toyota oldu. Bu sayede gerçek zamanlı olarak yol yüzeyinin görüntüsü, aracın etrafı ve lastiklerin pozisyonu görülebiliyor. Çoklu Arazi Seçim sistemi zemin yüzeyinin durumuna karar vererek otomatik olarak en uygun sürüş modunu seçerek ideal yol tutuşu sağlıyor.

Land Cruiser’ın gelişen sürüş dinamikleri, yeni V6 çift turbo 3.5 litre benzinli ve 3.3 litre dizel motorla destekleniyor. Her iki motor da yeni 10 ileri otomatik şanzımanla eşleştirildi. Yeni şanzımanla birlikte mevcut modele göre yüzde 10 daha düşük yakıt tüketimi ve CO2 emisyonu salımı elde edildi.

Yeni Land Cruiser 300, arazi sürüşlerinde aracı tam olarak hassas bir şekilde konumlandırılacak şekilde mevcut modelin ölçülerini, yaklaşma ve uzaklaşma açılarını da korudu. Bununla birlikte Yeni Land Cruiser, ikinci nesil Toyota Safety Sense sistemiyle güncellenen aktif güvenlik ve sürüş yardımcıları sunarak güvenlikte önemli bir da adım attı. Ön Çarpışma Sistemi gibi ileri seviye kaza önleme özelliklerinin yanı sıra yeni Park Etme Destek Freni ile aracı park ederken öndeki ve arkadaki engelleri tanıyarak olası kazaların önüne de geçebiliyor.

Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Davut Güleç Panel Sağ Menü
Davut Güleç Logo Ana Sayfa Davut Güleç Kimdir? Galeri Köşe Yazıları Site Haritası