Dünya

İşte insanlığı tehdit eden küresel riskler!

Dünya Ekonomik Forumu 2018 Küresel Riskler Raporu açıklandı. Çevreyle ilişkili riskler yine ilk sırayı alırken, sert hasat, yani eşzamanlı tahıl üretiminin, küresel gıda tedarikinin yeterliliğini tehdit etmesi riski de bulunuyor. Risklerin sistemi tehdit ettiği vurgulanan rapora göre, pozitif ekonomik görünüm  ise liderlere; toplumları, ekonomileri, uluslararası ilişkileri ve çevreyi etkileyen sistemik zaaflarının üstesinden gelme fırsatı tanıyor.

Dünya Ekonomik Forumu Küresel Riskler Danışma Kurulu tarafından hazırlanan 2018 Küresel Riskler Raporu (The Global Risks Report 2018), Dünya Ekonomik Forumu tarafından yayınlandı.

Raporun hazırlık sürecinde, stratejik ortaklar Marsh & McLennan Şirketler Grubu, Zurich Insurance Group ile Oxford Martin School (Oxford Üniversitesi), Singapur Ulusal Üniversitesi ve Wharton Risk Yönetimi ve Karar Süreçleri Merkezi (Pennsylvania Üniversitesi) bünyesinde görev yapan akademik danışmanlarla da işbirliği yapıldı.

Her yıl Ocak ayında yayınlanan ve dünyayı bekleyen en önemli riskler hakkında küresel uzmanların ve karar alıcıların görüşlerini yansıtan rapora göre, 2018’de risklerin arttığı kritik bir döneme giriliyor.

Yaklaşık 1.000 katılımcıya 2018’de yaşanacak risk eğilimleri hakkındaki görüşleri sorulan Yıllık Küresel Riskler Algı Anketi, uzmanların yüksek risk altında geçecek bir yıla daha hazırlandığını ortaya koyuyor. Yanıtların %59’u risklerin artacağı yönünde iken, yalnızca %7’si risklerin azalacağı yönünde değerlendirme yaptı.

Katılımcıların %93’ünün küresel arenada yer alan büyük oyuncular arasındaki siyasi veya ekonomik cepheleşmelerin daha da kötüleşmesini bekliyor. Katılımcıların yaklaşık %80’i büyük oyuncuları içine alan savaşlarla bağlantılı risklerde artış öngörüyor. Bu sonuçlar dikkate alındığında, 2018’deki karamsar tablonun kısmen jeopolitik ortamda yaşanan kötüleşmeden kaynaklı olduğu söylenebilir.

Ancak 2017’de olduğu gibi çevre konuları, uzmanların dile getirdiği endişeler arasında açık arayla ilk sırada yer aldı. Uzmanlardan, 30 küresel risk arasında olasılık ve etki boyutlarının önceliklendirilmesi talep edilirken; beş çevresel riskin tamamının  (şiddetli hava şartları; biyo-çeşitlilik kaybı ve ekosistemde çöküş; büyük doğal afetler; insan eliyle yaratılan çevre felaketleri ve iklim değişikliğinin iyileştirilmesi ve uyum çabaları konusunda başarısızlık) her iki boyutta üst sıralarda yer aldığı tespit edildi. Şiddetli hava şartlarından kaynaklanan olaylar ise en dikkat çekici risk olarak değerlendirildi.

Dünya Ekonomik Forumu Kurucusu ve İcra Kurulu Başkanı Profesör Klaus Schwab, “Ekonomik iyileşmede kazanılan ivme, dünya genelindeki kurumları, toplumları ve çevreyi zayıflatmasına müsaade ettiğimiz olumsuz durumların üstesinden gelmek için önemli bir fırsat sunuyor. Küresel sistemlerin çökme riskini ciddiye almalıyız. Birlikte hareket edebildiğimizde, bunu engellemek için gereken kaynaklara, yeni bilimsel ve teknolojik bilgilere sahibiz. Her şeyden önemlisi, ortak bir gelecek için beraber çalışmak için ihtiyaç duyduğumuz istek ve ivmeye kavuşmamız gerekiyor” dedi.

Yıllık Küresel Riskler Algı Anket sonuçları siber tehditlerin öneminin arttığını gösterdi. Büyük ölçekli siber saldırılar olasılık boyutunda üçüncü sırada yer alırken, artan siber bağımlılığın önümüzdeki 10 yıllık dönemde küresel risk ortamını biçimlendiren en önemli ikinci etken olarak değerlendirilmesi bekleniliyor.

Marsh Küresel Risk ve Dijital Başkanı John Drzik, konuyla ilgili olarak, “Jeopolitik uyuşmazlıklar, siber saldırıların ölçeğinde ve karmaşıklık düzeyinde artış yaşanmasına sebep olan faktörlerdendir. Aynı zamanda firmaların teknolojiye olan bağımlılığı arttıkça, siber risklere maruziyet de artmaktadır. Eğer finansal kayıplar ve sigortalanmış kayıplar arasında ‘koruma’ farkının aynı doğal afetlerle risklerinde çözüldüğü gibi sorun yaratmasını önlemek istiyorsak, siber risk yönetimini geliştirirken iş dünyasının ve hükümetlerin bu konularda direnci artırma çalışmalarına çok daha fazla yatırım yapmaları gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Öte yandan ekonomik risklerin öneminin bu yıl bir ölçüde azalmış olması, bazı uzmanların küresel GSYİH büyüme oranlarında kaydedilen iyileşmenin, küresel ekonomik ve finansal sistemlerde süreklilik arz eden yapısal risklere müsamaha gösterilmesine yol açacağı konusunda endişe duymalarına neden oluyor. Bu durumda dahi eşitsizlik, risk etkenleri arasında üçüncü sırada yer alıyor ve teknolojik ilerlemelerin istenmeyen sonuçları ile yüksek yapısal işsizlik veya eksik istihdam arasında en sık bahsedilen bağlantılı risklerden biri olarak ortaya çıkıyor.

Rapora göre, küresel sistemlerin giderek daha karmaşık ve iç içe geçmiş bir hal alması kısır döngülere, eşik etkilerine ve art arda aksaklıkların yaşanmasına neden olabilecek. Ani ve çarpıcı sonuçların – gelecek şoklar – yaşanması ihtimali artacak.

2018 Küresel Riskler Raporu’nda, herhangi bir tahmin anlamına gelmemekle birlikte dünya liderlerini, dünyayı hızla ve radikal bir şekilde değişime uğratabilecek olası gelecek şokları değerlendirmeleri için teşvik etmek üzere 10 kısa senaryo sunuldu:

“Sert hasat: Eşzamanlı tahıl üretimi sorunları, küresel gıda tedarikinin yeterliliğini tehdit eder.

İnternetin karmaşıklaşması: Yapay zekanın “zararlı otları” yaygınlaşarak internetin performansını baskı altına alır.

Ticaretin ölümü: Ticaret savaşları patlak verir ve uluslararası kuruluşlar bunlara müdahale etmekte fazla zayıf kalır.

Demokrasinin çöküşü: Yeni popülizm dalgaları, bir ya da daha fazla gelişmiş demokraside toplumsal düzeni tehdit eder.

Mutlak tükenme: İnsansız gemiler yasadışı balıkçılığı yeni – ve sürdürülebilirlik açısından çok daha olumsuz – seviyelere taşır.

Uçurumun kenarında: Bir başka finansal kriz politik müdahaleleri çıkmaza sokar ve kaos ortamını tetikler.

Eşitsizliğin derinleşmesi: Biyo-mühendislik ve bilişsel kapasiteyi geliştiren ilaçlar, sahip olanlar ve olmayanlar arasındaki uçurumu derinleştirir.

Kuralsız savaş: Siber savaş kuralları hakkında mutabakatın olmadığı bir ortamda devletlerarası çatışmalar umulmadık bir şekilde tırmanır.

Kimlik jeopolitiği: Jeopolitik hareketlilik nedeniyle, ulusal kimlik çatışması sınırlarda artan bir gerilim kaynağı haline gelir.

Duvarların örülmesi: Siber saldırılar, korumacılık ve mevzuat uyuşmazlıkları, internetin bölümlere ayrılmasına yol açar.”

Şiddetli hava koşullarının, bir kez daha hem olasılık hem de etki bakımından en önemli küresel risk olarak değerlendirildiğine dikkat çeken Zurich Insurance Group Risk Direktörü Alison Martin, “Başka risklere karşı hassasiyetin de arttığı bir dönemde, çevresel riskler ortak sistemimizin temelini ciddi biçimde tehdit ediyor. Ne yazık ki, iklim değişimi gibi önemli trendlere hükümetlerin ve kuruluşların şu an için ‘hem çok az hem de çok geç’ yanıt verdiklerini gözlemliyoruz. Daha sağlam bir gelecek inşa etmek için henüz çok geç kalmış değiliz ancak sistemin çökmesi ihtimalini ortadan kaldırmak için ivedilikle aksiyon almamız gerekiyor” dedi. (Gıda Hattı)

Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, Kayseri ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ile Küresel Gazeteciler Konseyi, TSYD, TİMEF, AVKON, ADD üyesi, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği, Tüm Mücadele Sporları Derneği, Kayseri Spor Adamları Derneği, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Android Uygulama Popup
Logo

📲 Davut Güleç Haberler

Android cihazınızdan kolayca haberleri takip edin!

📥 Uygulamayı İndir
Android Uygulama Popup
Logo

📲 Davut Güleç Haberler

Android cihazınızdan kolayca haberleri takip edin!

📥 Uygulamayı İndir
Davut Güleç Panel İletişim Davut Güleç – Sağ Menü