Ekonomi

Ekonomi-teknoloji ve TUİK verileri (31.08.2021)

Her yatırım “insan, iklim ve toplum üzerindeki etkisi nedir?sorusuyla başlamalı

Toplum ve çevre için değer yaratma amaçlı yatırımların geliştirilmesi için faaliyet gösteren EYDK, ormanları koruyan bir etki yatırımı örneği olan IFC Orman Tahviline dikkat çekiyor.

Geçtiğimiz birkaç yıl, en yüksek getiri gibi tek boyutlu yatırım amaçlarına karşı bir tepki olarak etki yatırımının yükselişine tanık oldu. Etki yatırımı toplum ve çevre için değer katmayı amaçlıyor. Bir diğer deyişle etki yatırımcısı için toplum ve çevre için değer yaratma ve finansal getiriyi eşit derecede önemli görüyor. Etki Yatırımı Danışma Kurulu EYDK, bir platform görevi görerek Türkiye’de bu tür etki yatırımlarının geliştirilmesini sağlıyor. EYDK’nın işlevleri arasında, bir yandan ülke olarak etki yatırımı konusunda öncelikli alanlarının belirlenmesi, diğer yandan da tüm paydaşların ortak bir dil etrafında birleştirilerek ortak çalışmalar gerçekleştirilmesinin sağlanması yer alıyor.

Etki yatırımlarının en güzel örneklerinden biri: Ormanları koruyan etki yatırımı

Politika geliştirme ve uygulama süreçlerini desteklemek ve karşılıklı fayda sağlayan küresel, bölgesel ve yerel ortaklıklar kurma görevi de gören EYDK, ormanları koruyan bir etki yatırımı örneği olan IFC Orman Tahviline dikkat çekiyor. International Finance Corporation’ın kapsamında ihraç edilen IFC tahvili , türünün ilk örneği, anapara korumalı sabit getirili bir enstrüman.

Bilindiği üzere 2021 yılının temmuz ve ağustos aylarında sadece Manavgat’ta 57 bin hektarlık orman alanı yangın sonucu yitirildi. Ancak ormanların karşılaştığı sorunlar ne yazık ki son zamanlarda dünya gündemine oturan yangınlarla sınırlı kalmıyor. Gezegenimiz her yıl Ankara’nın yüzölçümünün iki katından daha fazla alanı kaplayan ormanını kaybediyor.

Ormansızlaşma, orman arazisindeki ağaçların tamamen ortadan kaldırılması ve o alanın tarım, hayvancılık veya kentsel dönüşüm gibi başka bir amaç için kullanılmasını ifade ediyor. IFC’ye göre, önümüzdeki 10 yıllık dönemde ormansızlaşmanın yarı yarıya azaltılabilmesinin 75 ile 300 milyar dolar arasında mali bir değere denk olacağı tahmin ediliyor.

Orman Bozulması ise, ormanın hala var olduğunu ancak artık sağlıklı olmadığını ifade eder. Bozulmaya uğrayan bir ormanın sağlığı, etrafındaki insanları ve vahşi yaşamı destekleyemeyecek noktaya gelene kadar zayıflamaya devam eder. World Wildlife Fund for Nature’a (WWF) göre, dünyadaki ormanların yüzde 47’sinin 2030 yılına kadar ormansızlaşma veya bozulma riski altında olduğu tahmin ediliyor.

IFC tarafından ilk kez 2016 yılında uygulamaya konan orman tahvili, tahvil sahiplerine karbon kredisi şeklinde kupon ödemeyi amaçlayan bir program olarak tasarlandı. Kuponun REDD+ kriterlerine uyan projeler aracılığıyla ormanların korumasını desteklemesi ve tahvil sahiplerine nakit veya karbon kredileri seçeneği sunması amaçlanıyor. Bu şekilde desteklenen projelerin ormansızlaşmayı azaltması, nesli tükenmekte olan bitki ve hayvanları koruması, belli bölgelerdeki topluluklar için sürdürülebilir ekonomik fırsatlar geliştirmesi bekleniyor. IFC’nin AAA derecesinde bir tahvil ihraççısı olması bu tahvilin yatırımcılar için büyük risk teşkil etmeyen bir yapıya sahip olduğuna işaret ediyor.

Bu tahvillerin yatırımcıları, kupon ödemelerini isterlerse nakit ya da karbon kredisi olarak alabiliyorlar. Yatırımcılar, karbon kredilerini kendi sera gazı emisyonlarını sıfırlamak için kullanabilecekleri gibi, karbon kredisi piyasasında satarak nakite de çevirebiliyorlar. Böylece finansal ve ekolojik hedeflerine dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ulaşabiliyorlar.

Diğer yandan tahvil ihracıyla sistemde toplanan kaynak özel sektörde sürdürülebilir kalkınmayı destekleyen ormancılık projelerine aktarılıyor ve herkes için bir kazan-kazan durumu yaratılıyor. Karma finansman yöntemiyle kamu kaynaklarının da tahvil sürecinde kullanılabildiği durumlarda, sürdürülebilir ormancılık projelerine aktarılabilecek meblağ ve yaratılan etki de dolayısıyla artıyor.

Etki yatırımı kavramı nasıl ortaya çıktı?

Dünya gündeminde 2015 yılından bu yana ivme kazanan etki yatırımı kavramı Türkiye’de yeni yeni filizleniyor. Ülkemizde etki yatırımı kavramının temelleri, Nisan 2019’da T.C. Dışişleri Bakanlığı ile Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Türkiye ofisi tarafından hazırlanmasına karar verilen “Türkiye’de Etki Yatırımı Ekosistemi” adlı raporun tamamlanmasıyla atıldı. Türkiye’de etki yatırımı potansiyeli taşıyan paydaşları haritalayan ve potansiyel ekosistemin ilk analizini içeren bu rapor, Kasım 2019’da T.C. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi’nin ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Özel Sektör Merkezi’nin (UNDP IICPSD) katkılarıyla yayınlandı ve 10. Boğaziçi Zirvesi’nde tanıtıldı. Etki yatırımı konusunda ülkemizde yapılan ilk yayın olan bu rapor, etki yatırımını “yeni bir iş modeli” olarak tanıtırken, ülke olarak bu alanda kapasite geliştirmemizi, sermayeyi etki ekonomisi bağlamında yönlendirmemizi ve dışardan sermaye çekmemizi sağlayacak önemli bir başlangıç noktasıdır.

Bugün uluslararası ortama bakıldığında, etki yatırımı konusunda faaliyet göstermeye hazırlanan birçok ülkede bu denli yol gösterici bir raporun bulunmadığı gözlemleniyor. Söz konusu raporun yayınlanmasını takiben, T.C. Dışişleri Bakanlığı’nın çağrısı ve Türkiye Kalkınma Yatırım Bankası’nın ev sahipliğinde Aralık 2019’da düzenlenen ve ilgili tüm paydaşların hazır bulunduğu çalıştay, Türkiye’de etki yatırımı konusunda atılacak adımların belirlenmesi konusunda bir diğer önemli kilometre taşı oldu.

Türkiye’de Etki Yatırım Ekosistemi” çalışmasının bulgularından yola çıkan UNDP IICPSD,  son olarak Mart 2021’de yayınladığı “Türkiye için SKA Yatırımcı Haritası” ile etki yatırımcılarına Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına uyumlu 9 öncelikli sektör altında 27 yatırım alanı  fırsatlarını göstermeyi amaçlıyor.

EYDK Başkanı Şafak Müderrisgil, küresel ortamda, yatırımların giderek “etki” odağına evrilmeye başladığını, hatta “etki ekonomisi” kavramının giderek yaygınlaştığını vurgulayarak şöyle dedi: “Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarını ilan etmesinden hemen sonra dünya gündemine hızlı bir giriş yapan etki yatırımları, 2015 yılında 15,2 milyar dolarla başlayan potansiyelini bugün 2,3 trilyon dolara çıkarmış durumda. COVID-19 süreci, etki yatırımlarının daha da ivme kazanmasına neden oldu diyebiliriz. Küresel sorunların çözümünde salt özel sektör yatırımı ve/veya sadece kamu bütçesiyle ilerlenemeyeceği artık biliniyor. Bugün artık bir yatırımdan elde edilecek finansal getiriyle birlikte o yatırımın toplum ve çevre üzerinde oluşturacağı katma değerin de ne olacağı soruluyor. Dünyada finans sistemleri ve hukuki düzenlemeler; sosyal ve çevresel etki kriterlerini esas alarak değişmeye, dönüşmeye başladı.  EYDK olarak hedefimiz; Türkiye içinde etki yatırımı modelinin savunuculuğunu yaparak kişiler ve kurumlar nezdinde anlaşılmasını sağlamak, kapasite geliştirmek ve Türkiye’nin etki yatırımı konusunda yurt dışına açılan penceresi olmak; bu amaçla etki yatırımının en iyi uygulama örneklerini paylaşıyoruz. Bir kez kaybedildiğinde yerine konması çok güç olan ve sürdürülebilir kalkınma için hayati önem taşıyan doğal kaynaklarımızın korunması için orman tahvilleri gibi örnekler ülkemiz için de uyarlanabilecek bir çözüm yolu olabilir.”

Kayseri OSB Başkanı Tahir Nursaçan “EKONOMİK ZAFER İÇİN DAHA ÇOK YOLUMUZ VAR”

Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Nursaçan, TÜİK’in açıkladığı ihracat verilerine göre Temmuz ayında Kayseri’nin ihracatının geçen yılın aynı ayına göre yüzde 9,1 oranında arttığını belirtti. Başkan Nursaçan, yılın ilk 7 ayında gerçekleşen ihracat rakamında ise yüzde 44 artış gerçekleştiğini kaydetti. Başkan Nursaçan, daha fazla üretim ve daha fazla ihracat için kenetlenilmesi gerektiğini belirtti.

Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı Tahir Nursaçan, olumsuz dış etkenlere rağmen sanayicinin üretim ve ihracatta tarih yazmaya devam ettiğini söyledi. TÜİK’in açıkladığı Temmuz ayı ihracat rakamlarını değerlendiren Başkan Tahir Nursaçan, “Temmuz ayında Türkiye genelindeki ihracatımız geçen yılın aynı ayına göre %10,2 artarak 16 milyar 415 milyon dolar olarak gerçekleşti. Yılın ilk 7 ayındaki ihracatımız ise %34,9 oranındaki artışla 121 milyar 325 milyon dolara yükseldi. Kayseri’de ise Temmuz’da geçen yılın aynı ayına göre yüzde % 9,1 artış yaşandı ve ihracatımız 258 milyon 325 bin dolar olarak gerçekleşti. Yılın ilk 7 ayındaki ihracatımı ise % 44’lük artışla 1 milyar 941 milyon 804 bin dolara yükseldi” dedi.

Türk sanayicisinin ekonomik kalkınma için çok önemli mesafeler kat ettiğini vurgulayan Başkan Nursaçan, “Sanayicimize destek verilir ve her noktada birlik beraberlik sağlanırsa kısa zamanda büyük atılımlar yapmaya muktediriz. Cephede kazandığımız zaferleri ekonomide de yaşayabilmemiz için daha çok üretip daha çok ihracat yapmamız gerekiyor” diye konuştu.

“EKONOMİMİZ BÜYÜDÜKÇE TEKNİK ELEMAN İHTİYACIMIZ ARTIYOR”

Kayseri Organize Sanayi Bölgesi Yönetim Kurulu Başkanı ve Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu (OSBÜK) Yönetim Kurulu Üyesi Tahir Nursaçan, mesleki ve teknik liselere olan ihtiyacın her geçen gün arttığını belirtti. Bu ihtiyacı gördükleri için ikinci teknik koleji yapmak üzere tüm hazırlıkları tamamladıklarını vurgulayan Başkan Nursaçan, Türkiye ekonomisinin can damarını oluşturan Organize Sanayi Bölgelerinin, en büyük eksikliklerinden olan yetişmiş eleman eksikliğini giderme konusunda kendi göbeklerini kendi elleriyle kesmeye çalıştıklarını kaydetti.

Türkiye’nin en büyük ihtiyaçlarından olan mesleki ve teknik lise mezunu meslek sahibi eleman yetiştirme konusunda kolları sıvayan Organize Sanayi Bölgeleri, bölgesel ihtiyaçları karşılamaya yönelik oluşturulan Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleri ile nefes alıyor. Organize Sanayi Bölgeleri İçi Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleri Raporu’na göre, Türkiye’de 42 ilde 66 OSB içinde 76 Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi bulunuyor. Bu okullarda sanayinin ihtiyaç duyduğu 47 alan ve 105 dal mevcut. Bu liselerde okuyan öğrenci sayısı ise 60 bin 890. Bu öğrencilerin hemen hemen tamamı, içinde bulundukları OSB’lerde staj yapıyor ve iş imkânı buluyor.

“OSB İÇİ MESLEK LİSELERİ SANAYİNİN İTİCİ GÜCÜ OLUYOR”

Kayseri OSB Yönetim Kurulu Başkanı ve OSBÜK Yönetim Kurulu Üyesi Tahir Nursaçan, OSB içi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrenci sayısı itibarıyla en büyük kapasitenin Kayseri OSB’de olmasına rağmen yetersiz olduğunu vurgulayarak, “OSB içi meslek liselerimiz, günümüzde sanayimizin itici gücü durumuna gelmiştir. İstediğiniz kadar sermayeniz, altyapınız ve kaynağınız olsun, eğer bunları çalıştıracak kalifiye elemanınız yoksa beyhudedir. Bugün itibarıyla idaremizde bulunan Özel Kayseri OSB Teknik Koleji öğrenci sayımız, raporda da tespit edildiği gibi 2 bin 775’dir. Bu öğrencilerimizin tamamı OSB’mizde staj yapmakta ve iş bulmaktadır. Ancak, biz meslek lisemize müracaat eden öğrencilerimizin hepsine kapasitemizin dolması sebebiyle olumlu cevap veremiyoruz” diye konuştu.

OSB içi Mesleki ve Teknik Anadolu Liseleri’nin içinde kurulduğu OSB’nin ihtiyaçlarına göre yapılandığına işaret eden Başkan Nursaçan, “Biz 2 bin 500 öğrenci daha kabul edecek bir okul planlıyoruz. Bununla ilgili çalışmalarımız son aşamasına geldi. Öğrencilerden ve ailelerden teveccüh görüyoruz. Sanayicimizin de talebi var. Biz de OSB olarak bu ihtiyacı gidereceğiz. Bir kez daha tekrar ediyorum ki, eli tornavida tutan yetişmiş 5 bin elemanın işi şu anda bizin OSB’mizde hazır. Devletimizin bu okulların açılmasındaki gayret ve destekleri için minnetlerimi sunarken, bizim OSB’miz ve diğer OSB’lerin taleplerinin de bir an önce değerlendirilmesini bekliyorum” dedi.

OSB İÇİ MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSELERİ RAPORU

– Türkiye’de 42 ilde 66 OSB’de 76 MTAL okul var.

– Türkiye’de Mesleki ve Teknik Anadolu liselerinde okutulmak üzere 47 Alan, 105 Dal mevcut.

– En çok alt dalı olan alan, Makine ve Tasarım Teknolojisidir. (10 alt dal)

– OSB Dışı okullara 14 Alan, 37 dala maddi destek sağlanırken, OSB İçi MTAL okullara 16 Alan, 49 dalda destek sağlanmaktadır.

– Öğrencisi en çok olan okul Özel Kayseri OSB Teknik Koleji’dir. (2.775 öğrenci)

– Devlet desteği olmamasına rağmen açılan tek alan. İzmir-Pancar OSB MTAL Uçak Bakım bölümüdür. (ücret velilerden karşılanmaktadır.)

– En çok dalda sınıf açan okullar, 14 dal ile Adıyaman Mimar Sinan MTAL ve Resmi Sivas MTAL’dir. Her iki okulda Resmi niteliktedir.

– En çok öğretmeni olan okul: Özel İkitelli OSB MTAL (125 Öğretmen)

– En çok dersliği olan okul: Özel Kayseri OSB MTAL (117 Derslik)

– Toplam öğrencilerden % 30’u Elektrik-Elektronik Teknolojisi alanında eğitim görmektedir. Bunu % 19 ile Makine ve Tasarım Teknolojisi takip etmektedir.

Hizmet Üretici Fiyat Endeksi, Temmuz 2021

Hizmet Üretici Fiyat Endeksi (H-ÜFE) yıllık %37,99 aylık %7,82 arttı

H-ÜFE (2017=100) 2021 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre %7,82, bir önceki yılın Aralık ayına göre %30,17, bir önceki yılın aynı ayına göre %37,99 ve on iki aylık ortalamalara göre %24,54 artış gösterdi.

Ulaştırma ve depolama hizmetleri yıllık %39,31 arttı

Bir önceki yılın aynı ayına göre, ulaştırma ve depolama hizmetlerinde %39,31, konaklama ve yiyecek hizmetlerinde %30,39, bilgi ve iletişim hizmetlerinde %13,39, gayrimenkul hizmetlerinde %164,78, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetlerde %22,20, idari ve destek hizmetlerinde %28,16 artış gerçekleşti.

Ulaştırma ve depolama hizmetleri aylık %3,27 arttı

Bir önceki aya göre, ulaştırma ve depolama hizmetlerinde %3,27, konaklama ve yiyecek hizmetlerinde %8,28, bilgi ve iletişim hizmetlerinde %3,16, gayrimenkul hizmetlerinde %51,10, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetlerde %1,72, idari ve destek hizmetlerinde %8,13 artış gerçekleşti.

Yıllık H-ÜFE’ye göre 21 alt sektör daha düşük, 6 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi

H-ÜFE sektörlerinde yıllık en düşük artış telekomünikasyon hizmetlerinde %6,15, büro yönetimi, büro destek ve diğer iş destek hizmetleri %7,26, yayımcılık hizmetlerinde %11,69 olarak gerçekleşti. Buna karşılık gayrimenkul hizmetleri %164,78, su yolu taşımacılığı hizmetleri %102,01, depolama ve destek hizmetleri (taşımacılık için) %69,59 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.

Aylık H-ÜFE’ye göre 21 alt sektör daha düşük, 6 alt sektör daha yüksek değişim gösterdi

H-ÜFE sektörlerinden programcılık ve yayıncılık hizmetlerinde %28,29, reklamcılık ve piyasa araştırması hizmetlerinde %7,64, bilgi hizmetlerinde %0,61 azalış gerçekleşti. Buna karşılık gayrimenkul hizmetleri %51,10, konaklama hizmetleri %19,78, seyahat acentesi, tur operatörü, diğer rezervasyon hizmetleri ve ilgili hizmetler %14,88 ile endekslerin en fazla arttığı alt sektörler oldu.

Dış Ticaret İstatistikleri, Temmuz 2021

Temmuz ayında genel ticaret sistemine göre ihracat %10,2, ithalat %16,8 arttı

Türkiye İstatistik Kurumu ile Ticaret Bakanlığı iş birliğiyle oluşturulan genel ticaret sistemi kapsamında üretilen geçici dış ticaret verilerine göre; ihracat 2021 yılı Temmuz ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre %10,2 artarak 16 milyar 415 milyon dolar, ithalat %16,8 artarak 20 milyar 693 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Ocak-Temmuz döneminde ihracat %34,9, ithalat %25,8 arttı

Genel ticaret sistemine göre ihracat 2021 yılı Ocak-Temmuz döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre %34,9 artarak 121 milyar 325 milyon dolar, ithalat %25,8 artarak 146 milyar 802 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Temmuz ayında enerji ürünleri ve altın hariç ihracat %8,9, ithalat %24,0 arttı

Enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç ihracat, 2021 Temmuz ayında %8,9 artarak 14 milyar 442 milyon dolardan, 15 milyar 720 milyon dolara yükseldi.

Temmuz ayında enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç ithalat %24,0 artarak 13 milyar 357 milyon dolardan, 16 milyar 566 milyon dolara yükseldi.

Enerji ürünleri ve parasal olmayan altın hariç dış ticaret açığı Temmuz ayında 846 milyon dolar olarak gerçekleşti. Dış ticaret hacmi %16,1 artarak 32 milyar 287 milyon dolar olarak gerçekleşti. Söz konusu ayda enerji ve altın hariç ihracatın ithalatı karşılama oranı %94,9 oldu.

Dış ticaret açığı Temmuz ayında %51,3 arttı

Temmuz ayında dış ticaret açığı bir önceki yılın aynı ayına göre %51,3 artarak 2 milyar 827 milyon dolardan, 4 milyar 278 milyon dolara yükseldi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2020 Temmuz ayında %84,0 iken, 2021 Temmuz ayında %79,3’e geriledi.

Dış ticaret açığı Ocak-Temmuz döneminde %4,7 azaldı

Ocak-Temmuz döneminde dış ticaret açığı %4,7 azalarak 26 milyar 720 milyon dolardan, 25 milyar 477 milyon dolara geriledi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2020 Ocak-Temmuz döneminde %77,1 iken, 2021 yılının aynı döneminde %82,6’ya yükseldi.

İhracat, ithalat ve dış ticaret dengesi, Temmuz 2021

Temmuz ayında imalat sanayinin toplam ihracattaki payı %94,7 oldu

Ekonomik faaliyetlere göre ihracatta, 2021 Temmuz ayında imalat sanayinin payı %94,7, tarım, ormancılık ve balıkçılık sektörünün payı %2,6, madencilik ve taşocakçılığı sektörünün payı %2,1 oldu.

Ocak-Temmuz döneminde ekonomik faaliyetlere göre ihracatta imalat sanayinin payı %94,5, tarım, ormancılık ve balıkçılık sektörünün payı %3,2, madencilik ve taşocakçılığı sektörünün payı %1,9 oldu.

Temmuz ayında ara mallarının toplam ithalattaki payı %77,8 oldu

Geniş ekonomik gruplar sınıflamasına göre ithalatta, 2021 Temmuz ayında ara mallarının payı %77,8, sermaye mallarının payı %12,9 ve tüketim mallarının payı %8,9 oldu.

İthalatta, 2021 Ocak-Temmuz döneminde ara mallarının payı %76,0, sermaye mallarının payı %13,9 ve tüketim mallarının payı %10,0 oldu.

Temmuz ayında en fazla ihracat yapılan ülke Almanya oldu

Temmuz ayında ihracatta ilk sırayı Almanya aldı. Almanya’ya yapılan ihracat 1 milyar 446 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 1 milyar 57 milyon dolar ile ABD, 983 milyon dolar ile Birleşik Krallık, 803 milyon dolar ile İtalya, 772 milyon dolar ile Irak takip etti. İlk 5 ülkeye yapılan ihracat, toplam ihracatın %30,8’ini oluşturdu.

Ocak-Temmuz döneminde ihracatta ilk sırayı Almanya aldı. Almanya’ya yapılan ihracat 10 milyar 832 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 7 milyar 830 milyon dolar ile ABD, 7 milyar 227 milyon dolar ile Birleşik Krallık, 6 milyar 277 milyon dolar ile İtalya ve 5 milyar 663 milyon dolar ile Irak takip etti. İlk 5 ülkeye yapılan ihracat, toplam ihracatın %31,2’sini oluşturdu.

İthalatta ilk sırayı Çin aldı

İthalatta Çin ilk sırayı aldı. Temmuz ayında Çin’den yapılan ithalat 2 milyar 657 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 2 milyar 453 milyon dolar ile Rusya, 1 milyar 630 milyon dolar ile Almanya, 937 milyon dolar ile ABD, 905 milyon dolar ile İtalya izledi. İlk 5 ülkeden yapılan ithalat, toplam ithalatın %41,5’ini oluşturdu.

Ocak-Temmuz döneminde ithalatta ilk sırayı Çin aldı. Çin’den yapılan ithalat 17 milyar 800 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla; 15 milyar 85 milyon dolar ile Rusya, 12 milyar 903 milyon dolar ile Almanya, 6 milyar 885 milyon dolar ile ABD, 6 milyar 490 milyon dolar ile İtalya izledi. İlk 5 ülkeden yapılan ithalat, toplam ithalatın %40,3’ünü oluşturdu.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ihracat %1,1 azaldı

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre; 2021 yılı Temmuz ayında bir önceki aya göre ihracat %1,1 azalırken, ithalat %4,2 arttı. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise; 2021 yılı Temmuz ayında bir önceki yılın aynı ayına göre ihracat %26,4, ithalat %31,4 arttı.

Yüksek teknolojili ürünlerin imalat sanayi ihracatı içindeki payı %2,9 oldu

Teknoloji yoğunluğuna göre dış ticaret verileri, ISIC Rev.4 sınıflaması içinde yer alan imalat sanayi ürünlerini kapsamaktadır. Temmuz ayında ISIC Rev.4’e göre imalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı %94,7’dir. Yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ihracatı içindeki payı %2,9’dur. Ocak-Temmuz döneminde ISIC Rev.4’e göre imalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı %94,5’tir. Ocak-Temmuz döneminde yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ihracatı içindeki payı %3,0’dır.

Temmuz ayında imalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı %74,8’dir. Yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı %13,1’dir. Ocak-Temmuz döneminde imalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı %78,2’dir. Ocak-Temmuz döneminde yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı %12,8’dir.

Özel ticaret sistemine göre ihracat 2021 yılı Temmuz ayında 15 milyar 620 milyon dolar oldu

Özel ticaret sistemine göre ihracat, 2021 yılı Temmuz ayında, ihracat bir önceki yılın aynı ayına göre %10,4 artarak 15 milyar 620 milyon dolar, ithalat %15,7 artarak 19 milyar 841 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Temmuz ayında dış ticaret açığı %40,4 artarak 3 milyar 7 milyon dolardan, 4 milyar 221 milyon dolara geriledi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2020 Temmuz ayında %82,5 iken, 2021 Temmuz ayında %78,7’ye geriledi.

İhracat 2021 yılı Ocak-Temmuz döneminde 115 milyar 122 milyon dolar oldu

Özel ticaret sistemine göre ihracat, 2021 yılı Ocak-Temmuz döneminde, bir önceki yılın aynı dönemine göre %35,3 artarak 115 milyar 122 milyon dolar, ithalat %26,3 artarak 141 milyar 89 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Ocak-Temmuz döneminde dış ticaret açığı %2,6 azalarak 26 milyar 665 milyon dolardan, 25 milyar 967 milyon dolara geriledi. İhracatın ithalatı karşılama oranı 2020 Ocak-Temmuz döneminde %76,1 iken, 2021 yılının aynı döneminde %81,6’ya yükseldi.

Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, Kayseri ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ile Küresel Gazeteciler Konseyi, TSYD, TİMEF, AVKON, ADD üyesi, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği, Tüm Mücadele Sporları Derneği, Kayseri Spor Adamları Derneği, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Android Uygulama Popup
Logo

📲 Davut Güleç Haberler

Android cihazınızdan kolayca haberleri takip edin!

📥 Uygulamayı İndir
Android Uygulama Popup
Logo

📲 Davut Güleç Haberler

Android cihazınızdan kolayca haberleri takip edin!

📥 Uygulamayı İndir
Davut Güleç Panel İletişim Davut Güleç – Sağ Menü