Kanser gerçeği… (Köşe yazısı 06.02.2016 Kayseri Star Haber Gazetesi)
DAVUT GÜLEÇ
GAZETECİ-HİSF KAYLSERİ TEMSİLCİSİ
Son yıllarda Dünyada ve Türkiye’de çeşitli nedenlerle ‘kanser’ ile yüzleşenler giderek artıyor.
Tüm alınan önlemlere, yapılan uyarılara karşın sağlıklı gıda üretimi, yeterli, dengeli beslenme, yaşam ve sporu uygulamaya koyamıyoruz.
2030 yılında 22 milyon yeni kanser vakası bekleniyor. Bunun için erken teşhis çok önemli. Kanser, insana verdiği fiziksel rahatsızlıkların yanı sıra sosyal, maddi ve manevi yönleri ile mücadelesi zor bir hastalık. Kabaca kişide başlayıp aile fertlerine yayılıyor. Dünya genelinde kanser hastalığının yükü her geçen gün artıyor.
Bilinen ölümler sebepleri sıralamasında kanser, kardiyovasküler hastalıklardan sonra ikinci sırada. Dünya genelinde her yıl yaklaşık 13-14 milyon yeni kanser vakası oluşuyor. 7.6 milyon kişi kanserden ölüyor. Türkiye’de ise her yıl bin 175 civarında yeni kanser vakasının yüzde 60’ı şifaya ulaşamıyor. İnsanlar böyle yaşamaya devam ederse 2030 yılına gelindiğinde yıllık 22 milyon yeni kanser vakası ortaya çıkacak.
Tüm bunlara dikkat çeken ve halkı uyaran Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Kayseri Şube Başkanı Prof. Dr. Akif Özdemir’den.
“Özellikle ortaya çıkışın önlenebildiği, taramalarda ölümün yok edilebildiği ve erken teşhis edildiğinde tedavinin yaşam kalitesinin çok yükseltilebildiği kanser türlerini göz önüne alırsak korunmanın önemi artmaktadır. 21. yüzyılda kanser konusunda en önemli kontrol ve stratejisinin korunma ve erken teşhis olduğu bilinen bir gerçektir.
Yeni kanser oluşumunun önümüzdeki 20 yıllık zaman diliminde yüzde 70 oranında artacağı tahmin edilmektedir. Tütün ve alkol kullanımı, sağlıksız beslenme ve fiziksel hareketsizlik, dünya çapında ana kanser risk faktörleridir. Bazı kronik enfeksiyonlar özellikle de düşük ve orta gelirli ülkelerde kanser için büyük öneme sahip risk faktörleridir. Hepatit B, Hepatit C virüsü ve HPV sırasıyla karaciğer ve serviks kanseri riskini artırır. HIV enfeksiyonu da özellikle serviks kanseri gibi kanserin riskini artırır. Kanseri önlemek ve yönetmek için hastalığın nedenleri ve müdahale hakkında kapsamlı bilgilere sahibizTütün kullanımı, kilolu veya obez olmak, düşük meyve sebze alımı ile sağlıksız beslenme, fiziksel aktivite eksikliği, alkol kullanımı kanserin risk faktörleridir. Bunlardan kaçınmak ölümlerin yüzde 30’u azaltır.
Dünyada ve Türkiye’de yapılan kanser araştırmalarına göre, kadınlarda en çok meme kanseri görülüyor.
Kanser ölümlerinin yüzde 70’den fazlası düşük ve orta gelirli ülkelerde. Tüm kanser vakaları düzgün bir hayat tarzıyla en az üçte biri önlenebilir. Fiziksel hareketsizlik, alkol, enfeksiyonlar, çevre kirliliği, çalışma ortamında maruz kalınan maddeler ve radyasyon kanser türleri için de risk faktörüdür. Enfeksiyon da kanser ölümlerinden, gelişmekte olan ülkeler yüzde 22’sinden, sanayileşmiş ülkeler ise yüzde 6’sından sorumludur. Meme kanseri ülkemizde kadınlarda sık görülüyor. Yıllık 150 bin kanserin 20 bini meme kanseri. Vakaların büyük bir bölümü ise geç evrelerde teşhis edilmektedir. Meme kanseri yanı sıra genital kanserler içerisinde yer alan rahim ağzı kanseri, yumurtalık kanseri de ülkemizde kadınlar arasında en sık görülen 10 kanser türü arasında. O halde erken tanı ve kökten tedavi imkanı olan kadın kanserleri için muayene usulleri tarama testlerinden tüm kadınlarımızın yararlanmalı.”
Erciyes Üniversitesi (ERÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Halit Karaca’da, Dünyada her yıl 12 milyon kişiye kanser tanısı konulduğunu, 7,6 milyon kişinin de bundan öldüğünü açıkladı. Doç. Dr. Karaca’da şu açıklamayı yaptı.
“Dünyada ve ülkemizde 1970’li yıllarda sebebi bilinen ölümler arasında 4. sırada yer alan kanser, son yıllarda kardiyovasküler sistem hastalıklarından sonra 2. sıraya yükselmiştir. Amerikan kanser topluluğunun yaptığı kanser istatistiklerine göre erkelerde en sık sırasıyla prostat, akciğer ve kalınbağırsak kanserleri görülürken, kadınlarda sırasıyla meme, akciğer ve kalınbağırsak kanserleri görülmektedir. Ölüm oranlarına bakıldığında ise akciğer kanseri her iki cinste de ilk sıradadır. Kayseri ve çevresinde ise erkelerde en sık akciğer, kalınbağırsak ve mide kanserleri için başvuru gözlenirken, kadınlarda en sık meme, akciğer ve kalınbağırsak kanserleri görülmektedir. Sık görülen bu kanser türleri ve tüm kanserler ele alındığında vakaların yaklaşık 1/3 ünün önlenebilir ve 1/3 ününde erken tespit edilebilir olduğu görülmektedir. Sigara ve alkolden uzak durarak ve beraberinde sağlıklı-dengeli beslenme ve düzenli egzersiz ile gelişebilecek kanserlerin yaklaşık yüzde 30’unu engellemiş olacağımız aşikardır.
Kanser vakalarını azaltmak için özellikle önleme çalışmalarına önem vermek gerekmektedir. Ayrıca tarama ve erken tanı ile hastalığın erken yakalanması bir o kadar değerlidir. Bazı kanser türlerinde tarama ile erken teşhis mümkün olup bu hastalarda taramalar önerilmektedir. Özellikle meme kanseri için kadınların kendi kendine muayeneleri yanı sıra mamografi ile taramalar yapılmaktadır. Yine kadınlarda serviks kanseri açısından tarama önerilmektedir. Ailesinde bağırsak kanseri olan ve ya bağırsaklarda polip hikayesi bulunan kişilerde de belli dönemlerde tarama yapılmalıdır. Cilt kanseri içinde özellikle güneşe fazla maruziyet olan bölgelerde yetişkinlerde tarama önerilmektedir. Erkeklerde prostat kanserinin erken tespiti ile etkin tedavi elde edildiği için 50 yaş üzerinde tarama önerilmektedir.”