Sanayi-Teknoloji

Çocuklar için yaz tatilinde sağlık rehberi , Yaz Tatili Öğrenme Kaybı Olmasın, Ekonomi-teknoloji, magazin-yaşam, kültür-sanat-eğitim, spor haberleri

Çocuklar için yaz tatilinde sağlık rehberi 
Yaz aylarında çocukları, araç tutmasından güneş çarpmasına, böcek ısırıklarından havuz enfeksiyonlarına kadar pek çok sağlık riski bekliyor. Bu risklere karşı alınabilecek basit ama etkili önlemlerle yaz tatili hem keyifli hem de güvenli geçebilir. DoktorTakvimi uzmanlarından Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ile Çocuk Alerji ve İmmünoloji Uzmanı Prof. Dr. Zeynep Arıkan, çocukların yazı sağlıkla geçirmesi için ebeveynlerin dikkat edilmesi gereken noktaları sıraladı.Yaz tatili, çocuklar için eğlence ve keşif dolu bir dönem. Ancak açık havada geçirilen zamanın artması, seyahatler ve sıcak havalar bazı sağlık risklerini de beraberinde getiriyor. DoktorTakvimi uzmanlarından Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ile Çocuk Alerji ve İmmünoloji Uzmanı Prof. Dr. Zeynep Arıkan, yaz aylarında çocuklarının sağlığını korumak isteyen ailelerin dikkat etmesi gereken başlıca konuları paylaştı.
Araç tutması sık görülüyor, önlem alınmalı
Yolculuklarda çocuklarda sık rastlanan araç tutması; mide bulantısı, kusma, baş dönmesi ve halsizlik gibi belirtilerle ortaya çıkıyor. Bu durumu hafifletmek için bazı basit ama etkili önlemler almak mümkün. Prof. Dr. Arıkan, “Yolculuk öncesinde hafif beslenilmeli, ağır ve yağlı yiyeceklerden kaçınılmalıdır. Uykunun alınmış olması, çocuğun aşırı yorgun olmaması taşıt tutması riskini azaltacaktır. Araçta en az hareket eden koltuğun seçilmesi, çocuğun pencereye bakacak şekilde oturtulması, kitap ve tablet kullanılmaması, aracın içinin iyi havalanmış olması ve yolculuk sırasında sık molalar verilmesi önerilir. Nane, zencefil gibi gıdalar bulantıyı azaltabilir. Gerekli durumlarda çocuk doktoru önerisiyle ilaç da kullanılabilir” diyor.
Böcek ve kene ısırıklarına karşı önlem şart
Açık hava aktiviteleri artınca, böcek ve kene ısırıkları da daha sık görülüyor. Bu ısırıklar; kaşıntı, kızarıklık gibi cilt reaksiyonlarına yol açabilirken, özellikle kene ısırıkları  daha ciddi hastalıklara da yol açabiliyor. DoktorTakvimi uzmanlarından Prof. Dr. Zeynep Arıkan, korunma yollarını şöyle sıralıyor: “Açık havada vakit geçirirken, uzun kollu ve açık renkli kıyafetler giyilmesi, ormanlık alanlarda pantolon paçalarının çorap içine sokulması, şapka ve kapalı ayakkabıların giyilmesi gerekir. Piknikte yere oturulmaması, örtü serilmesi önerilir. Çocuklar için doğal içerikli sinek ve böcek kovucular kullanılabilir. Bu ürünler sprey olarak doğrudan cilde değil, önce ele sıkıp nazikçe uygulanması uygundur. Pencere ve kapılarda sineklik olması, uyku sırasında cibinlik kullanılması korunmayı artıracaktır. Isırık fark edildiğinde soğuk kompres yapılabilir, kaşıntıyı hafifletmek için krem ve losyonları uygulanabilir. Şiddetli kızarıklık, şişlik, akıntı ya da ateş gibi belirtiler varsa doktora başvurulmalıdır. Ciltte kene fark edilirse çıkarılması için doğrudan sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.”
Yaz hastalıklarına karşı hijyen ve sıvı önemli
Yaz aylarında ishal, güneş çarpması ve çeşitli enfeksiyonlar da çocuklar için ciddi sağlık riskleri oluşturabiliyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ile Çocuk Alerji ve İmmünoloji Uzmanı Prof. Dr. Zeynep Arıkan, “Eller sık sık su ve sabun ile yıkanmalı, temiz olmayan su ve gıdalardan uzak durulmalıdır. Açıkta satılan yiyecek ve içecekler tüketilmemeli, musluk suyu yerine ambalajlı veya kaynatılmış su içilmelidir. Havuz enfeksiyon kaynağı olabilir, özellikle temizliği şüpheli havuzlardan uzak durulmalıdır. Havuzda su yutmak, kulaklara su kaçması enfeksiyon riskini artırır. Yaz ishallerinde sıvı tüketimi artırılmalı, şekerli içecek ve yiyeceklerden uzak durulmalıdır. Yakınmalar artarsa sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Güneş çarpmasından korunmak için 11.00-16.00 saatleri arasında doğrudan güneşe çıkılmamalı, gölge alanlar tercih edilmelidir. Çocuklar için 50 SPF (yüksek koruma sağlar, UVB ışınlarının %98’ini engeller) mineral filtre içeren güneş koruyucular kullanılmalı, güneşe çıkmadan 20-30 dakika önce sürülmeli, iki saatte bir yenilenmelidir. Sıvı alımı artırılmalıdır” diye belirtiyor.
Kronik hastalığı olan çocuklar için ek tedbirler
Prof. Dr. Arıkan, kronik rahatsızlıkları olan çocukların ebeveynlerini ise şu konularda uyarıyor: “Sıcak ve güneş çarpmasına karşı dikkat edilmeli, özel bir engel yok ise sıvı alımı artırılmalıdır. Klima direkt çocuk üzerine üflemediği takdirde kullanılabilir. Seyahatler sırasında ısıdan etkilenebilecek ilaçlar için soğuk taşıma çantası kullanılmalıdır. Tatillerde rutinler bozulabileceği için ilaç hatırlatma uygulamalarından yararlanılabilir. Ayrıca acil müdahale için gereken ilaçlar (adrenalin otoenjektörü, astım spreyleri vb.) plaj çantasında bile mutlaka bulundurulmalıdır.”
Deniz ve havuz hijyenine dikkat edilmeli
Prof. Dr. Zeynep Arıkan, havuz ve deniz aktivitelerinde dikkat edilmesi gereken hijyen kurallarını şöyle sıralıyor: “Havuza ve denize girmeden önce ve sonra duş almak önemlidir. Özellikle çocuklara havuzda idrar yapmamaları gerektiği anlatılmalıdır. Ciltte kesik, sıyrık ve enfeksiyon varsa suya girilmemelidir. Deniz ve havuz suyunu yutmamaya dikkat edilmelidir. Havuz suyunun berrak olmasına, zeminin net görünüyor olmasına dikkat edilmeli, keskin koku varlığında havuza girilmemelidir. Uzun süreli nem kulak koruyucu tabakasını bozarak dış kulak yolu enfeksiyonlarına zemin hazırlayabilir. Bu ortamda bakteriler çoğalarak enfeksiyona yol açarlar. Havuzlarda kullanılan klor ve kirli deniz suyu bu riski artırır. Kulak enfeksiyonu riskini azaltmak için, kulak tıkaçları kullanılabilir. Sudan çıktıktan sonra baş yana yatırılarak su akıtılmalı ve kulaklar kurulanmalıdır. Kulak çubuğu kullanılmamalıdır”
Tatilde de sağlıklı beslenme düzeni korunmalı
Beslenme düzeninin bozulmaması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Zeynep Arıkan, “Tatil süresince öğün atlanmamasına dikkat edilmelidir. Kahvaltıda özellikle proteinden zengin tok tutucu yiyecekler tüketilmelidir. Abur cubur sınırlandırılmalı, beraberinde sağlıklı alternatiflerle birlikte tüketilmelidir. Açık büfe yemekler için sağlıklı seçimlerin nasıl yapılacağı çocuklara öğretilmelidir. Su içme özendirilmeli; şekerli içeceklerin yerine ayran, kefir ve sulu meyveler tercih edilmelidir” diyor.

Yaz Tatili Öğrenme Kaybı Olmasın

Yaz tatili, dinlenmek ve eğlenmek için harika bir fırsat olsa da özellikle disleksi, DEHB gibi öğrenme güçlükleri yaşayan çocuklar için “yaz tatili öğrenme kaybı” riskini ortaya çıkarabiliyor. Çünkü bu dönemde aileler ya memleketlerine ya da tatile gittikleri için eğitim kesintiye uğrayabiliyor. Oysaki bu kişilerin beynindeki öğrenme süreçleri farklı işlediği için, bilgilerin pekiştirilmesi ve yeni becerilerin kazanılmasında süreklilik ve düzen büyük önem taşıyor.

Öğrenme güçlükleri, çocukların okuma, yazma, matematiksel işlemler, dikkat ve motor koordinasyon gibi temel becerilerde zorlanmasına yol açıyor. Bu zorluklar, okul döneminde özel eğitim ve düzenli tekrarlarla aşılmaya çalışılsa da yaz tatili gibi uzun aralarda eğitime ara verilmesi, kazanımların gerilemesine neden olabiliyor.

Özellikle disleksisi olan çocuklar, okuma ve yazma becerilerini korumak için sık tekrara ihtiyaç duyarken, DEHB’li çocuklar dikkat ve odaklanma becerilerini sürdürmek için yapılandırılmış aktivitelere gereksinim duyuyor. Eğitimde süreklilik sağlanamadığında ise aylarca emek verilerek elde edilen gelişimlerde kayıplar yaşanabiliyor. Bu da hem çocukların motivasyonunu düşürüyor hem de aileler için endişe kaynağı oluyor.

Tatilde Dinlenirken Öğrenmeyi Unutmayın

Beyin plastisitesi yani beynin kendini yenileme sürecinin yaz döneminde de aktif olduğunu belirten Auto Train Brain Ceo’su Günet Eroğlu, “Öğrenme kaybı, her öğrenciyi etkileyebilirken öğrenme güçlüğü çocuklar için bu durumun derinliği ve sonuçları çok daha ciddi olabilir. Bu kişilerin beyinleri, bilgiyi farklı yollarla işliyor ve pekiştiriyor. Bu nedenle, bilgilerin kalıcı hale gelmesi ve yeni becerilerin kazanılması için kesintisiz ve sistematik bir eğitime çok daha fazla ihtiyaçları var.

Bu kapsamda Nörogeribildirim teknolojisi ile çoklu duyu öğrenme metodunu birleştirilerek, çocukların tatilde bile eğitimlerine devam etmesi sağlanıyor. Uygulama, beyin sinyallerini analiz ederek kişiye özel egzersizler sunuyor ve böylece okuma, yazma ve anlama becerilerinin gelişimini destekliyor. Çocukların eğitimini sahilde, tatilde ya da evde kolayca sürdürebiliyor. Bu sayede tatil planları ertelenmeden, öğrenme sürekliliği korunmuş oluyor. Örneğin, günde 30 dakika nörogeribildirim egzersizi, okul dönemindeki 1 saatlik gelişime eşdeğer etki sağlanabiliyor “dedi.

Armis, Türkiye’nin ilk Süper Ortopedik Yatağı olan Alegra Master’ı Beğeniye Sundu

Türkiye’nin ilk Süper Ortopedik Yatağı Satışa Sunuldu

İnovatif ve kaliteli ürünleriyle yatak sektörünün öne çıkan markalarından olan Armis, Türkiye’nin ilk Süper Ortopedik Yatağı olan Alegra Master’ı kullanıcılarının deneyimine sundu. Süper ortopedik destek katmanı, Hyper Soft süngeri ve nefes alabilir yapısı ile ön plana çıkan Alegra Master; bel, sırt ve boyun desteği ile sağlıklı uykuda yeni bir dönemi başlatıyor. 31 cm yüksekliği ile konforu doruklarda yaşatan Türkiye’nin ilk Süper Ortopedik Yatağı olan Alegra Master, omurga dostu sertlik sunarak kusursuz bir uyku deneyimi yaşatıyor.

“Uykunun Adıdır Armis” sloganıyla kaliteli uykunun anahtarını sunan Armis, yenilikçi yaklaşımını bir adım öne taşıyarak Türkiye’nin ilk Süper Ortopedik Yatağı Alegra Master’ı geliştirdi. Gelişmiş yapısı, konfor odaklı katmanları ve çağdaş tasarımıyla öne çıkan Alegra Master, hem konforu hem de omurga sağlığını merkeze alıyor.

Özel olarak geliştirilen Süper Ortopedik Destek Katmanı, Hyper Soft ve yoğunlaştırılmış sünger katmanlarıyla her uyku pozisyonunda üst seviye rahatlık sunuyor. Bel, boyun ve sırt desteği ile omurganın doğal eğrisini en muazzam şekilde koruyan Alegra Master, sabah dinlenmiş ve ağrısız şekilde uyanmasına olanak tanıyor.

Nefes alabilir özelliği ile gece boyunca oluşan nemi minimuma indirerek terlemeyi engelleyen Alegra Master, ferah, hijyenik ve sağlıklı bir uyku ortamı oluşturuyor. 31 cm yüksekliği ile rahatlığı doruklara taşıyan Türkiye’nin ilk Süper Ortopedik Yatağı olan Alegra Master, estetik detaylarından da ödün vermiyor.

Başoğlu Kablo TİM’in İhracatın Şampiyonları Töreni’nden Azim ve İlhamla Döndü

Türkiye’nin kablo sektöründeki lider kuruluşlarından Başoğlu Kablo, 30 Haziran 2025 tarihinde Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından düzenlenen ve Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle onurlandırılan “İhracatın Şampiyonları Ödül Töreni”nde yerini aldı.

Bu anlamlı etkinlik, Türkiye ekonomisinin dış ticaretteki başarılarını ve küresel pazardaki yükselişini kutlamak amacıyla düzenlendi. Tören, Türkiye’nin en başarılı ihracatçı firmalarını bir araya getirerek, milli ekonomiye sağladıkları katkıları gözler önüne serdi.

Başoğlu Kablo tarafından yapılan resmi açıklamada, “Sayın Cumhurbaşkanımızın huzurunda, Türkiye’nin uluslararası arenadaki rekabet gücünü temsil eden bu prestijli törende bulunmaktan dolayı büyük bir gurur duyduk. İhracatın Şampiyonları, ülkemizin sınır ötesindeki başarısının somut bir göstergesidir ve bu başarının bir parçası olmak bizim için onur verici ” ifadelerine yer verildi.

Açıklamada, Başoğlu Kablo’nun sadece bir şirket olarak değil, aynı zamanda Türkiye’nin ekonomik büyüme hedeflerine ulaşmasında kilit rol oynayan önemli bir aktör olduğunun altı çizildi.

ODE Yalıtım, ikinci İSO 500 listesinde 
Yalıtım sektöründe global bir marka olma vizyonuyla faaliyetlerini sürdüren ODE Yalıtım, İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) her yıl gerçekleştirdiği ve şirketlerin üretimden satışlara göre değerlendirildiği İSO Türkiye’nin İkinci Büyük Sanayi Kuruluşu 2025 listesinde yerini aldı.
Türkiye’nin yüzde 100 yerli sermayeli en büyük yalıtım şirketi ODE Yalıtım, İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından hazırlanan “İSO Türkiye’nin İkinci Büyük Sanayi Kuruluşu 2025” sıralamasına bir kez daha girdi.
ODE Yalıtım Yönetim Kurulu Üyesi Ozan Turan, konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede şunları söyledi: “İSO İkinci 500 listesinde bu yıl da yer alıyor olmak, ODE Yalıtım olarak izlediğimiz stratejik yol haritasının ve ekiplerimizin özverili çalışmalarının bir göstergesi. Kaliteye, inovasyona ve müşteri memnuniyetine verdiğimiz önemle, hem iç pazarda hem de ihracat pazarlarında sürdürülebilir bir büyüme hedefliyoruz. İSO gibi saygın araştırmalarda yer almak, yalnızca operasyonel başarımızı değil, aynı zamanda sektörümüzün gelişimine sağladığımız katkıyı da ortaya koyuyor. Bu başarıda emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarıma ve bize güvenen paydaşlarımıza teşekkür ediyorum.”

Çorbada Tuzun Olsun Derneği’nin hikayesi Etki Odaklı Sohbetler’de

Sivil toplum ve sosyal girişimcilik alanındaki ilham verici çalışmaları görünür kılmayı hedefleyen SosyalUp’ın “Etki Odaklı Sohbetler” YouTube serisinin yeni bölüm konuğu Çorbada Tuzun Olsun Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Evren Tüfekçi oldu. Tüfekçi, sokakta yaşayan bireylerle kurdukları bağı, gönüllülüğün dönüştürücü gücünü ve “çorbayla başlayan” hikayelerini anlattı.
“Çorbada tuzun olsun” ifadesinin halk arasında sıkça kullanılan, paylaşmayı ve birlikte üretmeyi çağrıştıran bir terim olduğunu söyleyen Tüfekçi, derneğin isminin de bu ruhu taşıdığını ifade ediyor: “Bu terim aslında bizim çorba pişirme hikayemizle örtüşüyor. Toplum ruhunu, ekip ruhunu anlatıyor.”
2014’te bir inisiyatif olarak başlayan, 2017’de ise dernekleşen Çorbada Tuzun Olsun Derneği, faaliyetlerini ağırlıklı olarak İstanbul’un Beyoğlu bölgesinde sürdürüyor. Ancak zaman zaman farklı ilçelerde de gönüllüler aracılığıyla gece keşifleri yaparak sokakta yaşayan bireyleri tespit ediyor.
Tüfekçi’ye göre derneğin çorba dağıtımı, yalnızca bir yardım değil, bir bağ kurma biçimi: “Çorba bir iletişim başlangıç aracıdır. Paylaşmanın değerine çok inanıyoruz. Bir şey paylaştığınızda iletişim başlar, ardından güven gelir. Bu güven hem gönüllüler arasında hem de gönüllüler ile sokakta yaşayan bireyler arasında oluşur.”
Gıda dağıtımının ötesine geçerek sokakta yaşayan bireylerle güvene dayalı ilişkiler kurmayı amaçlayan dernek, sosyal entegrasyonun ilk adımını bu güvenle atıyor. Tüfekçi, evsizliği yalnızca fiziksel barınma eksikliği değil, derin bir kopuş olarak tanımlıyor: “Evsizlik, insanın ait olduğu yerden uzaklaşmasıdır. Aile içi şiddet, sevgisizlik, savaşlar, afetler, zorunlu göçler… Bu nedenlerin sonucu olarak yaşanıyor. O yüzden çevremizde, o sınıra gelmiş birçok insan olduğunu fark etmeliyiz.”
Dernek, 10 yıldır her gün sahaya çıkarak sokakta yaşayan bireylerle düzenli temas kuruyor. Bu sürekli temas sayesinde zaman içinde bir güven zinciri oluşmuş: “Bugün gördüğünüz birini yarın göremeyebiliyorsunuz. Bazen aylar sonra tekrar karşınıza çıkıyor, bazen bir daha hiç görmüyorsunuz. Çünkü sokak, takip edilebilir bir alan değil. Ama biz her gün sahadayız.”
Gönüllü gücünü büyük ölçüde gençlerden alan dernek, dayanışma kültürünü genç kuşaklarla birlikte büyütüyor. Mehmet Evren Tüfekçi, “Gönüllülerimizin yüzde 80’i üniversite öğrencisi. Kimileri sosyal medya aracılığıyla, kimileri ders kapsamında katılıyor. Zorunluluktan gelen gönüllüler bile zamanla çalışmanın anlamını kavrayıp kalıcı hale geliyor” diyor.

CHUCK PALAHNIUK’İN KARANLIK ve SARKASTİK ZEKÂSINDAN YENİ BİR ABSÜRT MASAL:  SONSUZA DEK DEĞİLSE DE ŞİMDİLİK

Düşbaz Kitaplar, yeraltı edebiyatının kült ismi Chuck Palahniuk’in Sonsuza Dek Değilse de Şimdilik adlı romanını Türkçede ilk kez okurlarla buluşturuyor! Ahlaki çürümeyi ve sınıf çatışmalarını kara mizahla kaleme aldığı romanda Palahniuk, aile geleneği olarak seri katillik yapan iki kardeşin karanlık, kanlı soyluluk hikâyesini anlatıyor. Palahniuk’in ölüm, miras, medya ve şiddeti sarkastik kalemiyle yeniden şekillendirdiği Sonsuza Dek Değilse de Şimdilik, rahatsız edici biçimde eğlenceli!

Ayrıntı Yayınları’nın dinamik markası Düşbaz Kitaplar, yeraltı edebiyatının güçlü kalemi ve Dövüş Kulübü’nün yazarı Chuck Palahniuk’in karanlık romanı Sonsuza Dek Değilse de Şimdilik’i okurlarla buluşturdu. Burcu Asena Şahin Gençoğlu’nun dilimize çevirdiği Sonsuza Dek Değilse de Şimdilik, yazarın Bunu Bi’ Düşün, Miras, Çığlık ve Yargı Günü’yle birlikte Düşbaz Kitaplar’dan çıkan beşinci kitabı oldu.

Denizli’nin Gücü Kadınlar Zirvesi Kadın Dostu Markalar İmzasıyla Geliyor

Kadın Dostu Markalar Platformu, Mayıs ve Haziran aylarında Denizli’de gerçekleştirdiği kapsamlı ziyaretlerle kamu, özel sektör ve sivil toplum temsilcileriyle bir araya geldi. Bu ziyaretler, 24 Eylül 2025 tarihinde Denizli’de düzenlenecek olan “Denizli’nin Gücü Kadınlar Zirvesi” için önemli bir hazırlık sürecine zemin hazırlarken, bölgedeki kadın liderliğine yönelik çalışmaların da yönünü belirledi.

Yerelden Ulusala Güçlü Bir Dönüşüm Hareketi

Platform, ilk olarak Mayıs ayında özel bir davetle Denizli’ye giderek resmi kurumlar ve bölgenin öne çıkan kadın temsilcileriyle buluştu. Bu temaslarda, bölgenin ihtiyaçları, kadın iş gücünün durumu ve yönetim kurullarındaki kadın temsili değerlendirildi. Kadın Dostu Şehir Denizli vizyonu çerçevesinde öneriler ve iş birliği fırsatları ele alındı.

16–17 Haziran tarihlerinde ise ikinci saha ziyareti kapsamında, iki gün boyunca süren yoğun programla bölgedeki paydaşlarla görüşmeler gerçekleştirildi. Bu temaslar, Denizli’de toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın liderliğine dair yeni iş birliklerinin temellerini attı. Ziyaretler, ASKON Demir Çelik Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Melike Konyalıoğlu’nun destekleriyle hayata geçirildi.

Kurumlarla Güçlü Temaslar

Mayıs ayında yapılan ilk programda, Denizli Sanayi Odası (DSO) Başkanı Selim Kasapoğlu ve Denizli Ticaret Odası (DTO) Başkanı Uğur Erdoğan ziyaret edildi. Ayrıca, farklı sektörlerden 30’dan fazla kadın liderle birebir görüşmeler gerçekleştirildi.

Haziran ayında gerçekleşen ziyaretin ilk günü, ASKON Demir Çelik’in merkezinde düzenlenen değerlendirme toplantısıyla başladı. Ardından, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, Merkezefendi Belediye Başkanı Şeniz Doğan, DESİAD ve GESİFED Yönetim Kurulu Üyeleri ile kapsamlı görüşmeler gerçekleştirildi. Ardından, Pamukkale Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. İbrahim Türkçüer ve Pamukkale Belediye Başkanı Ali Rıza Ertemur ile verimli görüşmeler yapıldı.

Paydaş Ağı Genişliyor

İkinci gün gerçekleşen ziyaretlere ise platformun kurumsal üyelerinden Bahçeşehir Koleji Denizli Okul Müdürü Canan Gültekin ile görüşülerek başlandı. Ardından; DTO Kadın Girişimciler Kurulu Başkanı Ayla Taşçıoğlu, KalDer Etik Kurul Üyesi Dr. Öncü Yanmaz Arpacı ve Denizli Yönetim ekibinden Zeliha Şit, Emine Tefenlili ile KalDer Denizli temsilciliği ziyaret edildi.

Programın devamında BASİAD Başkanı Doğan Değirmenci ve yönetim kurulu, ardından DEGİAD Başkanı Kemal Sözkesen ile görüşmeler gerçekleştirildi. Türk Ticaret Bankası Denizli Ticari Şube Müdürü Fatma Soytürk ve Kurumsal Bankacılık Şube Müdürü Adem Terbillioğlu ile kadın odaklı projeler üzerine detaylı bir değerlendirme yapıldı. Ziyaretler, DENİB Şube Müdürü Şadiye Baykent ile yapılan görüşmeyle sona erdi.

Hizmet Üretim Endeksi, Mayıs 2025 Hizmet üretim endeksi yıllık %3,9 arttı
Hizmet üretim endeksi (2021=100) 2025 yılı Mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %3,9 arttı. Aynı ayda ulaştırma ve depolama hizmetleri %0,2 arttı, konaklama ve yiyecek hizmetleri %6,3 arttı, bilgi ve iletişim hizmetleri %8,1 arttı, gayrimenkul hizmetleri %8,0 arttı, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetler %3,8 arttı, idari ve destek hizmetleri ise %7,9 arttı.
Hizmet üretim endeksi aylık %1,2 arttı
Hizmet üretim endeksi (2021=100) 2025 yılı Mayıs ayında bir önceki aya göre %1,2 arttı. Aynı ayda ulaştırma ve depolama hizmetleri %0,8 arttı, konaklama ve yiyecek hizmetleri %0,1 arttı, bilgi ve iletişim hizmetleri %3,3 arttı, gayrimenkul hizmetleri %0,7 arttı, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetler %2,9 arttı, idari ve destek hizmetleri ise %1,1 arttı.

İnşaat Üretim Endeksi, Mayıs 2025  İnşaat üretimi yıllık %20,3 arttı
İnşaatın alt sektörleri (2021=100 referans yıllı) incelendiğinde, 2025 yılı Mayıs ayında bina inşaatı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre %23,3 arttı, bina dışı yapıların inşaatı sektörü endeksi %10,1 arttı ve özel inşaat faaliyetleri sektörü endeksi %17,4 arttı.
İnşaat üretimi aylık %4,8 arttı
İnşaatın alt sektörleri incelendiğinde, 2025 yılı Mayıs ayında bina inşaatı sektörü endeksi bir önceki aya göre %5,6 arttı, bina dışı yapıların inşaatı sektörü endeksi %2,7 arttı ve özel inşaat faaliyetleri sektörü endeksi %3,4 arttı.

Ücretli Çalışan İstatistikleri, Mayıs 2025  Ücretli çalışan sayısı yıllık %1,2 arttı
Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı 2025 Mayıs ayında bir önceki yılın aynı ayına göre %1,2 arttı. Ücretli çalışan sayısı bir önceki yılın aynı ayında 15 milyon 698 bin 674 kişi iken, 2025 yılı Mayıs ayında 15 milyon 883 bin 683 kişi oldu.
Ücretli çalışanların alt detaylarına bakıldığında; 2025 Mayıs ayında ücretli çalışan sayısı yıllık olarak sanayi sektöründe %3,1 azaldı, inşaat sektöründe %4,6 arttı ve ticaret-hizmet sektöründe %2,9 arttı.

Ücretli çalışan sayısı bir önceki aya göre değişim göstermedi
Sanayi, inşaat ve ticaret-hizmet sektörleri toplamında ücretli çalışan sayısı 2025 Mayıs ayında bir önceki aya göre değişim göstermedi.
Ücretli çalışanların alt detaylarına bakıldığında; 2025 Mayıs ayında ücretli çalışanlar aylık olarak sanayi sektöründe %0,6 azaldı, inşaat sektöründe %0,1 arttı ve ticaret-hizmet sektöründe %0,3 arttı.

“En Uzun Gün Hiç Bitmiyor Mu?”

Ekranların sevilen çizgi film kahramanı Niloya, yaz tatilinde de yepyeni hikayelerini minik dostları ile paylaşmaya devam ediyor. Çocukların merakla beklediği bu haftaki bölümde çizgi kahraman hiç bitmeyecek sandığı bir günün aslında son bulduğunu ve bu durumun ardındaki gerçeği öğrendiği keyifli bir maceraya atılıyor. Bu kapsamda Niloya ve arkadaşları, 17 Temmuz Perşembe günü saat 09.00’da Niloya YouTube kanalında yayınlanacak “En Uzun Gün” bölümü ile hem keyifli bir zaman dilimi sunacak hem de öğretici bir macerayı ekranlara taşıyacak.

Türkiye’nin sevilen ve en uzun soluklu yerli çizgi film kahramanı Niloya, yeni bölümleriyle hem TRT Çocuk ekranlarında hem de 6 milyonu aşan abonesiyle mutluluk dünyasının kapılarını aralayan YouTube kanalında sevenleriyle buluşmaya devam ediyor. Her bölümde farklı bir hikâye sunan ve 7’den 70’e büyük beğeni toplayan çizgi film, psikolog, pedagog ve içerik danışmanlarının eşliğinde titizlikle hazırlanan senaryoları ile çocukların hayal dünyasına olumlu etkilerde bulunuyor.

Niloya ve arkadaşları, doğa olaylarını çocukların anlayabileceği bir dil ve keyifli bir anlatımla ekranlara taşırken, aynı zamanda merak duygusunu, öğrenme isteğini ve arkadaşlık ilişkilerini de ön plana çıkarıyor. Bu haftaki bölümde en uzun günün hiç bitmediğini düşünerek macerasına başlayan Niloya, yaz gündönümünü en eğlenceli şekilde ekranlara getiriyor.

PaperWork ve DijitalAid Ortaklığıyla Yapay Zekâ Destekli WiseSpend, Masraf ve Seyahat Yönetiminde Devrim Yaratıyor

Kurumsal süreçlerde dijitalleşmeyi hızlandıran PaperWork ve süreç uyarlama uzmanı DijitalAid, stratejik bir iş birliğine imza atarak yapay zekâ destekli yeni nesil masraf ve seyahat yönetim çözümü WiseSpend’i duyurdu. PaperWork platformunun güçlü API mimarisi üzerinde geliştirilen WiseSpend, düşük kod (low-code), yapay zekâ (AI) ve uçtan uca dijitalleşmeyi bir araya getiren modüler bir çözüm sunuyor. Bu yenilikçi mobil masraf ve seyahat talep yönetim paketi, organizasyonlara hız, doğruluk ve verimlilik kazandırmayı hedefliyor.

WiseSpend: Yapay Zekâyla Akıllanan Masraf Yönetimi

Mobil öncelikli bir yaklaşımla tasarlanan WiseSpend, saha ekiplerinin ve finans departmanlarının yükünü hafifletiyor. Öne çıkan özellikleri arasında şunlar yer alıyor:

Mobil Kolaylık: Kullanıcılar, fişlerinin fotoğrafını çekerek Intelivus AI ile otomatik olarak okutabiliyor, manuel veri girişine son veriliyor.

Akıllı Onay Akışı: PaperWork üzerinde önceden belirlenmiş parametrelerle uçtan uca onay süreçleri otomatik olarak başlatılıyor.

ERP Entegrasyonları: Gelişmiş entegrasyon yetenekleri sayesinde tüm operasyonel iş akışları doğrudan ve gerçek zamanlı olarak senkronize edilerek masraf merkezlerine dağıtılıyor.

Verimlilik Artışı: Saha ekiplerinin iş yükü azalırken, finans ve muhasebe ekipleri otomatik ve güvenilir süreçlerle çalışıyor. Raporlama süreçleri hızlanarak şeffaflık artırılıyor.

UL/FM sertifikalı pompalarla yangın riski azalıyor, sigorta primleri düşüyor
Sanayi tesisleri için yangın, yalnızca fiziksel bir tehdit değil; can kaybı, yüksek maddi zarar, üretimin durması ve sigorta maliyetlerinin artması gibi birçok riski beraberinde getiren büyük bir felaket demek. Bu nedenle yangına müdahalede kullanılacak ekipmanların sadece standartlara uygun olması değil, aynı zamanda uluslararası sertifikasyonlarla güvence altına alınması büyük önem taşıyor.
2024 yılında İstanbul İtfaiyesi tarafından açıklanan verilere göre, depo, işyeri, fabrika gibi yalnızca ticari yapılarda 3 bine yakın yangın meydana geldi. Bu yangınların büyük kısmı, ısı kaynaklarının yanlış kullanımı ve mekanik arıza gibi önlenebilir nedenlerden kaynaklandı. Benzer şekilde, ABD Ulusal Yangından Korunma Derneği verilerine göre, yalnızca sanayi tesislerini etkileyen yapısal yangınlar yıllık 1,3 milyar doları aşan doğrudan ekonomik kayba yol açtı. Gerçekleşen bu yangınlar, ciddi can kayıpları ve iş gücü kesintileriyle birlikte uzun süreli operasyonel duraksamalara neden olurken, yangın güvenliğinin ihmale gelmeyecek bir konu olduğunu da net biçimde ortaya koyuyor.
Üstelik yangınlar fiziksel kayıplarla birlikte, finansal zararlara ve sigorta maliyetlerinde artışlara da neden oluyor. Sigorta şirketleri, sanayi tesislerinin risk profiline göre primlendirme yaparken, kullanılan yangın güvenliği altyapısını dikkate alıyor. Bu noktada UL/FM sertifikalı yangın pompaları, yalnızca güvenlik değil, aynı zamanda maliyet avantajı da sağlıyor. Bu sistemlerin tesislerde kullanılması, risk primlerinin yüzde 10 ila 30 arasında düşmesine katkı sağlayabiliyor.

AHKİB’DEN YÜZDE 30 ARTIŞ İLE 231 MİLYON DOLARLIK İHRACAT

Akdeniz Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (AHKİB) Başkanı Gürkan Tekin, 2025 yılının ilk yarısında, geçen yılın aynı dönemine kıyasla %30 artışla 231 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdiklerini açıkladı. En fazla ihracatı bayan dış giyim ürünlerinde yaptıklarını belirten Tekin, Hollanda, Almanya ve İspanya’nın başlıca pazarlar olduğunu ifade etti.

Tekstil ve hazır giyim sektörünün emek yoğun yapısına dikkat çeken Başkan Gürkan Tekin, Avrupa’daki kazanımlarını korumak için olağanüstü gayret gösterdiklerini söyledi. Gürkan Tekin, “Kur seviyesinin ihracatı önemli oranda sekteye uğrattığı bir dönemden geçiyoruz. Türkiye genelinde sektör ihracatının yüzde 7 oranında azaldığı bu dönemde Birlik olarak ihracatımızı yüzde 30 artırmış bulunuyoruz. Bu başarı üyelerimizin olağanüstü çaba ve gayretlerinin sonucudur. Üyelerimiz bir yandan mevcut pazarlardaki kazanımlarını korurken Kosova, Kırgızistan, Kazakistan ve Ürdün gibi pazarlarda önemli başarılara imza attılar.” dedi

“En fazla bayan ve bay dış giyim ürünleri ihraç ettik”

İhracat artışında yeni pazarların önemli kazanımlar sağladığına dikkat çeken Başkan Tekin, bu pazarlarda yakaladıkları ihracat artışının devamını sağlayarak kalıcı olabilmek için özel lojistik altyapı yatırımlarının güçlendirilmesi, etkin tanıtım mekanizmalarının kurulması ve yerel aktörlerle stratejik iş birliklerinin geliştirilmesi için destek ve teşviklerin artırılması gerektiğini dile getirdi.

Yılın ilk yarısında 25 bin 668 ton ürünü küresel piyasalarda değere dönüştüren AHKİB’in sektör ihracatının temelde üç ürün grubunda kümelendiğini açıklayan Başkan Tekin, “Ocak-haziran döneminde bayan dış giyim ürün grubu toplam ihracatımızın yüzde 48’ini oluşturdu. Bir önceki yılın aynı dönemine göre bu ürün grubunda ihracatımız yüzde 26 artış ile 111 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. En fazla ihracat gerçekleştirdiğimiz ikinci ürün grubumuz olan bay dış giyim ürünlerinin payı ise yüzde 22 oldu. Bu ürün grubunda yüzde 32’lik bir artışa imza atarak 52 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdik. Diğer hazır eşya ürün grubunun toplam ihracatımızdaki payı yüzde 8 olurken, bir önceki yılın aynı dönemine göre ihracatımız yüzde 5 azalarak 18,2 milyon dolar olarak gerçekleşti.” diye konuştu.

Nautica ilk kez kendi takımıyla 54. Deniz Kuvvetlerinde Yarışıyor

Fonksiyonel tasarımlarıyla şıklığı ve rahatlığı beraber sunan Nautica, dinamik yaşam tarzı felsefesini tasarımlarının ötesine taşıyor ve rekabetçi spor alanlarına da yansıtıyor. Aktif yaşamı ve doğayla bütünleşen değerleri odağına alan marka, bu yıl önemli bir adım atarak kendi kurumsal takımıyla Türkiye’nin en saygın spor organizasyonlarından biri olan 54. Deniz Kuvvetleri Kupası’nda ilk kez boy gösterecek.

Eren Perakende Nautica Genel Müdürü Vildan Ekşi Yılmaz, konuyla ilgili açıklamasında şunları söyledi: “Doğadan ilhamla geliştirdiğimiz teknik ve doğal kumaşlarla modern ve dinamik bir yaşam tarzını benimseyen bir marka olarak, bu alanlardaki sportif girişimleri desteklemek bizim için değerli bir adım. Team Nautica’yı kurarak markamızı spora da taşıyoruz. Bu prestijli yarışta kendi adımızla yer almak, bizim için heyecan verici ve ilham verici bir başlangıç olacak.”

14–18 Temmuz 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan 54. Deniz Kuvvetleri Kupası’nda Team Nautica ekibi, dört gün boyunca yaklaşık 550 deniz mili yol kat edecek. Markanın yarışa ilk kez kendi takımıyla katılıyor olması, ekip için özel bir önem taşıyor. Bunun yanı sıra takım, farklı alanlarda deneyime sahip isimlerin bir araya gelmesiyle güçlü bir sinerji ortaya koyuyor.Milli yelkenci ve olimpiyat sporcusu Ateş Çınar, geçtiğimiz yılın şampiyonlarından Barış Koncagül ve Kalamış SeturMarina Müdürü Onur Kunduz ile başarılı oyuncu, yazar ve seslendirme sanatçısı Murat Eken yer alıyor. Bu profesyonel ve çeşitli kadro, yarışta Nautica’nın güçlü temsilcileri olacak.

Takımın dört gün sürecek zorlu yarış süreci, profesyonel bir ekip tarafından belgesel formatında kayıt altına alınıyor. Yapımcılığını Umut Kurt’un üstlendiği, yönetmenliğini Olgu Baran Kubilay’ın, görüntü yönetmenliğini ise Batuhan Kırtay’ın yaptığı dört bölümlük belgeselde; yarış anlarının yanı sıra hazırlık süreci ve takım içi dinamikler de ekranlara taşınacak. Denizin ortasında geçen bu yolculuk, belgesel diliyle izleyicilere ilham veren, mücadele ve dayanıklılık temalarını yansıtan bir yapım olarak izleyiciyle buluşacak.

Davut Güleç

Gazeteci, televizyoncu, Uzman polis-adliye muhabiri, Spor yazarı, Kayseri ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ile Küresel Gazeteciler Konseyi, TSYD, TİMEF, AVKON, ADD üyesi, TEMA’cı, Kızılay’cı, Dağcı, Trekkingci, Alp disiplini kayak milli hakemi, Herkes İçin Spor Federasyonu Kayseri il temsilcisi, Erciyes Kar Kaplanları Spor Kulübü Basın sözcüsü, Kayseri Spor Adamları Derneği, Tüm Mücadele Sporları Derneği, Kayseri Spor Adamları Derneği, Kent Güvenlik konseyi üyesi, Halkla İlişkiler Tanıtım, Adalet, Kamu Yönetimi mezunu ----- Davut Güleç Kimdir ? -----

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu
Android Uygulama Popup
Logo

📲 Davut Güleç Haberler

Android cihazınızdan kolayca haberleri takip edin!

📥 Uygulamayı İndir
Android Uygulama Popup
Logo

📲 Davut Güleç Haberler

Android cihazınızdan kolayca haberleri takip edin!

📥 Uygulamayı İndir
Davut Güleç Panel İletişim Davut Güleç – Sağ Menü