Ekonomi-teknoloji, magazin-yaşam, kültür-sanat haberleri (23.09.2023)

EMİR CAN İĞREK’E KOCAELİSPOR FORMASI

Yeni albümü “Parti İptal” ile müzik dünyasına hareket getiren ve her şarkısıyla listelere giren Emir Can İğrek hız kesmeden konserlerine devam ediyor. Dün akşam Kocaeli Hayal Kahvesi’nde sevenleriyle buluşan Emir Can İğrek kendisine hediye edilen Kocaelispor formasıyla sahneye çıktı…

Son albümü “Parti İptal” ve yılın hiti “Ali Cabbar” ile başarıdan başarıya koşan Emir Can İğrek şarkılarını konserlerinde binlerce kişiyle söylemeye devam ediyor. Emir Can İğrek dün akşam Kocaeli Hayal Kahvesi’nde sahne aldı. Biletleri her zamanki gibi günler öncesinden tükenen konserde adeta izdiham yaşandı.

Kocaelispor’un “Hodri Meydan” adındaki taraftar grubunun bütün üyeleriyle geldiği konser bir şenliğe dönüştü. Taraftarların hediye ettiği Kocaelispor’un yeni sezon formasıyla sahneye çıkan Emir Can İğrek’e dakikalarca aralıksız tezahürat yapıldı. “Ali Cabbar”, “Can Dostum” ve “Çağır” şarkıları ikinci kez istendi. Yaz konserlerine hız kesmeden devam edecek olan Emir Can İğrek farklı şehirlerde hayranlarıyla buluşacak.

Türk doğaltaş ihracatçılarından Rusya hedefi: 100 milyon dolar ihracat

150 farklı çeşit, 650 renk ve desen seçeneği sunan Türk doğal taş sektörü, Türkiye’nin doğal ihracat lideri Ege Maden İhracatçıları Birliği organizasyonuyla 9-16 Eylül 2023 tarihlerinde Alım Heyeti Organizasyonu ile Rus ithalatçılarla bir araya geldi.

Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı İbrahim Alimoğlu, “Ticaret Bakanlığımız desteğiyle 9-16 Eylül 2023 tarihleri arasında Rusya’dan gelen 15 ithalatçı ile Afyon, Denizli ve İzmir’de maden ve doğaltaş sektöründen 43 firmamız 600’ü aşkın ikili görüşme gerçekleştirdi. Aynı zamanda Afyon Denizli ve İzmir’de bazı firmalarımızın ocak, fabrika ve showroom’larına ziyaretler yapıldı. Türkiye, Rusya’nın doğal taş ithalatında 5’inci sırada yer alıyor. Hedefimiz ilk 3’e adımızı yazdırmak. Türkiye-Rusya arasındaki olumlu diplomasi buna olanak sağlıyor.” dedi.

Rusya’ya doğaltaş ihracatında yüzde 107 artış

Başkan Alimoğlu, “2022 yılında Türkiye’den Rusya’ya yüzde 107 artışla 27 milyon dolarlık doğaltaş ihracatı gerçekleştirildi. 2023 yılı 8 aylık süreçte de Rusya’ya doğaltaş ihracatımız yüzde 70 artışla 20 milyon dolara ulaştı. Yoğun ilgi, aldığımız geribildirimler ve ihracat artış hızımız doğrultusunda Rusya’ya doğaltaş ihracatımızı orta vadede 100 milyon dolara çıkaracağımızı öngörüyoruz. İhracat rakamlarımızı ileri seviyelere taşıyarak Türk doğal taş ihracatçısı firmaların Rusya’dan daha fazla pazar payı alabilmesi adına düzenlediğimiz alım heyetimizin sektöre pozitif katkı sağlayacağına inanıyoruz.” diye konuştu.

Rusya Alım Heyeti Organizasyonuna katılan firmalar;

ALİMOĞLU MADENCİLİK SAN.TİC.A.Ş.

GÜREL MERMER SAN. VE TİC.A.Ş.

ŞENLER MERMER SAN.TİC.A.Ş.

LABRADOR MERMER PROJE TASARIM İÇ VE DIŞ TİC.LTD.ŞTİ.

NATUR MADENCİLİK MERMERCİLİK NAK.SAN.TİC.LTD.ŞTİ.

MERDİVENCİ MERMER VE İNŞAAT SAN.TİC.LTD.ŞTİ.

ELLE NATURAL STONE TUR. İTH.İHR.SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ.

BUTİKMAR MERMER SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ

NATURA MERMER MAD. İNŞ.SAN. VE TİC.A.Ş. (Temmer)

SESE-MAK MERMER MAKİNALARI SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ.

ŞENTAŞ MARBLE MADENCİLİK SAN.TİC.LTD.ŞTİ.

WIN STONES MERMER TRAVERTEN INS. TAAHHÜT IHRACAT ITHALAT SAN. TİC.LTD.ŞTİ.

MODAMAR MERMER SANAYİ İÇ VE DIŞ TİC.LTD.ŞTİ.

ONUR DOĞALTAŞ MER. MAD.NAK.SAN.TİC.LTD.ŞTİ

EROL MARBLE MADEN SAN.TİC.LTD.ŞTİ.

TOKSEL Makina Teknik Malzeme İmalat ve İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti.

VİZYON RESTORASYON VE DOĞALTAŞ MERMER MAD.NAK.İTH.İHR.SAN.TİC.LTD.ŞTİ.

MABELLA MARBLE MADENCİLİK YAPI ELEMANLARI VE TEK. SAN.TİC.A.Ş.

ALTINKAYA GRANİT MERMERCİLİK MOBİLYACILIK MADENCİLİK İNŞ.NAK.SAN.TİC.LTD.ŞTİ

SİRMERSAN MERMER SAN. A.Ş.

BAŞARANLAR MERMER

KB YÖN.DAN.MİM.SAN. VE TİC.A.Ş.

ONUR MERMER MAD.TUR.TAR.GIDA TEKS.TİC.VE SAN.A.Ş.

KAYMİN MERMER MAD.İTH.İHR.SAB.VE TİC.A.Ş.

ÇELİKKOL PET. MER.SAN. VE TİC.LTD.ŞTİ.

DN MERMER A.Ş.

MARBLESHOP DOĞALTAŞ DIŞ TİC.LTD.ŞTİ.

İVA MERMER SAN. DIŞ TİC.LTD.ŞTİ.

KÖMÜRCÜOĞLU MERMER TARIM ÜRÜNLERİ SAN.VE TİC.A.Ş.

ÖZÇINAR  ELEKTRİK MALZ. MAD. SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ.

MARBLEOUS DOĞALTAŞ İÇ VE DIŞ.TİC.LTD.ŞTİ.(Kar Maden) (Muğla)

YESMAR MERMER MAD.SAN.VE DIŞ TİC.LTD.ŞTİ.

ŞAHİNLER MERMER SEY. TUR. İNŞ.İTH.İHR.SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ

EGE DOĞALTAŞ SAN. VE TİC. A.Ş.

HOS MERMER DIŞ.TİC.A.Ş.(Heroes of Stones)(Trustum)

KURMERSAN MERMER İNŞ.SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ.(Muğla)

LION STONE ART MADENCİLİK MİM.İNŞ.SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ.

SEZGİN MERMER SAN.VE TİC.A.Ş.

ALİMOĞLU MERMER GRANİT SAN. VE TİC.A.Ş.

D-STIL MERMER DIŞ TİC. İÇ MİM.SAN VE TİC. LTD.ŞTİ.

MARTURA STONES DIŞ TİC.A.Ş.

OLİMAR MADENCİLİK İTHALAT VE İHRACAT SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ

İVME MERMER MAD. İNŞ. NAK.TUR.TEM.YEMEK.MÜH.Hİ.TİC.LTD.ŞTİ.

Uyumsoft’ta LioX ve girus markaları ile yeni dönem

Uyumsoft, küçükten büyüğe her ölçekteki ve her sektördeki firmalara özel iş yazılımı ürünlerini, LioX ve girus markaları çatısı altında toplayarak, yeni ürün ailelerini ve logolarını tanıttı.

Yurtiçi ve yurtdışında 100 bini aşkın yerli ve global firmanın uçtan uca dijital dönüşümüne liderlik eden Uyumsoft, kurumsal kaynak planlama (ERP) çözümlerini LioX çatısı altında, bulut tabanlı ticari yazımlarını girus çatısı altında topladı. 27.’ci yılında Uyumsoft, LioX ve girus markaları ile işletmelerin büyümesine ve rekabet güçlerini artırmasına rehberlik etmeye devam edecektir.

195 milyar TL’lik pazarda, iki ürün ailesindeki markalarını yeniledi

 Dünyada bilgi ve iletişim sektöründe pazarın büyüklüğü geçtiğimiz yıl 4,4 trilyon dolara ulaştı. Ülkemizde ise bilgi ve iletişim teknolojileri sektörünün büyüklüğü geçen yıl 410 milyar TL’ye yaklaşırken, bu rakamın içerisinde bilgi teknolojilerinin payı 195 milyar TL’ye ulaştı. Bilgi teknolojileri pazarında, büyük işletmeler ve kobiler için pazara sunulan LioX ve girus markaları uluslararası deneyime sahiptir. İki marka işletmelere; maliyet avantajı, iş süreçlerinin yalınlaşması, teknolojik transformasyon, sürdürülebilirlik, bilginin tek noktadan yönetilmesi gibi süreçleri bulut mimarisindeki platformunda sektör ve ölçek bağımsız sunuyor. Dünyanın her yerinde kullanılabilecek olan LioX ve girus markaları, yerli ve global şirketlere uçtan uca dijitalleşmenin teknolojik altyapısını sağlıyor. Bugün dünyada sürdürülebilirlik, teknolojik transformasyon, tedarik zinciri yönetimi öncelikli üç temel sorun olarak işletmelerin gündemlerinde yer alıyor. Uyumsoft, teknolojik ürün ailesi ile dünyanın temel sorunlarına çözümler sağlamaya devam edecektir.

İşletmelerin, Kobi’den büyük ölçekli şirkete geçiş yolculuğunda sürdürülebilirlik rolünü üstlenecek

LioX ve girus ürün aileleri, büyük şirketlerin rekabet gücünü artırırken, Kobi’lerin büyümesini sağlayacak. İşletmelerin, Kobi ölçeğinden büyük ölçekli şirkete geçiş yolculuğunda sürdürülebilirlik rolünü üstlenecek.

LioX ürün ailesi, büyük ölçekli şirketlerin karmaşık iş süreçlerini yalınlaştıracak ihtiyaçlarına odaklanarak tasarlandı. LioX markasının altında yer alan ürünler, büyük ölçekli işletmelerde rekabet üstünlüğü sağlayan özelliklere sahip. Bu ürünler, kurumsal kaynak planlama, insan kaynakları yönetimi, müşteri ilişkileri yönetimi, performans yönetimi, perakende işlemlerini optimize etmek için tasarlandı. LioX markasının çatısı altında; LioXERP, LioXHR, LioXCRM ürünleri yer alıyor. liox.uyumsoft.com

girus ürün ailesi, özellikle Kobi’lerin ihtiyaçlarına odaklanarak iş süreçlerini hızlandırmayı ve yönetmeyi kolaylaştırmayı hedefliyor. girus ürün ailesi altında bulunan ürünler, küçük ve orta ölçekli işletmeler için özel olarak geliştirildi, rekabet gücünü artırmak ve büyümelerine yardımcı olmak için tasarlandı. Bu ürünler, Kobi’lerin iş süreçlerini optimize ederek verimliliği artırırken, güvenlik sağlama ve maliyet avantajı sunma konularında destek sağlıyor. girus markasının çatısı altında; girusTİCARİ, girusCRM, girusHR, girusBORDRO ürünleri yer alıyor. girus.uyumsoft.com

Uyumsoft geniş ürün ailesi ile hizmet veriyor

Ülkemizin inovasyon lideri Uyumsoft Bilgi Sistemleri ve Teknolojileri AŞ, 27.’ci yılında 100 binin üzerindeki yerli ve global müşterisinin uçtan uca dijital dönüşümünü sağlıyor. Uyumsoft A.Ş.’nin ürün ailesinde; LioX Kurumsal Kaynak Planlama (LioXERP, LioXHR, LioXCRM) ürün ailesi; girus bulut tabanlı ticari yazılımlar (girusTİCARİ, girusCRM, girusHR, girusBORDRO ürün ailesi; e-Uyum (e-Fatura, e-Arşiv Fatura, e-SMM, e-Defter, e-İrsaliye ve diğer tüm e-Belgeler) uygulamaları, Banka Bakiyem, uyumYEDEK, uyumİYS dahil 30’u aşkın yazılım ürün ailesi çözümleri bulunuyor. www.uyumsoft.com

“Daha yeşil bir gelecek için sigorta güvencesi sunuyoruz”

Gelecek nesillere daha sağlıklı bir dünya bırakmak ve daha yeşil bir gelecek oluşturmak amacıyla çevreye duyarlı araç kullanımı giderek artış gösteriyor. Gelecek 10 yıl içerisinde elektrikli/hibrit araç kullanımı hakkında açıklamalarda bulunan Doğa Sigorta Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Kırmızı, “Elektrikli ve hibrit araçlar otomotiv sektörünün geleceğinde çok önemli bir yere sahip. Çevreci, sürdürülebilirlik odaklı, yakıt ve maliyet avantajlı olması ile bu araçlara rağbet giderek yükselmekte. Gelecek 10 yıl içerisinde elektrikli araç kullanımının %50 seviyelerine ulaşması tahmin edilirken yeni teknoloji ve atılımlar ile birlikte araçların %70’inde sürücüsüz/otonom/entegre sistemlerin kullanılması da bekleniyor. Artık tüketicilerin otonom/sürücüsüz/elektrikli araçlar gibi alternatif sistemleri tercih etmesi sera gazının iklim üzerinde yarattığı negatif etkilerini de azaltacaktır” dedi. Elektrikli araç kullanımını sigortacılık açısından da değerlendiren Kırmızı, “Sigortacılık açısından bakıldığında ise şahıs kullanımlı araçlardan sürücüsüz araçlara geçiş yapılmasının hasar frekansında da ciddi bir seviyede düşüş yaratması ön görülmekte. Fakat mevcut oto sigortalarında bir kaza durumunda sürücüdeki kusur dikkate alınırken, sürücüsüz araç kullanımı sırasında olası kazalarda araç üreticisinin kusurlu bulunması da söz konusu olabilir” açıklamalarında bulundu.

‘ÇEVRE BİLİNCİ İLE İLERLİYORUZ’

Çevre dostu sigorta ürünlerinin sürdürülebilirliğe olan katkısına değinen Nihat Kırmızı, “Sigorta ürünleri aynı zamanda sürdürülebilirliğe de katkı sağlamalı, sadece bugün için değil yakın ve uzak gelecek için de akıllı çözümler sunarak sigortanın önemini ortaya koymalı. Bu konuda farkındalık oluşturmak, sürdürülebilir çevreye hizmet edecek ürünler ortaya koymak amacıyla elektrikli ve hibrit araç sahiplerinin karşılaşabilecekleri riskleri teminat altına alan Doğa’l Kasko özel ürünümüzü iki yıl önce devreye almıştık. Daha yeşil bir gelecek için sigorta güvencesi sunuyor, gelecek nesillere sağlıklı bir dünya bırakma arzusuyla faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Çevre dostu sigorta ürünümüz Doğa’l Kasko ile kasko sigortası teminat kapsamına giren durumlarda sigortalıda, araçta ya da üçüncü şahıslarda ortaya çıkabilecek zararı teminat limitleri tutarında karşılamakla birlikte; deprem, yangın, dolu, toprak kayması gibi doğal afetler nedeniyle aracın zarar görmesi durumunda sigortalımızı yalnız bırakmıyoruz” ifadelerini kullandı.

Sektörde ses getiren Togg ile iş birlikleri hakkında da bilgi aldığımız Kırmızı; “Türkiye’nin mobilite alanında hizmet veren küresel teknoloji markası Togg ile bize gurur veren bir iş birliğine imza attık. Togg T10X kullanıcılarının akıllı cihazlarına özel olarak hazırladığımız ayrıcalıklı bir Kasko sigortası geliştirdik. Bu ürün, Doğa Sigorta olarak gelişmiş sigorta hizmet ve çözümlerimizin çağdaş bir yansıması olarak Togg T10X kullanıcılarına özel kapsamla, kaliteli hizmet güvencesi ve ayrıcalıklı teminatlarla tasarlandı.

Uçtan uca dijital çözümler sunduğumuz ürünümüz, Togg ile yapılan ayrıcalıklı iş birliği ile akıllı cihazın en önemli parçası olan batarya ünitesini muafiyetsiz olarak teminat altına almakta ve akıllı cihazdan alınan geri bildirimler ile kullanıcı odaklı kişiselleştirilebilir özellikler sunmakta. Son derece kapsamlı ve özenli bir süreç ardından kullanıcıların hizmetine sunduğumuz bu ürün ile elektrikli araçlara doğayı korumak adına verdiğimiz destek ve güvencenin bir başka yansıması oldu. Ayrıca dijitalleşmeye verdiğimiz önemin de bir neticesi. Ürünü çok yakın zamanda hizmete sunmuş olmakla beraber ürünümüzle 2.000 adedi aşan poliçe düzenlendiğini duyurmaktan da ayrıca sevinçliyiz” sözleriyle süreci aktardı.

“KARBON AYAK İZİ İÇİN ENERJİ İZLEME VE YÖNETME GEREKİYOR”

Yeşil mutabakat ile birlikte devreye girecek olan Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması ( SKDM ) hakkında bilgi veren VAT Enerji Genel Müdürü Altuğ Karataş, SKDM için artık son 2 yıl içerisine girdiğimize dikkat çekerek yeşil dönüşümü sağlamak zorunda olduğumuzu söyledi.

VAT Enerji Genel Müdürü Altuğ Karataş, Sınırda Karbon Düzenlenmesi ile ilgili bilgi verdi ve enerji izleme konusunun önemine dikkat çekti. Karataş, “Yeşil mutabakatla birlikte Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması (SKDM), 31 Aralık 2025 ‘ten sonra devreye giriyor. Artık son 2 yıl içerisindeyiz. Üreticilerimizin çok fazla zamanı kalmadı. Bu kapsamda karbon salımını azaltacak faaliyetleri hızlı bir şekilde hayata geçirip izlemesi ve raporlaması gerekiyor. İşte Observer tam da bu noktada devreye giriyor ve enerji verimliliği potansiyellerinin tespiti, karbon salımının azaltılması, birim ürün başına karbon ayak izinin hesaplanması ve Ocak 2024’ten itibaren AB ülkelerindeki ithalatçılara ulaştırılacak raporların hazırlanması için , gerekli altyapıyı sunuyor” dedi.

“YEŞİL DÖNÜŞÜMÜ SAĞLAMAK ZORUNDAYIZ”

Karataş, konuyla ilgili görüşlerini şu sözlerle anlattı: “Sınırda karbon düzenleme mekanizması ile artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Tüm sanayicilerimizi ve mühendislerimizi enerji tüketimleri ile karbon ayak izlerinin azaltılması için kalan bu kısa sürede aksiyon almaya ve enerjilerini yönetmeye davet ediyorum. Enerjisini izleyen ve yöneten firmalar mevcut pazarlarını büyütme ve pazarda karbon salımı yüksek olanlar firmaların önüne geçme şansına sahip olacaklardır. Yeşil ekonomi dönüşümü kaçınılmaz olarak önümüzde duruyor. Ya bu yeşil dönüşümü sağlayacağız ya da sağlayacağız, Türk sanayisi için başka bir yol gözükmemektedir.”

OBSERVER ENERJİ VERİMLİLİĞİ SÜRDÜRÜLEBİLİR HALE GELİYOR

Bir VAT ENERJİ markası olan OBSERVER ile enerji verimliliği ve karbon salımını azaltma çalışmalarınızı sürdürülebilir hale getirebilir, uygulamalarınızın enerji verimliliği ile enerji tasarrufu hesaplarını ve karbon salımındaki azalmalarını anlık olarak takip edebilirsiniz. ISO 50001 Enerji yönetim modülü ile de tüm bu başlıkların takibi, hedeflerin belirlenmesi ve kontrolü OBSERVER ile mümkün oluyor.

OBSERVER ile enerji tüketimi ve karbon ayak izinizi Fark et, Talep et, İzle ve Yönet mottosu ile kontrol altına alabilirsiniz.

Yandex AppMetrica SDK, açık kaynak kodu ile geliştiricileri başrole taşıyor

Yandex, ürün portföyünde bulunan AppMetrica’nın SDK kodunu açık kaynak olarak yayınlayarak geliştiricilere uygulama yönetiminde şeffaflık ve esneklik kazandırıyor.

Yandex uygulama geliştiricileri ve kullanıcılarının işlerini daha kolay ve esnek hale getirmek için açık kaynak kodlarını genişletmeyi sürdürüyor. Firma son olarak hepsi bir arada uygulama analiz platformu AppMetrica’nın SDK kaynak kodunu yayınladı. Bu özellikle birlikte, herhangi bir geliştirici AppMetrica SDK’yı denetleyebilir, iyileştirmeler önerebilir ve projelerinde kod parçalarını kullanabilir.

Yandex Ads hizmet portföyünde bulunan ve SDK kodu MIT Lisansı altında dağılan AppMetrica, kurulum sayısı bakımından küresel mobil analiz sistemindeki ilk 5 platformu arasında bulunuyor ve günlük 60.000’den fazla uygulamadan gelen verileri işliyor. Uygulama geliştirenler; trafik kaynakları, kitleler ve uygulama kullanım senaryoları hakkında istatistik toplamak, A/B testleri yapmak ve uygulamanın yapılandırmasını yönetmek için AppMetrica’yı rahatlıkla kullanabiliyor. Yandex’in yayınladığı kaynak kodu, AppMetrica SDK’nın tüm özelliklerini içeriyor. Geliştiriciler bu kodu artık uygun gördükleri şekilde atıfta bulunarak kullanabilecek ve değiştirebilecekler.

Uluslararası standartlara uygun AppMetrica bilgi güvenliğini gözetiyor

Yandex, bilgi güvenliğine önem vererek uluslararası standartlarda hizmet sunmaya devam ediyor. AppMetrica, ISO/IEC-27001 uluslararası standartlarına uygun olmasıyla ön plana çıkıyor. Bu standartlara uygun olması, AppMetrica kullanarak veri toplamanın ve analiz etme prosedürlerinin uluslararası bilgi güvenliği düzenlemeleriyle örtüştüğü anlamına geliyor. AppMetrica’nın sunduğu hizmet; App Store, Google Play ve diğer mobil uygulama pazarlarının gereksinimlerine uygun olmakla birlikte yalnızca ilgili işletim sistemlerinin belgelenmiş işlevlerini kullanıyor.

Yandex açık kaynak kodlarını paylaşarak geliştiricilere güven veriyor

Yandex geliştiricilerin ve uygulama yönetiminin rahatlığı için teknolojilerini sürekli olarak açık kaynak kodlu hale getirmeye devam ediyor. Şirket daha önce web sitesi analiz aracı Metrica’nın kaynak kodunu paylaşmıştı. YDB veri tabanı yönetim sisteminin, dağıtımlı depolama ve işleme için büyük bir veri platformu olan YTsaurus’un kodlarının yanı sıra yüksek kapasiteli uygulamalar oluşturmayı sağlayan userver’ın kodunu da yayınladı.

Yandex’in açık kaynak olarak sunduğu kodla, geliştiriciler uygulamalarını daha rahat kontrol edebilmekle beraber hızlıca düzenlemeler de yapabilecekler. Son yaptığı iyileştirmelerle geliştiricilere ve ürün yöneticilerine A/B testlerinin doğrudan ve hızlı yapılmasına olanak tanıyan AppMetrica’nın SDK kodunun açık kaynak olarak sunulması analiz hizmetlerinin ve uygulama yönetiminin çok daha şeffaf ve güvenilir olmasını sağlıyor.

16-17 Eylül’de gerçekleşen ileri dönüşüm festivali Upcycle İstanbul Art and Design Festival’den 2024 yılı için önemli açıklama
İstanbul’un ileri dönüşümü odağına alan, sosyal etkisi yüksek, çevre dostu festivali Upcycle İstanbul Art and Design Festival, 16 Eylül Dünya Temizlik Günü ve 17 Eylül tarihlerinde Müze Gazhane’de gerçekleşti. Atıklara ikinci şans veren tasarımların, sürdürülebilirliği ve sorumlu tüketimi sorgulayan sanat yerleştirmelerinin, çeşitli atölyeler ve söyleşilerin yer aldığı festival, özellikle üniversiteli gençlerin yoğun ilgisi ile karşılaştı. Sürdürülebilirliği mesele edinen genç sanatçıların festivalde daha fazla görünür olmasını sağlamak amacıyla önümüzdeki yıl gerçekleşecek festivalle ilgili bir karar alındı.
“İleri dönüşüm hareketine sen de katıl” sloganıyla yola çıkan sürdürülebilir sosyal etki platformu Upcycle İstanbul tarafından, ileri dönüşüm ve kaynakların verimli kullanımı konusunda bilinç oluşturmak, atıkların değerlendirilerek tekrar kullanıma kazandırılabileceğini sanat ve tasarım aracılığıyla göstermek ve her türlü dönüşümün sürdürülebilir çevresel faydalarına dikkat çekmek üzere İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden Kültür AŞ destekleriyle düzenlenen Upcycle İstanbul Art and Design Festival’in ikincisi, 16 Eylül Temizlik Günü ve 17 Eylül tarihlerinde gerçekleşti.
Kendisi de ileri dönüşüm hareketinden ilham alınarak tasarlanan Müze Gazhane’de gerçekleşen Upcycle Art and Design Festival, bu sene sorumlu tüketim kavramını sahiplendi. Tüketim alışkanlıklarının kaynakları sınırlı olan dünyada yarattığı etkiyi fark ettirmeyi amaçlayan festivalde çevre dostu sanatçıların eserleri, kısa film gösterimleri, söyleşiler, atölyeler ve Upcycle Bazaar yer aldı.
 Genç sanatçılara destek için yeni projeye başlıyor
Üniversiteler tarafından oldukça ilgiyle karşılanan Upcycle İstanbul Art and Design Festival, sürdürülebilirliği mesele edinmiş genç sanatçılara destek olmak için yeni bir projeye hazırlandığını açıkladı. Festival iklim krizi odaklı işler yapan genç sanatçıları, sürdürülebilirliğe önem veren kurumlarla buluşturacak. Daha sorumlu ve farkındalığı yüksek bir toplum yaratmanın anahtarının sanatın dönüştürücü gücü olduğuna inanan Upcycle İstanbul Art and Design Festival, 2024’de düzenlenecek festivalde eserlerinin sergilenmesini isteyen üniversitelerin güzel sanatlar bölümlerinde eğitim gören genç sanatçılara çağrıda bulunacak.
Bu çağrıya cevap veren sanatçılar, jüri tarafından değerlendirilerek festivalde sergilenmeye değer bulunan projeler, destekçi kurumlarla eşleştirilecek. Ardından sanatçılar, kendilerini destekleyen kurumun atıklarıyla ileri dönüşüm eserini hayata geçirecek ve 2024 yılında gerçekleşecek festivalde sergileyecek.
Bu yıl festivalde neler oldu?
Sanat danışmanlığını Erkan Doğanay’ın yaptığı festivalde Alper Aydın, Cem Sonel, Oğul Öztunç, Eylem Pala, Gülnur Özdağlar, Varol Topaç, Mehmet Kavukçu gibi önemli 29 sanatçının ve tasarımcının ileri dönüşüm kavramından ilham alarak atıklardan dönüştürdüğü sanat yerleştirmeleri katılımcılar tarafından büyük bir ilgiyle karşılandı. Bu sene genç sanatçılara Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Yeditepe Üniversitesi, İstanbul Aydın Üniversitesi, Marmara Üniversitesi gibi üniversitelerin güzel sanatlar ve tasarım bölümlerinde okuyan öğrencilerine de kapılarını açan festival, CFN Kimya, edding, Realteks, Yorglass gibi kurumların desteklediği sanat eserleriyle sanatın dönüştürücü gücünü de bir kez daha gösterdi.
İki gün boyunca 10 farklı atölyeye ev sahipliği yapan festivalde katılımcılar ileri dönüşüm sürecini birinci elden deneyimleme fırsatı da yakaladı.Gerçekleştirilen oyuncak ileri dönüşümü ve yeryüzü sanatı atölyeleriyle çocukların da unutulmadığı festival, tasarımın dönüştürücü gücünden ilham alarak kaynakları daha verimli kullanan, sıfır atık prensibini benimseyen ve doğaya saygılı bir topluma dönüşmek için umut oldu.
Upcycle Sahnesi hem özel söyleşilere hem de eğlenceli etkinliklere sahne oldu
Müze Gazhane’nin Q Deck alanında konumlanan Upcycle Sahnesi, festival katılımcılarını söyleşiler, dinletiler, kısa film gösterileri gibi ilham verici etkinliklerle buluşturdu.Türkiye’nin sürdürülebilirlik odaklı platformlarından PlumeMag ortaklığıyla gerçekleşen Upcycle İstanbul Talks’da konunun uzmanları ve festival katılımcıları bir araya geldi. ÇEVKO, TEMA, Çöpüne Sahip Çık Vakfı gibi sivil toplum profesyonelleri, Güven İslamoğlu, Uygar Özesmi gibi düşünce liderleri, genç girişimci ve aktivistlerin yer aldığı söyleşiler; katılımcılarda farkındalık ve ilham yarattı.
Türkiye’nin geri dönüşüm seslerle gerçekleşen ilk ileri dönüşüm müzik performansını ses tasarımcısı ve araştırmacısı Dr. Oğuz Öner Upcycle İstanbul sahnesinde hayata geçirdi. Katılımcıların önceden gönderdiği plastik, metal, kağıt gibi geri dönüşüm malzemelerin ses kayıtları sahnede müzik performansına dönüştü.
Çağdaş sanatın önemli ismi küratör Beral Madra’nın ve gazeteci yazar Zeynep Göğüş’ün de konuşma yaptığı festivalde Alper Aydın ilk kişisel sergisi olan Fata Morgana’nın belgesel videoları ile yer aldı. Upcycle Art and Design Festival, Sabancı Vakfı Kısa Film Platformu’nun sanat yönetmeni Zeynep Atakan’ın seçkisiyle hazırlanan iklim krizi temalı kısa film gösterimleriyle sonlandı.
Upcycle Bazaar, katılımcılara daha sürdürülebilir bir yaşamın mümkün olduğunu kanıtladı
Atıksız yaşam prensibiyle üretimler yapan yüzlerce tasarımcıyı ve üreticiyi platformunda bulunduran Local Makers, bu sene de festivalin bazaar bölümündeki çözüm ortağıydı. Good4Trust üreticilerinin ve çeşitli sosyal girişimlerin çevre dostu ve sürdürülebilir ürünleriyle yer aldığı bazaar bölümünde ayrıca 6 Şubat depremlerinde büyük zarar gören bölgelerdeki yerel üreticilerin de ürünlerine yer verildi.
Festival alanında kullanılan geri dönüşüm ve ileri dönüşüm malzemeler ziyaretçilere ilham verdi
Tetra Pak’ın karton içecek atıklarını geri dönüştürerek ürettiği malzemeden tasarlanan Upcycle Bazaar stantları ve Upcycle İstanbul sahnesi yenilenerek bu yıl da değerlendirildi. Tüm yönlendirmelerde ve bilgi panolarında da aynı malzeme kullanıldı.
Ayrıca afet bölgelerindeki tuvalet, duş, giyinme soyunma ihtiyaçlarına acil çözüm olarak Tetra Pak desteğiyle geri dönüştürülmüş paneller kullanılarak üretilen ve Hatay’a gönderilen kabin de festivalde sergilendi.
Festival görevlilerinin atık kumaş kullanılarak hazırlanan isimlikleri de büyük ilgi gördü.

DenizBank’ın 19 yıldır desteklediği İstanbul Devlet Senfoni Orkestrası (İDSO) Konserleri’nin 2023-2024 sezonu, 29 Eylül Cuma akşamı saat 20.00’de gerçekleşecek konserle, Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) başlıyor.

“Sanata Evet” yaklaşımıyla DenizBank’ın 19 yıldır desteklediği İDSO DenizBank Konserleri, şehrin sanat yaşamına damga vurmaya devam ediyor. İDSO DenizBank Konserleri’nin 2023-2024 sezonu 29 Eylül’de açılış konseri ile başlıyor.

29 Eylül Cuma akşamı saat 20.00’de AKM Türk Telekom Opera Salonu’nda gerçekleşecek açılış konserinde, İDSO şef Gürer Aykal yönetiminde, keman virtüözü Cihat Aşkın’a eşlik edecek.

Konserde ilk olarak ünlü Japon besteci Yasushi Akutagawa’nın (1925-1989) yaylı orkestra için “tripyque”i eseri, ardından değerli müzik adamı besteci Ulvi Cemal Erkin’in (1906-1972) Keman Konçertosu ve son bölümde bir dünya klasiği P.İ Tchaikovsky‘nin, Senfoni no4. eseri İDSO DenizBank konserinde icra edilecek.

İDSO Yönetim Kurulu Başkanı Timuçin Abacı; “Müziksever dostlarımızla bir sezona daha başlamanın mutlu heyecanı içindeyiz. Öncelikle ana sponsorumuz DenizBank olmak üzere, tüm destekçilerimize teşekkür ediyorum. Konserlerimizde daima bizlerle olan sanatsever dostlarımızla keyifli bir sezon geçirmeyi diliyorum” dedi.

Gipsy Kings by Andre Reyes Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde Sevenleriyle Buluştu

Latin müziğin dünya çapında bilinen efsane grubu Gipsy Kings by Andre Reyes, Piu Entertainment ve Zorlu PSM ortaklığıyla müzikseverlerle buluştu. Andre Reyes yönetimindeki Grammy ödüllü efsanevi grup, Piu Entertainment 10. yıl konserleri kapsamında Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde verdiği konserde dakikalarca ayakta alkışlandı.

Gipsy Kings by Andre Reyes, Piu Entertainment ve Zorlu PSM organizasyonuyla sahne aldığı Zorlu PSM Turkcell Sahnesi’nde Djobi Djoba, Bamboleo, La Dona, Bem Bem Maria, Un Amore adlı şarkılarından oluşan repertuvarıyla unutulmaz bir gece yaşattı.

Batı pop ve Latin ritimleri ile geleneksel flamenko stillerini harmanlayan ve dünyanın dört bir yanında unutulmaz konserlere imza atan Gipsy Kings, kurucu üyelerinden dünyaca ünlü Andre Reyes’ın yönetiminde ailenin diğer müzisyen üyelerinin de yer aldığı kadroyla hayranlarının karşısına çıktı. Latin ezgilerinin şarkılar kadar danslarla da hissedildiği gecede coşku dolu anlar yaşandı.

Her şarkısı arasında İstanbul’a ve gelenlere teşekkür eden Andre Reyes, “Bu geceyi bir kelime ile açıklamak gerekirse inanılmaz diyebilirim. Gelen herkese sonsuz teşekkürler, bizlerle birlikte bu coşkuyu yaşayan herkesle en kısa zamanda yeniden kavuşmayı diliyoruz” dedi.

Mimaki pazarı iki yeni UV çözümle buluşturuyor: UJV100-160Plus ve UCJV330-160

Sürdürülebilirlik taleplerinin yanı sıra, verimlilik ve yüksek kalite gereksinimlerini de karşılamak üzere geliştirilen Mimaki UJV100-160Plus ve Mimaki UCJV330-160 modelleri, pazardaki en yeni ve donanımlı UV baskı çözümleri olarak dikkat çekiyor.

Geniş format inkjet baskı makineleri, kesim plotterları ve 3D baskı makinelerinin uzman ve lider markası Mimaki, son dönemin en popüler iki serisinde ürün yelpazesini genişletiyor. 100 Serisi’ne UJV100-160Plus baskı makinesini ve 330 Serisi’ne de UCJV330-160 entegre bas/kes makinesini ekleyen Mimaki, kullanıcılarına daha fazla verimlilik ve düşük enerji tüketimi sunarken, baskı kalitelerini ve esnekliklerini artırma fırsatı sağladı. Çok sayıda üretim avantajını kullanıcıların hizmetine sunan bu iki yeni UV rulodan ruloya baskı modeli, ayrıca uygulama yelpazesini de genişleterek daha fazla iş fırsatı için de kapıları açıyor. Baskı ve reklamcılık endüstrisinde sürdürülebilir bir gelecek vizyonuyla hareket eden Mimaki, bu çerçevede yeni çözümleri pazarla buluşturmaya devam ediyor.

2004 yılında ilk beyaz boyalı UV baskı makinesini pazara sunarak bu alandaki öncü rolünü vurgulayan Mimaki, yüksek kaliteli endüstriyel reklam grafikleri basan çok yönlü UV teknolojileri geliştirmeyi ve portföyünü genişletmeyi sürdürüyor. Birkaç yıl önce pazara sunulan giriş seviyesi 100 Serisi ve daha gelişmiş ve yüksek hacimli işlere odaklanan 330 Serisi içindeki modeller, Mimaki Çekirdek Teknolojileri’nin verdiği güçle farklı pazar taleplerini tam karşılayan özellikleri sayesinde kullanıcılardan kısa sürede büyük beğeni kazanmayı başardı. Bu yenilikçi seriler aynı zamanda endüstriyel reklam sektöründeki dijital dönüşüm sürecine de katkı sağlayarak, baskı profesyonellerinin farklılaşan ihtiyaçlarının çözülmesini ve daha karlı işlerin üretilmesini sağladı.

Yeni UV baskı çözümleri, Mimaki’nin yeni bulut tabanlı baskı makinesi durumu izleme aracı PICT’e erişebiliyor. Mimaki kullanıcılarının baskı işlemlerinin ve üretim yönetiminin verimliliğini artırmak için tasarlanan PICT’i kullanıcılar kolaylıkla indirebiliyor. Bu araç sayesinde kullanıcılar bir PC veya mobil cihazdan baskı makinelerinin çalışma durumunu ve performansını anlık olarak izleyebiliyor. Bu bulut uygulamasında baskı makinesinin operasyon ve boya kullanım sonuçları, üretimdeki veya belirlenen gruplardaki her bir Mimaki baskı makinesi için kaydedilerek, kullanıcılara gelişmiş boya envanteri yönetimi, bakım ve üretim planlaması sağlanıyor.

Sektörde UV baskı teknolojileri daha hızlı benimseniyor

Mimaki, portföyüne yeni eklediği UJV100-160Plus ve UCJV330-160 modelleriyle baskı ve reklamcılık endüstrisinin daha sürdürülebilir bir yapıya dönüşmesine dönük bağlılığını vurguluyor. Bu iki UV baskı makinesi üretkenlik ve enerji tüketimi seviyesiyle kullanıcılarına olduğu kadar çevreye de katkı sağlıyor.

Mimaki Eurasia Genel Müdürü Arjen Evertse hem daha fazla sürdürülebilir olma talepleri hem de artan enerji fiyatları nedeniyle sektör genelinde UV baskı teknolojilerinin benimsenmesinin hızlandığına dikkat çekti. Evertse; “UV-LED boyaların anında kürlenmesi sayesinde, UV baskı prosesi boyunca diğer teknolojilere göre çok daha az enerji kullanılır. Bu hem baskı sürecinin çevresel etkisini iyileştirir hem de üretim maliyetlerinden ve teslimat sürelerinden tasarruf sağlar” dedi.

Evertse sözlerine şöyle devam etti; “Mimaki olarak daha sürdürülebilir ve verimli bir baskı süreci sağlamak, değerli kullanıcılarımızın işlerini geleceğe hazırlamak ve elbette hepimiz adına sürdürülebilirliği güçlendirmek için pazarda UV teknolojisine geçişi desteklemeye kararlıyız. Bu çerçevede, UJV100-160Plus ve UCJV330-160 modelleri baskı hizmeti sağlayıcıları için mevcut UV baskı seçeneklerini genişletme yönündeki çabalarımızın en son ürünleridir. Bu yeni baskı makineleri aynı zamanda Mimaki teknolojileri ile eş anlamlı olan benzersiz faydaları da kullanıcılarına sunuyor.”

Endüstriyel reklam işlerinde UV baskının avantajları UCJV330-160 ile daha da artıyor

330 Serisi’nin yeni üyesi UCJV330-160 UV-LED rulodan ruloya entegre bas/kes makinesi, endüstriyel reklam grafik uygulamaları için önemli ölçüde geliştirilmiş üretkenlik, baskı kalitesi ve çok yönlülük sunuyor. Dört renkli konfigürasyonu ile 28m²/saat veya beyaz ve/veya lak boyayla 18m²/saat pratik hızlara çıkabilen model, kullanıcıların kendi müşterilerine etkileyici teslim süreleri sunmalarını ve daha fazla işi daha yüksek verimlilikle üretmelerini sağlıyor. Ayrıca yüksek hızlara karşın baskı kalitesinden ödün vermeyen yeni baskı makinesi, yüksek verimlilik modunda bile yüksek yoğunluklu alanlardaki renk düzensizliklerini azaltan yeni geliştirilen boya püskürtme teknolojisine sahip bulunuyor.

UCJV330-160, Mimaki kullanıcılarının PVC olmayan, daha çevre dostu malzemelere geçişini desteklemek için uygulama ve malzeme esnekliğini genişletiyor. Yeni UV baskı makinesi, temel renkli boyaların yanı sıra standart olarak beyaz ve lak boyayla donatıldı. Bu sayede kullanıcılar, dış mekan endüstriyel reklam grafik uygulamaları için kullanılan geleneksel malzemelerin yanı sıra süt beyazı (yarı saydam), şeffaf ve renkli malzemelerin üzerine de yüksek kaliteli baskılar gerçekleştirebiliyor. Kullanıcıların baskı yapabileceği malzemeler arasında PET, PU (poliüretan) ve diğer reçine filmler, kumaş ve kağıt (kaplanmamış kağıt dahil) öne çıkıyor.

Bu malzeme esnekliği, 2.5D baskı, watermark (filigran) veya 5 katmanlı baskı seçeneği gibi avantajlarla birleşerek baskı profesyonellerine katma değeri yüksek yeni uygulama fırsatları yaratıyor. 2.5D baskı ile bir ayakkabı veya el çantasında deri benzeri dokulu yüzeyler oluşturabiliyor. Lak boyalarla hazırlanan filigran baskılar ise farklı ışık koşulları altında farklı baskı etkilerini ortaya çıkarabiliyor. UCJV330-160 ile gerçekleştirilen katmanlı baskılar ise şeffaf veya renkli film üzerindeki baskıyı geliştiriyor, dokunsal ve görsel efektler yaratabiliyor.

Çıkartma, bezeme ve etiket gibi uygulamalara olanak tanıyan kontur (kenar) kesimi için gelişmiş özelliklerle donatılan UCJV330-160, baskıdan kesim moduna otomatik geçiş ile kullanıcılara daha fazla zaman tasarrufu sağlıyor.

Yüksek verimlilik ve daha düşük enerji tüketimi UJV100-160Plus ile gerçek oldu

Giriş seviyesi segmentinin takdirini kazanan 100 Serisi’nin yeni modeli UJV100-160Plus, kullanıcılarına daha fazla verimlilik ve daha düşük enerji tüketimi avantajı sunuyor. Son derece düşük miktarda güç tüketecek şekilde tasarlanan yeni model, sadece 0,5kW enerji harcıyor. Bu rakam pazardaki eko-solvent ve lateks baskı makinelerinin talep ettiği gücün yarısından bile daha azına karşılık geliyor. Enerji verimliliği bir yandan işletme maliyetlerine olumlu yansırken, diğer yandan CO2 emisyonlarının azaltılmasına da yardımcı oluyor.

UJV100-160Plus’ın yeni özellikleri sayesinde kullanıcılar bir yandan ürün portföylerini yeni uygulamalarla genişletirken diğer yandan operasyonel ve maliyet verimliliklerini artırabiliyor. UJV100-160Plus’a eklenen yeni boya tasarrufu işlevi, basılı tasarımın renk dengesini korurken boya tüketimini %50’ye kadar azaltıyor. Boya azaltma seviyeleri, operatör tarafından RasterLink7 yazılımı kullanılarak kolayca ayarlanabiliyor ve değiştirilebiliyor. Bu nedenle, renk ayarı için özel bir bilgi veya ekipmana ihtiyaç kalmıyor.

Bu yeni UV baskı makinesinde bulunan ‘pull-back (geri çekme) baskı fonksiyonu’, basılmış malzemeyi geri çekerek 3 katmana kadar baskı yapabilmesini sağlıyor. Bu baskı özelliği, renkli-beyaz-renkli veya beyaz-renkli-lak baskı yapılmasına olanak tanıyarak kullanıcıların müşterilere geniş bir uygulama yelpazesi sunması için daha fazla esneklik kazandırıyor. Mimaki kullanıcıları lak boyalarla da gerçekleştirebildikleri 3 katmanlı baskı ile farklı uygulamalar ve kazançlı çalışmalar elde edebiliyor.

Rulodan ruloya UV-LED baskı makinesi UJV100-160Plus, ayrıca Mimaki’nin CG-AR plotter serisi ile sorunsuz bir şekilde bağlantı kuruyor. Bu yeni ve pratik avantaj, kullanıcıların kesim verilerini doğrudan RasterLink7’den plottera göndermesini sağlayarak iş akışı verimliliğini artırıyor. UJV100-160Plus, bir CG-AR kesim plotterı ile entegre edildiğinde, Mimaki’nin gelişmiş kesim teknolojisi ID Cut fonksiyonu sayesinde operatörün minimum müdahalesine ihtiyaç duyarak otomatik baskı ve kesim işlemini gerçekleştiriyor.

Mimaki’nin gelişmiş baskı teknolojileri hakkında daha fazla bilgiye resmi web sitesinden ulaşabilirsiniz: http://www.mimaki.com.tr/

İstanbul’un 500 yılı Meşher’de

Meşher, Göz Alabildiğine İstanbul sergisiyle izleyicileri İstanbul’un siluetine bir uçtan bir uca bakmaya davet ediyor. Beş asırdan kesitler sunan sergide, bir kısmı ilk defa İstanbul’da sergilenen panoramik ve geniş açılı şehir temsillerinin yanı sıra gravürlerden nadir kitaplara, yağlıboya tablolardan fotoğraflara 100’ün üzerinde eser yer alıyor.

İstanbul’un önde gelen disiplinler arası sanat mekânı Meşher, Göz Alabildiğine İstanbul: Beş Asırdan Manzaralar isimli sergiyi ziyaretçileriyle buluşturuyor. 20 Eylül’de açılacak serginin küratörlüğünü Şeyda Çetin ve Ebru Esra Satıcı üstleniyor. Ömer Koç Koleksiyonu’nda yer alan çeşitli nadide eserlerden oluşan sergi, İstanbul’un Osmanlı payitahtı olduğu, 15. yüzyıldan 20. yüzyılın ilk çeyreğine uzanan bir zaman dilimini kapsıyor. Şehrin zengin bir görsel kaydı niteliğindeki sergide geniş açılı İstanbul manzaralarını gösteren tablolardan gravürlere, nadir kitaplardan albümlere, panoramik fotoğraflardan Yadigâr-ı İstanbul objelerine 100’ün üzerinde eser yer alıyor.

Sergideki eserlerin üreticileri de büyük çeşitlilik gösteriyor. Gemi kaptanından seyyahlara, askerlerden elçilere, yazar, ressam ve fotoğrafçılardan mimar ve şehir plancılarına kadar Batılılar tarafından bazen politik veya askeri bazen estetik amaçlarla üretilen eserlerde farklı teknikler öne çıkıyor. Yapıldıkları dönemin diplomatik ilişkilerine, şehrin geçirdiği dönüşümlere, çokkültürlü yapısına ve sosyal yaşamına ait izler bulunduran görüntülere yazılı kaynaklardan alıntılar eşlik ediyor. Bu alıntılar Batılı eser sahiplerinin bakış açısı ile 19. yüzyıl ve erken 20. yüzyıl Osmanlı/Türk edebiyatından sanatsal üretimler arasında bir diyalog imkânı yaratıyor. Sergi şehre tekrar bir güzelleme yapmak yerine, anlatının çeşitliliğini, tasvirlerin farklılığını incelemeye davet ediyor.

Batılıların gözünden İstanbul

İngiliz ressam Henry Aston Barker’ın 1799 yılında Galata Kulesi’nin tepesinden çizdiği eskizlere dayanarak oluşturduğu İstanbul Panoraması, elçilik sekreteri olarak İstanbul’da bulunan Philipp Franz von Gudenus’un 1741’de İsveç Elçiliği’nin çatısından yaptığı çizime ait gravür, Joseph Schranz’ın Karadeniz’den Marmara Denizi’ne Boğaz panoraması eserlerden birkaçı… Ayrıca bilinen en eski 360 derecelik panoramik İstanbul fotoğraflarını çeken sanatçı olarak tarihe geçen James Robertson’ın Bayezid Kulesi’nden çektiği Mayıs 1854 tarihli fotoğrafın sanatçının imzasını taşıyan ithaflı albümünü de sergide görmek mümkün.

Göz Alabildiğine İstanbul sergisinde, şehri bir uçtan bir uca izleme imkânı veren panoramik eserler birbirinden ilginç detaylar da barındırıyor. Yerel kıyafetler içinde esnaf, öküz arabasında giden kadınlar, şapkalarıyla ayırt edilen Batılılar, çocuklar ve şehrin dört ayaklıları, İstanbul’un siluetini tamamlayan unsurlar olarak öne çıkıyor.

En eski yapıt 1493 yılına ait…

Küratörler Şeyda Çetin ve Ebru Esra Satıcı, üç kata yayılan sergiye ilişkin şunları paylaştı: “Eserleri seçkiye dahil ederken İstanbul’un olabildiğince farklı noktalarından, farklı semtlerinden manzaralar olmasına özen gösterdik. En eskisi Hartmann Schedel’e ait Liber chronicarum (1493) ve en yakın tarihlilerden Alexandre V. Pankoff’un özgün tasarım ve resimlerini içeren albümü (1922-1924) olmak üzere Meşher’in üç katında 100’ü aşkın yapıt sergiliyoruz. Ön plana çıkan tema ve hikâyeler birbirinden keskin sınırlarla ayrılmıyor, aksine birbirlerini besleyip tamamlıyorlar. Yapıtları dönem ve tekniklerine göre değerlendirmek yerine aralarında kurdukları ilişkileri ortaya çıkarmanın, bu çok katmanlı şehri anlama çabasına katkı sunacağına inanıyoruz.”

Meşher Direktörü Nilüfer H. Konuk ise serginin geniş kitlelere ulaşmasını arzuladıklarını söyledi. Konuk, “Kimileri en erken tarihli baskı, günümüze ulaşmış tek nüsha veya döneminin öncü örnekleri olan bu eserlerin bir kısmı ilk defa İstanbul’da sergileniyor. Ömer Koç’un kıymetli koleksiyonundaki bu nadir eserleri Meşher’de geniş kitlelerle buluşturmaktan büyük memnuniyet duyuyoruz.” dedi.

Sergi kitabı eş zamanlı yayımlandı

Sergiyle birlikte Türkçe ve İngilizce olarak yayımlanan sergi kataloğunda konusunun uzmanlarının katkılarıyla İstanbul tasvirlerinin çeşitliliğine dikkat çekiliyor. Katalog metinleri Sven Becker, Briony Llewellyn, Bahattin Öztuncay ve Claude Piening’e ait. Ömer Koç’un önsözüyle başlayan kitapta, küratörler Ebru Esra Satıcı ve Şeyda Çetin’in sergiyi tanıttığı yazının yanı sıra Prof. Dr. Zeynep Çelik’in “Biz ki İstanbul şehriyiz, güzelizdir” başlıklı makalesi yer alıyor.

26 Mayıs 2024 tarihine kadar görülebilecek Göz Alabildiğine İstanbul sergisine, küratörler ve Meşher ekibinin hazırladığı yetişkin ve çocuk atölyeleri gibi bir dizi program eşlik edecek. Güncel etkinlik takvimine Meşher’in internet sitesi ve sosyal medya kanallarından ulaşılabilir.

Panasonic projektörler Game Of Thrones’a hayat veriyor
 Panasonic 1 Çipli 4K DLP™ projektörler ve ekranlar, Kuzey İrlanda’daki Linen Mill Studios’ta sürükleyici bir deneyim sunuyor

Game of Thrones’un dünya çapındaki hayran ordusu, resmi Game of Thrones Stüdyo Turu’nda artık Yedi Krallık ve ötesine dair son derece sürükleyici bir deneyim sunan Panasonic 1 Çipli DLP™ 4K lazer projektörler ve 4K ekranlarla HBO’nun pek çok ödülün sahibi olan serisindeki en sevdiği sahneleri yeniden yaşıyor.
Banbridge, Kuzey İrlanda’da manevi evinin kalbinde ve birincil film stüdyolarında yer alan Game of Thrones Studio Tour, dizideki setleri sadık bir şekilde yeniden yaratıyor ve ziyaretçileri kendilerini hit HBO serisinden geniş bir kostüm, sahne ve silah koleksiyonuna davet ediyor.
Kültürel Bir Fenomeni Yeniden Canlandırılıyor
73 bölümden oluşan sekiz sezonluk bir çalışma sırasında Game of Thrones dünya çapında en az 272 ödül kazandı, kültürel bir fenomen haline geldi ve fantezi türünün gelecekteki ekran epik rekreasyonları için örnek alınacak bir eser haline geldi. Böylesine beğenilen bir prodüksiyonun deneyimini korumak için Panasonic de tur boyunca 15 adet Panasonic 1 Çipli DLP™ 4K projektör kurdu. 55-98 inç ekran aralığının kullanıldığı yaklaşık 50 adet 4K Panasonic profesyonel ve etkileşimli ekran da kuruldu.
Sürükleyici Deneyimlerde Sınıfının Lideri Projeksiyon Çok Önemli
Panasonic’in sınıfının en iyisi olan projeksiyonunun renk üretimi, Game of Thrones Studio Tour’a gelen ziyaretçilerin, serinin olmazsa olmazı haline gelen genellikle girintili çıkıntılı ortamlar bile herhangi bir yüzeye yansıtıldığında en iyi ayrıntı, gerçekçilik ve renk seviyesini gösteren 4K projektörleriyle kendilerini setteymiş gibi hissetmesini sağlıyor.
 Projektörler ve ekranlar tur boyunca dikkatlice konumlandırılarak setlerin ve ortamların mümkün olduğunca gerçekçi kalmasını ve genel ziyaretçi deneyiminden uzaklaşmamasını sağlıyor. Bu da Panasonic’in Ultra Kısa Yansıtma Açılı lensler gibi sunduğu esnek kurulum çözümleri yelpazesi ile sağlanıyor ve ziyaretçiler içeriğe gölge oluşturmadan yaklaşabiliyor.
 Ziyaretçilerin sosyal medyada paylaşabilmeleri için sürükleyici projeksiyonun fotoğraflarını çekebilmeleri, Panasonic’in projektörlerinin sağladığı kalitenin dünya çapındaki mevcut kurulumlarda kanıtlanmasıyla Game of Thrones Studio Tour’un popülaritesini en üst düzeye çıkaran önemli bir alan haline geliyor.
Bakım Gerektirmeyen Çalışma ile Üstün Güvenilirlik
Panasonic’in 1 Çipli DLP™ 4K projektörleri, sabit kurulumlarda 20.000 saat ve daha fazla bakım gerektirmeyen kullanım ömrünün yanı sıra itibarları ve güvenilirlikleri nedeniyle de seçildi. Bu özellikler, The Game of Thrones Studio Tour gibi müzelerin ve ilgi çekici yerlerin ziyaretçilerin çalışma süresini en üst düzeye çıkarmasını sağlıyor.
Bekleme modu, yakından kontrol edilebilme ve izlenebilme yetenekleri, yalnızca gerektiğinde kullanılmalarına izin vererek enerjiden tasarruf edilmesini sağlıyor. Panasonic’in 1 Çipli DLP™ 4K lazer projektörleri tüm bunlara ek olarak akkor ampullerin düzenli olarak değiştirilmesini gerektirmiyor.
Linen Mill Studio Kıdemli Direktörü David Browne, konuyla ilgili şunları söylüyor: “Bu, dünyadaki tek Game of Thrones Stüdyo Turu”. Büyük açılışımızdan sonra, tur boyunca daha geniş Warner ailesinden ve yönetici liderlik ekibinden birkaçına sahip olduk ve markanın önemi göz önüne alındığında, gördüklerinden inanılmaz derecede etkilendiler. Düzgün bir şekilde temsil edilmesinden memnuniyet duyuyoruz ve ziyaretçilerin deneyimlemesi için burada sahip olduğumuz şey gerçekten dünya standartlarında. Panasonic sayesinde Game of Thrones’un Kuzey İrlanda’da olabileceği en iyi haliyle görmek artık mümkün.”