Çocuk Suçları ile Mücadele – Okul ve Öğretmenin Önemi” konulu semineri

Kayseri Baro Başkanlığı ile Sümer Lisesi idari kadro ve öğretmenlerinin katılımı ile “Çocuk Suçları ile Mücadele – Okul ve Öğretmenin Önemi” konulu seminer Kayseri Barosu Seminer Salonu’nda gerçekleştirildi.

Seminere konuşmacı olarak Kayseri Baro Başkanı Av.Fevzi Konaç ile Kayseri Barosu avukatlarından Av.Mustafa Sedat Dezgahçı katıldı.

Baro Başkanı Av.Fevzi Konaç seminerde “ Çocuk suçlarının son yıllarda Adalet Bakanlığı ve TÜİK. verilerine göre sistemli olarak arttığını, suça sürüklenen çocuk olgusu ile adliye ve mahkemelerde sık sık karşılaştıklarını ve bu artışın endişe verici bir noktaya gelmeden tedbir alınması gerektiğini” belirtti. “Sokakta, okulda, aile içinde yaşanan yangının ara ara TV. ve gazeteler yoluyla tüm topluma ulaştığını, duyarsız kalınması halinde sorunların bir gün herkesin kapısını çalma ihtimalinin bulunduğunu” ifade ederek sözlerine şöyle devam etti.

Hükümlü gençler üzerinde yapılan bir araştırmada suçlu deneklerin % 46’sının çeşitli nedenlerle anne-babalarından ayrı kaldıklarını, % 22’sinin de parçalanmış ailelerden geldikleri tespit edilmiştir.

Uzmanlar ve psikologlar suça sürüklenen çocukların korunmasında en önemli unsurun aile olduğunu daha sonra ise okul ve öğretmenlerin geldiğini belirtmektedir. Ailenin bu rolü iyi oynayamadığı hallerde öğretmenlerimizin omuzlarına önemli yükler düşmektedir. Eğitimini üstlendiği çocukların ruh hallerini ve karşılaşabilecekleri sorunları bilen, bunlara karşı çözüm üretebilen bir öğretmen suçun önlenmesinde en önemli aktördür. Elbette tüm sorunlarla tek başına eğitimcilerimizin baş etmesi mümkün değildir. Ancak aile ile işbirliği içinde suça meyilli bir çocuğun hayatını şekillendirme ve onu kazanma imkanı vardır. Bu yüzden öğretmenler olarak ne kadar sorunlarımız olsa da, bu sorunlarımız sorumluluklarımızı ortadan kaldırmamaktadır.

Görmezden geldiğimiz her sorun kartopu misali önümüze yuvarlanarak daha büyük olarak tekrar geliyor.

Bu ülkenin geleceği olan gençlik sizin ellerinizde şekillenecektir. Bu onurlu yük sizin omuzlarınızdadır.” dedi. Ülke genelinde ve Kayseri’de yaşanan çocuk suçları ile ilgili somut olaylardan bahseden Konaç,  “Belki hiç gündemimizde olmayan, farkında bile olmadığımız bir takım suçlardan dolayı gençlerimizin hayatları kararıyor. Sınıfımızda her gün yüz yüze geldiğimiz çocuklarımızdan bazıları adam yaralama, hırsızlık, cinsel suçlar, sosyal medya üzerinden işlenen suçlar, uyuşturucu madde kullanımı ile ilgili yaşanan bir takım suçlardan dolayı yargılanıyor ve ceza alıyorlar. Aldıkları bu cezalar artık ömür boyu yakalarını bırakmıyor, sicillerini kirletiyor. İşe girmeleri ve istikballeri yara alıyor. Biraz ilgi ile koruyabileceğimiz çocuklarımız gözümüzün önünde kaybolup gidiyor.” dedi.

Kayseri’de işlenen çocuk suçları istatistiklerini ve Türk Ceza Kanunu’nda yer alan suçları ve cezalarını aktaran Av.Mustafa Sedat Dezgahcı, suçlarla ilgili istatistiklerin okul dönemlerinde artış gösterdiğini, okulun açık olduğu dönemlerin daha çok suç işlendiği dönemler olmasının dikkat çekici olduğunu, aile kontrolünden uzaklaşan çocuğun okul denetiminin de yeterli olmadığı ortamlarda çocukların daha çok suça karıştıklarının ifade edilebileceğini belirterek Kayseri’de ilk altı aylık dönemde karar verilmiş bulunan dosyalara ilişkin verileri paylaştı. “İlk altı aylık veriler iki Çocuk Mahkemesi bulunan Kayseri’deki tek mahkeme verileridir. Bu rakamlar iki ile çarpılabilir. En çok işlenen suçlar sıralamasına bakıldığında ilk sırada;

1- Kasten yaralama (TCK m.86) suçu almaktadır

2014 Ocak: 54 karar. 35 mahkumiyet.

2014 Şubat: 60 karar. 32 mahkumiyet.

2014 Mart: 129 karar. 51 mahkumiyet.

2014 Nisan: 39 karar. 12 mahkumiyet

2014 Mayıs: 58 karar. 20 mahkumiyet.

2014 Haziran: 43 karar. 19 mahkumiyet.

6 AY TOPLAMI: 383 dosyada karar verilmiş. 169’u mahkumiyet. Mahkumiyet olmayanların neredeyse tamamına yakını da beraat kararı değil düşme kararıdır.

383 dosyanın suç tarihleri dağılımı: (okul zamanı suç oranı artmış)

Ocak   49, Şubat 33, Mart 31, Nisan 50, Mayıs 57, Haziran 12, Temmuz 8, Ağustos 16, Eylül 8, Ekim 20, Kasım 67, Aralık 32.

İkinci sırada ise;

2- “Nitelikli hırsızlık” suçu (TCK m.142)

2014 Ocak: 67 karar. 52 mahkumiyet.

2014 Şubat: 52 karar. 28 mahkumiyet.

2014 Mart: 63 karar. 35 mahkumiyet.

2014 Nisan: 36 karar. 10 mahkumiyet.

2014 Mayıs: 44 karar. 31 mahkumiyet.

2014 Haziran: 27 karar. 15 mahkumiyet.

6 AY TOPLAMI: 289 dosyada karar verilmiş. 171’i mahkumiyet.

289 dosyanın suç tarihleri dağılımı: (okul zamanı suç oranı artmış)

Ocak   28, Şubat 28, Mart 47, Nisan 31, Mayıs 16, Haziran 7, Temmuz 11, Ağustos 11, Eylül 25, Ekim 21, Kasım 21, Aralık 43

Üçüncü sırada ise;

3- “Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak” suçu (TCK.m.191)

2014 Ocak: 11 karar. Hepsi mahkumiyet.

2014 Şubat: 20 karar. 18 mahkumiyet.

2014 Mart: 4 karar. 2 mahkumiyet.

2014 Nisan:  7 karar. 5 mahkumiyet.

2014 Mayıs: 2 karar. 2 mahkumiyet.

2014 Haziran: 7 karar. 2 mahkumiyet.

6 AY TOPLAMI: 51 dosyada karar verilmiş. 40’ı mahkumiyet

51 dosyanın suç tarihleri dağılımı: (okul zamanı suç oranı artmış)

Ocak   5, Şubat 3, Mart 2, Nisan 8, Mayıs 1, Haziran 2, Temmuz 2, Ağustos 1, Eylül 1, Ekim 9, Kasım 9, Aralık 8

(Diğer mahkemelerin görev alanına giren cinsel suçlar vs. bu istatistiklerde yer almamıştır.)

Ceza kanunlarında ilgili suçların karşılığı olan ceza ve müeeyideleri de aktaran Dezgahcı, “Çocuğa göre gayet normal ve basit gelen bazı fiillerin aslında Kanunda karşılığı hapis cezaları var. Belki büyüklere göre azaltılmış oranda ama çocuk için önemli bir travma oluşturuyor. Cezaevlerinin ıslah edici özelliğinin olmadığı göz önüne alındığında her hapis cezasının çocukta ömür boyu atlatılamayacak bir kusur oluşturduğunu ve suça meyili artırdığını söyleyebiliriz” dedi.

Son olarak okul ve öğretmenlerimizin ne yapabileceği konusunda söz alan Baro Başkanı Konaç, “Biz millet olarak Bir harf öğretenin kölesi olurum… algısına sahibiz. Değerli öğretmenlerimizin yüklerinin farkındayız. Ancak bu toprağın geleceği olan gençlere sahip çıkmak zorundayız. Uzmanlar, aşağıda sıralamaya çalıştığım konularda okul ve öğretmenin en önemli katkı unsuru olduğunu ifade ediyorlar. Bu yüzden bunları tekrar hatırlatmayı bir borç biliyorum.” ifadeleriyle öğretmenlerimizin yapabilecekleri ile ilgili bilgileri paylaşarak sözlerine son verdi.

OKUL VE ÖĞRETMENLER NELER YAPABİLİR?

1-Öğretmen olarak okul içinde ve dışında çocuklara iyi rol modelleri sunmamız gerekmektedir.

2-Şiddeti önleme ve müdahale çalışmalarına mümkün olduğunca erken başlanmalıdır. Öğrenci ile ilk kurulan temasta altyapı kurularak bunların kötülüğü aktarılmalıdır.

3-Çocuklarda görülen anti sosyal davranışın nedenleri araştırılmalıdır.

4-Şiddet davranışını çocuğun içinde bulunduğu sosyal ortam bağlamında düşünmek gerekmektedir. Bunun için çocuğun sosyal ortamının mutlaka analiz edilmesi gerekir. (Yaşadığı ortam/mahalle/toplum)

5-Çocuğun şiddet davranışı sergilemesine yol açan nedenleri tespit edin.(Somut olay dikkatlice değerlendirilmeli, ön kabullerle hareket edilmemeli)

6-Şiddet davranışının başka bir psikolojik rahatsızlığın sonucu olarak ortaya çıkıp çıkmadığını kontrol edin. (Hastalık veya ruh halini etkileyen bir travmanın varlığı araştırılmalı)

7-Duygularını tanımlamayı, ayırt etmeyi, onlar hakkında konuşmayı öğretin.(Medeni cesaret yüklemek)

8-Ailenin, çocuk şiddet içerikli davranışlar sergilediğinde ne gibi tepkiler verdiğini öğrenin. (Aile yapısı rol model anne babanın durumu-Aslan oğlum muamelesi)

9-Aileyi bilgilendirin. Okula gelip gitmelerini ve çocuklarının davranışları ile ilgili bilgi sahibi olmalarını sağlayın.(Aile ile iletişim bu konuda en önemli faktör)

10-Kimlerle arkadaşlık ettiğini, arkadaş grubunun özelliklerinin neler olduğunu sorun.

11-Şiddet kullanarak durumu halletmeye çalıştığı zamanlarda, haklı olsa bile nasıl haksız duruma düştüğünü kendisine hatırlatın.

12-Hayal kırıklıklarını, öfkelerini, eleştirileri kendini kaybetmeden, dövüşmeden açıklamasının yollarını anlatın. (Konuşmayı başarmak / dertleşmek için kapının açık olduğunu hissettirin)

13-Benzerlikleri ve farklılıkları kabullenmeyi öğretin.

14-Stresli sosyal ortamları analiz etme, rica etme ve reddetme becerilerini kullanabilmesi için canlandırmalar yapın.

15-Okul içinde ve dışında, enerjisini boşaltabileceği sosyal aktivitelere katılması için fırsatlar oluşturun.

16-İlk görüşmelerde değişim oluşturmaktan kaçının. (Zorlamayın, tercihlerine saygı duyun)

17-Eğer ortada bir suç varsa aileyi bilgilendirin.(Bu suçun sonuçlarını mutlaka anlatın)

18-Ailesi ile görüşerek çocuğun yaptığı davranışın sorumluluğunu alması gerektiğini vurgulayın.

19-Aileye çocuklarının hayatı hakkında bilgi sahibi olmasının önemini anlatın.

20-Çocuğun yeni arkadaşlıklar kurmasına, yeni bir çevre edinmesine yardım edin.