Ah şu Referandum.. (14) (İnce mesajlar) (Köşe yazısı 08.03.2017 Kayseri Star Haber)
DAVUT GÜLEÇ
GAZETECİ-HİSF KAYSERİ TEMSİLCİSİ
davutgulec@hotmail.com
*Mercedeslere binmeyelim, almayalım, aldıklarımızı satalım da şu Almanya’ya gününü gösterelim (Yavuz Özbek)
*FETÖ oturmalarında bir durum dikkatimi çekti. Oturma imamlarının soyadı genellikle bilinmiyor ve oturma imamları sürekli değişiyor. (Azim Deniz)
*Referandumda hayır çıkarsa bu teröristlerin Cumhurbaşkanı mı olacakmış. (Elif Eylül Aybaşoğlu)
*Gerçekten Almanya’nın ve Hollanda’nın yaptığı densizliği kabul etmemiz mümkün değil. Ancak şunu da unutmayalım Kendi ülkemizde bizim tavrımız davranışınız nasıl, tasvip edilir yanı var mı? Siz ülkede yüzde 90’ına yakın medya elinizde ya da kontrolünüzde olacak. Tek yanlı olarak kendi propagandanız her yayında olacak. Farklı fikir ve düşünceler yok sayılacak hatta onlara iftiralar atılacak, hakaretler yapılacak sonra kınamayı başkalarına yapacaksınız. Bu davranış doğru olabilir mi. (Duran Soyuğur)
*Nihayet bu da oldu. ABD Türk’ün tarihine; tanklarla çıkarma yaptı. Haberiniz var mı? (Mustafa Mete İslamoğlu)
*Hayır oyu kullanacak olanlara, top yekün “Fetöcü” demek, abidik gubidik bir iftiradır. (Barış Çağdaş Doğan)
*Amerikalı yetkili birine sorarlar siz niçin güçlüsünüz? Amerikalı derki bizler kendi hainlerimizi öldürür yabancı ülkelerin hainlerine sahipleniriz, onları bizim çıkarlarımız yönünde kullanırız da ondan güçlüyüz’ der. Bu ülkede sahte vatansever görünüp özünde hainler yok olmadıkça ülkemiz gelişmiş ülkeleri yüzyıl gerisinden takip etmekten geri kalmayacak, gerçek vatanseverlerde ezilmeye devam edecektir. (Mustafa Eraslan)
*Ve sordum kendime: nereye kadar? Sonra cevabı yine kendim verdim. Ölene kadar. Seni sevmek ibadet. Canım ülkem. Türkiyem. (Yeniay Özarslan)
*Nerdeyse diyecekler ki ‘evet deyin huzur bulun. Evet deyin çocuğunuz olsun. Evet deyin evlendirelim. Evet deyin sağlık şifa bulun. Evet deyin balayına tatile gönderelim, yeniden evlendirelim. Evet deyin ev araba verelim. Evet deyin beyaz eşyanızı yenileyelim. Evet deyin kredi kartınızı ödeyelim. Evet deyin çeyiz seti bizden. Evet deyin bir akşam yemeği. Evet deyin 1 yıllık kombine. Evet deyin her ihtiyacınızı karşılayalım. Şaşırmışlar. Bir takla atmadıkları kaldı. Hastalıklı zihniyet bunlar hastalıklı.(Onur Ekmekçi)
*Reis vurdu, Almanlar tutuştu. Merkel apar topar dışişleri bakanını arattırıp; “Ortalığı toparlayalım, dostluğumuz bu sorundan daha derin” ayakları yapıyor? Yemezler artık ok yaydan çıktı. Erdoğan’ın sert çıkışı Alman ve Dünya basının gündeminde ilk sırada yer alırken ‘Nazi’ benzetmesi Almanları çıldırttı. En zayıf yerine vuracaksın ki ciyaklasınlar bütün dünya duysun. Sırf bu kahpelere bu korkuyu yaşattığı için reise teşekkür eder evet derim. (Hasan Yılmaz)
*Evimizin tapusunu apartman yöneticisine vermiyoruz da, Ülkemizin yönetimini de tek kişiye vermeye hayır. (Armağan Şen)
*Kendini mutlu etmek için: adamına göre değil, kişiliğine göre davran. (Ali İhsan Karakuş)
*AB Adalet Divanı’nda PKK’nın terör listesinden çıkarılması ile ilgili dava devam ediyor. Ve Türkiye bu davalara ses çıkarmıyor, haberi yokmuş gibi davranıyor. İnandırıcı mı? Hayır (Necla Solmaz)
*CHP’ne oy vermemiş biri olarak: Rahmetli İnönü ile ABD görevlisini kıyaslatmayın! (Hasan Sami Bolak)
*Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir diğer önemli gündemi ise 16 Nisan’da yapılacağı açıklanan anayasa değişikliği referandumuydu. ‘Hayır’ diyenleri ‘terörden’ sonra bu kez de ‘darbeyle’ özdeşleştiren Cumhurbaşkanı, şu yorumu yaptı; “Bölücü terör örgütü ‘hayır’ diyor. Dolayısıyla şu anda Kandil’de olanlarla beraber hareket edenler, uzantılarıyla beraber hareket edenler ‘hayır’ diyor. Öyleyse benim milletim o Kandil’dekilerle beraber, benim 248 şehidimi o şehadete gönderenlerle beraber, benim milletim hareket etmeyecektir. 16 Nisan, 15 Temmuz’un cevabı olacaktır. ‘Hayır’ diyenlerin konumu aslında 15 Temmuz’un yanında yer almaktır.” (Gizem Ayla Türk)
*Milliyetçi Hareket Partisi devlet ve millet varlığının güvenceye alınıp güvenli bir şekilde, istiklal içinde istikbale taşınması için ‘evet’ diyecektir.” (Devlet Bahçeli)
*Kadınlar sembolik gün istemiyorlar. Kadınlar yaşamak istiyorlar. Yaşama, insanca yaşama hakkı bir insanın temel hakkı değil mi? TUİK verisi: 2016 yılında kayda geçen 397 kadın, kocası ya da sevgilisi tarafından katledildi. Yine TUİK verisi, kadın nüfusunun 3 te biri erkeklerden bir şekilde fiziksel veya duygusal şiddet görüyor. Ürkütücü bir rakam ama 12-13 milyon kadına denk geliyor bu oran. Rakamların doğruluğundan emin değilim sağdan soldan okudum ama Bilin istedim. (Selda Yalçın)
*Ne yazayım bilmem ne söylesem ki? Kardeşi kardeşe düşman ettiler. (Recep Alemdar)