
Kayseri Erciyes Üniversitesi öğrencisi olan 39 yaşındaki 3 çocuk annesi M. K., boşandığı kocası tarafından pompalı tüfekle öğrenim gördüğü Edebiyat Fakültesi önünde öldürüldü.
Erciyes Üniversitesi Edebiyat Fakültesi önündeki olayda Türk Halkbilimi bölümü öğrencisi olan M. K., yaklaşık 5 yıl önce boşandığı kocası F.K. tarafından pompalı tüfekle vuruldu. Hastaneye kaldırılan öğrenci kadın kurtarılamadı. Olay yerinden otomobil ile kaçan F. K. trafik polisleri tarafından silahıyla yakalandı. Olay öğrenciler arasında korku ve endişe yarattı.
Kamuoyu Duyurusu
Erciyes Üniversitesi olarak, bugün kampüsümüzde yaşanan menfur saldırı sonucu bir öğrencimizin hayatını kaybetmesinden dolayı derin bir üzüntü içerisindeyiz.
Hayatını kaybeden öğrencimize Allah’tan rahmet, ailesine, sevenlerine ve tüm üniversite camiamıza sabır ve başsağlığı diliyoruz.
Olayın ardından emniyet güçleri ve adli makamlarla tam bir iş birliği içerisinde hareket edilmekte olup, süreç tüm yönleriyle yakından takip edilmektedir.
Üniversitemiz yönetimi olarak olayın en hızlı ve sağlıklı biçimde aydınlatılması için tüm desteği vermekteyiz.
Bu elim olay yalnızca üniversitemizi değil, şehrimizi ve ülkemizi de derinden yaralamıştır.
Rektörlüğümüz, öğrencilerimizin ve çalışanlarımızın güvenliği konusunda hiçbir taviz vermeden gerekli tüm güvenlik tedbirlerini uygulamaya devam etmektedir.
Kadına yönelik şiddet, insanlık onuruna yönelmiş en büyük tehditlerden biridir. Kadına yönelik her türlü şiddeti en güçlü şekilde kınıyor, bu tür insanlık dışı eylemlerin karşısında olduğumuzu bir kez daha vurguluyoruz. Erciyes Üniversitesi olarak bu konuda farkındalık oluşturmak ve benzer olayların bir daha yaşanmaması için gerekli tüm hassasiyeti göstermeye devam edeceğiz. Yaşamını yitiren öğrencimize bir kez daha Allah’tan rahmet, ailesine ve tüm üniversitemize başsağlığı diliyoruz.
Bakan Göktaş’tan müdahillik ve ‘Sürecin takipçisi olacağız’ sözü
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, “Yürütülen bütün bu çalışmaların merkezinde insan var. Ayrımcılıkla mücadele var. Kadını güçlendirme var. Kadına yönelik şiddetle mücadele var. Biz kadına yönelik şiddete sıfır tolerans ilkesiyle yaklaşıyoruz. Sürecin çok yakından takipçisi olacağız. Hiç kimse cezasız kalmayacak. Bakanlık olarak pek çok davada olduğu gibi bu davada da takipçi olacağız. Biz şiddetin her türlüsüne karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. Kadına yönelik şiddet insanlığa yapılan bir şiddettir. İnsan hakları ihlalidir. Benzer durumların yaşanmaması için el birliğiyle mücadele edeceğiz’ dedi.
ADD’den tepki
ADD olarak ,Kayseri Erciyes Üniversitesi Edebiyat Fakültesi önünde eski eşi tarafından katledilen Meliha Keskin için Kayseri Kadın Platformunun düzenlemiş olduğu basın açıklamasına katıldık. Bu vahşi olayı şiddetle kınıyoruz. Erciyes Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğrencisi Meliha’nın eski eşi tarafından hunharca katledilmesini kınamak üzere Kayseri Kadın Platformu tarafından düzenlenen basın açıklamasında Atatürkçü Düşünce Derneği olarak desteğimizi yürekten göstermek üzere eylemdeydik.
CHP Kadın kolları başkanı Hatice Molu’nun tepkisi
Türk Kadınlar Birliği Başkanı Ayşe Uzunlu’dan tepki
Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Edebiyat Fakültesi’nde Türk Halk Bilimi bölümünde eğitim gören Meliha Keskin (39) isimli kadın, eski eşi F.K. tarafından fakültenin girişinde vuruldu. Failin eski eş olması, ayrılma süreçlerinde ve sonrası dönemde kadına şiddet riskinin arttığını; takip, taciz veya tehditlerin devam ettiğini; Olayın pompalı tüfekle gerçekleştirilmiş olması, ateşli ve yarı otomatik/av tüfeği türü silahlara erişimin kolaylığını; Kampüs içinde silahlı saldırının mümkün olması kadınların hiçbir yerde güvende olmadığını; Üç çocuk annesi bir kadının öldürülmesi vicdanın tamamen bittiğini; Kadının üniversite öğrenci iken öldürülmüş olması; kadınların güçlenmesine, yeniden bir hayat kurmasına izin verilmediğini BİR KEZ DAHA GÖZLER ÖNÜNE SERMİŞTİR. 24 Ekim Cuma günü saat: 17.45’de bir kez daha yapılması gerekenleri söylemek, acıları paylaşmak için Cumhuriyet Meydanı’nda olacağız. Üzgünüz, öfkeliyiz ve isyandayız!
KADIN CİNAYETLERİ POLİTİKTİR. KADININ YAŞAM HAKKI ERKEĞİN KEYFİNE BIRAKILAMAZ
Kadın İşbirliğini Geliştirme Derneği Başkanı Dr. Sema Karaoğlu, Erciyes Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğrencisi, üç çocuk annesi Meliha Kaplan’ın öldürülmesi sonrası bir mesaj yayımladı.
Dr. Sema Karaoğlu, “Biz Kadın İşbirliğini Geliştirme Derneği (KİGDER) olarak biliyoruz ki kadın cinayetleri birer bireysel öfke patlaması değildir. Kadın cinayetleri politiktir. Kadınların yaşam hakkı; namus kavramına, erkeğin keyfine ya da toplumun sessizliğine bırakılamaz.” ifadelerini kullandı.
Hem Türkiye’de hem de şehrimizde kadın cinayetlerinin önüne geçilemiyor. Bu kez de Erciyes Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğrencisi, üç çocuk annesi Meliha Kaplan, beş yıl önce boşandığı eski eşi Ferhat Karakaya tarafından üniversite içinde uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirdi.
Kadın cinayetine bir tepki de Kadın İşbirliğini Geliştirme Derneği Başkanı Dr. Sema Karaoğlu’ndan geldi. Dr. Karaoğlu, “Kadınların yaşam hakkı; namus kavramına, erkeğin keyfine ya da toplumun sessizliğine bırakılamaz.” dedi.
Yazılı bir açıklama yapan KİGDER Başkanı Dr. Sema Karaoğlu, “Yine bir kadın cinayeti… Dün Erciyes Üniversitesi’nde, Edebiyat Fakültesi’nde öğrenim gören üç çocuk annesi bir kadın, eski eşi tarafından pompalı tüfekle öldürüldü. Katil ‘namusumu temizledim’ diyebildi. Bu söz, yalnızca bir kadının değil, bir toplumun vicdanının öldüğünü gösteriyor.” şeklinde konuştu.
Dr. Sema Karaoğlu, “Biz Kadın İşbirliğini Geliştirme Derneği (KİGDER) olarak biliyoruz ki kadın cinayetleri birer bireysel öfke patlaması değildir. Kadın cinayetleri politiktir.
Çünkü bu ölümlerin ardında; toplumsal cinsiyet eşitsizliği, kadının ikinci sınıf görülmesi, erkek egemen kültürün kuşaktan kuşağa aktarılması, caydırıcı olmayan cezalar ve iyi hal indirimleri, ekonomik bağımsızlığını kazanamayan kadınların çaresiz bırakılması, eğitime ve istihdama erişimdeki engeller, şiddeti sıradanlaştıran medya dili, dini ve geleneksel değerlerin yanlış yorumlanarak kadını itaate zorlaması, kadın örgütlerinin ve toplumsal muhalefetin susturulması ve en temelde, iktidarın eril politikalarıyla beslenen bir zihniyet vardır.” ifadelerini kullandı.
Dr. Karaoğlu, “Kadınların yaşam hakkı; namus kavramına, erkeğin keyfine ya da toplumun sessizliğine bırakılamaz. Her gün bir kadın öldürülüyorsa, bu artık bireysel bir suç değil, toplumsal bir suç ortaklığıdır. KİGDER olarak biz, yaşam hakkını savunan her kadının yanındayız. Eşitliğin, adaletin ve özgürlüğün sesi yükselmedikçe hiçbirimiz güvende değiliz. Bu ülkenin geleceği, kadınların yaşamasına, özgürce var olmasına bağlıdır.” diyerek sözlerini tamamladı.
Zafer Partisi Kadın Kolları Başkanı Gizem Aslan’ın tepkisi
Bugün Erciyes Üniversitesi kampüsünde, bir kadın daha erkek şiddetinin kurbanı oldu. 37 yaşındaki üniversite öğrencisi, üç çocuk annesi Meliha Keskin, eski eşi tarafından eğitim gördüğü yerde, okul kapısında, pompalı tüfekle katledildi. Bu olay, yalnızca bir cinayet değil, ülkemizde kadınların en güvenli sayılması gereken alanlarda dahi yaşam hakkının tehdit altında olduğunun acı bir göstergesidir. Biz, Zafer Partisi Kadın Kolları olarak, kadına yönelik şiddeti meşrulaştıran, mazur gösteren hiçbir anlayışın karşısında susmayacağız. “Namus”, “aile içi mesele”, “kader” gibi bahanelerle kadın cinayetlerini örtbas etmeye çalışan zihniyetle mücadelemiz sonuna kadar sürecektir. Her geçen gün artan kadın cinayetleri karşısında devletin, yargının ve üniversitelerin caydırıcı önlemler alması, koruma mekanizmalarının etkin şekilde işletilmesi zorunludur.
Bizler; kadınların eğitimde, işte, sokakta ve evde güvende olduğu bir Türkiye için mücadele ediyoruz ve etmeye devam edeceğiz. Meliha Keskin’in ailesine, yakınlarına ve Erciyes Üniversitesi camiasına başsağlığı diliyoruz.
Bu davanın takipçisi olacağız. Kadınlar susmayacak, adalet yerini bulana kadar mücadelemiz sürecek!
SAADET PARTİSİ GENÇLİK KOLLARI GENEL BAŞKANI HALDUN PEKDEMİR: “KAMPÜSLERDE ÖZGÜRLÜK, ADALET VE EMNİYET BİR ARADA MÜMKÜNDÜR — YETER Kİ SAĞLAM BİR İRADE ORTAYA KOYULSUN.”
Saadet Partisi Gençlik Kolları Genel Başkanı Haldun Pekdemir, Kayseri Erciyes Üniversitesi’nde yaşanan kadın cinayetine sert tepki gösterdi. Pekdemir, kampüslerde güvenliğin sağlanamamasını ve olay sonrası yapılan açıklamaları eleştirdi.
Üç çocuk annesi Meliha Keskin’in, boşandığı eşi tarafından üniversite bahçesinde pompalı tüfekle katledilmesiyle ilgili açıklama yapan Pekdemir, şu ifadeleri kullandı:
“Bir üniversitede böyle bir şey nasıl yaşanabiliyor?
Nasıl oluyor da bir cani, elini kolunu sallayarak kampüse silahla girebiliyor?
Bu sorunun cevabını vermek zorundayız. Bunun hesabını kime soracağız?”
Üniversite yönetiminin öğrencilere gönderdiği toplu mesajda “Olay kampüsümüzün genel güvenliğini etkilememektedir.” ifadelerine de tepki gösteren Pekdemir, şöyle konuştu:
“Bu sözlerimizden dolayı kusurumuza bakabilirsiniz ama Allah aşkına siz neyin güvenliğinden bahsediyorsunuz?
Bir öğrenciniz pompalı tüfekle canice katledilirken, almanız gereken önlemleri unutturup bizi avutma çabanızı mı takdir edeceğiz?”
Pekdemir, Türkiye’de ciddi bir “sorumluluktan kaçış” ve “işini başkasına havale etme” krizinin yaşandığını vurgulayarak, yetkilileri sorumluluk almaya davet etti:
“Koltukların hepsi dolu ama yetki sahibi, sorumluluk sahibi, milletine hesap verme cesaretini gösterecek bir kişi kalmamış.
Bırakın hesap vermeyi, istifa etmeyi dahi unutan yetki sahipleri, artık sadece görevden affını talep eder hale gelmiş.
Siz gerekeni yapamıyorsanız, daha fazla koltuk işgal etmenin de bir manası yoktur.”
Pekdemir, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Kamu görevi yalnızca mevzuatla tanımlanamaz.
Hani ara ara dilinize aldığınız o söz var ya:
‘Kenarı Dicle’de bir kurt kapsa koyunu, gelir de adl-i ilâhî Ömer’den sorar onu.’
İşte o sözü söylüyorsanız, Ömer olacaksınız, Ömer!
Ya Ömer olacaksınız ya da Ömer olmaya hiç soyunmayacaksınız.”




