Susuz, ormansız bir Dünya ve açlarla, gözü doymayanlar..(Köşe yazısı 25.03.2015 Kayseri Star Haber)

DAVUT GÜLEÇ
GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ
davutgulec@hotmail.com
Su Kullanma Bilinci mutlaka yaygınlaşmalı.
Türkiye’nin zenginlik kaynakları bir bir tükenişe sürükleniyor.
Bu nedenle Su Kanunu TBMM’de en kısa zamanda çıkartılmalı.
Çevre Dernekleri Dayanışma Derneği (ÇEKÜD) Kayseri Temsilcisi Mehmet Faruk Er, Türkiye’de tüm su kaynaklarının tek elden planlanması gerektiğini vurguladı. ”Yetki ve sorumluluk bir kurumda olmalıdır. Su israfına karşı ülke çapında bir seferberlik başlatılmalı, toplumsal duyarlılığımız artırılmalıdır. Yaşadığımız kurak günleri dikkate alarak bu işler için bir an önce harekete geçmek zorundayız” diyen Er, son 20 yıl içinde artan dünya nüfusunun sonucunda artan su talebinin küresel bir su krizini gündeme getirdiği, dünya nüfusunun 19. yüzyıla oranla üç kat artmasına rağmen su kaynaklarının kullanımının altı kat arttığına dikkat çekti. ÇEKÜD verileri şöyle.
Dünyanın toplam su rezervi 1.4 milyar kilometre. Bu suyun yüzde 97.5’i okyanuslar ve denizlerde tuzlu su, yüzde 2.5’i de derelerde, göllerde, yeraltında ve kutuplarda buzul -tatlı su olarak bulunuyor. Tatlı suyun yüzde 68.9’u kutuplarda ve yüksek bölgelerde sürekli buz ve kar, yüzde 30.8’i ise toprak nemi ve yeraltı suyu olarak görülüyor. Dünya su rezervinin sadece yüzde 0.3’ü nehir ve göllerde. Bütün insanlar da bu suya muhtaç.
Türkiye, her tarafında nehirler, dereler, su kaynakları olsa da Türkiye’nin kullanılabilir su miktarı bakımından fakir ülkeler arasında.
Dünyanın her zamankinden daha fazla suya ihtiyacı var. Sanayileşme, nüfus artışı, suyun kirlenmesi ve bilinçli tüketilmeyişi sebebi ile var olan su kaynakları hızla azalıyor. 1950 yılına göre, su rezervleri yüzde 15 – 30 arasında azaldı. Su tüketimi yüzde 50 oranında arttı. Bugün 30 ülke su sıkıntısı çekiyor. 2025 yılında 50 ülke su sıkıntısı çekecek. Ayrıca, dünya çapında 1 milyar insan sağlıklı içme suyuna hale kavuşamadı. 2.6 milyar insan ise temizlik için gerekli olan sudan yoksun. Her gün 3 bin 900 çocuk kirli su yüzünden hayatını kaybediyor..
İnsanın biyolojik ve yaşamsal asgari su tüketimi 25 litre. Çağdaş yaşamın bir günlük ortalama su tüketim standardı 150 litre. Dünya ülkelerinde değişken olan bu miktar, Türkiye’de ise, kişi başına günlük 111 litre. Bir ülkenin su zengini sayılması için, kişi başına yıllık 8 bin-10 bin m3 su düşmesi gerekiyor. Türkiye bin 513 m3’lik kişi başına kullanılabilir su miktarıyla, su zengini bir ülke değil. DSİ verilerine göre, 2030 yılında 100 milyon nüfusa ulaşacak Türkiye’nin kişi başına bin 100 m3 kullanılabilir su miktarıyla, su sıkıntısı çeken bir ülke konumuna gelecek. Buna göre 2050 veya 2100 yılında Türkiye’yi çok ciddi bir su krizi bekliyor. Bu tehlikeyi en aza indirmek için, su kaynaklarını çok dikkatli kullanmak zorundayız.
ÇEKÜD, hızlı betonlaşma, yağışların azalması, küresel ısınma, nefes alınacak yeşil alanların azalması ile ormanların değerini bir kez daha hatırlattı.
Kökleri ve yaprakları aracılığı ile topraktaki su dengesinin oluşmasında aktif rol alan, toprağa düşen yağmur damlacıkları toprak tarafından rahat emilimini zemin hazırlayan, böylelikle yüzeysel su akışlarının hızını keserek hem toprak erozyonunu engelleyen hem de yeraltı su kaynaklarını besleyen ormanların faydaları saymakla bitmiyor.
Bir kişinin kullandığı kağıt, mobilya ve sair orman ürünleri ile bir yılda ortalama 7 ağacı kullanıyor. Söndürülmeden atılan bir sigara veya piknik ateşi hektarlarca canı yakıyor. Faydalarını saymakla tüketemediğimiz ormanları yanlış kullanımlarla ve hatalarımızla tüketiyoruz.
Peki bizler bu faydaya nasıl ortak olabilir, karanlığı dağıtmak için nasıl ışık yakabiliriz?
• Tohumların fidana dönüşmesi sağlamak için tohumları toprakla buluşturabiliriz.
• Ağaç dikebiliriz. Eğer dikmek konusunda mazeretlerimiz varsa ağaç dikim kampanyalarına destek olabiliriz.
• Dikilen ağaçlarımızı, ormanlarımızı koruyabiliriz.
• Bilinçli tüketici olarak tasarruf sağlayabiliriz.
• Çevre gönüllüsü STK’lara üye olarak destek verebiliriz.
Çevre Dernekleri Dayanışma Derneği (ÇEKÜD) Kayseri Temsilcisi Mehmet Faruk Er, dünyada yaklaşık bir milyar insanın yeterli beslenemediğini de hatırlattı. ‘Açlığın, yetersiz ve dengesiz beslenmenin yol açtığı ölümler, zihinsel ve fiziksel bozukluklar, trajik boyutlara ulaşmıştır. Öncelikle israftan kaçınmalıyız ’diyen Er, dünyada bir milyar insanın yeterli miktarda gıda ve suya ulaşamadığını belirterek ‘Dünyanın birçok yerinde; insanlar, yeterli miktarda ve kalitede gıdaya erişemedikleri için açlıkla karşı karşıyadır. Son yıllarda yeterli ve dengeli beslenemeyen insan sayısı 1 milyara yükselmiştir. Bu da dünya nüfusunun önemli bir miktarı, açlık sorunu ile yüz yüze kaldığını göstermektedir. Açlığın, yetersiz ve dengesiz beslenmenin yol açtığı ölümler, zihinsel ve fiziksel bozukluklar ulusal ve uluslararası düzeyde trajik boyutlara ulaşmıştır. Açlık ve yetersiz beslenmeden kaynaklanan ölümler dikkate alındığında; rakamın, AIDS, sıtma, tüberküloz ve diğer hastalıklardan daha fazla olduğu görülmektedir. Açlık, nesilden nesile devam etmekte, her yıl milyonlarca çocuk sadece anneleri yetersiz beslendiği için normalden az kiloda doğmakta ve özellikle gelişmekte olan ülkelerde 10.9 milyon çocuk 5 yaşına ulaşmadan hayatını kaybetmektedir’ dedi.
Mehmet Faruk Er, dünya kaynaklarını doyumsuz bir şekilde tüketenlerin aşırı beslenmeden dolayı sağlık problemleriyle uğraştığını, açlık ve susuzlukla mücadelede tasarrufun önemli olduğunu kaydederek ‘Öncelikle kaynaklarımızı etkin ve verimli kullanmalıyız. İsraftan kaçınarak dünyanın yoksullaşmasına, insanları açlık ve susuzluğun yol açtığı büyük sorunlarla baş başa bırakmayalım. “Tasarruf”un “adalet-hakkaniyet” ölçüsüne uymak olduğunu hatırlayalım. ”israf” tan kaçınarak “açlık” , “kirlilik”, “hastalık”, susuzluk” üretmeyen bireyler, herkese yeterli, erişilebilir, kaliteli, güvenilir ve ekonomik gıda üretilen bir dünya temenni ediyoruz’ diye konuştu.
Susuz, ormansız bir Dünya, açlık, israf ve gözü doymayanlara doğru giden bir insanlık, nasıl bir tarih yazacak, gelecek nesillere nasıl bir Dünya bırakacak çok merak ediyorum çokkkkkk…