Yaşasın Demokrasi…(50)(Köşe yazısı 17.09.2016 Kayseri Star Haber Gazetesi)
DAVUT GÜLEÇ
GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ
davutgulec@hotmail.com
Artık bu seri yazıyı noktalamak istiyorum ama ilk günden bu güne Türkiye üzerine oyunlar, tezgahlar, planlar, projeler durmadığı için bende sosyal paylaşım seçmelerimle devam ediyorum.
*Şer odakları,15Temmuzun planlayıcıları, elçiliklerini kapatıp, yeni oyunları için düğmeye basıyor.
*Ne çok sitem ettik geçmişe, bugünümüzde yok diye. Kıymetini mi bilemedik yoksa unuttuk mu? Eski bayramlar, çocukluk hikayeleri, dostluklar neler neler. Oysa ki bugünümüzü de güzelleştirmek yine bizim elimizde. Yarın; mutlu hatırlanacak anılar için…
*Atlantikçiler Avrasyacı, çakma solcular Atlantikçi, liboşlar devir daimci, dinci tayfa millici oldu. At izi it izine karıştı gerçekten. Atatürk’ün izinden ve anti-emperyalist duruşundan ayrılmayın. Savrulmazsınız. Kimse size geçmişte bunu yazmışsın “bu ne” diye sormaz. Hepsi tam bağımsız Türkiye. (Adnan Bulut)
*Para; namussuza namuslu gibi, hokkabazı siyasetçi gibi, haini dindar gibi, orosbuyu bakire gibi, pezevengi delikanlı gibi gösterir.
*Biri “bazıları seçilmişler görevden nasıl alınır?” diye soruyor. Bal gibi alınır” demiş. Bu sözü unutmayın, saklayın. Gelecekte çok lazım olacak.(Özlem Uğur)
*Bu ne arkadaşlar bu kadar yemek sevdanız maşallah hergün masalarınız padişah sofrası gibi çesit çeşit yiyeceklerle dolu. Yediğiniz içtiğiniz herşeyi paylaşıyorsunuz. Yiyen var yiyemeyen var. Benim bildiğim, dindarlar, milliyetçiler, devrimciler, sosyal demokratlar böyle bir şey yapmaz. Gösterişten uzak mütevazi o yemekleri yiyemeyenleri düşünür hassas ve duygusal davranır. Aşını ekmeğini göstermez paylaşır. Halk böyle yemekler yemiyor arkadaşlar. (Şehriban Peker)
*Atatürk’ün hayatını kaybettiği gün bir İtalyan radyosunun anonsu: ’Sezar, İskender Napolyon ayağa kalkın. Büyüğünüz geliyor’.
*Kimse, bu Dünyada kapladığı hacimden daha büyük değil. Bu dünyayı terk ederken, mezarda kapladığımız alan kadarız hepimiz. Ve daha ötesi yok. Kimse kendini büyük görmesin bu sebeple. Ve yarın sıkacağı eli, bugün bükmeye kalkmasın. Samimi tavırlara karşılık, havalara girmenin bir anlamı olmadığı gibi. Bu yüzden dost kaybetmenin de bir anlamı yok. Düşmez kalkmaz bir Allah’tır. Dün var olan bugün yok, bugün var olan yarın yok olabilir. Yokluğu ile yerinmenin bir anlamı olmadığı gibi;
Varlığı ile övünmenin de bir anlamı yok. Yarın, güzel bir kelebek görmek istiyorsan, Bugün, o çirkin tırtılı ezmeyeceksin. Ne oldum değil, ne olacağım diyeceksin.
*Hiç Kuran-ı Kerim okusanız bunları söyler misiniz.
“Allah” ismi kullanımı bir hayli azaldı.
• Evden ayrılırken geride kalanlara “Allaha ısmarladık”, “Allah’a emanet olun” derdik, şimdi “haydi ben kaçtım”, “bay bay”, “hadi öptüm!” der olduk.
• İşe gidenlere “Allah işini rast getirsin”, derdik, şimdi “bol kazançlar!” der olduk
• Şaşırdığımızda “sübhânallah” derdik şimdi “vaaavvv” der olduk.
• Sevindiğimizde “elhamdülillah” derdik şimdi “olleeeyyy” der olduk.
• Başımıza bir musibet geldiğinde “Allah’ın dediği olur!”, biz Allah’tan geldik, yine O’na döneceğiz, derdik şimdi “hay aksi!, “bu da nereden çıktı!”, “bittim!”, “mahvoldum!” der olduk.
• Bize iyilik yapana “Allah razı olsun”, “Allah ne muradın varsa versin!” diye dua ederdik, şimdi “sağol!” diyoruz.
• Bir işle uğraşanlara “Allah kolaylık versin!” derdik, şimdi “kolay gelsin!” der olduk.
• Yeni evlenenlere “Allah bir yastıkta kocatsın!” derdik, şimdi “mutluluklar!” der olduk.
• Sınava girecek olanlara “Allah zihin açıklığı versin!” diye dua edilirdi, şimdilerde “başarılar!” deniliyor.
• Geleceğe dair planlar yapılırken “inşallah”, “Allah izin verirse”, “Allah kısmet ederse” derdik, şimdilerde sanki gelecek bizim elimizdeymiş gibi “umarım”, “tahminim o ki” gibi ifadeler kullanır olduk.
• Günah işlediğini gördüğümüz kimselere “Allah ıslah etsin”, “Allah affetsin”, “Allah hidayet etsin” derdik şimdi lanet okur olduk.
• Kötü bir şeyden bahsederken “Allah korusun”, “Allah esirgesin” derdik şimdilerde “kapa şu şom ağzını!” der olduk.
Şimdilerde mutluluğu “Allah’tan başka şeylerde” arar olduk, ama beyhude! Ne diyelim?“Allah sonumuzu hayretsin!
*17/25 Aralık Yargı/Polis İhanetini görünce ayrıldım diyenler var,
●MİT tırlarını durdurma İhanetini görünce ayrıldım diyenler var,
●PKK terör örgütü ile ittifaklarını görünce ayrıldım diyenler var.
●MİT Müsteşarını ifadeye çağırma İhanetini görünce ayrıldım diyenler var.
Şunu görünce veya bunu görünce ayrıldım diyenler var.
Bu örgütten ayrılan herkesin ayrılma sebebi olarak ifade ettiği gerekçelerin toplamı kısaca şudur; “Parelel Devlet’i görünce ayrıldım.!”
Benim tam da değinmek istediğim hususta budur; herkes Parelel Devlet yüzünden ayrılmış. Parelel İslam yüzünden ayrılan yok veya varsa da çok çok az.
Şimdi sormak gerekmiyor mu;
Takiyyeye razı olup itiraz etmeyenler,
●Alkol ve zinaya fetva verilmesine itiraz etmeyenler,
●Muhammed’siz ezana itiraz etmeyenler,
●Başörtüsünün furuat/teferruat olmasına itiraz etmeyenler,
●Eşlerinin tesettürü terk emrine/fetvasına itiraz etmeyenler,
●Soru çalmaya/kul hakkı yemeye itiraz etmeyenler,
●Makam ve mevki için imandan taviz vermeye itiraz etmeyenler,
●Ahlaksız kaset kumpaslarına itiraz etmeyenler,
●İslami Cemaat ve Tarikatlara yapılan itibar cellatlığına itiraz etmeyenler,
●Dinler arası diyalog denilince itiraz etmeyenler,
●Yalana, tezgaha, iftiraya, tuzağa, kumpasa fetva verilince itiraz etmeyenler,
●Yahudi ve Hristiyanları cennete koyunca itiraz etmeyenler,
●Peygamber Efendimizi (sav) kamyon kasasına bindirince itiraz etmeyenler,
●Cebrail (as) Parti kursa oy vermem, Peygamber (sav) gelse dinlemem deyince itiraz etmeyenler,
●Zekat, fitre, kurban ve sadaka paraları ile medya ve siyasi faaliyet yapılmasına itiraz etmeyenler,
●Türkçe dilinin tebliğini; İslam tebliğinin önüne geçirilmesine itiraz etmeyenler,
●Mavimarara Şehitlerine taziye mesajı yerine katil İsrail’e avukatlık yapılmasına itiraz etmeyenler,
İslam’ın içi boşaltılırken ses çıkarmayan yani “Parelel İslam” gerekçesiyle FETÖ ile ilişkisini kesmeyenler; Devlete ihaneti görünce veya Devletin sert yumruğunu görünce yani “Parelel Devlet” gerekçesiyle FETÖ’den ayrılanlar akidevi olarak değil siyasi olarak ayrılmış oldu. Fatih Sevgili Diriliş Postası (Yavuz Yıldız)