Ekonomi, teknoloji haberleri (08.05.2019)
Prometeon Türkiye, yurtdışında lastik yönetimi hizmeti sunacak…
YAPI MERKEZİ VE PROMETEON TÜRKİYE ULUSLARARASI ÇAPTA PROJELER İÇİN GÜÇLERİNİ BİRLEŞTİRDİ
Pirelli marka endüstriyel ve ticari lastiklerin lisanslı üreticisi Prometeon Türkiye, filo iş birliklerini geliştirmeye devam ediyor. Prometeon Türkiye yurtiçi ve yurtdışında önemli inşaat projeleri gerçekleştiren Yapı Merkezi İnşaat ve Sanayi A.Ş. ile önemli bir iş birliğine imza attı.
Yarım asırlık geçmişinde Türkiye’de ve özellikle Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Sudan, Etiyopya, Tanzanya, Cezayir ve Fas başta olmak üzere yurtdışında önemli inşaat projelerini hayata geçiren Yapı Merkezi, Prometeon Türkiye ile lastik yönetimi alanında bir iş birliği gerçekleştirdi. İş birliği kapsamında ilk kez, Türkiye’den yurtdışındaki bir filoya lastik ve bütçe yönetimi danışmanlığı hizmeti sağlanacak.
Yapı Merkezi, anlaşma kapsamında sahip olduğu filoların operasyonel maliyetlerinin minimize edilmesi amacıyla Prometeon Türkiye’den lastik ve lastik basınçları kontrolü, hurda analizleri gibi tüketime etki eden faktörlerin analiz ve yönetimi ile önleyici aksiyonların alınması konularında hizmet alacak. Prometeon Türkiye ayrıca, tüm ihtiyaçları göz önünde tutarak Yapı Merkezi’nin aylık ve dönemlik lastik ihtiyaçlarının belirlenmesi için raporlamalar yapacak.
İş birliği ile filolarındaki araçların lastiklerinin verimliliğini artırmayı amaçladıklarını belirten Yapı Merkezi Makine ve Elektromekanik Müdürü Taşkın Taş, “İş birliğimiz kapsamında Prometeon Türkiye, Tanzanya’da yer alan şantiyemizde tam zamanlı lastik yönetimi ve raporlanması hizmeti sunacak. Prometeon Türkiye’nin gerçekleştireceği çalışmalar kapsamında yakıt ve lastik kullanımında tasarruf sağlanmasına yönelik bakım gibi önleyici hizmetlerin yanı sıra tam zamanlı lastik yönetimi hizmeti alacağız. Bu sayede filomuzdaki lastiklerdeki potansiyel kayıpların engellenmesi ile sarfiyatı düşüreceğiz” dedi.
İş birliği toplam 527 araçlık filo ve 3320 adet lastiği kapsıyor
İş birliğine ilişkin olarak Prometeon Türkiye, Orta Doğu, Afrika, Rusya, Orta Asya Ticaret Direktörü Gökçe Şenocak; “İş birliğimiz kapsamında Prometeon Türkiye olarak Yapı Merkezi’nin yurtdışındaki şantiyesine toplam 527 araç için hizmet sunacağız. Filoda yer alan 3320 adet lastiğin ölçümleri raporlamalarını gerçekleştirecek ve ayrıca stok yönetimi ve takibini de yapacağız. Bu sayede Yapı Merkezi’nin lastik konusundaki operasyonel maliyetlerini etkin bir şekilde yönetmesine ve tasarruf sağlamalarına imkan sunacağız” şeklinde konuştu.
Jüriyi 3 dakikada ikna eden 3 Türk girişimi Estonya’da Türkiye’yi temsil edecek
- Stage-Co tarafından 9 Mayıs’ta gerçekleştirilecek etkinlikte profesyonel jüri üyelerini 3 dakikada ikna edebilen 3 Türk girişimci 16-17 Mayıs’ta Estonya’nın başkenti Talinn’de gerçekleştirilecek dünyanın en önemli girişimcilik konferanslarından Lattitude59’a katılma hakkı kazanacak.
- Dünyanın en gelişmiş dijital toplumu olan Estonya’nın başkenti Talinn’de gerçekleşecek Lattitude59’a katılmaya hak kazanan Türk girişimciler 200’ün üzerinde girişimci ile bir araya gelme fırsatı yakalayacak.
- Halihazırda bir ürünü ya da ürünü olan ve jüri üyelerini ikna eden 3 girişimcinin konaklama, uçak ve etkinliğe giriş biletleri Estonya Cumhuriyeti e-Oturum Programı tarafından karşılanacak.
Estonya Cumhuriyeti e-Oturum Programı ve Stage-co yerli girişimcilere dünyanın en önemli girişimcilik konferanslarından Lattitude59’a katılarak 200’ün üzerinde yatırımcı ile bir araya gelme fırsatı sunuyor. 2500 ziyaretçi, 200’ün üzerinde yatırımcı, 150’nin üzerinde girişimden 700’ün üzerinde kişinin 16-17 Mayıs tarihleri arasında dünyanın ilk e-Oturum programını başlatan Estonya’nın başkenti Talinn’de bir araya gelecek. Türkiye’den 3 girişim Latitude59’a gidecek. Türk girişimciler Lattitude 59’da Türkiye’yi temsil ederken, yatırımcı ve iş ortakları ile tanışacak, networking yapma fırsatı elde edecek.
Estonya Cumhuriyeti, Avrupa Birliği (AB) çapında iş yapmak isteyen girişimcilere, Türkiye’den ayrılmadan bir Avrupa şirketi kurmak için en elverişli çözümü sunuyor. Estonya’nın dünyada ilk kez uygulamaya geçirdiği e-Oturum programı ile girişimciler, Türkiye’den çalışırken global bir AB şirketi kurabilmelerini sağlayan resmi dijital kimlik elde etme hakkını kazanıyor. Yeni dijital dalgayı yakalayan global girişimciler, işlerini formalitesiz, kolay ve teknoloji odaklı bir ortamda kurma şansı elde ediyor. Türkiye’deki girişimcilerin işlerini AB pazarının tümüne yayabilmesine imkân sağlayan e-Oturum programı, Türkiye’den girişimlerin Avrupa iş ortamına entegrasyonunda önemli bir adım olma özelliğine sahip. Bugüne kadar 1800’in üzerinde Türkiye vatandaşı Estonya’dan e-Oturum alırken, Türkiye’den 426 şirket de e-Oturum programı sayesinde kuruldu.
Estonya Cumhuriyeti e-Oturum Programının Halkla İlişkiler Yöneticisi Arnaud Castaignet, ” Türkiye’nin girişim ortamı dünyanın en etkili topluluklarından biri. Türkiye’deki girişimcilerin de bizim gibi Avrupa iş dünyasına ve dijital ortak pazara erişebilmesi gerektiğini düşünüyor, e-Oturum programıyla bunu gerçekleştirecek iş birlikleri kurmaktan mutluluk duyuyoruz. Her ne kadar e-Oturum programı ile Estonya’ya gelmeden de ülkenin avantajlarından yararlanabilseniz de, Latitude59’un Estonya’yı ziyaret için güzel bir fırsat olduğunu düşünüyoruz. Estonya’nın teknoloji ekosistemine bir göz atarken, hem Estonya’nın girişimci ekosistemi ile tanışma hem de yatırımcılara girişimlerini anlatma fırsatı bulacaklar.
Türkiye’den Lattitude59’a katılmak isteyen yerli girişimlerin 9 Mayıs’ta gerçekleştirilecek etkinlikte profesyonel jüri üyelerini 3 dakikada ikna etmesi gerekiyor. Türkiye seçmeleri İzmir’de Urla Coworking’de Stage-Co tarafından gerçekleştirilecek. Elemelere contact@stage-co.com veya eventbrite linki üzerinden başvurulabiliyor.
Halihazırda satılan bir ürünü ya da hizmeti olan ve jüri üyelerini ikna eden 3 girişimcinin uçak bileti, konaklama ve etkinliğe giriş ücreti Estonya Cumhuriyeti e-Oturum Programı tarafından karşılanacak. Erken aşama girişimleri ise bu süreçte değerlendirmeye alınmayacak. Kısıtlı süre nedeniyle sadece Schengen vizesi olan girişimlerin katılması bekleniyor.
E-ticaretin en hızlı büyüyeceği 5 ülkeden biri Türkiye
DHL Uluslararası E-İhracat Konferansı’nda dünyanın yeni milyonerlerini yetiştiren sektör olan uluslararası e-ticaretin geleceği ve Türkiye’nin bu büyüyen pazardaki yeri tartışıldı. 2018’de e-ticaret gelirleri 50 milyar TL seviyesine ulaşan Türkiye’nin 2019’da yüzde 35’lik bir büyüme göstermesi bekleniyor. Türkiye, 2018-2022 yılları arasında yıllık bileşik yüzde 12 büyüme oranıyla en hızlı büyüyecek ilk 5 e-ticaret ülkesi arasında yer alıyor.
İstanbul, 8 Mayıs 2019: DHL Express isim sponsorluğunda, Türkiye İhracatçılar Meclisi ve Ticaret Bakanlığı desteğiyle, World E-commerce Forum tarafından düzenlenen DHL Uluslararası E-İhracat Konferansı, Türkiye İnovasyon Haftası kapsamında İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.
DHL Express Global Satış Programlarından Sorumlu Başkan Yardımcısı Leendert Van Delft, konferansta yaptığı sunumda, Statista verilerine göre 2018-2022 yılları arasında Türkiye’nin perakende e-ticaret satışlarının yıllık bileşik yüzde 12 büyüme göstermesinin beklendiğini ve bu oranla Hindistan, Endonezya, Güney Afrika ve Meksika ile birlikte e-ticarette en yüksek büyüme oranına sahip ilk 5 ülke arasında yer aldığını belirtti.
Sosyal medyadan online satış yüzde 93 büyüdü
Leendert Van Delft, “2018’de 50 milyar TL seviyesinde e-ticaret geliri oluşturarak başarılı bir yıl geçiren Türkiye önümüzdeki dönemde yeni başarılar için kollarını sıvamış durumda. 2019’da e-ticarette yüzde 35 büyüme bekleniyor. Dünyaya baktığımızda son 4 yılda e-ticaret sektörünün ilk milyonerlerini yetiştirmeye başladığını görüyoruz. Özellikle sosyal medya platformlarından online satışlarda yıllık yüzde 93 gibi çok ciddi bir büyüme var. E-ticarette 2019 ve sonrasının hızlı, güvenli ve mobil alışveriş etrafında şekilleneceğini söyleyebiliriz. Yeni teknolojiler, hızlı işlem tamamlama imkanları ve hızlı teslimat ihtiyacı bu gelişmeleri tetikliyor. Satın almaların çoğunluğunun online olarak gerçekleştirildiği bir dünyaya doğru ilerliyoruz. E-ticaretin potansiyelini şöyle düşünebiliriz; şu ana kadar tüm dünyada KOBİ’lerin yalnızca yüzde 17’si online satışa geçmiş durumda ve bunların çoğunluğu gelişmiş ülkelerin şirketleri. Tüm dünya bu iş modelini benimsediğinde e-ticaretin alacağı boyut gerçekten muazzam olacaktır” diye konuştu.
Kendi milyon dolarlık e-ticaret şirketini kurmak isteyenler için tüyolar
Kendi milyon dolarlık e-ticaret şirketini kurmak isteyenlerin dört basit adımda başarıya ulaşabileceğini söyleyen Leendert Van Delft, bu adımları şöyle sıraladı:
“Her şeyden önce doğru takipçi kitlesine ulaşarak kendi topluluğunuzu oluşturun. Hedef kitlenizin hangi sosyal medya kanalında bulunduğunu iyi analiz edin. Sonraki adımda hedef kitlenizin web sitenize ulaştığında ne düşünmesini istiyorsanız ona uygun bir tasarım yapın. Uluslararası satış, kolay iade seçenekleri, farklı dilde hizmet, ekspres gönderi seçeneği gibi hizmetler sunup sunmadığınızı gözden geçirin. Giriş sayfasında bunları net ve basit bir şekilde ifade edin. Eski iş yapma biçimlerini ortadan kaldıran şeyin teknoloji değil, müşterilerin ne istediğini anlamamak ve nereye odaklanacağını bilememek olduğunu unutmayın. Üçüncü adım olarak alışveriş tamamlama anını en basit ve net şekilde tasarlayın. Online alışveriş yapanların yüzde 91’i hızlı gönderim seçeneği olmayan sitelerden ayrılıyor. İnsanlar aldıkları ürünlere hızla ulaşmak istiyor ve genç kuşaklar bunun için ödeme yapma konusunda da istekli. Mobil e-ticaret hızla artarken işi kolaylaştırın ve tek bir işlem tamamlama sayfasıyla alışverişi bitirme imkanı sunun.”
Youtube’da kedi videolarından sonra en popüler kategori kutu açma videoları
Son olarak heyecan yaratmanın ve müşterilere sürprizler yapmanın önemine işaret eden Leendert Van Delft, “Online alışverişin en önemli yanlarından biri de içinde biraz heyecan ve sürpriz barındırması. Bu yüzden Youtube’da kedi videolarından sonra en popüler kategori kutu açma videoları. Siz de ambalajlarınızı konuşturun, kutularınızın marka kimliğinizi yansıttığından emin olun, kişiselleştirin ve müşterilerinizi şaşırtın” dedi.
Avrupa’da online alışverişlerin 4’te 1’i uluslararası
DHL Express Türkiye CEO’su Claus Lassen de yeni dönem tüketicilerini “CX kuşağı” (Müşteri deneyimi kuşağı) olarak tanımladığı sunumunda, müşterilerin ne istediğini anlamanın ve bunları sunmanın önemine işaret ederek, “2018’de Avrupa’da online alışverişlerin neredeyse dörtte biri (yüzde 22,8) uluslararası olarak gerçekleştirildi. Bu 2017’ye göre yüzde 13,2’lik bir artış ve 100 milyar Euro’luk bir büyüklüğe karşılık geliyor. Alışverişlerin yüzde 45’i de AB dışı perakendeciler aracılığıyla gerçekleştirildi” dedi.
Tüketicilerin online alışverişte tatminsizlik yaşamasına sebep olan durumlarda gönderim süreciyle ilgili pek çok madde bulunduğunu vurgulayan Claus Lassen, “Yüksek gönderim maliyetleri nedeniyle mutsuz olanların oranı yüzde 30. Geç varan gönderiler yüzde 27, ekspres seçeneği bulunmaması yüzde 24, gönderi sürecini takip edememek yüzde 22 oranında tatminsizlik yaratıyor. Müşteriler ne istiyor diye bakarsak, her şeyden önce hız geliyor. Bunun yanında onların dilini konuşmak ve konuşurken doğru kelimeleri seçmek çok önemli. Gönderim süreci boyunca her adımda onları bilgilendirdiğinizde hem sürece hakim hissetmelerini sağlayabilirsiniz hem de yol boyunca heyecan yaratabilirsiniz. Görsellerin ise bin kelimeye bedel olduğunu unutmamak ve görsel seçimlerinde kültürel farklılıklara dikkat etmek gerek. Son olarak alışık oldukları şekilde ödeme yapmaları için uygun seçenekleri sunmak da şart” diye konuştu.
Firmaların yüzde 89’u müşteri deneyimi alanında yarışıyor
DHL Express Türkiye Satıştan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Boğaç Özsan ise DHL Küresel Bağlantılılık Endeksi 2018’e göre dünya ekonomisinin sadece yüzde 20’sinin ihraç edildiğini belirterek, “Dünyamız her zamankinden daha fazla bağlı ancak sandığımız kadar globalleşmiş değil. Dolayısıyla sınır ötesinde değer yaratmak için daha fazla odaklanmak gerekiyor. Bizi dünyaya daha hızla bağlayacak anahtar ise e-ihracat. 2020 itibarıyla uluslararası e-ticaretin 1 trilyon dolar büyüklüğe ulaşması bekleniyor ve tüketiciler her şeyin talebe dayalı, her zaman ve her yerde satın alınabilir olmasını bekliyor. Bu süreçte müşteri deneyimini iyileştirmek çok önemli. Online alışveriş yapanların yüzde 79’u karar verme esnasında iki seçenek arasında kaldığında müşteri deneyiminin önemli olduğunu söylüyor. Bir kez bile bir olumsuz deneyim yaşayanların yüzde 32’si o firma ya da marka ile bir daha çalışmayacağını söylüyor. Birden fazla olumsuz deneyim durumunda bu oran yüzde 48’e çıkıyor. Günümüzde firmalar da bu konunun öneminin farkında bu yüzden yüzde 89’u öncelikli olarak müşteri deneyimi alanında yarışıyor. Bu süreçte DHL Express olarak sunduğumuz On Demand Delivery gibi talebe göre esnek teslimat seçenekleri sağlayan hizmetler e-ticaret şirketleri için önemli avantajlar sunuyor” şeklinde konuştu.
AstraZeneca, BenevolentAI ile yapılan iş birliğiyle kronik böbrek hastalığı ve idiyopatik pulmoner fibrozis hastalıklarına karşı potansiyel yeni ilaçlar keşfetmek için makine öğrenme ve yapay zekanın gücünden yararlanacak.
AstraZeneca ve BenevolentAI, kronik böbrek ve idiyopatik pulmoner fibrozis hastalıklarında yeni tedavi yöntemleri keşfetmek ve geliştirmek için yapay zeka ve makine öğrenimi kullanmak üzere uzun süreli bir iş birliği başlattıklarını duyurdu.
Her iki kurumdaki bilim insanları, AstraZeneca’nın genomik bilimi, kimya ve klinik verileriyle, BenevolentAI’ın temellendirilmiş bilimsel veri (genler, proteinler, hastalıklar ve bileşimler) ağı olan hedef tanılama platformunu ve biyomedikal bilgi grafiklerini geliştirmek için iş birliği içinde çalışacaklar.
Her iki şirket, bu karmaşık hastalıkların altında yatan mekanizmaları anlayabilmek için sonuçları birlikte değerlendirecek ve yeni potansiyel ilaç hedeflerini daha çabuk tanımlayabilmek için çalışacak. Bu amaçla, bulgular arasındaki bağlantıları tespit etmek için verileri sistematik olarak analiz eden makine öğrenimi ve daha önce bilinmeyen bağlantılardan çıkarım yapan yapay zeka kullanılacak.
AstraZeneca Biyofarmasötik Araştırmalar ve Geliştirmeden Sorumlu Başkan ve AstraZeneca Başkan Yardımcısı Mene Pangalos bu iş birliği üzerine şunları söyledi: “Araştırmacı bilim insanları tarafından kullanılabilecek devasa miktardaki veriler, her sene katlanarak artıyor. AstraZeneca’nın hastalık alanlarındaki uzmanlığı ve sahip olduğu büyük, kapsamlı veri setlerini, BenevolentAI’ın alanının öncüsü yapay zeka ve makine öğrenme yetenekleriyle birleştirerek karmaşık hastalık biyolojisine yönelik anlayışımızı geliştirmek ve hastaların gündelik hayatını olumsuz yönde etkileyen hastalıkları tedavi edebilecek yeni hedefler belirlemek için bu veri zenginliğinin potansiyelinden yararlanabiliriz.”
BenevolentAI CEO’su Joanna Shields ise, şu değerlendirmeleri yaptı: “Günümüzde milyonlarca insan etkili bir tedavisi olmayan hastalıklarla mücadele ediyor. İlaç keşfinin geleceği ve gelişimi yapay zeka, veri ve biyoloji arasında köprü kurmakta yatıyor. Yeni öngörüler geliştirmek, kronik böbrek ve idiyopatik pulmoner fibrozis hastalıkları için gelecek vaat eden yeni tedaviler tespit etmek adına AstraZeneca ile güçlerimizi birleştirdiğimiz için çok mutluyuz.”
Kronik böbrek ve idiyopatik pulmoner fibrozis hastalıkları, altında yatan biyolojinin yeterince anlaşılamadığı karmaşık hastalıklardır. Bu hastalıkların karmaşık yapısı çok büyük ve zengin veri setlerinin irdelenmesini gerektiriyor.
Alcatel 1T 10 tablet Türkiye’de satışa sunuldu
Yalnızca 415 gram ağırlığında olan ve 10 inçlik ekranıyla dikkat çeken Alcatel 1T 10 tablet; şık tasarımı, etkili performansı ve 899 TL’lik uygun fiyatıyla da öne çıkıyor.
Alcatel’in yeni ve uygun fiyatlı 10 inç tableti Alcatel 1T 10, 10.1 inç IPS ekranı ve Wi-Fi özellikleriyle geliyor. Cihazın 10 inçlik ekran özelliği sayesinde yayın yapma ve oynatma süresi boyunca tüm görüntüler HD kalitesinde ve son derece berrak oluyor. Ayrıca bu cihaz, 415 gram ağırlığıyla da bu boyut ve fiyat aralığında elde edebileceğiniz en hafif tablet olmasıyla dikkat çekiyor.
Ailenizin 8 saat boyunca eğlence ve oyun keyfinden kesintisiz olarak faydalanabilmesi için 4000mAh’lık pille donatılan cihaz, 16 GB dâhili depolama ve microSD kart ile 128 GB’a kadar yükseltilebilen depolama özellikleriyle geliyor. Ayrıca yazı yazmayı kolaylaştırıp hızlandırırken aynı zamanda çizik, düşme ve toza karşı da koruma sağlayan isteğe bağlı özel Bluetooth klavye ve koruyucu seçeneği de piyasaya sunuluyor.
Alcatel 1T 10 tablet aynı zamanda Çocuk Modu özelliğiyle çocukları eğlendirirken, onların güvenliğini de sağlıyor. Çocuklar, tablette kendi yaş aralıklarına uygun önceden yüklenmiş reklamsız uygulamaların tadını çıkarırken, ebeveynler de çocuklarının tablet kullanım süresini ve erişebilecekleri uygulamaları belirleyebilecekleri ebeveyn kontrol panelinden yararlanabiliyor.
Alcatel 1T 10 tablet, 899 TL önerilen satış fiyatıyla piyasaya sunuldu.
Araçlarda Kasko hangi durumda bozulur?
Hayatın olağan akışı içerinde gerçekleşebilecek olası araç kazalarına karşı sigorta yaptırmak önemli. Bu noktada araç sahiplerinin aklına gelen ilk soru; sigortamın hasarsızlığı hangi durumlarda bozulur? AUTO KING Genel Müdür Ertuğrul Bul, sigorta yaptırmadan evvel şirketinin anlaşmalı araç servislerinin yaygın olmasına dikkat edilmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Sigorta poliçesinin hasarsızlık kaydının bozulması servisin ilgili sigorta şirketi ile anlaşması olup olmadığına göre değişkenlik gösterir. Servisin, araç sahibinin sigorta şirketi ile anlaşması yoksa kasko poliçelerindeki hasarsızlık bozulur” açıklamasında bulundu.
Sigorta şirketleri kasko poliçesiyle birlikte aracın tamirini hızlandıracak hizmetleri de kasko kapsamında veriyor. Bu noktada sigorta şirketleri, sigortalılara hızlı ve kaliteli bir hasar onarım hizmeti sunabilmek adına otomotiv sektöründeki firmalar ile yetkili ve özel servislerle onarım anlaşması imzalıyor. Buradaki temel amaç; konunun maddi boyutunu düşünmemek… Dolayısıyla akla gelen temel soru olan “aracımı özel servislere götürürsem sigortamın hasarsızlık kaydı bozulur mu?” sorusunun cevabını AUTO KING Genel Müdür Ertuğrul Bul, “Sigorta poliçesinin hasarsızlık kaydının bozulması servisin ilgili sigorta şirketi ile anlaşması olup olmadığına göre değişkenlik gösterir. Servisin, araç sahibinin sigorta şirketi ile anlaşması yoksa kasko hasarsızlık kaydı bozulur” diyerek açıkladı.