Çalışan Gelişimi Bütçemizi Her Yıl Artırıyoruz
Firmalar, bünyesinde istihdam ettiği çalışanları için çalışan gelişim modülü uygulayarak ve kişilerin iş verimliliğini diğer sosyal etkinliklerle perçinleyerek en yüksek verimi almayı hedeflemektedirler.
Çalışan eğitimlerinin firmalar için ne derece önemli olduğu bilinci ile yola çıkan Poelsan Plastik, çalışanların kendi potansiyellerini gerçekleştirebilecekleri ve firmanın başarısına katkıda bulunabilecekleri kariyer olanakları da sunarak; küresel düşünen, ekip çalışmasına ve iletişime açık, gelişime önem veren, analiz yapabilen çalışanlar yetiştirmek için çabalamaktadır.
Poelsan Plastik, eğitim ve işbaşında öğrenmeye dayalı oryantasyon sürecinin yanında çalışanların ihtiyacına yönelik mesleki, teknik ve kişisel gelişimleri için yıl içerisinde planlı eğitimler düzenlemekte ve gelişim süreçlerini takip etmektedir. “Çalışan Atölyesi” adını verdiği eğitim ve gelişim programında tüm beyaz yaka ve mavi yaka çalışanlarına programlara katılma olanağı sunmaktadır.
Varlığını güçlü bir şekilde devam ettirebilmek için, her biri konusunda gerekli bilgiye ve niteliklere sahip çalışanlarına yatırım yapması gerektiğine inanan Poelsan, kurum ve çalışanların hedeflerine ulaşmasının teşvik edildiği bir kültür yaratarak, daha motive ve iş birliği içinde üreten bir işgücü ile aynı zamanda daha iyi çalışma ortamları sağlamayı hedeflemektedir.
“Tüm çalışanlarımıza eğitim olanağı sunuyoruz”
Kurumsal gelişimden sorumlu yönetim kurulu üyesi Sayın Murat Gür, “çalışanlarımızın çoğu kendi kişisel gelişimlerini geleneksel okul ve üniversitelerin ötesinde devam ettirmeye ilgi duymaktadır, biz bunu gerçekleştirmenin sorumluluklarımız arasında yer aldığını düşünüyoruz. Çalışanlarla yapılan düzenli görüşmelerin bir parçası olarak her çalışan için bireysel gelişim planlaması yapmaktayız. Tüm çalışanlarımıza her türlü gelişim seçeneğini ve eğitim olanaklarını sunmaktayız.” dedi.
Gür, “Çalışan Atölyesi” kapsamında; Dijital Yakalı Eğitimi, Sunum Teknikleri, Süreç Yönetimi, Veri Analizi, Problem Çözme Teknikleri gibi 5 ana başlık altında çalışanlarımız eğitimlerini tamamladı. Samsun’da çalışan eğitimlerine önem veren firmalardan biriyiz, çalışanlarımızdan aldığımız pozitif geri bildirimler doğrultusunda Poelsan olarak gelişim programlarına devam edileceğinin de müjdesini vermekten büyük bir mutluluk duyuyoruz.” diyerek sözlerini tamamladı.
Mobilya alışverişleri düğün sezonu öncesi “pik” yapacak!
Türkiye genelinde 29 Nisan ve 17 Mayıs tarihleri arasında uygulanacak olan tam kapanma kararıyla ilgili mobilya sektöründe hizmet veren Weltew Home’un Yurt İçi Satış Müdürü Akın Can, Ramazan Bayramı’nı da kapsayacak olan karar sonrasında mobilya satışlarında yoğun bir artış beklediklerini ifade etti.
Akın Can, “Pandeminin ilk döneminde eve kapanmalarla ve hafta sonu uygulanan dışarı çıkma yasaklarıyla birlikte evde daha fazla vakit geçiren tüketicilerin mobilya satın alma alışkanlıkları değişmişti. İlk kez tam kapanmanın yaşanacağı bu sürecin bayramı da kapsıyor olması nedeniyle yine evlerimizde daha fazla vakit geçireceğiz. 17 Mayıs sonrasında vakalarda da umuyoruz ki azalmaların başlamasıyla birlikte hayatın biraz daha normale dönmesini bekliyoruz. Bu doğrultuda olumlu bir tablo olması durumunda düğün sezonunun da gelecek olması nedeniyle mobilyada talep artışının “pik” yapacağını düşünüyoruz.
“Tam kapanma sonrası için önlemlerimizi aldık. Dijital dönüşüme entegre olduk”
Akın Can, “Perakende tarafında mağazaların kapalı olacağı bu dönem öncesinde Bursa İnegöl’de bulunan 90 bin metrekarelik fabrikamızda ve yine İnegöl’de hayata geçirdiğimiz 10 bin metrekarelik yeni üretim merkezimizde de kapasite artışına gittik. Panel mobilyada yüzde 60 soft üretimde ise yüzde 48 oranında kapasite artışı yakaladık. Mağazalarımızı ziyaret edemeyecek olan kullanıcılarımız online sitemizden kolaylıkla alışveriş yapabilecekler. Aynı zamanda firma olarak pandemi ile birlikte dijital dönüşüm sürecine giren markamız IAS’yi ve canias4.0 teknolojilerini kullacak, böylece kurumsal kaynak planlama konusunda verimi daha çok arttıracağız” dedi.
“2021 yılı sonunda 120 mağazaya ulaşacağız”
Açıklamalarına devam eden Yurt İçi Satış Müdürü Akın Can, “İnişli çıkışlı bir süreçten geçen mobilya sektöründe firmamız Weltew Home uyguladığı doğru stratejik planlamalarıyla hem mağazalaşma konusunda güzel adımlar attı hem de geçtiğimiz yıla oranla döviz bazında yüzde 45 büyüme, TL bazında ise yüzde 80 büyüme yakaladı. Yeni yıldan itibaren İstanbul, İnegöl, Ankara, Amasya, Manisa mağaza açılışlarıyla 105 olan yurtiçi şube sayımızı sene sonuna kadar 120 mağazaya ulaştırmayı planlıyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.”
Su ürünleri ve hayvansal mamullerde 5 koldan tanıtım atağı
İnsan vücudunun protein ihtiyacını karşılayan et, balık, yumurta, tavuk, bal, süt ve süt ürünlerini dünyanın dört bir tarafına ulaştıran Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği, ihracatını arttırmak için bünyesindeki 5 alt sektörle ilgili tanıtım filmleri çekme kararı aldı.
Tanıtım filmleriyle sağlıklı ve kaliteli Türk gıdası algısını güçlendirerek, su ürünleri ve hayvansal mamuller sektöründeki ürünlerin ihracatlarını arttırmayı amaçladıklarını dile getiren Ege Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçıları Birliği Başkanı Bedri Girit, su ürünleri hakkındaki tanıtım filminin çekiminin tamamlandığını, kanatlı eti, yumurta, süt ve süt ürünleri ve bal ile ilgili filmler ile ilgili hazırlıklarının devam ettiğini kaydetti.
Dünya genelinde tüketici tercihlerinin belirlenmesinde dijital platformların çok belirleyici olduğuna dikkati çeken Girit, “Alt sektörlerimizi anlatan filmlerin yurtdışında dijital platformlarda yayınlanması için reklam stratejileri oluşturuyoruz. Özellikle pandemiyle birlikte markalar, tüketicilerine erişmek, fayda yaratmak, duygusal bağ kurmak ve etkileşime geçmek için yoğun olarak dijital mecra ve dijital çözümleri kullanıyor. Biz de Türk Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller sektörlerimizin uluslararası tanıtımını yapmak, kaliteli ve sağlıklı Türk malı imajı yaratmak üzere imaj filmlerini çektirerek, ağırlıklı olarak dijital kanallar ile hedef pazarlarımızda tanıtımını yapacağız” şeklinde konuştu.
Su ürünlerinin tanıtımı ABD’den başladı
“Su ürünleri sektörümüz için tamamladığımız yeni nesil imaj filmimizin dijital kanallarda tanıtımlarına ABD’den başladık” diyen Girit sözlerini şöyle tamamladı: “Türk su ürünleri ve hayvansal mamuller sektörü 2035 yılına kadar ihracatını yüzde 297 oranında arttırmayı ve bugün 2,5 milyar dolar olan ihracatını 10 milyar dolara yükseltmeyi hedefliyor. Sektörün bu azmine tanıtım filmleriyle destek olacağız. Türk su ürünleri için yeni bir kurumsal kimlik çalışması ve web sitemizin yenilenmesi çalışmalarıyla birlikte daha etkin tanıtımlar yapmayı planlıyoruz. Kanatlı ürünleri, süt ürünleri ve bal sektörlerimiz için de tanıtım filmi ve dijital pazarlama projemize devam ediyoruz. Hedefimiz Türk su ürünleri ve hayvansal mamuller sektörlerini sadece kalitesi ve üretim gücü ile değil aynı zamanda gastronomi alanında yarattığı lezzetler ile de Uluslararası pazarlarda tanıtmak ve marka değerini yukarılara taşımak.”
Lexus Kusursuz Boya İçin Teknolojinin Sınırlarını Zorluyor
Premium otomobil üreticisi Lexus, yenilikçi anlayışını otomobilin her noktasında uyguluyor. Araç tasarımının ve aracın boyasının ilk izlenimi oluşturmak adına son derece önemli iki nitelik olduğunu göz önünde bulunduran Lexus, zarif L-finesse tasarımını yeni boya teknolojileriyle bir araya getiriyor.
Eşsiz tasarımına uygun boya kalitesini üretmeyi hedefleyen Lexus, sadece göze hitap eden boya sunmakla kalmıyor, aynı zamanda araca uygulanan boyanın uzun ömürlü olmasını sağlıyor.
Lexus’un kusursuz gövde boyası arayışında ilk önemli sonuçlar, 2003 yılında kullanılan Cosmo Silver renklerde elde edilmişti. Metalik boyalara göre çok daha parlak ve akıcı bir alüminyum görünümü sunan bu boya ilk kez o zamanki LS modelinde kullanılmıştı.
Kendi kendini onaran boya ile bir başka devrim daha
Premium markanın eşsiz boya teknolojisi, aynı zamanda kendi kendini onaran boyayla da fark yaratmasını sağladı. İlk kez Lexus tarafından üretilen bu boya, yıkamadan veya dış etkenlerden oluşan çizikleri, kendi kendine yok ediyor. Lexus mühendislerinin, normalden daha yumuşak ve esnek bir boya kaplaması yapmasıyla, sıcak havalarda güneşle birlikte boyanın çizik yerleri kendi kendine kapanabiliyor.
Bununla birlikte Lexus modellerinin ilk bakışta etkileyici olmasını sağlayan gövde boyasında güçlü derin kontrastlar yaratan aynaya benzer bir parlaklık ve pürüzsüzlük sunan metalik bir yansıma elde ediliyor.
Daha çevreci sonik boya ile üst düzey görsellik
Lexus’un geliştirdiği yeni sonik boya teknolojisi ise çok katmanlı boya tekniğiyle birlikte beş yıllık bir geliştirme programıyla tamamlandı. Bu teknik sayesinde sadece 12 mikron kalınlığa sahip boya tabakaları aracın üzerine uygulanabiliyor. Böylece boyada yer alan alüminyum tanecikler daha büyük bir hassasiyetle yerleştirilebiliyor. Takumi ustalarının titizlikle uyguladığı çok katmanlı boya, Lexus karoseri üzerinde farklı bir parlaklık ve gölgeler yaratıyor.
Sonik boya işlemi daha fazla işçilik gerektiriyor olsa da kuruma işleminde daha az fırınlamaya ihtiyaç duymasıyla daha çevreci olarak öne çıkıyor.
Lexus’un son dönemde öne çıkan boyalarından biri de ABD ve Japonya’daki teknoloji merkezlerinde geliştirilen mavi “Structural Blue” oldu. Bu Organik Mavi boya 15 yıllık geliştirme süreciyle yapıldı. Bu boya için kanatlarındaki parıltılı ve derin mavi renkleriyle tanınan Mavi Morfo kelebeklerinden ilham alındı.
Konvansiyonel boyalar, gelen ışığı yüzde 50’den daha az yansıtırken, Structural Blue boyada ise bu oran neredeyse yüzde 100’e çıktı. Bu renkteki özel boyama süreciyle birlikte bir iş gününde ikiden fazla otomobil boyanamıyor. Bu özel boya LC Coupe’nin LC Structural Blue Edisyonu’nda kullanılmıştı.
BEŞİKTAŞ’IN BAŞARILI KADIN FUTBOL TAKIMI’NIN İSMİ
‘BEŞİKTAŞ VODAFONE KADIN FUTBOL TAKIMI’ OLARAK TESCİLLENDİ
Beşiktaş JK’nın dört büyüklerde kadın futbol takımına sahip tek kulübü olan Beşiktaş JK, Vodafone Türkiye ile 8 yıldır sürdürdüğü sponsorluk kapsamını genişletti. Vodafone Türkiye’nin, hem isim hem de göğüs sponsoru olduğu BEŞİKTAŞ JK’nın Kadın Futbol Takımı’nın ismi
‘Beşiktaş Vodafone Kadın Futbol Takımı’ olarak tescillendi.
Beşiktaş JK ile 8 yıldır sürdürdüğü işbirliğini kadın futbolu ile sürdüren ve futbolda “Ben Varım” diyen kadınları destekleyen Vodafone, Beşiktaş Kadın Futbol Takımı’na geçtiğimiz Mart ayında hem isim hem de göğüs sponsoru oldu. Anlaşma çerçevesinde Beşiktaş Kadın Futbol Takımı’nın ismi, ‘Beşiktaş Vodafone Kadın Futbol Takımı’ olarak tescillendi. Mücadele ettiği ligde yarı finale yükselen Beşiktaş Vodafone Kadın Futbol Takımı, 2 Mayıs Salı günü ALG Spor Takımı ile final için mücadele edecek.
Atlético de Madrid ile Oynanan Maçta Tarihi Rekor
Geçtiğimiz yıl Dünya Kadınlar Günü kapsamında Beşiktaş JK ve Atlético de Madrid kadın futbol takımları arasında düzenlenen Vodafone Kupası, 33 bin izleyiciyle tribün rekoru kırarak Türkiye’de bir kadın futbol maçında en fazla taraftarın bulunduğu müsabaka olmuştu. Televizyon, dijital, açıkhava ve basılı mecralarda toplam 50 milyon erişime ulaşan maç, sosyal medyada 27 milyon görüntülenme ve yaklaşık 750 bin etkileşim alırken, #BenVarım hashtag’iyle 27 bin paylaşım yapılmış, maçı yaklaşık 80 bin kişi de Vodafone TV üzerinden izlemişti.
Toyota En Düşük Emisyonlara Sahip Marka
Toyota, 2020’de toplam satış adetleri baz alınarak gerçekleştirilen ortalama emisyonlara göre “en düşük CO2 salımına” sahip marka olarak bir kez daha öne çıktı. JATO verilerine göre 2020 yılında satılan tüm araçların ortalama CO2 emisyonları 97.5 g/km olarak hesaplandı. Toyota’nın Mazda ve Lexus ile kurduğu CO2 havuzundan ortaya çıkan bu rakamlar sonucunda marka, Avrupa’da en az CO2 salımı gerçekleştirmeyi başardı.
21 ülkeyi kapsayan Avrupa verilerine göre 2020 CO2 emisyon ortalaması 106.7 g/km olurken Toyota yakıt teknolojilerindeki yenilikçi yaklaşımıyla ortalamanın altında yer almakla kalmadı, aynı zamanda düşük emisyona sahip marka olarak ilk sırayı aldı.
Toyota 2020 yılında Avrupa’da 489 bin 498 hibrit araç satışı gerçekleştirmiş ve Avrupa toplamında bugüne kadar 3 milyon adedi geçerek önemli bir başarıya imza atmıştı. İlk kez 1997 yılında otomobil teknolojisinde devrim niteliğindeki hibrit teknolojisine sahip modelini sunan Toyota, bu güne kadar hibrit araç satışlarında 17 milyon 396 bin 961 adete ulaştı. Toyota bu satış rakamıyla hibrit teknolojisindeki açık ara liderliğini de devam ettirdi.
Çevreci araçlara ilgi artıyor
Pandemiyle birlikte kullanıcılar konvansiyonel araçlardan uzaklaşırken çevreci otomobillere olan talebin giderek arttığı gözleniyor. Toyota, hemen hemen tüm segmentlerde sunduğu hibrit otomobil satışlarıyla birlikte endüstri lideri kimliğini ortaya koyarak en düşük CO2 emisyonları elde etmeyi başardı.
Toyota sıfır emisyon hedefine giden yolda elektrik motoruna sahip hibrit araçların yanı sıra plug-in hibritler (dışarıdan da kabloyla şarj edilebilen hibritler), bataryalı elektrikli araçlar ve hidrojen yakıt hücreli araçlar geliştirmeye devam ediyor. Toyota’nın son olarak tanıttığı bZ4X Konsepti de, markanın önümüzdeki dönemde gelecek yeni elektrikli araçlarının da habercisi oldu.
Mastercard ve Papara’dan Türkiye’nin ilk Metal Ön Ödemeli Kartı
Türkiye’nin lider FinTech kuruluşu Papara, Mastercard ile iş birliği gerçekleştirerek Türkiye’nin ilk metal ön ödemeli kartını kullanıcılarına sundu.
Türkiye’de ödeme teknolojilerini dönüştüren öncü kuruluş Papara, 1000 adet sınırlı sayıda üretilen Mastercard logolu metal kartları kullanıcılarına sundu.
Ek ücret ödemeden temin edilebilen Papara Mastercard Metal Card’ın kullanıcıları Papara’ın sadakat programı olan ‘Premium Cashback’e dahil olma imkânı yakalayacak. Bununla birlikte, kullanıcıların finansal ihtiyaçlarını karşılamak için özel Papara asistanları yalnızca bir telefon uzaklığında olacak.
18 gram paslanmaz çelikten üretilen Papara Mastercard Metal Card, plastik kartlardan farklı olarak metal üzerine lazer kesim ile işlenen kusursuz ayrıntılara sahip. Diğer kartlara oranla çok daha ağır ve dayanıklı yapısı ile kullanım ömrü de plastik kartlara göre daha uzun.
Kart üzerinde yer alan tüm bilgilerin lazer ile ayrıntılı olarak işlendiği Papara Mastercard Metal Card, aynı zamanda temassız ödeme özelliğini de barındırıyor. Şimdilik kapalı beta durumunda olan Papara Mastercard Metal Card programı ilerleyen süreçte tüm Papara kullanıcılarına açılacak.
Kullanıcılarımıza en prestijli hizmetleri sunmayı hedefliyoruz
Papara CEO’su Ahmed Faruk Karslı konuyla ilgili yaptığı bilgilendirmede, “Kullanıcılarımıza finansal anlamda benzersiz bir deneyim yaşatmak, bu konuda da öncü olmak değerlerimizin başında geliyor. Papara ekibi olarak, Türkiye’de bir ilk olan ve tüm dünyada prestije sahip Metal Card’ı üreterek kullanıcılarımıza verdiğimiz değeri göstermek istedik. Metal Card’ımız, hem ayrıcalıklı özelliklere sahip hem de paslanmaz çelikten üretilmiş bir kart. Bu iş birliğimizle, Türkiye’de ilk defa plastik olmayan bir ödeme aracını kullanıma sunmuş olduk. Beta aşamasında olan Papara Mastercard Metal Card’a şimdilik yalnızca 1.000 kişi sahip olabilecek. Kısa bir sürede ise tüm kullanıcılarımızın beğenisine sunacağız” dedi.
Ön ödemeli Metal Card ile ayrıcalıklı deneyim
Son birkaç yılda nakit kullanımının hijyen ve güvenlik gibi nedenlerden dolayı daha az tercih edildiğini ve kart ödemelerinin artış trendinde olduğunu belirten Mastercard Türkiye ve Azerbaycan Genel Müdürü Yiğit Çağlayan, “Türkiye nüfusunun yaklaşık %70’i banka kartı kullanıyor. Öte yandan herhangi bir banka hesabına gerek olmaksızın özellikle Papara gibi elektronik para lisansına sahip kuruluşlar tarafından kullanıma sunulan ön ödemeli kartlar, ödemeleri demokratikleştirme ve finansal kapsayıcılığı artırmada büyük rol oynuyor. Mastercard olarak bizler, finans teknolojilerinde gerçekleştirdiğimiz öncü çalışmalarla, kullanıcıların seçkin hizmetlere erişimini kolaylaştırmaya odaklanıyoruz. Geliştirdiğimiz metal ön ödemeli kartlar, tasarımı ile yenilikçi ve prestijli bir görünüme sahip; Papara’nın ‘Premium Cashback’ sadakat programıyla da kullanıcılarına ayrıcalıklı bir deneyim ve birçok avantaj sunuyor. Türkiye’de bir ilke imza atarak, Papara ile bu projede iş birliği yapmaktan yana mutluluk duyuyoruz” dedi.
