Netaş ve ASPİLSAN Enerji’den Yüksek Teknoloji Alanında Stratejik İş Birliği, Gölbaşı’nda İkinci Kömür Madeni Tehlikesine Mahkemeden “Dur” Kararı
Netaş ve ASPİLSAN Enerji’den Yüksek Teknoloji Alanında Stratejik İş Birliği
Türkiye’nin önde gelen iki teknoloji şirketi Netaş ve ASPİLSAN, enerji depolama ve kesintisiz güç sistemleri başta olmak üzere yüksek katma değerli teknolojiler geliştirmek için güçlerini birleştiriyor.
Türkiye’nin önde gelen teknoloji üreticisi şirketi Netaş, savunma ve enerji teknolojileri alanında yerli ve milli çözümler geliştiren ASPİLSAN Enerji ile IDEF 2025 kapsamında stratejik bir iş birliği anlaşması imzaladı. Bu iş birliğiyle, başta savunma sanayii olmak üzere stratejik altyapı sistemlerine yönelik yüksek teknolojili çözümler geliştirilmesi hedefleniyor.
Anlaşma, iki kurumun mühendislik gücünü birleştirerek enerji depolama ve yönetim sistemleri ile kesintisiz güç sistemleri gibi stratejik alanlarda ortak Ar-Ge ve ürün geliştirme faaliyetlerini kapsıyor. Enerji depolama sistemlerinde, yapay zekâ destekli kestirimci bakım, uzaktan izleme, yönetim ve orkestrasyon altyapılarının yerli olarak geliştirilmesi hedeflenirken; kesintisiz güç sistemleri alanında ise şebeke istikrarı ve acil durumlar için kritik yedek güç çözümleri oluşturulacak.
İş birliğini değerlendiren Netaş CEO’su Sinan Dumlu, “ASPİLSAN Enerji gibi milli teknolojilere katkıda bulunan öncü bir kuruluşla bu stratejik iş birliğini hayata geçirmekten büyük memnuniyet duyuyoruz. Netaş’ın haberleşme ve sistem entegrasyonundaki uzun yıllara dayanan tecrübesi ve Ar-Ge gücüyle ASPİLSAN Enerji’nin enerji çözümlerindeki kapsamlı uzmanlığını bir araya getirerek, savunma sanayiinin yanı sıra sivil ve kritik altyapılar için yüksek katma değerli ürünler geliştirmeyi hedefliyoruz” dedi.
ASPİLSAN Enerji Genel Müdürü Prof. Dr. Ahmet Turan Özdemir, “Enerji sistemlerinin dijitalleşmesi ve yapay zekâ destekli yönetimi artık geleceğin değil, bugünün ihtiyacı. Bu kapsamda Netaş ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği; enerji depolama, kesintisiz güç ve uzaktan yönetim gibi alanlarda bizi hem teknolojik hem de stratejik olarak daha da güçlendirecek. Yerli ve milli çözümlerle ülkemize katkı sunmaya devam edeceğiz” dedi.
Bu stratejik ortaklık ile iki kuruluş, Türkiye’nin yüksek teknoloji ekosisteminde sürdürülebilir çözümler üretmeye ve yerli mühendislik kabiliyetini küresel arenaya taşımaya devam edecek.
Milli Savunma Bakan Yardımcısı, NETAŞ Yönetim Kurulu Başkan Vekili Sayın Şuay Alpay ise ‘Bu stratejik ortaklık ile, iki kuruluş Türkiye’nin yüksek teknoloji ekosisteminde sürdürülebilir çözümler üretecek ve yerli mühendislik kabiliyetini küresel arenaya taşımaya devam edecektir’ dedi ve anlaşmadan duyduğu memnuniyeti vurguladı.
Gölbaşı’nda İkinci Kömür Madeni Tehlikesine Mahkemeden “Dur” Kararı: Kırıklı Köyü Yaşam Alanlarını Korumaya Kararlı
Ankara’nın Gölbaşı ilçesine bağlı Kırıklı Köyü’nde açılması planlanan ikinci kömür madeni projesine karşı açılan davada, Ankara 25. İdare Mahkemesi önemli bir karar verdi. Mahkeme, projeye ilişkin verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararının yürütmesini durdurdu. Köylüler, Change.org/AnkaraGolbasi adresinde sürdürdükleri kampanya aracılığıyla bu kararın yalnızca bir başlangıç olduğunu, projenin tamamen iptal edilene kadar mücadelelerine devam edeceklerini belirtti.
Kırıklı Köyü sakinleri, Ankara Gölbaşı’nda açılması planlanan ikinci kömür maden projesine karşı hukuki ve toplumsal mücadele başlattı. Açılan davanın üzerine mahkeme, “projenin uygulanması durumunda bölgede yaşayanlar için telafisi güç zararlar doğacağı” gerekçesiyle kararın açıkça hukuka aykırı olduğunu vurguladı.
Sürecin arka planına bakıldığında, Ankara Valiliği Ocak 2024’te kömür madeni projesi için “Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) Gerekli Değildir” kararı verdi. Bu karara karşı çıkan Kırıklı Köyü sakinleri, Mart 2024’te Temiz Hava Hakkı Platformu’nun hukuki desteğiyle iptal davası açtı. Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği ile Doğa Derneği de teknik destek sunarak sürece katkıda bulundu. Mart 2025’te dava kapsamında bölgede bilirkişi keşfi gerçekleştirildi. Haziran 2025’te yayımlanan bilirkişi raporu, projenin hem hukuka hem de kamu yararına ve planlama ilkelerine açıkça aykırı olduğunu ortaya koydu. Bu gelişmelerin ardından Ankara 25. İdare Mahkemesi, Temmuz 2025’te “ÇED Gerekli Değildir” kararının yürütmesini durdurdu.
Bölge halkı, projenin köyün temiz havasını, suyunu ve verimli topraklarını geri dönülmez şekilde tahrip edeceğini belirtiyor. Madencilik faaliyeti, yalnızca ruhsat alanını değil, çevresindeki tarım arazilerini ve yerleşim alanlarını da tehdit edecek; milyonlarca ton toprağın taşınması ve ortaya çıkacak toz ile ağır metaller geniş bir coğrafyada ekolojik riske yol açacak.
Madenin etkileyeceği alan, Mogan ve Eymir Gölleri’nin de içinde bulunduğu Özel Çevre Koruma Bölgesi’ne çok yakın. Bu bölge, 83 kuş türüne ve 47’si endemik olmak üzere 493 bitki türüne ev sahipliği yapıyor. Türkiye’nin önemli kuş alanlarından biri olan bu ekosistem, aynı zamanda Ramsar’a aday gösterilmiş durumda. Toz, gürültü ve kimyasal salınım, bölgedeki biyolojik çeşitlilik üzerinde yıkıcı etkiler yaratabilir.
Zaten mevcut bir kömür madeniyle yıllardır yaşadıkları sorunlara dikkat çeken köylüler, bu yeni projenin hem kendilerini hem de Mogan ve Eymir Gölleri çevresindeki doğal yaşamı geri dönülmez biçimde tahrip edeceğini vurguluyor.
İDO, SOSYAL SORUMLULUK PROJELERİYLE TOPLUMSAL DEĞERLERE YÖN VERİYOR
Türkiye’nin deniz ulaşımındaki öncü markası İstanbul Deniz Otobüsleri (İDO), yalnızca yolcularını değil, toplumsal değerleri de taşıyor. Sosyal sorumluluk projeleriyle toplumun farklı kesimlerine dokunan İDO, “Bir Kapakla İz Bırak” ve “DANIŞ” projeleriyle ulaşımda engelleri kaldırarak, fırsat eşitliği bilinci geliştiriyor.
“Bir Kapakla İz Bırak” ile Dönüştüren Dayanışma
2023 yılında Ekvator Enerji ve Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği (TOFD) iş birliğiyle başlatılan “Bir Kapakla İz Bırak” projesi, plastik kapakların geri dönüşümünü teşvik ederek ihtiyaç sahibi engelli bireylere tekerlekli sandalye desteği sağlayarak, topluma sosyal eşitlik kazandırmayı hedefliyor.
İDO’nun tüm iskeleleri ve gemilerine yerleştirilen özel kutular aracılığıyla toplanan plastik kapaklar hem çevreyi koruyan hem de dayanışmayı büyüten bir sürecin parçası oluyor. İDO, toplanan bu kapaklar ile engelli bireylere dokunarak, onlara engelsiz bir ulaşım hizmeti sunmayı ve sosyal hayata kolay adapte olmalarını amaçlıyor.
WeWALK ile Görme Engelliler için Akıllı Destek: DANIŞ Hizmeti
İDO, yalnızca deniz yolculuğu değil, toplumsal hayata katılımda da kapsayıcı, erişilebilir ve eşitlikçi çözümler sunma hedefiyle çalışıyor. Bu vizyon doğrultusunda, görme engelli bireylerin özgürce seyahat edebilmeleri ve sosyal hayatta daha aktif yer alabilmeleri için güçlü bir adım attı.
WeWALK iş birliğiyle hayata geçirdikleri “DANIŞ” mobil uygulaması aracılığı ile İdo terminalleri ve gemilerinde ücretsiz sunulan görüntülü görüşme ile yönlendirme hizmeti sayesinde görme engelli yolcular artık tek başlarına, bağımsız ve güvenli bir şekilde İDO terminallerinde yön bulabilecek, gemilere ulaşabilecek ve sosyal alanlardan özgürce yararlanabilecek.
