Reşat Petek: Darbenin siyasi ayağı saptanamadı
Tüketiciler Birliği’nin davetlisi olarak Kayseri’ye gelen AK Parti Burdur Milletvekili ve FETÖ’nün Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu Başkanı Reşat Petek, Büyükşehir Belediye meclisi salonunda “28 Şubat’ta direniş 15 Temmuz’da diriliş ve Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi” üzerine konferans verdi. “Kamuoyunda beklendiği gibi iktidar, muhalefet, herhangi bir siyasi partiden, birtakım kamuoyunda bilinen milletvekili bugünün veya geçmişin, böyle isimler, yargının yaptığı çalışmalarda tespit edilebilmiş değil. Bizim yapmış olduğumuz araştırmalarda da böyle bir isim yok” diyen Petek’in sözlerinden bazıları şöyle.
“İktidar FETÖ ile mücadeledeki mağduriyetlerin giderilmesi için gerekli çalışmaları yapıyor. Gerçekten mağdur olduğunu söyleyenler, kendilerine hukuk yolunu, yargı yolunu açacak şekilde önce ona başvuracak. Neticesini alırsa düzelirse tamam. Düzelmedi, tekrar idari eylem ve işlemler anayasamız gereği yargı denetlemelerine tabi olduğu için yargıya gidip hakkını arayabilecek. Darbecilerin milletle olan bağları koptu. Sandıktan, millet iradesiyle ve seçimle gelecek bir iktidar ümitleri asla yok. Türkiye’de kökü dışarıda olmayan hiçbir darbede yok. Bu milletin kaderini tayin etmesi, yöneticisini seçmesi istenmiyor. Oralarda hukuk devleti filan savunduklarını görüyor musunuz? Hayır. Maksat, demokrasi değil, hukuk devleti değil. Gerçek anlamda hukuk devletini demokrasiyi biz savunuyoruz zaten.
15 Temmuz’un siyasi ayağı kim? Kimler başbakan olacak? Dedim ki ben bunu ilk defa Kayseri’de açıklayayım. Değerli arkadaşlar, 15 Temmuz darbe girişimini komisyon olarak araştırdığımızda 141 kişiyi dinleme yaptık, belgeler topladık, incelemeler yaptık. Devlet yetkililerini dinledik. Hepsinden ortak çıkarımlarımız, elde ettiğimiz sonuçlar var. Şimdi bunlar içinde özellikle, yurtta sulh konseyi olarak anılan 38 isim var. Bu 38 isim hakkında geçtiğimiz 10 gün içerisinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kamu davası açıldı ve yurtta sulh konseyinin bu 38 kişiden oluştuğu ifade edildi. Bunlarda en önde Mehmet Partigöç, her yere yazılı talimatları gönderen general Mehmet Dişli ve devam ediyor 38 isim. Bunun dışında kamuoyunda beklendiği gibi iktidar, muhalefet, herhangi bir siyasi partiden bir takım kamuoyunda bilinen milletvekili bugünün veya geçmişin, böyle isimler, yargının yaptığı çalışmalarda tespit edilebilmiş değil. Bizim yapmış olduğumuz araştırmalarda da böyle bir isim yok. Bunu toplum beklemekte de haklı. Neden haklı biliyor musunuz? 27 Mayıs 1960 darbesinin arkasında böyle isimler vardı. Açık söyleyeyim Cumhuriyet Halk Partisi’nin açık desteği vardı. Yargının desteği vardı. O günkü yüksek yargının desteği vardı. ‘Aman’ dediler, 27 Mayıs’ta ‘hemen Menderes ve arkadaşlarını yargılayın idam edin yoksa bunlar sizi asar, yaptığınız suç’ dediler. Akademisyenler ve hukukçular uyardılar, ondan sonra Yassı Ada’da o sözde mahkeme kuruldu ve Menderes darağacına gönderildi. 12 Eylül 1980, yine o dönemde bazı yargı mensupları bazı siyasetçiler hemen el ayak öpmeye gittiler ve darbeye destek verdiler. Ama şunu ifade edelim 15 Temmuz’da böyle bir siyasetçi kimliği tespit edilmiş değil.”