Övünmek mi, utanmak mı? (Köşe yazısı 07.03.2018 Kayseri Star Haber Gazetesi)
DAVUT GÜLEÇ
GAZETECİ
davutgulec@hotmail.com
Kayseri deyince akla ‘medeniyetlerin, ilk’lerin, hayırseverlerin, ticaretin, Türkiye’nin ortasında herkesi kucaklayan birilerine göre ‘Avrupa, örnek, model’ bir şehir.
Ama bu şehrin gündeminde yıllardır her nedense spor, kültür ve sanata yer yok. Başarı varsa arkasında herkes var. Yoksa bir Allah’ın kulunu görmeniz, bulmanız mümkün değil. Şova, gösterişe, olmadık işlere para çok. Ama spora yok. Zaten Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik’in göreve geldikten sonraki ilk basınla toplantısında açıkladığı proje konu başlıklarında ‘Spor ve kültür-sanat’ yoktu. Sonrasında Kayserispor ile kavga etti.
Görüldüğü gibi silahlı terör fetö örgütüne, cemaatlere, tarikatlara, camilere, ne idüğü belli olmayan Suriyelisi, bilmem nerelisi, yabancısı için yardımda sıraya girerler.
Rahmetli eski Belediye başkanı Niyazi Bahçecioğlu ve o dönem ki ekip Kayserispor için ne fedakarlıklar yapmış, yargılanmışlardı. Buna rağmen Kayserispor’a tesis bile kazandırmışlardı.
Bu şehirde ticaretin her türlüsünü yapanlar, sporda alt yapıya ‘göstermelik destek’ verdi. Alt yapıdan futbolcu kazandırmak yerine yabancı futbolcularla, teknik direktörler ile idare edildi. Sıkıntıya düşünce de tesisin muhasebe odası yandı.
Peki şimdi tarihi başarılarla dolu böyle bir şehrin takımının düşürüldüğünü okuyun.
Kayseri Erciyesspor 10 saatlik Diyarbakır yolculuğunun ardından maç saatini otobüste bekliyor. Sonra TFF 3’üncü Lig 2’nci Grup’ta maçında Diyarbekirspor’a 10-1 gibi farklı bir skor ile yeniliyor, Bölgesel Amatör Lig’e (BAL) düşmesi kesinleşiyor. Türkiye’yi UEFA Kupası’nda 2007 yılında temsil eden, Süper Lig’den 2014-2015 sezonunda düştükten sonra peş peşe küme düşüp bu yılda BAL’a düşen Kayseri Erciyessporlu futbolcular, son maçta gözyaşlarını tutamadı. Bunu öğrenen evsahibi takım maçtan önce rakip futbolcuları kahvaltıda ağırladı, maçtan sonra da ağlayan futbolcuları teselli etti, yemeğe götürüp kentten Kayseri’ye uğurladı.
Tarihi başarılarla dolu olan ve üst üste 4 yıl şampiyon olan Kayseri Erciyesspor. Ligde şimdiye kadar oynadığı 25 maçtan 3 beraberlik ve 22 mağlubiyet aldı, Van deplasmanına maddi imkansızlıklar için gidemedi, beraberliklerden aldığı 3 puanı da silindi.
Maç boyunca Diyarbekirspor taraftarları alınlarından öpülecek Kayseri Erciyesspor kafilesine tezahüratlar ile moral vermeye çalışıyor. Erciyessporlu futbolcular, maçtan sonra BAL’a düşmeleri kesinleştiği için gözyaşlarını tutamıyor, saha ortasında yerlerde. Diyarbekirsporlu futbolcular bizim oyuncularını teselli etmeye çalışıyor, taraftarları ise tribüne çağırıyor. Tarihe geçecek sloganı atıyor.
“Paranız yoksa onurunuz var.”
Maçtan sonra Diyarbekirspor yöneticileri, bir döneme damgasını vuran bizim öz, gurur duyduğumuz takımın kafilesini yemeğe götürüyor, güvenle Kayseri’ye uğurluyor.
1932 yılında kurulan Kayseri Erciyesspor 86 yıllık tarihinde önemli başarılara imza attı. 2006-2007 Türkiye Kupası sezonunda rakiplerini saf dışı bıraktı, finale kaldı. 9 Mayıs 2007 tarihinde İzmir Atatürk Stadı’nda oynanan maçın normal süresi 0-0 bitti, uzatmada maçı 1-0 Beşiktaş kazanarak kupayı aldı. Kayseri Erciyesspor tarihinde ilk kez Avrupa Kupaları’na katılma hakkı elde ederken, ligden düştü, Süper Lig olmamasına rağmen 1’inci Lig ekibi olarak Türkiye’yi UEFA Kupası’nda temsil etti.
Benimde deplasman maçlarına giderek izlediğim kupaya ikinci turdan katıldı. İsrail’in Maccabi Tel Aviv takımı ile eşleşti. İsrail’de 0-0 biten maçın rövanşını Kayseri’de 3-1 kazanarak turu geçti. Ama birinci turdaki rakibi İspanyol devi Atletico Madrid’e iki maçta da yenilerek kupayı unuttu.
2003-2004 sezonunda 2’inci Lig A kategorisinde elde ettiği şampiyonlukla Süper Lig’e çıktı. Ancak kulüp, genel kurulunda alınan kararla bu hakkı Kayserispor’a devretti. Bir sezon sonra yeniden aynı ligde şampiyon oldu. Süper Lig vizesi almayı başardı.
Kayseri Erciyesspor, 2005-2006, 2006-2007, 2013-2014 ve 2014-2015 sezonlarında Süper Lig’de yer alırken, 2014-2015 sezonunda Süper Lig’e veda etti. 2015-2016 sezonunda 1’inci Lig’e, 2016-2017 sezonunda 2’inci Lig’e veda eden mavi-siyahlılar, 2017-2018 yani bu sezonda ise bitime daha 9 hafta kala 3’üncü Lig’e veda ederek profesyonel lig kariyerini sonlandırdı.
Teknik heyeti bile gönüllü, futbolcuları birer kahraman olan böylesine köklü bir kulübün kaderine bakın.
Son yıllardaki, dönemlerdeki Kayseri gibi Yüksek Hızlı trenmiş, sivil havalimanı imiş, Kış olimpiyatlarıymış, görülmeyen yerel sanatçılarıymış gibi birçok konuda kaybediyor. Kazananlar ise ‘şov yapan şovmenler, kirli ticaret yapanlar, yabancı hayranı bürokratlar, hayırseverler, spordan ve kültürden uzak duranlar.
Kayseri Erciyesspor’un bu duruma düşmesi ‘mutlu azınlık’ ve kulübü bu duruma düşüren kirli ticaret, hesap yapanlar dışında herkesi üzdü. Daha önce bunu dillendirmiştim.
Bir şehir ve kulüp ancak böylesine rezil edilir, küçük düşürülür, onuru, şerefi ile oynanır.
Şimdi bunun için ne denir?
Tüm olumsuzluklara rağmen bugüne kadar mücadeleyi bırakmayan Kayseri Erciyesspor’un isimsiz kahramanı’, vefakar taraftarı, teknik adamları, futbolcuları, görevlileri, soru işaretli bazı yöneticileri dışındakiler ve kıt kanaat destek verenler kendinizle gurur duyun, sizi ve şehri bu duruma düşürenler ise utanarak kendinize madalya takın..
‘Övünmek gibi olmasın ama Kayseriliyim’ sözünden Kayseri’yi bu duruma düşüren ve her kim olursanız olun sizlerde beter olun. Hakkımız varsa haram olsun size…