“2025 Türkiye Ekonomisi ve BRICS’in Rolü” paneli, Ekonomi-teknoloji haberleri, TUİK verileri
KTO’DA 2025 TÜRKİYE EKONOMİSİ İLE BRICS’İN ROLÜ KONUŞULDU, GÜLSOY: TÜRKİYE BATIYI KÜSTÜRMEDEN BRICS İLE İŞ BİRLİĞİNİ GÜÇLENDİRMELİ
Kayseri Ticaret Odası (KTO) tarafından “2025 Türkiye Ekonomisi ve BRICS’in Rolü” başlıklı panel düzenlendi. Ekonomi Gazetesi yazarlarının katıldığı panelde, BRICS’in uluslararası ekonomik sisteme etkileri, Türkiye’nin bu platformdaki olası rolü ve 2025 Türkiye ekonomisinin görünümü detaylı şekilde ele alındı. KTO Başkanı Gülsoy, Türkiye’nin dengeli bir dış politika ile BRICS içinde yer almasının, ekonomik ve ticari fırsatları artıracağını belirterek, “Türkiye, Batıyı küstürmeden BRICS’le iş birliğini güçlendirmeli. 2025 yılı, zorlukların ve fırsatların iç içe geçtiği bir yıl olacak.” dedi.
Kayseri Ticaret Odası (KTO) gündemdeki önemli konular hakkında iş dünyasını bilgilendirmeye devam ediyor.
Küresel ekonomideki dalgalanmalar ve bölgesel işbirliklerinin giderek önem kazandığı bu dönemde, Kayseri Ticaret Odası tarafından “2025 Türkiye Ekonomisi ve BRICS’in Rolü” başlıklı panel düzenlendi.
Kayseri Ticaret Odası Rifat Hisarcıklıoğlu Konferans Salonunda düzenlenen panele, Başkan Ömer Gülsoy’un yanı sıra Kayseri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa, Abdullah Gül Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erk Hacıhasanoğlu, Türkonfed Yönetim Kurulu Üyesi, ORSİFED Yönetim Kurulu Başkanı Soner Türküm, Kayseri Sanayi Odası Meclis Başkanı Abidin Özkaya, MÜSİAD Kayseri Şube Başkanı Ferhat Akmermer, İl Müdürleri ile Panalistler Ekonomi Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ, Genel Koordinatör Vahap Munyar, Yayın Kurulu Başkanı Şeref Oğuz ve Yayın Danışma Kurulu Üyesi Alaattin Aktaş, iş dünyası temsilcileri katıldı.
KTO Başkanı Ömer Gülsoy, panelde Türkiye ekonomisinin geleceğine dair güçlü öngörülerini, BRICS ülkeleriyle iş birliği fırsatlarını ve Türkiye ekonomisine etkisini, ülkemizin gelecekteki ekonomik gücünü ve küresel sahnede nasıl bir yer edinebileceğini Ekonomi Gazetesinin yazarlarının analizleriyle konuşacaklarını ifade etti.
BRICS hakkında merak edilen çok soru olduğunu belirten Gülsoy, BRICS, resmi bir organizasyon mu?, Uluslararası bir iş birliği platformu mu? Şu anki finansal sisteme özellikle 2. Dünya savaşından sonra ABD öncülüğünde kurulan uluslararası ekonomik sisteme alternatif olabilecek mi? Batıya karşı bir ekonomik güç müdür? Siyasi açıdan nasıl görünüyor? BRICS üyelerinin kendi içlerinde bir uyum var mı? Çin ile Hindistan rekabeti? Mısır, Etiyopya, Nil nehri konusu gibi sorunlar Son yapılan Kazan toplantısında davetli olduğu halde katılmayan ülkeler? Şeklinde soruları panelistlere yöneltti.
Panelin ana gündemini oluşturan 2025 Türkiye Ekonomisi nasıl olacağını soran Gülsoy, sözlerini şöyle sürdürdü:
“ABD Başkanı seçilen Trump ile beraber yeni bir dünya düzeni mi kuruluyor? ABD’nin yeni yönetimi bize başka bir bakış açısı sağlayacak mı? Küresel gelişmeler, Yerel dinamikler, Enflasyon, Jeopolitik belirsizlik, Finansal istikrar, Yeşil ve Dijital Dönüşüm, Sürdürülebilir Ekonomi gibi gelişmelerin bizim ihracatımızı nasıl etkiler?”
Türkiye olarak Batıyı küstürmeden dengeli bir şekilde politika üretmemiz gerektiğini altını çizen Gülsoy, “2025 yılı, hem zorlukların hem de fırsatların iç içe geçtiği bir yıl olacak. Türkiye ekonomisi, dış ticaretin çeşitlendirilmesi, dijitalleşme ve sürdürülebilirlik konularında ilerleme kaydederken, BRICS ile işbirliklerini artırarak küresel arenada daha güçlü bir oyuncu haline gelebilir. Bu süreci doğru yönetmek, yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda diplomatik bir vizyon gerektiriyor. Umarım bugün burada yapılacak konuşmalar bu vizyonun şekillenmesinde önemli katkılar sağlar diye düşünüyorum. “ ifadelerini kullandı.
Panelin birinci oturumda Türkiye ve BRICS ilişkileri konusunda Ekonomi Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ, Genel Koordinatör Vahap Munyar, görüşlerini paylaştı.
Enflasyon belasından Türkiye’nin kurtulması gerektiğine vurgu yapan Ekonomi yazarları, “Enflasyondan beslenenler var. Zadeleri zedelemedikçe enflasyonu çözemeyiz. Yüksek enflasyonla yaşamaya devam edeceğiz. “ ifadelerini kullandılar.
İki ayrı oturumda 4 saat süren panelde Ekonomi yazarları izleyicilerin sorularını da yanıtladılar. Panel, KTO Başkanı Gülsoy’un, Ekonomi yazarlarına plaket takdimi ve hatıra fotoğrafı çekimiyle son buldu.
Dolaylı Ar-Ge teşviklerinden yararlanan girişimler, 34 milyar 810 milyon TL ile en fazla kurumlar vergisi desteğinden faydalandı. Bu vergi desteğini sırasıyla 23 milyar 661 milyon TL ile gelir vergisi stopaj teşviki, 815 milyon TL ile gelir vergisi desteği, 46 milyon TL ile katma değer vergisi (KDV) desteği izledi.
Beyan edilen Ar-Ge harcamalarına göre sağlanan dolaylı Ar-Ge teşviklerinin %60,1’inin kurumlar vergisi, gelir vergisi ve KDV’den; %39,9’unun ise gelir vergisi stopaj desteğinden geldiği görüldü.
Dolaylı Ar-Ge teşviklerinin özel sektör Ar-Ge harcaması içerisindeki payı %24,1 oldu
Dolaylı Ar-Ge teşviklerinin, mali ve mali olmayan şirketlerin Ar-Ge harcaması içerisindeki payı 2009 yılında %13,3 iken 2023 yılında %24,1’e yükseldi. Mali ve mali olmayan şirketlerin Ar-Ge harcaması 2009 yılında 3,2 milyar TL iken, bu harcamalar 2023 yılında 246 milyar TL’ye ulaştı.
Ar-Ge faaliyetlerine yönelik vergi teşviklerinden yararlanan girişim sayısı 9 bin 30 oldu
Ar-Ge faaliyetlerine yönelik vergi teşviklerinden yararlanan girişim sayısı 2023 yılında 9 bin 30 oldu. Teşviklerden yararlanmak için beyanname veren girişimler ana faaliyetler göre incelendiğinde ilk üç sırayı, 4 bin 575 ile bilgi ve iletişim, 2 bin 148 ile imalat sanayi ve bin 291 ile mesleki, bilimsel ve teknik faaliyetler aldı.
Beyan edilen harcama ve yararlanılan teşvik tutarlarında imalat sanayi ilk sırada yer aldı
Girişimlerin destekten yararlanmak için beyan ettikleri Ar-Ge harcama tutarı 146 milyar 558 milyon TL olarak hesaplandı. Beyan edilen harcama tutarlarında imalat sanayi %49,5 ile en büyük paya sahip olurken, bu sektörü %37,9 ile bilgi ve iletişim, %4,2 ile toptan ve perakende ticaret; motorlu kara taşıtlarının ve motosikletlerin onarımı izledi.
Ana faaliyeti imalat sanayi olan girişimlerde 72 milyar 516 milyon TL olan tutarın %33,1’inin motorlu kara taşıtı, treyler (römork) ve yarı treyler (yarı römork) imalatı; diğer ulaşım araçlarının imalatında, %26,2’sinin bilgisayarların, elektronik ve optik ürünlerin imalatında, %14,2’sinin ise elektrikli teçhizat imalatında faaliyet gösteren girişimler tarafından beyan edildiği görüldü.
Dolaylı Ar-Ge teşvikleri girişimlerin ana faaliyet alanlarına göre analiz edildiğinde, 59 milyar 332 milyon TL olan tutarın %43,2’sinin imalat sanayinde, %42,6’sının bilgi ve iletişimde, %5,0’ının ise mesleki, bilimsel ve teknik faaliyetlerde faaliyet gösteren girişimlere ait olduğu gözlendi.
Küçük ve orta büyüklükteki girişimler dolaylı Ar-Ge teşviklerinin %36,1’inden yararlandı
Dolaylı Ar-Ge teşviklerinden yararlanan girişimler büyüklük gruplarına göre ele alındığında, 9 bin 30 girişimin %88,0’ının küçük ve orta büyüklükteki işletmeler (KOBİ) olduğu görüldü. Girişim sayısı bakımından Ar-Ge teşviklerinden yararlanan büyük ölçekli girişimlerin payı %12,0 iken bu girişimler dolaylı Ar-Ge teşviklerinin %63,9’undan yararlandı.
KOBİ’lerin dolaylı Ar-Ge teşviklerinden yararlanma oranı %36,1 oldu. Büyüklük gruplarına göre incelendiğinde, KOBİ’lere sağlanan 21 milyar 409 milyon TL olan dolaylı Ar-Ge teşvik miktarının %51,0’ının orta ölçekli, %37,2’sinin küçük ölçekli ve %11,7’sinin ise mikro ölçekli girişimlere sağlandığı gözlendi.
Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında istihdam endeksi, 2024 yılı III. çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %3,0 arttı. Alt sektörler incelendiğinde, endeks; sanayi sektöründe %0,5 azaldı, inşaat sektöründe %7,4 ve ticaret-hizmet sektörlerinde %4,1 arttı.
Çalışılan saat endeksi yıllık %1,1 azaldı
Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında çalışılan saat endeksi, 2024 yılı III. çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %1,1 azaldı. Alt sektörler incelendiğinde, endeks; sanayi sektöründe %4,1 azaldı, inşaat sektöründe %2,8 arttı ve ticaret-hizmet sektörlerinde %0,2 azaldı.
Brüt ücret-maaş endeksi yıllık %74,7 arttı
Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında brüt ücret-maaş endeksi, 2024 yılı III. çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %74,7 arttı. Alt sektörler incelendiğinde, endeks; sanayi sektöründe %73,9, inşaat sektöründe %73,9 ve ticaret-hizmet sektörlerinde %75,2 arttı.
İstihdam endeksi çeyreklik %0,8 arttı
Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında istihdam endeksi, 2024 yılı III. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre %0,8 arttı. Alt sektörler incelendiğinde, endeks; sanayi sektöründe %0,2, inşaat sektöründe %1,3 ve ticaret-hizmet sektörlerinde %1,0 arttı.
Çalışılan saat endeksi çeyreklik %0,4 arttı
Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında çalışılan saat endeksi, 2024 yılı III. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre %0,4 arttı. Alt sektörler incelendiğinde, endeks; sanayi sektöründe %0,2 ve inşaat sektöründe %2,6 arttı, ticaret-hizmet sektörlerinde aynı kaldı.
Brüt ücret-maaş endeksi çeyreklik %8,8 arttı
Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında brüt ücret-maaş endeksi, 2024 yılı III. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre %8,8 arttı. Alt sektörler incelendiğinde, endeks; sanayi sektöründe %8,1, inşaat sektöründe %9,3 ve ticaret-hizmet sektörlerinde %9,2 arttı.
Saatlik işgücü maliyeti endeksi yıllık %76,9 arttı
Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında saatlik işgücü maliyeti endeksi, 2024 yılı III. çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %76,9 arttı. Alt sektörler incelendiğinde, endeks; sanayi sektöründe %82,0, inşaat sektöründe %69,9 ve ticaret-hizmet sektörlerinde %75,5 arttı.
Saatlik kazanç endeksi yıllık %76,6 arttı
Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında saatlik kazanç endeksi, 2024 yılı III. çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %76,6 arttı. Alt sektörler incelendiğinde, endeks; sanayi sektöründe %81,4, inşaat sektöründe %69,1 ve ticaret-hizmet sektörlerinde %75,5 arttı.
Saatlik kazanç dışı işgücü maliyeti endeksi yıllık %78,2 arttı
Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında saatlik kazanç dışı işgücü maliyeti endeksi, 2024 yılı III. çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %78,2 arttı. Alt sektörler incelendiğinde, endeks; sanayi sektöründe %85,0, inşaat sektöründe %73,5, ticaret-hizmet sektörlerinde %75,4 arttı.
Saatlik işgücü maliyeti endeksi çeyreklik %9,0 arttı
Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında saatlik işgücü maliyeti endeksi, 2024 yılı III. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre %9,0 arttı. Alt sektörler incelendiğinde, endeks; sanayi sektöründe %8,9, inşaat sektöründe %6,9 ve ticaret-hizmet sektörlerinde %9,5 arttı.
Saatlik kazanç endeksi çeyreklik %8,4 arttı
Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında saatlik kazanç endeksi, 2024 yılı III. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre %8,4 arttı. Alt sektörler incelendiğinde, endeks; sanayi sektöründe %7,8, inşaat sektöründe %6,5 ve ticaret-hizmet sektörlerinde %9,2 arttı.
Saatlik kazanç dışı işgücü maliyeti endeksi çeyreklik %12,0 arttı
Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında saatlik kazanç dışı işgücü maliyeti endeksi, 2024 yılı III. çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre %12,0 arttı. Alt sektörler incelendiğinde, endeks; sanayi sektöründe %14,5, inşaat sektöründe %8,8 ve ticaret-hizmet sektörlerinde %10,9 arttı.
İstanbul’da düzenlenen Avrasya Pencere Fuarı, Avrupa ve Asya’yı pencere sektöründe birleştiren köprü oldu. IQ Alüminyum Sistemleri de fuara katılarak yenilikçi sistemlerini ziyaretçilerine tanıttı. IQ Alüminyum Sistemleri Marka Direktörü Müfit Atlas, “Fuarda standımızı ziyaret eden potansiyel müşteriler ve bayi adayları ile iş birliği fırsatlarını görüştük” dedi.
İstanbul TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde 16-19 Kasım tarihlerinde 25. kez düzenlenen Avrasya Pencere Fuarı’na Avrupa, Asya, Orta Doğu ve Afrika’dan birçok firma katılarak ürünlerini sergiledi. Yerli ve yabancı 90 bine yakın sektör temsilcisinin ziyaret ettiği fuarda, firmalar ürünlerini tanıtmanın yanı sıra iş birlikleri geliştirme fırsatı da buldu. IQ Alüminyum Sistemleri de fuardaki standında yenilikçi alüminyum sistemlerini tanıtarak, yeni iş imkanlarını değerlendirdi.
Avrasya Pencere Fuarı’nda IQ Alüminyum ve IQ Camoda markalarıyla yer alan IQ Alüminyum Sistemleri’nin standını ziyaret eden sektör temsilcilerine ürünler ile ilgili detaylı bilgiler verildi. Stanttaki ‘VR Deneyimi’ alanında fabrika ve showroomları üç boyutlu olarak gezebilen ziyaretçiler, ayrıca ürünlerin imalat aşamalarını, modellerini ve müşteri odaklı çözüm önerilerini deneyimlediler.
Yurt içi ve yurt dışında iş birliği fırsatları değerlendirildi
Firmaların ürünlerini yurt içi ve yurt dışı pazarlarında tanıtma anlamında fuarların önemine değinen IQ Alüminyum Sistemleri Marka Direktörü Müfit Atlas, “Her yıl olduğu gibi bu sene de fuara katıldığımız için mutluyuz. Sektörün nabzının attığı bu fuarda yenilikçi ürünlerimizi sergiledik. Standımızı ziyaret eden potansiyel müşteriler ve bayilerle iş birliği fırsatlarını görüştük. Yabancı ziyaretçilerle de yurt dışı pazarlarda neler yapabiliriz konusunda görüş alış verişinde bulunduk” dedi.
AKDENİZ’DEN 32 MİLYON DOLARLIK HAZIR GİYİM VE KONFEKSİYON İHRACATI
Akdeniz Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (AHKİB) Yönetim Kurulu Başkanı Gürkan Tekin, Türk hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün uluslararası pazarlarda rekabetçiliğinin zayıfladığını, iki yıldır devam eden bu dönemin en zorlu aşamasının yaşandığını söyledi.
2023 yılı Ocak-Ekim döneminde Türkiye’nin hazır giyim ve konfeksiyon ihracatındaki kaybının yüzde 7’yi bulduğunu, son 10 aylık dış satım performansının 15,18 milyar dolara gerilediğini kaydeden Başkan Gürkan Tekin, sektörün üretime devam edebilmesi için Eximbank ve KGF kaynaklarından uygun faizli uzun dönemli devlet desteklerine ihtiyaç duyulduğunu açıkladı. Sektörün geleceğinin ise katma değerli üretim ve markalaşmadan geçtiğini dile getiren Başkan Tekin, “Türk hazır giyim sektörü olarak geleceğimizi teminat altına almamızın yolu katma değerli üretim ve markalaşmadan geçiyor. Bu da bugünden yarına yapabileceğimiz bir şey değil, zamana, kaynağa ve desteğe ihtiyacımız var.” dedi.
“Stratejik eylem planına ihtiyacımız var”
Türk hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün yüksek katma değerli üretim yapabilmesi için çeşitli alanlarda devlet desteklerine ve teşviklere ihtiyaç duyulduğunu sıkça dile getirdiklerinin altını çizen Başkan Gürkan Tekin, maliyet baskısını hafifletme ve inovasyon kapasitesinin artırılmasının en önemli başlıklar olduğunu söyledi.
Başkan Gürkan Tekin, “Geldiğimiz noktada katma değerli üretim olmadan rekabet şansımız yok. Türk hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün yeni hedefi, yenilikçi ve katma değerli ürünlerle global pazarlarda rekabet edebilmek olmalıdır. Bunun için AR-GE, tasarım ve teknolojik yatırımlara öncelik verilmelidir. Sermayesi eriyen sektörün bunu tek başına başarabilmesi ancak hükümetimizin destekleri ile mümkün olabilir. Bunu hayata geçirebilirsek yalnızca sektörümüzün değil ülke ekonomisinin genel rekabetçiliğine de büyük katkı sağlarız.” dedi.
DFSK Türkiye, Yetkili Satıcı Ağını Büyütmeye Devam Ediyor
2024 yılında Türkiye genelinde 20 yetkili satıcıya ulaşan DFSK, 2025 Haziran’a kadar bu sayıyı 35’e çıkarmayı hedefliyor…
Çin otomotiv endüstrisinin güçlü markası DFSK, Türkiye’de bu yıl toplam 20 yetkili satıcıya ulaşarak satış ve servis ağını güçlendirmeye devam ediyor.
Türkiye’de İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Samsun, Gaziantep ve Erzurum gibi pek çok büyükşehire yayılan geniş ağıyla 19 farklı ilde hizmet veren DFSK Türkiye, 2025 Haziran’a kadar yetkili satıcı sayısını 30 farklı ilde 35’e çıkarmayı hedefliyor.
Marka ayrıca DFSK üst yönetiminin de katıldığı düzenli eğitim programları gerçekleştirerek, ürün bilgisi, satış sonrası hizmetler ve müşteri hizmetleri konusunda yetkili satıcılarını desteklemeye devam ediyor.
“Yetkili satıcı ağımız büyümeye devam edecek”
DFSK Türkiye Genel Müdürü Çınar Noyan, Türkiye pazarına girdikleri bir yıl içinde yetkili satıcı ağını 20 adete genişletmelerinin önemine dikkati çekerek, “Müşterilerimize satış öncesi ve sonrasında kaliteli, hızlı hizmet vermek için çalışıyoruz. Yetkili satıcılık konusunda yoğun bir talep alıyoruz ve DFSK markasının yetkili satıcısı olmayı bir ayrıcalık olarak görüyoruz. Bu doğrultuda yetkili satıcı ağımız büyümeye devam edecek.” dedi.
MHERO I, Dubai’de Görücüye Çıktı ve Orta Doğu Pazarında Yeni Bir Off-Road Furyası Başlattı
Dongfeng Motor’un Orta Doğu lüks pazarındaki stratejik düzeninde önemli bir kilometre taşı niteliğindedir.
“BAE’de Gece” sahnesi
Etkinliğe çok sayıda medya mensubu, önemli kanaat önderleri, iş ortakları, sektör profesyonelleri ve büyük müşteriler katıldı. Atmosfer coşkuluydu ve MHERO I mükemmel off-road performansı ve benzersiz tasarımıyla konuklardan oybirliğiyle övgü aldı. Ortak Bay Kassem, “MHERO I’i çok beğendim. Şimdiye kadarki en iyi off-road SUV’lerden biri ve performansı inanılmaz.”
Lansman etkinliğinin yapıldığı gün, MHERO I birçok hedef müşteriden büyük övgü aldı ve satın alma niyetlerini açıkça ifade ettiler. Ön tahminlere göre, 15 adet MHERO I’in bu seçkin kişiler tarafından seçilmesi bekleniyor. MHERO I, Dongfeng Motor’un teknolojik yenilik ve kalite iyileştirmedeki gücünü göstermekle kalmıyor, aynı zamanda MHERO’nun küresel bir lüks off-road markası oluşturma kararlılığını da yansıtıyor.
Etkinliğin ikinci gününde Dongfeng Motor, Xquarry Macera Parkı’nda araç teknik performans eğitimi ve çok arazili senaryo test sürüşü etkinlikleri gerçekleştirdi. Bu etkinlik, denizaşırı satış ekibinin MHERO I’in performansı ve teknolojik özellikleri hakkındaki anlayışını uygulamalı çalışma ve deneyim yoluyla derinleştirmeyi ve böylece denizaşırı müşterilere benzersiz avantajları daha etkili bir şekilde sergilemeyi amaçlamaktadır.
Şu anda Dongfeng Motor, MHERO markasını BAE, Katar ve Kuveyt gibi çok sayıda pazara başarıyla tanıtmıştır. Ayrıca Dongfeng Motor, tüketicilere uygun satın alma ve deneyim kanalları sağlamak için çeşitli bölgelerde aktif olarak satış ağları kurmaktadır. Gelecekte Dongfeng Motor, “Karşılıklı Fayda ve Kazan-Kazan İlerlemesi için İşbirliği ve Açıklık” kavramına bağlı kalmaya ve uluslararası pazarla alışverişi güçlendirmeye devam edecektir.
CultureCIVIC: KÜLTÜR SANAT DESTEK PROGRAMI’NIN PAYDAŞLARI, ÖZEL BİR DAVETTE BULUŞTU!
CultureCIVIC: Kültür Sanat Programı’nın desteğiyle Türkiye’nin farklı illerinde çalışmalar yürüten proje sahipleri, program kapsamında eğitim veren eğitmenler, jüri üyeleri, kurumsal destekçiler ve basın mensupları, 21 Kasım Perşembe akşamı gerçekleşen özel davette bir araya geldi. Gecede, toplamda hem 200 projeye destek sağlayan programın bugün geldiği nokta hem de 15-28 Kasım tarihlerinde düzenlenen CultureCIVIC Kültür Sanat Günleri kutlandı. Davette aynı zamanda,2022’den bu yana destek verilen projelere bir bakış sunan kitabın lansmanı da gerçekleşti.
Bir Avrupa Birliği projesi olan CultureCIVIC: Kültür Sanat Destek Programı, 2022 yılından bu yana farklı ihtiyaçlara yönelik dört ayrı hibe kategorisinde 200 projeye destek verdi. Türkiye’de kültür ve sanat alanında faaliyet yürüten sivil toplum kuruluşlarını, sanatçıları, inisiyatifleri ve aktivistleri destekleme hedefiyle hayata geçirilen program kapsamında özellikle kariyerinin başındaki sanatçılara, yeni kültür aktörlerine ve büyükşehirler dışında yer alan birey ve oluşumlara geniş bir yer ayrıldı.
YEDİ FARKLI ŞEHİRDE CultureCIVIC KÜLTÜRSANAT GÜNLERİ
CultureCIVIC: Kültür Sanat Destek Programı, farklı şehirleri kapsayan bir etkinlik serisiyle devamediyor. CultureCIVIC Kültür Sanat Günleri, 15-28 Kasım 2024 tarihleri arasında İstanbul, İzmir, Erzurum, Muğla, Düzce, Çanakkale ve Denizli’yi kapsayan bir program sunuyor. Programda, tiyatrodan müziğe, filmden çağdaş sanata çeşitli mecralarda CultureCIVIC desteğiyle hayata geçen projelerden küçük bir seçki ücretsiz olarak sanatseverlerle buluşuyor. CultureCIVIC Kültür Sanat Günleri’nin programıyla ilgili detaylı bilgilere internetsitesinden ulaşılabiliyor.
CultureCIVIC YOLCULUĞUNA BİR BAKIŞ
CultureCIVIC Kültür Sanat Destek Programı 2021–2024 adlı kitap ise kültür üreticileri, sanatçılar ve aktivistlerin sanatı bir sosyal değişim aracı olarak kullanırken neleri başarabildiğini gösteren, onların sorunlarının çözümüne ve seslerinin duyurulmasına katkı sunan bir yayın olarak tasarlandı. Kitap, Türkiye’nin pek çok farklı noktasında birbirinden yaratıcı yöntemlerle gerçekleştirilen çalışmalardan fotoğraflara ve proje sahiplerinden alıntılara yer veriyor. Bu kısa karşılaşmalar yerel katılımı artırmak, toplulukları harekete geçirmek, kültürel ifadeyi çeşitlendirmek ve toplumsal bellek oluşturmak için yapılan onlarca çalışmadan bir kesit sunuyor. CultureCIVIC Kültür Sanat Destek Programı 2021–2024 böylece, gerçekleştirilen tüm çalışmalara dair bir katalog oluşturmak yerine, kültür üreticilerini CultureCIVIC tarafından desteklenen 200kültür-sanat projesinin hikâyesini keşfetmeye ve gelecekte mümkün olacak onlarca işbirliği için diyaloğa davet ediyor. Yedi yazarın bu kitap için kaleme aldığı tematik yazılar ise CultureCIVIC’in Türkiye’de sanatsal üretim, kent kültürü, kolektif çalışma, sivil alan ve hafıza üzerindeki olumlu etkisine işaret ediyor.
Six Senses Kocataş Mansions İstanbul‘da Roger Kai Ev Sahipliğinde Özel Şükran Günü Yemeği
Six Senses Kocataş Mansions İstanbul, İstanbul’un tarihi dokusu ve Boğaz’a nazır eşsiz manzarasıyla seçkin etkinliklere ev sahipliği yapmaya devam ediyor. 20 Kasım’da Six Senses Kocataş Mansions İstanbul Genel Müdürü Roger Kai’nin ev sahipliğinde düzenlenen özel bir akşam yemeği, Şükran Günü ruhunu misafirlerine hissettiren zarif bir organizasyonla unutulmaz anlara sahne oldu.
İstanbul’un En Seçkin Mekanında Büyüleyici Bir Akşam
Özel bir odada gerçekleşen bu yemek, Turgut Ay’ın özenle hazırlamış olduğu yemeklerle hem görsel hem de lezzet anlamında misafirlerini etkiledi. Geleneksel Şükran Günü’nün vazgeçilmezi olan hindi yemeği, Six Senses mutfağının özgün dokunuşlarıyla yeniden yorumlanarak davetlilerin beğenisine sunuldu. Zarif masa düzeni, sıcak bir atmosfer yaratırken, Boğaz’ın muhteşem manzarası etkinliğe büyüleyici bir dokunuş kattı.
İş, Sanat ve Cemiyet Dünyası Bir Arada
Roger Kai’nin kusursuz ev sahipliğinde düzenlenen bu özel etkinlikte iş, sanat ve cemiyet dünyasının tanınmış isimleri bir araya geldi. Davetliler arasında Aslı Kuseyiroğlu, Banu Çoruh, Mehmet Çoruh, Yasemin Kay Allen, Mehmet Can Uzun, Hakan Akar, Elvan Tığlıoğlu, Yöntem Akmen İnanç, Aylin Şavkan ve Gülen Yelmen gibi dikkat çeken isimler yer aldı. Gece boyunca keyifli sohbetler ve paylaşılan anılar, misafirlere unutulmaz bir deneyim sundu.
Sürdürülebilirlik Adına Örnek Bir Dokunuş
Six Senses Kocataş Mansions İstanbul, lüks hizmet anlayışının yanı sıra sürdürülebilirliğe verdiği önemle de fark yaratıyor. Bu özel etkinlikte, tamamen geri dönüştürülmüş atık camlardan hazırlanan kişiye özel isimlikler kullanılarak, otelin çevreye duyarlılığı bir kez daha vurgulandı. Hem zarif tasarımı hem de sürdürülebilir yaklaşımıyla dikkat çeken bu detay, etkinliğin ruhuna anlamlı bir katkı sağladı.
Wellness Lideri Technogym’den Türkiye’ye Yeni Yatırım: Ankara Showroom’u Açıldı!
Gerçek bir wellness deneyimi sunarak fiziksel egzersiz için en iyi ürünleri, teknolojileri ve hizmetleri keşfetmeye imkân sağlayan Technogym’in yeni showroom’u; İtalya’nın Türkiye Büyükelçisi Giorgio Marrapodi, Technogym Kurucu Ortağı Pierluigi Alessandri ve Technogym Türkiye distribütörü AVV A.Ş.’nin Kurucusu ve CEO’su Vittorio Zagaia’nin katılımıyla Ankara Assembly One Tower’da açıldı. Ankara’nın iş dünyası, mimar ve yöneticilerini bir araya getiren etkinlikte konuklar Technogym ürünlerini inceleyerek keyifli bir akşam geçirdi.
Geceye ait tüm fotoğraflara ulaşmak için tıklayınız; https://panel.basinlistem.com/UrlRedirect.ashx?Mail=davutgulec@hotmail.com&MailID=41561046&url=https%3a%2f%2fwe.tl%2ft-0eESlYyO97
Yenilikçi İtalyan tasarımı, son teknoloji ürünleri ve yüksek kalitesi ile dünyanın önde gelen Wellness şirketi olan Technogym, İstanbul deneyimle merkezi ve Bodrum butik sonrası yeni showroom’unu Ankara Assembly One Tower’da açtı. Ankara’da yer alan yeni showroom’da; tasarımı, performans ile buluşturan Technogym, kişiye özel ev ya da kurumsal çözümlerin yanı sıra farklı kişiselleştirilmiş proje önerileri için Technogym master trainer danışmanlık hizmeti ve proje departmanı ile çizim desteği sunuyor.
Atletik antrenman, koşu, bisiklet veya triatlon hazırlığından, sadece fit kalmak ve eğlenmeye kadar tüm bireysel ihtiyaçlara, tutkulara ve hedeflere göre kişiselleştirilmiş bir antrenman deneyimi sunan Technogym ürünleri, Ankara showroom’da 400 metrekarelik yeni yerinde misafirlerini bekliyor.
Technogym Yeni Showroom’u ile Tüm İhtiyaçlara Cevap Verecek Seçenekleri Ankara’da Bir Araya Getiriyor.
Akıllı ekipmanlar, dijital hizmetler ve antrenman deneyimleri ile Technogym ekosisteminin keşfedilebileceği yeni showroom, markanın en yeni ürünlerine ev sahipliği yapıyor.
Mars Hava ve Deniz Kargo, Paris ve Dubai Fuarlarına 339 Türk Markasını Taşıdı
Mars Hava ve Deniz Kargo, uluslararası fuarlara damgasını vurmaya devam ediyor. Geçtiğimiz Ekim ve Kasım aylarında gerçekleşen, İstanbul Ticaret Odası’nın milli katılım düzenlediği iki büyük uluslararası fuara anahtar teslim hizmet sunan Mars Hava ve Deniz Kargo, 339 Türk markasını dünya ile buluşturdu.
Gıda sektörünün oyuncuları SIAL Paris’te buluştu
19-23 Ekim tarihleri arasında Paris’te düzenlenen, gıda üreticilerini, tedarikçilerini, distribütörleri ve perakendecileri bir araya getiren SIAL Paris Fuarı, dünyanın en büyük ve en önemli gıda fuarlarından biri olarak biliniyor. 5 günde toplamda 285 bin ziyaretçi çeken SIAL Paris 2024’te 127 ülkeden 7500 katılımcı yer aldı. Mars Hava ve Deniz Kargo, İstanbul Ticaret Odası’nın milli katılım düzenlediği fuara toplamda 329 Türk firmasını havayolu ve karayolu taşıma modlarıyla taşıdı.
Mars Fuar ve Etkinlik Lojistiği Müdürü Namık Keleş, konuyla ilgili şu yorumlarda bulundu: “Fuarlar, markaların kendilerini dünyaya tanıtmaları için önemli fırsatları barındırıyor. Gıda sektörünün en büyük katılımlı fuarlarından biri olan SIAL Paris’e Türkiye’den 329 firmayı taşıdık. Markaların sadece taşıma süreçlerini yönetmekle kalmadık, firmalara elleçleme, depolama, gümrükleme, personel, teknik ve ekipman hizmetleri, makine konumlandırma hizmetleri de sunduk. Fuarın bitimi ile birlikte ürünlerin Türkiye’ye geri dönüşünü sağlayarak anahtar teslim hizmet sunarak süreci tamamladık.” Dondurulmuş ve ısı kontrollü ürünler için daha farklı süreç işlediğini söyleyen Keleş, ürüne özel taşımacılık yaptıklarının ve taşınacak ürüne, ekipmana göre taşıma modlarının da değişkenlik gösterdiğinin altını çizdi.
Dijital Dünya Yapay Zeka Teknolojisi ile Yeni Döneme Kapılarını Açıyor
Yapay zeka teknolojisi, hayatımızın her alanında köklü değişimler yaratıyor. Sağlıktan eğitime, pazarlamadan medya sektörüne kadar uzanan geniş bir yelpazede, yapay zeka çözümleri verimliliği artırırken, işletmelere hız ve rekabet avantajı sağlıyor.
Basın bülteni yazımı gibi zaman ve dikkat gerektiren süreçlerde ise yapay zeka, içeriğin kalitesini yükseltirken iş yükünü hafifletiyor. Bu teknoloji sayesinde:
Hedef kitlenize uygun mesajlar saniyeler içinde oluşturulabiliyor.
Daha doğru veri analizi yapılarak etkili içerik stratejileri belirlenebiliyor.
Dil ve ton optimizasyonu ile profesyonel ve yaratıcı metinler üretilebiliyor.
Winera ve Era Media’nın Gücüyle Daha Etkili İçerikler
Winera’nın yenilikçi yapay zeka teknolojisi, Era Media’nın sektördeki uzmanlığıyla birleşerek işletmelere eşsiz bir çözüm sunuyor. Bu iş birliği, yalnızca basın bülteni hazırlamakla kalmıyor, aynı zamanda:
İletişim stratejinizi güçlendiriyor.
Markanızın görünürlüğünü artırıyor.
Mesajlarınızın doğru hedefe ulaşmasını sağlıyor.
Yeni Dönemin Kapılarını Aralayın
Yapay zeka destekli basın bülteni yazımı, yalnızca zaman tasarrufu sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda markanızın imajını güçlendiren bir araç haline geliyor. Günümüzde hızla değişen dijital dünyada, yaratıcı ve etkileyici içerikler sunmak artık bir tercih değil, bir zorunluluk.
Winera ve Era Media ile bu dönüşümden faydalanarak bir adım öne çıkabilirsiniz. Geleceğin iletişim stratejileriyle tanışmak ve markanız için en etkili çözümleri keşfetmek için bizimle iletişime geçin!
EGİAD Heyeti iki günlük Ankara temasları kapsamında, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Numan Kurtulmuş, T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Prof. Dr. Vedat Işıkhan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler, CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, DEVA Partisi İzmir Milletvekili Seda Kaya Ösen, İzmir Bağımsız Milletvekili Prof. Dr. Ümit Özlale, İzmir Bağımsız Milletvekili Salih Uzun, Demokrat Parti İzmir Milletvekili Haydar Altıntaş, İYİ Parti Milletvekili ve TBMM Parlamentolararası Birlik Grubu Üyesi Burak Akburak, AK Parti İzmir Milletvekili Şebnem Bursalı, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu ile bir araya geldi.
PEAKY BLINDERS DANS TİYATROSU’NUN PRÖMİYERİNE ÜNLÜ AKINI
BAFTA ödüllü dizi Peaky Blinders’ın, Rambert Dans Topluluğu tarafından sahne uyarlaması olan, “Peaky Blinders: The Redemption of Thomas Shelby” Avrupa turnesi kapsamında, yalnızca beş performans için İstanbul’a geldi. Yapı Kredi 80. Yıl Etkinlikleri kapsamında; dünyaca ünlü isimleri, gösterileri ve yapımları sanatseverlerle buluşturan Piu Entertainment ve Zorlu PSM organizasyonu, İBB Kültür A.Ş desteğiyle, “Peaky Blinders: The Redemption of Thomas Shelby” dans tiyatrosunun 21 Kasım’daki ilk gösterisine ünlüler akın etti.
Peaky Blinders: The Redemption of Thomas Shelby’nin, 21 Kasım’da gerçekleşen prömiyerine sanat dünyasından pek çok ünlü isim katıldı. Birce Akalay&Hakan Kurtaş, Hatice Arslan, Özge Özder&Sinan Güleryüz, Ekin Türkmen, Hivda Zizan Alp, Tansu Biçer ve Ece İrtem geceye katılan isimler arasındaydı.
TV dizisi Peaky Blinders’ın yaratıcısı Steven Knight tarafından yazılan ve sahneye uyarlanan “Peaky Blinders: The Redemption of Thomas Shelby”, Benoit Swan Pouffer’ın yönettiği ve koreografisini yaptığı bir dans tiyatrosundan çok daha fazlasını sunuyor. Muhteşem dramatizasyon, nefes kesen danslar ve ikonik müzikleri ile Shelby ailesinin heyecanlı hikayesi TV’den sonra tiyatro sahnesinde can buluyor. Özel bestelenen müziklerin yanı sıra Nick Cave ve The Bad Seeds, Radiohead, Anna Calvi, The Last Shadow Puppets, Frank Carter & The Rattlesnakes ve Black Rebel Motorcycle Club’ın hazıradığı müzikler sahnede canlı orkestra tarafından seslendirildi.
İsveç Uluslararası Film Festivali’nde Türk Yönetmen Faruk Kuğu “Üstün Başarı Ödülü” Kazandı!
10 Kasım 2024’te gerçekleştirilen İsveç Uluslararası Film Festivali’nde “Üstün Başarı Ödülü” nü Türk Yönetmen Faruk Kuğu kazandı. Bir Türk kısa film yönetmeni olarak bir ilki gerçekleştiren Kuğu, kısa filmleriyle bugüne kadar 40’tan fazla ulusal ve uluslararası ödüle layık görüldü.
Faruk Kuğu, Kısa Film Dünyasında Bir İlki Başardı
Türk kısa film yönetmeni, yapımcı ve senarist Faruk Kuğu, ulusal ve uluslararası alanda kazandığı başarılarla adından söz ettiriyor. “Not Game” adlı kısa filmiyle, dünyada iklim krizini VR (sanal gerçeklik) teknolojisiyle ele alan ilk yapımlardan birine imza atan Kuğu, bu yenilikçi projesiyle birçok ödül kazandı.
“Not Game”: İklim Krizine VR ile Farklı Bir Bakış
Faruk Kuğu’nun en dikkat çeken projelerinden biri olan “Not Game”, izleyiciyi iklim krizinin etkilerini deneyimlemeye davet eden bir sanal gerçeklik filmi. Hikâyesiyle dikkat çeken yapım, Eastern Europe Film Festival’de “En İyi Yönetmen Ödülü”, Birsamunda International Film Awards’da ise “En İyi Uluslararası Kısa Film Ödülü” gibi prestijli ödüller kazandı.
Reklam Sektöründe de Öncü
Sinema dünyasındaki başarısının yanı sıra reklam sektöründe de adından söz ettiren Kuğu, Emlak Konut ve Remove Care gibi büyük markaların projelerinde yardımcı yönetmen olarak görev aldı. Ayrıca, Türkiye’deki ilk VR stüdyosu projelerinden birinde çalışarak reklam sektöründe de yenilikçi bir yaklaşım sergiledi.
Türk Sinemasına Uluslararası Tanınırlık
Faruk Kuğu, vizyoner bakış açısı ve projeleriyle Türk sinemasını uluslararası arenada temsil ediyor. Yenilikçi yapımlarıyla dikkat çeken yönetmen, yeni projeleriyle sinema dünyasında ses getirmeye devam ediyor.
Anadolubank Kurumsal İletişim Bölüm Başkanı Bahar Uysal oldu
Türkiye’nin köklü bankalarından Anadolubank, yenilikçi yaklaşımlarıyla dikkat çekiyor. Sürdürülebilir büyüme stratejisi kapsamında müşteri deneyimi odaklı çalışmalarını yoğunlaştıran Anadolubank, iletişim faaliyetlerine de hız kesmeden devam ediyor. Bu kapsamda Banka kurumsal iletişim alanında deneyimli bir ismi kadrosuna dahil etti. Perakende, medya ve finans gibi çeşitli sektörlerde 15 yılı aşkın süre başarılı projelere imza atan Bahar Uysal, Anadolubank Kurumsal İletişim Bölüm Başkanı olarak görevine başladı.
Yüksek lisansını The George Washington University’de pazarlama ve psikoloji alanlarında tamamlayan Bahar Uysal, kariyerine 2006 yılında Vakko’da başladı. Uzun yıllar önde gelen perakende şirketlerinin pazarlama ve iletişim departmanlarını yöneten Uysal, daha sonra B2B pazarlama alanında çalışarak kurumsal ihtiyaçlara yönelik iletişim stratejilerinin geliştirilmesine katkıda bulundu.
“Kahverengi kokarca zararlısı stratejik öneme sahip fındıkta son yılların en önemli sorunu haline geldi”
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, kahverengi kokarcanın fındık ve diğer tarımsal ürünlere verdiği zararları ve yapılması gerekenleri yaptığı görüntülü basın açıklamasıyla değerlendirdi.
“Dünya fındık üretiminden aldığımız pay giderek azalsa da ülkemiz dünya fındık üretiminin yüzde 64’ünü gerçekleştirerek hala liderliğini sürdürüyor” diyen Bayraktar, açıklamasını şöyle sürdürdü;
“Fındık ürününde dünyada tekel konumundayız. Ürettiğimiz fındığın yüzde 85’ini ihraç ederek küresel fındık ihracatının yüzde 50’sini karşılıyoruz. Bu durum ülkemizi dünya fındık üretiminde ve ihracatında ilk sıralara taşıyor. Ancak üreticilerimizin çilesi bitmiyor.
Kahverengi kokarca zararlısı stratejik öneme sahip fındıkta son yılların en önemli sorunu haline geldi. 2017 yılında Gürcistan’dan yayılarak Borçka ilçesinde görülen kahverengi kokarca zararlısı bugün tüm Karadeniz bölgesinde tarımsal üretimi tehdit ediyor.
Yeşil aksama sahip 300’den fazla ürüne zarar veren bu zararlı geçim kaynağı fındık olan çiftçilerimizin gelirini doğrudan etkilemeye başladı. Dünyada muadili olmayan ve küresel pazarda eşsiz bir konuma sahip olan Türk fındığının geleceği bu zararlının kontrol altına alınmaması halinde tehlikeye girecektir. Bu durumdan sadece üreticilerimiz değil sanayicilerimiz, ihracatçılarımız kısacası ülke ekonomimiz etkilenecek, ağır bir bedel ödeyecektir.”
“Kahverengi kokarcanın verdiği zarar üreticilerimizi mağdur ediyor. Piyasada üretici fiyatları aşağı çekildi”
“2017 yılından buyana Tarım ve Orman Bakanlığımız, Birliğimiz ve Odalarımız başta olmak üzere diğer sektör temsilcileri tarafından her türlü uyarı yapılıyor olmasına rağmen tehlikenin ciddiyeti tam anlamıyla kavranmadı ve ülkemiz büyük bir felaket ile karşı karşıya kaldı.
Geçen yıl kahverengi kokarcanın fındığa verdiği zarar yüzde 25’i buldu. Verimin yanında randımanı da düşürdüğü için giderek artan zararın boyutları üreticilerimizi mağdur ediyor. Bu zararlının neden olduğu kayıplar nedeniyle bu yıl randımanda yüzde 30-35 oranında düşüşün yanı sıra küflü ve çürük oranlarında da yüzde 40’a varan oranda artış oldu. Bu kayıplar nedeniyle pek çok üreticimiz fındığını satamadı.
Tedbir alınmadığında kahverengi kokarcanın vereceği zararın yüzde 50 ila 75 arasında olacağı tahmin ediliyor. Bu durum 2 milyar doların üzerinde ihracat geliri sağlayan fındık sektöründe telafisi imkansız zararlara yol açabilir.
Rekolte düşük olmasına rağmen kokarca zararlısı bahane edilerek fındık alım fiyatları düşürülüyor. Piyasada teşekkül eden fiyatlar Toprak Mahsulleri Ofisinin açıkladığı fındık fiyatının çok altındadır.”
“Kahverengi kokarca ekonomik tehdit haline geldi”
“Kahverengi kokarca yalnızca tarımsal üretimi değil, aynı zamanda Türk tarımının ekonomik istikrarını da tehdit eder hale geldi. Nisan ayında kışladıkları yerden çıkarak yayılan bu zararlı karanfil oluşumundan başlayarak fındığa zarar veriyor, çürümeye ve dökülmelere neden oluyor.
Hasat aşamasına kadar yaptığı zararlar ile fındıkta iç çürüklüğüne, tadında acımaya, küflenmeye ve depolamada firenin artmasına kadar pek çok ekonomik kayba neden oluyor.
Giderek yayılan bu istilacı tür yok edilmediği takdirde önümüzdeki yıllarda ülkemiz geneline yayılarak fındık ve diğer tarımsal ürünlere daha fazla zarar verecektir.
Turunçgil uzun antenli böceği ve kahverengi kokarcanın neden olduğu zararın telafisi amacıyla üreticilerimize tazminat ödenmesi amacıyla 2019 yılında Bakanlık nezdinde talepte bulunduk. Talebimiz dikkate alınarak turunçgil uzun antenli böceği için Bitki Karantinası Tazminat Desteği çiftçilerimize sağlandı. Kahverengi kokarca için de bahçe ilaç desteği ve feromon tuzak desteği verilmelidir.
Kahverengi kokarca zararlısına karşı Tarım ve Orman Bakanlığı, Birliğimizin de dâhil olduğu 2023-2025 yıllarını kapsayan Kahverengi Kokarca Eylem Planı hazırlayarak uygulamaya koydu. Eylem planı kapsamında zararlıyla mücadele için Tarım ve Orman Bakanlığı ve bölgedeki Ziraat Odaları başta olmak üzere Karadeniz bölgesindeki borsalar, üniversiteler fındıkla alakalı kurum ve kuruluşlar seferber oldu.
Bölgedeki Ziraat Odalarımız, Tarım ve Orman il/ilçe müdürlükleri ile koordineli bir şekilde yayılım alanlarını belirlemek için 3 bin 500’e yakın feromon tuzak dağıtıldı. Bu tuzaklar belirli aralıklarla kontrol edilerek zararlının yayılımı kontrol altına alınmaya çalışılıyor. Son olarak Tarım ve Orman Bakanlığı mücadele için faydalı böcek olan samuray arısının üretimini gerçekleştirerek doğaya salınımını sağladı. Bugüne kadar 35 ilde 207 bin 286 samuray arısı üretimi yapılarak salım yapıldı. Samuray arısı üretimi artırılarak daha fazla alana salımı yapılmalıdır.”
“Çiftçilerimiz ilaç fiyatlarının yüksekliği nedeniyle mücadele edemiyor”
“Tarımsal üretimde kullanılan girdilerdeki yüksek artışlar üreticilerimizi zorlarken bir de kahverengi kokarca ile mücadelenin eklenmesi fındık üretiminin sürdürülebilirliğinin önünde engel oluşturuyor.
Bölge genelinde coğrafi şartların zor olmasının yanı sıra ilaç fiyatlarının yüksekliği üreticilerimizin kendi imkânlarıyla ilaçlı mücadele yapmasına engel oluyor. Zararlı ile mücadelede ilaç temini ve uygulanmasında diğer kurumların yanında belediyelerin de maddi ve ekipman desteği çok önemlidir.”
“Kahverengi kokarca sadece fındıkta değil 300’den fazla üründe zarar yapıyor”
“Sadece Karadeniz bölgesinde değil ülkemizin birçok bölgesinde meyve, sebze üretimini tehdit eden, 300’den fazla bitki türüne zarar veren kahverengi kokarca, başta fındık olmak üzere elma, armut, turunçgiller, şeftali, ceviz, Trabzon hurması, mısır, fasulye, domates, biber, patlıcan ve benzeri ürünlere hatta orman ağaçlarında da zarara yol açıyor. Bu zararlı ile mücadelede tüm kurum ve kuruluşlar gereken desteği vererek bu problemin çözümüne katkı sağlamalıdır.
Zararlı ile mücadelede yaşanan diğer bir sıkıntı ise bölgedeki fındık bahçe sahiplerinin bir kısmının başka illerde yaşamakta olup hasattan hasada bölgeye gelmesidir. Bu durum zararlının tarım alanları dışında boş mesken, ahır ve benzeri yerlerde toplu olarak kışlaması nedeniyle bu alanlarda yapılacak topyekün ilaçlı mücadelede zaafiyete yol açıyor. Mücadelede bu husus da gözden kaçırılmamalıdır.”
“Kahverengi kokarca yok olana kadar bu mücadele devam etmeli”
“Kahverengi kokarca ile mücadelede üreticilere yapılan bilinçlendirme çalışmaları bu zararlı yok olana kadar tüm kurum ve kuruluşlar tarafından kesintisiz sürdürülmelidir. Bu konuda İl ve ilçe Ziraat Odalarımız yıl boyunca bilgilendirme faaliyetlerini devam ettirmektedir.
Sadece üreticilerimiz değil bölge insanımız da evinde, deposunda, samanlığında ve benzeri yerlerde bu zararlıyı gördüklerinde imha etmelidir.
Nisan ayına kadar evlerde, depolarda, samanlıklarda kışlayan bu zararlı havaların ısınmasıyla birlikte tarımsal alanlara yayılarak önümüzdeki sezon da üretimi tehdit edecektir. Bu sebeple özelikle kış aylarında köylerde boş bırakılan bu mekânlar kontrol edilmeli, bu zararlı böcek ile karşılaşılması halinde Tarım ve Orman il/ ilçe Müdürlükleri veya Belediyelerle irtibata geçilerek imha edilmeleri sağlanmalıdır.
Kahverengi kokarcanın hareketli olduğu Nisan ayı sonu ve Mayıs ayında Tarım ve Orman Bakanlığı’nın ruhsatlandırdığı ruhsatlı bitki koruma ürünleri ile tarımsal alanlarda ilaçlı mücadele yapılmalıdır.
Kimyasal mücadelenin yanında çevreye zarar vermemek adına biyolojik mücadele daha da önem kazanıyor. Bu nedenle biyolojik ve biyoteknik mücadelede Bakanlık daha fazla inisiyatif almalıdır.
Kokarcadan zarar gören üreticilerimizin Ziraat Bankalarına ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçları faizsiz veya çok düşük faizle uzun vadede ödenmesi sağlanmalı, yeniden kredi kullanabilmelerinin önü açılmalıdır.
İlgili kurum ve kuruluşların çiftçilerimizle el ele vererek bu zararlıya karşı mücadelesinin başarıya ulaşması en büyük dileğimizdir.”
Ekim ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre otomobilde %19,1, özel amaçlı taşıtta %6,3, kamyonette %1,6, otobüste %0,3 artarken minibüste %18,4, kamyonda %14,5, motosiklette %11,7 ve traktörde %5,6 azaldı.
Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı geçen yılın aynı ayına göre %13,3 arttı
Ekim ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı motosiklette %31,0, minibüste %20,9, otobüste %19,6, kamyonette %10,0 artarken özel amaçlı taşıtta %18,3, kamyonda %16,9, traktörde %15,5 ve otomobilde %1,1 azaldı.
Trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı Ekim ayı sonu itibarıyla 30 milyon 883 bin 668 oldu
Ekim ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı taşıtların %51,9’unu otomobil, %19,8’ini motosiklet, %15,1’ini kamyonet, %7,3’ünü traktör, %3,2’sini kamyon, %1,7’sini minibüs, %0,7’sini otobüs ve %0,3’ünü özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.
Ekim ayında 1 milyon 6 bin 9 adet taşıtın devri yapıldı
Ekim ayında devri(1) yapılan taşıtların %67,7’sini otomobil, %15,0’ını kamyonet, %10,0’ını motosiklet, %3,0’ını traktör, %1,9’unu kamyon, %1,7’sini minibüs, %0,5’ini otobüs ve %0,2’sini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu.
Ekim ayında 74 bin 636 adet otomobilin trafiğe kaydı yapıldı
Ekim ayında trafiğe kaydı yapılan otomobillerin %11,6’sı Renault, %10,5’i Volkswagen, %8,0’ı Hyundai, %7,7’si Fiat, %5,4’ü Toyota, %4,6’sı Skoda, %4,5’i Peugeot, %4,4’ü Nissan, %4,4’ü Opel, %3,7’si Mercedes-Benz, %3,4’ü Citroen, %3,2’si BMW, %3,1’i Audi, %2,8’i Dacia, %2,8’i Ford, %2,4’ü Honda, %2,3’ü Kia, %2,0’ı Chery, %1,2’si Seat, %1,2’si MG ve %10,8’i diğer(2) markalardan oluştu.
Ocak-Ekim döneminde 2 milyon 170 bin 857 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı
Ocak-Ekim döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı %13,7 artarak 2 milyon 170 bin 857 adet olurken, trafikten kaydı silinen taşıt sayısı da %6,9 artarak 26 bin 806 adet oldu. Böylece Ocak-Ekim döneminde trafikteki toplam taşıt sayısında 2 milyon 144 bin 51 adet artış gerçekleşti.
Ocak-Ekim döneminde trafiğe kaydı yapılan otomobillerin %62,6’sı benzin yakıtlıdır
Ocak-Ekim döneminde trafiğe kaydı yapılan 821 bin 231 adet otomobilin %62,6’sı benzin, %15,2’si hibrit, %12,1’i dizel, %9,0’ı elektrikli ve %1,1’i LPG yakıtlıdır. Ekim ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 16 milyon 38 bin 61 adet otomobilin ise %34,4’ü dizel, %32,2’si LPG, %30,1’i benzin, %2,2’si hibrit ve %1,0’ı elektriklidir. Yakıt türü bilinmeyen(3) otomobillerin oranı ise %0,2’dir.
Ocak-Ekim döneminde en fazla 1300 ve altı silindir hacimli otomobil kaydı yapıldı
Ocak-Ekim döneminde trafiğe kaydı yapılan 821 bin 231 adet otomobilin %32,8’i 1300 ve altı, %22,3’ü 1401-1500, %16,2’si 1301-1400, %12,7’si 1501-1600, %6,3’ü 1601-2000, %0,7’si 2001 ve üstü motor silindir hacmine sahiptir.
Ocak-Ekim döneminde kaydı yapılan otomobillerin 316 bin 985’i gri renklidir
Ocak-Ekim döneminde trafiğe kaydı yapılan 821 bin 231 adet otomobilin %38,6’sı gri, %26,0’ı beyaz, %13,0’ı siyah, %11,1’i mavi, %5,9’u kırmızı, %2,9’u yeşil, %0,8’i sarı, %0,8’i turuncu, %0,5’i kahverengi ve %0,4’ü diğer renklidir.
KTO’DA 2025 TÜRKİYE EKONOMİSİ VE BRICS’IN ROLÜ KONUŞULACAK GÜLSOY : PANELİMİZE TÜM İŞ DÜNYAMIZI BEKLİYORUZ
Kayseri Ticaret Odası tarafından Türkiye ekonomisin 2025 yol haritası, Orta Vadeli Programın hedefleri ve BRICS ülkeleri ile iş birliği fırsatlarını tartışmak için “2025 Türkiye Ekonomisi ve BRICS’in Rolü” konulu bir panel düzenlenecek. Kayseri Ticaret Odası (KTO) Başkanı Ömer Gülsoy, 20 Kasım Çarşamba günü saat 13:00’te başlayacak panele Ekonomi Gazetesi yazarlarının katılacağını ve tüm iş dünyasını beklediklerini söyledi.
Kayseri Ticaret Odası gündemdeki önemli konuları tartışmak için yine önemli bir etkinliğe imza atacak.
20 Kasım 2024 Çarşamba saat 13:00’te KTO M. Rifat Hisarcıklıoğlu Konferans Salonunda, “2025 Türkiye Ekonomisi ve BRICS’in Rolü ” başlıklı bir panel gerçekleştirilecek.
Panelde Ekonomi Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ, Ekonomi Gazetesi Genel Koordinatörü Vahap Munyar, Ekonomi Gazetesi Yayın Kurulu Başkanı Şeref Oğuz, Ekonomi Gazetesi Yayın Danışma Kurulu Üyesi Alaattin Aktaş, Türkiye ekonomisinin geleceğine dair güçlü öngörülerini, Orta Vadeli Program (OVP) hedeflerinin ve BRICS ülkeleriyle iş birliği fırsatlarının Türkiye ekonomisine etkisini paylaşacak.
Ülkemizin gelecekteki ekonomik gücünü ve küresel sahnede nasıl bir yer edineceğinde konuşulacağı program iki bölümden oluşacak.
Birinci bölümde Hakan Güldağ ile Vahap Mumyar Türkiye ve BRICS ilişkilerine ışık tutacak. Panelin ikinci bölümünde ise Türkiye Ekonomisi ve Orta Vadeli Program hakkında Alaattin Aktaş ve Şeref Oğuz görüşlerini paylaşacak.Panele Kayseri protokolü ile iş dünyası katılacak.
Yurt Dışı Üretici Fiyat Endeksi (YD-ÜFE) yıllık %30,70 arttı, aylık %0,09 arttı
YD-ÜFE 2024 yılı Ekim ayında bir önceki aya göre %0,09 artış, bir önceki yılın Aralık ayına göre %23,45 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre %30,70 artış ve on iki aylık ortalamalara göre %47,62 artış gösterdi.
YD-ÜFE imalat ürünlerinde yıllık %30,65 arttı
Sanayinin iki sektörünün yıllık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %33,52 artış, imalatta %30,65 artış olarak gerçekleşti.
Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri; ara mallarında %28,23 artış, dayanıklı tüketim mallarında %36,56 artış, dayanıksız tüketim mallarında %31,09 artış, enerjide %4,74 artış, sermaye mallarında %38,71 artış olarak gerçekleşti.
YD-ÜFE imalat ürünlerinde aylık %0,08 arttı
Sanayinin iki sektörünün aylık değişimleri; madencilik ve taş ocakçılığında %0,23 artış, imalatta %0,08 artış olarak gerçekleşti.
Ana sanayi gruplarının aylık değişimleri; ara mallarında %0,06 artış, dayanıklı tüketim mallarında %1,08 artış, dayanıksız tüketim mallarında %0,10 azalış, enerjide %3,59 artış, sermaye mallarında %0,49 azalış olarak gerçekleşti.
Tarımsal girdi fiyat endeksi (Tarım-GFE) yıllık %31,83 arttı, aylık %1,77 arttı
Tarım-GFE’de (2020=100), 2024 yılı Eylül ayında bir önceki aya göre %1,77 artış, bir önceki yılın Aralık ayına göre %24,50 artış, bir önceki yılın aynı ayına göre %31,83 artış ve on iki aylık ortalamalara göre %42,52 artış gerçekleşti.
Ana gruplarda bir önceki aya göre, tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksinde %1,58 artış, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksinde %2,87 artış gerçekleşti. Bir önceki yılın aynı ayına göre tarımda kullanılan mal ve hizmetler endeksinde %29,71 artış, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmetler endeksinde %45,28 artış gerçekleşti.
Yıllık değişimin en yüksek olduğu alt grup %74,12 artış ile veteriner harcamaları, aylık değişimin en yüksek olduğu alt grup %6,10 artış ile tohum ve dikim materyali oldu.
TABLO KORKUTUCU! TÜRKİYE’DEKİ GELİR EŞİTSİZLİĞİ YENİ POLİTİK SORUNLARA GEBE
Araştırmacı Nihat Yıldırım, Bağımsız düşünce kuruluşu Toplum Çalışmaları Enstitüsü’nde yayınlanan “Gelir Eşitsizliği Radikalleşmeye Sebep Olur mu?” başlıklı yazısında Türkiye’deki mevcut gelir eşitsizliğinin yeni politik sorunlara neden olabileceğinin altını çizdi. Yıldırım yazısında, “Gelir eşitsizliğinin önemli ölçüde arttığı dönemlerde radikal politikalara olan desteklerde artış gözlemliyoruz. Bu radikalleşmenin sebebi, aslında politik çoğunluğa sahip olan zümrenin sistemi temelinden değiştirecek nitelikte alternatifler aramaları olarak düşünülebilir” ifadelerini kullandı.
Gelir dağılımında eşitsizlik, sosyal adalet ve toplumsal barışın önündeki en büyük engellerden birisi. Türkiye’de son yıllarda ekonomik durum nedeniyle yoksul daha da fakirleştirirken zenginler servetlerini hızla artırdı. Öte yandan işçilerin milli gelirden aldığı pay azalırken şirketlerin payı artıyor. Gini katsayısı gelir dağılımı eşitsizliği ölçmek için kullanılan en temel göstergelerden biri. Gini katsayısına göre Avrupa’da gelir dağılımı eşitsizliğinde Türkiye ilk sırada yer alıyor. Söz konusu duruma ilişkin bir yazı kaleme alan Araştırmacı Nihat Yıldırım, Türkiye’nin durumunun tahmin edilenden daha kötü olduğunu vurguladı.
Yıldırım, Toplum Çalışmaları Enstitüsü’nde yayınlanan köşe yazısında “Sağlıklı ve güvenilir veri eksikliği, durumun doğru bir şekilde analiz edilmesini ve uygun politikaların geliştirilmesini zorlaştırıyor. Ayrıca artan enflasyon, döviz kurlarındaki dalgalanmalar, düşük gelirli grupların yaşam standartlarının düşmesi gibi faktörler gelir dağılımında dengesizliklere yol açarak toplumun geniş kesimlerini olumsuz etkiliyor” ifadelerini kullandı.
AZINLIKTAKİ KESİM SERVETİNE SERVET KATTI
Gelir dağılımı analizinde kullanılan verilerin önemli bir bölümünün anket yoluyla elde edildiğini, verilerin tutarlılığının ön koşulunun ise beyanların doğru verilmesi olduğunu söyleyen Yıldırım, “Anket kullanılmayan bölümde idari kayıtlar ve vergi verileri esas alınmaktadır. Ancak kaçırılan vergiler, kayıt dışı ekonomi ve eksik gelir beyanları bu verilerin güvenilirliğini ciddi şekilde zedelemekte ve ülkenin ekonomik durumunu tam anlamıyla yansıtan doğru bir tablo çizmemizi zorlaştırmaktadır. Bu nedenler dolayısıyla Türkiye’nin bu konuda tam bir röntgenini çekemiyoruz fakat son yıllarda uygulanan politikaların gelir eşitsizliğini nasıl etkilediği hakkında çıkarımda bulunabiliriz. Merkez Bankası verileri esas alındığında Türkiye, Temmuz 2018’den Mayıs 2024’e kadarki dönemde dünyada eşi benzeri olmayan bir negatif reel faiz politikası izledi. Bunun sonucu olarak, nominal faiz üzerinden krediye ulaşabilen kesim, yıllar süren, bir nevi ‘dolaylı gelir transferi’ politikasından servetlerine servet kattılar” ifadelerine yer verdi.
Gelir eşitsizliğinin öngörülen etkilerini “doğrusal ilişkiler” ve “tetiklenen ilişkiler” üzerinden değerlendiren Yıldırım, yazısının devamında şunları kaydetti:
“Doğrusal ilişkiler baz alındığında, gelir eşitsizliğindeki artışın ülkedeki polarizasyonu artırması, eğitimde yetersiz yatırıma neden olup ülkedeki beşeri sermaye seviyesini düşürmesi ve bu dönemlerde elindeki gücü konsolide etmek isteyen şirketlerin lobicilik harcamalarını artırıp demokratik kurumları baltalamaları gibi iktisat literatürüne geçmiş önemli çalışmalar örnek gösterilebilir. İşin karmaşık ve öngörülmesi güç kısmı, gelir eşitsizliğinin tetikleyebileceği politik gelişmelerin iktisadi dolaylı etkileridir.
RADİKAL POLİTİKALARA YÖNELİK DESTEK ARTIYOR
Gelir eşitsizliğinin önemli ölçüde arttığı dönemlerde radikal politikalara olan desteklerde artış gözlemliyoruz. Bu radikalleşmenin sebebi, gelir dağılımından beklediğini alamayıp diğer insanların zenginlik içinde yaşamalarını gören, aslında politik çoğunluğa sahip olan zümrenin sistemi temelinden değiştirecek nitelikte alternatifler aramaları olarak düşünülebilir. Halktaki radikal değişim talebi, politikacılar tarafından sömürülerek safsata çözüm hikâyeleri ile daha büyük problemlere sebep olmalarının modern tarihte birçok örneği vardır.
Buradaki önemli soru, Türkiye’nin gelir eşitsizliği seviyesinin bu tarz problemleri tetikleyip tetiklemeyeceğidir. Yüksek gelir eşitsizliğinin geçmişte neden olduğu politik sorunlar ve dünyadaki çoğu ülkenin gelir eşitsizliği seviyelerinin tarihi zirvelere ulaşması, beklentisel olarak sorun teşkil etse de ilave bir politik tetiklenme kesinlik taşımamaktadır. Bunun nedeni, iktisadi problemler nedeniyle tetiklenebilecek politik unsurların dönemsel olarak değişiklik göstermesidir. Ancak gelir dağılımındaki olumsuz trendin sürmesiyle birlikte toplumsal kutuplaşma, radikalleşme ve genel anlamda politik istikrarsızlığın netlik kazandığı bir dönem, ilave politik sorunlara gebe olduğumuzun göstergesi olabilir.”
Destek Çolakoğlu Metalurji’den, Başarı Dilovası’ndan!
Kurulduğu günden bu yana sadece ekonomik değil, toplumsal kalkınma konusunu da kendisine misyon edinen Çolakoğlu Metalurji, gençlik ve spor alanında önemli bir projeye imza attı. Dilovası’nda faaliyet gösteren bütün spor kulüplerini desteklemek amacıyla düzenlenen Dilovası Amatör Spor Kulüpleri Malzeme Desteği Dağıtım Töreni, geniş katılımla gerçekleşti.
Dilovası Amatör Spor Kulüpleri Malzeme Desteği Dağıtım Töreni’ne; Çolakoğlu Metalurji Yönetim Kurulu Başkan Vekili Haydar Çolakoğlu, Kocaeli Valisi İlhami Aktaş, Dilovası Kaymakamı Metin Kubilay, Dilovası Belediye Başkanı Ramazan Ömeroğlu, İl Gençlik ve Spor Müdürü Gökhan Yavaşer’in yanı sıra Çolakoğlu Metalurji üst düzey yöneticileri ile bölgedeki amatör spor kulüplerinin temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı. Tören, TRT Spor Spikeri Erdoğan Arıkan’ın sunuşu ile gerçekleştirildi.
“Enerji sektöründe önemli bir birlikteliğe onay verildi”
Rekabet Kurulu’nun, Zeren Group Holding’e ait olan Altınbaş Petrol ve Ticaret AŞ (Alpet) ve Zülfikarlar Holding arasındaki TP Petrol Dağıtım AŞ’nin (TP) paylarının satışını onayladığını, büyük bir gururla paylaşmak isteriz.
4 kıtada, 8 farklı sektörde, 23 marka ile faaliyetlerini sürdüren Zeren Group Holding, bu onayla birlikte büyüme stratejisinin temel odağında yer alan enerji sektöründe önemli bir atılım daha gerçekleştirmiş oldu. 800’den fazla bayisiyle faaliyet gösteren TP’nin satın alımı ile Zeren Group Holding, yeni dönemde şirketi yeni yatırımlarla büyütmeye ve geliştirmeye devam edecektir.
Zeren Group Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Mustafa Yiğit Zeren, alınan karar üzerine Rekabet Kurulu’na ve tüm Rekabet Kurumu çalışanlarına teşekkürlerini iletirken; “Bu karar, yerli ve milli sermayenin stratejik öneme sahip olan enerji sektöründe büyüme iradesinin desteklenmesi bakımından büyük önem taşıyor. Zeren Group Holding olarak, tüm süreci kolaylaştıran ve her konuda iş birliği gösteren, Zülfikarlar Holding’e çok teşekkür ediyoruz. Ülkemizin en büyük değerlerinden Türkiye Petrolleri’nin gücüne güç katıp, geliştireceğimizden herkesin emin olmasını istiyoruz. Enerji sektöründe büyümeyi; ülkemiz açısından stratejik bir alanın korunması ve tüketicilerimize sunulan hizmet çeşitliliği ve kalitesinin arttırılması olarak değerlendiriyoruz” ifadelerini kullandı.
GIDA FEDERASYONU DEMİR ŞARMAN İLE GÜVEN TAZELEDİ
Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Olağan Genel Kurulu gerçekleştirildi. Bir önceki dönemde TGDF Yönetim Kurulu Başkanı olan Demir Şarman, yeni dönemde de katılan delegelerin geçerli oylarının tamamını alarak güven tazeledi. Seçim sonrası konuşan Demir Şarman, gıda ve içecek sektörünün gelecekteki hedeflerine ulaşması için yönetim olarak çalışmalarına kararlılıkla devam edeceklerini vurguladı.
Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Olağan Genel Kurulu, sektör paydaşlarının geniş katılımıyla gerçekleşti. Mevcut TGDF Yönetim Kurulu Başkanı Demir Şarman ve yönetimi, tek liste ile girip geçerli oyların tamamını aldı.
‘SORUMLULUĞUMUZ BÜYÜK, İNANCIMIZ TAM’
Sonuçların tüm sektör paydaşlarına hayırlı olmasını temenni eden Demir Şarman, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çağdaş Türkiye; Cumhuriyetimizin ilk yıllarında başlayan kalkınma hamleleri ile bugün, batı ile yarışır bir seviyeye gelen gıda sanayimizle gurur duymaktadır.Gıda sanayimiz; yalnızca ülkemizin üretim gücünü artırmakla kalmayıp, sağladığı istihdam, tarım ekonomisi ile birlikte yarattığı çarpan etkisi, devlet bütcesine aktardığı vergiler ve yükselttiği yaşam standartlarıyla da vatandaşlarımıza önemli katkılarda bulunmaktadır. Sektör olarak, bu büyüme ve gelişme ivmesini sürdürecek, milletimize ekonomik ve sosyal anlamda daha iyi bir gelecek sağlamak adına var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.”
YENİ DÖNEMDE HEDEF DAHA FAZLA KATKI SAĞLAMAK
Federasyon olarak sektöre değer kazandıran pek çok projeye birlikte imza attıklarına dikkat çeken Demir Şarman; “Şimdi daha güçlü, daha planlı ve daha tecrübeli bir şekilde ilerlemeye devam edeceğiz. Başladığımız projeleri geliştirerek sürdürecek, bunlara yenilerini ekleyerek sektörümüze daha fazla değer katacağız. Önümüzdeki dönemde, geçen dönemde başlattığımız stratejik projeleri ve çalışmaları devam ettireceğiz. Kurumsallaşmayı daha da ileriye taşıyarak, sektörümüzün temellerini daha sağlam hale getirmek istiyoruz. ‘Bilgi kirliliği ile mücadele ve gıda okuryazarlığının yaygınlaştırılması’ ile ‘kamu ilişkilerinin geliştirilmesi’önceliklerimiz arasında olmaya devam edecek. Başta, Tarım ve Orman Bakanlığımız olmak üzere, diğer bakanlıklarımız ve tüm düzenleyici ve denetleyici kurumlarla sanayimiz arasında köprü olma misyonumuzu sürdürmeye ve geliştirmeye kararlıyız. Bu dönemde ayrıca, uluslararası kurumlar ve eşdeğer organizasyonlarla ilişkilerimizi güçlendirmeyi, dünya ile daha yakın bir bağ kurmayı hedefliyoruz. Türk gıda sanayinin kalite, sürdürülebilirlik ve üretim standartlarını uluslararası platformlarda tanıtarak, ülkemizi ve sektörümüzü en iyi şekilde temsil etmeye çalışacağız.” diye konuştu.
Demir Şarman; “Yeni dönemde de TGDF Yönetim Kurulu olarak sürdürülebilir bir gıda geleceği için çalışmalarımıza ara vermeden devam edeceğiz. Sektörümüzün ana gündem maddelerinden olan sürdürülebilirlik alanında çalışmalarımızı tüm hızıyla sürdürerek sektörümüzün rekabet gücünü artırmaya devam edeceğiz. Bu başarıyı birlikte tesis etme yolunda; sorumluluğumuz büyük, inancımız tam! Sektörümüze güveniyoruz, her geçen gün firmalarımızı geliştiriyor, birlikte büyüyoruz.” dedi.
YÖNETİM KURULU ASİL ÜYELER:
1. M. DEMİR ŞARMAN
2. EBRU AKDAĞ – BİTKİDEN
3. ESRA İREN – MEDER
4. FARUK KAYAR – ETBİR
5. FATİH TİRYAKİOĞLU – SÜGİD
6. HAKAN TURAN – SALKONDER
7. MELİH ŞAHİNÖZ – ETÜDER
8. METİN AKMAN – YÜSAD
9. NACİ KAPLAN – BESDBİR
10. ÖZEN ALTIPARMAK – BALDER
11. S. TARIK TEZEL – SETBİR
YÖNETİM KURULU YEDEK ÜYELER:
1. SÜLEYMAN FERRUH GÜÇLÜ – SİRKEDER
2. ZEYNEP SUNGU – BİTKİDEN
3. ALİ SÖZEN – ASÜD
4. R. MURAT TARAKÇIOĞLU – NİSAD
5. NECATİ GÖKSU – SUTHER
6. BORA AKIN – GIDABİL
7. MEHMET ÖMER KIZIL – MESUDER
8. ALİ BAŞMAN – ŞARAPDER
9. HOOMER BALAZADEH – BYSD
10. AYKUT GÖYMEN – TMSD
11. MELTEM MANAV – TÜGİDER
Destek Çolakoğlu Metalurji’den, Başarı Dilovası’ndan!
Kurulduğu günden bu yana sadece ekonomik değil, toplumsal kalkınma konusunu da kendisine misyon edinen Çolakoğlu Metalurji, gençlik ve spor alanında önemli bir projeye imza attı. Dilovası’nda faaliyet gösteren bütün spor kulüplerini desteklemek amacıyla düzenlenen Dilovası Amatör Spor Kulüpleri Malzeme Desteği Dağıtım Töreni, geniş katılımla gerçekleşti.
Dilovası Amatör Spor Kulüpleri Malzeme Desteği Dağıtım Töreni’ne; Çolakoğlu Metalurji Yönetim Kurulu Başkan Vekili Haydar Çolakoğlu, Kocaeli Valisi İlhami Aktaş, Dilovası Kaymakamı Metin Kubilay, Dilovası Belediye Başkanı Ramazan Ömeroğlu, İl Gençlik ve Spor Müdürü Gökhan Yavaşer’in yanı sıra Çolakoğlu Metalurji üst düzey yöneticileri ile bölgedeki amatör spor kulüplerinin temsilcileri ve çok sayıda davetli katıldı. Tören, TRT Spor Spikeri Erdoğan Arıkan’ın sunuşu ile gerçekleştirildi.
Çolakoğlu Metalurji Yönetim Kurulu Başkan Vekili Haydar Çolakoğlu, törende yaptığı açılış konuşmasında: “Dilovası’nda faaliyet gösteren tüm amatör spor kulüplerine katkı sağlayarak, 450 sporcumuza 1808 parça spor malzemesi desteği sağladık. Spor gençlerimizin yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda sosyal ve kültürel gelişimlerine de önemli katkılar sağlayan bir araçtır. Bugün hayata geçirdiğimiz bu anlamlı proje, sporun birleştirici ve kapsayıcı gücüyle sadece bugünün değil, geleceğin başarılı bireylerini desteklemek adına atılmış bir adımdır. Geçtiğimiz yıl kuruluşunu tamamladığımız Çolakoğlu Metalurji Spor Kulübümüz, Dilovası ilçemiz başta olmak üzere Kocaeli’de yaşayan gençlerimizin, özgüvenli ve motivasyonu yüksek, topluma örnek bireyler olarak yetişmeleri için çalışmalarına hız kesmeden devam etmektedir” dedi.
Bu projeyle, sadece bugünün gençlerine değil, geleceğin başarılı sporcularına, kendine güvenen bireylerine sporun toplumsal birleştirici gücünü ve kapsayıcı yönünü ulaştırarak daha hoşgörülü bireyler olmaları yönünde teşvik ettiklerini vurgulayan Sayın Haydar Çolakoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Bu vesileyle, Kocaeli Valimiz Sayın İlhami Aktaş’a, Dilovası Kaymakamımız Metin Kubilay’a, projenin hayata geçirilmesinde emeği geçen Belediye Başkanımız Sayın Ramazan Ömeroğlu’na ve Kocaeli Gençlik ve Spor İl Müdürümüz Gökhan Yavaşer’e teşekkürlerimi sunuyorum. Gençlerimize “Destek bizden, başarı sizden” diyorum. Bu projelerin artarak devam etmesi en büyük temennimizdir.”
450 sporcuya, 1800’ün üstünde spor malzemesi desteği sağlanan proje kapsamında Dilovası’ndaki Dilovası Belediyespor, Diliskelesispor, Çerkeşlispor, Tavşancılspor, Dilovası Yıldızlar Spor ve Dilovası Gençlik Spor kulüplerinin yanı sıra okul spor kulüplerine ve bölgedeki çocuklara anlamlı destek sağlandı.
Dilovası’nda sporu daha erişilebilir hale getirme hedefiyle atılan bu adım, yerel spor kulüplerinin güçlendirilmesine yönelik önemli bir katkı olarak öne çıkıyor. Çolakoğlu Metalurji, bu tür projelerle sosyal sorumluluk bilincini pekiştirmeye ve gençleri sporla buluşturmaya devam edecek.
Törende konuşan Kocaeli Valisi Sayın İlhami Aktaş şunları söyledi: “Bugün malzemelerini dağıttığımız bu sporcu gençlerimizin, ileride kazanacakları başarılarla gururlanmak istiyoruz. Öncelikle bu anlamlı projede desteklerini esirgemeyen Çolakoğlu Metalurji’nin değerli yöneticilerine ve emeği geçen tüm paydaşlara teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.
Günün anısına Çolakoğlu Metalurji Yönetim Kurulu Başkan Vekili Haydar Çolakoğlu, Kocaeli Valisi İlhami Aktaş’a Çolakoğlu Metalurji Spor Kulübü’nün 41 numaralı formasını hediye etti.
Konuşmaların ardından, Çolakoğlu Metalurji Yönetim Kurulu Başkan Vekili Haydar Çolakoğlu, Kocaeli Valisi İlhami Aktaş, Dilovası Kaymakamı Metin Kubilay, Dilovası Belediye Başkanı Ramazan Ömeroğlu ve İl Gençlik ve Spor Müdürü Gökhan Yavaşer törende malzemeleri dağıtılan gençlerle hatıra fotoğrafı çektirdi.
Türkiye Enerjide Tam Bağımsızlığa “Yeşil Dönüşüm” ile Ulaşacak!
Bu yıl ilk olarak ”Gaziantep’in Enerjisi Türkiye’nin Gücü” sloganıyla gerçekleşen “2024 Gaziantep Enerji Zirvesi” enerjinin yıldızlarını bir araya getirdi. Gaziantep Enerji Zirvesi’nde Türkiye’nin enerji vizyonu sektörün tüm paydaşları, kamu ve özel sektörümüzün en değerli temsilcileri ve STK’larımızın katılımları ile ele alındı.
Enerjide “Yeşil Dönüşüm” ve yenilenebilir enerjinin gücünü kurduğu yenilenebilir enerji santralleriyle yansıtan ve ülkemizin en önemli EPC firmalarından biri olan “Win Solar”, ”Gaziantep’in Enerjisi Türkiye’nin Gücü” sloganıyla gerçekleştirilen 2024 Gaziantep Enerji Zirvesi’nde Platin Sponsor olarak yer aldı.
Zirvede değerli destekleriyle T.C. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı sayın Dr. Alparslan Bayraktar’ın yanı sıra, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu Başkanı Mustafa Yılmaz, Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, GTO Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Tuncay Yıldırım’ın katılımıyla gerçekleştirilen zirvede, Win Solar Yönetim Kurulu Başkanı Sarper Cengiz, Win Solar Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Burak Günay ve Win Solar Yönetim Kurulu Üyesi Ergun Atasoy da yer aldı.
Win Solar Yönetim Kurulu Başkanı Sarper Cengiz, “Bu güzel organizasyonda, standımızı ziyaret ederek bizleri onurlandıran Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Sayın Alparslan Bayraktar başta olmak üzere kamu ve iş dünyasının tüm değerli yöneticilerine teşekkürlerimizi sunarız. Bu zirve, Türkiye’nin yenilenebilir enerji alanındaki büyüme hedefleri ve Gaziantep’in enerji yatırımlarındaki stratejik önemini ortaya koyması bakımından büyük bir önem taşıyor. Win Solar olarak biz de güneş enerjisi santrallerinde anahtar teslim hizmet vermekteyiz. Türkiye’nin ekonomisinde “Türkiye 2035 Enerji Yol Haritası” hedefleri yenilenebilir enerji sektörü olarak ülkemizde öncü ve kilit rolü üstlendiğimizi göstermekte. Biz de “Win Solar” olarak tüm dünyada kurduğumuz enerji santrallerinde ileri mühendislik kabiliyetlerimizi ortaya koymaktayız. Enerjide hedeflere hep birlikte kapasite artış hızını dünya sıralamasında maksimuma yükselterek ulaşacağız. Türkiye’nin tam bağımsız enerji hedeflerinde yenilenebilir enerji sektörü olarak tüm gücümüzle varız.” dedi.
M-Future Uzun Dönem Staj Programı’nın Yeni Dönemi Başladı!
Menarini Türkiye, M-Future Uzun Dönem Staj Programı ile genç yeteneklerin kariyer hayallerine ulaşmalarına destek olmayı sürdürüyor.
Genç yetenekler, Menarini Türkiye’de M-Future Uzun Dönem Staj Programı ile ilaç sektöründe iş hayatını yakından gözlemleyerek yeni başlayan kariyer yolculuklarında deneyim sahibi oluyor.
Program başlangıcında tüm fonksiyonlar ile oryantasyon eğitimleri alan gençlerin sektöre dair geniş bir perspektif kazanması da hedefleniyor. Kapsamlı eğitim ve destek programları ile zenginleştirilen staj sürecinde, proje ekiplerinde takım çalışması ile yaratıcı, keyifli ve dinamik bir iş ortamını deneyimliyorlar. Staj programı sonunda projelerini Menarini Türkiye Yönetim Takımına sunma olanağı yakalayan gençler, mezuniyetleri sonrasında başarıları doğrultusunda Menarini’de tam zamanlı çalışma fırsatı yakalayabiliyor.
Üniversite son sınıf veya yüksek lisans öğrencisi olan, gerçek bir çalışma ortamını gözlemlemek isteyen tüm öğrenciler 9 ay süren bu programa başvurabiliyor. M-Future Uzun Dönem Staj Programı’nın başvuru değerlendirme süreci; video mülakat, insan kaynakları mülakatı, genel yetenek testi ve yetkinlik envanteri uygulaması, iş birimi mülakatı ve İngilizce sunum aşamalarından oluşuyor.
Staj programının bu yıl Ekim’de başlayan 5. döneminde, 11 genç yetenek Menarini Türkiye’de profesyonel çalışma ortamını deneyimleme fırsatı bulacak. 2019 yılından bu yana toplam 54 öğrencinin katıldığı staj programında, öğrencilerin %60’ı mezuniyet sonrası tam zamanlı çalışma fırsatı elde etti.
10 AYDA 1,7 MİLYON KRUVAZİYER YOLCU
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 2024 yılı Ocak-Ekim döneminde Türk limanlarına uğrak yapan kruvaziyer gemi sayısının geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,7 artışla bin 112, yolcu sayısının ise yüzde 26,8 artışla 1 milyon 766 bin 323 kişi olduğunu duyurdu. Söz konusu dönemde Kuşadası Limanı’nın 501 gemi ile en fazla kruvaziyer geminin uğrak yaptığı liman olduğunu vurgulayan Bakan Uraloğlu, “Kuşadası, 791 bin 300 yolcu ile en fazla kruvaziyer yolcuya ev sahipliği yapan liman oldu.” dedi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Denizcilik Genel Müdürlüğü tarafından açıklanan 2024 yılı Ocak-Ekim dönemi kruvaziyer gemi istatistiklerini değerlendirdi. Bakan Uraloğlu, Türkiye’nin kruvaziyer gemi turizminin önemli destinasyonlarından olduğunu ifade ederek, “Bir yarımada olan ülkemizin turizm potansiyelini en üst seviyede kullanabilmek için çalışmaya devam ediyoruz. Ulaşım ve turizm, ülkemizin ekonomik ve sosyal kalkınmasında birbirini tamamlayan iki temel sektördür. Bu anlamda limanlarımız da aynı zamanda kültürel ve turistik zenginliklerimizin dünya çapında tanıtılması için kritik öneme sahip.” dedi.
“Limanlarımıza Gelen Kruvaziyer Yolcu Sayısı Yüzde 26,8 Artışla 1 Milyon 766 Bin 323 Kişi Oldu”
Bakan Uraloğlu, 2024 yılı Ekim ayında Türk limanlarına uğrak yapan kruvaziyer gemi sayısının 195’e ulaştığını bildirerek, “Gemilerle limanlarımıza gelen yolcu sayısı ise bu ayda 295 bin 892 kişi oldu. Yılın ilk 10 ayında ise limanlarımıza uğrak yapan kruvaziyer gemi sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,7 artışla bin 112 adet, limanlarımıza gelen kruvaziyer yolcu sayısı ise geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 26,8 artışla 1 milyon 766 bin 323 kişi oldu.” dedi.