EğitimSağlık

Eğitim-sağlık haberleri (12.10.2020)

Alev Alatlı ile Murakabe Günleri’nin Konuğu Bekir Ağırdır

Kapadokya Üniversitesi youtube kanalı üzerinden yapılan “Alev Alatlı ile Murakabe Günleri” yayınının yeni dönemdeki ilk konuğu Bekir Ağırdır oldu.Kapadokya Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Alev Alatlı tarafından hazırlanan ve Kapadokya Üniversitesi youtube kanalından Rektör Prof. Dr. Hasan Ali Karasar moderatörlüğünde canlı olarak yayınlanan “Alev Alatlı ile Murakabe Günleri” etkinliği, 8 Ekim 2020 tarihinde Bekir Ağırdır’ın katılımıyla yapıldı.

Alev Alatlı konuşmasının başında Bekir Ağırdır’ın “Hikayesini Arayan Gelecek” isimli kitabına referans vererek, insanlığın teknolojik sıçrama yaşadığını ve bilgiyi kullanım biçimlerinin değiştiğinden bahsetti.

Zaman ve mekândan bağımsız iş yapabilmeye ayak uydurmak gerektiğini belirten Ağırdır, teknolojinin getirdiği hızın zihinsel sorunlar yarattığına dikkat çekti ve insanların zihin yapısının hiyerarşik olduğunu, hayatın hızının bu hiyerarşiyi zora soktuğuna işaret etti.

Bekir Ağırdır: “Öğrenmeyi sağlayan iki temel dürtü var: Biri mecburiyet, ikincisi ise yarar.”

Ağırdır, Türkiye’de düşünmek ve öğrenmek üzerine yaptıkları araştırma ile ilgili olarak, “Türk insanında öğrenmeyi sağlayan iki temel dürtü var: Biri mecburiyet, ikincisi ise yarar. Bu ikisi olmadan bizde öğrenme olmuyor” sonucuna vardıklarını söyledi.

Alev Alatlı: “Bu topraklardaki insanların toplumsal belleği bir arada yaşamak üzerinedir.”

Toplum olarak beraber hareket edip, toplumsal yarar için emek harcamak gerektiğini belirten Ağırdır’ın sözleri üzerine Alev Alatlı: “Bu toprakların insanlarının toplumsal belleği bir arada yaşamak üzerinedir. Mesele ortak hayatı inşa etmektir” diyerek toplum olarak birbirimize şekil verme çabalarının işe yaramadığının artık anlaşılmış olduğunu düşündüğünü söyledi.

Android Akademi’de San Francisco için yarışan 17 takım sürece online eğitimlerle devam ediyor
Google Türkiye ve Girişimcilik Vakfı; BTK desteği ile Türk Hava Yolları, General Mobile ve İTÜ Arı Teknokent sponsorluğunda, üniversitede okuyan öğrenciler için ikinci kez hayata geçirilen, gençlerin toplumsal sorunlara yenilikçi ve dijital çözümler geliştirmelerini hedefleyen Android Akademi’de seçilen 17 takım, online eğitimler alarak programa devam ediyor.
Google ürünleri ve Android teknolojisiyle; eğitim, tarım, siber güvenlik, afet ve sağlık konularında yaşanan toplumsal sorunlara teknolojik çözümler üreten uygulamaların geliştirilmesi hedeflenen Android Akademi programına 431 takım başvurdu. Programın ilk ayağının kazananlarından Bluedot.co, Car4Future ve Sensgreen girişimlerini ve ekiplerini büyütmeye devam ediyor. Bluedot.co, Growth Circuit’tan ön yatırım aldı; Car4Future, Avrupa’da çalışmalarını yaygınlaştırdı; Sensgreen ise EPDK ve ELDER tarafından düzenlenen Utility Day Girişimcilik Programında ilk üçe girdi ve ödüle layık görüldü.
Bu seneki başvuruların arasından ise üçü COVID-19 sorunlarına çözüm olmak adına sağlık, afet, siber güvenlik, tarım ve eğitim kategorilerinde toplam 17 takım seçildi.
Pandemi süreciyle birlikte tüm eğitim süreçleri dijital platformlara taşınan Android Akademi programında Ankara, Antep, Eskişehir, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Konya, Maraş ve Sakarya’dan seçilen 17 takım, fikirlerini iş modeline dönüştürme yolculuğunda kendilerine destek olacak eğitimleri online olarak alıyor. Google eğitmenleri tarafından Android yazılımı ve Google ürünleri hakkında mayıs ayında online teknik eğitimlerini tamamlayan katılımcılar, temmuz ayı içinde yalın girişim eğitimleri, iş modeli üretimi, müşteri görüşmeleri, prototipleme, deneyim doğrulama, sunum eğitimleri olmak üzere online girişimcilik eğitimlerini tamamladılar. Sonraki sürece mentorluk desteği ve sunum eğitimi alarak devam eden katılımcılardan finale kalanlar ekim ayında yapılacak Demo Day’de iş fikirlerini büyük jüriye sunma şansı elde edecekler.
Kazanan takımlar, hem San Francisco’ya gidecek hem de İTÜ ARI Teknokent’te verilecek inkübasyon ödülünün sahibi olacak.
Bu yıl ikincisini hayata geçirmekten mutluluk duyduklarını söyleyen Türkiye Girişimcilik Vakfı Genel Müdürü Mehru Aygül; “Android Akademi ile amacımız girişimcilik heyecanı ile yola çıkmak isteyen, tarım, eğitim, sağlık, ciber güvenlik ve afet konularında öne çıkan sorunları çözmek için kendi girişimlerini kurmak isteyen gençleri desteklemek. Android Akademi sadece bir girişimcilik programı değil. Katılımcılarının hem yeni networkler edinebilecekleri hem de girişimcilik yolculukları boyunca desteklenecekleri bir destek mekanizması. Hem Girvak olarak biz hem de program ortaklarımız, gençlerin desteklenmesi ve girişimcilik ile toplumsal sorunları dönüştürmeleri için onlarla ile birlikte çalışmaktan çok mutlu ve heyecanlıyız. ” dedi.
“İçinde bulunduğumuz pandemi dönemi iş gücünün ve ekonominin dijitalleşmesinin gerekliliğini ve teknolojik araçların önemini bir kez daha bizlere gösterdi. Android Akademi sayesinde gençlerimiz, değişen dünyanın yeni sorunlarına Google ürünleri ve Android teknolojileriyle yenilikçi çözümler bulurken, Google olarak ülkemizdeki girişimcilik kültürünü desteklemek için çalışıyoruz” diyen Google Türkiye Kamu İlişkileri Müdürü Pelin Kuzey, akademinin ikinci ayağında kullanıcılar için kolay ve erişilebilir ürünler, uygulamalar geliştirmenin bu yılın ana teması olacağının altını çizdi.
Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu ve İcra Komitesi Başkanı M. İlker Aycı, “Ülkemizin milli bayrak taşıyıcı havayolu olarak, birincisi 2017 yılında gerçekleşen ve toplumsal sorunlara yenilikçi ve dijital çözümler geliştirmelerini amaçlayan Android Akademi’ye bu yıl da destek vermeye devam ediyoruz. Pandemi dönemi ile birlikte önemi giderek artan baştasağlık olmak üzere birçok sektörde, girişimciliğe olan ihtiyaç da artıyor. Artık hijyen,havacılık sektöründe yolcularımızın tercihlerini etkileyen en önemli faktörlerden biri haline geldi. İnanıyorum ki gençlerimiz bu girişimcilik ruhuyla birbirinden önemli sektörlerde toplumsal sorunların çözümüne büyük katkı sağlayacaklar” açıklamasında bulundu.
General Mobile Genel Müdürü Muzaffer Gölcü, “General Mobile olarak Android Akademinin kurulduğu ilk günden itibaren orjinal ve cesur fikirleri olan gençlerimize elimizden gelen desteği vermekten çok mutluyuz. Bu yıl online gerçekleşen ve çalışmalarını bir adım daha ileriye götürerek geleceği yazmaya başlayan yeni takımlara başarılar dilediğini belirtti.
İTÜ ARI Teknokent Pazarlama ve İş Geliştirme Direktörü Arzu Eryılmaz ise; “Türkiye’ye girişimcilik kültürünü yayma ve ülkemizden çıkacak teknolojik girişimleri destekleme konusunda üstlendiğimiz misyonun bir parçası olarak Android Akademi’nin paydaşları arasında yer almaktan mutluluk duyuyoruz. Bugüne kadar binlerce girişimin başarı hikayesine şahitlik ettiğimiz İTÜ Çekirdek Kuluçka Merkezimizde, kazanan takımlara destek olmak için sabırsızlanıyoruz” dedi.

Egzersizin bağışıklık sistemi üzerindeki 7 olumlu etkisi nedir?

Her ne kadar her gün aynı konuyu dinlemekten ve okumaktan sıkıldıysak da, Covid-19 salgını hayatımızın en önemli yerine yerleşmiş durumda. Bu salgından korunmak için alınacak önlemler konusunda, artık sanıyorum hepimiz bir sağlıkçı kadar uzmanlaştık. Maske kullanımı, sosyal mesafe, el temizliği ve beslenme konusunda oldukça fazla bilgimiz var.

Peki, vücudumuzu en çok etkileyen egzersizler hakkında ne kadar bilgimiz bulunuyor?

Egzersiz yapmanın hayatımızın olmazsa olmazı olduğunun altını çizen Therapy Sport Center Fizik Tedavi Merkezi’nden Uzman Fizyoterapist Altan Yalım, şunları söyledi:

Egzersiz, gerek içinde bulunduğumuz bu olağanüstü dönemin, gerekse de tüm hayatımız için olmazsa olmazdır. Çünkü, hareketsiz bir yaşam bize hastalık riski olarak geri dönerken, düzenli egzersizler bizi hem fiziksel, hem de psikolojik olarak olumlu etkiliyor” dedi.

Egzersizin, bağışıklık sistemi üzerindeki olumlu etkilerini anlatan Uzman Fizyoterapist Altan Yalım, şunları kaydetti:

1-Egzersizler; vücudumuzdaki kaslar, bağlar, kemikler ve eklemleri korurken, aynı zamanda da vücudumuza bağışıklık kazandıran gerek kandaki beyaz hücreleri, gerekse de antibodyleri artırarak bağışıklık sistemimizi destekler.

2-Haftada 3 gün düzenli yapılan egzersizler, solunum yollarındaki ve akciğerlerde biriken bakterilerin atılmasını kolaylaştırır.

3-Egzersiz sırasında oluşan vücut sıcaklığındaki artış, kandaki bakterileri ortadan kaldırır.

4-Egzersiz, stres hormonlarının salınımını azaltarak, immün sistemi bozan stresleri ortadan kaldırır.

5-Düzenli egzersizin, kronik hastalıklar üzerinde baskılayıcı bir rolü vardır

6-Haftada 3 defa 1 saatlik yürüyüşün, hem kalp, hem de dolaşım sistemi üzerindeki olumlu etkileri bağışıklığı olumlu etkileyecektir.

7-Düzenli egzersiz, mesane ve bağırsak hareketlerini arttırır ve buradaki birikimi dolayısıyla da bakteri oluşumunu en aza indirir.

Rektal Kanama Belirtilerini Göz Ardı Etmeyin!

Rektal kanama kanser belirtisi olabilen ve mutlaka önemsenmesi gereken bir durumdur. 50 yaşından sonra hiçbir şikâyeti olmasa bile mutlaka kolonoskopi yaptırılması gerektiğinin altını çizen Hastane Derindere Genel Cerrahi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Muhammed Zübeyr Üçüncü, “Makattan kan gelmesi normal bir durum değildir. Böyle bir kanama iki nedenle önem taşır: Birincisi bu bir hastalıktır ve vücudumuzda yanlış giden bir durumun habercisidir. İkincisi önemsenmeyip doktora geç başvurulduğunda kolay bir tedaviden daha zorlu bir tedaviye geçmemize sebep olabilecektir” dedi.

Birçok Sebebi Olabilir

Rektal kanamaya teorik olarak sindirim sisteminin herhangi bir kısmından oluşan bir kan kaybı yol açabilir. Liste uzayıp gider. Bunun yerine sindirim sitemi kaynaklı kanamaları alt ve üst olarak ikiye ayırmak mümkündür. Üst sindirim sistemi mide ve on iki parmak barsağı seviyesinden olan kanamalardır. Genellikle bu hastalarda kan kusma şikâyeti de eklenir. Bu tip şikâyeti olanlarda midenin içerisine endoskopi ile bakılarak hem tanı hem de tedavi uygulanabilmektedir. Sindirim sisteminin alt kısmına ait kanamalarda çoğunlukla dışkıya karışmış kırmızı renkli kan gözlenir. Bu tür bir sorunda kalın bağırsak veya makat hastalıkları akla getirilir. Hastanın şikâyetlerinin dışkılama sırasında ve dışkılama sonrasında mı olduğu, tuvalet kâğıdında kan gözükmesi, kanama dışında ağrı veya şişlik eşlik etmesi hastanın tanısı koymada bize yardımcı olmaktadır.

Mutlaka Doktora Başvurun

Böyle bir durum en kısa zamanda bir genel cerraha başvurmayı gerektiren bir durumdur. Araştırma öncelikle üst ve alt sindirim sistemine yöneliktir ve çoğunlukla endoskopik bir işlemdir. Mideye (gastroskopi) ve kalın bağırsağa (kolonoskopi) yapılacak bir inceleme çoğunlukla hastalığın yerini göstermek için yeterli olur. Makattan kanama şikâyetinin sindirim sistemi kanserli hastalardaki en sık şikâyet olduğunu da hatırlatarak bu konunun önemsenmesi gerektiği vurgulanmalıdır.

Kanamanın Rengi ve Ne Zaman Olduğu Önemli

Kanamanın özellikleri ve kanamanın ne zaman olduğu önemlidir. Açık parlak kırmızı renkte kanama daha çok alt sindirim sistemi kaynaklıdır. Koyu renkli kanamalar genelde üst sindirim sisteminden kaynaklanmaktadır. Kanamanın renginin yanında kanamanın ne zaman olduğu da önemlidir. Kanamanın dışkılama esnasında olması bizi makat çatlağına yönlendirebileceği gibi dışkılama sonrasında olan bir kanama bizi hemoroidal hastalığa yönlendirmektedir. Kanama ile birlikte “yırtılır gibi bir ağrı” şikâyeti olan hastalarda ön planda makat çatlağı düşünebiliriz. Üzeri sümüksü bir yapıyla olan kanamalar kanser belirtisi olabilir. Kilo kaybı, makatın arkasına doğru vuran ağrı özellikle orta ileri yaşta ise yine benzer nedenle hekimi çok rahatsız eden bir durumdur. Özetle kanamalı hastada kanamanın genel özellikleri ve hasta topyekün olarak değerlendirilir. Hastaya düşen görev böyle bir şikâyeti asla küçümsemeden hekime başvurmada gecikmeye yol açmamaktır.

Tedavinin İlk Aşaması: Doğru ve Hızlı Tanı

Tedavinin ilk aşaması doğru bir tanının hızlı bir şekilde konmasıdır. Kan kaybının miktarı genelde az olduğundan kan takviyesi gerekmemektedir.  Makat hastalıklarında çoğunlukla ilaç tedavileri ile çözüme kavuşulur. Bu hastalarda altta yatan kronik bir kabızlık olduğu ve bu durum düzeltilmezse kanamanın tekrarlayabileceği hastaya anlatılmalı ve barsak alışkanlığında değişiklik yapması gerektiği özellikle anlatılmalıdır. Kanamaya sebep olan ek hastalıkların tedavisi de unutulmaması gereken bir konudur. Sözgelimi hastada ülseratif kolit denilen kronik, ishal ve makattan kanamayla karakterize bir hastalık ortaya konulmuşsa, kanamadan ziyade hastanın hastalığının tedavisi esastır. Kanama ile gelen bir hastada korktuğumuz temel sorunlardan birisi de kanserdir. Bu durumda hastalığın yönetimi multidisipliner olarak birçok branşın katkısı ile sağlanır.

Erken Tanı Kanser Riskini Azaltır

Günümüzde kanser tarama programları içerisinde kalın bağırsak kanseri de vardır. Dolayısıyla başka risk faktörleri taşımayan, 50-51 yaşına gelen herkesin hiçbir sorunu olmasa bile mutlaka kolonoskopi yaptırması gerekiyor. Böylece kalın bağırsak kanserinin %80-85’inin kaynaklandığı polip adı verilen siğil benzeri yapıların veya kanserin erken safhada saptanması mümkün olabiliyor. Daha genç kişilerde de gaitada gizli kan testi ile tarama yapılması gerekmektedir. Unutulmamalı ki kanser erken dönemde çoğunlukla kanama dâhil hiçbir bulgu vermez.

Türk Eczacıları Birliği: İlacın ve Sağlığa İlişkin Ürünlerin Tek Doğru Adresi Eczanedir!

İçinde ilaç etken maddesi barındıran sağlığa ilişkin ürünlerin “gıda takviyesi” adı altında ya da “tıbbi cihaz” statüsüne sokularak piyasaya sürülmesi ve reklamlarının yapılması artık halk sağlığını ciddi şekilde tehdit eden boyutlara ulaşmıştır. İlaç gibi hayati bir ürünün, herhangi bir ürün gibi satışı, pazarlama ve reklam konusu yapılması kabul edilemez.

Son edindiğimiz bilgiler, bir market zinciri COVID-19 pandemisi dolayısıyla insanlarımızın sağlığa dair kaygılarının artmasından faydalanarak “eczane taklidi” yapmaya çalışacağını, takviye edici gıdalar için özel bölümler oluşturacağını gösteriyor. İlacın zincir marketlerde satılmasının kapısını aralayacak bu tarz yaklaşımları geçmişte de asla kabul etmedik, bugün de etmiyoruz. Öte yandan bu tarz yaklaşımların bir süre sonra reçetesiz ilaç uygulamalarını ve ilaçta reklamı hayata geçirmeye yönelik girişimlerin ilk adımları olduğunun da farkındayız.

İlacın ve ilaç kategorisi içerisinde değerlendirilmesi gereken ürünlerin; üretiminden saklama koşullarına, dağıtımından imhasına olan tüm süreçlerin sağlık profesyonellerinin gözetiminde olması gerektiğini bir kez daha, ısrarla hatırlatıyoruz. İlaca ve sağlığa dair tüm ürünlerin tek doğru adresi sadece ve sadece eczanelerdir. Halk sağlığının korunması, dünyada ve Türkiye’de daha önce örneklerine sıklıkla rastladığımız ölümlere varabilecek geri dönülemez sağlık sorunlarının önlenmesi açısından söz konusu ürünlerin eczacı danışmanlığında halka sunulması elzemdir.

Türk Eczacıları Birliği olarak, başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere yetkilileri ticari kaygıları önceleyerek halk sağlığını göz ardı eden bu tarz çabalara karşı acil önlemler almaya davet ediyoruz. Sürecin takipçisi olacağımızı, konu ile ilgili olarak gerek kamu otoritesi nezdinde gerekse hukuki yollardan tüm girişimlerimizi sürdüreceğimizi kamuoyuna saygıyla ilân ediyoruz.

Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, Kayseri ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ile Küresel Gazeteciler Konseyi, TSYD, TİMEF, AVKON, ADD üyesi, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği, Tüm Mücadele Sporları Derneği, Kayseri Spor Adamları Derneği, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Android Uygulama Popup
Logo

📲 Davut Güleç Haberler

Android cihazınızdan kolayca haberleri takip edin!

📥 Uygulamayı İndir
Android Uygulama Popup
Logo

📲 Davut Güleç Haberler

Android cihazınızdan kolayca haberleri takip edin!

📥 Uygulamayı İndir
Davut Güleç Panel İletişim Davut Güleç – Sağ Menü