‘Sessiz konvoy’, basketbolda bir ilk, doğaltaş fuarı, av yasağı bitiyor
MOTORLARI SESSİZ, COŞKULARI DORUKTAYDI
Otomotiv sektöründe son dönemde popülaritesi artan elektrikli otomobiller, “30 Ağustos Zafer Bayramı’nı” İstanbul’da “Sessiz Konvoy” oluşturarak kutladı.
Elektrikli otomobiller konusunda uçtan uca hizmet veren Türkiye’nin ilk ve tek şirketi E-Garaj tarafından organize edilen ve 100’e yakın elektrikli otomobilin katıldığı “Sessiz Konvoy” coşkusuna katılanlar Maltepe Sahili’nde kontak açıp Bağdat Caddesi Caddebostan’a kadar yol aldılar. Elektrikli otomobiller içindeki sürücü ve yolcular bayram coşkusuna bayraklarla eşlik ederken, konvoyu ve coşkuyu görenler güzergah boyunca alkışlarla destek verdiler. “Sessiz Konvoy”’a katılan otomobiller İstanbul’u bir uçtan bir uca geçerek Maslak’ta yer alan E-Garaj tesislerine ulaştılar ve kutlamalara burada devam ettiler.
Türkiye’de bugüne kadar yapılmış en geniş kapsamlı ve tamamen elektrikli otomobillerin katılımı ile gerçekleşen etkinliğe, 30 Ağustos heyecanını sokaklarda kutlayan vatandaşlar da büyük ilgi gösterdi. Elektrikli otomobillerin geçişlerinde ellerindeki Türk bayraklarıyla bu büyük coşkuya katılanlar renkli görüntüler oluşturdular.
Basketbolda bir ilk: FIBA ve Bitci Teknoloji ile taraftar token’ları ve NFT işbirliği
Uluslararası Basketbol Federasyonu (FIBA) ve Bitci Teknoloji, uluslararası basketbolda blockchain devrimini başlatıyor. 2021-2023 dönemini kapsayan işbirliği kapsamında geliştirilecek olan taraftar token’ları, önümüzdeki aylarda satışa sunulacak.
Dünyanın önde gelen blockchain şirketlerinden Bitci Teknoloji ve Uluslararası Basketbol Federasyonu (FIBA), taraftar deneyimini farklı bir boyuta taşıyacak çok özel bir işbirliğini hayata geçiriyor. 2021-2023 dönemini kapsayan anlaşma kapsamında Bitci Teknoloji, FIBA’ya Global Partner olarak katılacak.
Küresel ortaklık Bitci’ye hem erkekler hem de kadınlar için FIBA Kıta Kupaları, FIBA Gençler Dünya Kupaları, FIBA Kadınlar Basketbol Dünya Kupası 2022 ve FIBA’nın zirve etkinliği, 2023’teki FIBA Basketbol Dünya Kupası dahil olmak üzere tüm FIBA yarışmalarında önemli ticari haklar sağlayacak. Bu etkinliklere özel haklar, sahada birinci sınıf marka görünürlüğü ve seçilen FIBA eleme müsabakaları için özel sponsorluk hakları sunmayı da içeriyor.
Sosyal medyada en çok takip edilen uluslararası spor federasyonları arasında yer alan basketbol yönetim organı FIBA, basketbolseverlere yeni teknolojiler ve yenilikçi çözümler sunma stratejisi doğrultusunda Bitci Teknoloji ile bir taraftar token projesi de geliştirecek. Token projesinin detayları önümüzdeki aylarda açıklanacak.
Hayran deneyimi güçleniyor
Bitci.com’da satılacak token’lar, dünyanın dört bir yanındaki basketbol hayranlarına farklı yarışmalar ve zorluklar için oy kullanma ve anketlere katılma hakkı verecek. Taraftarlar lisanslı ürün satışlarında, token sahiplerine ayrılmış özel alanlara erişim ve avantajlı bilet seçenekleri gibi bazı özel avantajlara sahip olacaklar.
İşbirliği kapsamında FIBA ve Bitci Teknoloji de en popüler kripto varlıkları arasında yer alan NFT’ler (non-fungible token) dahil olmak üzere sporseverler için özel dijital koleksiyonlar hazırlayacak.
FIBA Genel Sekreteri Andreas Zagklis, “Bitci ile girdiğimiz bu yeni ortaklık bize heyecan veriyor. FIBA, basketbol ailesini genişletmeye ve üyelerimize ve taraftarlarımıza yenilikçi fırsatlar sunmaya kendini adamış bir kurum. Bitci’nin özel FIBA hayran token’ı ve NFT’lerin ortak gelişimi ile blok zinciri aracılığıyla birinci sınıf ürünler sunacağından eminiz. Teknoloji, basketbolda önemli bir itici güç ve Bitci ile çalışmak, ayak izimizi ve taraftarlarla doğrudan etkileşimimizi daha da artıracak” dedi.
Bitci CEO’su Onur Altan Tan, “Bitci olarak FIBA ile bu çığır açan ortaklığa girmekten onur duyuyoruz. Ortaklıklarımızı bu yıl küresel olarak genişletiyoruz, ancak Uluslararası Basketbol Federasyonu FIBA ile ortaklık kurmak bizim için oyunun kurallarını değiştiriyor. Blockchain endüstrisinde güvenli hizmetler sunan Bitci’nin spor dünyasına bağlılığını kanıtlıyor. Taraftarlar için güçlü ve sürdürülebilir bir değere sahip olacak benzersiz bir FIBA fan token’ı yaratmak için titizlikle çalışacağız. Gelecek günler, FIBA’nın blockchain endüstrisinde doğru ortağı seçtiğini kanıtlayacak” dedi.
Ortadoğu ve İtalya pazarında yeni kapılar Marble’da açıldı
Ege Maden İhracatçıları Birliği tarafından Ticaret Bakanlığı koordinasyonunda Marble-İzmir Uluslararası Doğaltaş Fuarı ile eş zamanlı olarak 24-28 Ağustos tarihleri arasında Birleşik Arap Emirlikleri, Umman, Bahreyn ve İtalya’ya yönelik alım heyeti organizasyonu gerçekleştirildi.
Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Mevlüt Kaya, BAE, Umman, Bahreyn ve İtalya’dan toplamda 46 tane satın almacı firmanın fuara geldiğini, salgına rağmen beklentilerin üstünde başarılı bir fuar geçirdiklerini söyledi.
“46 firma ile 11 Türk firmamız 200’ün üzerinde ikili görüşme gerçekleştirdi. İtalya, dünya toplam doğaltaş ihracatında 2020 yılında Türkiye’nin ardından 4’üncü sırada yer alıyor. Zengin mermer ve granit yataklarına sahip olmasına rağmen özellikle blok doğaltaş ithalatı yapan ülkeler arasında da önemli bir yeri var. İtalya’nın toplam blok doğaltaş ithalatında Türkiye; Çin’in arkasından yüzde 14,6‘lık bir pay ile ikinci sırada yer alıyor. Birleşik Arap Emirlikleri ise 300 milyon doların üzerinde ithalatıyla doğaltaş sektöründe önemli bir alıcı konumunda. BAE gerçekleştirdiği toplam doğaltaş ithalatının yüzde 31’ini Çin ve İtalya’dan gerçekleştiriyor. Türkiye’nin BAE ithalatındaki payı ise yüzde 13.”
Mevlüt Kaya, Körfez Arap Ülkeleri İş Birliği Konseyi (GCC) ’nin üyesi olan Bahreyn’de doğal taş endüstrisinin özellikle bölgedeki yüksek inşaat faaliyetleri sebebiyle büyük bir hızla büyüme eğilimi gösterdiğine değindi.
“Bahreyn 107 milyar doların üzerindeki planlı ve devam eden inşaat projesi ile GCC ‘nin toplam proje değerine yüzde 5 katkı yapıyor. Umman ise toplamda 48 milyon dolarlık doğaltaş ithalatı gerçekleştiriyor. Bu ihracatın 25 milyon dolarlık kısmı BAE’den gerçekleşiyor. Ülkemizden ve diğer doğaltaş ihracatında öncü olan ülkelerden BAE’ye yapılan ihracatın bir kısmı yine BAE üzerinden Umman’a gerçekleştiriliyor. Türkiye, Umman’a direk olarak 3 milyon dolarlık ihracat gerçekleştiriyor. Ülkenin toplam ithalatı düşünüldüğünde bu rakamın daha da artırılması mümkün ve bu firmalarımız açısından büyük bir potansiyel.”
Ege Maden İhracatçıları Birliği, Ticaret Bakanlığı’nın koordinasyonu ve desteğiyle 15-18 Şubat 2021 tarihlerinde işlenmiş ürün ithalatının önemli merkezlerinden Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Kuveyt, Bahreyn ve Umman’a yönelik “Ortadoğu Ülkeleri Sanal Doğaltaş Ticaret Heyeti”, 30 Temmuz-6 Ağustos 2021 tarihlerinde ise doğal taş sektöründe dünyanın en büyük 16’ıncı ithalatçısı konumunda olan Avustralya’ya Sanal Doğal Taş Ticaret Heyeti gerçekleştirdi.
TÜRK KATILIMCI FİRMALAR
ALİMOĞLU MERMER-GRANİT SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ
BİBERCİ MADENCİLİK MAKİNA ENERJİ OTOMOTİV VE TURİZM SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
DİLER İNŞAAT SANAYİ TİCARET VE TURİZM LİMİTED ŞİRKETİ
EGE ANTİK MERMER SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
GRANİT MARKET MADEN ÜRÜNLERİ İTHALAT İHRACAT SANAY TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
KAR MADEN PETROL TURİZM SANAYİ HAFRİYAT NAKLİYE VE TAAHHÜT TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
ŞENLER MERMER SANAYİ TİCARET ANONİM ŞİRKETİ
SEZGİN İÇ VE DIŞ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
STONE INDEX İTHALAT İHRACAT VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
TEMMER MERMER MADENCİLİK İNŞAAT SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ
ÇOBANLAR MERMER MADENCİLİK TURİZM TİCARET VE İNŞAAT ANONİM ŞİRKETİ
Balıkçılıkta av yasağı bitiyor
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 1 Eylül’de başlayacak av sezonuna ilişkin açıklama yaptı. Bayraktar, “Balıkçılar 1 Eylül’de ‘Vira Bismillah’ diyerek denize açılacaklar, bereketli bir sezon geçirmelerini diliyorum” dedi.
Balığın insan sağlığı ve dengeli beslenme için çok gerekli bir gıda olduğunu vurgulayan Bayraktar, “Balık avcılığı önemli bir gıda temin yöntemi olup aynı zamanda iyi bir geçim kaynağıdır” diyerek şöyle devam etti:
“Gırgır ve trol ağları ile avcılık faaliyetinde bulunan balıkçılar için 15 Nisan 2021’de kapanan genel av sezonu, 1 Eylül 2021’de açılıyor. Ülkemiz, uzun sahil şeridi, yaygın iç suları ve nehirleriyle önemli balıkçılık kaynaklarına sahiptir. Ancak üç tarafı denizlerle çevrili, 8 bin 333 kilometrelik kıyı şeridine sahip olan ülkemizde su ürünleri sektöründe mevcut potansiyelin tam olarak değerlendirdiğini söylemek mümkün değildir.
Su ürünleri üretiminde TÜİK verilerine göre son beş yıla baktığımızda; 2015 yılında 672 bin 241 ton olan üretimimiz, 2016 yılında yüzde 12,4 azalarak 588 bin 715 tona geriledi. 2017 yılında yüzde 7,2 artarak 630 bin 820 tona, 2019 yılında yüzde 33,1 artarak 836 bin 524 tona yükseldi. 2020 yılında ise bir önceki yıla göre yüzde 6,1 azalarak 785 bin 811 ton olarak gerçekleşti. Toplam üretimin yüzde 46,3’ün avcılık yoluyla ve yüzde 53,6’sı yetiştiricilik yoluyla elde edilmektedir.”
“Su ürünleri avcılık üretimi son 10 yılda yüzde 25 azaldı”
Bayraktar, 2010 yılında 485 bin 939 ton olan toplam su ürünleri avcılığımızın 2020 yılında yüzde 25 azalarak 364 bin 400 tona gerilediğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Avcılık yoluyla yapılan toplam üretim 364 bin 400 ton, yetiştiricilik üretimi de 421 bin 411 ton olarak gerçekleşti. Su ürünleri avcılık üretimi 2020 yılında bir önceki yıla göre yüzde 23,2 azalırken, yetiştiricilik yüzde 4,8 artış gösterdi.
2020 yılında deniz balıklarının türlerine göre dağılımı incelendiğinde, hamsi balığı 171 bin 253 ton ve yüzde 58,6 payla en yüksek miktarda avlanan balık olmuştur. Hamsi balığını 26 bin 804 ton ile çaça ve 22 bin 743 ton ile sardalya takip etmektedir.”
“Kişi başına tüketim dünya ortalamasının üzerine çıkarılmalı”
Ülkemizde kişi başı su ürünleri tüketiminin dünya ortalamasının altında olduğuna dikkati çeken Bayraktar, “2020 yılında hamsi avcılığı da bir önceki yıla göre yüzde 37,7 azaldı. Aynı yıl kişi başına balık tüketimimiz 6,2 kilogramdan 6,7 kilograma çıkarak yüzde 8 arttı ancak ülkemizde kişi başı su ürünleri tüketimi dünya ortalamasının altındadır. Balıkçılıkta arz-talep dengesi oluşturularak, sürdürülebilir balıkçılığın sağlanması gerekir. Tüketimin artırılması için başta fiyat istikrarı sağlanmalı, eğitim ve tanıtım çalışmaları yaygınlaştırılmalıdır. Hayvansal protein temininde önemli yeri olan balık avcılığının çevreye olumsuz etkilerinin en düşük seviyelerde tutulması önemlidir. Çünkü ekosistemdeki tahribatlar gelecek nesillerin refahını tehlikeye sokmaktadır” dedi.
“Ülkemizdeki su ürünleri avcılığı kıyı balıkçılığına dayanır”
Ülkemizdeki su ürünleri avcılığının kıyı balıkçılığına dayandığını hatırlatan TZOB Genel Başkanı Bayraktar, “Yeterli altyapı oluşturulamadığı için açık deniz balıkçılığı yapılamamakta bu nedenle de av baskısı kıyı sularımızda yoğunlaşmaktadır. Son yıllarda avcılık üretim miktarı azalıyor. Sektörün geleceği açısından sürdürülebilir avcılığın sağlanması şarttır. Bu amaçla stokları koruyucu ve geliştirici yönde çalışmaların ve araştırmaların yapılması ve koruma kontrol çalışmalarına öncelik verilmesi gerekir” diye konuştu.
“Kurallara mutlaka uyulmalı”
Su ürünleri üretiminin sürdürülebilirliği için avcıların kurallara uyması gerektiğinin de altını çizen Bayraktar, uyulması gereken kuralları şöyle aktardı:
“Denizlerde ve iç sularda yapılacak ticari ve amatör amaçlı su ürünleri avcılığına yönelik düzenlemeleri içeren tebliğlerle Tarım ve Orman Bakanlığı bu konuda önemli çalışmalar yapmıştır. Su ürünleri avcılığında yer, zaman, tür, boy, ışık kullanımı ve avlanma mesafesi gibi getirilen yasaklar ve kontroller su ürünleri üretiminin sürdürülebilirliği açısından büyük önem taşımaktadır.
1380 sayılı Su Ürünleri Kanunu’nda yer alan zapt ve müsadere (El Koyma ve Mülkiyetin Kamuya Geçirilmesi) yaptırımlarının, cezanın kanunun mülkiyetin kamuya geçirilmesi sathında değerlendirilememesi nedeniyle uygulanabilirliğini/caydırıcılığını yitirmesi söz konusudur. Su Ürünleri Kanunu ile Kabahatler Kanunu’nun uyumlulaştırılmasına ihtiyaç olduğu her fırsatta açıkça belirtmektedir. Su Ürünleri Kanunu’nda ‘Zapt ve Müsadere Edilme’ terimlerinin Kabahatler Kanunu’na uyum için ‘El Koyma’ ve ‘Mülkiyetin Kamuya Geçirilmesi’ şeklinde değiştirilmesi yasalar arasındaki uyumsuzluğu giderecektir.
Hayvansal protein temininde önemli yeri olan su ürünlerini sofralarımıza taşıyan balıkçılarımızın av yasaklarına ve tebliğ ile getirilen düzenlemelere titizlikle uyması sağlanmalıdır.”
“Balıkçılık ve modern tesisler daha fazla desteklenmeli”
“Sürdürülebilir su ürünleri üretimi için gerekli stratejiler ile kısa, orta, uzun vadeli eylem planları ve hedefler belirlenmelidir” diyen Bayraktar, sözlerini şöyle tamamladı:
“Kaynakların verimli kullanılabilmesi için su ürünleri eğitim merkezleri kurulmalı, yetiştiricilik, avcılık ve Ar-Ge çalışmaları daha fazla desteklenmeli, sektörde örgütlenme yapısı mutlaka güçlendirilmelidir.
Balıkçılık sektöründe ürünlere yönelik dondurma, tuzlama, konserve, paketleme ve işleme tesislerinin sayılarının artırılması sektöre ekonomik katkı sağlayacaktır. Yeni avlanma döneminin bol ve bereketli kazançlar getirmesini diliyorum.”
Avcılık Yoluyla Elde Edilen Su Ürünleri Miktarları (Ton)
Yıllar | Avlanan deniz balıkları | Avlanan tatlı su ürünleri | Avlanan diğer deniz ürünleri | Toplam |
2010 | 399.656 | 40.259 | 46.024 | 485.939 |
2011 | 432.246 | 37.096 | 45.412 | 514.755 |
2012 | 315.636 | 36.120 | 80.685 | 432.442 |
2013 | 295.167 | 35.074 | 43.879 | 374.121 |
2014 | 231.059 | 36 134 | 35 019 | 302.212 |
2015 | 345.765 | 34.176 | 51.966 | 431.907 |
2016 | 263.725 | 33.856 | 37.739 | 335.320 |
2017 | 269.676 | 32.145 | 52.496 | 354.318 |
2018 | 222.024 | 30.139 | 61.931 | 314.094 |
2019 | 374.726 | 31.596 | 56.846 | 463.168 |
2020 | 291.910 | 33.119 | 39.371 | 364.400 |
Kaynak: TÜİK
Su Ürünleri Üretimi (Ton)
Yıllar | Avcılık | Yetiştiricilik | Toplam | ||||
Deniz Ürünleri | % | Tatlısu Ürünleri | % | Miktar | % | ||
2002 | 522 744 | 83.3 | 43 938 | 7.0 | 61 165 | 9.7 | 627.847 |
2003 | 463 074 | 78.8 | 44 698 | 7.6 | 79 943 | 13.6 | 587.715 |
2004 | 504 897 | 78.3 | 45 585 | 7.1 | 94 010 | 14.6 | 644.492 |
2005 | 380 381 | 69.8 | 46 115 | 8.5 | 118 277 | 21.7 | 544.773 |
2006 | 488 966 | 73.9 | 44 082 | 6.7 | 128 943 | 19.5 | 662.103 |
2007 | 589 129 | 76.3 | 43 321 | 5.6 | 139 873 | 18.1 | 772.323 |
2008 | 453 113 | 70.1 | 41 011 | 6.3 | 152 186 | 23.5 | 646.310 |
2009 | 425 046 | 68.2 | 39 187 | 6.3 | 158 729 | 25.5 | 623.191 |
2010 | 445 680 | 68.2 | 40 259 | 6.2 | 167 141 | 25.6 | 653.080 |
2011 | 477 658 | 67.9 | 37 097 | 5.3 | 188 790 | 26.8 | 703.545 |
2012 | 396 322 | 61.5 | 36 120 | 5.6 | 212 410 | 32.9 | 644.852 |
2013 | 339 047 | 55.8 | 35 074 | 5.7 | 233 394 | 38.4 | 607.515 |
2014 | 266 078 | 49.5 | 36 134 | 6.7 | 235 133 | 43.7 | 537.345 |
2015 | 397 731 | 59.1 | 34 176 | 5.0 | 240 334 | 35.8 | 672.241 |
2016 | 301 464 | 51,2 | 33 856 | 5,7 | 253 395 | 43,0 | 588.715 |
2017 | 322.173 | 51,1 | 32.145 | 5,1 | 276 502 | 43,8 | 630.820 |
2018 | 283.955 | 45,2 | 30.139 | 4,8 | 314.537 | 50,0 | 628.631 |
2019 | 431.572 | 51,6 | 31.596 | 3,8 | 373.356 | 44,6 | 836.524 |
2020 | 331.281 | 42,2 | 33.119 | 4,2 | 421.411 | 53,6 | 785.811 |
Kaynak: TÜİK