Üç konu…(Köşe yazısı 11.12.2019 Kayseri Star Haber Gazetesi)
DAVUT GÜLEÇ
GAZETECİ
davutgulec@hotmail.com
Bugün sizlere ilginizi çekecek güncel üç konuyu ele almak istiyorum.
***
Bir vatandaşın “devlet gözetiminde çöpçatanlık sitesi olsun” isteğine Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı yeşil ışık yakmıştı. Bunun ne kadar işlevsel ve sağlıklı olacağı ise merak konusu oldu.
Teknolojinin imkanları ve yoğunlaşan şehir hayatı ile birlikte evlilik modellerinde değişiklikler oluştuğunu belirten Moodist Psikiyatri ve Nöroloji Hastanesi uzmanı Klinik Psikolog Esra Ceco, geleneksel çöpçatanlık kavramının internet üzerinden, sanal ortamda yeni bir boyut kazandığını ve post modern romantik ilişkilerin ortaya çıktığını belirtti.
Şehir hayatının yoğunluğu insanların açık mekanlarda yüz yüze tanışmasını zorlaştırıyor. Bu da insanları, sınırlı çevre ve sayıda insanlarla iletişim kurmak yerine, sınırsız bir çevre ve bir çok kişiye kolayca ulaşabilmek adına sosyal medyaya yöneltiyor. Ancak “evlilik” adı altında kurulan bir çok sosyal ağ yaşanılan sorunlar nedeniyle pek çok kişi için güvenilirliğini yitirdi. Kişiler sanal yolla oluşturdukları kısa biyografilerde kendilik temsillerini gerçekmiş gibi sunarak beğeni alma, sonsuz sayıda kullanıcı arasında kendisine “mükemmel” bir eş bulabileceği inancıyla seçim zorluğu yaşama ve dışarıda tanışması ihtimalinde emek vereceği bir ilişkiyi sanal platformda kolayca gözden çıkarma riskleri ile karşılaşabilir oldu. Hızla bitirilen ve hemen ardından tekrar başlanabilen sanal ilişkiler ilişki tüketimini de gündeme getirmiş oldu. Devlet kontrolünde oluşturulmuş” bir düzenek fikri ise kişiye kimlik bilgileri, yaşam şekli, olası sahtekarlıklara imkan sunmaması adına daha güvenli bir ortam olarak görünüyor olabilir. Çünkü arayışın temeli “güvenlik, güvenme, güvende olma” kavramlarından oluşuyor.
Şu anki şartlara göre internet aracılığıyla tanışmak cazip görünse de, süreci ilerletebilmek için “sanal ilişki” biçimini yüz yüze görüşmeler ile “gerçek ilişki” biçimine dönüştürmek önemlidir.
Sosyal ağ üzerinden tanışmalar bir yönüyle geleneksel görücü usulünün günümüz versiyonu denilebilir. Bir şekilde birileri ya da oluşturduğunuz profil size referans olur, daha sonrasında yüz yüze gelinerek tanışma süreci devam eder. Uyum sağlandığı takdirde bir ilişki inşası da söz konusu olabilir.
Burada adım atılan ilişkileri sürdürme ve tarafların birbirlerine güven sağlamaları için, sanal ortamlarda tanışmanın ardından gerçek hayatta tanıma sürecine girilmesinin daha doğru olur.
***
Norveç Büyükelçiliği tarafından finanse edilen Öz İplik İş Sendikası tarafından uygulanan ‘’İş Yerinde Kadına Yönelik Şiddet ve Tacizin Önlenmesi Projesi’’ kabul edilerek uygulanmaya başladı. Bu proje Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonunun (TKDF) işbirliğiyle yürütülüyor.
Proje ile iş yerinde şiddete yönelik farkındalığı artırarak konuya ilişkin rehber olacak politikalar oluşturmak ve iş yeri şiddetine karşı mücadelenin bir parçası olmak hedefleniyor.
Projenin Özel Hedefleri; İş yerinde kadına yönelik şiddet ve tacize ilişkin politika ve programların incelenerek sendikal bilgi ve araçların geliştirilmesi, Müzakere görüşmelerinde iş yerinde kadına yönelik şiddet ve tacize ilişkin içeriklerin ele alınması, Şiddet ve tacizin kabul edilemez, istismarcı, saldırgan unsurlar olarak tanımlanması ve geniş kitleler tarafından bu şekilde algılanmasının sağlanması, Aile içi şiddet dahil olmak üzere, şiddetin muhtemel sebepleri ve unsurlarının anlaşılması, İş yerinde şiddete sebep olabilecek tehlikeli durumların tanımlanmasına dair eğitimlerin verilmesi, Güvenli ve saygılı bir işyerinin oluşturulması için, işyerindeki her bir üyenin rol ve sorumluluklarının bilincinde olmasının sağlanması.
Kadına yönelik işyerinde şiddet ve tacizin sonlanmasının yanı sıra aile içi şiddetin önlenmesi için de sendikalar ve sosyal tarafların birlikte çalışması ve mücadeleyi sürdürmesi çok önemli. Proje kapsamında işyerinde çalışanlara yönelik gerçekleştirilecek eğitimlerin yanı sıra oluşturulacak Üst Düzey Sosyal Diyalog Platformuyla şiddet ve tacizin önlenmesine yönelik sürdürülebilir politikalar ve çözümler oluşturulması hedefleniyor. İşçi, işveren, sivil toplum kuruluşları, devlet kurumları, akademisyenler, Diyanet İşleri, Birleşmiş Milletler’e bağlı ilgili kuruluşlar, emniyet, medya kuruluşları ve konuyla yakından ilgili tüm tarafların dâhil olacağı ilk toplantı 13 Aralık’ta olacak.
***
İçinde bulunduğumuz dönemin yükselen sektörünün “dijital pazarlama” olduğunu kaydeden Dijital Pazarlama Okulu Kurucusu Yasin Kaplan, şunları söyledi:
“Yapılan dijital reklam yatırımlarının, Avrupa’da TV reklamlarını geçtiğini, Türkiye’de de pazarın çift haneli büyüdüğünü görüyoruz. Açıklanan IAB verilerine göre, 2019’un ilk altı ayında dijital reklam yatırımları %11 büyüdü. 2020 yılında, bu büyüme artarak devam edecektir. Kurumlar, ürün ve hizmetlerini, dijital platformlarda hedef kitleleriyle buluşturuyor. 2020 yılında, turizm sektörünün, son yıllarda oldukça hareketlenen sağlık turizmi pazarının ve yurt dışı e-ticaret hacminin ciddi bir ivme kazanarak, daha da hareketleneceğini söyleyebiliriz. Yurt dışına yapılan dijital pazarlama yatırımları, ihracat verilerinde artış gösterecektir.
Google reklamları, dijital medya satın alma mecraları, youtube, sosyal medya alanlarında da, hedef kitleye ulaşma yöntemleri ve reklam stratejilerinde yenilikler görmeye devam ediyoruz. Gelişmiş hedefleme teknolojileri ve dijital pazarlama yöntemlerinin sonucu olarak, tüketicilerin geri dönüş oranlarının her geçen gün arttığını gören kurumlar, bu alanda yatırımlarını arttırmaya devam ediyorlar. Ayrıca dijital harcamalardan en yüksek payı alan mecralar olan Google, Youtube, Display, Facebook, Instagram mecraları yapay zeka kullanarak optimizasyon seçeneklerini iyileştiriyorlar. Dijital Pazarlama Okulu olarak verdiğimiz eğitimlerde, bu değişimleri detaylarıyla işletiyor ve öğretiyoruz. Kurumların kendi içlerinde ve bu alanda kariyer yapmak isteyenlerin kendi gelişimleri adına, bu eğitim ve etkinlikleri takip etmelerinin önemli olduğunun altını çizmeyi isterim. Dijital Pazarlama Okulu olarak bu yıl, geçtiğimiz yıla oranla, etkinliklerimizdeki katılımcı sayımız %39 arttı. Gelecek yıl, daha da artacağını gözlemliyoruz.
Son 20 yıla şahit olanlar, dinamiklerin nasıl değiştiğini görerek, her an hayatımıza giren yeni teknolojilere adapte olmaya çalışıyorlar. Gelen her yeni nesil, tam da bu hızlı değişime tanıklık edecektir. IBM’in 2012 senesinde, “İnsanlık tarihi boyunca toplanan verinin yüzde 90’ı sadece son 2 yılda üretildi” cümlesi hatırlanırsa, büyük verinin günümüzde ne kadar hızlı üretildiğini görebiliriz. Ayrıca, EMC CEO’su David Goulden, Baby Boomer, 2020 yılında tüm insanlığın ürettiği verinin toplam boyutunun 44 zettabyte (44 trilyon GB) değerine ulaşacağını öngördüklerini açıklamıştır. Az önce de ifade ettiğim üzere, online dünya değişmeye, dönüşmeye ve büyümeye devam edecektir”