EkonomiKültür-TurizmMagazin-YaşamSanayi-Teknoloji

TUİK verileri, ekonomi-teknoloji, magazin-yaşam, kültür-sanat haberleri (10.11.2021)

İnşaat sektörü, faiz indiriminin piyasaya yansımasını bekliyor

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ve bununla bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri ortaya koyan “Hazır Beton Endeksi” 2021 Ekim Ayı Raporu’nu açıkladı. Raporda gelecek döneme ilişkin beklenti pozitif tarafta ancak eşiğin hemen üzerinde görünmektedir. Güven Endeksi ekim ayında negatif seviyede devam ederken, Hazır Beton Endeksi faaliyetteki yükselme ile birlikte yukarı yönlü hareket etmiştir.

Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de inşaat sektörü ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra kısa bir süre içinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan en önemli göstergelerden biridir.

THBB, her ay merakla beklenen Hazır Beton Endeksi’nin 2021 Ekim Ayı Raporu’nu açıkladı. Rapora göre, gelecek döneme ilişkin beklenti pozitif tarafta ancak eşiğin hemen üzerinde görünmektedir. Güven Endeksi ekim ayında negatif seviyede devam ederken, Hazır Beton Endeksi faaliyetteki yükselme ile birlikte yukarı yönlü hareket etmiştir. Ağustos, eylül ve ekim aylarında inşaat faaliyetlerinin hareketliliğini korumaya devam etmesi dikkat çekicidir.

Geçen yılın aynı ayına göre baktığımızda ise ekim ayında faaliyet hariç bütün endekslerde bir artış görülmektedir. Faaliyette görülen gerilemenin de sınırlı olduğu anlaşılmaktadır. Beklenti Endeksi’ndeki yükseliş, sektörün önümüzdeki dönemde pozitif bir beklenti içinde olduğunu göstermektedir. Güven Endeksi’nde bir yükselme görülse de endeksin hâlen eşik seviyenin altında kaldığı unutulmamalıdır.

“İpotekli konut satışları üzerinden gelecek olan talebin istenilen seviyeye gelmesi için öncelikle piyasa faizinin de düşmesi gerekmektedir.”

Raporun sonuçlarını değerlendiren THBB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Merkez Bankası’nın 23 Eylül’de politika faizindeki 100 puanlık indirimi sonrasında piyasa faizinde bir gerileme meydana gelmemiştir. İnşaat sektörü açısından faiz, diğer sektörlere kıyasla çok daha önemli görünmektedir. İpotekli konut satışları üzerinden gelecek olan talebin istenilen seviyeye gelmesi için öncelikle piyasa faizinin de düşmesi gerekmektedir.” diye konuştu.

Merkez Bankasının, risk primi, döviz kuru gibi göstergelerde yaşanan yükselmeyi göze alarak verdiği faiz indirimi kararı sonrasında bankacılık kesiminin alınan bu kararı piyasaya yansıtmasını beklediklerini belirten Yavuz Işık, “21 Ekim’de yapılan 200 baz puanlık faiz indirimi kararından sonra yapılan açıklamada “yıl sonuna kadar faiz indirimi için sınırlı bir alan kaldı” denmiştir ki bu söylemden önümüzdeki 2 ayda faiz indirimine devam edilebileceği ancak bunun hızının daha düşük olacağı sonucu çıkmaktadır. Bu yönüyle bu faiz indirimlerinin piyasaya yansımaması durumunda, yılın geri kalan kısmında alınacak aksiyonların da etkisi olmayacaktır.” dedi.

Geçmişten günümüze Dünya Bebekleri’nin öyküsü… ‘Çağlar Boyu Bebek’ kitabında anlatılıyor

Rahmi M. Koç Müzesi, ‘Dünya Bebekleri Sergisi’ne ev sahipliği yapıyor. Sergideki bebekleri genişçe anlatan ‘Çağlar Boyu Bebek’ isimli kitap ise okurla buluştu. Yapı Kredi’nin katkılarıyla basılan ve Yapı Kredi Kültür Sanat Yayınları tarafından hazırlanan kitapta Antik Çağ’dan günümüze yüzlerce bebeğin öyküsü anlatılıyor. Avrupa, Asya ve Afrika bebeklerinin yanı sıra Antik Yunan, Orta Çağ, Rönesans bebekleri ile ahşap, plastik, balmumu bebekler ve oyuncak üreticileri sayfalarca sıralanıyor

Oyuncak bebeklerin Antik Çağ’dan günümüze uzanan yolculuğunu aydınlatan “Dünya Bebekleri Sergisi”, Rahmi M. Koç Müzesi’nde sanatseverlerin büyük beğenisini kazanmaya devam ediyor. Dünyanın dört bir yanından yaklaşık 2 bin 200 bebeğin bir araya getirilmesi ile oluşturulan serginin hazırlık aşaması üç yıla yayılan kapsamlı bir çalışmayla tamamlandı.Yapı Kredi’nin katkılarıyla hazırlanan ‘Çağlar Boyu Bebek’ kitabı da bu bebeklerin öyküsünü tarihi süreçleriyle ele alıyor. İstanbul Rahmi M. Koç Müzesi ile Yapı Kredi Yayınları mağazalarında okurla buluşan kitapta Çin, Japon, Hint ve Türk bebeklerinden Almanya, İtalya, Fransa bebeklerine kadar özel bir seçki sunuluyor. Serginin küratörü Serra Kanyak’ın yazdığı ‘Çağlar Boyu Bebek’in önsözü ise Rahmi M. Koç tarafından kaleme alındı.

Türkiye: Kapadokya-Soğanlı bebekleri

70’li yıllarda başlayan turizm hareketi ile ortaya çıkan Kapadokya-Soğanlı Bebekleri, yöreye gelen turistlerin ilgi göstermesiyle geliştirildi. Günümüzde ince tel, gazoz veya kavanoz kapağı ile bez parçaları kullanılarak üretilen bebeklerin erkek ve kadın figürler bulunuyor. Soğanlı bebekleri kıyafetlerine göre fesli bebek, testili bebek ve fistanlı bebek gibi isimlerle biliniyor.

İngiltere: Norah Wellings bebekleri

İngiltere’nin en ünlü bebekleri arasında bebek tasarımcısı Norah Wellings’in yaptığı modeller yer alıyor. Küçük çocuk veya hatıra bebeklerinin boyu 18-23, daha lüks bebeklerin boyu 60-74 cm’yi buluyor. 1926’dan 1959’a kadar üretilen bu bebeklerinin yapımında keçe ve kadife gibi kumaşlar kullanılırken, gözleri genellikle boyanarak oluşturulurdu.

Afrika: Çocuk isteyen bebek oynasın

Genellikle büyü ve kadın hayatıyla ilişkili olan Afrika’daki bebek figürleri, birçok amaç doğrultusunda tercih ediliyor. Kitapta, şu satırlar kaydediliyor: “Afrika toplumlarında erkek çocuk sahibi olmak çok istendiğinden erkek oyuncak bebek taşıyıp oynayan hamile kadınların erkek çocuk doğuracağına inanılır. Bu şekilde bir bebekle ilgilenmek ve onunla zaman geçirmek, stres ve kaygıyı iyileştiren etkiler yaratır.”

Avrupa: Modayı takip ettiren Pandora

Moda dergileri ortaya çıkmadan önce Pandora bebekleri vardı. 18’inci yüzyılda terziler Pandora bebeklerine dönemin en beğenilen veya yeni çıkan kıyafetlerini giydirir, bu bebekleri modayı takip eden kadınlara gönderirdi. Kadınlar arasında bir çift bebek edinmek zamanla moda oldu. Pandora bebekleri ayrıca Aristokrat aileler arasında birer statü simgesi halini aldı.

Japonya: Kültürü yansıtan bebekler

Antik dönemde yalnızca oyun objesi olarak tasarlanmayan Japon bebekleri çeşitli hikâyeler anlatırdı. Toplumun kültürünü ve destansı öykülerini yansıtan bu bebekler ilerleyen süreçte sanat eserlerini andırırcasına yapılırdı. Tasarımında kâğıt, kâğıt hamuru, karton, talaş ve bambu gibi birçok malzemenin kullanıldığı bebekler, özellikle 19’uncu yüzyıla gelindiğinde Avrupa’da da popüler oldu.

Hindistan: Oynamak köklü bir gelenek

Bebeklerle oynamanın köklü bir gelenek olduğu Hindistan’da, canlı renkleriyle dikkat çeken bebekler hoş kıyafetlerle rekore ediliyor ve birçoğu eğlence için yapılıyor. Fakat bazıları Hint tarihinden öyküler de anlatıyor. Hint bebeklerinin yapımında ise en çok kil kullanılırken, inek gübresi, ahşap, bez parçaları, bitki lifleri, talaş ile kâğıt hamuru yine kullanılanlar arasında yer alıyor.

İşgücü İstatistikleri, Eylül 2021
Hanehalkı İşgücü Araştırması’nda 2021 Ocak ayından itibaren, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri ile eş zamanlı olarak; Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 19. Çalışma İstatistikçileri Konferansı (ICLS) kararlarına ve ilgili AB tüzüğüne uyum sağlamak amacıyla yeni düzenlemelere geçilmiştir. 19. ICLS ile birlikte işgücü piyasasındaki gelişmeleri daha iyi takip edebilmek amacıyla, istihdam ve işsizliğe ek olarak tamamlayıcı göstergeler tanımlanmıştır. AB İstatistik Ofisi (Eurostat) tarafından yayımlanmakta olan bu tamamlayıcı göstergelere bültende yer verilmeye başlanmıştır.
Üçer aylık hareketli ortalamalar olarak aylık yayımlanan işgücü istatistikleri, 2021 yılından itibaren bağımsız aylık tahminler olarak yayımlanmaya başlanmıştır. Yeni düzenlemelere ilişkin ayrıntılı bilgiye metaveriden ulaşılabilir.
Mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı %11,5 seviyesinde gerçekleşti
Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2021 yılı Eylül ayında bir önceki aya göre 70 bin kişi azalarak 3 milyon 794 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,3 puanlık azalış ile %11,5 seviyesinde gerçekleşti.
Mevsim etkisinden arındırılmış istihdam oranı %45,8 oldu
İstihdam edilenlerin sayısı 2021 yılı Eylül ayında bir önceki aya göre 426 bin kişi artarak 29 milyon 254 bin kişi, istihdam oranı ise 0,6 puanlık artış ile %45,8 oldu.
Mevsim etkisinden arındırılmış işgücüne katılma oranı %51,7 olarak gerçekleşti
İşgücü 2021 yılı Eylül ayında bir önceki aya göre 356 bin kişi artarak 33 milyon 48 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0,5 puanlık artış ile %51,7 olarak gerçekleşti.
Genç nüfusta mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı %21,5, istihdam oranı %32,7 oldu
15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 0,9 puan azalarak %21,5, istihdam oranı 0,3 puanlık artışla %32,7 oldu. Bu yaş grubunda işgücüne katılma oranı ise bir önceki aya göre 0,1 puan azalarak %41,7 seviyesinde gerçekleşti.
Mevsim etkisinden arındırılmış istihdamın %54,9’u hizmet sektöründe yer aldı
Eylül ayında istihdam edilenlerin sayısı bir önceki aya göre tarım sektöründe 21 bin kişi, sanayi sektöründe 218 bin kişi, inşaat sektöründe 13 bin kişi, hizmet sektöründe 175 bin kişi arttı. İstihdam edilenlerin %17,0’ı tarım, %21,9’u sanayi, %6,2’si inşaat, %54,9’u ise hizmet sektöründe yer aldı.
Mevsim etkisinden arındırılmış atıl işgücü oranı %21,9 oldu
Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı 2021 yılı Eylül ayında bir önceki aya göre 0,2 puan artarak %21,9 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı %15,2 iken, potansiyel işgücü ve işsizlerin bütünleşik oranı %18,5 olarak gerçekleşti.
Mevsim etkisinden arındırılmış işgücüne ilişkin tamamlayıcı göstergeler, Eylül 2019-Eylül 2021
İşsizlik oranı %11,1, istihdam oranı %47,2 oldu
İşsizlik oranı bir önceki yılın aynı ayına göre 1,3 puan azalarak %11,1 oldu. İşsiz sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre 147 bin kişi azalarak 3 milyon 754 bin kişi olarak gerçekleşti.
İstihdam oranı bir önceki yılın aynı ayına göre 3,2 puan artarak %47,2 oldu. İstihdam edilenlerin sayısı 2 milyon 499 bin kişi artarak 30 milyon 144 bin kişi oldu.
İşgücüne katılma oranı bir önceki yılın aynı ayına göre 2,8 puan artarak %53,0 oldu. İşgücüne katılan sayısı 2 milyon 352 bin kişi artarak 33 milyon 898 bin kişi olarak gerçekleşti.
Tarım dışı sektörde kayıt dışı çalışanların oranı %18,6 oldu
Eylül ayında sosyal güvenlik kuruluşuna bağlı olmadan çalışanların toplam çalışanlar içindeki payını gösteren kayıt dışı çalışanların oranı, bir önceki yılın aynı ayına göre 2,0 puan azalarak %30,5 olarak gerçekleşti. Tarım dışı sektörde kayıt dışı çalışanların oranı bir önceki yılın aynı ayına göre 1,9 puan azalarak %18,6 oldu.

İnşaat Maliyet Endeksi, İnşaat maliyet endeksi yıllık %39,54, aylık %0,25 arttı
İnşaat maliyet endeksi, 2021 yılı Eylül ayında bir önceki aya göre %0,25, bir önceki yılın aynı ayına göre %39,54 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi %0,41 arttı; işçilik endeksi %0,18 azaldı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi %47,44, işçilik endeksi %22,25 arttı.
Bina inşaatı maliyet endeksi yıllık %40,17, aylık %0,19 arttı
Bina inşaatı maliyet endeksi, bir önceki aya göre %0,19, bir önceki yılın aynı ayına göre %40,17 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi %0,37 arttı; işçilik endeksi %0,27 azaldı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi %48,58, işçilik endeksi %22,27 arttı.
Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi yıllık %37,41, aylık %0,45 arttı
Bina dışı yapılar için inşaat maliyet endeksi, bir önceki aya göre %0,45, bir önceki yılın aynı ayına göre %37,41 arttı. Bir önceki aya göre malzeme endeksi %0,55, işçilik endeksi %0,16 arttı. Ayrıca bir önceki yılın aynı ayına göre malzeme endeksi %43,72, işçilik endeksi %22,17 arttı.

Dış Ticaret Endeksleri, İhracat birim değer endeksi %11,8 arttı
İhracat birim değer endeksi Eylül ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %11,8 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde %7,6, ham maddelerde (yakıt hariç) %24,6, yakıtlarda %75,2 ve imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %10,2 arttı.
İhracat birim değer endeksi 2021 yılı üçüncü çeyrekte bir önceki yılın üçüncü çeyreğine göre %12,7 arttı.
İhracat miktar endeksi %16,3 arttı
İhracat miktar endeksi Eylül ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %16,3 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde %10,8, ham maddelerde (yakıt hariç) %22,4, yakıtlarda %23,0 ve imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %16,9 arttı.
İhracat miktar endeksi 2021 yılı üçüncü çeyrekte bir önceki yılın üçüncü çeyreğine göre %15,0 arttı.
İthalat birim değer endeksi %23,4 arttı
İthalat birim değer endeksi Eylül ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %23,4 arttı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde %20,2, ham maddelerde (yakıt hariç) %62,2, yakıtlarda %65,3 ve imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %18,5 arttı.
İthalat birim değer endeksi 2021 yılı üçüncü çeyrekte bir önceki yılın üçüncü çeyreğine göre %26,6 arttı.
İthalat miktar endeksi %9,2 azaldı
İthalat miktar endeksi Eylül ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %9,2 azaldı. Endeks bir önceki yılın aynı ayına göre, gıda, içecek ve tütünde %38,6, yakıtlarda %0,2 ve imalat sanayinde (gıda, içecek, tütün hariç) %0,1 artarken, ham maddelerde (yakıt hariç) %10,5 azaldı.
İthalat miktar endeksi 2021 yılı üçüncü çeyrekte bir önceki yılın üçüncü çeyreğine göre %7,4 azaldı.
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ihracat miktar endeksi %1,0 azaldı
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre; 2021 Ağustos ayında 149,1 olan ihracat miktar endeksi %1,0 azalarak, 2021 Eylül ayında 147,7 oldu. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise; 2020 Eylül ayında 129,3 olan ihracat miktar endeksi %16,3 artarak, 2021 Eylül ayında 150,4 oldu.
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ithalat miktar endeksi %3,2 azaldı
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre; 2021 Ağustos ayında 110,0 olan ithalat miktar endeksi %3,2 azalarak, 2021 Eylül ayında 106,5 oldu. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise; 2020 Eylül ayında 117,1 olan ithalat miktar endeksi %9,2 azalarak, 2021 Eylül ayında 106,3 oldu.
Dış ticaret haddi 2021 yılı Eylül ayında 88,4 olarak gerçekleşti
İhracat birim değer endeksinin ithalat birim değer endeksine bölünmesiyle hesaplanan ve 2020 yılı Eylül ayında 97,5 olarak elde edilmiş olan dış ticaret haddi, 9,1 puan azalarak, 2021 yılı Eylül ayında 88,4 oldu.
Dış ticaret haddi, 2021 yılı üçüncü çeyreğinde, geçen yılın aynı dönemine göre 11 puan azalarak 89,4 oldu.

MİMAR OSMAN DAĞ: “İSTANBULDAKİ GAYRİMENKULLER EN KARLI YATIRIM ARACI OLACAK”

İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin farklı birçok ilinde konut projeleri geliştirerek binlerce aileyi ev sahibi yapan Dağ Holding Yönetim Kurulu Üyesi, Gayrimenkul Uzmanı ve Mimar Osman Dağ, İstanbul konut piyasasını değerlendirerek yatırımcılara tavsiyelerde bulundu. Sektördeki tecrübeleri ve araştırmaları doğrultusunda Osman Dağ, İstanbul’un Avrupa’daki diğer metropol kentlerle kıyaslandığında çok ucuz olduğunun altını çizdi ve ekledi: “Yerli yatırımcılar özellikle İstanbul’daki gayrimenkullere yatırım yaparlarsa oldukça büyük kazanç elde edebilirler.”

Bugüne kadar 3.200.000 metrekarelik inşaat alanına ulaşan ve Türkiye’nin en çok konut projesi üreten 2’nci firması ödülüne layık görülen Dağ Mühendislik, tecrübeleri ve sektörün beklentilerine göre yeni projeler üretmeye devam ediyor. Dağ Holding Yönetim Kurulu Üyesi, Mimar Osman Dağ, inşaat sektöründeki gelişmeler ve jeopolitik faktörleri de göz önünde tutarak İstanbul’daki konut piyasalarını değerlendirdi ve yatırımcılara karlı yatırım tavsiyelerinde bulundu.

“İSTANBUL ÇİNLİ VE RUS YATIRIMCILARIN DİKKATİNİ ÇEKİYOR”

İhracatını her yıl artıran Türkiye’nin ticari merkez üssü İstanbul, yerli ve yabancı yatırımcıların odak noktası olmayı sürdürüyor. İstanbul’un beyaz yakalılar ve yöneticiler için çekim merkezi olduğu kadar aynı zamanda iş ve yaşam üssü olduğunu söyleyen Osman Dağ, İstanbul’a yapılan gayrimenkul yatırımlarının yatırımcılara karlı dönüşler getireceğini söyledi. Osman Dağ sözlerine şöyle devam etti: “İstanbul, yeni İpek Yolu’nun Asya – Avrupa bağlantısında en önemli transit noktasıdır. Bu özelliği ile diğer ülkelere ilave olarak son zamanlarda Çin ve Rus yatırımcıların da dikkatini çekmeye başladığı için sonraki yıllarda bu ülkelerden insanları da İstanbul’da fazlasıyla görmeye başlayacağız. Stratejik önemdeki İstanbul Havalimanının, Yavuz Sultan Selim Köprüsünün, Kanal İstanbul’un, ve İstanbul Finans Merkezinin ticarete yansımasını ilerleyen günlerde daha da fazla görmeye başlayacak ve İstanbul’a ilave nüfus artışı getireceğine şahit olacağız. Fırsatları bitmeyecek olan güzel İstanbulumuzdaki nüfus artış hızının konut fiyatlarına yükselen oranlarda yansıması kaçınılmaz olacaktır, şimdiden İstanbul’a yapılan yatırımlar güçlü geri dönüşler getirecektir.”

YERLİ YATIRIMCILARA İSTANBUL TAVSİYESİ

   Gayrimenkul Uzmanı ve Mimar Osman Dağ, “İstanbul’un jeopolitik açıdan önemi diğer Avrupa metropollerinden daha yüksek olmasına rağmen gayrimenkul fiyatları diğer Avrupa metropollerine göre oldukça ucuz kaldı. İstanbul konut fiyatlarını Avrupa’nın diğer metropolleri ile kıyaslarsak İstanbul Paris’ten 25 kat, Londra’dan 23 kat, Münih’ten 18 kat, Madrid’den 6 kat, Lizbon’dan 7,5 kat, İtalya Bolzano’dan 7 kat, Avusturya Innsbruck’tan ise 13 kat daha düşük konut fiyatlarına sahip. Tarihsel ve kültürel mirasının yanında taşıdığı jeopolitik önemiyle diğer Avrupa metropollerinden daha değerli olan İstanbul, gayrimenkul fiyatları ile Avrupa metropollerinden daha yüksek seviyelere çıkma potansiyelini taşımaktadır. İstanbul’un diğer metropollere kıyasla uygun kaldığını fark eden yabancı yatırımcılar son yıllarda yatırımlarını artırdı. Yerli yatırımcılarımızın bu bilinçle İstanbul’a yaklaşmasını ve konut yatırımlarını artırarak sahiplenmesini tavsiye ediyorum.” dedi.

“GAYRİMENKUL YATIRIMCISI, ALTIN YATIRIMCISINDAN DAHA FAZLA KAZANACAK”

   Osman Dağ piyasaların son durumlarına da bakarak; “Son 5 yıllık hızlı yükselişle altın yatırımcısı doyum noktasına ulaştığından, elde ettiği karlarla başka yatırım alanlarına yönelme eğilimi gösterecektir. Dolayısıyla önümüzdeki yıllarda altındaki artış hızının iki önceki 5 yıllık artış oranlarında olduğu gibi düşük seviyelerde seyredebilme eğilimi görülmektedir.” dedi ve açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Son 5 yıllık süreçte yeterince artarak doyum noktasına ulaşan altın yatırımcılarının karlarını konut alımlarına kaydırması beklenmekte ve yüksek talep artışına bağlı olarak da konut fiyatlarının daha da artması beklenmektedir. Ayrıca ülkemizin genç bir nüfusa sahip olması, yabancı yatırımcıların ülkemize olan yüksek ilgisi de Türkiye özelinde ve genelinde konut fiyatlarını daha da artıracak. Bu artıştan en büyük payı yine İstanbul alacaktır. Gelecek dönem için altın ve gayrimenkul yatırımı arasında kararsız kalanlara rahatlıkla İstanbul’dan konut almasını öneririm.

“KENTSEL DÖNÜŞÜM HIZINA BAĞLI OLARAK KONUT FİYATLARINDA İLAVE ARTIŞ OLACAK”

Kentsel dönüşüm dinamiklerinin konut fiyatları üzerine olması beklenen etkileri hakkında da bilgi veren Gayrimenkul Uzmanı ve Mimar Osman Dağ, konut fiyatlarında ilave artışlar olabileceğine vurgu yaparak sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemizin tüm şehirlerinde olduğu gibi özellikle İstanbul’da kentsel dönüşüme girmesi gereken çok sayıda konut var. İstanbul’daki binalarımızın çoğu deprem öncesinde yapıldı ve deprem yönetmeliğine uygun olmayanların sayısı ne yazık ki oldukça fazla. Kentsel dönüşümlerde binasının yenilenmesi aşamasındakileri yerleştirebileceğimiz yeterli konut sayısına sahip değiliz. Kentsel dönüşüm süreçleri arttıkça özellikle İstanbul’daki yeni konutların mevcut fiyat artış oranlarına ilave artışlar olacaktır. Kiralarda da aynı durumun yaşanması kaçınılmazdır. Oturum ve yatırım için yeni konut almak isteyenler bu gerçeği bilerek harekete geçmeliler. Bugün zorunlu olarak alacağımız konutlar, yarın büyük yatırım avantajı olarak karşımıza çıkacaktır.” dedi.

Yatırım ve büyüme potansiyelleri açısından gayrimenkul piyasasını değerlendiren Osman Dağ, İstanbul piyasasının Avrupa metropollerine kıyasla hala hesaplı kaldığını; kentsel dönüşümün, jeopolitik konumun, İstanbul’un taşıdığı değerlerin, önemli ticaret yolları üzerinde olmasını ve yabancı yatırımcıların da son dönemde fark etmeye başladığı değerlerini yerli yatırımcılara anlatarak gayrimenkul yatırımını önerdi ve İstanbul’a yapılacak olan gayrimenkul yatırımlarının en karlı yatırım aracı olacağını açıkladı.

OİB Heyeti, Ticaret Bakanı Muş’u makamında ziyaret etti

Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) Yönetimi, Ticaret Bakanı Mehmet Muş’u makamında ziyaret etti. OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik liderliğindeki heyette, OİB Yönetim Kurulu Üyeleri Ertuğrul Tuna Arıncı ve Cengiz Belgin, OİB Denetim Kurulu Üyeleri Ali İhsan Yeşilova ve Ali Kemal Yazıcı, OİB Muhasip Üyesi Müfit Karademirler ve UİB Genel Sekreteri Mümin Karacakayalılar yer aldı. Ziyarete Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Volkan Ağar da eşlik etti.

OİB heyeti, Ticaret Bakanı Mehmet Muş’a dünya ve Türkiye otomotiv endüstrisinde yaşanan son gelişmelere yönelik bilgi aktardı. Türk otomotiv endüstrisinin ihracatta yaşamakta olduğu sorunların ve çözüm önerilerinin dile getirildiği toplantıda, ayrıca Ticaret Bakanı Mehmet Muş’a otomotiv sektörünün geleceği ve gerçekleştirilmesi planlanan projeler hakkında bilgi verildi.

Ticaret Bakanı Mehmet Muş, ziyaretlerinden dolayı OİB Heyetine teşekkür ederken, otomotiv endüstrisinde yaşanan sorunların çözüme kavuşturulması için çalışacaklarını ifade etti.

2022 yılına yaklaşırken mükellefleri e-defterde neler bekliyor?
Vergi Usul Kanunu (VUK) ve Türk Ticaret Kanunu (TTK) tarafından firmalar için tutulması zorunlu olan büyük defter (defter-i kebir) ve yevmiye defterlerinin, elektronik ortamda hazırlanıp muhafaza edilmesi için geliştirilen teknolojik uygulamaya e-defter adı verilir.

2020 yılında cirosu 5 milyon TL’yi geçerek bu yıl e-faturaya geçen firmaların ve yine bu yıl bağımsız denetime tabi olma şartı bulunan firmaların, 1 Ocak 2022 tarihinde e-defter uygulamasına geçmeleri gerekiyor. Diğer sektörlerle birlikte, tüm eczaneler, optisyen müesseseleri, medikal firmaları, işitme merkezleri kısaca tüm sağlık hizmet sunucuları, 1 Ocak 2022’de e-deftere geçiş yapmak zorundadır. Bununla beraber, ciro bağımsız tüm mükellefler, istekleri doğrultusunda e-defter uygulamasına geçiş yapabilirler.

Kolay Defter kullanmanın faydaları ve kolaylıkları nelerdir?

Türkiye’nin ilk 500 Bilişim Şirketi Araştırması 2020 yılı sonuçlarına göre, Sistem entegratörü ve iş ortağı kategorisinde “Yılın e-Fatura, e-Defter, e-Arşiv Hizmeti” birinciliğini Kolaysoft Teknoloji AŞ aldı.

Kolaysoft Teknoloji AŞ Operasyon Sorumlusu Semra Güneş, “Kolay Defter” kullanmanın faydaları ve kolaylıkları hakkında bilgiler vererek şunları söyledi:

Kullanımı ile tüm mükelleflerin zaman ve işgücü açısından tasarruf sağlayan e-defter, aynı zamanda işletmelerin arşivleme harcamalarından (kağıt, dosya, mekan büyüklüğü vb) büyük bir tasarruf sağlıyor. Kolay Defter ile e-defterin de en kolay ve ekonomik halini mükelleflere sunuyoruz. Tüm ticari uygulamalar ile entegre çalışan yapımız sayesinde, mükellefler hiçbir modül ya da uygulama gerekmeksizin e-defterlerini güvenle tebliğ edebilirler ve 10 yıl boyunca uygun formatta saklayabilirler. Ayrıca, defterin 2.kopyasını da otomatik olarak göndermiş olmaktadırlar. Kısaca Kolay Defter ile mükellefler, e-defterin başvurusundan, gönderimine ve saklamasına kadar tüm aşamalarını tek ekrandan yönetebiliyorlar. Kolaysoft Teknoloji olarak, mükelleflere tüm e-belge uygulamalarında kolaylıklar sağlıyoruz ve dijital dönüşüm uzman ekibimiz ile katkı sağlamaya devam edeceğiz. Firma olarak ‘İmkansızı mümkün, mümkünü kolay, kolayı zevkli’ hale getirmeyi ilke edindik.” diye konuştu. 

Black Friday yaklaşırken veri güvenliğini unutmayın Veri güvenliğinde yapılan en büyük ve en yaygın hatalardan birisi; işletmelerin kendilerine bir saldırı olduğu zaman veya tanınmış bir şirketin başına bir olay geldiği zaman harekete geçmesi. Halbuki saldırı riskleri her gün artıyor ve yeni birtakım yöntemler ortaya çıkıyor. Özellikle Black Friday gibi dönemlerde şirketlerin dikkatli olması gerektiğini belirten Premier DC Veri Merkezi ve Sadece Hosting Yönetim Kurulu Danışmanı Sadi Abalı, yoğun trafik yaşanan bu dönemlerde zararlı link ve dosya gönderimleri ile phishing gibi yöntemlerle yapılan saldırılarda büyük bir artış görülebileceğini söyledi.  Günümüzde işletmeler; prestijlerini, müşterilerinin ve iş ortaklarının verilerini koruyabilmek ve iş sürekliliğini garanti edebilmek için daha öngörülü hareket etmek, güvenlik işini bireysel ihmallere yer vermeyecek şekilde kurgularla uygulayarak veri güvenliğini sağlamak zorunda kalıyor.Özellikle Black Friday gibi internette yoğun işlemlerin yapıldığı, e-ticaret siteleri ile e-ticaret kullanıcılarının hacker’ların hedefi haline gelebildiği bir dönemde veri güvenliğine çok daha fazla önem verilmesi gerektiğini söyleyen Premier DC Veri Merkezi ve Sadece Hosting Yönetim Kurulu Danışmanı Sadi Abalı, “Büyük ölçekli şirketler veri güvenliği konusunda daha geniş kadrolar bulundurabiliyorken, orta ve küçük ölçekli şirketlerde bazen tek veri güvenliği uzmanı dahi bulunmadığını görüyoruz. Bu yüzden bu alanlarda yeni çıkan ve otomasyon, sürekli izleme sağlayan çözümler ve security operation center (SOC) gibi hizmetleri sunan uzman hizmet sağlayıcılardan yararlanmaları gerekir. Black Friday gibi yoğun trafik yaşanan dönemlerde zararlı linkler, zararlı dosya gönderimleri, phishing gibi yöntemlerle yapılan saldırılar büyük artış gösterir. Kullanıcıların güvenli olmayan sitelerde ve ağlarda hassas bilgileri paylaşmaması, bu tür yerlerde ödeme sistemlerini kullanmaması çok önemli. Bu dönemde e-ticaret sitelerine yapılan DDoS saldırıları da artabilir ve hizmette kesintiler yaşanabilir. Şirketlerin ve tüketicilerin bu konularda dikkatli olması ve saldırılara hedef olmadan önce gerekli önlemleri alması gerekir” dedi.

Abbott ve Real Madrid dünyada çocukların sağlığını ve beslenmesini desteklemek için bir araya geliyor

Abbott, Real Madrid Futbol Kulübü’nün Sağlık Bilimleri ve Beslenme Partneri, Real Madrid Vakfı’nın ise küresel ortağı oldu.

Ortaklık, ilk erkek, kadın ve Akademi futbol takımlarının yanı sıra Real Madrid Vakfı’nın desteğini kapsayacak.

Vakıf, sportmenlik, takım çalışması, saygı, sağlık ve beslenme konularında eğitim vererek 80 ülkede yılda 65.000 çocuğa destek oluyor.

Ortaklık, Abbott’un önümüzdeki on yılda küresel yetersiz beslenmeyi ele alma taahhüdünü destekliyor.

Abbott, Real Madrid Futbol Kulübü’nün Sağlık Bilimleri ve Beslenme Partneri, Real Madrid Vakfı’nın ise küresel ortağı oldu. Yapılan üç yıllık anlaşma kapsamında, çeşitli ülkelerde risk altındaki çocukların desteklenmesine yönelik eğitim, spor ve sosyal yardım faaliyetleri gerçekleştirilecek. Ayrıca kadın, erkek ve Akademi takımları için beslenme desteği sağlanarak yeni ürünler geliştirilecek. Dünyanın en başarılı ve tanınan spor kulüplerinden biri olan ve dünya çapında 600 milyondan fazla taraftar tarafından desteklenen Real Madrid, 1997’de takım çalışması, karşılıklı saygı, iş birliği ve zindelik gibi değerleri öğreterek dünya çapında malnütrisyon riski altındaki çocukların sosyal ve kültürel entegrasyonunu desteklemek için Real Madrid Vakfı’nı kurdu. Abbott’un Nütrisyon biriminden sorumlu başkan yardımcısı Daniel Salvadori, “Futbol dünya çapında oynanan, izlenen ve sevilen evrensel bir spor. Abbott ve Real Madrid Vakfı’nın amacı aynı: Dünyanın dört bir yanındaki çocukların daha sağlıklı yaşamasını ve potansiyellerini gerçekleştirebilmeleri için iyi beslenmelerini sağlamak Kolektif çabalarımızın birleşimi, daha fazla insana ulaşmamızı ve dünya çapında on binlerce çocuğun hayatında daha uzun süreli bir etkiye sahip olmamızı sağlayacaktır” dedi. Yerel ortaklarla birlikte çalışan Real Madrid Vakfı, risk altındaki kilit bölgelerde, genellikle uzak, kırsal topluluklarda yaşayan çocukları belirliyor ve bir araya getiriyor. Okullarda, sağlıklı atıştırmalıklar ve diş hijyeninden sağlık eğitimi ve spor eğitimini içeren okul sonrası programlara kadar birçok farklı etkinlik gerçekleştiriliyor. Her program, sağlık tesisi ziyaretleri gibi yerel bir sosyal veya çevresel aktiviteyi içeriyor. Çocuklar, her programın başında temel sağlık göstergeleri açısından taranıyor ve program boyunca beslenme açısından destekleniyor. Real Madrid Vakfı, oyunlarını Real Madrid metodolojisiyle geliştirmek isteyen çocuklar için bir haftalık kamplar da işletiyor. Real Madrid’in kurumsal ilişkiler direktörü Emilio Butragueño, “Real Madrid Vakfı’nın çalışmalarındaki amaç yeni bir futbolcu yetiştirmek değil, yeni bir mühendis, bilim insanı veya avukat yetiştirmek ” diyor ve ekliyor: “Bir dünya lideri ve beslenme uzmanı olan Abbott ile birlikte çalışarak, dünyanın dört bir yanındaki çocukların genel olarak daha sağlıklı yaşamalarını destekleyebiliriz.” Yetersiz beslenmeye odaklanmaYetersiz beslenme, her yaştan, her coğrafyadan ve tüm sosyoekonomik sınıflardan her 3 kişiden 1’ini etkiliyor. Uzun süredir yenilikleriyle beslenmeyi iyileştirmeye odaklanan ve kısa süre önce, önümüzdeki 10 yıl içerisinde dünyanın her bölgesinde yetersiz beslenmeyi azaltmayı hedefleyen Abbott ve diğer kurumlara bağlı beslenme uzmanları ve ortaklarından oluşan bir merkez olan Abbott Malnütrisyon Çözümleri Merkezi’nin kurulduğunu duyurdu. Bir ilk olan bu ortaklıkla Abbott,malnütrisyon  riski altındaki çocukları daha sağlıklı bir yaşama ve daha iyi bir geleceğe erişme hedeflerinde desteklemek için dünya çapında Real Madrid Vakfı Sosyal Spor Okulları ile birlikte çalışacak. Bu çalışma, 10 yılın sonuna kadar 3 milyardan fazla insanın yaşamını iyileştirmeyi hedefleyen Abbott’un yetersiz beslenme, kronik hastalıklar ve bulaşıcı hastalıklara yönelik 2030 Sürdürülebilirlik Planı hedefine katkıda bulunacak. 2023-2024 futbol sezonunun sonuna kadar sürecek olan ortaklık, on iki ülkedeki Real Madrid Vakfı Sosyal Spor Okulları ile birlikte çalışarak yetersiz beslenme taraması, eğitim ve beslenme desteği sağlamanın yanı sıra 42 ülkedeki Real Madrid Vakfı kliniklerinin beslenme ihtiyaçlarını da destekleyecek. Sağlık Bilimleri ve Beslenme Ortağı olarak Abbott, Real Madrid’in erkek, kadın ve Akademi takımlarına beslenme desteğinin bir parçası olarak yeni içerik ve ürün inovasyonu için kulüple yakın iş birliği içinde çalışacak.

Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği yönetim kurulu üyesi, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Davut Güleç Panel İletişim Sağ Menü
Davut Güleç Logo Ana Sayfa Davut Güleç Kimdir? Galeri Köşe Yazıları Site Haritası