Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Kayseri Milletvekili Çetin Arık, İhsan Eliaçık ve İbrahim Kaboğlu’nun okuyucularıyla buluşmasına izin verilmeyen Kayseri Kitap Fuarı’nı Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine taşıdı. Arık, Kayseri’nin böyle bir vandallık ve hoşgörüsüzlük ile gündeme gelmesinin en çok Kayserilileri üzdüğünü belirterek, “Kayseri’ye bu utancı yaşatanları kınıyorum” dedi.
Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlen Kayseri Kitap Fuarı’na Tekin Yayınevinin konuğu olarak katılacak olan İlahiyatçı Yazar İhsan Eliaçık ve Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, Büyükşehir Belediyesi’nin engeline takıldı. Büyükşehir Belediyesi’nin bu tavrına karşılık İhsan Eliaçık 21 Ekim Cumartesi günü okuyucularıyla buluşmak isteyince de bir grubun saldırısına uğradı, akabinde de emniyet güçleri tarafından güvenlik gerekçesi ile fuara alınmadı. İlk andan itibaren İhsan Eliaçık’ın yanında olan CHP Kayseri Milletvekili Çetin Arık, yaşanan olayları TBMM’de gündeme taşıdı. Gündem dışı söz alan Arık, bu saldırının en çok Kayserilileri üzdüğünü vurguladı. Arık, “Kendisi de Kayserili olan Sayın Eliaçık’a yapılan bu çirkin saldırıyı nefretle kınıyor, tüm Kayserililer adına geçmiş olsun diyorum. Büyükşehir Belediyesinin organize ettiği, bindirilmiş kıtalar tarafından yapılan bu çirkin saldırı, her ne kadar Kayseri’de gerçekleşmiş olsa da, tüm Kayserilileri derinden üzdü. Kayseri’nin böyle bir vandallık, hoşgörüsüzlük ile gündeme gelmesinden dolayı üzüntülerimi belirtmek isterim.
YALAN SÖYLÜYORLAR
Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan açıklamanın gerçeği yansıtmadığını belirten Arık, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Konuyla ilgili Büyükşehir Belediyesi yaptığı açıklamada; yazarın, yayınevinin daveti olmadan kitap fuarına geldiğini, görüşlerini paylaşmayan bir grup tarafından protesto edildiğini güvenlik gerekçesi ile fuara alınmadığını söylüyor. . Biz Kayseri Dadaloğlu şenliklerinde siyasetçi dürüst olmalı, yalan söylememeli, dini siyasete alet etmemeli, hırsız olmamalı, rüşvet almamalı, dedik. Büyükşehir Belediye Başkanı hop oturup, hop kalktı. Ben şimdi niye hop oturup hop kalktığını daha iyi anlıyorum. Bakınız Sayın Belediye Başkanı, ‘Yayıncı kuruluşun daveti yoktu’ diyor. Oysa ki, Tekin Yayınevi ve Doğuş Yayınevi İhsan Eliaçık ve İbrahim Kaboğlu’nu davet etmiş. Büyükşehir Belediye Başkanı da bu yazarlara izin vermeyeceğini, gerekirse polis zoruyla çıkartacağını söylüyor. Bunun üzerine İhsan Eliaçık, olaydan bir gün önce, başkanın kendisine yönelik bu tavrını eleştirerek, ‘Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı beni kitap fuarına sokmamakla, polis zoruyla çıkarmakla tehdit ediyor’ diye takipçileriyle paylaşıyor”
BELEDİYE BAŞKANI SARAYA GÖZ MÜ KIRPIYOR!
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı’nın keyfi uygulamaların nedeniyle söz konusu yazarları fuara almadığını ifade eden Arık, istifası istenen başkanlarına atıfta bulunarak Adalet Yürüyüşü’nü sabote etmeye çalışan Düzce Belediye Başkanı’nın da istifadan kurtulamadığı söyledi. Arık, “Şimdi ben buradan milletin kürsüsünden millet adına, Kayserililer adına, Sayın Belediye Başkanına soruyorum: Hangi gerekçe ile İbrahim Kaboğlu’na izin vermediniz?
Hangi gerekçe ile İhsan Eliaçık’ı kitap fuarına sokmadınız? Burası sizin babanızın çiftliği mi ki, istediğinize izin verip istemediğinize vermiyorsunuz…Yapılan bu çirkin saldırı, düşünce ve ifade özgürlüğüne saldırı değil mi? Sayın Belediye Başkanı: kurulu düzeni, tek adamlığı tartışılmaz kılmak için mi bu saldırıyı organize ettiniz? Yoksa, aldığınız bu kararla; Kayseri’de de tek adam benim mi demek istiyorsunuz? Ya da Bursa, Balıkesir, Ankara belediye başkanlarının başına gelenler, benim de başıma gelmesin diye AKP genel başkanına göz mü kırpıyorsunuz? Görmediniz mi, Adalet Yürüyüşü’nde yolumuza gübre döken Düzce Belediye başkanının halini? Sayın Belediye Başkanı, Sayın Eliaçık, Bakara Makara diyerek yüce dinimizle dalga geçseydi; yolsuzlukla, hırsızlıkla köşeyi dönseydi fuara girmesine izin verir miydiniz? Sayın Eliaçık, ‘Müslümanlar; padişahlığa, saltanata, hilafete geri dönmeyi değil, demokrasiyi, tam demokrasiye nasıl götürebiliriz, bunları düşünmelidir’ dediği için mi kitap fuarına sokmadınız? Yoksa AKP’nin din istismarcısı olduğunu ve en büyük zararı yüce dinimize verdiğini söylediği için mi fuara almadınız?
Sayın Eliaçık, ‘Kuran devlet adamalarından ne ister? Kuran devlet adamının sadece oruç tutmasını değil, sadece namaz kılmasına değil, sadece başını örtmesini değil, müftünün nikah kıymasını değil bunların yanında 4 şey daha ister. Öldürmeyeceksin, çalmayacaksın, iftira atmayacaksın, tacizde ve tecavüzde bulunmayacaksın. Bunu yapanları kamu kaynaklarından uzaklaştıracaksın’ dediği için mi fuara almadınız? Sayın Eliaçık, ‘Bir devlet adamı ceketiyle gelip, ceketiyle gitmeli. Geriye miras ve mülkiyet bırakmamalı. Tıpkı Mustafa Kemal Atatürk gibi’ dediği için mi standa almadınız? Tabii şimdi biz bunları dile getirince, Kayseri’deki mutlu bir azınlık, Kayseri’nin birlik ve beraberliğini zedelediğimizi, Kayseri’nin uyumunu bozduğumuzu söyleyecekler. Bu uyum; mutlu azınlığın yalanına yalan, yanlışına yanlış, eğrisine eğri dememekten geçiyor. Kim ki kral çıplak derse işte o zaman bu mutlu azınlık tarafından şehrin uyumunu bozmakla suçlanır, adeta aforoz edilir. Evet, işte Sayın Eliaçık’ın ve Kaboğlu’nun kitap fuarında okuyucularıyla buluşturulmamasının arkasındaki gerçek bu… Bir Kayserili olarak Kayseri’ye böyle bir utancı yaşatan Kayseri Büyükşehir Belediyesi’ni kınıyor, hepinizi saygı ile selamlıyorum.”
