
Eğitim, kültür-sanat, magazin-yaşam, sağlık haberleri
NNYÜ’DE TERCİH YOĞUNLUĞU
Nuh Naci Yazgan Üniversitesi’nde (NNYÜ), Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte üniversite adaylarına yönelik düzenlenen Tanıtım Günlerinde tercih yoğunluğu yaşanıyor.
NNYÜ Tanıtım Günleri, Süleyman Çetinsaya Kültür Merkezi’nde hafta sonları dahil olmak üzere, adayların tercih süresinin sona ereceği 13 Ağustos 2025 Çarşamba gününe kadar, her gün 09.30 – 17.30 saatleri arasında gerçekleştirilecek.
Aday öğrencilere akademik programlar, burs ve indirim olanakları, barınma, beslenme, sosyal ve kültürel imkanlar, yurt içi ve yurt dışı fırsatlar gibi konularda detaylı bilgi veriliyor, öğretim üyeleri, meslekler ve iş alanları hakkında da rehberlik sunuyor. Adaylar ayrıca kampüsü ve üniversite olanaklarını yerinde inceleyerek üniversite yaşamı hakkında bilgi sahibi olabiliyor.
Tanıtım Günleri kapsamında bilgilendirme yapılan program ve bölümler arasında, Meslek Yüksekokulu bünyesinde Anestezi, Ağız ve Diş Sağlığı, Bilgisayar Programcılığı, Fizyoterapi programları ile bu yıl ilk kez öğrenci alacak olan İlk ve Acil Yardım, Tıbbi Görüntüleme Teknikleri, Yapı Yalıtım Teknolojisi ve Elektrik programları yer alıyor. Lisans düzeyinde ise Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi’nde İç Mimarlık ve Çevre Tasarımı, Sağlık Bilimleri Fakültesi’nde Hemşirelik, Beslenme ve Diyetetik, Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Fen-Edebiyat Fakültesi’nde Psikoloji İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi bünyesinde Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi, İşletme bölümleri ile Diş Hekimliği Fakültesi ve Hukuk Fakültesi bulunuyor.
Daha fazla bilgiye ulaşmak isteyen adaylar, adayogrenciler.nny.edu.tr web sitesini ve üniversitenin resmi sosyal medya hesaplarını ziyaret edebilirler.
GENCO ERKAL, VEFATININ BİRİNCİ YILDÖNÜMÜNDE MEZARI BAŞINDA ANILDI!
İBB Miras’tan Usta Sanatçıya Anıt Mezar
Geçtiğimiz yıl hayatını kaybeden duayen tiyatro sanatçısı Genco Erkal, vefatının birinci yılında sevenleri tarafından Zincirlikuyu Mezarlığı’ndaki kabri başında anıldı. 31 Temmuz Perşembe günü gerçekleşen anma törenine sanatçının kızı Ayşe Sümer ve uzun yıllar aynı sahneyi paylaştığı Tülay Günal, Nedim Saban gibi isimler başta olmak üzere ailesi, yakın dostları, meslektaşları ve sanatseverler katıldı. Törende aynı zamanda, usta oyuncunun eski dostları mimar Tuncay Çavdar ve yönetmen Özcan Arca’nın birlikte tasarladığı anıt mezarın İBB Miras tarafından hayata geçirileceği haberi paylaşıldı.
Anma sırasında kısa bir konuşma yapan Ayşe Sümer, törene katılarak bu zor ve özel günde kendisini yalnız bırakmayan herkese teşekkür etti ve ardından, Ekrem İmamoğlu’nun ilettiği anma mesajını okudu.
Sanatçının birçok oyunda yıllarca sahneyi paylaştığı partneri Tülay Günal ise yaptığı duygu yüklü konuşmada, Genco Erkal’ın daima bir duruşun, bir vicdanın, özgürlük, adalet ve eşitlik anlayışının temsilcisi olduğunu vurguladı. “Şahdamarım” adlı müzikli gösteride Erkal’a sahnede eşlik eden müzisyen Ercan Çağıran ise usta sanatçının her zaman, tüm zorluklara ve baskılara karşı bir umut olduğunu ve bu umudun ancak bir araya gelindiğinde korunabileceğini savunduğunu hatırlattı. Erkal’ın en büyük düşünün ise herkesin barış içinde, kardeşçe ve eşit yaşadığı, aydınlık bir Türkiye olduğunu söyleyen Çağıran, sanatçının anısına “Dağlarına Bahar Gelmiş Memleketimin” türküsünü seslendirdi.
Törende ayrıca, sanatçının oyunlarının sahne tasarımlarında da birlikte çalıştığı Tuncay Çavdar ve Özcan Arca imzalı anıt mezar projesinin uygulamasının İBB Miras tarafından üstlenildiği duyuruldu. Duayen sanatçının bir tiyatro sahnesi sahibi olma özlemine gönderme yapan bu özel anıtın, Erkal’ın hem sanatına hem de yaşam felsefesine bir saygı duruşu niteliğinde olması hedefleniyor. Anıt mezarın yapımının 2026 yılı içinde tamamlanması planlanıyor.
SlowFood Yeryüzü Pazarı Kapadokya – Uçhisar İki Haftada Bir Kurulmaya Devam Ediyor!
Slow Food hareketinin temel ilkeleri olan “iyi, temiz ve adil gıda” anlayışını benimseyen Kapadokya Yeryüzü Pazarı, her 15 günde bir Cumartesi günü kurulmaya devam ediyor. Uçhisar Kadıneli Restoran Bahçesi’nde kurulan bu özel pazar, sadece ürün satılan bir yer değil; aynı zamanda doğaya saygılı üretimi destekleyen, yerli üreticilere sahip çıkan ve sağlıklı gıdayı herkes için ulaşılabilir kılan bir buluşma alanı olarak dikkat çekiyor.
Doğal ürünleriyle öne çıkan pazar; mevsimine göre taptaze sebzeler, katkısız ev yapımı reçeller, geleneksel yöntemlerle hazırlanmış kurutmalıklar, atalık buğdaylarla yapılmış doğal ekmekler ve daha pek çok sağlıklı ürünle zenginleşiyor. Tüm bu ürünler doğrudan üreticiler tarafından tezgâhlara getiriliyor ve aracısız bir şekilde tüketiciyle buluşuyor.
Kapadokya Üniversitesi ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü, Ahiler Kalkınma Ajansı (AHİKA)’nın katkılarıyla hayata geçirilen pazarın koordinatörlerinden Arzum Karabıyık, “Burası sadece alışveriş yapılacak bir yer değil; yerel üretimin, sağlıklı gıdanın ve birlikte yaşamanın değerini hep birlikte hatırladığımız bir alan.” vurgusunu yaparken, proje yürütücülerinden Dr. Öğr. Üyesi Mine Erdem Büyükkiraz ise, “Her bir üretici, bu pazarda sadece ürününü değil; kendi emeğini ve yaşam biçimini görünür kılıyor. Bu nedenle burası bir tüketim alanından çok daha fazlası.” ifadesini kullanıyor.
Yeryüzü Pazarı’nı sıradan pazarlardan ayıran bir diğer güzel yanı da etkinlikleri… Pazar günlerinde hem büyükler hem de çocuklar için atölyeler, tadımlar ve sohbetler düzenleniyor. Böylece burası sadece alışveriş yapılan bir yer değil; aynı zamanda keyifli vakit geçirilen ve yeni şeyler öğrenilen bir mekâna dönüşüyor.
📍 Bir sonraki Yeryüzü Pazarı 2 Ağustos 2025 Cumartesi günü, saat 10.00-17.00 arasında Uçhisar Kadıneli Restoran Bahçesi’nde kurulacak.
🔗 Pazar hakkında detaylı bilgi için: www.kapadokyayeryuzupazari.org
📌 Konumu görmek için: https://maps.app.goo.gl/MgKhFBhwEBcv92xk6
KIYIDA, DÖRT KIZ KARDEŞİN DUYGUSAL HESAPLAŞMASI 2 AĞUSTOS’TAN İTİBAREN MUBI’DE
Genç yönetmen Büşra Bilginer’in çıkış filmi KIYIDA, dört kız kardeşi odağına alan, mesken tuttuğu sahil kasabasını filmin parçası kılan, etkileyici bir hesaplaşma ve içsel dönüşüm öyküsü. Bilginer, henüz 23 yaşındayken yönettiği KIYIDA’da, aile içi dinamikleri yalın bir dille ve güçlü duygusal tonlarla ele alıyor. İçten oyunculukları ve duygusal derinliğiyle övgü toplayan KIYIDA, 2 Ağustos’tan itibaren MUBI’de izleyiciyle buluşacak.
Babalarının ölümü üzerine dört kız kardeş, onlara miras kalan ve geçmişlerinde önemli bir yere sahip pansiyonda bir araya gelir. Farklı hayatlara savrulan Yasemin, Nilüfer, Defne ve Deniz, birlikte büyüdükleri sahil kıyısında uzun zaman sonra ilk kez yeniden denize girerler.
KIYIDA, bastırılmış duyguların, kırgınlıkların ve sessiz suçlamaların gün yüzüne çıkmasının ardından, dört kardeşin geçmişle hesaplaşmalarını, birbirleriyle yeniden bağ kurmalarını ve yaşadıkları duygusal ve içsel dönüşüm sürecini başarıyla işliyor. Büşra Bilginer, aidiyet, köklerinden kopuş, yas gibi temaları merkeze alırken mekânı bir metafor olarak kullanıyor ve babayı fiziksel olarak göstermeden bir gölge karakter olarak anlatıya dahil ediyor.
Başrollerinde Ceren Taşçı, Çağla Demir, Deniz Altan ve Şimal Emür’ün yer aldığı KIYIDA, prömiyerini 30. Adana Altın Koza Film Festivali’nde yaparken Deniz Altan filmdeki performansıyla Türkan Şoray Umut Veren Genç Kadın Oyuncu Ödülü’ne layık görüldü.
Grand Pasha Girne, TripAdvisor’da Zirveye Yerleşti
Kuzey Kıbrıs’ın en prestijli otelleri arasında yerini alan Grand Pasha Girne Otel, dünya çapında milyonlarca kullanıcısı bulunan seyahat platformu TripAdvisor’da büyük bir başarıya imza attı. Grand Pasha Girne, kullanıcı değerlendirmelerine göre Girne otelleri arasında misafir memnuniyeti açısından üst sıralara yerleşti.
Profesyonel ekibi, üst düzey temizlik anlayışı, ayrıcalıklı konaklama deneyimi, misafir odaklı yaklaşımı ve gastronomi alanlarında aldığı yüksek puanlar ile öne çıkan otel, hem iş hem de tatil amacıyla birçok misafirin tercih ettiği otellerinden oluyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan Grand Pasha Girne Otel Genel Müdürü Mine Lama Cinci, “Kurulduğumuz günden bu yana misafir memnuniyetini her zaman ön planda tuttuk. TripAdvisor gibi uluslararası bir platformda, doğrudan misafirlerimizin yorumlarıyla bu başarıya ulaşmak bizim için büyük bir onur. Bizi tercih eden ve değerli yorumlarıyla katkı sağlayan tüm konuklarımıza teşekkür ederiz” dedi.
ALİKEV, Antakya Ekinci’de yeni merkezinin inşasına başladı
Henüz 19 yaşında hayattan koparılan Ali İsmail Korkmaz’ın düşlerindeki dünyayı hayata geçirmek için ailesi tarafından kurulan ALİKEV, 6 Şubat depremlerinin ardından Hatay’da gençlere umut olacak yeni bir merkez inşa ediyor. Merkez, dayanışmayı büyütmeyi ve yeniden inşa sürecine katkı sunmayı hedefliyor.
Ali İsmail Korkmaz Vakfı (ALİKEV), 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan yıkıcı depremlerin ardından, Ali İsmail Korkmaz’ın doğup büyüdüğü yer olan Antakya’nın Ekinci Mahallesi’nde yeni merkez binasının inşasına başladı. Vakfın genel merkezi ve gençlik merkezi olarak hizmet verecek olan bu yeni yapı, hem gençlerin hem de sivil toplumun ihtiyaçlarına yanıt verecek şekilde tasarlandı.
mor ve ötesi, Türkiye Mozaik Foundation, Sivil Toplum için Destek Vakfı ve Herkes İçin Mimarlık Derneği’nin değerli destekleriyle hayata geçirilen bu proje, yalnızca bir bina değil, Hatay’da gençliğin yeniden inşa sürecine katkı sunacak, sosyal dayanışmayı güçlendirecek bir yaşam alanı olarak tasarlandı.
Yeni merkez binasında; gençlerin ders çalışabilecekleri ve kitap okuyabilecekleri bir kütüphane, hem gençlerin hem de sivil toplum örgütlerinin kullanabileceği çok amaçlı bir etkinlik salonu, müzikle ilgilenen gençler için bir müzik stüdyosu yer alacak. Merkez, başta Ekinci olmak üzere tüm Hatay’daki gençlerin aktif kullanımına açık olacak.
“Dayanışmayı ve umudu çoğaltabileceğimiz bir alan”
ALİKEV Yönetim Kurulu Başkanı Emel Korkmaz projeye ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Depremin yarattığı büyük yıkımın ardından yalnızca mekânsal değil, toplumsal bir yeniden inşa sürecine ihtiyaç vardı. Bu merkez, Ali İsmail’in düşlerini büyüttüğü topraklarda gençlerin yeniden bir araya gelebileceği, dayanışmayı ve umudu çoğaltabileceği bir alan olacak.”
ALİKEV, kuruluşundan bu yana gençlerin aktif yurttaşlar olarak yaşamın her alanında söz sahibi olabilmeleri için çalışıyor. Yeni merkez binası da bu vizyonun somut bir yansıması olarak, gençlerin sosyal, kültürel ve sanatsal faaliyetlerde bulunabilecekleri kapsayıcı ve güvenli bir ortam sunacak.
Anne Sütüyle Sağlıklı Başlangıç: Emzirme Süreci Hakkında Bilinmesi Gerekenler
UZM. DR. GİZEM AKPINAR EMZİRME İLE İLGİLİ MERAK EDİLENLERİ YANITLADI
Bebeklerin sağlıklı büyüme ve gelişimi için en ideal besin olan anne sütü, içerdiği zengin besin ögeleri, kolay sindirilebilir yapısı ve bağışıklık sistemini güçlendiren özellikleriyle hem fiziksel hem de ruhsal sağlığı destekliyor.
Bayındır Söğütözü Hastanesi Pediatri Uzmanı Dr. Gizem Akpınar, 1-7 Ağustos Emzirme Haftası dolayısıyla önemli açıklamalarda bulundu.
Bayındır Söğütözü Hastanesi Pediatri Uzmanı Dr. Gizem Akpınar, Dünya Sağlık Örgütü’nün bebeklerin ilk 6 ay yalnızca anne sütü ile beslenmesini, ardından tamamlayıcı besinlerle birlikte emzirmenin en az 2 yaşına kadar devam etmesini önerdiğini belirtti.
ANNE SÜTÜ HEM BEBEK HEM ANNE İÇİN ÖNEMLİ!
Anne sütünün bebekler için en doğal, sindirimi kolay, biyoyararlılığı yüksek ve ideal bir besin olduğunu bildiren Uzm. Dr. Gizem Akpınar, “Sadece besin değeriyle değil; bağışıklık, gelişim, ruhsal bağlanma ve ekonomik açıdan da hem anneye hem bebeğe sayısız fayda sunar. Anne sütü bebeğin orta kulak enfeksiyonlarından solunum yolu hastalıklarına, obezite ve diyabete kadar birçok hastalığa karşı korunmasında rol oynar. Ayrıca anne için de meme ve yumurtalık kanseri riskinin azaltılmasını ve kemik sağlığını destekliyor.” dedi.
Emzirmenin bebek doğar doğmaz, ilk bir saat içinde başlatılmasını belirten Uzm. Dr. Gizem Akpınar, “Doğumdan sonraki ilk 1–2 gün salgılanan kolostrum, az miktarda ama yüksek besin değerine sahiptir ve sık aralıklarla emzirerek kolostrum diğer adıyla ağız sütünden maksimum fayda sağlanmalıdır.” diye konuştu.
Uzm. Dr. Gizem Akpınar, kolostrumun bağışıklık sistemini desteklediğini ve bebeğin bağırsak hareketlerini düzenlediğini vurguladı.
DOĞRU EMZİRME NASIL OLMALI?
Emzirmenin başarılı olması için doğru pozisyon ve tekniklerin uygulanması gerektiğinin altını çizen Uzm. Dr. Gizem Akpınar “Anne, rahat bir pozisyonda oturmalı, bebeğin vücudu memeye dönük olmalı ve ağız yalnızca meme ucunu değil, kahverengi alanı da kavramalıdır.” tavsiyesinde bulundu.
Uzm. Dr. Gizem Akpınar, bebeğin iyi emdiğini anlamak için şunlara dikkat çekti: “Bebeğin alt çenesi memeye dayanır, ağzı genişçe açılmıştır ve sütü yutma sesleri duyulur.”
GECE EMZİRMELERİ SÜTÜN ARTMASINDA ETKİLİ
Uzm. Dr. Gizem Akpınar, bebeğin her istediğinde emzirilmesini önererek, “Özellikle ilk aylarda emzirme aralıkları 1 saat kadar kısa olabilir. Bebeğin kendi isteğiyle memeyi bırakması, tekrar almak istememesi ve uykuya geçmesi bebeğin doyduğunu gösteren işaretlerdir. Gece emzirmeleri ise süt üretimini artırmada çok önemlidir.” dedi.
Uzm. Dr. Gizem Akpınar, “Emzirmenin başlangıcında gelen süt daha az yağ içerirken, emzirme süresi uzadıkça yağ oranı artar. Bebeğin her iki tür süte de ihtiyacı vardır. Bu nedenle emzirme sırasında bebek memeyi kendisi bırakana kadar emzirilmeli, sonra gerekiyorsa diğer memeye geçilmelidir.” ifadelerini kullandı.
ANNE SÜTÜ NASIL ARTAR?
Bitkisel takviyeler ve süt artırıcı ilaçların etkisinin net olmadığını belirten Uzm. Dr. Gizem Akpınar, etkin emzirme danışmanlığının sütü artırmak için en güvenilir yöntem olduğunu vurgulayarak şu açıklamalarda bulundu:
“Anne sütünü artırmanın yolları arasında annenin dengeli beslenmesi ve yeterli sıvı alması, stresten uzak durması ve yeterince dinlenmesi önemlidir. Ayrıca, bebeğin her istediğinde emzirilmesi ve anne ile bebek arasında ten tene temas kurulması da süt üretimini destekler.”
BEBEK MEMEYİ NEDEN REDDEDER?
Meme reddinin, genellikle bebeğin 4. ay civarında memeye direnç göstermesiyle ortaya çıktığını belirten Uzm. Dr. Gizem Akpınar “Bunun nedenleri arasında pamukçuk gibi enfeksiyonlar, diş çıkarma dönemi, biberon ve emzik kullanımı, çevresel aşırı uyaranlar (ışık, ses) ve annenin kaygı düzeyi yer alabilir. Bu durumda, bebeği sakin ve loş bir ortamda emzirmek önemlidir. Bebeğin açlık belirtileri fark edildiğinde hemen emzirmeye başlanmalıdır. Bebeği zorlamamak, farklı emzirme pozisyonlarını denemek faydalı olur. Ayrıca, biberon yerine kaşık veya şırınga gibi alternatif besleme yöntemleri tercih edilmelidir.” dedi.
MAMA TAKVİYESİ GEREKLİ Mİ? ANNE SÜTÜNÜN YETERLİLİĞİ NASIL ANLAŞILIR?
Anne sütünün her zaman öncelikli olduğunu belirten Uzm. Dr. Gizem Akpınar, “Bebeğin kilo alımı yeterli değilse, doktor kontrolünde ek mama takviyesi yapılabilir. Mama miktarı ve sıklığı mutlaka doktorun önerisi doğrultusunda ayarlanmalıdır.” diye konuştu.
Uzm. Dr. Gizem Akpınar, “Anne sütünün yeterli olup olmadığını anlamak için ise bazı belirtiler vardır. Bebeğin düzenli kilo alması, ağız içi ve gözlerin nemli olması önemli göstergelerdir. Ayrıca, ilk günlerde bebeğin yaşına uygun sayıda idrar ve dışkı çıkarması gerekir.” diyerek sözlerini noktaladı.