Sokaktaki seçmenin dili ve mesajları…(3) (Köşe yazısı 03.06.2015 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ
GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ
davutgulec@hotmail.com

Sokaktaki seçmenin ve vatandaşın konuştuklarına devam ediyorum.
Özellikle şehir merkezindeki bazı eski ya da yeni binalar ile çevreleri, adamına ya da adamını bulana göre katlar düzenlenmemeli.
Liderler ya da devlet büyükleri geldiğinde artık ‘Kayseri’ye hoşgeldiniz’ afiş, pankart ve billboardlardaki yazılarda kişilerin ismi hiç yazılmasın. ‘Kayseri halkı hoş geldin’ desin.
Kayseri tarihe başkentlik yapmış, çeşitli medeniyetler, ilklerin şehri ise Yüksek Hızlı Tren neden ilk grubun içinde yer almadı. Kayseri yerine Yozgat ve Sivas neden tercih edildi. Bunda Kayseri milletvekilleri neden yetersiz kaldı?
İster Melikgazi ister Kocasinan bölgesinde, şehrin doğusu ile batısındaki kamu hizmetleri kazanca, oturanlara, belli kültürlere göre yapılmamalı. Şehrin büyük bölümünde binaların çevresine duvarlar ördürüp, yükseltirken sadece belli bölgesinde duvarları yıkarak parka dönüştürmek, meyve ağacı katliamı yapmak niye?
Göstermelik, plansız-standartsız belediye hizmetleri, park, bahçe, spor alanları, yürüyüş yolları artık tüm Kayseri’ye hitap edecek şekilde benzer yapılmalı.
Bazı belediyeler, Anadolu İHL, Yatılı Kuran Kursu, Hafız okulu, bölge okulları gibi yerlere her türlü hizmeti götürürken, bölgesindeki diğer devlet okullarını görmezden gelmemeli. Artık siyasi olarak sadece belli STK’lara destek verilmemeli.
Hangi Bakanlık ve kurum olursa olsun, gençleri, vatandaşları, STK’ları mesleki, kültürel, turizm amaçlı gezilerinde ‘Adam kayırma-torpil yapma’ yerine planlı şekilde eşit gezdirmeli.
Kültürel, sanatsal, sportif etkinlikler dahada çeşitlenmeli. Kurumların kendi personelini gezdirdiği etkinliklerin adı ‘Turizm, Kültür bilmem ne haftası’ olarak kutlanmamalı.
Seçimlerde, afiş, pankart, el ilanı, broşür ve benzeri reklam araçları etkili olmuyor. Görüntü ve gürültü kirliliği yapılmasın. Partiler, adaylar sadece projelerini açıklasın. Birbirini suçlayarak siyaset yapma huyundan vazgeçilsin.
Konservatuvarlar, birilerinin mide bulandıran oyuncağı olmamalı. Madem 2-3 yıl devam şartı getirildi, o zaman saz ekiplerinden, hocalara kadar herkes alttan yetişenler ya da alternatifleri ile ‘Belki daha iyi ve hayırlı olur’ düşüncesiyle değiştirilmeli. Kapı kapı gezen, ticaret yapan, kafasına göre seçimler yapan insanlarla konservatuvar eğitimi olamaz. Konservatuvara isteyen herkes bıkana kadar gidebilmeli. Sonuçta kursun adı ve belgenin niteliği ‘Hayat boyu öğrenme.’ Üstelik bunun için Bakanlık bir bedel ödüyorsa, sık senaryo yazanlar film çevirmemeli. Kayseri Büyükşehir Belediyesinin en iyi hizmetlerinden biri Kültürel, sanatsal etkinlikler. Kayseri’nin de bu sosyal etkinliklere daha çok ihtiyacı var.
Tüm Dünyada balık kültürü, bağlama, saz, müzik evi gibi sosyal tesisler çoğalırken, Kayseri’nin Cumhuriyet mahallesinde yada meydana yakın bölgelerde bu tip, yerli-yabancı herkesin rahatlıkla hem alkolünü alacağı hem müziğini dinleyerek balık yiyebileceği yerler artırılmalı.
Erciyes gibi bir nimet varken, halen ilgili federasyon temsilcileri yerine, iktidara ve birilerine yakın kişilerin söz sahibi olması önlenmeli. Bu kadar yatırım sonrası federasyonlardaki Kayseri ağırlıklarının ayaklar altında olması da gözardı edilmemeli. Dağ yönetimine federasyon temsilcileri alınmalı. Sporla, tarihle yada araştırmalarla ilgili yayınlarda, ‘Alınütı-çalıntı’ yapanlara, ilgisiz şovmenlere izin verilmemeli.
‘Kültür yolu’nun başladığı Kayseri Tarihi Saat kulesi, herkesi alay konusu edilen Kaymek tanıtım bürosu olmaktan kurtarılmalı, Turizm danışma bürosu ya da benzer amaçla kullanılmalı.
Atatürk evi önündeki yol ve dubaların sık sık yerinden oynaması, kırılmasına karşı yeni bir yakışan düzenleme yapılmalı.
Birilerinin ‘Taş mektep’ diyerek tarihinde olmayan isimle imajını bozmaya, eğitim yuvasından müzeye dönüştürmek istediği Kayseri Lisesi, aslına uygun korunmalı.
Milli bayramlar, eskiden olduğu gibi coşku ile kutlanmalı.
Eğitim sistemi, iktidarına, bakanına göre değil, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi her 10 yılda bir müfredatı güncellenecek şekilde düzenlenmeli.
Sağlıkta, branş hastanelerine ağırlık verilmeli. Kemik, yanık hastaneleride Kayseri’de olmalı. Acil servislerdeki yığılmalar önlenmeli. Uzun randevu süreleri ve aylar-yıllar sonrasına ‘Ölmezsen gel’ randevu sistemine karşı ciddi bir gelişme sağlanmalı.