Hafta sonu Talas etkinlikleri ve tematik müzeler, Birlikte Güzeliz ve Gençlerle ‘Geleceğin Renkleri’ Karma Sergileri, Kültür-sanat, magazin-yaşam, eğitim haberleri
BİRLİKTE GÜZELİZ 5, 81 İL TÜRKİYE SANAT SERGİSİ MARDİN’DEN SONRA BİTLİS’TE AÇILDI!
Bursa’da görev yapan Görsel Sanatlar Öğretmeni Sevda Eren’in “Birlikte Güzeliz” adıyla düzenlediği, 81 ilden Görsel Sanatlar Öğretmenlerinin katılımıyla gerçekleşen resim sergilerinin; birincisi Bitlis Tatvan’da, ikincisi Antalya’da, üçüncüsü Bursa’da, dördüncüsü Frankfurt Almanya’da, beşincisi 16 Nisan’da Mardin’de açıldı.
Mardin Valiliği ve Mardin İl Kültür Müdürlüğü’nün desteklediği beşinci sergi, Turizm Haftası etkinlikleri kapsamında Mardin Arkeoloji Müzesi’nde sanatseverlerle buluştu, yerel ve ulusal basında yer alarak, ülkemiz sanat dünyasında büyük yankı oluşturdu.
Sergi için “Anadolu Kadın Portreleri” ile tanınan Türk Resim Sanatı Tarihi’nin önemli sanatçılarından olan Nuri İyem’i ölümünün 20. Yılında anmak adına bir konu belirlendi. Sergiye katılım sağlayan tüm öğretmenler Nuri İyem’in Kadın Portrelerinden birini resmin ön planına alıp, arka plana ise temsil ettiği şehrin tarihi dokularından görselleri harmanlayarak eserlerini ürettiler.
Tarihi, sanatsal, kültürel açıdan büyük ve derin anlamları olan, Görsel Sanatlar Öğretmenlerinin birlik ve dayanışmasını gösteren bu sergide TED Koleji İlkokul Görsel Sanatlar Öğretmeni Nuran Aydın Güngör, Kayseri’yi temsil etti ve Gevher Nesibe Darüşşifası ile Erciyes Dağı’nı resmine konu olarak seçti. TED Koleji Lise Görsel Sanatlar Öğretmeni Fatma Türköz’de Uşak ilini temsil etti ve Cilandiras Köprüsü ile Blaundus Antik Kenti’ni resmine konu aldı.
81 ilden gelen eserlerin yer aldığı bu serginin, Mardin’den sonra ülkemiz genelinde farklı illerde sergilenerek daha çok sanatseverle buluşması amaçlanmaktadır. Bu bağlamda “Birlikte Güzeliz 5” Sergisi ikinci kez 17 Mayıs’ta Bitlis’te açıldı. Bitlis Valiliği, Bitlis İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Bitlis Belediyesi’nin destekleriyle açılan sergi, protokol ve halk tarafından yine büyük ilgi gördü ve çok beğenildi.
Serginin Kayseri’de de açılması için hazırlıklara başladıklarını belirten Nuran Aydın Güngör, çok değerli olan bu serginin şehrimizin sanat faaliyetlerine ve öğrencilerimizin sanatsal gelişiminde farkındalık yaratarak önemli bir katkı sağlayacağı düşüncesinde olduklarını ifade etti.
BAŞKAN BÜYÜKKILIÇ, GENÇLERLE ‘GELECEĞİN RENKLERİ’ KARMA RESİM SERGİSİ’NDE BULUŞTU
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı tüm renkleri ile kutlamayı sürdürdü. Başkan Büyükkılıç, Erciyes Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencileri tarafından düzenlenen ‘Geleceğin Renkleri’ Karma Resim Sergisi’ni ziyaret ederek, gençlerle buluştu.
Hayata geçirdiği proje ve gerçekleştirdiği uygulamalarla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın elinden ‘Genç Dostu Şehir’ ödülünü alan Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, sunduğu hizmetlerin yanı sıra gençlerle buluşarak da gençlerle dostluğuna devam ediyor.
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla programdan programa, etkinlikten etkinliğe katılan Büyükkılıç, Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi içerisinde hizmet veren Büyük Şehir Sanat Galerisi’nde açılışı yapılan ‘Geleceğin Renkleri’ Karma Resim Sergisi’ne de ziyarette bulunarak gençlerle bir araya geldi.
“Kıymetli Öğrenciler Bizler İçin Çok Önemli”
Başkan Büyükkılıç, Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi içerisindeki sanat galerisini tüm kesimlere sunmak ve onlara hizmet fırsatı vermek suretiyle sanata verdikleri değeri gösteren anlayışta olduklarını ifade ederek, “Güzel Sanatlar Fakültemizin kıymetli öğrencileri bizler için çok önemli. Erciyes Üniversitemizin bünyesindeki bu üniversitemizde yetişen öğrencilerimizin yaptıkları eserleri hem burada tanıtmayı, hem onları yüreklendirmeyi ve profesyonel bir yaklaşıma adım atma mantığı içerisindeki duruşlarını sağlamak amacıyla böyle bir çalışmayı ben de ziyaret ettim ve görüşlerimi belirttim” dedi.
Büyükkılıç, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda tüm gençlere sağlıklı günler dileyerek, tam bir bayram havası yaşanan günde gençlerin 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı kutladı.
Başkan Büyükkılıç, sergi ziyaretinde yaptığı değerlendirmede, “Erciyes Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencileri tarafından 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kapsamında düzenlenen “Geleceğin Renkleri” Karma Resim Sergisi’ni ziyaret ettik. Genç sanatçılarımızın özgün eserleriyle hayat bulan bu özel sergiyi ziyaret etmek için tüm sanatseverlerimizi Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi içerisinde bulunan Büyük Şehir Sanat Galerisi’ne bekliyoruz” ifadelerinde bulunarak, Kayserilileri bu anlamlı sergiye davet etti.
Erciyes Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Görevlisi Muhammed Taşcı ise Büyükkılıç’a, Büyük Şehir Sanat Galerisi’nde imkân sundukları için teşekkür ederek sanatın toplumda geniş kitlelerle buluşması adına millet bahçesinde gençlerin sanatını görünür kıldıkları dolayısıyla da gençler adına şükranlarını iletti.
Başkan Büyükkılıç ilgiyle gezdiği ve eserleri incelediği sergide gençlerle sohbet etti, fotoğraf çekindi.
Büyükkılıç, Şehit Polis Yasin İke Tenis Turnuvası Ödül Töreni’ne de Katıldı
Öte yandan Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Recep Tayyip Erdoğan Millet Bahçesi Tenis Kortu’nda Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki Spor A.Ş. tarafından düzenlenen 19 Mayıs Şehit Polis Yasin İke Tenis Turnuvası Ödül Töreni’ne katıldı. Büyükkılıç, turnuvada dereceye girerek ödül kazanan genç sporculara tebriklerini ileterek, ödüllerini takdim etti.
GEZİ DİRENİŞİ SONRASINDA TÜRKİYE’DEKİ TOPLUMSAL HAREKETLERE ODAKLANAN YAZILARIN BİR ARAYA GELDİĞİ İSYAN ve İTAAT ARASINDA, AYRINTI’DAN ÇIKTI!
Ayrıntı Yayınları, Helga Rittersberger-Tılıç’ın 2013 sonrasında Türkiye’deki toplumsal hareketlere ilişkin geniş bir alanı tartışan yazıları derlediği İsyan ve İtaat Arasında adlı çalışmayı okurlarla buluşturdu. Teorik derinliği ve saha araştırmalarına dayanan makaleleriyle dikkat çeken bu kolektif çalışma, LGBTİ+ hareketinden dayanışma mutfaklarına, sosyal medyadan vicdani ret ve veganlığa kadar birçok başlıkta, direnişin ardından şekillenen toplumsal mücadeleleri ele alıyor. İsyan ve İtaat Arasında, Gezi Direnişi sonrasında Türkiye’nin demokratik gerileme döneminde özneleşme, kolektif kimlik ve toplumsal değişim potansiyelleri üzerine kapsamlı bir düşünme alanı sunuyor.
Helga Rittersberger-Tılıç’ın derlediği İsyan ve İtaat Arasında,Ayrıntı Yayınları’nın ScholaAyrıntı dizisinde yerini aldı. Kitapta Rittersberger-Tılıç’ın yanı sıra Neyir Zerey Aydıntuğ, Moira Bernardoni, Yankı Doruk Doğanay, Merve Fidan, Sibel Bekiroğlu, Havle Güney, Duygu Tanış Zaferoğlu, Faruk Çam, Ahmet Tunç ve Cemile Gizem Dinçer’in çalışmaları yer alıyor.
İsyan ve İtaat Arasında,Gezi Direnişi’nin görkemli eylem çeşitliliği ve yaratıcı repertuvarının etkisinin ardından, 2013 sonrasında Türkiye’deki toplumsal hareketlere ilişkin geniş bir alanı tartışıyor. Hareketlerin hem tahayyül gücünü hem dönüştürücü potansiyellerini hem de siyasal etkilerini teorik olarak kavrama çabasının yanında saha araştırmalarına dayanan makaleler aracılığıyla somut olgu ve arayışlara da ışık tutuyor. Helga Rittersberger-Tılıç’ın derlediği eser LGBTİ+, İslami kimlik, vicdani ret, dayanışma mutfakları, mahalle mücadeleleri,sosyal medya, veganlık ve göçmenler başlıklarında, Gezi Direnişi sonrasında ivme kaybetmiş görünen toplumsal hareketleri; içlerine doğdukları iktisadi siyasal koşulların bağlamını gözeterek inceliyor. Türkiye’nin özellikle demokratik haklar bakımından büyük bir gerileme içinde olduğu bir dönemde kolektif kimlik oluşumlarını, özneleşme süreçlerini, toplumsal hareket potansiyellerini tartışan İsyan ve İtaat Arasında, okuyucuya, incelediği alanların ve dönemlerin ötesinde bir arayışı da sunuyor.
Türkan Saylan’ın Hayatını Anlatan “Türkan” Belgeseline Bir Ödül Daha!
Dünyanın dört bir yanından filmlerin yarıştığı 2. Uluslararası İstanbul Kısa Film Festivali / Yazarın Yolculuğu 2025 Ödülleri sahiplerini buldu. “Türkan: Bir Bilim Kadınının Öyküsü’, “En İyi Yönetmen” ödülü, belgeselin yönetmeni Gülay Ayıldız Yiğitcan’a verildi.
ÇYDD desteğiyle hazırlanan, yapımcılığını ve senaryosunu Cumhuriyet’in öncü kadınları üzerine çalışmalarıyla tanınan Özlem Özdemir’in üstlendiği belgeselin yönetmeni ise Gülay Ayyıldız Yiğitcan.
Ödül töreninde konuşan Yönetmen Gülay Ayyıldız Yiğitcan, “Değerli jüri üyelerine birçok imkansızlığı aşarak ortaya çıkardığımız emeğimize verdikleri değer için teşekkür ederim. Bu filmi Özlem Özdemir’siz düşünmek mümkün değil, o yüzden bu ödül ikimizin. Çünkü günlerce gecelerce uyumadan çalıştık ve bu filmi ortaya çıkardık. Türkan Saylan’ın da imkansızlığı başarıya çevirdiği sayısız işte; empatisi, kararlılığı, çalışma disiplini ve özellikle bir kadın olarak engeller karşısında yılmaması bize hem ilham verdi hem de bizi motive etti. Uykusuz geçen çalışma saatlerinde Sevgili eşim Kemal Yiğitcan’a da beni yalnız bırakmadığı için çok teşekkür ediyorum ve sözü sevgili Özlem’e bırakıyorum,” dedi.
Yapımcı Özlem Özdemir ise, “Bütün jüriye Türkan Saylan’ı anlatan bu hikayeyi duyduğunuz, anladığınız için çok teşekkür ediyorum. Yarın Türkan Saylan’ın aramızdan ayrılışının 16. ölüm yıldönümü. Bu nedenle bu ödülü bugün almamız daha da anlamlı, bu ödülü onun aziz hatırasına adamak istiyoruz, ruhu şad olsun. Ben onun bir kadın olarak anlatılmasını istedim. Çünkü çok üzdük Türkan Saylan’ı. ÇYDD kurucusu, kızların okumasını sağlıyor, aynı zamanda o bir doktor, cüzzamı bu ülkede yok etmiş bir kadın. Bence ona borcumuzu ödeyebilmiş değiliz. Yanımda olan Gülay Yiğitcan olmasaydı bu film olmazdı, olmazı olur yaptı. ÇYDD Genel Başkanı Ayşe Yüksel yapım desteğini sağlamasaydı bu film zaten olmazdı, çok teşekkür ediyorum. Burada çok genç arkadaşımız var, bu film gençlerin Türkan Saylan’ı doğru anlaması adına yapıldı. Onun değerini bilelim, Türkan Saylanlar yetişmeye devam etsin ve tabii ki Cumhuriyetimiz ilelebet payidar kalsın,” şeklinde konuştu.
“Türkan: Bir Bilim Kadınının Öyküsü’’ adlı belgeselde, Türkan Saylan’ın bilim dünyasına katkıları, cüzzamla mücadelesi ve bir kadın olarak yaşamı ön plana çıkıyor. Yoğun bir araştırma ve yapım sürecinin sonucunda gerçekleştirilen belgesel; 2024 yılında Atina Uluslararası Aylık Sanat ve Film Festivali’nde “Mansiyon Ödülü” ile Halicarnassus Film Festivali’nde “En İyi Kısa Belgesel” ödülüne layık görüldü. Ayrıca Delhi Women’s Bioscope Film Festivali, Altın Portakal Film Festivali, Türk Dünyası Belgesel Film Festivali, Women’s Voices Online Film Festivali ve Boston Türk Filmleri Festivali’ne finalist oldu.
Sınav Anı Yönetimi: Doğru Zaman Kullanımı ve Odaklanma Teknikleri
2025 Yükseköğretim Kurumları Sınavı’na (YKS) sayılı günler kala, İstanbul Rumeli Üniversitesi Rehberlik ve Tanıtım Koordinatörü Cihan Kuzgun, aday öğrencilere sınav anını daha verimli ve etkili yönetebilmeleri için önemli tavsiyelerde bulundu. Başarının yalnızca bilgi birikimiyle değil, aynı zamanda doğru taktiklerle desteklenen iyi bir motivasyonla elde edilebileceğini belirten Kuzgun, sınav öncesinde olduğu kadar sınav sırasında da zihinsel dayanıklılığın büyük rol oynadığını ifade etti.
Pozitif Düşünce Başarıyı Destekliyor
Kuzgun, pozitif düşünmenin sınav başarısındaki etkisine dikkat çekerek, “Sınavda başarılı olamayacağım”, “Rakiplerim benden daha iyi” veya “Sorular kesin çok zor olacak” gibi felaket senaryoları içeren düşüncelerden uzak durulması gerektiğini vurguladı. Bu tür düşüncelerin sınav anında odaklanmayı bozduğunu ve başarıyı olumsuz etkilediğini söyledi.
Zaman Yönetimi Stratejileri
Adayların sınavı kazanmak için uygulayacakları taktiklerin karmaşık olmadığını belirten Kuzgun, düzenli yapılan deneme sınavlarının sonuçlarının kişiyi hem motive edeceğini hem de sınav stratejilerini pekiştireceğini ifade etti. Zaman yönetiminin önemine değinen Kuzgun, özellikle TYT’de 165 dakika içinde 120 sorunun çözüleceğini, bunun bilgi kadar yorumlama ve analiz yeteneğini de ölçen bir sınav olduğunu hatırlattı.
AYT içinse 180 dakikalık sürede 160 sorunun çözüleceğini belirten Kuzgun, adayların puan türüne göre testlere odaklanmasının süreyi daha verimli kullanmalarını sağlayacağını söyledi. Her test için hedef süre belirlenmesinin, sorularla inatlaşmadan gerektiğinde işaretlenip geçilmesinin ve kalan sürede bu sorulara dönülmesinin önemini vurguladı.
Odaklanmayı Güçlendirecek Taktikler
Sınav sırasında dikkatin dağılmaması ve odaklanmanın korunması için de çeşitli önerilerde bulunan Kuzgun, adayların sınav sırasında sakin kalmalarını sağlayacak nefes tekniklerini kullanabileceklerini söyledi. 4-7-8 nefes yöntemi gibi derin nefes almayı içeren tekniklerin sınav kaygısını azaltmaya yardımcı olacağını belirtti.
“Bitirmem gerek” baskısı yerine “Doğru çözmem gerek” anlayışıyla sınava yaklaşmanın daha sağlıklı olduğunu vurgulayan Kuzgun, öğrencilerin sadece kendi kitapçıklarına ve optik formuna odaklanmalarını, çevrelerine dikkatlerini dağıtacak şekilde yönelmemelerini tavsiye etti. Odağın bozulması halinde birkaç saniyeliğine gözleri kapatıp yeniden toparlanmanın etkili olabileceğini söyledi.
Sınav Stresiyle Baş Etme Yolları
Sınav sırasında kendini kötü hisseden adayların kısa bir süreliğine soru çözmeye ara verip derin nefeslerle bedenlerini ve zihinlerini rahatlatmalarını öneren Kuzgun, testler arasında kısa molalar verilmesinin dikkat seviyesini korumada yardımcı olacağını ifade etti. Dikkatin dağıldığı anlarda soruların altını çizerek okumak, kalemle işlem yapmak gibi fiziksel destekli yöntemlerin faydalı olabileceğini aktardı.
Olumlu Cümleler ve Küçük Hedefler Moral Kaynağı
Sınav stresinin yoğun hissedildiği anlarda adayların kendilerini motive edecek olumlu cümleler kurmalarını öneren Kuzgun, “Elimden gelenin en iyisini yapacağım” ya da “Bu sadece bir sınav, hayatımın tamamını belirlemiyor” gibi düşüncelerle kendilerini rahatlatabileceklerini belirtti. Ayrıca, “Bir sayfayı bitirdikten sonra kendinize ‘İyi iş başardım, tebrikler’ demek bile moralinizi yükseltebilir” diyerek sınavın hayatın sonu değil sadece bir basamağı olduğunun altını çizdi.
DÜNYA MÜZELER GÜNÜ’NDE ARTER’DEN GOOGLE ARTS & CULTURE PLATFORMUNDA YENİ ÇEVRİMİÇİ SERGİ!
Arter, 18 Mayıs Dünya Müzeler Günü’nde Yakından: Karaya Çıkmak Yasaktır başlıklı çevrimiçi sergisini dijital ortamda izleyicilerle buluşturuyor. Sanatı daha geniş kitlelerle bir araya getirme misyonunu farklı platformlar üzerinden sürdüren Arter’in yeni sergisi, kurum koleksiyonundan Google Arts & Culture platformunda yer alan 400’ün üzerinde eserin arasında yerini aldı.
Google Arts & Culture platformu aracılığıyla sunulan çevrimiçi Yakından: Karaya Çıkmak Yasaktır sergisi, izleyicileri 19.09.2024–23.02.2025 tarihleri arasında Arter’de sergilenen Karaya Çıkmak Yasaktır başlıklı çok parçalı yerleştirmeye yakından bakmaya davet ediyor. Nilüfer Şaşmazer küratörlüğündeki sergi, 2007yılında 52. Venedik Bienali’ndeki sergilenmesinin ardından aynı yıl Arter Koleksiyonu’na dahil edilen yerleştirmeyi 2024 yılının Eylül ayında, sanatçının galeri mekânı için yaptığı yeni dokunuşlarla İstanbul’da ilk kez izleyicilerle buluşturmuştu. Serginin sunduğu yeni kurgu ve deneyim alanı, Yakından: Karaya Çıkmak Yasaktır ile çevrimiçi olarak devam ediyor.
Arter, dünyanın dört bir yanından3.000’i aşkın kültür sanat kurumunun içeriklerini çevrimiçi ortama taşıyan Google Arts & Culture üzerinden, kurum koleksiyonundan bir seçkiyi de tüm dünyadan kullanıcıların yorum ve deneyimine açıyor. Resim, heykel, fotoğraf, video, film, yerleştirme, ses ve performans gibi çeşitli mecralarda üretilmiş 1.400’den fazla yapıt barındıran Arter Koleksiyonu’ndan toplam 400’ün üzerinde eser, Google Arts & Culture platformu aracılığıyla incelenebiliyor.
KOZ yeni albüm ‘İSTANBUL’ Apple Music’te 3 editoryal listede
Rap dünyasının parlayan ismi Uzun süredir üzerinde çalıştığı albümü ‘İstanbul’ geçtiğimiz hafta Tiktok’ta yayımlandı. Bir hafta sonra 16 Mayıs Cuma tüm dinleme platformlarında yerini alan albüm, Apple Music’te birçok rap listesinde üst sıralarda.
KOZ İstanbul albümünün Apple Music’te yer aldığı editoryal listeler Zirvedekiler Türkçe Rap, Yepyeni Türkçe Rap, Yeni Sanatçılar Türkiye.
Albümdeki şarkıların sıralaması ise bilinçli olarak bir hikâye anlatımı mantığıyla düzenlendi. İSTANBUL, sadece bir albüm değil; bir şehir gibi yaşayan, nefes alan, karşıtlıkların ahenginden doğan bir deneyim.
Koz’un Müzikal Manifestosu
KOZ, doğup büyüdüğü İstanbul’u hem yerli hem de global dinleyiciye anlatmak istedi ve İstanbul oluşmaya başladı. Bu proje, Türk kültürünü ve müziğini dijital platformlar aracılığıyla dünya sahnesine taşırken, aynı zamanda iki kültürün armonisini kutluyor.
‘Bi’ Değişik Tiyatro’dan ‘EŞEK ARILARI’…
Bi’ Değişik Tiyatro’nun, Başkent İletişim Akademisi işbirliği ile prömiyerini gerçekleştirdiği ‘Eşek Arıları’ oyunu Beşiktaş Belediyesi Süleyman Seba Kültür ve Sanat Merkezi’nde sanatseverler ile buluştu.
Aristophanes Antik Yunan komedisinin en büyük temsilcisiydi ve eserleri en fazla korunan kişiydi. O, Antik Yunan komedisinin günümüze ulaşan tek temsilcisidir.
Eşek Arıları, M.Ö. 422 yılında sahnelenmiş bir yapıttır. Aristophanes, bu komedyasında Atina’nın adalet mekanizmasıyla alay eder. O zamanlarda demagog ve savaştan yana olanlar, yargıçları kendi siyasi çıkarları uğruna kullanırlardı. Sıradan insanlar Spartalılarla işbirliği yapmakla suçlanır ve insafsız yargıçlar tarafından çok ağır biçimde cezalandırılırlardı. Yargıçlar kararlarını balmumu tabletler üzerine sivri bir kalemle yazdıkları için Aristophanes, o kalemleri eşekarılarının iğnelerine benzetmiş, bu oyunuyla Atina halkını aydınlatmak, uyarmak istemiştir.
Bu oyun binlerce yıl önce değil de sanki daha dün yazılmış gibi hissettirebilir. Binlerce yıl önce yaşanan nice olayın günümüzde de yaşandığını görmek sizi hayrete düşürecek.
Devlet tiyatrolarının usta ismi Murat Sarı’nın uyarladığı ve yönettiği oyunun Koreografisi Filiz Dursunoğlu’na ait olup, Kostüm ve Işık tasarımı Akın Tezer Tunalı’ya, Müzik Tasarımı Akın Tezer Tunalı ve Rüstem Cem Yılmaz’a ait.
Müşterilerinin birikimlerine kattığı değerle dikkat çeken BNP Paribas Cardif Emeklilik, sürdürülebilirliğe katkı sağlamak amacıyla geliştirdiği BNP Paribas Cardif Emeklilik A.Ş. Sürdürülebilirlik Fon Sepeti Emeklilik Yatırım Fonu’nu (BSR) halka arz etti. BES müşterileri 15.05.2025 tarihi itibarıyla Bireysel Emeklilik Fon Alım Satım Platformu’nda (BEFAS) BSR kodu ile işlem görmeye başlayan BNP Paribas Cardif Emeklilik A.Ş. Sürdürülebilirlik Fon Sepeti Emeklilik Yatırım Fonu’nu satın almaya başlayarak birikimlerini artırabilecekler.
“Sürdürülebilirlik” faaliyetleri; “büyüme” ve “teknoloji” ile birlikte BNP Paribas Cardif’in stratejik planında yer alan 3 temel stratejiden birini oluşturuyor. BSR Fonu da BNP Paribas Cardif’in faaliyet gösterdiği tüm ülkelerde uyguladığı stratejik planının ana bileşenlerinden olan sürdürülebilirlik temasına uygun olarak kuruldu.
BNP Paribas Cardif Emeklilik’ten yapılan açıklamada, BSR Fonu’nun portföyünde %80’lik oranında sürdürülebilirlik temasına uygun yatırım fonu katılma paylarının yer alacağı belirtildi. Yeni fonun yönetim stratejisi gereği sahip olduğu risk hedeflemesi ile uyumlu olarak Bireysel Emeklilik Sistemi’ndeki tüm katılımcıların yatırım yapmasına uygun olduğu ifade edildi.
Güneydoğu’da Yanan İyilik Işığı Büyüyor Yüksekova’dan Sonra Siirt!
Güneydoğu Anadolu’da gönüller bir kez daha iyilikte buluştu. Deniz Feneri Derneği, Siirt’te hizmete açtığı kalıcı giyim mağazasıyla ihtiyaç sahiplerinin yüzünü güldürürken, bölgedeki kardeşlik ve dayanışma ruhuna da güç kattı. Açılış töreni, dualar, Kur’an tilaveti ve anlamlı konuşmalar eşliğinde gerçekleşti.
Tören, Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başladı, ardından Ramazan Toprak’ın okuduğu ayetlerle manevi bir atmosfer oluştu. Açılışa yoğun katılım sağlanırken, gönüllüler ve yerel yöneticiler tek yürek oldu.
Deniz Feneri Siirt İl Temsilcisi Murat Acır, konuşmasında duygularını şu sözlerle ifade etti:
“Bu iyilik hareketinin Siirt’te kalıcı bir esere dönüşmesi bizler için gurur verici. Deniz Feneri’nin hizmetkârı olmaktan onur duyuyorum. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.”
Derneğin kurucularından Nurettin Ertemel, Siirt halkının tevazu ve misafirperverliğine dikkat çekerek, “Bu mağaza sadece bir yardım noktası değil; aynı zamanda devletin yükünü hafifleten, gönülleri buluşturan bir hayır kapısıdır” dedi.
Deniz Feneri’nin 30 yıllık hizmet serüvenini anlatan Genel Sekreter Coşkun Yıldız ise şöyle konuştu:
“Bugün 81 ilde ve 65 ülkede varız. Siirt’te açtığımız bu kalıcı mağaza, geçici çözümler yerine uzun soluklu desteklerin adresi olacak. Raflarımız boş kalmayacak; burası her daim bir umut durağı olacak.”
Siirt Valisi Dr. Kemal Kızılkaya da açılışta yaptığı konuşmada, “Bu tür sosyal projeler, yalnızca ihtiyaçları karşılamakla kalmaz; toplumun ruhunu da onarır. Birlik ve beraberliğimizin en güzel örneklerinden birini burada yaşıyoruz” diyerek, katkı sunanlara teşekkür etti.
Program, İl Müftüsü Şakir Pinal’in yaptığı dua ile son bulurken, törene birçok önemli isim de katıldı: İl Milli Eğitim Müdürü Salih Sadoğlu, AFAD İl Müdürü Cahit Akkoyun, İŞKUR Müdürü Ömer Aslan, Siirt Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Vekili Fuat Özgür Çalapkulu, iş insanı Suat Sancak ve gönüllüler, bu anlamlı günde bir aradaydı.
Deniz Feneri’nin geçtiğimiz günlerde Hakkâri Yüksekova’da açtığı geçici mağazanın ardından, Siirt’teki bu kalıcı merkez, yardım faaliyetlerinin bölgedeki sürekliliğini pekiştiriyor. Bu mağaza, sadece kıyafet değil; umut, kardeşlik ve dayanışma sunmayı hedefliyor.
Güneydoğu’da yanan iyilik ışığı büyüyor. Deniz Feneri, sadece eşya değil; gönüller arasında köprü kurmaya devam ediyor.
Toplumsal cinsiyet eşitliğini iş dünyasında kalıcı bir değer haline getirmeyi amaçlayan Kadın Dostu Markalar Platformu, anlamlı bir etkinliğe daha imza attı. Platformun kurumsal üyeleri ve üye adayı markaların temsilcileri, Memorial Şişli Hastanesi’nde gerçekleşen “Yaşama Değer Kat” temalı buluşmada bir araya geldi. Etkinlik, katılımcılara hem ilham verici içerikler hem de sanat ve kolektif üretime dayalı interaktif deneyimler sundu. Buluşma, toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda farkındalık yaratmanın yanı sıra, kurumlar arası iş birliği ve ilham alışverişi açısından da güçlü bir zemin sundu.
Etkinlik, Memorial Şişli Hastane Direktör Yardımcısı Burak Kadıoğlu ile Kadın Dostu Markalar Platformu Kurucu Başkanı Nazlı Demirel’in açılış konuşmalarıyla başladı. İnsan kaynakları, pazarlama ve kurumsal iletişim ekiplerinin davetli olduğu bu özel buluşma, seçkin konukların katılımı ve yoğun ilgisiyle başarıyla gerçekleşti. Katılımcılar, gün boyunca hem yeni iş birlikleri kurma fırsatı buldu hem de ortak değer üretimine odaklanan dinamik bir atmosferi deneyimledi.
