Kadın (1) (Köşe yazısı 09.03.2020 Kayseri Star Haber Gazetesi)
DAVUT GÜLEÇ
GAZETECİ
davutgulec@hotmail.com
Dünyada, Türkiye’de, Kayseri’de, yaşadığımız mahalle, işyeri ve çevrede şovların, gösterişlerin, algıların, yalanların, suni gündemlerin fazlasıyla çoğaldığı bu dönemde, geçtiğimiz yıllara göre ‘kadının durumu nerede?’ ona ‘Dünya kadınlar günü’ nedeniyle bakmak istedim.
Birbirini gören insanların ‘nasılsın?’ dediğinde herkesin ‘çok iyiyim’ dediği gibi, kadın cinayetleri, istismarları, tecavüzleri, çocuk yaşta evlilikleri, okutulmaması, mahalle, çevre ve aile baskıları her nedense bir türlü önlenemiyor.
Gelin hep birlikte önce Türkiye İstatistik Kurumu Kayseri Bölge Müdürlüğü, sonrada bazı araştırma şirketlerinin ‘kadın’ üzerine yaptığı ilginç araştırmaların sonuçlarına bakalım.
***
Türkiye nüfusunun %49,8’ini kadınlar, %50,2’sini erkekler oluşturdu
Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi (ADNKS) sonuçlarına göre; 2019 yılında, kadın nüfus 41 milyon 433 bin 861 kişi, erkek nüfus 41 milyon 721 bin 136 kişi oldu. Diğer bir ifadeyle; toplam nüfusun %49,8’ini kadınlar, %50,2’sini ise erkekler oluşturdu. Kadınlar ile erkekler arasındaki bu oransal denge, kadınların daha uzun yaşaması nedeniyle, 60 ve daha yukarı yaş grubundan itibaren kadınların lehine değişti. Kadın nüfusun oranı, 60-74 yaş grubunda %52,2 iken 90 ve üzeri yaş grubunda %73,0 oldu.
Doğuşta beklenen yaşam süresi kadınlarda 81,0 yıl, erkeklerde 75,6 yıl oldu
Hayat tabloları, 2016-2018 sonuçlarına göre; doğuşta beklenen yaşam süresi, Türkiye geneli için toplamda 78,3 yıl, kadınlarda 81,0 yıl, erkeklerde 75,6 yıl oldu. Genel olarak kadınlar erkeklerden daha uzun süre yaşamakta olup doğuşta beklenen yaşam süresi farkı 5,4 yıldır.
Doğuşta sağlıklı yaşam süresi kadınlarda 56,8 yıl, erkeklerde 59,9 yıl oldu
Sağlıklı yaşam süresi, belirli bir yaştaki kişinin günlük hayattaki faaliyetlerini sınırlandıracak bir sağlık sorunu olmadan yaşaması beklenen yıl sayısı olarak tanımlanır. Hayat tabloları, 2016-2018 sonuçlarına göre; sıfır yaşında bulunan bir kişi için sağlıklı yaşam süresi, Türkiye’de toplamda 58,3 yıl, kadınlarda 56,8 yıl ve erkeklerde 59,9 yıl olarak hesaplandı. Buna göre, erkeklerin sağlıklı yaşam süresinin kadınlardan 3,1 yıl daha uzun olduğu görüldü.
En az bir eğitim düzeyini tamamlayan kadınların oranı %84,5 oldu
Ulusal Eğitim İstatistikleri Veri Tabanı sonuçlarına göre; 2008-2018 yılları arasında, 25 ve daha yukarı yaşta olan ve en az bir eğitim düzeyini tamamlayanların toplam nüfus içindeki oranının yıllar itibarıyla arttığı görüldü. En az bir eğitim düzeyini tamamlayan 25 ve daha yukarı yaştaki bireylerin toplam nüfus içindeki oranı, 2008 yılında %81,1 iken 2018 yılında %90,1 oldu. En az bir eğitim düzeyini tamamlayanların oranı cinsiyete göre incelendiğinde; 2008 yılında, kadınlarda %72,6, erkeklerde %89,8 olan bu oran, 2018 yılında sırasıyla %84,5 ve %95,9 oldu.
Cinsiyete göre en az bir eğitim düzeyini tamamlayanların oranı (%), 2008-2018
En az üniversite mezunu olan 25 ve daha yukarı yaştaki nüfusun toplam nüfus içindeki oranı ise 2008 yılında %9,8 iken 2018 yılında %19,9 oldu. Bu oran cinsiyete göre incelendiğinde; 2008 yılında 25 ve daha yukarı yaşta olup en az üniversite mezunu olan kadınların oranı %7,6, erkeklerin oranı %12,1 iken bu oran 2018 yılında kadınlarda %17,5, erkeklerde ise %22,4 oldu.
En yüksek kadın istihdam oranı TR82 (Kastamonu, Çankırı, Sinop) bölgesinde görüldü
Hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre; 2018 yılında, Türkiye’de 15 ve daha yukarı yaştaki istihdam edilenlerin oranı %47,4 olup bu oran kadınlarda %29,4, erkeklerde ise %65,7 oldu.
En yüksek istihdam oranı, 2018 yılında %55,3 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) bölgesinde gerçekleşti. En düşük istihdam oranı ise %30,5 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) bölgesinde oldu. En yüksek kadın istihdam oranı, %40,4 ile TR82 (Kastamonu, Çankırı, Sinop) bölgesinde iken en yüksek erkek istihdam oranı, %75,0 ile TR21 (Tekirdağ, Edirne, Kırklareli) bölgesinde gerçekleşti. En düşük istihdam oranı kadınlarda %11,9, erkeklerde %50,8 ile TRC3 (Mardin, Batman, Şırnak, Siirt) bölgesinde.
Hanesinde 3 yaşın altında çocuğu olan 25-49 yaş grubundaki kadın istihdam oranı %26,5 oldu
Hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre; hanesinde 3 yaşın altında çocuğu olan 25-49 yaş grubundaki bireylerin istihdam oranı, 2014 yılında %59,8 iken 2018 yılında %60,5 oldu. Bu oran cinsiyete göre incelendiğinde; 2018 yılında hanesinde 3 yaşın altında çocuğu olan 25-49 yaş grubundaki kadınların istihdam oranının %26,5, erkeklerin istihdam oranının ise %90,4 olduğu görüldü.
Kadınların çalışma hayatında kalma süresi 6 yılda 2,3 yıl arttı
Çalışma hayatında kalma süresi, bir kişinin hayatı boyunca işgücü piyasasında aktif olması beklenen yıl sayısı olarak tanımlanır. Hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarına göre; çalışma hayatında kalma süresi, 2013 yılında 15 ve daha yukarı yaştaki kadınlarda 16,7 yıl, erkeklerde 37,7 yıl iken 2018 yılında çalışma hayatında kalma süresi kadınlarda 19,0 yıl, erkeklerde 39,3 yıl oldu.
Erkeklerin yıllık ortalama brüt kazancı daha fazla oldu
Kazanç Yapısı Araştırması, 2018 sonuçlarına göre; 2018 yılında yıllık ortalama brüt kazanç 49 bin 001 TL oldu. Bu değer, kadınlar için 46 bin 208 TL, erkekler için 50 bin 297 TL olarak tahmin edildi.
Kadınların en yüksek kazanç elde ettiği sektör, finans ve sigorta faaliyetleri oldu
Ücretli çalışanların brüt kazançları, ekonomik faaliyet kolu ayrımında incelendiğinde; en yüksek aylık ortalama brüt ücretin 7 bin 492 TL ile “bilgi ve iletişim” ekonomik faaliyet kolunda olduğu görüldü. Bu sektörü, 6 bin 559 TL ile “finans ve sigorta faaliyetleri” sektörü izledi. En düşük aylık ortalama brüt kazanç ise 2 bin 872 TL ile “konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetleri” sektöründe elde edildi. Bunu 2 bin 999 TL aylık ortalama brüt kazanç ile “idari ve destek hizmet faaliyetleri” sektörü izledi.
Ekonomik faaliyet koluna göre elde edilen brüt kazanç cinsiyet ayırımında incelendiğinde; en yüksek aylık ortalama brüt ücretini, kadınların 6 bin 428 TL ile “finans ve sigorta faaliyetleri” sektöründen, erkeklerin 7 bin 974 TL ile “bilgi ve iletişim” sektöründen elde ettiği görülürken en düşük aylık ortalama brüt ücretini, kadınların 2 bin 663 TL ile erkeklerin ise 2 bin 974 TL ile “konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetleri” sektöründen elde ettiği görüldü.
Kadınlar tüm eğitim düzeylerinde erkeklerden daha düşük ücret aldı
Cinsiyete dayalı ücret farkı, erkek ve kadın arasındaki ücret farkının erkek ücreti içindeki yüzdesi olarak tanımlanır. Bu gösterge, yıllık ortalama düzenli brüt ücret kullanılarak hesaplandı. Kazanç Yapısı Araştırması, 2018 sonuçlarına göre; cinsiyete dayalı ücret farkı toplamda ve tüm eğitim düzeylerinde erkek ücretinin lehine gerçekleşti. Cinsiyete dayalı ücret farkı toplamda %7,7 oldu. Bu fark, en fazla %28,8 ile meslek lisesi mezunu erkekler ve kadınlar arasında görülürken en az fark %14,3 ile lise mezunu erkekler ve kadınlar arasında oldu.
Çalışan kadınların %61,0’ı, erkeklerin ise %57,3’ü zaman baskısı olmadan çalıştı
Yeterli olmadığı düşünülen zaman aralığında görevi bitirmek zorunda olmak zaman baskısı altında çalışmayı ifade etmektedir. İş Organizasyonu ve Çalışma Zamanı Düzenlemeleri Araştırması, 2019 sonuçlarına göre; istihdamda olanların %41,5’i zaman baskısı altında çalıştığını belirtirken %58,5’i zaman baskısı olmadan çalıştığını ifade etti. Zaman baskısı altında çalıştığını belirten kadınların oranı %39,0 iken bu oran erkeklerde %42,7 oldu.