Kırmızı et ve gripler…(Köşe yazısı 14.05.2015 Kayseri Star Haber Gazetesi)

DAVUT GÜLEÇ
GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ
davutgulec@hotmail.com

Türkiye üzerine her dönem oyun, kriz, göç, sığınma, terör bitmek bilmiyor.
Birde buna turizm sezonu başlarında domuz gribi, kuş gribi, diğer gribal enfeksiyonlar ekleniyor.
Yasaklar, uyarılar, karantinalar, bunu istismar edenlerde cabası.
Bilim adamları oysa yıllardır söylüyor, uyarıyor.
Gerekli önlemlerde alınıyor, sıkı bir şekilde uygulanıyor.
Fakat, bu işin gelişmiş ülkeleri, ilaç üreticileri, ekonomiye zarar vermek isteyen faiz lobisi, büyük sermaye gurupları ile işbirliği içine giren genetiği bozuk kirli işbirlikçileri, yarattıkları bu krizi kendileri adına fırsata çeviriyor.
Şu günlerde, film tekrarlandı.
Türkiye turizm sektörünün üzerine kuş gribi yine çöktü.
Daha önce kendisinde de kuş gribi vakası görünen Yunanistan, vatandaşlarını, “Türkiye’ye gereksiz seyahat yapmamaları” konusunda uyarırken Avrupa’nın birçok ülkesinden de Türkiye’ye yönelik rezervasyonlarda erteleme ve iptaller yaşanmaya başladı.
Alarma geçen Turizm Bakanlığı, Dünya Sağlık Örgütü’nün ‘Türkiye’ye seyahat etmenin herhangi bir sakıncası olmadığı’ yönündeki açıklamasını dünya genelindeki tur operatörlerine gönderdi.
Yine de tüm bu gelişmeler, Türkiye’nin Akdeniz çanağındaki rakipleri tarafından olumsuz olarak kullanılmaya çalışılıyor.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Başkanı Başaran Ulusoy bu konuda sık sık uyarıda bulunuyor.
“Avrupa’dan rezervasyonlar genelde ocak, şubat aylarında yapılır. Ancak ne yazık ki İspanya, Yunanistan gibi ülkeler Türkiye’deki kuş gribi vakalarını kendi lehlerine kullanmaya çalışıyorlar. Ülke olarak bu oyunlara gelmemeliyiz. Biz öncelikle kendi vatandaşlarımızın paniğini önlemeliyiz. Bunları önleyemezsek Avrupalıyı nasıl ikna edebiliriz.”
Bu arada turizm tesislerinde müşterilerin talep etmemesinin de etkisi ile tavuk mönülerden çıkarılıyor. Yani tavuk eti mönülerde kendine yer bulamıyor.
Turizm sezonu öncesindeki bu kargaşa bir yana, yine kuş ve domuz gribinden önce piyasadan büyükbaş hayvan toplayan fırsatçılarda, tavuğa talep azalınca ister istemez, kırmızı et piyasasında suni rekor zamlara imza atıyor.
Bu kriz fırsatçıları arasında tanıdık kimler yok ki!
Tür7kiye İstatistik Kurumu’nun istatistiklerine göre, Türkiye’de toplam kırmızı et üretimi I.Çeyrek döneminde 210 bin 475 ton olarak tahmin edildi
Toplam kırmızı et üretimi, kurban bayramının gerçekleştiği bir önceki döneme göre %47,7 oranında azalırken, bir önceki yılın aynı dönemine göre %13,8 oranında arttı.
Sığır eti üretimi, kurban bayramının gerçekleştiği bir önceki döneme göre %47,7 oranında azalırken, bir önceki yılın aynı dönemine göre %12,6 oranında çoğaldı.
Koyun eti üretimi, kurban bayramının gerçekleştiği bir önceki döneme göre %50,5 oranında azalırken, bir önceki yılın aynı dönemine göre %4,1 oranında fazlalaştı.
Bu rakamlar ve turizm öncesi çeşitli gripler ile kriz çıkartarak fırsat yakalamaya çalışanlar sayesinde, ikinci çeyrekte kırmızı et üretiminde rekor kırılırsa sakın şaşırmayın.
Birde birinci çeyrekteki fiyatlarla ikinci çeyrekteki fiyatları kıyaslayın.
Bu krize, seçim fırsatçılığını da ekleyin.
Suni gündemler, siyasi boşluklar, tavizler derken kaybeden yine namuslu, onurlu, gururlu, çalışan, üreten vatandaş oluyor.
Peki, yıllardır bu fırsatçılardan hep yakınırız.
İktidarlarda faiz lobisi, döviz ve altın fırsatçılarından.
İyi de, devlete, millete zarar veren bu fırsatçılara da tokat atma zamanı sizce gelmedi mi?
Bunları azdıran, şımartanlarda siyasiler değil mi?
Oyunuzu kullanırken bir kez daha düşünün, sonra pişman olmayan.