
Kayseri OSB ve KTO’dan ihracat değerlendirmesi, ekonomi-teknoloji haberleri, TUİK verileri
Kayseri’de Ocak ayında genel ticaret sistemine göre ihracat 310 milyon 422 bin dolar, ithalat 163 milyon 584 bin dolar olarak gerçekleşti.
Türkiye İstatistik Kurumu ile Ticaret Bakanlığı iş birliğiyle genel ticaret sistemi kapsamında üretilen geçici dış ticaret verilerine göre; ihracat 2025 yılı Ocak ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre %5,8 artarak 21 milyar 165 milyon dolar, ithalat %9,6 artarak 28 milyar 703 milyon dolar olarak gerçekleşti.
Ocak ayında enerji ürünleri ve altın hariç ihracat %5,0, ithalat %11,8 arttı
Ocak ayında enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç ithalat %11,8 artarak 18 milyar 646 milyon dolardan, 20 milyar 845 milyon dolara yükseldi.
Enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç dış ticaret açığı Ocak ayında 1 milyar 336 milyon dolar olarak gerçekleşti. Dış ticaret hacmi %8,4 artarak 40 milyar 353 milyon dolar olarak gerçekleşti. Söz konusu ayda enerji ve altın hariç ihracatın ithalatı karşılama oranı %93,6 oldu.
Dış ticaret açığı Ocak ayında %21,9 arttı
Ocak ayında ara mallarının toplam ithalattaki payı %72,9 oldu
Geniş ekonomik gruplar sınıflamasına göre ithalatta, 2025 Ocak ayında ara mallarının payı %72,9, sermaye mallarının payı %13,0 ve tüketim mallarının payı %13,9 oldu.
Ocak ayında en fazla ihracat yapılan ülke Almanya oldu
İthalatta ilk sırayı Rusya Federasyonu aldı
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ihracat %0,4 arttı Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre; 2025 Ocak ayında bir önceki aya göre ihracat %0,4 artarken, ithalat %1,0 azaldı. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise; 2025 yılı Ocak ayında bir önceki yılın aynı ayına göre ihracat %6,0, ithalat %9,6 arttı.
Yüksek teknolojili ürünlerin imalat sanayi ihracatı içindeki payı %3,4 oldu
Ocak ayında imalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı %77,3’tür. Yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı %12,1’dir.
Özel ticaret sistemine göre ihracat 2025 yılı Ocak ayında 19 milyar 277 milyon dolar oldu
Ekonomik güven endeksi Ocak ayında 99,7 iken, Şubat ayında %0,5 oranında azalarak 99,2 değerini aldı.
Bir önceki aya göre Şubat ayında tüketici güven endeksi %1,4 oranında artarak 82,1 değerini, reel kesim (imalat sanayi) güven endeksi %0,2 oranında artarak 102,8 değerini, hizmet sektörü güven endeksi %1,9 oranında azalarak 114,2 değerini, perakende ticaret sektörü güven endeksi %1,6 oranında artarak 116,3 değerini, inşaat sektörü güven endeksi %2,7 oranında azalarak 89,3 değerini aldı.
Kayseri OSB Başkanı Yalçın: Kayseri’nin Ocak Ayı İhracatı 310 Milyon Dolar Oldu
Kayseri OSB Başkanı Mehmet Yalçın, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2025 yılı Ocak ayı ihracat-ithalat rakamlarına ilişkin değerlendirmede bulundu.
Başkan Yalçın, “Kayseri’nin 2025 yılı ocak ayı ihracatı yüzde 8 oranında artışla 310 milyon 422 bin dolar seviyesinde gerçekleşmiştir. Kayseri sanayicisinin sağlanacak desteklerle daha fazla ihracat yapma arzusu ve kapasitesi bulunmaktadır.” dedi.
Başkan Yalçın, “Türkiye İstatistik Kurumu ile Ticaret Bakanlığı iş birliğiyle genel ticaret sistemi kapsamında üretilen geçici dış ticaret verilerine göre; Türkiye’nin ihracatı 2025 yılı Ocak ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 5,8 artarak 21 milyar 165 milyon dolar, ithalatı ise yüzde 9,6 artarak 28 milyar 703 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir.” diye konuştu.
Kayseri’nin Ocak ayı ihracat rakamlarına değinen Başkan Mehmet Yalçın, “Kayseri’nin 2025 yılı Ocak ayında yapmış olduğu ihracat 310 milyon 422 bin dolar seviyesinde gerçekleşmiştir. Bu rakam 2024 yılı Ocak ayında 287 milyon dolar olarak gerçekleşmişti. İhracatımızda yüzde 8’e yakın bir artış yaşandığı görülmektedir.” şeklinde konuştu.
Kayseri’nin ithalat rakamına da değinen Başkan Yalçın, “Kayseri’nin Ocak ayı ihracat rakamı 163 milyon 584 bin dolar olarak gerçekleşmiştir. İthalat rakamımız Ocak 2024’te 87 milyon 890 bin dolar, Aralık 2024 ithalat rakamımız ise 155 milyon 838 bin dolar olmuştu.” ifadelerini kullandı.
Kayseri OSB Başkanı Mehmet Yalçın, “Küresel ekonomide yaşanan gelişmeler ve bölgesel istikrarsızlıkların Türkiye ekonomisi üzerindeki etkileri sürmektedir. Türkiye’nin küresel üretim ve ticaretteki payını daha da artırmak için sanayicilerimizin desteklenmesi önemlidir. Ülkemizin dış ticaret açığının gerilemesi, ekonomik istikrar ve sürdürülebilir büyüme için yeni adımların atılması şarttır. Enflasyonla mücadele ile eş güdüm halinde sanayicilerin ucuz kredi olanaklarına erişimi, işçilik maliyetlerinin düşürülmesine yönelik tedbirler büyük önem arz etmektedir. Sanayiciler olarak, destekleyici adımları sabırsızlıkla beklemekteyiz. Enflasyon baskısının azalmasının yanı sıra iç talepte yaşanan daralma etkisinin aşılabilmesi gerekmektedir. Bunun yanı sıra döviz kuru düşüklüğü nedeniyle dış pazarlarda yaşadığımız rekabet eksikliğimizin de bertaraf edilmesi önem arz etmektedir.” dedi.
Başkan Yalçın, değerlendirmesinin sonunda, Türkiye’nin üretim ve ihracat hedeflerine ulaşması için gayretle çalışan tüm sanayicileri ve ihracatçıları kutladı.
GÜLSOY : “OCAK AYINDA 310 MİLYON 422 BİN DOLAR İHRACAT YAPTIK”
“OCAK’TA İHRACATIMIZ GEÇTİĞİMİZ YILIN AYNI AYINA ORANLA YÜZDE 7,99 ORANINDA ARTTI”
Kayseri Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Ocak Ayı İhracat rakamlarını değerlendirdi. Başkan Gülsoy, “2024 yılında 3 milyar 750 milyon dolar ihracat yapan Kayseri, 2025 yılına güzel bir giriş yaparak yüzde 7.99 artışla 310 milyon 422 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdi. 2025 yılının ikinci yarısından umutlu olmakla beraber inanıyorum ki ihracatçı üyelerimiz ve iş insanlarımız azim ve gayretle çalışmaya, bizleri gururlandırmaya devam edecek. Her birine şehrimize ve ülkemize olan katkılarından dolayı şükranlarımı sunuyorum.” dedi.
TÜİK verilerine göre 2025 yılı Ocak ayı ihracat rakamlarını değerlendiren KTO Başkanı Ömer Gülsoy, “Ocak’ta Kayseri olarak 310 milyon 422 bin dolar ihracat gerçekleştirdik. Geçen yılın aynı ayına göre yüzde 7.99 oranında artış yaşanmıştır. Kayseri olarak İthalatımız ise Ocak ayında 163 milyon 584 bin dolar olmuştur. Geçen yılın aynı ayına oranla yüzde 86.12 artış gerçekleşmiştir. İhracat pazarlarımız; Irak, Almanya, ABD, İtalya, Avusturya, Fas, Belçika, Cezayir, Romanya, Fransa’dır “ diye konuştu.
Kayseri ihracatının sektörler bazında analizini de yapan Başkan Gülsoy, “Türkiye İstatistik Kurumu’nun belirlediği sektörlerden Elektrik ve Elektronik, Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri, Çelik, Tekstil ve Hammaddeleri, Kimyevi Madde ve Mamulleri gibi sektörlerde artış yaşanırken Demir ve Demir Dışı Metaller, Madencilik ürünleri, Hububat, Bakliyat, Yağlı Tohumlar ve Mamulleri gibi sektörlerde azalış gerçekleşmiştir.“ dedi.
Başkan Gülsoy, Kayseri olarak 2025 yılına güzel bir giriş yaptıklarını, ihracatın önümüzdeki aylarda da artması ve yeni rekorlar kırılması için çalışacaklarını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“2024 yılının tüm dünyada durgunluk, kargaşa ve sorunlarla geçti. 2025 yılının ikinci yarısından umutluyuz. Sıklaştırma politikalarının üretim ve nakit akışı üzerinde baskıya neden olsa da en büyük sorun haline gelen enflasyon üzerindeki olumlu etkilerinin devamı ve sonuçlarının reel piyasada da daha hissedilir hale gelmesi için yapısal reformların devamı ve kamu tarafının da tasarruf tedbirlerine daha fazla katkıda bulunması gerekiyor. ABD başkanı Trump’ın ek vergi uygulamaları yeni bir ticaret savaşının önünün açtı. AB tarafında da bir tedirginlik var. Öte yandan 2026 yılında başlaması öngörülen AB Yeşil Mutabakatı kapsamında sınırda karbon vergisi uygulamasına kısa bir süre kaldı. Firmaların rekabet gücünü kaybetmeden yeşil dönüşümlerini tamamlamaları son derece önem arz ediyor. Yeşil dönüşüm, dijitalleşme ve teknoloji odaklı üretimlerle ihracat birim değerlerimizi arttırmak Oda olarak birinci önceliğimiz haline gelmiştir. Emek yoğun sektörlerin üçüncü dünya ülkelerine kaydığı bir süreçte Kayseri olarak ABD, AB gibi gelişmiş pazarlarda yer alabilmek için hem gerekli standartlara ulaşarak sertifikasyonlara sahip olmak hem de buna bağlı olarak üretimlerimizi daha nitelikli hale getirmek durumundayız. Bu sertifikasyonlara sahip olmak bir dönüşüm sürecini gerektiriyor ve zaman alıyor. AB’ye yapacağımız ihracatlarda gümrükten geri dönmemek ve sorun yaşamamak için bugünden hazırlıklarımızı tamamlamak işletmelerimizin devamlılığı için hayati önem taşıyor. Bu sebeple bugüne kadar ülkemiz sanayisinin bel kemiği olmuş sanayicilerimiz ve çok değerli üyelerimizle yürüttüğümüz çalışmalarla Kayseri olarak öncü ve örnek olmaya devam edeceğimize olan inancımız tamdır. “
Kayseri’nin 2025 yılında da üretimleriyle zorlukların aşılmasında öncü ve örnek olmaya devam edeceğini belirten Gülsoy, “İhracatçı üyelerimiz ve iş insanlarımız her ne olursa olsun toparlanmak, üretim ve istihdam için canla başla çalışıyor. İhracatçı firmalarımızın yönetim kademesinden tüm personeline kadar herkesi can-ı gönülden tebrik ediyorum. Kayseri Ticaret Odası olarak ihracatçı üyelerimizin yanında olacak ürettiğimiz projelerle dış ticaretlerine katkı sağlayacak, lobi faaliyetlerimizle de önlerindeki engelleri aşmalarına yardımcı olacağız. Ben inanıyorum ki 2025 yılında üyelerimizle, iş insanlarımızla el ele vererek, projeler geliştirip ihracat açıklarımızı kapatacak ve ülkemizin gelişimine katkı sağlamaya devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
İHRACAT AİLESİ AKİB’TE BİR ARAYA GELDİ
TİM BAŞKANI GÜLTEPE: HEDEFLERE ULAŞMAMIZ İÇİN İHRACATTA HER AY ÇİFT HANELİ BÜYÜMELİYİZ
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından düzenlenen Bölgesel İhracat Buluşmaları etkinliklerinin üçüncüsü Akdeniz İhracatçı Birlikleri’nin (AKİB) ev sahipliğinde Mersin’de gerçekleştirildi.
Programa TİM Başkanı Mustafa Gültepe’nin yanı sıra TİM Başkan Vekilleri Ahmet Güleç, Adil Pelister, Çetin Tecdelioğlu, TİM Yönetim Kurulu Üyeleri, TİM Sektörler Konseyi Üyeleri, AKİB Koordinatör Başkanı Fatih Doğan, AKİB’e bağlı Birliklerin başkan ve yöneticileri, delegeler ile Akdenizli ihracatçı firmaların temsilcileri katıldı.
TİM Başkanı Mustafa Gültepe, etkinliğin açılışında yaptığı konuşmada, Bölgesel İhracat Buluşmaları’nı İzmir ve Trabzon’un ardından Mersin’de düzenlediklerini belirterek, kurum olarak bu toplantılara geniş katılım sağlamaya özen gösterdiklerini söyledi. Her sektörü temsil eden başkan vekillerinin ve yönetim kurulu üyelerinin bir ekip çalışması içinde sorunları, geri bildirimleri ve çözüm önerilerini toparladığını kaydeden Başkan Gültepe, böylece sektörlerin yaşadığı zorluklara çözüm bulmak ve Türkiye’yi dünyanın en büyük 10 ihracatçı ülkesi arasına sokmak için gerekli adımları belirlediklerini belirtti.
“2028 yılı için mal ve hizmet ihracatında toplam 575 milyar dolar hedef belirledik”
Türkiye’nin 2024 yılında bir önceki yıla göre yüzde 2,5 artışla 262 milyar dolar ihracat gerçekleştirdiğini anımsatan Başkan Gültepe, 2025 yılı ihracat hedefinin ise 280 milyar dolar olduğunu ifade etti. 2028 yılı için 375 milyar dolar mal ihracatı ve 200 milyar dolar hizmet ihracatı ile toplamda 575 milyar dolar hedef belirlediklerini belirten Başkan Gültepe, “Bu yıl hedeflerimize ulaşabilmek için yoğun bir şekilde çalışıyoruz, ilk iki ay geride kaldı. Bundan sonraki süreçte, çift haneli, en az yüzde 10 ve üzeri büyümeler elde ederek hedefimize ulaşabiliriz.” dedi.
Türkiye’nin ihracatına ekonomi politikalarının etkisinin yüzde 80, dış faktörlerin etkisinin yüzde 20 düzeyinde yansıdığını dile getiren Başkan Gültepe, en önemli sorunların başında döviz kuru ve enflasyon makasının açılması olduğunu söyledi. Üretim maliyetleri hızla artarken döviz kuru yatay seyrettiği için uluslararası pazarlarda rekabet gücünün azaldığına vurgu yapan Başkan Gültepe, dolar bazında işçilik maliyetlerinin iki katına çıktığını, bu tablonun Türk ihracatçısını zorladığını, yeni pazarlara açılmanın ve mevcut pazarları korumanın daha maliyetli hale geldiğini söyledi.
“Yurt dışındaki fuarlarda yabancı müşteriler ‘Niye bu kadar pahalısınız?’ diye soruyor.”
Türkiye’de esas sorunun maliyet enflasyonundan çok tüketim enflasyonu olduğunun altını çizen Başkan Gültepe, “Döviz kurunu artırmamak enflasyonu kontrol altında tutmak için önemli olsa da, üretim maliyetlerindeki artış sürdürülebilir değil. Enerji ve işçilik maliyetleri hızla artarken, satış fiyatlarının sabit kalması ihracatçıyı zor durumda bırakıyor. Bu sürdürülebilir bir ekonomi modeli değildir. Katıldığımız fuarlarda yabancı müşteriler Türkiye’nin fiyatlarının neden bu kadar yüksek olduğunu sorguluyor. ‘Niye bu kadar pahalısınız?’ diye soruyor. Bunun temelinde belli bir tarafın sürekli baskılanması yatıyor. Dolar kurunda yüzde 15’lik bir artış olurken maliyetlerimiz yüzde 70-80 artıyor. Farklı sektörlerde faaliyet gösteren firmalarımız alternatif üretim alanları arayışına giriyor. Serbest bölgeler, Mısır, Fas, Cezayir ve Doğu Avrupa ülkeleri ön plana çıkıyor. Sadece döviz kuru değil, maliye politikalarının da ihracat ve üretimi destekleyici olması gerekiyor. Ekonomi Koordinasyon Kurulu’na bu taleplerimizi sürekli aktarıyoruz. Bakanlarımızın çabalarını görüyoruz. Ancak sürecin hızlanması gerektiğini düşünüyoruz.” diye konuştu.
“İhracatçı firmaların rekabet gücünü artırması için yenilikçi ve sürdürülebilir adımlar atması gerekiyor”
AKİB Koordinatör Başkanı Fatih Doğan ise konuşmasında uluslararası ticarette yaşanan değişimler, ekonomik dalgalanmalar ve yeni düzenlemelere karşı ihracatçı firmaların rekabet gücünü artırması için yenilikçi ve sürdürülebilir adımlar atması gerektiğini söyledi. Bu bağlamda Türkiye’nin AB, Orta Doğu, Afrika ve Asya-Pasifik bölgeleriyle yaptığı serbest ticaret anlaşmalarının genişletilmesi ve yeni serbest ticaret anlaşmalarının hayata geçirilmesinin son derece önemli olduğunu belirtti.
Suriye pazarının bölge ihracatında büyük yeri olduğunun altını çizen Başkan Doğan, “Türkiye gümrük bölgesi üzerinden Suriye’ye ihracat ve transit işlemlerinde kısıtlama listelerinin kaldırılmasını, bu ülkenin yeni yönetiminin 2 bin kalemde ithalat yasağını kaldırmasını ve 269 ürün için gümrük vergilerinde Türkiye için indirim kararı alınmasını önemli adımlar olarak değerlendiriyoruz. 2011 yılında askıya alınan Türkiye-Suriye Serbest Ticaret Anlaşması’nın (STA) daha kapsamlı bir ekonomik ortaklık anlayışıyla yeniden hayata geçirilmesini bekliyoruz.” dedi.
“En büyük beklentimiz kur ve maliyet dengesinin sağlanması”
AKİB ihracat ailesinin Eximbank kredilerinin artırılmasını, düşük faizli ihracat finansmanı sağlanmasını ve KOBİ’ler için daha erişilebilir teşvik programları oluşturulmasını beklediğini dile getiren Başkan Doğan, şunları söyledi: “Kur ve enflasyon dengesinin ekonomik programa zarar vermeyecek şekilde güncellenmesine ihtiyaç vardır. 2025’te üretim, ihracat ve yatırıma yönelik kredi politikalarının uygulanması ve ihracatçının rekabetçiliğine destek olabilecek kur düzeylerinin yakalanması halinde ihracat hedeflerine ulaşılması mümkün olacaktır.Bu beklentilerin karşılanması halinde AKİB ihracat ailesi olarak bizler de üzerimize düşen sorumluluğun bilinciyle, tüm gücümüzle yatırımlarımızı gerçekleştirmeye, üretimi artırmaya, ihracatı yükseltmeye ve daha fazla istihdam sağlamaya devam edeceğiz.”
Açılış konuşmalarının ardından etkinlik “Delegeler Soruyor” ve “Suriye’ye İhracatta Güncel Gelişmeler” konu başlıklarında devam etti. Gün boyu devam eden etkinlikte Türk Eximbank, Türk Ticaret Bankası ve İGE A.Ş. yöneticileri ihracatçılar için sundukları finansman desteklerini anlattı. TİM Başkanı Gültepe ve beraberindeki heyet, Mersin’deki Memişoğlu Tat Bakliyat ve Adana’daki Temsa firmalarını da ziyaret ederek çalışmaları hakkında bilgiler aldı.
Amgen Türkiye’den Amgen ANZ’ye üst düzey atama
Amgen’da 2022 yılından bu yana Finans Lideri olarak görev yapan Güven Duran, Amgen ANZ CFO’su olarak atandı.
Amgen Türkiye Finans Lideri Güven Duran, Amgen ANZ (Avustralya – Yeni Zelanda) CFO’su olarak atandı. Güven Duran, Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünden mezun oldu. Kariyerine 2005 yılında Arçelik’te Bütçe ve Planlama Departmanında başlayan Duran, 2009 yılında Coca-Cola İçecek’e katıldı. Coca-Cola İçecek’te Finans Analistliği, Finans Yöneticiliği, Finans Müdürlüğü pozisyonlarında sorumluluklar üstlenen Duran, 2016-2019 yılları arasında Red Bull’da National Controller görevini üstlendi.
Amgen Türkiye’nin büyüme yolculuğunda önemli bir rol oynadı
Amgen Türkiye/Gensenta’ya 2019 yılında katılan Güven Duran, Ticari ve Teknik Operasyonlar finansal süreçlerine liderlik etti. 2021 yılında ise Amgen Finansal Planlama ve Analiz süreç liderliğini yaptı. Son olarak, Finans, satış-pazarlama etkinliği, kongre – etkinlik ve satın alma süreçlerinden sorumlu Amgen Türkiye Finans Liderliği görevini üstlenen Duran, Yönetim Ekibi üyesi olarak Amgen Türkiye’nin büyüme yolculuğunda önemli bir rol oynadı. Duran, Amgen ANZ (Avustralya – Yeni Zelanda) CFO görevine, 21 Şubat 2025 itibariyle Sydney’de başladı.
Markanızın Ramazan’da Öne Çıkmasını Sağlayın
Ramazan döneminde mobil oyunların popülaritesi her zamankinden daha yüksek. Ayrıca artık alışveriş saatleri özgürleşiyor. Sahur, iftar, demeden günün her saati alışveriş çılgınlığı devam ediyor. Markanızın bu fırsattan en iyi şekilde yararlanması için medya planınıza mobil oyunları dahil etmek büyük bir avantaj sağlayacaktır. Doğru stratejiyle, sadece marka bilinirliğinizi artırmakla kalmaz, aynı zamanda kullanıcılarla uzun vadeli bağlar da kurabilirsiniz.
İşte Ramazan Ayında Markaların Medya Stratejisine mobil oyunları dahil etmesi için 3 önemli neden:
1. Mobil Oyunlar ile Erişim Alanınızı Genişletin
GWI verilerine göre, Ramazan döneminde kullanıcıların %74’ü mobil oyun oynuyor. Dahası, bu oyuncuların %16’sı sosyal medyayı ya hiç kullanmıyor ya da çok nadir ziyaret ediyor. Yani sadece sosyal medya platformlarına odaklanan kampanyalar, önemli bir kitleyi göz ardı ediyor. Medya planınıza mobil oyunları ekleyerek, bu erişilmemiş segmentlere ulaşabilir ve kampanyanızın etkisini artırabilirsiniz.
2. Ödüllü Reklamlar ile Daha Fazla Etkileşim Sağlayın
Ödüllü reklamlar, Ramazan kampanyalarında en çok tercih edilen formatlardan biri. Bunun temel nedeni ise kullanıcıların bu reklamlara büyük ilgi göstermesi. Verilere göre, Ramazan izleyicilerinin %54’ü mobil oyunlarda ödüllü reklamları izlemeyi tercih ediyor. İstatistikle ise şöyle;
✔ Kullanıcıların %32’si her gün mobil oyun oynuyor.
✔ %54’ü sadece eğlenmek için oynuyor, bu da onları reklamlara daha açık hale getiriyor.
✔ Mobil oyun içi reklamlar, oyunun doğal akışı içinde yer aldığı için daha az rahatsız edici ve daha keyifli bir deneyim sunuyor.
Kısacası, ödüllü reklamlar kullanıcıların ilgisini çekerken, markaların da hedef kitleyle anlamlı bağlar kurmasını sağlıyor.
3. Mobil Oyunlar ile Farklı Kitlelere Ulaşın
Mobil oyunlar yalnızca eğlence aracı değil; aynı zamanda Ramazan döneminde farklı alışkanlıklara sahip kullanıcı profillerine ulaşmanın da en etkili yollarından biri.
- Yemek Tutkunları (%51): İftar ürünleri, yemek tarifleri veya yemek siparişi kampanyalarıyla bu kitlenin ilgisini çekin.
- Alışveriş Meraklıları (%44): Özel Ramazan indirimleri ve kampanyalarını tanıtın.
- Seyahat Tutkunları (%40): Tatil veya Ramazan sonrası seyahat planları için ilham verin.
Bu segmentlere özel içerikler sunarak kampanyanızı daha etkili hale getirebilir ve yatırım getirinizi (ROI) artırabilirsiniz.
Digital Turbine Satış Direktörü Nur Cephanecigil konu ile ilgili yaptığı açıklamada;
“Ramazan döneminde kullanıcıların %74’ü mobil oyun oynuyor ve bu kitlenin %16’sı sosyal medyayı nadiren veya hiç kullanmıyor. Geleneksel medya stratejileri bu önemli segmenti kaçırıyor. Mobil oyunları medya stratejinize eklemek, markanızın erişimini genişletmek ve %54’ü ödüllü reklamlara açık olan bu etkileşimli kitleyle anlamlı bağlar kurmak için benzersiz bir fırsat sunuyor.” Dedi.
Bu Ramazan, hedef kitlenizle doğru noktada buluşun ve unutulmaz bir kampanyaya imza atın!
Yüce Auto-Škoda, Škoda Auto’nun Yılın Distribütörü Ödüllerinde Tarihi Başarıya İmza Attı
Škoda Auto tarafından her yıl düzenlenen ve tüm dünyadaki 164 distribütörün yıllık performanslarının değerlendirildiği “Yılın Distribütörü” organizasyonu Çekya’nın başkenti Prag’ta gerçekleşti. Yüce Auto-Škoda 2024 senesinde imza attığı tarihi rekor satışını; Yılın En İyi İkinci Distribütörü olarak taçlandırırken, Uluslararası Satışlar ve Müşteri Deneyimi Kategorileri birinciliği ile Marka ve İnovasyon Kategorisi üçüncülüğü ödüllerinin de sahibi oldu. Bu başarıyla Yüce Auto, 130 yıllık Škoda tarihinde ilk kez dört ödül birden kazanan distribütör olma unvanını elde etti.
Škoda tarihinde bir distribütörün ilk kez dört ödül kazandığını vurgulayan Yüce Auto-Škoda Genel Müdürü Zafer Başar, “2024 yılında imza attığımız tarihi rekorun sadece satış adedinden ibaret olmadığını Yılın Distribütörü töreninde kazandığımız ödüllerle bir kez daha kanıtladık. Bu başarıya ulaşmamızdaki en büyük güç, Yüce Auto-Škoda ekibinin özverisi, üstün motivasyonu ve emeğidir. Sürdürülebilir büyüme ve kalite stratejimizin doğru bir şekilde hayata geçirilmesi neticesinde bu yıl dört büyük ödüle ulaşmanın gururunu yaşıyoruz“ dedi.
Başar, “Uluslararası Satışlar ve Müşteri Deneyimi kategorilerinde elde ettiğimiz birincilikler, bu alandaki vizyonumuzu ve başarımızı tescilleyen en büyük sonuçlar oldu. Marka ve İnovasyon Kategorisi’nde ise elde ettiğimiz üçüncülük ile başarılı uygulamalarımızla doğru yolda olduğumuzu gösterdik.” diye ekledi.
Adjust’ın yayınladığı Mobil Uygulama Trendleri raporu, 2025 yılı mobil uygulama trendlerini veri odaklı içgörüler ve uzman analizleriyle derinlemesine incelerken, yapay zekanın pazarlama çalışmaları ve kampanya performans ölçümünü nasıl köklü şekilde değiştirdiğine dikkat çekiyor.
AppLovin’in uzman ipuçlarını da içeren rapor, alternatif uygulama mağazalarının artan etkisini yönetmek, geleneksel atıf modelleri ile yeni ölçüm fırsatları arasında denge kurmak ya da gelişmekte olan pazarlarda ultra-casual oyun segmentinin yükselişini keşfetmek, pazarı anlamak ve rekabette öne geçmek isteyen pazarlamacılara stratejik bir yol haritası sunuyor.
Adjust’ın Orta Doğu, Türkiye ve Afrika (META) Satış Direktörü Başak Zerman “Raporun işaret ettiği önemli başlıklara baktığımızda, 2025 yılının özellikle yapay zeka ve makine öğrenimi alanında son yıllardaki inovasyonu ölçeklendirmek ve rafine etmek için çok önemli bir yıl olacağını görüyoruz. Yapay zekanın sadece moda bir sözcük olmaktan çıkması ve mobil pazarlamanın çok önemli bir parçası haline gelmesiyle bu teknoloji artık tahminsel analitik, gerçek zamanlı kampanya optimizasyonu, gelişmiş cohort analizi ve daha birçok unsurda ağırlığını hissettiriyor.
Diğer taraftan mobil uygulama endüstrisi, içinde bulunduğumuz gizlilik çağına hızla ayak uyduruyor. Bu sadece yeni nesil çözümlerin olmazsa olmaz hale geldiği pazarlama tarafında değil, aynı zamanda ATT onay oranlarının hızla yükselmesiyle kullanıcı tarafında da güven aşılıyor. Ve daha bir çok güzel gelişme ile 2025 yılı, mobil uygulama endüstrisi için bir dönüm noktası olacak.’
Gizlilik odaklı teknolojilerle birlikte tüketici güveni artıyor
Veri gizliliğindeki düzenlemeler küresel çapta zorluklar yaratmaya devam etse de, bu değişime karşı direnç azalıyor ve gizlilik odaklı teknolojilerin kullanımı artıyor.Yapay zeka ve makine öğrenimi destekli gelişmiş analizler ve gerçek zamanlı bağlamsal içgörüler sunarak karar alma süreçlerini hızlandırıyor ve verimliliği artırıyor.
2025’in ilk çeyreğinde App Tracking Transparency (ATT) onay oranları küresel olarak %32’den %35’e yükseldi. Bu artış, kullanıcı güveninin güçlendiğini ve kişiselleştirilmiş reklamların kullanıcılar tarafından daha değerli görüldüğünü gösteriyor. Oyun uygulamaları %39 ile en yüksek onay oranına sahipken, e-ticaret ve alışveriş uygulamalarında oran %28’den %35’e çıkarak dikkat çekici bir yükseliş gösterdi.
Rapordaki ana çıkarımlar:
● E-ticaret uygulamaları büyümeye devam ediyor. 2024’te küresel çapta e-ticaret uygulamalarının indirilme oranı %17, oturum sayısı ise %13 arttı. MENA bölgesi lider konumdaydı; burada kurulumlar %55, oturumlar ise %21 yükseldi. LATAM bölgesi, %27 kurulum ve %21 oturum büyümesiyle ikinci sırada yer aldı. APAC’ta kurulumlar %26 artarken, oturum sayısı sabit kaldı. Kuzey Amerika’da ise trend tersine döndü; kurulumlar %39, oturumlar %29 düştü.
● Oyunlar, hyper casual öncülüğünde geri dönüyor.2024’te oyun uygulamalarında oturumlar %0,6 düşmesine rağmen, kurulumlar %4 arttı. Hyper casual oyunlar, toplam kurulumların %27’sini oluştururken, bulmaca ve hibrit casual oyunlar %11’lik bir pay aldı.
● Bankacılık ve kripto uygulamaları yüksek bir büyüme trendinde. Bankacılık uygulamalarının kurulumları %33 artarken, oturumlar yıllık bazda %19 yükseldi. Kripto uygulamaları, oturumlarda %45’lik önemli bir artış gösterdi. Bu durum, 2024’te toplam finans uygulaması kurulumlarında %27’lik bir artış sağladı, oturumlar ise %24 büyüdü.
Raporda ayrıca ultracasual oyunların gün geçtikçe popülerleşmesinin yanı sıra kişiselleştirmenin, reklam kreatiflerinin ve oynanışın yapay zeka ile güçlendirilmesi, e-ticaretteki reklam kanallarının genişlemesi ve kripto sektörünün yeniden canlanması gibi konular ele alınıyor. Tüm bu trendler, pazarlamacıların kullanıcılarına kesintisiz, çok kanallı ve kişiselleştirilmiş deneyimler sunma ihtiyacını vurguluyor.