Ekonomik değerlendirme, ekonomi-teknoloji haberleri, TUİK verileri (12.12.2023)
Kayseri OSB Başkanı Yalçın, OSB Yıldızları Listesinde Yer Alan Firmaları Tebrik Etti
Kayseri OSB Başkanı Mehmet Yalçın, bu yıl 3. kez düzenlenen OSBÜK OSB Yıldızları Araştırması’nda sıralamaya giren firmaları tebrik etti.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fatih Kacır’ın katılımlarıyla düzenlenen OSBÜK OSB Yıldızları Araştırması 2023 Ödül Töreni’nde 11 farklı kategoride 116 ödülün verildiğini hatırlatan Başkan Yalçın, ödüle layık görülen firmalar içinde Kayseri OSB’de yerleşik bulunan 9 firmanın yer aldığını kaydetti.
Başkan Yalçın, “OSBÜK OSB Yıldızları Araştırması 2023 sonuçlarına göre çeşitli dallarda sıralamada yer alan Kayseri OSB’de yerleşik; Yataş Yatak Ve Yorgan San. ve Tic. A.Ş., Form Sünger ve Yatak San. ve Tic. A.Ş., Livmak Makina Mühendislik İthalat İhracat San. ve Tic. LTD. ŞTİ., RBS Ravago İnşaat Yalıtım Ürünleri A.Ş., Irmak Sünger ve Elyaf, Barlas Trans Servis Hizmetleri Tamir Bakım Tekstil Uluslararası Nakliyat San. ve Tic., Erat Kablo Tekn. Don. Sist. San. ve Tic. A.Ş., Everest Çelik Kapı San. ve Tic. LTD. ŞTİ., İnci Gıda San. ve Tic. LTD. ŞTİ. firmalarımızı kutluyor ve başarılarının devamını diliyorum. Bu firmalarımızın başarılarının diğer tüm firmalarımıza örnek olmasını temenni ediyorum.” dedi.
Yalçın, “OSB Yıldızları Araştırması’nda OSB’lerde faaliyet gösteren firmaların çeşitli kategorilerde elde ettikleri başarılar ve getirdikleri yenilikler övgüye değer bulunmaktadır. Araştırmada dereceye giren Türkiye çapındaki tüm firmalarımızı da kutluyorum.” diye konuştu.
Kayseri OSB’de sanayicilerin şehrin kalkınması adına yılmadan, usanmadan ürettiklerinin altını çizen Başkan Yalçın, “Yaptıkları üretim ve oluşturdukları markalar sayesinde Kayseri ismini dünyanın dört bir yanına duyuran sanayicilerimiz her türlü övgüye layıktır. Üretimde, istihdamda ve ihracatta başı çeken Kayseri OSB sanayicilerimiz her gün yeni başarılara imza atacak azme sahiptir.” ifadelerini kullandı.
Kayseri OSB Başkanı Başkan Yalçın: İşsizlik Rakamındaki Gerileme Sevindiricidir
Kayseri OSB Başkanı Mehmet Yalçın, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından kamuoyuna açıklanan, 2023 yılı Ekim ayı işsizlik verilerine ilişkin değerlendirmede bulundu.
Başkan Yalçın, “İşsizlik rakamının 2023 yılı Ekim ayında yüzde 8.5’e gerilemesi sevindiricidir. Ortaya çıkan rakam; 2012 yılı Kasım ayından bu yana, 11 yılın en düşük işsizlik seviyesi olmuştur. İşsizlik oranındaki düşüş, Türkiye ekonomisinin her türlü olumsuzluğa rağmen sergilediği performansının sonucudur ve yeni iş kapılarının açılmaya devam ettiğinin göstergesidir.” dedi.
Yalçın, “TÜİK tarafından yapılan araştırma sonuçlarına göre; 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2023 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 163 bin kişi azalarak 2 milyon 961 bin kişi olmuştur. İşsizlik oranı ise 0,5 puan azalarak yüzde 8,5 seviyesinde gerçekleşmiştir. İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 7 iken kadınlarda yüzde 11,3 olarak tahmin edilmiştir.” diye konuştu.
Kayseri OSB Başkanı Yalçın, “İşsizlikle ilgili Ekim 2023 dönemi verileri, 6 Şubat depremlerinin etkileri, küresel ekonomik resesyon ve bölgemizde yaşanan savaşların getirdiği etkenlere bakıldığında, Türkiye ekonomisinin ihracata dayalı büyüme yönündeki iradesini ve istihdamdın artırılmasında güçlü duruşunu ortaya koymaktadır. Türkiye ekonomisinin istihdam artışına dönük iradesinin sürüyor olması, mali yapıda oluştuğu gözlemlenen dengelenme ve enflasyonun dizginlenmesi ile de desteklenecektir. Sanayicilerimiz, daha fazla üretim ve ihracat yapabilmek adına yeni istihdam kapılarının açılması yönünde irade koymaya devam edecektir.” şeklinde konuştu.
Başkan Yalçın değerlendirmesinde, “İstihdam edilenlerin sayısı 2023 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 246 bin kişi artarak 31 milyon 835 bin kişi olmuştur. İstihdam oranı ise 0,3 puan artış göstererek yüzde 48,5 seviyesinde gerçekleşmiştir. İşgücü paritesi ise 2023 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 83 bin kişi artarak 34 milyon 796 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0,1 puan artarak yüzde 53,1 olarak gerçekleşmiştir.” ifadelerini kullandı.
Generali Grup, THSN Networks buluşmasının 6.’sını gerçekleştirdi
Generali Grup, her yıl küresel çapta yapılan ve bu yıl 6. kez organize edilen “NetWorks 2023” buluşmasını 22-24 Kasım tarihleri arasında Venedik’te bulunan ve The Human Safety Net topluluğunun evi olarak da kabul edilen Procuratie Vecchie’de gerçekleştirdi. 26 ülkeden sivil toplum kuruluşlarını, uzmanları ve gönüllüleri bir araya getirerek öğrenme için benzersiz bir platform oluşturan etkinlik en iyi uygulamaların paylaşılması ve topluluğu güçlü kılan bağların daha da güçlendirmesi ile öne çıkıyor. Generali Grup CEO’su Philippe Donnet, Grup Genel Müdürü Marco Sesana, Grup İletişim ve Halkla İlişkiler Sorumlusu Simone Bemporad, Grup İK ve Organizasyon Sorumlusu Monica Possa ve The Human Safety Net Yönetim Kurulu Başkanı Gabriele Galateri di Genola’nın bu yıl konuşmacı olarak katıldığı etkinlik küresel çapta olumlu etkiler yaratacak bilgilerin paylaşılmasının da önünü açıyor.
“NetWorks 2023” bu yıl İtalyan Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella’yı da ağırladı. Generali Yönetim Kurulu Başkanı Andrea Sironi ve Grup CEO’su Philippe Donnet tarafından karşılanan Mattarella, Generali’nin Sorumlu Kurumsal Vatandaş olarak bağlılığının bir simgesi olan ve yakın zamanda yenilenen binayı inceledi. Ziyarette, “insanlara yardım eden insanlar” hareketinin hedefleri ve Generali’nin THSN aracılığıyla faaliyet gösterdiği topluluklarda olumlu etki yaratma çabaları üzerinde duruldu.
İtalya Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella, etkinlikte insan potansiyelinin geliştirilmesine adanmış ve interaktif bir yapıya sahip olan “Bir Potansiyel Dünyası” sergisini de inceleme fırsatı buldu.
Toplantı, İtalyan devletinin en yüksek makamı ile her geçen gün daha kapsayıcı ve adil bir toplum yaratmaya kararlı olan Generali arasında önemli bir etkileşim oluşturması açısından da önem taşıyor.
Mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı %8,5 seviyesinde gerçekleşti
Hanehalkı İşgücü Araştırması sonuçlarına göre; 15 ve daha yukarı yaştaki kişilerde işsiz sayısı 2023 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 163 bin kişi azalarak 2 milyon 961 bin kişi oldu. İşsizlik oranı ise 0,5 puan azalarak %8,5 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı erkeklerde %7,0 iken kadınlarda %11,3 olarak tahmin edildi.
Mevsim etkisinden arındırılmış istihdam oranı %48,5 oldu
İstihdam edilenlerin sayısı 2023 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 246 bin kişi artarak 31 milyon 835 bin kişi, istihdam oranı ise 0,3 puan artarak %48,5 oldu. Bu oran erkeklerde %65,8 iken kadınlarda %31,6 olarak gerçekleşti.
Mevsim etkisinden arındırılmış işgücüne katılma oranı %53,1 olarak gerçekleşti
İşgücü 2023 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 83 bin kişi artarak 34 milyon 796 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0,1 puan artarak %53,1 olarak gerçekleşti. İşgücüne katılma oranı erkeklerde %70,8 iken kadınlarda %35,7 oldu.
Genç nüfusta mevsim etkisinden arındırılmış işsizlik oranı %16,3 oldu
15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı bir önceki aya göre 0,4 puan azalarak %16,3 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranı; erkeklerde %13,8, kadınlarda ise %21,0 olarak tahmin edildi.
Mevsim etkisinden arındırılmış temel işgücü göstergeleri, 15+ yaş, Ekim 2023
Ekim 2023 | Bir önceki ay | Bir önceki aya göre fark | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
Toplam | Erkek | Kadın | Toplam | Erkek | Kadın | Toplam | Erkek | Kadın | |
(Bin kişi) | |||||||||
15 ve daha yukarı yaştaki nüfus | 65 589 | 32 463 | 33 126 | 65 542 | 32 440 | 33 102 | 47 | 23 | 24 |
İşgücü | 34 796 | 22 979 | 11 816 | 34 713 | 22 956 | 11 757 | 83 | 23 | 59 |
İstihdam | 31 835 | 21 359 | 10 476 | 31 589 | 21 257 | 10 332 | 246 | 102 | 144 |
İşsiz | 2 961 | 1 620 | 1 341 | 3 124 | 1 699 | 1 425 | – 163 | -79 | -84 |
İşgücüne dahil olmayanlar | 30 793 | 9 483 | 21 310 | 30 830 | 9 484 | 21 346 | -37 | -1 | -36 |
(%) | |||||||||
İşgücüne katılma oranı | 53,1 | 70,8 | 35,7 | 53,0 | 70,8 | 35,5 | 0,1 | 0,0 | 0,2 |
İstihdam oranı | 48,5 | 65,8 | 31,6 | 48,2 | 65,5 | 31,2 | 0,3 | 0,3 | 0,4 |
İşsizlik oranı | 8,5 | 7,0 | 11,3 | 9,0 | 7,4 | 12,1 | -0,5 | -0,4 | -0,8 |
Genç nüfusta işsizlik oranı (15-24 yaş) | 16,3 | 13,8 | 21,0 | 16,7 | 14,1 | 21,6 | -0,4 | -0,3 | -0,6 |
Tablodaki rakamlar yuvarlamadan dolayı toplamı vermeyebilir.
Mevsimsel etkilerden arındırma yöntemi gereği geçmiş aylara ilişkin tahminler revize edilerek yayımlanmaktadır.
Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi 44,0 saat oldu
İstihdam edilenlerden referans döneminde işbaşında olanların, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi 2023 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 0,2 saat azalarak 44,0 saat olarak gerçekleşti.
Mevsim etkisinden arındırılmış atıl işgücü oranı %21,3 oldu
Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel işgücü ve işsizlerden oluşan atıl işgücü oranı 2023 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre 0,5 puan azalarak %21,3 oldu. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı %13,7 iken işsiz ve potansiyel işgücünün bütünleşik oranı %16,6 olarak tahmin edildi.
Sanayinin alt sektörleri (2015=100 referans yıllı) incelendiğinde, 2023 yılı Ekim ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre %3,7, imalat sanayi sektörü endeksi %1,3 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi %3,5 arttı.
Sanayi üretimi aylık %0,4 azaldı
Sanayinin alt sektörleri incelendiğinde, 2023 yılı Ekim ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre %3,2 artarken, imalat sanayi sektörü endeksi %0,3 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi %2,3 azaldı.
Zorunlu e-defter’e geçecek işletmelerde son günler
Zorunlu e-defter uygulamasına geçecek işletmelerde, bu ay itibariyle e-Defter gündemi masaya yatırıldı. 1 Temmuz 2023 tarihinde zorunlu olarak e-fatura uygulamasına geçen mükelleflerin, 1 Ocak 2024 itibariyle e-defter uygulamasına geçiş yapmaları da zorunludur. Yeni yıl itibariyle e-Defter uygulamasına geçecek mükellef sayısının önceki yıllara göre daha fazla sayıda olacağını kaydeden Kolaysoft Teknoloji A.Ş. Satış Yöneticisi Sıla Gül Ottan, e-defter’in emek ve zaman açısından işletmelere büyük avantajlar sağladığını belirtti. İşletmelerin her türlü finansal hareketleri kayıt altına almak zorunda olduklarını hatırlatan Kolaysoft Yöneticisi Sıla Gül Ottan, VUK (Vergi Usul Kanunu)’na göre zorunlu tutulan büyük defter ve yevmiye defterlerinin e-defter uygulaması ile elektronik ortama taşındığını anlattı.
Hangi mükellefler, e-defter’e geçiyor
Bu yılın 1 Temmuz tarihinde zorunlu olarak e-fatura’ya geçen mükelleflerin, yeni yıl itibariyle e-defter’e geçeceğinin altını çizen Sıla Gül Ottan, şunları söyledi:
“Brüt satış hasılatı 2022 ve müteakip hesap dönemleri için 3 milyon TL ve üzeri olan mükellefler sektör ayrımı olmaksızın e-defter’e geçecek. Gerek kendi siteleri, gerekse de internet satış platformları üzerinden veya her türlü elektronik ortamda mal veya hizmet satışı gerçekleştiren mükelleflerden, 2022 veya müteakip hesap dönemleri için 500 bin TL ve üzeri brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı) olanlar e-defter’e geçecek. Gayrimenkul ve/veya motorlu taşıt, inşa, imal, alım, satım veya kiralama işlemlerini yapanlar ile bu işlemlere aracılık faaliyetinde bulunan mükelleflerden, 2022 veya müteakip hesap dönemleri için 500 bin TL ve üzeri brüt satış hasılatı (veya satışları ile gayrisafi iş hasılatı) olanlar e-defter’e geçecek.” dedi.
KolayDefter sayesinde, e-defter’e geçişte kolaylık yaşanıyor
Kolaysoft Teknoloji’nin geliştirmiş olduğu KolayDefter ürünü hakkında bilgiler veren Sıla Gül Ottan, konuşmasına şöyle devam etti:
“KolayDefter sayesinde, modül geliştirme gerekmeksizin, elektronik defter ve beratlarınızı, Gelir İdaresi Başkanlığı (GİB)’in belirlediği format ve standartlara uygun şekilde oluşturabilir ve platform bağımsız özelliği sayesinde e-defterlerinizin kolaylıkla gönderimini yapabilirsiniz. Gönderim yaptığınız tüm e-defterleriniz, 10 yıllık süre zarfında güvenle saklanmaktadır. Ayrıca, 2020 yılında zorunlu hale gelmiş olan defterlerin 2.kopyalarının gönderimini de, Kolaysoft sizlerin adına otomatik şekilde yapmaktadır. Yeni yıl itibariyle zorunlu geçiş yapacak firmaların, bu ayın son günlerini beklemeden, e-defter başvurularını biran önce tamamlamaları önemlidir. Uzman ekiplerimizle, mali müşavirlerin ve işletmelerin yanlarında yer alarak, başvuru süreçlerini hızlıca ve kolayca tamamlamalarına değer katıyoruz.” diye konuştu.
Gıda ve tarımın kadın liderlerini belirleyen EWA programının kazanan kadın girişimcileri açıklandı
Tamamı kadın olan bir ekip tarafından düzenlenen ve küresel iklim krizine Türkiye’den çözüm getiren kadın girişimcilerin gelişimine katkıda bulunan AB fonu destekli Empowering Women in Agrifood (EWA) – Gıda ve Tarımda Değişim Yaratan Kadın Girişimci programının kazanan girişimleri ve 15 bin avroluk büyük ödülün sahipleri belli oldu. Avrupa İnovasyon ve Teknoloji Enstitüsü’nün gıda fonu (EIT Food) tarafından desteklenen Empowering Women in Agrifood (EWA) programı, Impact Hub İstanbul’un gıda ve tarım girişimcilik platformu Foodback ve Topraktan ortaklığında, Türkiye’de tarım ve gıda sektöründe kapsayıcılık ile çeşitliliği teşvik etmek, kadın liderli erken aşama girişimleri çoğaltmak ve girişimcilere iş fikirlerini geliştirmeye yönlendirecek gerekli bilgi, güven ve desteği sağlamak amacıyla hayata geçirildi. Bu sene dördüncüsü düzenlenen programa dört yılda toplam 700’ün üzerinde başvuru yapıldı. Başvuruları EIT Food desteği ile değerlendiren EWA ekibi, programa katılma hakkı kazanan 10 girişimi belirledi. Program 10 kadın girişimcinin 27 Kasım’da Impact Hub İstanbul’da gerçekleştirdiği Demo Day sunumlarıyla sona erdi. 10 girişimcinin finale kaldığı programda 10 bin avro değerindeki birincilik ödülünü Microhobist ile Sultan Gül, Tuğçe Nur Erçetin, Züleyha Demirci, Büşra Yılmaz, 5 bin avro değerindeki ikincilik ödülü ise Palgae ile Eylül Er aldı. Programın kazanan girişimi Microhobist, doğadaki mikroorganizmalardan ilham alınarak geliştirilen toprak verimliliğini arttırıcı, sürdürülebilir ve postbiyotik bitki gelişim düzenleyicisi üretmektedir. İkincilik ödülün sahibi Eylül Er, Palgae ile, gıda ve tarım fabrikalarında bulunan atık suları kullanarak biyokütle elde ettiği yosunlardan biyoplastik granülü üreterek döngüsel ekonomiye katkıda bulunmaktadır. “Kadın girişimcileri desteklemeye devam edeceğiz” EWA Programı kapsamında dört yılda 45’ten fazla kadın girişimciye destek olduklarını söyleyen Impact Hub İstanbul Kurucu Ortağı Ayşe Sabuncu, “Türkiye’de kurulan girişimlerdeki kadın girişimci oranı son yıllarda ortalama olarak yüzde 17. Dünyadaki oran ise bu değerden birkaç puan yukarıda. Bu oranın artması için Türkiye’nin gıda ve tarım sektörlerini dönüştüren kadın girişimcileri EWA programı ile desteklemeye devam edeceğiz” dedi. EWA programına katılan 40 girişimden 6 tanesinin de program sonrasında yatırım almaya devam ettiğini ekledi.DİJİTAL KÖPRÜYE İLK İMZA TÜRKİYE VE KATAR, BULUT TEKNOLOJİLERİNE ÖNCÜLÜK EDECEK
Ortadoğu’yu Asya ve Avrupa’ya bağlayan dijital bir koridor oluşturmak için Katar’ın başkenti Doha’da ilk imzalar atıldı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Katar Bilgi ve İletişim Teknolojileri Bakanı Mohammed El Mannai refakatinde imzalanan mutabakat metni sayesinde Türkiye ve Katar, bulut teknolojilerine liderlik edecek.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Katar ziyaretinde iki ülke arasında yapılan stratejik iş birliği görüşmelerinin ardından; Türkiye’de teknolojinin gelişimi adına önemli bir adım atıldı. Microsoft ile DTech Cloud, bulut tabanlı teknolojiler alanında stratejik iş birliği konusunda anlaştı. Katar’ın başkenti Doha’daki The Ritz Cartlon Hotel’de gerçekleştirilen imza törenine Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Katar Bilgi ve İletişim Teknolojileri Bakanı Mohammed El Mannai katıldı.
DİJİTAL KÖPRÜ GENİŞLEYECEK
Microsoft ve DTech Cloud arasındaki stratejik iş birliğine şahitlik etmekten heyecan duyduğunu belirten Bakan Kacır, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Katar Emiri Şeyh Tamim Bin Hamad Al Thani huzurlarında, iki ülke arasında teknoloji alanında köprü kurmak amacıyla kritik bir mutabakat metni imzaladıklarını belirtti. Bakan Kacır, sözlerine şöyle devam etti;
Bugün, teknoloji ve bulut şirketi DTech Cloud ile Microsoft arasında bir kilometre taşı olacak stratejik iş birliğine şahitlik ediyoruz. Bu iş birliği ile başta Türkiye ve Katar’ın, ardından yakın coğrafyanın tamamının dijital dönüşümüne katkı sunulmasını amaçlıyoruz.
Umuyorum ki bu iş birliği sayesinde yapay zeka, siber güvenlik, hiper ölçekli servisler ve analitik gibi yeni nesil çözümler alanında Türkiye ve Katar arasındaki dijital köprünün daha da geliştirilmesine ve genişlemesine katkı sağlanacak; bölgenin teknolojik liderliği üstlenilecektir.
BULUT DOSTU ÜLKE
Katar ile Türkiye arasında dijital alanda ilişkilerin güçlendiğini görmekten duyduğu memnuniyeti dile getiren Katar Bilgi ve İletişim Teknolojileri Bakanı Mohammed Bin Ali Al Mannai, iki ülke arasındaki bağların geliştirilmesinde özel sektörün öneminin altını çizdi. Al Mannai sözlerine şöyle devam etti;
“Bugün, bulutu uygulamanın ve bulut dostu bir ülke olmanın sonuçlarını ve meyvelerini görebiliyoruz. Katar’da inşa edilen altyapıyı bir müttefik, dost ve güvenilir bir ortakla paylaştığımız için mutluyuz. Bugün iki şirket arasında temelleri atılan stratejik iş birliğinin dijital alandaki ilişkiyi daha da geliştirmesi adına sadece bir başlangıç olacağını umuyoruz.
Sadece işletmelerin değil, ülkelerin dijital dönüşümüne de inandıklarını belirten Microsoft Türkiye Genel Müdürü Levent Özbilgin ise, “Microsoft Türkiye’nin 30. Yılını kutlarken, bu gibi stratejik iş birlikleri aracılığıyla hem Türkiye’nin hem de komşu ülkelerin dijitital dönüşümüne katkı sağlamak son derece mutluluk verici. Türkiye’de faaliyet gösteren şirketlerin ve teknolojimizin sınırları aştığını ve inovasyona öncülük ettiğini görmekten gurur duyuyoruz. Daha fazla organizasyonun bulut teknolojilerini, özellikle de yapay zekayı ekonomik ilerleme için bir katalizör olarak kullanabilmesi için hem özel sektörle hem de her iki ülkenin kamu kurumlarıyla iş birliği içinde çalışmayı sürdüreceğiz” dedi.
DİJİTAL EKONOMİNİN ALTYAPISI GÜÇLENECEK
Dijital ekonomide öncü olacak çözümler üretmeyi hedeflediklerine değinen DTech Cloud’un kurucusu Bereket Murat Oktay ise “Bu iş birliği sayesinde Microsoft bulut bilişim altyapısından faydalanarak dijital ekonominin önünü açacak çözümler üretmeyi hedefliyoruz. Bulut tabanlı yapay zeka ve büyük veri analitiği ile sağlık, enerji ve üretim sektöründe müşterilerin dijital dönüşüm hedeflerine ulaşmalarını kolaylaştıracağız” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından imza törenine geçildi. İki bakanın refakatinde Microsoft Türkiye Genel Müdürü Levent Özbilgin ile DTech Cloud Kurucusu Bereket Murat Oktay arasında stratejik iş birliği için imza atıldı.
BAKAN KACIR: SANAYİ ÜRETİMİ VE İŞSİZLİK RAKAMLARINI DEĞERLENDİRDİ
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Necip Fazıl Kısakürek Başakşehir Kültür Yaşam Parkı açılışı sonrasında sanayi üretimi ve işsizlik rakamlarını değerlendirdi.
Bakan Kacır, burada basın mensuplarına yaptığı açıklamada; “Türkiye ekonomisi son on üç çeyrektir kesintisiz büyümesini sürdürüyor. Bugün TÜİK tarafından açıklanan yüzde 8.5 rakamı da son 11 yılın en düşük seviyesi olmuş oldu. Türkiye ekonomisini büyütmeye, Türkiye’nin yatırımlarla, istihdamla, üretimle, ihracatla büyümesini sağlayacak adımlar atmaya devam edeceğiz. Türkiye’miz doğru yoldadır. Doğru istikamettedir. Bu ikinci yüzyılı Türkiye yüzyıl yapabilmek adına hem merkezi hükümet tüm bakanlıklarımız hem de belediyelerimiz canla başla milletimizin hizmetinde olmayı sürdürüyoruz. Allah yolumuzu açık etsin. Biliyoruz ki insanımızın, vatandaşımızın beklentileri çok büyük. Türkiye Yüzyılı Türkiye’nin tüm unsurlarıyla, tüm bileşenleriyle kalkınmanın yüzyılı olacak. Sanayinin, teknolojinin girişimciliğin yüzyılı olacak. Eğitimin, gençliğin, kültürün yüzyılı olacak.” ifadelerini kullandı.
“ZULÜM İLE ABAD OLUNMAZ. KUCAĞINDA BEBEKLERİNİN CANSIZ BEDENLERİNİ TAŞIYAN ANNELERİN HIÇKIRIKLARI ÜZERİNE BİR MEDENİYET İNŞA EDİLMEZ, EDİLEMEZ”
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, İsrail’in ablukası altında bulunan Filistin’deki zulme sessiz kalmayacaklarını belirterek, ““Bugün kendisini başkalarından daha güçlü görüyor olması İsrail’e hastaneleri, okulları, kiliseleri, cami. Masum insanları, çocukları, kadınları, bebekleri öldürme hakkını asla tanımaz.” dedi.
Bakan Kacır, “Biz çocuklarımızın geleceğini konuşurken Filistin’de Gazze’de öldürülen çocukların bugününü göz ardı. Şunu bir kez daha ifade etmek istiyorum ki Türkiye için bütün bu çabalar ülkemizin elbette daha müreffeh yarınlara erişmesi için çok kıymetli. Güçlü Türkiye için, dünya değer zincirlerinde, küresel değer zincirlerinde bugünkünden daha kuvvetli rol üstlenebilen bir Türkiye için oldukça kıymetlidir. Ama en nihayetinde Türkiye’miz için. Asıl olan bütün bu çabalar neticesinde küresel düzeyde oynadığımız rolün dünyaya yeniden medeniyetimizin adalet ve merhamet değerlerini taşıyabilmesidir. Biz bütün bu çabaları, milli teknoloji hamlesi. Sanayimizi, teknolojimizi güçlendirecek tüm gayretleri günün sonunda insanlığın yararına sonuçlar doğurduğu ölçüde kıymetli görürüz. Hiçbir ülkenin teknolojik üstünlüğü. Başka ülkelere, başka toplumlara zulmetme hakkını ona tanımaz. Bugün kendisini başkalarından daha güçlü görüyor olması İsrail’e hastaneleri, okulları, kiliseleri, camileri, masum insanları, çocukları, kadınları, bebekleri öldürme hakkını asla tanımaz. Zulüm ile abad olunmaz. Kucağında bebeklerinin cansız bedenlerini taşıyan annelerin hıçkırıkları üzerine bir medeniyet inşa edilmez, edilemez” ifadelerini kullandı.
BAKAN URALOĞLU TURİSTİK DOĞU EKSPRESİ’Nİ UĞURLADI
Bakan Uraloğlu, ilk seferine 1949 yılında başlayan Doğu Ekspresi’nin 100 milyon kilometre yol kat ederek dünyanın çevresini tam 2 bin 500 kez dolaştığını söyledi. Bakan Uraloğlu, vatandaşlara alternatif bir tren yolculuğu sunmak amacıyla Kars-Erzurum-Kars arasında Turistik Bölgesel Tren seferlerinin de başladığını ve bilet satışlarının bugün itibarıyla yapıldığı müjdesini verdi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, bu sezonki ilk seferine çıkan Turistik Doğu Ekspresi’ni uğurlama törenine katıldı. Demiryolu yolculuğunun bir kültür olduğunu, ayrılık ve kavuşmaların bir tren düdüğüyle başladığını vurgulayan Bakan Uraloğlu, şunları söyledi:
“Anadolu’nun eşsiz topraklarını arşın arşın geçen Doğu Ekspresi ile seyahati bir adım daha ileriye taşıyan ‘Turistik Doğu Ekspresi’ni uğurlayacağımız bu anlamlı törende sizlerle bir araya gelmekten büyük memnuniyet duyuyorum. 1856’da İzmir-Aydın hattına ilk rayın döşenmesinden bu yana demiryollarımız; ülkemizin son 167 yılına şahitlik etmiş, Trenlerimiz yolcu ve yük ile birlikte bizi biz yapan birlik ve beraberliğimizi sağlayan değerlerimizi de taşımıştır. İnsanımız demir raylar üstündeki trenlerimizle hayallerine doğru yolculuk etmiştir. Ayrıca tren yolculukları yakın geçmişten çağrışımlar uyandırdığından, nostaljiktir. Demiryolu yolculuğu bir kültürdür. Ayrılık ve kavuşma bir tren düdüğü ile başlar. İlk seferine 1949 yılında başlayan Doğu Ekspresi de, hizmet verdiği her dönemde Türk kültür mirasının maddi ve manevi değerlerinin izinde dolaşmıştır.”
100 MİLYON KM YOL YAPTI
Bakan Uraloğlu, Doğu Ekspresinin; Ankara-Kars hattında 74 yıldır, bin 360 kilometrelik parkurunu ortalama 26 saatte tamamladığına dikkat çekerek, “Hizmete girdiği günden bu yana 100 milyon kilometrenin üstünde yol yaptı. Buna göre dünyanın çevresini 2 bin 500 kez dolaşacak kadar mesafe kat etti. Dünyanın en güzel ilk 4 tren rotasından biri olarak büyük ilgi gören Doğu Ekspresi’ne ilave olarak 29 Mayıs 2019 tarihinde yeni bir anlayışla “Turistik Doğu Ekspresi“ sefere koyduk. Şimdi çok daha konforlu bir şekilde ülkemizin güzelliklerini tanıtmak üzere yol alıyor. Ankara’dan Kars’a uzanan, Anadolu’nun eşsiz tarihi ve coğrafyasında geçen bir yolculuk sunuyor. Anadolu’ya çiçek gibi serpilen dünya güzeli kültür varlıklarımızı ve yerleşimlerimizi tanıtmak için yollara düşüyor. Bizlere tarihimizi ve kültürümüzü hatırlatıyor” diye konuştu.
TURİSTİK DOĞU EKSPRESİ 2019 YILINDAN BERİ 66 BİNİN ÜZERİNDE YOLCU TAŞIDI
“Turistik Doğu Ekspresi; Kars- Ankara yönünde İliç ve Divriği ve Sivas’ta 180’er dakikalık duruşla 34 saat 30 dakikalık bir seyahat ile eşsiz bir gezi ve manzara şöleni sunuyor” diyen Bakan Uraloğlu, “Özellikle gençler, doğa tutkunları, fotoğraf çekmek isteyen gruplar başta olmak üzere her yaştan yolcuya yüksek kalitede, farklı bir tatil seçeneği imkânı sağlıyor. 2019 yılında ilk sefere konulduğundan bugüne kadar 66 bin üstünde vatandaşımız seyahat etti” ifadelerini kullandı.
BU YIL 84 SEFER GERÇEKLEŞTİRECEK
Bakan Uraloğlu, bugün başlayan yeni sezonunda; Ankara-Kars yönünde 42, Kars-Ankara yönünde 42 olmak üzere toplam 84 sefer gerçekleştirileceğinin de altını çizerek, “Ayrıca bayram, sömestır, yılbaşı gibi özel günler için ek seferler de düzenleyeceğiz. Bu sürede yaklaşık 13 bin üstünde seyahat tutkununa hizmet vererek hayallerini gerçeğe dönüştüreceğiz. Burada yeri gelmişken şunu da belirtmek istiyorum. Malum Turistik Doğu Ekspresi’ne vatandaşlarımızın ilgisi çok fazla. Dolayısıyla bilet bulmakta güçlükler yaşayabiliyorlar ve bu durum özellikle Ankara’dan Kars istikametine yola çıkan trenlerimizde oluyor. Oysa aynı güzergâh üzerinde Kars’tan Anakara istikametine yola çıkan dönüş trenlerimizde var. Ve talep biraz daha az olduğu için bu istikamette bilet temin etmek kısmen daha kolay. Vatandaşlarımız Ankara’dan trenle yola çıkıp Kars’tan başka ulaşım modları ile dönebilecekleri gibi aynı işlemi önce Kars’a gidip oradan trenle Ankara’ya dönerek gerçekleştirebilirler. Bu bilgiyi de sizlerle paylaşalım” şeklinde konuştu.
TURİSTİK DOĞU EKSPRESİ TÜRKİYE’NİN YENİ YÜZÜ VE VİZYONUYLA ÖRTÜŞEN BİR ETKİNLİK SUNUYOR
Bakan Uraloğlu, “Aslında Turistik Doğu Ekspresi hem vatandaşlarımıza hem de yurtdışından ülkemize gelen konuklarımıza, demiryollarımızın yeni yüzü ve vizyonuyla, dahası Türkiye’nin yeni yüzü ve vizyonuyla örtüşen bir etkinlik sunuyor. Turistik Doğu Ekspresi’nin dışında yurt içinde yeni rotalarda işletilebilecek turizm amaçlı trenlerin sefere konulması ile ilgili başta Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği, sivil toplum kuruluşları, turizm acenteleri ve ilgili kurumlarla çalışmalarımız da devam ediyor” dedi.
ALTERNATİF TREN MÜJDESİ
Bakan Uraloğlu, yeni bir müjde de vereceğini de belirterek, “Sizlerle yeni bir müjde paylaşmak istiyorum. Vatandaşlarımıza alternatif bir tren yolculuğu sunmak amacıyla Kars-Erzurum-Kars arasında Turistik Bölgesel Tren seferlerini başlatıyoruz. Bilet satışlarına bugün itibariyle başlıyoruz. Turistik Bölgesel Trenimiz; 15 Ocak -18 Şubat tarihleri arasında Cuma, Cumartesi ve Pazar günleri çalışacak. 230 kişi kapasiteli trenimiz, çalıştığı dönem içinde 15 gidiş, 15 dönüş olmak üzere toplam 30 sefer yapacak. Erzurum-Kars arasında eşsiz bir yolculuk deneyimi yaşatacak” diye konuştu.
SON 21 YILA KADAR DEMİRYOLLARI ÇAĞIN İHTİYAÇLARI KARŞISINDA GERİ KALDI
Bakan Uraloğlu, “Demiryollarımız biraz önce de söylediğim gibi biz yapan değerleri de taşımış ve ülkemiz kültür, sanat ve sosyal hayatına büyük katkılar sağlamıştır. Ancak son 21 yıl öncesine kadar neredeyse yarım asır boyunca göz ardı edilerek yatırım eksikliğinden dolayı çağın ihtiyaçları karşısında geri kalan demiryolları, Sayın Cumhurbaşkanımız liderliğindeki AK Parti Hükümetleri döneminde, ulaştırma politikaları içerisinde yeniden Devlet Politikası haline gelmiştir. Büyük yatırımlar, iyileştirme, yenileme ve kalkınma hamleleri gerçekleştirdik. Böylece demiryollarımız üstündeki ölü toprağını attı. Tekrar vatandaşımızın ilgisini ve güvenini kazandı. Bu başarının altında; ülkemizi hızlı tren hatlarıyla donatmamız, Marmaray’ı inşa etmemiz, modern tren garları tasarlarken bir yandan da mevcut kültür mirasımıza sahip çıkmamız yatmaktadır. Çürümeye terk edilmiş hatlarımızı ve tren setlerimizi yenilememiz ve modern bir hale getirmemiz yatmaktadır” dedi.
DEMİRYOLLARINDA ATATÜRK DÖNEMİNDEKİ BAHAR HAVASINI YENİDEN OLUŞTURDUK
Bakan Uraloğlu, Demiryollarında Atatürk dönemindeki bahar havasını yeniden oluşturduklarını da kaydederek, “O muhteşem heyecanı yeniden yakaladık. Tarihi İpek Yolunun canlandırılmasını amaçlayan “Tek Yol Tek Kuşak” girişiminin en önemli halkasını oluşturan Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı’nı inşa ettik. Bu proje ile birlikte Asya ile Avrupa kıtaları arasında kesintisiz demiryolu ulaşımı mümkün hale getiren Marmaray ile Londra’dan Pekin’e kadar en güvenli, kısa ve ekonomik uluslararası demiryolu koridorunu oluşturduk. 2003 yılında yaklaşık 11 bin kilometre olan demiryolu uzunluğumuza; 2023 yılı itibariyle, 2 bin 250 kilometresi YHT ve Hızlı tren hattı olmak üzere yaklaşık 3 bin kilometre ekledik. Yaklaşık 14 bin kilometreye yükselttik. Hızlı trenlerimizle konforlu, hızlı ve modern seyahat hizmetini doğrudan ve dolaylı olmak üzere 19 ilimize ve ülke nüfusumuzun neredeyse yarısına ulaştırdık. Hızlı Tren ile bugüne kadar yaklaşık 80 milyon yolcu taşıdık. Eğer AK Parti Hükümetleri demiryollarına yatırım yapmasaydı, bugün Turistik Doğu Ekspresi’nden, yenilikçi demiryollarından, tren kültüründen bahsetmek de mümkün olmayacaktı. Son 21 yılda öyle bir çıkış yakaladık ki, bundan sonra kimse demiryollarını ihmal etmeye, yapılan bu yatırımları durdurmaya teşebbüs edemeyecektir. Yeniden seferlerine başlayan Turistik Doğu Ekspresi’ne yol selameti, tüm kıymetli yolcularımıza da keyifli yolculuklar diliyorum” diye konuştu.
Ülkemizde peynir üretimi ve taklit tağşiş sorunu
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, yaptığı görüntülü basın açıklamasıyla Ülkemizdeki peynir üretimi ve taklit tağşiş sorununa dikkat çekti.
“Peynirde taklit ve tağşişe müsaade edilmemesi gerekiyor”
“Peynir de çok fazla çeşidin bulunması, taklit ve tağşiş yapmanın boyutlarını artırıyor” vurgusu yapan Bayraktar, “Bu kadar fazla ürünün takibi ve denetlenmesi zor olurken, son 2 yılda peynir fiyatlarında 4 kata varan artışların görülmesi tüketicimizin alım gücünü azaltıyor” dedi. Bayraktar’ın basın açıklaması şöyle;
“Alım gücünün azalması merdiven altı diye tabir edilen tağşişli peynir üretimini de tetikliyor.
Haksız kazanç sağlamak ve birim maliyetleri düşürmek için peynir yapımında; süt yağı haricinde yağ kullanımı, koyun ve keçi peynirlerine inek sütü karıştırılması, ürün yapısını sertleştirmek için nişasta kullanımı, küf ve maya oluşumunu engellemek amacıyla izin verilen miktardan fazla natamisin kullanımı gibi değişik yöntemlere başvuruluyor.
Özellikle piyasada tost peyniri, üçgen peynir ve kahvaltılık peynir gibi eritme peynirler sorunu çok daha önemli hale getiriyor. Bu peynirler birçok peynir çeşidinin süt tozu ve tereyağı bazlı süt ürünlerinin ve homojenliği sağlayıcı kimyasal maddelerin karıştırılması ile yüksek sıcaklıklarda işlenerek elde edildiği için tağşişe en açık ürünlerdir.
Ne yazık ki tüketicilerimizin bütün tağşiş ve taklitleri fark etmesi de mümkün değildir. Halk sağlığını tehdit eden bu konuda kontrol ve denetimlerin sıkılaştırılarak, taklit ve tağşişe yeltenenlere müsaade edilmemesi gerekiyor. Tüketicilerimizin de ürünleri ambalajlı ve etiketli, güvendikleri markalardan almaları yararlarına olacaktır.
Etiket bilgisi çok önemlidir ve tüketicilerin etiket bilgisini dikkatli incelemesi gerekiyor.”
“Peynirde dünya üretiminde 9’uncu sırada olan ülkemizde 200’e yakın peynir çeşidi bulunuyor”
“Dünyada yaklaşık 22 milyon ton peynir üretiliyor ve 39,3 milyar dolarlık ihracat yapılıyor. Ülkemiz 723 bin ton üretim ile dünyanın 9’uncu, Avrupa Birliği ülkeleri arasında 6’ncı sırada yer alıyor.
Dünya peynir üretiminde ABD 6,4 milyon ton ile ilk sırayı alırken, ABD’yi 2,5 milyon tonla Almanya, 1,7 milyon tonla Fransa, 1,2 milyon tonla İtalya, 1,1 milyon tonla Rusya, takip ediyor.
Türkiye gerçekleştirilen üretim ile dünyanın en büyük peynir üreticilerindendir. Ülkemizin yöresel zenginliği peynirde çeşit sayısını artırıyor. Üretimi yapılan peynir çeşidinin 200’e ulaştığı biliniyor.
Türkiye’de tüketimi en yaygın olan peynirler; beyaz peynir, deri peyniri ve kaşar peyniri olmakla birlikte, yöresel peynirler yönünden de ciddi bir çeşitlilik bulunuyor.”
“Ürettiğimiz 200 peynir türüne karşılık ihracatımız 203 milyon dolar”
“Peynir ihracatımız, 2022 yılında 203 milyon dolar olarak gerçekleşti. Fakat ülkemiz dünya peynir ihracatında hak ettiği konumda değildir.
Ülkemiz, Dünya peynir üretiminde 9. sırada yer almasına rağmen ihracatta 25. sırada yer alıyor. 2022 yılında ürettiğimiz toplam peynirin sadece yüzde 6,2’si ihraç edildi. 2023 yılı Ocak-Ekim döneminde ise peynir ihracatımız 156 milyon dolar oldu. Bu rakamlar oldukça düşüktür.
Almanya 6,2, Hollanda 5,4, İtalya 4,6 milyar dolar ile dünyanın en büyük peynir ihracatçılarıdır. Peynir ihracatının hak ettiğimiz değeri almamız ve ihracatta daha iyi seviyelere ulaşmamız gerekiyor. Türkiye yaklaşık 133 ülkeye peynir ihraç ediyor. Ancak ihracatın yüzde 76,5’i sadece 10 ülkeye, yüzde 23,5’i ise 123 ülkeye yapılıyor.
Peynir ihracatında birim fiyatları diğer ülkelere göre düşük kalıyor. Türkiye bir kilo peyniri 4,18 dolara ihraç ederken, İtalya 2 kat, Fransa 1,4 kat, Hollanda ise 1,3 kat daha pahalıya satıyor. Bu durum hedef pazarlara girmek kadar mevcut pazarlardaki payımızın da artırılmasına yönelik çalışmaların artırılması gerektiğini gösteriyor”
“Peynirde markalaşma ve tanıtıma önem verilmesi gerekiyor”
“Ülkemizin çeşitli yörelerinde üretilen zengin bir peynir kültürü bulunuyor. Her çeşit peynirimizin kendine özgü üretim yöntemi, benzersiz bir lezzet profili var. Bu peynirlerden 40’ı coğrafi işaret alarak tescillenmiş, 18’i için de tescil başvurusu yapılmıştır.
Ezine Peynirimiz ise Avrupa Birliği’nden coğrafi işaret tescili alan ilk Türk Peyniri olmuştur. Ancak ülkemiz tüm bu zenginliğe rağmen dünya peynir ihracatından binde 5 oranında pay alıyor. Bu durum markalaşmanın ve tanıtımın ne kadar önemli olduğunu gözler önüne seriyor.
Ülkemizdeki peynir çeşitlerinin her biri AB tescili alabilecek kalitededir. Amacımız bu lezzetleri dünya tüketicisiyle buluşturmak, Türk mutfağının vazgeçilmez bir parçası olan bu peynirleri bir marka haline getirerek sınırlarımızın dışına çıkarmak olmalıdır.”
“Üretimdeki sorunlar çözülmeden, dış pazarlarda rekabet etmek mümkün değildir”
“Üretimde yaşanan sorunlar çözüme kavuşturulmadan dış pazarlarda rekabet etmek mümkün değildir. Hedefimiz 200’e yakın çeşit peynirimizi dünya tüketicisiyle buluşturmak olmalıdır. Önceliğimiz; yem başta olmak üzere girdilerdeki fiyat artışlarına yönelik etkili tedbirler almak, üreticilerimize sürdürülebilir gelir, tüketiciye ulaşılabilir fiyattan gıda sağlayacak politikaları hayata geçirmek olmalıdır.
Çiğ süt fiyatları değişen piyasa koşullarına göre güncellenmeli, süt üreticilerimiz mağdur edilmemelidir. Ülkemizde üretilen sütün büyük bir kısmı, çiftçilerimizi kırsalda tutan, küçük aile işletmeleri tarafından üretiliyor. Bu sektörü ayakta tutan aile işletmeleridir. Bu işletmeler üretime küstürülmemeli, ayakta kalması sağlanmalıdır.
Ülkemizde süt ürünlerinde tüketim alışkanlığı kazandırmak için okul sütü programının tekrar hayata geçirilmesi, peynir gibi süt ürünleriyle çeşitlendirilerek, sosyal yardımlarda peynire de yer verilmesi gerekiyor. Peynir tüketiminin artırılması için üretim maliyetleri düşürülmeli, uygun fiyatlı sağlıklı ürünlerin tüketici sofrasına ulaşması sağlanmalıdır.”
KRUVAZİYER GEMİ VE YOLCU SAYILARINDA REKOR
Bakan Uraloğlu, 2023 yılı Ocak-Kasım döneminde limanlara uğrak yapan kruvaziyer gemi sayısında artış yaşandığını açıklarken, “Limanlarımıza uğrayan kruvaziyer gemi sayısı geçen yılın aynı dönemine göre göre yüzde 19,4 artışla 1.167 adet, kruvaziyer gemisi ile gelen yolcu sayısı da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 51,6 artışla 1 milyon 517 bin 933 oldu. Bakan Uraloğlu, 2023 yılı hedefi olan 1,5 milyon kruvaziyer yolcu sayısının Kasım ayı itibarıyla aşıldı” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Denizcilik Genel Müdürlüğü tarafından açıklanan, Türkiye limanlarına demir atan kruvaziyer gemi ve yolcu sayısı istatistiklerini değerlendirdi. Kruvaziyer turizminde hareketli bir yıl geçtiğini vurgulayan Bakan Uraloğlu, “Türkiye turizmde talep gören bir ülke oldu. Bunun da en büyük göstergesi giderek artan kruvaziyer turizmi. Limanlarımıza gelen kruvaziyer gemi ve yolcu sayılarında geçen yıla oranla rekor bir artış oldu” ifadelerine yer verdi.
KRUVAZİYER GEMİ SAYISINDA 2023 OCAK-KASIM DÖNEMİNDE GEÇEN YILA GÖRE YÜZDE 19,4, YOLCU SAYISINDA DA YÜZDE 51,6 ARTIŞ OLDU
Bakan Uraloğlu, bu yılın Kasım ayı ve Ocak-Kasım döneminde limanlara uğrayan kruvaziyer gemi ve yolcu sayısına ilişkin şu bilgileri paylaştı:
“2023 yılı Kasım ayında limanlarımıza uğrak yapan kruvaziyer gemi sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 39,7 artışla 95 oldu. Kasım ayında limanlarımıza gelen kruvaziyer yolcu sayısı ise geçen yılın aynı ayına göre yüzde 59,7 artışla 124 bin 563 oldu. 2023 yılı Ocak-Kasım döneminde limanlarımıza uğrak yapan kruvaziyer gemi sayısı geçen yılın aynı dönemine göre göre yüzde 19,4 artışla 1.167, limanlarımıza gelen kruvaziyer yolcu sayısı da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 51,6 artışla 1 milyon 517 bin 933 oldu.”
Bakan Uraloğlu, 2023 yılı hedefi olan 1,5 milyon kruvaziyer yolcu sayısının 1 milyon 517 bin 933 milyon yolcu ile Kasım ayı itibarıyla aşıldığını vurgularken, “Yılsonunda hedeflenen 1.200 adet kruvaziyer gemi sayısına da ulaşmayı bekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Kruvaziyer turizminin gelişmesi için yatırımlarına devam ettiklerini vurgulayan Uraloğlu, “Cennet vatanımızın her köşesine hak ettiği yatırımı yapıyoruz. Yatırımlarımızın sonucunu aldığımızı görmekten de gurur duyuyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
KRUVAZİYER GEMİ VE YOLCU SAYILARININ LİMANLARA GÖRE DAĞILIMI
Bakan Uraloğlu, 2023 yılı Kasım ayı ve Ocak-Kasım döneminde kruvaziyer gemi ve yolcu sayılarının limanlara göre dağılımına dair de şu bilgileri verdi:
Kuşadası Limanı:
2023 yılı Kasım ayında Kuşadası Limanı’na 35 kruvaziyer gemi, 44 bin 495 kruvaziyer yolcu geldi. 2023 yılı Ocak-Kasım döneminde ise Kuşadası Limanı’na 523 kruvaziyer gemi, 774 bin 884 kruvaziyer yolcu geldi. Bu sayı ile en fazla kruvaziyer geminin uğrak yaptığı ve en fazla kruvaziyer yolcuya ev sahipliği yapan liman, Kuşadası Limanı oldu.”
İstanbul Limanları:
2023 yılı Kasım ayında İstanbul Limanları’na 25 kruvaziyer gemi, 41 bin 748 kruvaziyer yolcu geldi. 2023 yılı Ocak-Kasım döneminde ise İstanbul limanlarına 219 kruvaziyer gemi, 392 bin 382 kruvaziyer yolcu geldi.
Bodrum Limanı:
2023 yılı Kasım ayında Bodrum Limanı’na 2 kruvaziyer gemi, 950 kruvaziyer yolcu geldi. 2023 yılı Ocak-Kasım döneminde ise Bodrum Limanı’na 97 kruvaziyer gemi, 101 bin 159 kruvaziyer yolcu geldi.
Çeşme Limanı:
2023 yılı Kasım ayında Çeşme Limanı’na 1 kruvaziyer gemi, 543 yolcu geldi. 2023 yılı Ocak-Kasım döneminde ise Çeşme Limanı’na 76 kruvaziyer gemi, 52 bin 30 kruvaziyer yolcu geldi.
Çanakkale Limanı:
2023 yılı Kasım ayında Çanakkale Limanı’na 1 kruvaziyer gemi, 847 kruvaziyer yolcu geldi. 2023 yılı Ocak-Kasım döneminde ise Çanakkale Limanı’na 40 kruvaziyer gemi, 19 bin 672 kruvaziyer yolcu geldi.
Diğer Limanlar:
2023 yılı Ocak-Kasım döneminde ise en fazla kruvaziyer gemisi gelen ilk 5 liman dışındaki diğer limanlara toplam 212 kruvaziyer gemi, 177 bin 806 kruvaziyer yolcu geldi.
2017 yılından bu yana Kasım ayında Samsun’a ilk kez 2 adet kruvaziyer gemi geldi.