Açlık sınırı bile asgari ücretin üzerine çıktı
Türk-İş’in araştırmasına göre, Nisan ayında dört kişilik ailenin açlık sınırı bin 518 TL ile bin 404 TL düzeyindeki asgari ücretin üzerine çıktı. Nisan’da yoksulluk sınırı ise 4 bin 944 TL oldu.
Türk-İş tarafından, çalışanların geçim koşullarını ortaya koymak ve temel ihtiyaç maddelerindeki fiyat değişikliğinin aile bütçesine yansımalarını belirlemek amacıyla 30 yıldan bu yana her ay yapılan Açlık ve Yoksulluk Sınırı Araştırması’nın Nisan ayı sonuçları açıklandı.
Buna göre, Nisan’da dört kişilik ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarını ifade eden açlık sınırı, bin 518 lira olarak hesaplandı.
Gıda ile beraber giyim, konut, ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarına denk gelen yoksulluk sınırı ise 4 bin 944 lira 63 kuruş oldu.
Bekar bir çalışanın aylık yaşama maliyeti ise 1.899,03 TL olarak gerçekleşti.
Türk-İş’ten yapılan açıklamada, “Kuşkusuz hesaplanan bu yoksulluk sınırı ücret düzeyi değildir. Dört kişilik bir ailenin insan onuruna yaraşır bir hayat sürdürmesi için haneye girmesi gereken toplam gelir tutarıdır. Ancak milyonlarca işçinin ailesi ile birlikte geçinmek durumunda kaldığı ve çoğunluğunun tek gelir kaynağı olan asgari ücret halen aylık net 1.404 TL/Ay’dır. Bu ücret düzeyi, bekar bir işçinin yapması gereken harcamayı karşılamaktan uzaktır. Dört kişilik bir ailenin ihtiyaçlarını karşılayabilmesi bir yana mutfak harcamasına bile yetmemektedir” denildi.
Türk-İş’in araştırması, mutfak enflasyonundaki değişimi de ortaya koydu.
Buna göre, Nisan 2017’de Ankara’da yaşayan dört kişilik bir ailenin gıda için yapması gereken asgari harcama tutarı, bir önceki aya göre yüzde 2,51 oranında artış gösterdi. Yılın ilk dört ayında fiyatlar yüzde 5,99 oranında artarken, gıda enflasyonunda son on iki ay itibariyle artış oranı da yüzde 9,45 oldu. Yıllık ortalama artış oranı ise yüzde 3,38 olarak hesaplandı.
Gıda harcamasındaki değişim
Türk-İş uzmanlarının market ve pazar yerlerini dolaşarak fiyatları derlediği araştırmada, gıda harcaması çalışmasına temel alınan beslenme kalıbında yer alan ürünlerin fiyatlarında Nisan ayında yaşanan değişim de belirlendi.
Nisan 2017’de süt, yoğurt, peynir grubunda; süt ve yoğurt fiyatı geçen aya göre değişmezken, peynirde artış tespit edildi.
Et, tavuk, balık, sakatat, bakliyat ürünlerinin bulunduğu grupta; kıyma ve kuşbaşı et fiyatı artarken, sakatat ürünleri (dana ciğer, yürek, böbrek) ile tavuk fiyatı ise değişmedi. Balık fiyatı, ay sonu itibariyle sona erecek mevsimin de etkisiyle biraz artış gösterdi. Yumurtanın tanesi Nisan’da 5 kuruş daha ucuzladı.
Enflasyon üzerinde etkisi tartışma konusu edilen ve ithalatla fiyatı kontrol edilmeye çalışılan kuru fasulye dahil olmak üzere bakliyat ürünleri (kuru fasulye, kırmızı-yeşil mercimek, nohut, barbunya vb.) fiyatları, nohuttaki artış dışında ortalamada aynı kaldı.
Mart ayında 4,15 TL olarak hesaplanan ortalama sebze-meyve fiyatı Nisan’da ay 4,17 TL oldu. Geçen ay ortalama 4,37 TL olan sebze fiyatı 4,08 TL’ye gerilerken, meyve fiyatı ortalamada 3,57 TL’den 4,50 TL’ye yükseldi.
Ekmek, pirinç, un, makarna, irmik gibi ürünlerin bulunduğu grupta; pirinç fiyatında artış görülürken, diğerlerinde fiyat değişikliği tespit edilmedi.
Son grup içinde yer alan gıda maddelerinden; tereyağı, zeytinyağı ve ayçiçekyağı fiyatı Nisan’da değişmezken, margarin fiyatı ise biraz arttı. Zeytin fiyatı ortalamada fazla değişmedi. Yağlı tohum (ceviz, fındık, fıstık, ayçekirdeği vb.) ürünlerinde, fındık hariç diğerlerinde artış görüldü. Baharat (kimyon, nane, karabiber, vb.) ürünleri ile bal, pekmez, şeker, tuz, salça ile çay ve ıhlamur fiyatları Nisan ayında da aynı kaldı.
Açıklamada, “Konfederasyonumuzca hesaplanan tutarlar ücret düzeyi olmayıp, haneye girmesi gereken toplam gelir miktarıdır. Ancak hanede çalışan sayısının sınırlı ve fakat ele geçen ücretin yetersiz olduğu durumlarda, elde edilen gelir birden fazla kişinin geçimini karşılayamamakta, kişi başına “insanca geçim için” yapılması gereken harcama tutarı yetersiz kalmaktadır” değerlendirmesine yer verildi.