SÖYLEŞİ
ÇOSKK: Kurucu ve Yönetim Kurulu üyesisiniz. ÇOSKK neden kuruldu? Ne iş yapmaktadır. Kısaca anlatır mısınız?
Menderes SOYTÜRK: 2008 Yılında Kayseri’de başladığımız bir çalışma. Şehirleşme ve Sosyalleşme sürecinin milli değerlerimiz rotasında ilerlemediği kaygısıyla yola çıktık. Toplumu Çocuk, Orta Yaş ve İhtiyarlık olarak değerlendirdik. Bu üç grubun içerisinde bakıma muhtaç olması ve geleceğin teminatı gibi sebeplerden dolayı çocuklarla ilgilenmenin doğru olduğuna karar verdik. Yaptığımız çalışmalarla mağdur gruptan olduklarını gördük. Emperyalizm, çocukları tüketici olarak değerlendirdiğini, tüm duygu ve yaşamsal şeyleri nakite çevirmeyi amaçladığı gerçeğiyle karşılaşınca, şehirlerin çocukların yaşayabilecekleri ortam olmadığı kanaatine vardık. Durum böyle olunca çocukların kendilerini gerçekleştirebilecekleri Organizasyon, Organizasyon içeriği ve organizasyon alanı üretmeyi amaç edindik. Bu konuda da çalışmaları başlattık. Ülkemizde ve yurtdışında tüm çocuklara hizmet götürmekteyiz.
ÇOSKK: Organizasyon olarak neler yapıyorsunuz?
Menderes SOYTÜRK: Mendilkapmaca Oyun Grubu dediğimiz Fare Seksek, Tseksek ve Mendilkapmaca oyununu bir paket haline getirdik. İlçe, İl, Bölge, Türkiye Şampiyonasını yapıyoruz. Uluslararası Turnuvalarını da yapıyoruz. Diğer faaliyetimiz Tombik Oyun Grubu organizasyonudur. Bu oyunda Üçtaş, Dokuztaş ve Tombik oyun grubunu da bir paket program haline dönüştürerek İlçe, İl, Bölge ve Türkiye Şampiyonasını gerçekleştiriyoruz. Son olarak ta Yakantop oyun grubunu paket program haline getirip diğer oyun paketlerindeki gibi organizasyonu yapıyoruz.
ÇOSKK: Gündeme dair sorularımıza geçelim istiyorum. 15 Temmuz Olayları yaşandı. Ülkeyi de derinden etkiledi. Halen de etkilemeye devam ediyor. Konuyla ilgili görüşleriniz nelerdir?
Menderes SOYTÜRK: Biz de bir Sivil Toplum Kuruluşuyuz. Sivil Topluma faydalı olmak ve gelişmesine katkıda bulunmak amacıyla kurulur. Sivil toplum örgütünün yönetimi şüphesiz çok önemlidir. Zira milyonlarca insana ulaşıyorsunuz. Düşüncelerinizi paylaşıyorsunuz. Taraftar buluyorsunuz. Tüm yapıp ettikleriniz yasal olmalıdır. Örf, adet gelenek ve göreneklere bağlı şeyler olması gerekir. Ayrıca Milletin ve devletin bekası söz konusu olunca tüm birikiminizi feda etmeniz gerekir. Gizli bir ajanda kesinlikle tutulmamalıdır. İllegal yöntemlere başvurulmaması şarttır. Aksi takdirde yanlış yanlışı doğurur, bir süre sonra amacınızdan sapmış milletin ve devletin düşmanları elinde oyuncak haline gelirsiniz. Örgütlenmelerin tümü mutlak bir şekilde devletin ilgili kurumlarına organik olarak bağlı çalışması gerekir. Örneğin cemaatler bir sivil toplum örgüt olmasına rağmen Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı değiller. Sivil Toplum hayatında varlar. Ancak yasalara göre yoklar. Hayatın her tarafında varlar, ancak yoklar. Denetleme ihtimalleri de yoktur. Bilinmeyen amaçları Anayasa ve kanunlar ile çakışıp çakışmadığı da bilinmemektedir. Dolayısıyla her an toplumun inançları yaşam tarzları ve devletin güvenliği risk altındadır. Ancak şunu ifade etmeden geçemeyeceğim. Yasalara uygun, örf adet gelenek göreneklere uygun çalışan ülkeye faydalı olan cemaatleri de ayrı tutmak gerekir. Bunu ayırt edecek şey se STK sisteminin yeniden yapılandırılmasıyla mümkün olacaktır.
ÇOSKK: 15 Temmuz Olaylarına gelelim isterseniz.
Menderes SOYTÜRK: Biraz önceden ifade ettiğim gibi FETÖ Örgütü de aslında milletimizin cemaat örgütlenmesine bakış açısından faydalanarak 15 Temmuza gelmiştir. Üyelerine “cemaatler yasal bir kurum değildir. Ülkede namaz, oruç zekât gibi ibadetler yasak. Her alanda örgütlenelim, muktedir olalım, bunları serbestleştirelim” dedi. İnsanları inandırdı. Ekonomiden siyaset, Bürokrasiden sivil toplum örgütlerine kadar örgütlenme yoluna gittiler. Hatta 28 Şubat sürecinde tüm yasal dini çalışmalar yapan yasal kurumlar kapatılarak milleti FTÖ ye mecbur ettiler. Yasal olmayan FTÖ örgütü uluslara arası çalışmalarda yapmaya başlayınca, gizli servislerin zemini haline dönüştü.
ÇOSKK: FTÖ Neden 15 Temmuz Darbe Kalkışmasında Bulundu?
Menderes SOYTÜRK: TSK içinde yerleştirdiği üyeleri MİT tarafından tespit edilmişti. YAŞ toplantısında FTÖ örgütünün üyelerini tasfiye edeceği söyleniyordu. Sanırım bundan dolayı 15 Temmuz tercih edildi. Kalkışmayı sadece FTÖ terör örgütünün kalkışması olarak düşünmemek gerekir. Gizli servisler dâhil üst akıl diye tanımlanan odakların ülkemizde denediği çeşitli atraksiyonlardır diye düşünüyorum. Üst akılın belirlediği alanda hareket etmeyen Türkiye, kendi çıkarlarını ön plana koyunca, bu güne kadar ellerinde tuttukları güçleri alana sürmeye başladılar. Gezi, 17-25 Aralık Olayları, 6-7 Ekim Olayları bunlardan birkaç tanesidir. Ancak Üst akılın istediği şekilde terbiye edilemeyen Türkiye net sonuç almak için FTÖ örgütü kullanılarak iç savaş çıkarılması hedeflenmiştir. Bize göre FTÖ tetikçidir. Asıl arkasındaki güçleri bilmek ve görmek gerekir. O gece verilen mücadele bu ülkenin var ya da yok olma savaşıdır. Yani İstiklal savaşıdır. Millette bunu hemen görmüş ve sokağa çıkarak bedenini kendinin parasıyla alınan silahların önüne koyarak savaşını vermiştir. Ancak üst akıl tamam yenildik artık Türkiye yoluna devam etsin deyip köşesine çekileceğini düşünmek saflık olur. Önümüzde siyasi ve toplumsal krizler çıkarmak için elinden geleni yapacaklardır. Özellikle sivil toplum örgütleri olan partilerin bu konuda dikkat etmesi gerektiğini düşünüyorum. Bazı partilerin üst akılın kullanımına uygun odaklar haline geldiğini düşünüyorum. Parti yöneticileri bunu görerek gerekli müdahaleyi yapması gerekiyor.
ÇOSKK: Başkanlık sistemiyle ilgili görüşleriniz nelerdir?
Menderes SOYTÜRK: Şu anda Anayasamıza göre Başkanlık sistemi zaten mevcuttur. Siyasal Biliminde Kendisine oy isteyerek seçilen devlet başkanlığı sistemine denir. En basit tarifiyle başkanlık budur. Cumhurbaşkanımızda zaten seçimle seçiliyor. Aynı yetkilere bir ülkede seçilerek sahip kurumların olması düşünülemez. Başbakanlık ile Cumhurbaşkanlığı Halkın seçimiyle geldiğinden dolayı aralarında uyum olmaması durumunda ciddi sıkıntılar yaşanabilir. Sistemin çatışmalara meydan verecek niteliklerini gidermek gerekir. Başkanlık sistemi de bu anlamada tek çözüm gibi durmaktadır. Ülkede istikrarı sağlayacağını düşünüyoruz.
